Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

THY OPET Havacılık Yakıtları A.Ş. Çukurova Tesis Müdürlüğü bünyesinde imalat ve test aşamaları gerçekleştirilen tesis tankları ve hidrant hattı borulama sistemlerinin aktif kullanıma ilişkin gerekli olan lisans ve yasal izin süreçleri tamamlandı. Bu kapsamda Çukurova Uluslararası Havalimanı’nda uçak yakıt ikmal operasyonları 21 Mart 2025 itibari ile apron bölgesinde yer alan hidrant pit noktalarından dispenser araçları ile kontrollü bir şekilde gerçekleştirilmeye başlandı.

Sistemin kullanılmasıyla uçakların yakıt ikmal süreleri de minimuma iniyor. Kullanılan dispenser araçlar ikmal sürelerini daha verimli bir duruma getirirken, akaryakıt ikmal tankerlerine kıyasla yaklaşık olarak yüzde 50’lik bir zaman kazanımı sağlıyor. IATA ICAO ve JIG talimatları ve prosedürlerine göre uygunluklarını sağlamış tesis ve akaryakıt ikmal hatlarıyla Çukurova Uluslararası Havalimanı’nda operasyonlar emniyetli bir şekilde yönetiliyor.

Çukurova Uluslararası Havalimanı'nda devreye alınan yer altı yakıt ikmal sistemi kapsamında yakıt tesis tanklarından 6.5 km’lik yer altı hidrant boru sisteminden çevre emniyeti ile barışık yakıt ikmali yapılıyor. Mersin Opet yakıt terminalinden kara nakliye zinciriyle havalimanı yakıt çiftliği depolarına transfer edilen JET A-1, yakıt yer altı hidrant borulama sistemi vasıtasıyla apron bölgesine gönderilerek yakıt ikmal noktalarından uçaklara ikmal ediliyor. Çukurova Uluslararası Havalimanı’nda yer alan 90 adet hidrant yakıt ikmal piti ile 48 uçak park pozisyonuna yakıt ikmali yapılıyor. Güvenlik ve kalite kontrol standartları kapsamında IATA, JIG, ve IP650 Tank standartlarına uygun bir şekilde tasarlanarak kullanıma açılan sistemde 3 adet JET A-1 yakıt tankı bulunuyor.

Çukurova Uluslararası Havalimanı’nda yakıt ikmali için 4 adet uçak yakıt ikmal hidrant dispenseri ve 2 adet refueler (yakıt ikmal tankeri) bulunuyor. Bu sayede aynı anda 6 uçağa yakıt ikmali yapılabiliyor. Sistemde Jet yakıtının giriş ve çıkışlarıyla birlikte, uçak yakıt ikmal aşamalarında, tesis mekanik yapısı içerisinde kurulumu tamamlanmış olan kapalı tip filtre ekipmanları ile günlük ve anlık olarak kalite kontrol yapılıyor.

Yakıt, yolcu, operasyonel ve çevre güvenliğine daha uygun bir ilerleyiş sergileyen sistem kapsamında günümüz havacılık yönetimine uygun olarak dünyadaki büyük havalimanlarında tercih edilen yakıt hidrant borulama hattı kullanılarak apron bölgesindeki tanker yakıt taşımacılığı sona eriyor. İlgili mekanik yapıyı destekleyen otomasyon izleme müdahale sistemi ise anlık müdahale ve izleme avantajını sunuyor. Teknolojik altyapı ve ekipmanlarıyla günümüz teknolojisine uygun olan sistem, tesis otomasyon takip sistemine de entegre durumda.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Humanis, sürdürülebilirlik çalışmaları, atık yönetimi ve temiz enerji alanında yaptığı yatırımlarla sektörüne öncülük ediyor. Geri dönüşüm oranını %54’e çıkaran, ofislerde kağıt tüketimini %40 azaltan ve 5,3 milyon dolarlık GES yatırımıyla temiz enerjiye geçen Humanis, 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını minimize etmeyi hedefliyor.

