Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Hazine ve Maliye Bakanlığı, bugün iki ayrı borçlanma ihalesi gerçeklestirdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı, ihalelerde toplam 16 milyar 808.4 milyon TL borçlandı.
İhaleler öncesinde kamu kuruluşlarına ve piyasa yapıcılarına yapılan 17 milyar
10 milyon TL net ROT satışlarla birlikte bugünkü toplam satış tutarı 33 milyar
818.4 milyon TL 'ye ulaştı.
Sabit kuponlu tahvil ihalesi
1 Ekim 2025 itfa tarihli, 2 yıl vadeli, 6 ayda bir kupon ödemeli, sabit kuponlu
devlet tahvilinin yeniden ihraç edildiği yarın valörlü ihalede net 10 milyar
834.8 milyon TL satış yapıldı.
İhaleye nominal olarak 45 milyar 356 milyon TL teklif gelirken, nominal satış
14 milyar 606 milyon olarak gerçekleşti.
İhalede; ortalama minimum fiyat 73.967 TL, ortalama fiyat 74.18 TL, ortalama
basit faiz 36.77%, ortalama bileşik faiz 40.14 % oldu.
TÜFE'ye endeksli tahvil ihalesi
18 Ekim 2028 itfa tarihli, 5 yıl vadeli, 6 ayda bir kupon ödemeli, TÜFE'ye
endeksli devlet tahvilinin yeniden ihraç edildiği yarın valörlü ihalede
net 5 milyar 73.6 milyon TL satış yapıldı.
İhaleye nominal olarak 14 milyar 465 milyon TL teklif gelirken, nominal satış
5 milyar 467 milyon olarak gerçekleşti.
İhalede; ortalama minimum fiyat 108.331 TL, ortalama fiyat 109.266 TL, basit
reel faiz 0.42%, reel bileşik faiz 0.42% oldu.
TCMB'nin yarın valörlü 2 hafta vadeli 400 milyon euro tutarında döviz karşılığı TL swap ihalesine 200 milyon euro teklif geldi. Gerçekleşen tutar 200 milyon euro oldu.
İhalede swap puanı minimum , ortalama , maksimum ve swap puanı teklif ortalaması ise 5,249.70 olarak gerçekleşti.
SEC onayı yaklaşırken Spot Bitcoin ETF ücretlendirme savaşı başlıyor
Bybit tarafından hazırlanan bültende günün gelişmelerine yer veriliyor.
SPX endeksi bir gecede %1,41 artarken, Nvidia, AMD, Apple, Amazon ve Broadcom gibi büyük teknoloji şirketlerinin önemli kazançlar elde ettiği bu artışa teknoloji, tüketiciye yönelik ve iletişim hizmetleri sektörleri öncülük etti. Daha geniş kripto para piyasası da yükselişte olup, Bitcoin ve Ether son 24 saat içinde sırasıyla %6,32 ve %4,39 yükselmiştir.
Bugünün en iyi performans gösteren şirketi, STX20'nin ALEX'in Bitcoin Oracle entegrasyonuyla ticaret deneyimini geliştirmesinin ardından %18,9 artış gösteren STX oldu.
Ekim 2018'de başlatılan Stacks Protocol (STX), Bitcoin'in güvenliği ile Katman 2 çözümü olarak işlev gören blok zincirinde akıllı sözleşmeler ve DApp'ler sağlayarak Bitcoin'i geliştiren bir kripto projesidir. STX20 endeksleyicileri, STX20 ve SatScreener, Bitcoin Oracle ile entegre olmak için ALEX ile ortaklık kurarak STX20 ticaret deneyiminin güvenliğini ve işlevselliğini artırıyor. Zincir üzerinde, kurcalamaya ve sansüre dayanıklı bir veritabanı olan ALEX'in Bitcoin Oracle'ı ile bu entegrasyon, ALEX'in Otomatik Piyasa Yapıcısı (AMM) üzerinde yeni, güvenli ticaret fırsatları sağlamayı amaçlamaktadır. Bu entegrasyonun tamamlanması yaklaştıkça, topluluğu ALEX'teki yeni ticaret deneyimine katılmaya davet eden güncellemeler paylaşılacaktır.
