Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
British Council, Birleşik Krallık Hükümeti’nin GREAT Kampanyası kapsamında düzenlenen GREAT Bursları ile Türkiye vatandaşı öğrencilere eşsiz bir lisansüstü eğitim fırsatı sunuyor. 2024-25 akademik yılında İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda'daki farklı uzmanlıktaki 11 üniversite tarafından verilecek burslarla, Türk öğrencilerin Birleşik Krallık’ta eğitim alma hayalleri gerçek oluyor.
GREAT Bursları, Birleşik Krallık'ta bir yıllık lisansüstü eğitim almayı hedefleyen Türkiye ve diğer 14 ülkeden öğrencilere yönelik bir burs programıdır. Aralarında Anglia Ruskin University, Brunel University London, Cardiff University, Edinburgh Napier University, Goldsmiths University of London, Loughborough University, Newcastle University, University of Hull, University of Kent, University of Leeds ve University of Nottingham’ın bulunduğu Birleşik Krallık’ın önde gelen 11 üniversitesi, farklı ilgi ve uzmanlık alanlarında burslar sağlıyor. Tüm tam zamanlı lisansüstü eğitimli yüksek lisans programlarını kapsayan GREAT burs programında, eğitim ücretini karşılamak üzere her öğrenciye 10 bin Sterlin değerinde burs veriliyor. Seçili üniversitelerden Loughborough University, bu sene burs tutarını 18 bin Sterlin’e çıkartırken, Brunel University London ise eğitim ücretine ek olarak 5 bin Sterlin değerinde yaşam bursu imkanı da sağlıyor. Burs programının bir parçası olarak, bursiyerlere eğitimlerinin ilk döneminde ‘hoşgeldiniz’ etkinliğine, ikinci dönemde ise bağlantılarını geliştirmeye yönelik etkinliklere katılma fırsatı sunuluyor.
Bursu sağlayan üniversitelerin kendi web siteleri üzerinden yapılan başvuruların son günleri, Nisan-Mayıs 2024 arasında değişiklik gösteriyor. Başvuru koşulları arasında, Türkiye vatandaşı olmak ve üniversitedeki bir lisansüstü programının tüm şartlarını yerine getirerek kabul almış olmak yer alıyor. Burs almaya hak kazanan öğrencilerle, başvuruların değerlendirilmesinin ardından üniversiteler tarafından iletişime geçiliyor.
Bu eşsiz fırsatla Türk öğrenciler, Birleşik Krallık'ta kaliteli bir lisansüstü eğitim almanın kapılarını aralıyor. Türkiye’den, 2022-23 dönemine kıyasla, eğitim almak için Birleşik Krallık’ı tercih eden öğrencilerin sayısında yüzde 39 artış görülüyor. GREAT bursları da Türkiye ve Birleşik Krallık arasında güçlü bağlantılar kurulmasına destek sağlıyor.
 
GREAT bursları ile ilgili detaylı bilgiye www.britishcouncil.org.tr/study-uk/great-scholarship-2024-2025 web sitesi üzerinden ulaşmak mümkün.
GREAT burs programında yer alan üniversiteler:
• Anglia Ruskin University
• Brunel University London
• Cardiff University
• Edinburgh Napier University
• Goldsmiths, University of London
• Loughborough University
• Newcastle University
• University of Hull
• University of Kent
• University of Leeds
• University of Nottingham