 

Sürdürülebilirliği iş yapış biçiminin merkezine yerleştiren Humanis, 30 Mart Sıfır Atık Günü vesilesiyle üretimde atık yönetimi, döngüsel ekonomi ve çevresel etkileri minimize eden çözümlerin önemine dikkat çekiyor. 2021 yılında aldığı Sıfır Atık Belgesi ile atık yönetiminde uluslararası standartları benimseyen Humanis, atık oluşumunu en aza indirmek ve geri dönüşüm süreçlerini güçlendirmek amacıyla yenilikçi çözümler geliştiriyor. Humanis, bu çerçevede 2023 yılında tehlikeli atık olarak bertaraf edilen plastik hammadde torbalarının geri kazanımı sağladı, geri dönüştürülebilir atık miktarı ise %54’e ulaştı. Üretim süreçlerinde sürdürülebilir atık yönetimini bir adım öteye taşıyan Humanis, tehlikeli atıkların azaltılması için üretim alanında kapsamlı atık ayrıştırma sistemleri kurdu. Özellikle kutu başına düşen tehlikeli atık miktarının en aza indirilmesi için özel projeler geliştirildi. Ayrıca, yaklaşık 600 çalışana atık yönetimi eğitimi verilerek farkındalık artırıldı.

 

Ofiste kağıt tüketimi %40 azaldı

Çevreci ofis ve dijital dönüşüm iş süreçlerini de sıfır atık felsefesiyle yeniden şekillendirdiklerinin altını çizen Humanis Teknik Operasyonlar Genel Müdürü Fatih Elay, yaptıkları çalışmaları şöyle özetledi: “Merkez ofisimize Çevreci Ofis unvanını kazandırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ofislerde kağıt tüketimini %40 oranında azaltmayı başardık. Dijital sistemlerle operasyonel verimliliği artırarak gereksiz baskı kullanımını minimuma indirdik. Enerji tasarrufu sağlayan akıllı sistemlerin entegrasyonu ile elektrik tüketimini optimize etmeyi de başardık.”

 

Temiz enerjiyle üretim yapıyor

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından "Erişilebilir ve Temiz Enerji"yi de odağına alan Humanis, bu doğrultuda, 2022 yılında tesislerinin çatı alanlarına kurduğu güneş enerji santralleri (Çatı GES) ile yenilenebilir enerji kullanımına başladı. 2023 yılında ise bu dönüşümü bir üst seviyeye taşıyarak fabrika arazisi üzerine büyük ölçekli bir güneş enerji santrali (Arazi GES) kurdu. 5,3 milyon dolar tutarındaki çatı GES ve arazi GES yatırımlarıyla ilk ve tek yerli ilaç firması olan Humanis, üretimdeki enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü kendi ürettiği temiz enerjiden karşılamaya başladı. Bunun yanı sıra karbon ayak izini de önemli ölçüde azaltmayı başardı. Şirket, 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını minimize etmeyi ve üretimde kullanılan enerjinin tamamını yenilenebilir kaynaklardan sağlamayı hedefliyor.

 

“Sektörde dönüşüm yaratmayı hedefliyoruz”

İlaç atıklarının yönetimi ve karbon ayak izi azaltma projeleriyle sürdürülebilir iş yapış modelini daha da geliştirdiklerinin altını çizen Elay, “Atık yönetimi ve karbon azaltımı konularında yalnızca kendi operasyonlarımızda değil, sektörde de dönüşüm yaratmayı hedefliyoruz. İklim değişikliği ile mücadele, su yönetimi, atık yönetimi ve ilaç atıkların yönetimi konularında çalışmalarımızı sürdürerek önümüzdeki dönemlerde de inovasyon ve yeşil dönüşüm ekseninde geleceğe değer katmaya devam edeceğiz” dedi.

