• ECB/Villeroy: Enflasyon beklentileri şimrdiye kadar kalıcı bir yayılma riskiini yansıtmadı
  • ECB/Villeroy: Gerekirse, kademeli adımlarla gitmek zorunlu değil
  • ECB/: Olayların gerçekleşmesini çok fazla beklemek ciddi kayıplarla sonuçlanabilir
  • ECB/Villeroy: Enflasyonu hedeften uzaklaştırma riski taşıyan dinamiklere tepki göstermeliyiz, önemli olan hedeften sapmanın artma mı yoksa azalma mı olasılığının daha yüksek olduğu
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ECB/Villeroy: Enflasyon beklentileri şimrdiye kadar kalıcı bir yayılma riskiini yansıtmadı
  • ECB/Villeroy: Gerekirse, kademeli adımlarla gitmek zorunlu değil
  • ECB/: Olayların gerçekleşmesini çok fazla beklemek ciddi kayıplarla sonuçlanabilir
  • ECB/Villeroy: Enflasyonu hedeften uzaklaştırma riski taşıyan dinamiklere tepki göstermeliyiz, önemli olan hedeften sapmanın artma mı yoksa azalma mı olasılığının daha yüksek olduğu
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ECB/Villeroy: Enflasyon beklentileri şimrdiye kadar kalıcı bir yayılma riskiini yansıtmadı
  • ECB/Villeroy: Gerekirse, kademeli adımlarla gitmek zorunlu değil
  • ECB/: Olayların gerçekleşmesini çok fazla beklemek ciddi kayıplarla sonuçlanabilir
  • ECB/Villeroy: Enflasyonu hedeften uzaklaştırma riski taşıyan dinamiklere tepki göstermeliyiz, önemli olan hedeften sapmanın artma mı yoksa azalma mı olasılığının daha yüksek olduğu
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • ECB/Villeroy: Enflasyon beklentileri şimrdiye kadar kalıcı bir yayılma riskiini yansıtmadı
  • ECB/Villeroy: Gerekirse, kademeli adımlarla gitmek zorunlu değil
  • ECB/: Olayların gerçekleşmesini çok fazla beklemek ciddi kayıplarla sonuçlanabilir
  • ECB/Villeroy: Enflasyonu hedeften uzaklaştırma riski taşıyan dinamiklere tepki göstermeliyiz, önemli olan hedeften sapmanın artma mı yoksa azalma mı olasılığının daha yüksek olduğu
  • ECB/: Olayların gerçekleşmesini çok fazla beklemek ciddi kayıplarla sonuçlanabilir
  • ECB/Villeroy: Gerekirse, kademeli adımlarla gitmek zorunlu değil
  • ECB/Villeroy: Enflasyon beklentileri şimrdiye kadar kalıcı bir yayılma riskiini yansıtmadı
  • ECB/Villeroy: Gerekirse, kademeli adımlarla gitmek zorunlu değil

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

Workup Girişimcilik Programı’nın 12. dönemi başlıyor- Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