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Küresel iklim krizine yönelik alınması gereken önlemler, her sektörün olduğu gibi inşaat sektörünün de öncelikleri arasında yer alıyor. Enerji verimliliğine yönelik çözümler, inşaat sektörünün enflasyon ve maliyet artışlarıyla mücadelesine güç kazandırırken, dünyanın sürdürülebilir geleceğini de destekliyor. Enerji Tasarrufu Haftası kapsamında yaptığı açıklamada giderek yükselen tasarruf bilincinin proje tercihlerinde enerji verimliliğine yönelik çözümleri önemli bir kriter haline getirdiğini kaydeden Siltaş Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özdemir;proje geliştirirken her zaman yeşil alanı bol ve çevre dostu özellikleriyle öne çıkan yapılar inşa etmeyi hedeflediklerini belirtti.
Yaşam alanlarına insan ve çevre dostu bir yaklaşım kazandırıyor
Siltaş Yapı olarak, enerji tasarrufu odaklı projeleriyle sektörde öncü adımlar atmayı sürdürdüklerini ve imza attıkları her projede sürdürülebilir geleceğe ışık tuttuklarını kaydeden Murat Özdemir,"Tüm projelerimizde çevreseletkiyi en aza indirme ve enerji maliyetlerini azaltma amacına odaklanıyoruz. Bu kapsamda geliştirdiğimiz LifeX konsepti ile yaşam alanlarına insan ve çevre dostu bir yaklaşım kazandırıyoruz. Akıllı ev teknolojisiyle şekillendirdiğimiz projelerimizin yaklaşık yüzde 65'ini yeşil alanlara ve sosyal donatılara ayırıyoruz. Fosil yakıtların dünyanın geleceği için en büyük endişe kaynaklarından biri olmasından dolayı, projelerimizin sahip olduğu e-şarj altyapısı ile fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılmasını destekliyoruz" ifadelerinde bulundu.
"Çevresel sürdürülebilirliği desteklemeye devam edeceğiz"
Çevreye ve gelecek nesillere karşı sorumluluğunun bilincinde bir şirket olduklarını belirten Murat Özdemir;"Enerji tasarruflu projelerimizle çevresel sürdürülebilirliği destekleyerek iklim kriziyle mücadeleye katkı sunmaya çalışıyoruz. Binalarda enerji tüketimini büyük ölçüde azaltan akıllı bina teknolojileriyle enerji tüketimini optimize ediyoruz. Projelerimizde kullandığımız otomatik aydınlatma ve enerji verimli iklimlendirme sistemlerimiz ile enerji tasarrufunu en yüksek seviyeye çıkarıyoruz. Çevre dostu peyzaj uygulamalarımızla da projelerimizin çevreyle kurduğu dostluğu pekiştiriyoruz. Bu uygulamalarımızı gelecek tüm projelerimizde daha da ileri seviyelere ulaştırarak enerji verimliliğinde öncü adımlar atmayı sürdüreceğiz" dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
  100'den fazla ülkede moda endüstrisinin nabzını tutan Business of Fashion platformu ve dünyanın en önemli araştırma şirketlerinden Mckinsey tarafından, global moda endüstrisindeki trendleri analiz eden "Modanın Durumu" (State of Fashion) raporunda Trendyol, global moda endüstrisinde "ezberbozan" üçüncü nesil moda markaları arasında gösterildi.
 
Business of Fashion platformunda yayınlanan analize göre, uygun maliyetle hızlı, kaliteli, inovatif üretim yapan, müşteri sadakatini önceliklendiren ve üçüncü nesil olarak tanımlanan bu moda markaları, global moda endüstrisinde oyunun kurallarını baştan yazıyor. "State of Fashion 2024" raporunda "ezberbozan" üçüncü nesil markalar arasında tek Türk markası olarak Trendyol da yer aldı. Rapora göre, sadece ürünlerini daha hızlı ve uygun maliyetle sunmakla kalmayıp aynı zamanda müşteri sadakatini ana hedef olarak benimseyen üçüncü nesil şirketler, hızlı bir şekilde sektörün yeni oyun kurucuları haline geliyor.
 
Business of Fashion ve Mckinsey'in global moda endüstrisini mercek altına alan analizinde, üretim anlamında kasları güçlü, kendi tedarikçi ekosistemine sahip olan, veriye dayalı tasarım ve üretim yapan moda markalarının yükselişinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekildi. Rapor aynı zamanda üçüncü nesil şirketlerin, sadece uygun fiyat politikalarıyla değil, aynı zamanda geniş ürün seçenekleri ve müşteri sadakatini artırmaya dönük yenilikçi ve etkileşimli stratejileriyle de ön plana çıktıklarını ortaya koydu. "State of Fashion 2024" raporunda, global olarak ön plana çıkan moda markaları arasında Türkiye'den doğan bir şirket olduğunun altı çizilen Trendyol da yer aldı.
 
''Tüketiciler yeni nesil perakendecilere kayıyor''
"State of Fashion 2024" raporuna göre üçüncü nesil moda markaları, son trendlere uygun tasarımları, kaliteleri ve uygun fiyatlarıyla batı pazarlarındaki tüketicilerin ilgisini çekiyor. Analize göre; ABD'deki müşterilerin yüzde 40'ı, İngiltere'de ise yüzde 26'sı son 12 ayda alışveriş tercihlerini, üçüncü nesil moda markalarından yana kullandı. Üçüncü nesil moda markaları, kaliteli ve global ölçekte dikkat çeken tasarımları, makul fiyatlarla pazara sunmalarıyla ön plana çıkıyor. Raporda yer alan bir başka sonuç ise, üçüncü nesil moda markalarının, günümüz tüketicisini yakalayan etkin ve deneyimsel sosyal medya kullanımıyla da ön plana çıkması.
 