 

 

Humanis hakkında:

2010 yılında Saya Grup bünyesinde Pharmactive olarak hizmet vermeye başlayan Humanis, 2023’ten bu yana çalışmalarını aynı adla sürdürmektedir. Her adımında insan odaklı yaklaşımla hareket eden ve ‘Herkes için sürdürülebilir sağlık’ anlayışı ile üreten Humanis, 200 milyon dolarlık bir yatırımla Çerkezköy’de kurduğu üretim tesisi ve Ar-Ge merkezi ile hem sektöre hem de Türkiye’ye önemli katkılar yapan bir sağlık şirketidir. Dünyanın en büyük global ilaç firmaları ile üretim ortaklığı yaparak uluslararası pazarda da yetkinliğini kanıtlayan Humanis, inovatif, güvenilir ve etik değerler çerçevesinde tüm dünyada insana ve insan yaşamına değer yaratmayı hedeflemektedir. Pediatri, kardiyoloji, göğüs hastalıkları, kulak burun boğaz, dahiliye, enfeksiyon, gastroenteroloji, dermatoloji, fizik tedavi ve rehabilitasyon, ortopedi ve acil gibi birçok farklı tedavi alanda etkili bir portföye sahip olan Humanis, insan odaklı yenilikçi sağlık felsefesini sürdürmek adına tüketici sağlığı alanında da ürünler sunmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Electronics Türkiye’nin UNDP Türkiye iş birliğiyle yürüttüğü ‘Innovation Campus’ programı kapsamında düzenlenen Kodlama ve Programlama eğitiminin yeni dönemi için başvurular başladı. 18-29 yaş aralığında, iş arayışındaki gençlerin başvurularına açık olan program ile gençler Samsung’un küresel eğitim müfredatında yer alan temel python konseptleri, programlama, algoritma, veri işleme ve veri analizi gibi konularda kapsamlı bir eğitimden geçerek dijital beceriler kazanacak. Eğitim kapsamında depremden etkilenen gençler ve kadınlar için özel kontenjan da açılacak. Başvurular 03.04.2025 tarihine kadar yapılabiliyor.

 

Samsung Electronics Türkiye, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye iş birliği ile 2019 yılından beri hayata geçirdiği “Innovation Campus” programıyla gençlere yapay zekâ, nesnelerin interneti, programlama ve kodlama gibi konularda ileri teknoloji eğitimleri vererek onlara geleceğin dijital becerilerini kazandırıyor. Dijital yetenek açığını kapatmaya yardımcı olmayı ve iş arayışındaki gençleri yeni becerilerle donatarak istihdama katmayı hedefleyen program ile gençler Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA’lar) odaklı toplumsal fayda sağlayacak fikir maratonlarına katılarak geleceğin dünyasına hazırlanıyor.

 

Innovation Campus programı kapsamında verilen Kodlama ve Programlama Eğitimlerinin yeni dönem başvuruları başladı. 03.04.2025 tarihine kadar Innovation Campus | Samsung Türkiye adresinde ve Samsung Innovation Campus LinkedIn sayfasında yer alan formu doldurarak başvuru yapan 18-29 yaş aralığındaki gençler, Samsung’un küresel eğitim müfredatında yer alan ileri düzey eğitim içerikleriyle kapsamlı bir eğitim alma şansına sahip olacak. Eğitimler, UNDP’nin SDG AI Lab (SKA Yapay Zeka Laboratuvarı) uzmanları tarafından verilecek. Eğitim kapsamında depremden etkilenen gençler ve kadınlar için de özel kontenjan açılacak. Başvuru için temel seviyede matematik ve istatistik bilgisi yeterli olurken, adaylar ön değerlendirme sürecinden geçtikten sonra çevrim içi bir mülakata katılacak. Çevrim içi mülakat aşamasında uygun görülen adaylar ise eğitime katılmaya hak kazanacak.