Aralarında BlackRock, VanEck, Ark Investments/21Shares ve Bitwise'ın da bulunduğu bir grup büyük yatırım yöneticisi pazartesi günü, önerdikleri spot Bitcoin borsa yatırım fonları (ETF'ler) için talep etmeyi planladıkları ücretleri açıkladı. Pazar payı kazanmak amacıyla, %0,54 ETF ortalamasına kıyasla %0,24 ila %0,30 arasında değişen ücretlerle sektör ortalamasının önemli ölçüde altına iniyorlar. Bu durum, firmaların SEC'in daha önce reddettiği spot Bitcoin ETF'lerini bu hafta nihayet onaylayacağını tahmin etmesiyle ortaya çıktı. Bu hamleler kripto endüstrisi için kritik bir dönüm noktasını temsil ediyor ve Bitcoin'e milyarlarca dolar daha kazandırabilir.
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
13 yılda yaptığı 210 milyon liralık yatırımlarla yıllık üretim kapasitesini 55 bin tonlara, depolama kapasitesini ise 80 bin tonlara çıkaran Marmarabirlik, 2024 yılında 5 Milyar 900 Milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyor. Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, "Ülkemizde kooperatifçilik modelinin en iyi örneklerinden biri olan Marmarabirlik'in son 13 yılda gösterdiği başarıyı rakamlar gayet iyi özetlemektedir" dedi.
-2024 yılı hedefleri
30 bin üretici ortağıyla 1954 yılından bu yana faaliyet gösteren Marmarabirlik, kuruluşunun 70.yılında 5 Milyar 900 Milyon TL ciroya ulaşmayı hedefliyor. Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, "Türk tarımı açısından kooperatifçiliğin doğru bir model olduğunu kanıtladığımıza inanıyoruz. Bugün dünyanın en büyük sofralık siyah zeytin üreticisiyiz" dedi. 2010 yılından bu yana önetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptığını belirten Hidamet Asa, Marmarabirlik'in geldiği nokta ve hedefleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.
Asa ciro hedefleri ile ilgili şunları söyledi: "2010 yılından sonra değişim ve dönüşüm süreci başlamış ve Marmarabirlik için yeni bir sayfa açılmıştır. 2009 yılında öz kaynakları 111 milyon TL'den bugün 1 Milyar 557 milyon TL'ye, Aktif büyüklüğü 202 milyon TL'den 2 Milyar 378 milyon TL'ye yükselmiştir. Marmarabirlik, 2010'dan bugüne hiç zarar etmemiş, sürekli kar etmiştir. Marmarabirlik'in 2022/2023 iş yılında net cirosu: 2 Milyar 945 Milyon TL'dir.2024 yılında amacımız 5 Milyar 900 Milyon TL net ciro hedefine ulaşmaktır. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) İhracat Şampiyonları listesinde Marmarabirlik 7 kez ihracat şampiyonu olmuştur. Toplam zeytin satışlarımızın içinde ihracat payı % 25'dir. 2024 yılında ihracat yaptığımız ülke sayısın 70'e çıkarmayı ve 35 Milyon Dolar ihracat rakamına ulaşmayı hedefliyoruz."
210 milyon TL'lik yatırım
Marmarabirlik'in yatırımlar sayesinde büyüdüğünü ifade eden Başkan Asa, "Kendini yenileyen, sürekli yatırım yapan Marmarabirlik, örnek bir yönetim ve ekip çalışmasıyla başarılara ulaşmış ve 2010'dan bugüne Entegre Tesisler başta olmak üzere toplam 210 Milyon TL'lik yatırım yapmıştır. Entegre Tesislerimizin ambalajlı ürün anlamında yıllık üretim kapasitesi 30 bin tonlardan, 55 bin tonlara yükselmiştir. 2010 yılında 8 kooperatifimizde 50 bin tonlarda olan depolama kapasitesi yapılan yeni depolama tesislerimizle 80 bin tonlara çıkarılmıştır. Hedefimiz; 100 bin tonlara ulaşmaktır" dedi.