Trendyol Group CEO'su Erdem İnan: "Bugün Türkiye'de üretilen tekstil ürünleri, Avrupa'dan Orta Doğu'ya, çok geniş bir coğrafyada kullanıcılar tarafından tercih ediliyor. Bunu öncelikle ülkemizin kaliteli üretim gücüne borçluyuz. Trendyol markalı ürünler Türkiye'nin dört bir yanındaki 400'ten fazla yerli üreticimiz tarafından üretiliyor. "State of Fashion" raporunun da ortaya koyduğu gibi; müşteri sadakatini ana hedef olarak belirleyen şirketler global olarak sektörde ön plana çıkıyor. Trendyol olarak müşteriyi odağa alan iş yapış biçimimizi girdiğimiz tüm pazarlarda uyguluyoruz" dedi.
 
Küresel olarak e-ticarette en büyük dönüşümün tedarik zincirinde yaşandığının altını çizen İnan: "Pazaryeri modelleri gelişmeye devam ederken, bir yandan da üreticilerin doğrudan e-ticaret ekosistemine dahil olduğu tedarik zinciri modelleri ön plana çıkmaya başladı. Bu da üretim ve lojistik anlamında güçlü ülkeleri sınır ötesi e-ticarette avantajlı duruma getiriyor. Türkiye'nin hem kaliteli üretim yapan markaları hem de hammadde ihtiyacını karşılayacak çok iyi tedarikçileri var. Türkiye çevresindeki geniş coğrafyaya da lojistik anlamda çok entegre ve verimli bir şekilde büyük pazarlara ulaşabiliyor. İşte tüm bu nedenlerden ötürü Türkiye önemli bir üretim ve lojistik merkezi. "State of Fashion 2024" raporu da tedarik zincirindeki bu dönüşümün ve bu dönüşümü başarılı biçimde değerlendiren markaların altını çiziyor" dedi.

"Girdiğimiz tüm pazarlarda Türk ürünlerine büyük ilgi var"
Yerli üreticiler tarafından üretilen ürünlerin, yurt dışı pazarlarda büyük ilgi gördüğüne değinen İnan: "Geçtiğimiz yıl Almanya'da ilk yurt dışı ofisimizin açılışını gerçekleştirdik. Bugün 1.5 milyonun üzerinde müşteri Almanya'da Trendyol aracılığıyla 200'den fazla Türk markasından alışveriş yapıyor. Platformumuz aracılığıyla 350 binden fazla ürüne ulaşabiliyorlar. Yakın zamanda da Almanya Online Perakendeciler Birliği (BVOH) tarafından Avrupa'nın bir numaralı moda pazaryeri seçildik. Son 12 ay içerisinde, Trendyol uygulaması Almanya'da en çok indirilen uygulamalar arasına girdi.
 
Yurt dışı açılımımız Almanya'dan sonra Azerbaycan ve Körfez ülkeleri ile devam etti. Azerbaycan, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde de kısa sürede en fazla indirilen alışveriş uygulaması olduk. Bu yıl kasım kampanyalarını ilk kez yurtdışına açtık. Satıcılarımızla birlikte başarılı sonuçlar elde ettik. Kasım boyunca Azerbaycan'da 60 milyonun üzerinde ziyaret aldık. 4 milyona yakın ürün satılırken öne çıkan kategoriler; giyim, ev-yaşam, hızlı tüketim ürünleri ve kozmetik oldu. Körfez ülkelerindeki müşterilerimizin de Türk ürünlerine ilgisinden memnunuz. Bu ülkelerde, faaliyete başladığımız Ağustos ayından bu yana 9 milyon adedi aşkın 'Made in Türkiye' etiketli ürün satıldı. Bu yılın sonunda 60 binden fazla satıcımızı tek tuşla Körfez ülkelerine satış yapar hale getireceğiz. Bu yıl itibariyle 3 milyon uluslararası aktif müşteri sayısına ulaşmış durumdayız. 2024 yılında dünya genelinde; 170 milyon ürünü 12 milyon aktif müşterimize, 38 milyon sipariş aracılığıyla ulaştırmayı hedefliyoruz'' dedi.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 OPET, "Kadın Gücü", İşimiz Temiz", "Dijital Eğitim Platformu", Mavi Program", "Bayi Otomasyon Sistemi" ve "OPETAdBlue" ile bu yıl da uluslararası arenada ödülleri topladı. Stevie Awards'tan toplamda 14 ödül alan OPET'in bu yıl içinde ödüllerle döndüğü bir başka program ise 6 ödülle Silikon Vadisi merkezli The Globee Business Awards oldu. Yıl içinde alınan toplam 21 ödülün 8'i ise Kadın Gücü Projesi'ne geldi.
 