“Girişimcinin ve girişimciliğin öncü bankası" olma vizyonu ile ekosistemi destekleyen, kurulduğundan bu yana ülkemizde girişimciliğe önem veren Türkiye İş Bankası, 100. yılını kutladığı 2024’te de bu alandaki desteğini artırarak sürdürüyor.
Farklı dikeylerde hızlandırma programları yürüten Banka, girişim sermayesi fonları, yapay zekâ fabrikası ve çeşitli ekosistem partnerliklerinin yanı sıra ülkemizin ilk startup şube modeli, dünyada ilk ve tek bulut kredisi içeren kredi kartı ürünüyle girişimlere ihtiyaç duydukları her konuda uçtan uca değer önerisi vaat ediyor.
İş Bankası’nın ana desteğiyle 2017 yılından beri kesintisiz devam eden Workup Girişimcilik Programı’nın 12. dönemi, jüri tarafından seçilen 8 girişimle başlıyor. Programın yeni dönemine Branchsight, Juuli, Korvo, Kubezy, Magfi, Shippn, Trendbox ve Zuzzuu girişimleri katılıyor.
Girişimcilerin hızlanmalarına ve ölçeklenmelerine yardımcı olan, geçtiğimiz yıl global bir erken aşama yatırımcısı ve inovasyon hub’ı Tenity tarafından satın alınan Hackquarters yürütücülüğünde gerçekleştirilen Workup’a bugüne kadar 144 girişim kabul edildi. Programdan 100 girişim mezun oldu.
Girişimlerin desteğe ihtiyaç duydukları konular tespit ediliyor
Workup.ist internet sitesi üzerinden başvuruların yıl boyunca açık olduğu programa dâhil olan girişimler, sunumlarının ardından Workup takımı, Workup mentorları, paydaşlar ve yatırımcıların değerlendirmeleriyle belirleniyor.
Programa kabul edilmeleri sonrası girişimlerin güncel durumları ve desteğe ihtiyaç duydukları konular birebir görüşmeler ile tespit ediliyor. Uygun eşleştirmeler ve yönlendirmeler yapılarak girişimlere ihtiyaçları doğrultusunda kişiselleştirilmiş bir program hazırlanıyor.
Seçilen girişimler 4 ay boyunca,
• Alanlarında uzman kişilerden mentorluk,
• İş Bankası Grubu iştirakleri başta olmak üzere iş birliği,
• İş Bankası’nın kurucusu ve yatırımcısı olduğu fonlar başta olmak üzere yatırım imkânlarına erişim,
• Tecrübeli girişimcilerle deneyim paylaşımı, teknik çalıştaylar ve ilham etkinlikleri,
• Ücretsiz bulut sunucu kullanım hakkı ve altyapı destek paketleri,
• Yurt içi ve yurt dışı fiziki ve online etkinliklere katılım,
• Basılı ve dijital mecralarda kendilerini tanıtma,
olanaklarına sahip oluyor.
Ayrıca, İş Bankası Girişimcilik Şubelerinin desteğinin yanı sıra yerli ve global çok sayıda iş ortağının startup’lara yönelik çözüm ve hizmetleri için ücretsiz ya da indirimli kullanım hakkı elde ediyor. Programa kabul edilen girişimler, İş Kule Workup Alanı'nda ücretsiz ofis imkânından da yararlanabiliyor.
Workup Programı 12. dönemine seçilen 8 girişim
Branchsight: Çok lokasyonlu markalar için tüm satış noktalarının reklam stratejisininmerkezi bir sistem üzerinden yönetilmesini sağlayan dijital pazarlama platformu. https://branchsight.com/tr/
Juuli: Freelancerların faturalandırma, ödeme alma ve gönderme süreçlerini kolay ve hızlı bir şekildeyönetebilmesi için özel olarak tasarlanmış finans platformu. https://www.juuli.io/
Korvo: Eğitim verenlerin etkinlik, online kurs ve dijital ürünlerini sergilemesini, ödeme almasını ve operasyonlarını yönetmesini sağlayan e-ticaret platformu. https://korvo.co/tr
Kubezy: Servis sağlayıcılar ve şirketlerin cloud-native dönüşümlerini kolaylaştıracak ürünler geliştiren yeni nesil bulut operatörü. https://kubezy.com/
Magfi: Telegram, Discord ve bu gibi mesajlaşma uygulamalarındaki topluluklara reklam verilmesini sağlayan reklam teknolojisi. https://magfiads.com/
Shippn: Kullanıcılarının dünyanın her yerinden alışveriş yapabilmelerini sağlamak misyonu ve Reshipping Airbnb’si olma vizyonu ile yola çıkarak kurulmuş bir topluluk pazaryeri. https://www.shippn.com/en/home
Trendbox: Perakende satış noktalarından kendine ait yazılım ve donanımları ile anlık olarak veriyi toplayan ve müşterilerine anlık ve aksiyona yönelik iç görü raporları sunan girişim. https://trendbox.io/
Zuzzuu: Sektörel dikeylerde özelleşmiş yapay zekâ teknolojisiyle dijital satış ve pazarlama yapan şirketlerin müşterilerine kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak gelirlerini artırmalarını sağlayan platform. https://www.zuzzuu.com/

Koton CEO’su Sabuncu: Koton Club bugün 3,3 milyon üyeye ulaştı - Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Koton’un sadakat programı Koton Club üyelerine renkli ve fırsatlarla dolu bir alışveriş deneyimi sunuyor. Her alışverişte puan kazandıran Koton Club, üyelerine doğum günlerine özel sürprizler, stil danışmanlığı, kişiye özel indirim ve kampanya gibi kişiselleştirilmiş avantajlar sağlıyor. Koton Club üyeleri ayrıca fişsiz iade ve değişim gibi işlemlerini kolayca yapabiliyor.