 

Samsung’un küresel eğitim müfredatına ek olarak ince beceri eğitimleri de veriliyor

Kodlama ve Programlama Eğitimi, Python konseptlerini, sıralama algoritmalarını, veri görselleştirme ve veri analizini içeren bir dizi bölümden oluşuyor. Küresel müfredata ek olarak sunulan ince beceri eğitimleri ve UNDP’nin SDG AI Lab ekibinin eğitimleri de gençlerin donanım ve yetkinliklerinin artmasını sağlıyor. Eğitim sonunda düzenlenen hackathon etkinliğinde, katılımcılardan program süresince edindikleri bilgileri kullanarak SKA’lara uygun bir alanda çözüm öneren bir proje geliştirmeleri ve bu proje kapsamında bir yazılım oluşturmaları veya mevcut bir yazılımı iyileştirmeleri beklenecek. Eğitimi başarıyla tamamlayan gençler, Samsung tarafından verilen uluslararası geçerliliği olan bir sertifikanın yanı sıra kariyer olanaklarını geliştirecek yeni beceri ve yetkinlikler de kazanacak.

 

Mezun olan gençlerin yüzde 90’ı istihdama katıldı

18-29 yaş aralığındaki iş arayışındaki gençleri hedefleyen Innovation Campus programına 5 yılda 81 il, 200 üniversiteden 24 binden fazla kişi başvurdu. Bugüne dek mezun olan 434 gencin yüzde 90'ı istihdama katıldı. Öğrencilere dijital eğitimlerin yanında sosyal beceriler de kazandırmayı amaçlayan program kapsamında özgeçmiş hazırlama, etkili sunum yapma gibi işe hazırlık sürecine yönelik eğitimler de veriliyor. SKA’ların 6’sını doğrudan kapsayan programda eğitim alan öğrenciler, bugüne dek SKA’ların tümüne hizmet eden 50’yi aşkın bitirme projesi hazırladı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Chint Power ve Astronergy, Achar Energy ile 50 MWe / 65 MWp kurulu gücünde inverter ve güneş paneli tedarik anlaşması imzaladı. Gürcistan’da kurulacak olan güneş enerjisi santralinde Chint Power’ın üstün kaliteye sahip inverterleri ve Astronergy’nin ileri teknolojiyle üretilmiş güneş panelleri kullanılacak. Bu iş birliği, bölgedeki temiz enerji dönüşümünü desteklerken, enerji arz güvenliğini de güçlendirmeyi hedefliyor.

 

Yenilenebilir enerji alanında ileri teknolojileri ve kapsamlı çözümleriyle hem küresel arenalarda hem de Türkiye pazarında öne çıkan Chint Power ve Astronergy, Achar Energy ile Gürcistan’da gerçekleştirilecek arazi güneş enerji santrali projesi için iş birliği anlaşması imzaladı. Anlaşmanın imzalandığı törene Chint Solar Global Yatırımlar Direktörü Sean Xu, Chint Türkiye Solar Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Ercüment Kaya ve Achar Energy Genel Müdürü Çağatay Ülker katılım gösterdi.

 

Achar Energy, Türkiye ve global pazarlarda yenilenebilir enerji alanında faaliyet göstermektedir. 99 MW Hidroelektrik Santrali kurulu gücü, 310 MW lisanslı Rüzgâr Enerji Santrali ve 65 MW Güneş Enerjisi Santrali olmak üzere toplam 474 MW portföyüyle, sektörde emin adımlarla ilerlemektedir. Achar Energy ile ortaklaşa yürütülen proje kapsamında, Astronergy’nin 635Wp gücündeki TOPCon güneş panelleri ve Chint Power’ın 350 kWe gücündeki 143 adet inverteri kullanılacak. Üstün teknoloji ile üretilen ve yüksek verimliliğe sahip güneş enerjisi ekipmanları, santralin enerji üretimini maksimize ederken, bölgenin enerji arz güvenliğine de katkı sağlayacak.

 

Bölgedeki büyük projeler için örnek bir adım

 

Achar Energy’nin hayata geçirdiği bu proje, Gürcistan’da sürdürülebilir enerji altyapısını güçlendirmeyi ve karbon emisyonlarını azaltmayı hedefliyor. Chint Power ve Astronergy’nin sunduğu yenilikçi çözümler, bölgedeki daha büyük ölçekli projeler için örnek teşkil edecek. Bölgenin enerji dönüşümüne ivme kazandıracak bu iş birliği, yenilenebilir enerji alanında liderliği ve yenilikçiliği bir araya getiriyor. Chint Power ve Astronergy’nin sunduğu teknolojiler ise daha büyük ölçekli projeler için örnek teşkil edecek.