 
Türkiye akaryakıt dağıtım sektörünün en sevilen markası OPET, bu yıl da dünyanın önde gelen iş ödülleri programlarında aldığı ödüller ile adını "dünyanın en iyileri" arasına altın harflerle yazdırdı. Çevre ve topluma duyarlı, sürdürülebilirliği destekleyen dinamik bir yapıya sahip olan OPET; "Kadın Gücü Projesi", "İşimiz Temiz Projesi", "Dijital Eğitim Platformu", Mavi Program", "Bayi Otomasyon Sistemi" ve "OPETAdBlue" dolum aparatlı ambalajı ve QR kodla ürün içeriği sorgulama özellikleriyle uluslararası arenada ödülleri topladı. OPET, Stevie International Business Awards'a (IBA) 10, Stevie Awards for Great Employers'ta (SAGE) 2, Globee Business Awards'ta 4, Globee Women In Business Awards'ta 2, Sustainability Awards'tan 1, Stevie Awards for Women in Business'ta (SAWIB) 2 olmak üzere uluslararası ölçekte toplam 21 ödüle layık görüldü.
 
"KADIN GÜCÜ, AKARYAKIT DAĞITIM SEKTÖRÜNDE DÖNÜŞÜME ÖNCÜLÜK EDİYOR"
OPET'in "mesleğin cinsiyeti olmadığı" algısının toplumsal düzeyde benimsenmesinin sağlanması hedefiyle hayata geçirdiği "Kadın Gücü" Projesi, iş dünyasının Oscar'ları olarak bilinen Stevie Awards programında en çok ödül alan projeler arasında yer aldı. "Kadın Gücü", The Stevie Awards for Great Employers'ta (SAGE) "Leading Transformation Award- Dönüşüme Liderlik" kategorisinde altın ödül aldı.
 
STEVİE JÜRİSİ: "DİĞER ŞİRKETLERİN İZLEMESİ GEREKEN VİZYONER BİR ÖRNEK"
The Stevie Awards for Great Employers (SAGE) Jürisi, "övgüye değer ve ilham verici" olarak nitelendirdiği Kadın Gücü Projesi ile ilgili, "Türkiye'de iş yerindeki cinsiyet uçurumunu ele alan projenin başarıları önemli ölçüde göze çarpmaktadır. Kadın çalışan sayısındaki kayda değer artış, tüm illere yayılma ve geleneksel olarak erkek egemen rollerde toplumsal cinsiyet normlarına meydan okumadaki başarı takdire şayandır. Ayrıca, projenin işe alım çabalarını farkındalık kampanyaları ve sosyal katkılarla birleştiren bütünsel yaklaşımı, kapsayıcı ve çeşitlilik içeren bir işgücünü teşvik etme konusundaki kararlılığını göstermektedir. OPET, kadınları güçlendirerek ve toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik ederek diğer şirketlerin izlemesi gereken vizyoner bir örnek oluşturuyor" değerlendirmesinde bulundu.
 
Kadın Gücü Projesi, Globee Women World Awards, Stevie Awards for Women in Business (SAWIB) ve Stevie Awards International Business Awards'ta (IBA) da birden fazla birden ödüle layık bulundu. Globee Women World Awards'ta "Thought Leadership in Women's Empowerment - Kadının Güçlendirilmesinde Düşünce Liderliği" ve "Corporate Social Responsibility Champion- Kurumsal Sosyal Sorumluluk Şampiyonu" kategorilerinde birer altın ödül aldı. SAWIB'te ise, "Achievement in Diversity & Inclusion- Çeşitlilik ve Kapsayıcılık Alanında Başarı" alanında gümüş, "Company of the Year - Consumer Products- Tüketici Ürünlerinde Yılın Şirketi" kategorisinde de bronz ödülün sahibi oldu.
 