Koton Club üyeleri kazandığı puanları Koton mağazalarında, mobil uygulamada ve Koton.com’da yaptığı alışverişlerde kullanabiliyor. Moda tutkunları Koton Club’a ücretsiz üye olarak ilk alışverişte kazandığı hoş geldin puanının yanı sıra sonrasında da yapacağı her alışverişinde kazanmaya devam ediyor.

Son 11 yılda 10 kez Türkiye’nin en beğenilen kadın giyim markası seçilen Koton bugün 71 ülkenin de güvendiği bir marka olmaya devam ediyor. Koton 300 milyon ziyaretçisi, bugün yurt ic¸inde 241, yurt dıs¸ında 194 olmak u¨zere toplam 435 mağazasıyla müşterilerine sunduğu alışveriş deneyimi ile öne çıkıyor.

Koton CEO’su Dr. A. Bülent Sabuncu: “Koton Club bugün 3,3 milyon üyeye ulaştı.”

Koton CEO’su Dr. A. Bülent Sabuncu Koton Club programıyla ilgili, “Müşterilerimize en iyi alışveriş deneyimini sunmak için omnichannel uygulamalarımızı her geçen gün geliştiriyoruz. Nisan 2023’te hayata geçirdiğimiz sadakat programımız Koton Club bugün 3,3 milyon üyeye ulaştı. En yeni trendleri müşterilerimize sunmak, bunu yaparken yeni çağın ruhunu yansıtan anlayışları işimize yansıtmak için önemli yatırımlar yapıyoruz.” dedi.

Programa Koton mağazalarından, mobil uygulamasındaki Koton Club sekmesinden veya Koton.com üzerinden üye olunabiliyor.

Detaylı bilgi Koton.com, Koton mobil uygulaması ve tüm Koton mağazalarında

İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası/Malkoç:Yerli ve millî ilaç üretimine destek artmalı