Üretime verilen destekler
Marmarabirlik'in üreticisine verdiği destekler hakkında da bilgiler veren Hidamet Asa, "2010 yılından bugüne ortaklara piyasa koşullarının altında fiyatlarla gübre, zirai ilaç ve akaryakıt desteği verilmiştir. Amacımız üreticilerimizin girdi maliyetlerini düşürmektir. 2009/2010 iş yılında 1.965.000 TL zirai ilaç ve sigorta desteği verilirken, 2022/2023 iş yılında zirai ilaç , gübre, akaryakıt ve sigorta desteği 153.082.000 TL olmuştur. Zeytin ağaçlarının verimliliğini artırılması için üreticilerimize son 13 yılda toplam 386 milyon 361 bin TL gübre ve zirai ilaç desteği sağlanmıştır. Öte yandan üreticilerin en uygun fiyatla gübre temin edebilmesi için Marmarabirlik AR-GE biriminin, TÜBİTAK destekli Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi işbirliği ile karşılıklı yürütülen çalışmalar neticesinde "Kop Organik" ismi ile organik ve organomineral gübre olarak üreticilerimize destek verilmektedir" ifadelerini kullandı.
"Bugüne kadar üretimde devamlılığı sağladık ve bugün en çok kazandıran tarım ürünlerinden birisi zeytin olmuştur" diyen Asa, "Birlik Yönetim Kurulumuz, Genel Müdürlük makamı, 8 Kooperatifimizin Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleri, müdürlerimiz ve çalışanlarımız ile birlikte Marmarabirlik'i hep zirvede tutmak istiyoruz. Kuruluşumuzun 70.yılında tüm hedeflerimize ulaşacağımıza yürekten inanıyorum" şeklinde konuştu.
08-01-2024 | 05-01-2024 | 04-01-2024 | |
---|---|---|---|
A.AKTİF(Bin TL) | 6.502.564.988,00 | 6.543.379.022,00 | 6.496.963.758,00 |
A.1_DIŞ VARLIKLAR(Bin TL) | 4.161.313.103,00 | 4.212.903.709,00 | 4.173.788.908,00 |
A.2_İÇ VARLIKLAR(Bin TL) | 1.503.501.285,00 | 1.498.700.051,00 | 1.500.219.604,00 |
A.2A_Nakit İşlemler(Bin TL) | |||
A.2Aa_Hazine Borçları(Bin TL) | 156.543.128,00 | 156.959.044,00 | 157.010.418,00 |
A.2Aa1_Menkul Kıymetler(Bin TL) | 159.858.493,00 | 159.858.493,00 | 159.858.493,00 |
A.2Aa1a_5 Kasım 2001 Öncesi DİBS(Bin TL) | |||
A.2Aa1b_İkincil Piyasadan Alınan DİBS(Bin TL) | |||
A.2Aa2_Diğer(Bin TL) | -3.315.365,00 | -2.899.449,00 | -2.848.075,00 |
A.2Ab_Bankacılık Sektörüne Açılan Nakit Krediler(Bin TL) | 446.571.402,00 | 445.144.415,00 | 445.862.381,00 |
A.2Ac_TMSF'ye Kullandırılan Krediler(Bin TL) | 0,00 | 0,00 | 0,00 |
A.2Ad_Diğer Kalemler(Bin TL) | 900.386.756,00 | 896.596.591,00 | 897.346.806,00 |
A.3_DEĞERLEME HESABI(BİN TL) | 837.750.600,00 | 831.775.262,00 | 822.955.245,00 |
A.2B_IMF Acil Yardım Takip Hesabı(Hazine)(Bin TL) | |||
P.PASİF(Bin TL) | 6.502.564.988,00 | 6.543.379.022,00 | 6.496.963.758,00 |
P.1_TOPLAM DÖVİZ YÜKÜMLÜLÜKLERİ(Bin TL) | 3.475.742.781,00 | 3.487.581.238,00 | 3.464.036.840,00 |