 

 “Yenilikçi teknolojilerimiz, üstün kaliteye sahip ürünlerimiz ve sürdürülebilir bakış açımız ile geleceği inşa ediyoruz”

 

Yenilenebilir enerji projelerinde verimliliği artırmak için üstün kaliteye ve yenilikçi teknolojilere sahip güneş enerjisi ekipman çözümleri sunduklarını belirten Chint Solar Global Yatırımlar Direktörü Sean Xu şunları söyledi: “Türkiye pazarında faaliyet gösteren global bir enerji şirketi olarak sadece ekipman tedarikçisi değil, temiz enerji vizyonuna yön veren bir iş ortağıyız. Chint Türkiye Solar Grubu olarak, tüm markalarımızla BloombergNEF Tier-1 listesinde yer alan tek entegre enerji şirketi olarak Achar Energy ile gerçekleştirdiğimiz bu anlaşma, Gürcistan’daki enerji dönüşümün yanı sıra Türkiye’de de yenilenebilir enerji sektörünü ileriye taşıyacak. İleri teknoloji çözümlerimizle hem bugünün enerji ihtiyaçlarını karşılıyor hem de daha yeşil bir geleceğe kapı aralıyoruz. Türkiye’de sektörü büyütmek için yatırımlarımızı artırarak bu vizyonu daha da ileri götüreceğiz. Tüm bu faaliyetlerimizle, gelecek için daha yeşil ve sürdürülebilir bir dünya hedefimiz doğrultusunda ilerlemekten mutluluk duyuyoruz. Anlaşmanın her iki taraf içinde hayırlı olmasını dilerim’’ dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Analitik veriler ışığında Risk Sermayesi ve İnsan Sermayesi konularında global deneyimi ve yerel ihtiyaçlara uygun çözümleri ile 120'den fazla ülkede müşterilerine hizmet veren Aon, finans liderlerinin çok boyutlu büyümeyi daha etkin yönetebilmeleri için kapsamlı bir rehber olan "CFO Yol Haritası: Çok Boyutlu Büyüme için Daha İyi Kararlar" raporunu yayımladı. Rapor, CFO'ların stratejik karar alma süreçlerini iyileştirmelerine ve şirketlerinin sürdürülebilir büyüme hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyor.
 
Raporda yer alan ankete katılan CFO'ların yüzde 67'si, başarının yalnızca finansal metriklerle ölçülemeyeceğini düşünüyor ve yüzde 81'i son 5 yılda büyüme anlayışlarının önemli ölçüde değiştiğini belirtiyor. Ayrıca finans liderlerinin yüzde 49'u, finansal olmayan metriklerin şirketlerin büyüme stratejilerinde önemli bir rol oynadığını düşünüyor. Bu eğilim, şirketlerin performanslarını daha kapsamlı bir şekilde değerlendirmek için finansal olmayan göstergelere daha fazla odaklanmaya başladığını gösteriyor.
 
Önümüzdeki yıllarda, finans alanının amaç odaklı bir kültüre ve topluma uyum sağlaması için önemli değişimler geçirmesinin beklendiğine dikkat çekilen raporda bu dönüşümün, sürdürülebilir ve stratejik büyümenin temel itici gücü haline geleceği belirtiliyor. Bu bağlamda finans liderlerinin yüzde 34'ü, önümüzdeki yıllarda finans alanındaki karar alma süreçlerine daha fazla çevresel ve sosyal göstergenin dâhil edileceğini düşünüyor.
 