1 Şubat 2024 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Genel Sekreteri Savaş Malkoç; temelleri yüzyıl önce atılmış Türk ilaç endüstrisi olarak, sektörü dünyada daha güçlü bir noktaya taşımak için ‘yerli ve millî’ ilaç üretimine desteğin bir an önce artmasını istediklerini ifade etti.
Güçlü ve kendine yeterli bir ilaç endüstrisine sahip olmak hem toplum sağlığı hem de ekonomik açıdan tüm ülkeler için son derece önemli. Yakın zamanda yaşadığımız Covid-19 pandemi süreci ve deprem felaketleri ilaç sektörünün aynı savunma sanayi gibi stratejik önemi haiz bir sektör olduğunu bir kez daha net biçimde ortaya koydu.
İlaç endüstrisinde yerelleşmenin önemine yönelik olarak bir açıklama yapan İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) Genel Sekreteri Savaş Malkoç şunları söyledi; “Yüz yılı aşkın bir tecrübeye sahip olan Türk ilaç endüstrisi, Covid-19 pandemi döneminde ve ülkemizin yaşadığı deprem felaketlerinde tüm birikimini ve üretim kapasitesini ortaya koyarak pek çok gelişmiş ülkenin dahi başaramadığını başararak ülkemizde ilaç arzını güvence altına aldı. Endüstrimiz için ana hedefimiz, ülkemizi küresel eğilimler de dikkate alınarak önce bölgesel sonra da küresel bir ilaç üretim ve ihracat üssü konumuna getirmektir. Yatırım odaklı ve ihracat gücü yüksek bir ilaç endüstrisi için ülkemizde sürdürülebilir yerelleşme politikalarının ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini değerlendiriyoruz. Ülkemizde ilaçta yerli üretim süreçlerinin desteklenmesi, firmalarımızın Ar-Ge kapasitelerinin genişlemesine, sektörümüzde nitelikli istihdamın artmasına, ilaçta dış ticaret açığının azaltılmasına ve ülkemizde katma değer üreten bir ilaç ekosistemi oluşturulmasına olumlu katkı sağlayacaktır. İlaç endüstrisi olarak ‘Yerli ve millî ilaç üretimine destek artmalı’, diyoruz”.
“Türk ilaç endüstrisi olarak devletimizden aldığımız güç ve destekle her ilacı bu topraklarda üretecek ve ihracatını yapacak güçteyiz”
İEİS verilerine göre bugün ülkemizde uluslararası standartlarda 109 ilaç, 13 hammadde üretim tesisin bulunuyor ve ülkemizde vatandaşlarımızın kullandığı her 100 kutu ilacın 91’i bu tesislerde üretiliyor. Ancak değer bazında bu oran maalesef hala %55 düzeyinde. İlaç Ar-Ge merkezi sayısı 42’ye ulaşmış durumda. İlaç ihracatı ise 2,4 milyar dolar seviyesinde bulunuyor.
Yerelleşme uygulamasının ülkemize ve ilaç endüstrisine faydalarına da değinen Malkoç; “Bugün ülkemizde yüksek üretim teknolojisine ve kapasitesine sahip, kendine yeten, küresel rekabette gücünü korumak için sürekli yatırım yapan ve çalışan çok köklü, güçlü ve deneyimli bir ilaç endüstrisi mevcuttur. Doğru kurgulanmış bir yerelleşme politikasıyla endüstrimizin gücü daha da artacaktır. Yerli endüstrinin desteklenmesi yurt içi ilaç üretiminin artmasına, üretim tesislerindeki âtıl kapasitenin kullanıma kazandırılmasına, yeni yatırımların ve tesislerin oluşmasına, bu sayede üretim teknolojilerinin gelişmesine, istihdamın artmasına, yurt içinde üretilen ilaçların ihracatına ve ithal edilen ürünlerin üretimine başlanarak cari açığın kapatılmasına büyük katkı sunacaktır.” dedi. Malkoç sözlerine şöyle devam etti, “Değişen ve gelişen ilaç dünyasında sürekli yatırım yapmak, teknolojiyi yakından takip etmek ve hızla adapte olmak zorundayız. Bugün dünyada biyoteknolojik ilaç devrimi yaşanıyor. Bunun gerisinde kalamayız. Ülkemizde bu ilaçları üretmek zorundayız ve endüstri olarak biz buna hazırız. Bu alanda ülkemizde 1,1 milyar dolar tutarında yatırım yapılmış, bu sayede 13 biyoteknolojik ilaç tesisi kurulmuştur. Bu tesislerin aktif hale gelmesi ve biyoteknolojik ilaçlardaki dışa bağımlılığın azaltılabilmesi için buralarda üretilecek ilaçların geri ödeme sistemine avantajlı koşullarla dahil olması elzemdir. Bu ürünlerin tamamen ithalata dayanan tedariğini kamu bütçesinin kaldırabilmesi mümkün değil. İlaçta yerelleşme sürecinin bir başka hedefi de ilaç ihracatının artmasıdır. Yerelleşme, biyobenzer ilaçta ve ihracatta başarıyı getirecek. Türk ilaç endüstrisi olarak devletimizden aldığımız güç ve destekle her ilacı bu topraklarda üretecek ve ihracatını yapacak güçteyiz.”
“İlaç için kamu bütçesinden ayrılan kaynak artırılmalı”
Yerelleşme uygulamasına yönelik atılması gereken adımlara da değinen Malkoç Türk ilaç endüstrisinin, ileri teknolojili yatırımlarını kesintisiz devam ettirmesinin önemine değinerek; “İlaç endüstrimiz dünyadaki örneklerinde olduğu gibi cirosunun en az %15’ini Ar-Ge harcamalarına tahsis etmesi gerekmektedir. Büyük meblağlı bu yatırımların yapılabilmesi için de ilaç firmalarımızın güçlü finansal yapıya sahip olması şart. Bu kapsamda ilaçta tek merkezden koordine edilecek ve bütünsel bir bakış açısıyla şekillendirilecek yeni bir yerelleşme sürecinin başlatılması büyük önem taşıyor. Bunun yanında, öncelikle ilaç için kamu bütçesinden ayrılan kaynağın %0,68 düzeyinden dünyadaki örneklerine uygun olarak %1,1 seviyesine çıkartılması yerelleşme süreçlerinin de olmazsa olmaz ön koşulunu oluşturuyor. Söz konusu yerelleşme politikası; ilaç fiyatlandırmasından geri ödeme politikalarına, ruhsatlandırma süreçlerinden yatırım teşvik politikalarına, Ar-Ge desteklerinden uygun koşullu krediye kadar birçok unsuru kapsamalı ve bu alanlarda sektörümüzün uzun yıllardır yaşadığı sorunlara kalıcı çözümler getirmelidir. Yerelleşme süreçlerinin başarılı olabilmesi için yıllardır baskılanan ilaç fiyatlarını olması gereken seviyelere yükseltecek rasyonel fiyatlandırma politikalarının devreye alınması ve bu yolla ilaç endüstrimizin finansal açıdan güçlendirilmesi gereklidir. Her zaman belirttiğimiz gibi Türk ilaç endüstrisi olarak her koşulda devletimizin ve milletimizin yanındayız. Bugüne kadar devletimizin dirayetli yaklaşımının ve sanayimize verdiği stratejik desteğin pek çok örneğini gördük. Bugün de ilaç sanayimizin gelişimine ve dönüşümüne ışık tutacak, ihtiyaç duyulan yapısal reformu gerçekleştirecek, yerli üretimin desteklenmesine yönelik kamu politikalarını hayata geçirecek aynı anlayışa, sağduyulu ve kalıcı eylem planlarına ihtiyaç duyuyoruz. İlaç sektöründe sürdürülebilir yerelleşme politikalarının neler olabileceğine ilişkin görüş ve değerlendirmelerimizi de ilgili kamu kurum ve kuruluşlarımızla paylaştık. İnanıyoruz ki, kısa vadede hızlı ve somut adımlar atılacaktır.” dedi.