P.1a_Dış Yükümlülükler(Bin TL) | 901.524.315,00 | 903.102.615,00 | 901.929.589,00 |
P.1b_İç Yükümlülükler(Bin TL) | 2.574.218.466,00 | 2.584.478.622,00 | 2.562.107.251,00 |
P.1ba_Kamu ve Diğer Döviz Mevduatı(Bin TL) | 286.001.749,00 | 286.599.166,00 | 285.424.749,00 |
P.1bb_Bankalar Döviz Mevduatı(Bin TL) | 2.288.216.717,00 | 2.297.879.457,00 | 2.276.682.501,00 |
P.2_MERKEZ BANKASI PARASI(Bin TL) | 3.026.822.208,00 | 3.055.797.784,00 | 3.032.926.918,00 |
P.2A_Rezerv Para(Bin TL) | 2.301.122.494,00 | 2.262.410.678,00 | 2.151.503.818,00 |
P.2Aa_Emisyon(Bin TL) | 428.853.008,00 | 434.984.381,00 | 431.016.980,00 |
P.2Ab_Bankalar Mevduatı(Bin TL) | 1.866.570.758,00 | 1.821.732.772,00 | 1.714.799.013,00 |
P.2Aba_Zorunlu Karşılıklar Bloke Hesabı(Bin TL) | 0,00 | 0,00 | 0,00 |
P.2Abb_Serbest Mevduat(Bin TL) | 1.866.570.758,00 | 1.821.732.772,00 | 1.714.799.013,00 |
P.2Ac_Fon hesapları(Bin TL) | 180.461,00 | 189.039,00 | 191.660,00 |
P.2Ad_Banka Dışı Kesim Mevduatı(Bin TL) | 5.518.267,00 | 5.504.486,00 | 5.496.165,00 |
P.2B_Diğer Merkez Bankası Parası(Bin TL) | 725.699.713,00 | 793.387.107,00 | 881.423.100,00 |
P.2Ba_Açık Piyasa İşlemleri(Bin TL) | 137.492.169,00 | 211.781.480,00 | 301.548.841,00 |
P.2Bb_Kamu Mevduatı(Bin TL) | 588.207.544,00 | 581.605.626,00 | 579.874.260,00 |
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Epson, Aralık 2023 itibariyle dünya genelindeki tüm Epson Grubu tesislerinde kullanılan elektriğin %100'ünün yenilenebilir kaynaklardan geldiğini açıkladı. Böylece Epson, Japonya da dahil olmak üzere dünya genelindeki tüm tesislerinde yenilenebilir enerjiye geçişi tamamlayan ilk şirket oldu. Epson Grubu yılda yaklaşık 876 GWh3 elektrik tüketiyor. Epson, bu talebi karşılamak için yenilenebilir kaynakları kullanarak yıllık karbondioksit emisyonlarını yaklaşık 400,000 ton azaltmayı hedefliyor.
Tüm dünyada hedefi gerçekleştirdi
Epson, Çevresel Vizyon 2050 ile karbon negatif hale gelerek yeraltı kaynaklarını kullanmayacağı taahhüdünde bulunmuştu. Yenilenebilir enerjinin kullanımı, Epson'un dekarbonizasyon hedefine ulaşma konusundaki ana araçlarından biri oldu. Bu doğrultuda, Epson Mart 2021'de, dünya genelindeki tüm Epson Grubu tesislerinin elektrik ihtiyacı için 2023'e kadar %100 yenilenebilir enerjiye geçeceğini ilan etti. 2021'in Kasım ayında, geçiş Japonya'da tamamlandı. Küresel olarak yenilenebilir enerjiye geçiş ise planlandığı gibi 2023 Aralık ayında tamamlandı. Epson, üretim ve ürünlerle ilişkilendirilen enerji miktarını azaltacak ve karbon negatif olma hedefine ulaşmak için kaynak dolaşımında daha fazla ilerleme kaydedecek.