Kadın Gücü Projesi, Stevie Awards International Business Awards'ta ise Avrupa bölgesindeki jürilerden en yüksek puanı alarak "Sustainability Leadership Award- Sürdürülebilirlikte Liderlik" ve "Achievement in Tought Leadership - Fikir Öncülüğü/Liderliği" kategorilerinde de birer altın ödül aldı. Kadın Projesi aynı programda OPET'e "Company of the Year-Yılın Enerji Şirketi" kategorisinde bronz ödül getirdi.
 
OPET, "İŞİMİZ TEMİZ" İLE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İNSİYATİFİ ÖDÜLÜNE LAYIK BULUNAN TEK TÜRK ŞİRKETİ OLDU
 
OPET'in Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) TOBB Kadın Girişimciler Kurulu liderliğinde, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü işbirliğiyle yürüyen ve hizmet sektöründeki mikro işletmelerin hijyen seviyesini artırmak üzere uyguladığı "İşimiz Temiz" Projesi de birçok ödül kazandı. Business Intelligence Group tarafından, alanında dünyanın en büyük şirketlerinin katılımıyla düzenlenen Sustainability Awards "Sustinability Initiative Award of the year-Yılın Sürdürülebilirlik İnsiyatifi Ödülü"nün kazananı İşimiz Temiz ile OPET oldu. 2016 yılından bu yana her yıl düzenlenen ödül programı, sürdürülebilirliği iş uygulamalarının ayrılmaz bir parçası haline getiren şirketlere, faaliyetlerinin çevre üzerindeki etkisini azaltmak amacıyla çalışan liderlere, girişimlere ve kuruluşlara veriliyor. OPET, İşimiz Temiz Projesi ile 2023 ödül listesinde ödüle layık görülen tek Türk şirketi oldu.
 
Yıl içinde "İşimiz Temiz Projesi"ne bir başka ödül de Globee Business Awards'tan geldi. İşimiz Temiz Projesi ile "Achievement in Corporate Social Responsibility Program of the Year- Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Programı" kategorilerinde gümüş ödüle layık görüldü. Stevie Awards International Business Awards ödül programında ise proje, toplumsal katkı ve sosyal sorumluluk alanında 3 farklı kategoride ödüle layık görüldü. Proje, "Achievement in Corporate Social Responsibility-Kurumsal Sosyal Sorumluluk Alanında Başarı", "Corporate Social Responsibility Program of the Year- Yılın Kurumsal Sosyal Sorumluluk Programı" ve "Achievement in Environment, Social and Government- Çevre, Sosyal ve Devlet Alanlarında Başarı" kategorilerinin üçünde de gümüş ödül aldı.
 
MAVİ PROGRAM'A İKİ ALTIN ÖDÜL BİRDEN
 
OPET Kart sadakat programını geçtiğimiz yıl "Mavi Program" adı ile yenileyen ve dijitalleştiren OPET, Mavi Program ile Globee Business Awards "Achievement in Audience Engagement-Müşteri Bağlılığında Başarı" kategorisinde altın ödülün sahibi oldu. Stevie Awards International Business Awards'ta (IBA) da "Engaged Community of the Year-Yılın Bağlılık Programı" kategorisinde yine altın ödüle layık görülerek başarısını global arenada taçlandırdı.
 
ÖĞRENME TEKNOLOJİLERİNDE DİJİTAL EĞİTİM PLATFORMU FARKI
 
OPET istasyon çalışanları için hazırlanan, bilgisayar ve cep telefonları ile markaya ait her türlü güncel bilgi, proje ve eğitim dokümanlarına anında ulaşmalarını sağlayan Dijital Eğitim Platformu da OPET'i ödüle götüren projeler arasında yer aldı. OPET bu platform ile Stevie Awards for Great Employers'ta (SAGE) "Achievement in Learning Technology Implementation- Öğrenme Teknolojisi Uygulamalarında Başarı" kategorisinde bronz ödül aldı. Stevie Awards International Business Awards ödül programında ise "Corporate Learning/Workforce Development Solution- Kurumsal Öğrenme/İşgücü Geliştirme Çözümü" kategorisinde gümüş ödüle hak kazandı.
 
BAYİ OPERASYON SİSTEMİ (BOS) 'EN İYİ İŞ YÖNETİMİ PLATFORMU' SEÇİLDİ
 
OPET'in sektördeki ihtiyaçlar ve bayilerinin beklentileri doğrultusunda geliştirdiği, mobil uygulama üzerinden istasyonlarına ilişkin verilerin görülebilmesi ve tüm operasyonel işlemlerin tek bir dijital platformda yönetilebilmesini sağlayan Bayi Operasyon Sistemi (BOS), Stevie Awards International Business Awards ödül programında "Work Management Platform- En İyi İş Yönetimi Platformu" kategorisinde bronz ödül, Globee Business Awards'ta ise "Achievement in Partners and Distribution Growth- İş Ortağı ve Bayi Geliştirme Başarı" kategorisinde de yine bronz ödül kazandı.
 