"CFO'lara uzun vadeli başarı için dinamik bir yol haritası sunuyoruz"
Aon Türkiye Büyüme Stratejileri ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tolga Güneş raporla ilgili yaptığı değerlendirmede, "Günümüzün hızla değişen iş dünyasında, yalnızca geleneksel büyüme metriklerine odaklanmak artık sürdürülebilir büyüme için yeterli gelmiyor. Bunun farkında olan finans liderleri, finansal göstergelerin ötesine geçerek daha kapsamlı bir performans yaklaşımı benimsiyor. Bu, sürdürülebilirlik metriklerini iş süreçlerine entegre etmeyi, toplumsal değişimleri öngörmeyi ve gelişen pazar trendlerini stratejik karar alma süreçlerine dâhil etmeyi içeriyor. Bu sayede finans liderleri, karmaşık risk ortamlarını yönetebilir, yenilikçi büyüme fırsatlarını keşfedebilir ve uzun vadede sürdürülebilir hissedar değerini artırabilir hale geliyor. Çok boyutlu bir yaklaşım artık sadece bir avantaj değil, küresel ekonominin giderek karmaşıklaşan yapısında uzun vadeli başarı ve dayanıklılık için bir zorunluluğa dönüşüyor. Ancak unutulmaması gereken bir nokta var: Bu bir maraton ya da kısa vadeli bir yarış değil. Raporumuzda tavsiye ettiğimiz adımlar, CFO'ların bir sonraki adımını güçlendirerek uzun vadeli başarı için dinamik bir yol haritası oluşturmalarına yardımcı olmayı hedefliyor." dedi.
 
Raporda CFO'ların üstlendikleri rollerin değişimini tetikleyen beş neden şu şekilde sıralanıyor:
" Amaç Odaklı Liderlik: Finans, artık sadece kârlılığı değil, şirketlerin amaç odaklı stratejilerini de yönlendiren temel bir güç haline geldi. CFO'lar, kâr ile amacı dengeleme konusunda kilit bir rol üstleniyor.
" Stratejik Ortaklıklarla Etki Yaratmak: CFO'lar, sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk konularında liderlik yaparak finansı; sosyal ve çevresel etkiyi güçlendiren önemli bir iş ortağı konumuna taşıyor.
" Sermayeye Daha Geniş Erişim: Artan sermaye olanakları, CFO'ların sermaye tahsisi, risk yönetimi ve finansal stratejiye daha fazla odaklanmasını gerektirerek büyüme ve değer yaratımını destekliyor.
" ESG'nin Finansla Entegrasyonu: ESG'nin iş dünyasındaki etkisi giderek büyürken, finans da çevresel ve sosyal metrikleri içerecek şekilde evriliyor.
" Karmaşıklaşan İş Ortamı: CFO'lar, giderek daha karmaşık hale gelen iş dünyasında stratejik risk yönetimi, uyumluluk ve veri analitiğini etkin bir şekilde yönetmek zorunda kalıyor.
 
Aon'un raporu bu değişimin nedenlerine ek olarak finans liderlerinin çok boyutlu büyümeye yönelik hedefe odaklı ve kişiselleştirilmiş bir yaklaşım benimseyebileceği beş maddelik bir yol haritası sunuyor:
" Hedefe Odaklı Risk Yönetimi: Şirketlere özel sigorta çözümleri ve siber güvenlik önlemleri ile risk yönetimini güçlendirmek ve gelişen tehditlere karşı korunmayı optimize etmek.
" Bütüncül Sermaye Stratejileri: Risk dağılımını çeşitlendirmek, M&A (birleşme ve satın alma) finansmanını yeniden değerlendirmek ve sigorta sermayesini optimize ederek dayanıklılığı, uyum yeteneğini ve uzun vadeli sürdürülebilirliği artırmak.
" Çevik İş Gücü Gelişimi: Beceri odaklı işe alım, gig (esnek) ekonomiyi benimseme ve çalışan refahını önceliklendirme yoluyla esnek ve dirençli bir iş gücü oluşturmak.
" Sürdürülebilirlik Entegrasyonu: ESG faktörlerini finansal performansla entegre etmek, yenilenebilir enerjiye geçiş yapmak ve döngüsel ekonomiyi benimseyerek uzun vadeli değer yaratırken çevresel etkiyi en aza indirmek.
" Veri Odaklı İnovasyon: Veri analitiği ve yapay zekâya yatırım yaparak bilinçli karar alma süreçlerini desteklemek, operasyonları optimize etmek ve dijital dönüşümde rekabet avantajı kazanmak
  

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) tarafından ev ve mutfak eşyaları sektörüne yönelik Hırvatistan’ın Zagreb şehrinde “Hırvatistan Ev ve Mutfak Eşyaları Sektörü Sektörel Ticaret Heyeti” düzenlendi. Heyet kapsamında Türk ve yabancı 38 firmanın katılımı ile toplam 180 ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi.