Epson Global Başkan Yasunori Ogawa şöyle konuştu: "Seksen yıldır Epson, çevresel eyleme proaktif bir yaklaşım sergiledi. Kurucunun, Japonya’daki Suwa Gölü'nün temizliğini koruma taahhüdünü sürdürdük ve üretim süreçlerimizden zararlı gazları (CFC) ilk ortadan kaldıran şirket olduk. Şimdi, 2021'de bunu taahhüt ettiğimizden sadece iki yıl on ay sonra, tüm Epson Grubu tesislerinde %100 yenilenebilir elektriğe geçişi başarıyla tamamladık. Bu sadece kendi hedeflerimize ulaşmamıza yardımcı olmakla kalmayacak, aynı zamanda toplum içinde yenilenebilir enerjinin daha geniş bir benimsemesini destekleyerek farkındalığı artırarak katkıda bulunacak. Toplumsal sürdürülebilirlik hedefimiz daha büyük ve zorlu bir konu, ancak bu sorunları yaratıcılık ve mücadele ruhuyla çözmek için kararlılıkla hareket edeceğiz.”
Epson Hakkında:
Epson, gerek sürdürülebilir operasyonları gerekse verimli, kompakt ve hassas teknolojileriyle yaşamları, toplulukları ve kuruluşları refaha kavuşturmayı amaçlayan bir teknoloji mucidi ve üreticisidir. Şirketin bugünkü değeri 8,5 milyar Euro’dur. Ar-Ge’ye günde 1,14 milyon Euro yatırımı yapan Epson, kendi ürünlerini, kendi fabrikalarında, kendi özgün teknolojilerini kullanarak ve yüksek çalışma standartlarını benimseyerek üretmektedir. Sürdürülebilir yeniliği daha ileri seviyelere taşımayı hedefleyen marka, 2050 yılına kadar karbon negatif ve yeraltı kaynaklarından arınmış operasyonlara sahip olmayı taahhüt etmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı görevini yürüten 34 yaşındaki Gabriel Attal, Pazartesi günü istifa
eden Elisabeth Borne'un yerine Emmanuel Macron tarafından Franrsa'nın yeni başbakanı
olarak seçildi.
?
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
EY (Ernst & Young), tüm dünyada şirketlerin iklim değişikliği alanında gerçekleştirdiği çalışmaları ortaya koyan Küresel İklim Riski Barometresi’nin 2023 versiyonunu yayımladı. EY’ın 51 ülkede 1500 kuruluşu inceleyerek hazırladığı raporda; şirketlerin iklim değişikliği konusundaki taahhütleri, bu taahhütlerin kapsamı ve detaylarının yanı sıra süreçle ilgili kamuoyuna yaptığı açıklamalar mercek altına alınıyor. Rapora göre; şirketler, iklim değişikliği stratejilerini kurumsal olarak ele alma, bu stratejileri eyleme dökme ve planlarını açıklama konusunda yetersiz kalıyor.
Uluslararası danışmanlık, denetim ve vergi şirketi EY (Ernst & Young) tarafından hazırlanan Küresel İklim Riski Barometresi raporunun beşincisi yayımlandı. Raporda yer alan bilgiler, iklimle ilgili finansal verilerin raporlanmasını teşvik etmek için kurulan “İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü (Task Force on Climate-related Financial Disclosures, TCFD)” tarafından belirlenen 11 temel tavsiye ekseninde inceleniyor. Barometre, şirketleri kapsam ve kalite bağlamında değerlendiriyor.