UXLink, 2,5 milyon kullanıcısı için Web3 varlık yönetiminde verimliliğe yönelik yeni özelliklerini duyurdu- Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:16:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Gerçek Web3 sosyal hub ve canlı sosyal altyapı alanında öncü olan UXLink, Web3 varlık yönetiminde verimliliği hedefleyen çığır açıcı özelliklerini duyurdu. UXLink, 2,5 milyonluk geniş kullanıcı tabanı için Web3 varlıklarının kesintisiz analizi ve yönetimi için birleşik bir platform sunmaya başladı.

Telegram hesap entegrasyonu yoluyla varlık yönetimini basitleştirerek çok sayıda Web3 ürün ve hizmetinin kilidini açan UXLink, bu yenilikle birlikte, Telegram’ın aylık 800 milyon aktif kullanıcısının Web3 evreninde gezinmek için tercih ettiği ilk çözüm olmaya doğru hızla ilerliyor.

Web2 kullanıcıları Web3’ü keşfedecek
Ticaret hacmi bakımından dünyanın en büyük kripto para borsası olan Web3 teknolojisi şirketi OKX’in Web3 Cüzdanı OKX Wallet ile güçlerini birleştiren UXLink, cüzdan işlemlerine ve kişisel varlık yönetimine odaklanarak, Web2 kullanıcılarının Web3’ü keşfetmesine kapı aralıyor.
Güncellemeyle ilgili değerlendirmelerini paylaşan UXLink İletişim Lideri Eric Zhong, “Çoklu çok-zincirli cüzdanlarla yapılan bu entegrasyon, UXLink’i kullanıcıların dijital varlıklarına bütünsel bir bakış sunma yönüyle ön plana çıkarıyor. Bu işbirliği, iki markanın merkeziyetsiz uygulamaları geliştirmeye ve küresel blokzinciri teknolojisinin benimsenmesini teşvik etmeye olan bağlılıklarının altını çiziyor” dedi.


Ak Gıda-İçim Süt, yeni ürünü İçim x3 Probiyotik’i 250 ml ambalajlarda pazara sunuyor- Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Tüketicilerin değişen ihtiyaçlarını gözeterek ürün çeşitliliğini artıran Ak Gıda-İçim Süt, sindirim sistemini rahatlatmaya yardımcı olan yeni ürünü İçim x3 Probiyotik’i 250 ml ambalajlarda pazara sunuyor. Sade, karamürver & yaban mersini, ahududu & hibiskus olmak üzere üç farklı çeşitte üretilen İçim x3 Probiyotik, içeriğindeki 3 katı probiyotik ile pazarda fark yaratıyor.
 