 

İKMİB tarafından ev ve mutfak eşyaları sektörüne yönelik 16-19 Mart 2025 tarihleri arasında Hırvatistan’ın Zagreb şehrinde gerçekleştirilen Hırvatistan Ev ve Mutfak Eşyaları Sektörü Sektörel Ticaret Heyeti başarılı şekilde tamamlandı. Ev ve mutfak eşyaları sektöründe iş fırsatlarını genişletmek ve yeni ticari bağlantılar kurmak amacıyla Hırvatistan’a düzenlenen Sektörel Ticaret Heyeti’ne Türk ev ve mutfak eşyaları sektöründen 14 firmadan 22 temsilci katıldı.

 

İKMİB Yönetim Kurulu Üyesi Ali Küçük’ün katıldığı heyeti, T.C. Hırvatistan Büyükelçisi Nurdan Erpulat Altuntaş ve T.C. Zagreb Ticaret Müşaviri Berfu Ceren Yılmaz ziyaret ederek firmalara pazar hakkında bilgi verdi.

 

Hırvatistan’ın ithalatında Türkiye 8’inci sırada

 

Trade Map verilerine göre, Hırvatistan’ın ev ve mutfak eşyaları sektöründe ithalat yaptığı ülke sıralamasında Türkiye 8’inci sırada yer alıyor. Hırvatistan’ın 2023 yılında Türkiye’den yaptığı ev mutfak eşyaları sektörü ithalatı 2,39 milyon dolar oldu.

 

Türk plastik ev ve mutfak eşyaları sektörünün Hırvatistan’a yaptığı ihracat 2024 yılında 2,5 milyon dolar olurken sektörün toplam ihracatı 665 milyon dolar olarak gerçekleşti.

 

Hırvatistan’a yapılan plastik ev ve mutfak eşyaları sektörünün ihracatı 2023 yılına göre yüzde 8 arttı.

 

180 ikili iş görüşmesi ile yeni iş birlikleri hedefleniyor

 

Zagreb’de gerçekleştirilen ticaret heyetinde yeni iş birlikleri kurulması ve ihracatın artırılması için önemli temaslarda bulunuldu. Etkinlik boyunca, Türk firmaları tarafından çeşitli ev ve mutfak eşyaları alıcıların beğenisine sunuldu.

 

Üç gün süren heyet kapsamında Hırvatistan pazar araştırması olarak retail tur yapılırken ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi. Türkiye’den 14 firmadan 22 temsilci ile Hırvatistan, Sırbistan, Bosna, Macaristan ve Arnavutluk gibi çevre ülkelerden toplam 24 satın almacı firmanın katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte 180 ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi. Yapılan ikili iş görüşmeleri ile yeni iş bağlantıları kurulması ve sektörün ihracatının artırılması hedefleniyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Geleneksel bankacılık, yerini API tabanlı ve özelleştirilmiş finansal çözümlere bırakıyor. Bu sayede şirketler kendi ihtiyaçlarına özel entegre finans modelleriyle daha hızlı karar alabiliyor. Açık bankacılık, RegTech ve gömülü finans (Embedded Finance) gibi teknolojiler, B2B iş modellerinde yeni fırsatlar yaratıyor. Dijital ödeme altyapılarından otomatik finansal süreçlere kadar geniş bir yelpazede çözümler sunan fintek ekosistemi, şirketlerin finansal operasyonlarını daha hızlı ve verimli hale getiriyor.

Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi tarafından hazırlanan "Türkiye Fintek Ekosistemi Durum Raporu 2024"e göre, küresel fintek yatırımlarının 2024'te durağan seyrederken, Türkiye fintek sektörü yatırım tutarı açısından şimdiye kadarki en yüksek değerine ulaşarak 194 milyon dolar seviyesine ulaştı.

MARO Kurucusu Lale Maro, 15 yıllık deneyimleriyle B2B müşterilere fintek ekosisteminde fark yaratan projeler sunduklarını belirtiyor: "İşletmelerin dijital finans dönüşümüne rehberlik ediyor, uzman kaynak sağlayarak fintek teknolojilerini iş modellerine entegre etmelerine destek oluyoruz. Sektördeki dinamikleri yakından takip eden ve müşterileriyle birlikte dönüşen bir yapıyla, geleceğin finansal hizmetlerini bugünden şekillendiriyoruz."

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Türkiye'nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, çalışanlarının gönüllülük faaliyetlerine destek vermeyi sürdürüyor. "İyiliğin Yanında Duruyoruz" temasıyla sürdürülen Vodafone Gönüllüleri Programı kapsamında 25 gönüllü, Vodafone Vakfı'nın, Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü iş birliğiyle yürüttüğü "Dijital Benim İşim" Projesi'ne destek vermek üzere Adıyaman'a günübirlik saha ziyareti yaptı. Adıyaman Halk Eğitim Merkezi'nde 7 farklı atölyeye katılarak kadın kursiyerlerin el sanatları çalışmalarına destek veren Vodafone Gönüllüleri, projenin eğitim çalışmaları kapsamında deprem bölgesine özel olarak hazırlanan Dijital Dünyaya Giriş Semineri'nde de yer alarak dijital dünya, satış-pazarlama, müşteri memnuniyeti, e-ticaret platformları, sosyal medya gibi konularda kadınlara eğitim verdi. Vodafone Gönüllüleri, son olarak, AÇEV iş birliğiyle kurulan Çocuk ve Aile Merkezi'ni ziyaret ederek kadın ve çocuklarla sohbet etti.
 
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Süel, şunları söyledi:
 
"Vodafone olarak, çalışma arkadaşlarımızın sosyal sorumluluk projelerimize katılımını destekliyor, katkılarını çok değerli buluyoruz. Vodafone Gönüllüleri Programı ile çalışma arkadaşlarımız arasında gönüllülük bilincini geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu programla, sosyal sorumluluk projelerimiz ile çalışma arkadaşlarımız arasında duygusal bağ kurmak ve farklı hayatlara dokunabilecekleri deneyimler yaşatmak istiyoruz. Vodafone Gönüllüleri ile beraber projelerimizin yarattığı sosyal etkiyi daha da artırıyor, çalışan gelişimini teşvik ederken toplum için de değer yaratıyoruz. Gönüllülerimiz Adıyaman'a günübirlik ziyarette bulunarak Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü iş birliğiyle yürüttüğümüz 'Dijital Benim İşim' Projesi kapsamında yürütülen çalışmalara destek oldu. Aynı zamanda AÇEV iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz Çocuk ve Aile Merkezi'ni ziyaret etti. Gönüllülük çalışmalarımıza devam edeceğiz."
 
Yılda 2 gün gönüllü çalışma izni
 
Vodafone'da tüm çalışanlar Vodafone Gönüllüleri Programı'na katılabiliyor. Halihazırda Vodafone Gönüllüleri'nin sayısı 800'e ulaştı. Bunun yanı sıra şirkette yaklaşık 180 kişilik Gönüllü Takımı da bulunuyor. Vodafone, yılda 8-10 aktivite ile gönüllülerinin %55'ine ulaşmayı hedefliyor. Bu aktivitelere ek olarak, yılda 2 kez düzenlenen gönüllü buluşmaları ile iletişim canlı tutuluyor. Vodafone çalışanlarının gönüllülük yapabilmelerini kolaylaştırmak için yılda 2 gün gönüllü çalışma izni sağlanıyor