Şirketler iklim taahhütlerini destekleyecek planlarını açıklamıyor
Bu yılki rapor, kuruluşların iklim taahhütleri ile kurumsal stratejileri arasında derin bir kopukluk olduğunu ortaya koyuyor. Rapora göre; çalışmaya katılan şirketlerin neredeyse yarısı (%47) iklim taahhütlerini açıklamalarına rağmen bu taahhütleri hayata geçirecekleri yol haritasını açıklamıyor. %74’ü ise iklim riskinin ölçülebilir etkilerini iklim değişikliği stratejileriyle ilgili açıklamalarına dahil etmiyor, bu da konunun kurumsal düzeyde yeterli değeri görmediği gerçeğini ortaya koyuyor.
Barometre, şirketlerin iklim değişikliği ile ilgili beyanlarını hem sayısal hem de kapsam açısından değerlendiriyor. Buna göre açıklamalarını paylaşan şirket oranında ilerleme kaydedilirken (2022'de %84, 2023'te %90'a yükseliyor), paylaşılan beyanların kapsamı ise yüzde 50 gibi görece düşük bir düzeyde kalıyor. Bu konuda sadece yıllık bazda +%6 oranında artan bir iyileşme sağlandığı tespit edilmiş durumda.
Ülkeler arası karşılaştırma yapıldığında, iklimle ilgili en detaylı ve geniş kapsamlı açıklama konusunda Birleşik Krallık (%66), Almanya (%62), Fransa (%59), İspanya (%59) ve ABD (%52) öne çıkıyor. Hindistan (%36), Çin ve Filipinler (her ikisi de %30) ve Endonezya'nın (%22) önemli ölçüde iyileştirmeye ihtiyaç duyduğu belirtiliyor. Bu noktada ülkelerin, Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu (International Sustainability Standards Board, ISSB) düzenlemelerinde otaya konan gerekliliklere hazırlanma ihtiyacı olduğu görülüyor. Bununla birlikte iklimle bağlantılı beyan gerekliliğinin bulunmadığı pazarlar ortalamayı aşağı çekiyor ve bu durum çözülene kadar ortalamaların düşük kalacağı belirtiliyor.
Kurumsal performans
Barometreye göre; iklimle ilgili risk ve fırsatların şirketlerin mali tablolarına yansıtılma düzeyi; bir şirketin iklim değişikliği konusundaki anlayışının bir göstergesi niteliği taşıyor. Ankete katılan üç şirketten yalnızca biri, mali tablolarında iklim riskleri ve yaratacağı etki arasındaki niceliksel veya niteliksel bağlantıları açıklıyor. Bu da iklim riski ve etkisinin mali performans kapsamında eşit derecede dikkate alınmadığını gösteriyor. Ayrıca ankete katılan şirketlerin %42'si, şirketin değer zinciri ve daha geniş pazar dinamikleri için senaryo analizi yapma konusunda başarısız oluyor. İklim değişikliğini hâlâ ticari büyüme kapsamında ele almayan çoğu şirket, iklimle ilgili fırsatlara ilişkin stratejilerini açıklamaktansa (%68) riskleri açıklamaya (%77) daha eğilimli. İklim riski ile iş büyüme stratejisi arasındaki bağlantıyı anlayan şirketler, Uluslararası Finansal Raporlama Standartları (International Financial Reporting Standards, IFRS) S2 gibi iklimle ilgili yeni raporlama gerekliliklerini karşılamakta daha iyi bir konumda.
Geçiş planlaması
Ankete katılan şirketlerin neredeyse yarısı (%47) iş modellerini ve operasyonlarını verilen iklim taahhütlerine nasıl uyumlu hale getireceğini açıklamıyor. Planlarını açıklayan şirketlerin (%53) ise ayrıntı düzeyi sınırlı kalıyor. En fazla iklim riskine maruz kalan sektörlerden, enerji (%60), madencilik (%60), ulaştırma (%58), telekomünikasyon ve teknoloji (%57) sektörleri en ayrıntılı planlara sahipken tarım sektörü bu konuda geride kalıyor. Tarım sektöründen ankete katılanların sadece %43'ü iklim konusunda bir geçiş planı açıklıyor.