'OPET ADBLUE' İLE YILIN İNOVASYONU ÖDÜLÜ
 
Motorin kullanan araçların egzoz emisyonlarındaki zararlı maddeleri önemli ölçüde azaltan OPET Adblue da Stevie International Business Awards ödül programında, dolum aparatlı ambalajı ve QR kodla ürün içeriği sorgulama özellikleriyle "Energy Industry Innovation of the Year- Enerji Sektörü Yılın İnovasyonu" kategorisinde gümüş ödüle hak kazandı. OPET, AdBlue ile Globee Business Awards'ta da "Achievement in Product or Service Innovation- Ürün ve Hizmet İnovasyonunda Başarı" gümüş ödüle layık bulundu.
 
 
TÜM DÜNYADAN EN İYİLER ÖDÜLLENDİRİLİYOR
 
Business Intelligence Group tarafından düzenlenen ve kendi alanında dünyanın en büyük şirketlerinin katılımıyla gerçekleşen 10 ödül programından biri olan Sustainability Awards, Yılın Sürdürülebilirlik Şampiyonu, Yılın Sürdürülebilirlik Kahramanı, Yılın Sürdürülebilirlik Girişimi, Sürdürülebilirlik Liderliği Ödülü, Yılın Sürdürülebilirlik Ürünü, Yılın Sürdürülebilirlik Hizmeti olmak üzere toplam 6 kategori de başvuru kabul ediyor. Silikon Vadisi merkezli Globee Awards, ise 9 farklı ödül programı ile birey, ekip, kuruluşların, ürünlerin ve hizmetlerin global çapta başarılarını onurlandıran ve bu yıl 20. yılını kutlayan prestijli bir ödül programıdır. Dünyanın önde gelen iş ödülleri programı Stevie® Awards, dünya çapında kuruluşların ve profesyonellerin başarılarını onurlandırmak ve bu başarıların kamuoyunda tanınmasını sağlamak hedefiyle hayata geçirildi. Farklı uzmanlık alanları ve coğrafyalar için ayrıştırılmış; farklı takvimlerde ilerleyen 8 programdan oluşan Stevie Awards ödüllerinde her yıl 65'e