Şirketlerin acilen alması gereken üç önlem
EY Küresel İklim Riski Barometresi, şirketlerin acilen alması gereken üç kritik önlemi sıralıyor:
Niyeti eyleme dönüştürün: En iyi performans gösteren şirketlerde, iklim riskine uyum, eyleme dönüştürülebilir bir fırsat olarak görülür. Bu şirketlerde ayrıntılı ve titiz bir şekilde hazırlanan iklim değişikliği stratejisi, kamuoyuna açıklanarak eyleme dökülür.
Düşük karbonlu bir gelecek için veri yönetimini sağlayın: Eylemleri teşvik etmek ve emisyonları azaltmak için veriler toplanmalı, risk yönetimine entegre edilmeli, karbon azaltımını teşvik etmek için kullanılmalı. Verileri her zaman stratejik ve operasyonel risk yönetimine entegre olacak şekilde kullanmak ve yönetmek için etkin yönetişim yapılarını hayata geçirin.
Dönüşümde yönetim kurulunun itici gücünü kullanın: İklim verileri, kurumsal stratejiye bilgi sağlamak için yönetim kurulu düzeyinde kullanılmalı. Liderler tüm kuruluş genelinde iklim etkisine bütüncül bir yaklaşımı benimseyerek; iklim değişikliği çalışmalarında temel uyumun ötesine geçme ve karbondan arındırma gündemini gelecek stratejisinin itici gücü olarak kullanmalı.
EY Türkiye İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri Lideri Ece Sevin bu yılki EY Küresel İklim Riski Barometresi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu yılki EY Küresel İklim Risk Barometresi; net sıfır ekonomiye geçişimizi önemli ölçüde hızlandırmamız gereken bir dönemde, belirtilen iklim hedefleri ile bunları gerçekleştirmeye yönelik kurumsal eylemler arasında bir kopukluk olduğunu gösteriyor. İklim riskinin açıklanması; ayrı bir onay kalemi olarak değil, daha kapsamlı bir stratejinin parçası ve rekabet avantajı elde etmek için bir fırsat olarak görülmelidir. Bu, özellikle gerçek değişimi benimsemesi ve gerçekleştirmesi gereken liderler için çok önemli bir fırsat olabilir. İş dünyası, taahhüt zihniyetinden, karbonsuzlaştırma stratejilerinin operasyonlarının tamamında uygulandığı bir eylem planına geçmelidir."
Raporun tamamına EY Web sitesi üzerinden ulaşılabilir.
EY Hakkında
EY olarak amacımız; müşterilerimiz, çalışanlarımız ve toplum için değer yaratırken aynı zamanda sermaye piyasalarında güvenin ve daha iyi bir çalışma dünyasının oluşmasına katkıda bulunmaktır. Dünya çapında 150’den fazla ülkede, sahip olduğumuz veri ve teknoloji ile hizmet veren ekiplerimizle, denetimde güveni sağlarken müşterilerimizin gelişmesine ve dönüşmesine destek oluyoruz. Bağımsız denetim, danışmanlık, hukuk, kurumsal finansman, strateji ve vergi hizmetlerimizle iş dünyasının karşılaştığı zorluklara yeni çözümler sunacak doğru soruları soruyoruz.
EY adı küresel organizasyonu temsil eder ve Ernst&Young Global Limited’in her biri ayrı birer tüzel kişiliğe sahip olan, bir veya daha çok, üye firmasını temsil edebilir. Sınırlı sorumlu bir Birleşik Krallık şirketi olan Ernst&Young Global Limited müşteri hizmeti sunmamaktadır.
Kişisel Verileri Koruma Kanunu (KVKK) kapsamında; EY’ın kişisel verileri nasıl topladığı, kullandığı ve bireylerin sahip olduğu haklara dair bilgilere ey.com/tr_tr/privacy-statement adresinden ulaşabilirsiniz. EY üye şirketleri yerel kanunların yasakladığı bölgelerde hukuk hizmeti sunmaz.
Daha fazla bilgi için lütfen ey.com adresini ziyaret edin.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.