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Küresel bir endüstriyel otomasyon şirketi olan Rockwell Automation, elektrik ve endüstriyel otomasyon sektöründe 29 yıllık deneyime sahip olan Emrah Tekdemir’i ülke direktörlüğü pozisyonuna getirdi. Emrah Tekdemir yeni görevinde Rockwell Automation büyüme stratejisine liderlik edecek.
1991 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Emrah Tekdemir, daha sonra 2014 yılında Viyana Ekonomi ve İşletme Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisans Programı’nı bitirdi. 1993 yılında Shneider Elektrik’te iş hayatına başlayan Tekdemir, burada Satış ve Pazarlama müdürü, iş geliştirme direktörü ve Irak, Orta Asya ve Kafkasya, Ukrayna ülke müdürü görevlerinde yer aldı. Schneider Elektrik’teki görevlerinde yıllardır başarılı işlere imza atan Tekdemir, Rockwell Automation’a ülke direktörü olarak atandı.
Rockwell Automation Hakkında:
Rockwell Automation, Inc. (NYSE: ROK), endüstriyel otomasyon ve dijital dönüşüm alanında global lider konumundadır. İnsanın hayal gücünü teknolojinin potansiyeli ile bir araya getirerek mümkün olanın ötesine geçiyor ve bu süreçte dünyayı daha verimli ve sürdürülebilir hâle getiriyoruz. Milwaukee, Wisconsin merkezli Rockwell Automation olarak, 100’ü aşkın ülkede müşterilerimize hizmet verme amacına derinden bağlı yaklaşık 25.000 sorun çözme uzmanına istihdam sağlıyoruz. Endüstriyel kurumlar genelinde The Connected Enterprise’ı nasıl hayata geçirdiğimiz konusunda daha fazla bilgi edinmek için www.rockwellautomation.com adresini ziyaret edin.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kale, yapı grubundaki 66 yıllık üretim tecrübesini, teknoloji ve tasarım gücünü yansıttığı, yeni mobilya markası Livi’yi tanıttı. Teknoloji ve inovasyonu tasarımla birleştiren, mimarinin vazgeçilmez malzemesi Kalesinterflex’ten geliştirilen Livi, zamansız tasarımı, sofistike stil ve üstün özellikleriyle, yaşam alanlarında fark yaratmayı hedefliyor.
İnsan, teknoloji ve tasarımı merkezine alarak geliştiren Livi markası, masadan sehpaya, konsoldan sandalyeye kadar iç ve dış mekanlardaki ürün gruplarında yer alarak, mekanlarda bütünsel bir görünüm sunuyor. Dünya çapındaki pek çok ödülün sahibi ünlü tasarımcıların da imzasının bulunduğu, uzun ömürlü tamamlayıcı mobilya koleksiyonunda bulunan tüm alternatifler, yaşam alanlarına yalın ve şık bir yorum getirirken, üretimindeki teknolojik detaylar ise kullanım avantajı sağlıyor.
Estetik, şık, modern ve Akdeniz esintileri ile stil sahibi kullanıcılara hitap eden Livi, zengin yüzey seçenekleri ve her tarza uygun kişiselleştirilebilir kombinasyon alternatifleri ile farklı zevk ve ihtiyaçlara ideal çözümler sunuyor. Odağına aldığı zarafet temasını konforla buluşturan Livi, doğanın enerjisinden aldığı ilhamla sade ve fonksiyonel yüzeylerle, modernliği doğallıkla bir araya getiriyor.
Porselenin gelebileceği en estetik nokta
Kale, mimarinin vazgeçilmez malzemelerinden biri haline gelen Kalesinterflex’e yepyeni bir bakış kazandırarak, porselen plakayı alışılmışın dışındaki alanlara taşıyor.
Kalesinterflex’in üstün özelliklerine sahip, yenilikçi tasarımın ve teknolojinin buluşmasıyla ortaya çıkan yeni mobilya markası Livi’de; Kalesinterflex’ten aldığı kırılmaya dayanıklı, çizilmez, kolay temizlenebilir yapısı ve özel laminasyon uygulaması sayesinde tüketicilerin tüm beklentilerine cevap verebilecek özelliklerle donatıldı.
Rafine bir zevk, modern hatlar ve incelikle yaşam alanlarına anlam katmak isteyenlere kapı aralayan Livi; çok çeşitli yüzey, boyut, renk skalası, mat alternatifleri ve lamine yapısıyla her tarza uygun kombinasyon sunuyor. Leke tutmayan, çizilmeyen, güneşte solmayan, sıcaktan etkilenmeyen, ultra hijyenik ve kolay temizlenen yüzeyiyle ömürlük detayları tarz sahibi dokunuşlara dönüştürüyor.
Modernliğin doğallıkla buluştuğu estetik ve sürdürülebilir bir yaşam
İşlevsellik ve estetik arasında benzersiz bir denge sunan Livi, her alanla uyumlanabilen sürdürülebilir parçalarıyla herkesi kendine ait bir yolculuğa çıkarıyor.
Dokunduğu her mekanın ruhunu öne çıkaran, odağına aldığı zarafet temasını konforla buluşturan Livi, stil sahibi yaşam alanlarını ideal parçalarıyla buluşturuyor. Yüksek leke ve çizilme direnci, kolay temizlenme avantajı, uzun ömürlü yapısı ve daha birçok özelliği sayesinde uzun yıllar boyunca ilk günkü yeniliğini koruyor.
Livi mobilyaları hijyenik ve dayanıklı yapısıyla evlerin yanı sıra mağaza, hotel, cafe ve restoran gibi alanlarda da güvenle kullanılabiliyor.
Ödüllü tasarımcıların imzası taşıyan ürünler
Dünya çapındaki pek çok ödülün sahibi Artful Design Studio kurucuları Ece Yalım ve Oğuz Yalım, fonksiyonel ve zamansız iki özel parçayı Livi için tasarladı.
Palm ve Plate, göz alıcı dizaynları, özel işlenmiş detayları ve hassasiyetle düşünülmüş fonksiyonlarıyla bir masadan çok daha fazlasını sunuyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin yerli ve milli temizlik araçları ve ekipmanlarını üreten öncü şirketlerinden Kademe A.Ş., belediyelerin ihtiyaçlarına göre Ar-Ge çalışmaları yaparak yerli ve milli araçlar üretmeye devam ediyor. Üretim ve cirosunu büyük oranda artıran Kademe A.Ş’nin ürettiği kompakt ve vakumlu tip yol süpürme araçlarına gösterilen talep, geçtiğimiz yıla oranla yüzde 100 arttı.
 
Yerli yol süpürme aracı üretimi ile hem yurt içi hem de yurt dışına hizmet veren Kademe A.Ş., ithal yol süpürme araçlarına kıyasla satın alma ve kullanım maliyetlerinde yüzde 60’a varan oranlarda tasarruf sağlıyor. Kademe’nin AGA 6000 ve AGA 2100 serisi, kamu ve özel sektörün ilk tercihleri arasında yer alıyor. Türkiye’de 500’e yakın belediye, kamu ve özel kurumla aktif olarak çalışan Kademe A.Ş, yurt dışında da 50’nin üzerinde ülkede hizmet veriyor.
 
Yol süpürme araçları belediyelerin gözdesi
 
Geçtiğimiz yıla oranla yol süpürme araçlarına olan ilginin oldukça arttığını belirten Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Muhammet Fatih Albayrak, “Yerli ve milli ürünlerimize talep artıyor. Geçtiğimiz yıla oranla yol süpürme araçlarına olan talep oldukça arttı. Bu artış bizleri memnun ediyor. Yerli ürünlerimiz yurt dışından getirilen ürünlere göre hem satın almada hem de kullanım maliyetlerinde büyük tasarruf sağlıyor. Belediyelerimizden de bu noktada olumlu geri dönüşler alıyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Kuruldukları günden bu yana ürünlerini sürekli geliştirdiklerini vurgulayan Albayrak, “Her geçen yıl ürünlerimizi geliştiriyoruz. Ar-Ge departmanımızla birlikte, her gelen talebin özel ilgi gerektirdiği bilinciyle müşteri memnuniyetini ön planda tutuyoruz. Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimleri dikkate alarak ürünlerimizi geliştirmeye devam ediyoruz. 2024 yılında elektrikli tip kompakt yol süpürme aracımızı piyasaya sürmeyi planlıyoruz” dedi.
 
Kapasitemizi artırmaya devam ediyoruz
 
2022 yılına oranla fabrikada yıllık üretim kapasitesini yüzde 100’e yakın oranda artırdıklarını söyleyen Albayrak, “Artan taleple doğru orantılı olarak fabrika kapasitemizi de yüzde 100’e yakın oranda yükselttik. 2024 yılında inşallah çift vardiya sistemine geçerek fabrikadan çıkacak ürün sayımızı daha da artırmayı amaçlıyoruz. Fabrika ve makine yatırımlarımız önümüzdeki yıl artacak. Yeni fabrika binası kurmak ve üretim bantlarımızın sayısını artırmak uzun vadeli hedeflerimiz arasında. Geçen yıla oranla ciromuzu da %150 oranında artırdık. Gelecek yıl bu büyüme hedeflerimizin üzerine çıkmayı ve bulunduğumuz sektördeki konumumuzu sağlamlaştırmayı planlıyoruz” dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kärcher Türkiye’de Tüketici Ürünleri Yönetimi ve Pazarlama Direktörlüğü görevine Ece Tura Eren getirildi.
Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin Ekonomi Bölümü’nden 2005 yılında mezun olan Ece Tura Eren, İstanbul Üniversitesi (AUZEF), E-Ticaret ve Pazarlama Bölümü’nde eğitimini sürdürüyor.
Bugüne kadar pazarlama ve ürün yönetimi konusunda birçok markada görev alarak başarı ve deneyim kazanan Ece Tura Eren, kasım ayı itibarıyla Tüketici Ürünleri Yönetimi ve Pazarlama Direktörü olarak Kärcher Türkiye kariyerine başladı. Pazarlama ve marka yönetimi, stratejik ürün geliştirme ve satın alma konularında uzmanlaşan Ece Tura Eren, çeşitli mesleklerde 15 yılı aşkın deneyime sahip dinamik, sonuç odaklı bir pazarlama profesyoneli. Aynı zamanda hem B2C hem de B2B tüketici segmentlerini hedefleyen perakende, toptan ve e-ticaret kanallarında da deneyim sahibi. Marka ve ürün yönetimi, iletişim, ürün geliştirme, dijital pazarlama, çok kanallı pazarlama ve çok uluslu marka uygulamalarında da yetenekli olan Ece Tura Eren ana dil düzeyinde İngilizce ve başlangıç seviyesinde Fransızca