Yenilikçi ürünlerle pazarda yeni kategorilerin açılmasına öncülük eden Ak Gıda- İçim Süt, şimdi de 3 katı probiyotik içeren probiyotik içecek üretti. İçim x3 Probiyotik 250 ml ambalajlarda sade, karamürver & yaban mersini, ahududu & hibiskus olmak üzere üç lezzetli probiyotik içecek çeşidiyle raflarda tüketicilerle buluşuyor. İçim x3 Probiyotik içecek, ambalajında 2 porsiyonluk olarak tüketicilere sunulurken; ambalajının yan tarafındaki şeffaf dikey alan sayesinde porsiyon takibi yapılabiliyor. Böylece İçim x3 Probiyotik tercihe göre ister tek günde, ister 2 günde tüketilebiliyor.
 
Son yıllarda tüketicilerin sindirim sistemini rahatlatmaya ve bağışıklığı güçlendirmeye yardımcı olan ürünlere olan eğilimi artarken; İçim, Türkiye’de ilk defa 3 farklı probiyotik çeşidi içeren içeceği ile probiyotik ürünler kategorisine yenilikçi bir yön verdi. İçim x3 Probiyotik, klinik çalışmalarla etkisi kanıtlanmış LGG, BB-12 ve LA-5 adlı 3 farklı probiyotik çeşidini bir arada barındırıyor. Laktozsuz özelliğiyle ve benzerlerine oranla içerdiği en az 3 kat daha fazla canlı probiyotikleriyle tüketicilere sindirim rahatlığı sağlarken, bağışıklık sistemini de destekliyor.
 
TÜKETİCİ ÇOKLU FAYDA ARIYOR
 
Günümüzde hayatın artan temposunun etkisiyle ve özellikle kış aylarına girilmesiyle bağışıklığı güçlendirmeye destek olan ürünlere olan ilginin, probiyotiklerin önemini bir kez daha gündeme getirdiğini belirten Diyetisyen Berrin Yiğit “Tüketiciler; erişimi ve tüketimi kolay, katkı içermeyen, sağlığa faydalı, fonksiyonel yönü güçlü ve bu özelliklerin hepsini bir arada içeren ürünler talep ediyor. Özellikle vücudumuzun ikinci beyni olarak kabul edilen bağırsak sistemimizin yararlı probiyotik laktik asit bakterileri ile desteklenmesi, sağlığımızın korunması açısından önem arz ediyor. Sağlıklı ve iyi yaşam eğilimiyle birlikte laktik asit bakterilerini ve probiyotikleri içeren fermente gıdalara olan ilgi de her geçen gün artıyor. Bu kapsamda fermente süt ürünleri her yaştan tüketicinin severek tükettiği ürünler olarak karşımıza çıkıyor. Bu ürünlerin tüketimini arttıracak, sağlığa faydasının yanı sıra lezzetli ve keyifli bir deneyim sağlayacak ürünler artık daha fazla tercih ediliyor” diye konuştu.
 
 
İçim Hakkında:
Süt ve süt ürünleri pazarına 1998 yılında giren İçim markası, kurulduğu günden bu yana sütten yoğurda, ayrandan kefire, taze peynirden hazır pudinge kadar lezzetli, kaliteli, besleyici pek çok ürünü tüketicileriyle buluşturuyor. Süt, yoğurt, peynir, ayran, tereyağı, kefir, kaymak, krema, büyüme küpü ve puding olmak üzere toplam 10 ana kategoride geliştirdiği ürünleri tüketicilerine sunan İçim, süt ve süt ürünleri pazarının önde gelen markaları arasında yer alıyor. Ürünleri Türkiye’nin dört bir yanında sevilerek tüketilen İçim, yolculuğuna “Hayata Dolu Tarafından Bak” marka söylemi ile devam ediyor. www.icim.com.tr
 
Ak Gıda Hakkında:
1996 yılında kurulan ve 2015’ten bu yana dünya süt endüstrisinin en büyük şirketi Grup Lactalis bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Ak Gıda; 6 üretim tesisi ve günlük 5 bin ton süt işleme kapasitesiyle, süt ve süt ürünleri sektörünün en büyük işletmesi konumundadır. Ak Gıda’nın UHT süt, yoğurt, beyaz ve kaşar peyniri üretimleri ile başlayan yolculuğu, bugün süzme peynirden kaymaklı tava yoğurtlara, sütlü tatlılardan kefire kadar uzanan 300’ü aşkın ürün çeşidiyle devam etmektedir. www.akgida.com.tr
 

Canon, Gençlik Programı kapsamında TOÇEV iş birliğiyle Mardin’deki genç yeteneklerle buluşuyor- Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2015 yılından bu yana Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’daki genç yeteneklerin hikayelerine ortak olan Canon, Gençlik Programı (Young People Programme) kapsamında TOÇEV iş birliğiyle Mardin’deki genç yeteneklerle buluşuyor. Türkiye’de geçtiğimiz yıl ilk kez Ankara’da hayata geçirilen proje, bu yıl Mardin’deki TOÇEV gençlerinin objektifine konuk oluyor.
 
Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, 2015 yılından bu yana Gençlik Programı (Young People Programme) ile genç yeteneklerin hikayelerine ses oluyor. Gençlere yaratıcılıklarının ne kadar sınırsız olduğunu fotoğrafçılıkla gösteren Gençlik Programı, onlara bu kapsamda gerekli eğitim ve donanımı sağlıyor. Programın başladığı günden bu yana Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da 37’den fazla sivil toplum kuruluşu ile maddi imkânları yeterli olmayan 6000’den fazla gence ulaşan program, geçtiğimiz yıl Türkiye’de TOÇEV iş birliğiyle Ankara’da ilk mezunlarını verdi. Canon, bu yıl da Mardin’deki TOÇEV gençlerinin elinden tutuyor.
 
29 Ocak - 4 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek olan programda 15 TOÇEV öğrencisine, yetenekli spor fotoğrafçısı Mesut Şen tarafından temel fotoğrafçılık eğitimi kapsamında 5 gün boyunca kamera, lens, flaş ve aksesuarların yetkin kullanımına dair teorik ve uygulamalı eğitimler verilecek. Eğitim sonrasında ise öğrendiklerini pratiğe dökme fırsatına sahip olacak olan gençler, Mardin’in tarihi şehir dokusunu gezerek eşi benzeri olmayan mimarisini kendi perspektifinden bir hikâyeye dönüştürecek.
 
Canon Eurasia Ülke Direktörü Alexandre Emeryk; ‘2015’ten bu yana dünyanın çeşitli bölgelerinde sürdürülebilir bir proje olarak yürütülen Canon Gençlik Programı’nı Türkiye’de değerli bir STK olan TOÇEV ile hayata geçirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Fotoğraf çekmek bir eylemin yanı sıra bir hikâyeyi tek bir kare ile anlatabilmek, hissettirebilmek ve gözünde canlandırabilmek demek. Bu sebeple her fotoğrafın arkasında yatan bir hikâye olduğunu biliyor; okunmayı bekleyen bu yeni hikayeleri keşfetmek için sabırsızlanıyoruz. Geçtiğimiz sene Ankara’da gerçekleştirdiğimiz projemizin sonuçları hem bizleri hem de gençleri çok mutlu etmişti. Tebessümleri, fotoğraflarında neyi vurgulamak istediklerini hevesle anlatmaları ve çektikleri fotoğrafların eşsiz güzelliği bize doğru yolda olduğumuzu bir kez daha hissettirdi.’ diyerek proje hakkındaki duygularını paylaştı.
 
30 yıldır Türkiye’nin farklı bölgelerinde eğitime erişimde güçlük çeken ya da çalışmak zorunda kalan gençlerin eğitimine destek vererek onların toplumda yer edinmelerini önemseyen, her gün daha da büyüyen, güçlenen, geleceğe yönelik yeni projeleriyle heyecanını sürekli tazeleyen TOÇEV (Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı) başından itibaren projenin Türkiye’deki serüvenine ortak oluyor.
 
TOÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Betül Mermertaş; ‘Fotoğraf, gençlerin kendi perspektifinden özgürce dünyayı sergilemesine olanak sağlıyor. Bizler de TOÇEV olarak gençlerin yaşam becerilerini geliştirmeyi, hayal güçlerini genişletmeyi ve yeni hobiler keşfetmeleri için sunulan bu girişimlere değer veriyor ve destekliyoruz. Geçtiğimiz sene Ankara’daki gençlerle eğitimin ardından gerçekleştirdiğimiz sergimizde gençlerin heyecanını görmek paha biçilmezdi. Bu sene ise Mardin’deki genç yetenekler ile birlikte olacağız. Canon Gençlik Programı’nın bu yıl da paydaşı olduğumuz için çok mutluyuz’ sözleriyle programı desteklediğini dile getirdi.
 
Proje kapsamında 1 hafta sürecek teori ve pratik eğitiminin ardından 1,5 ay boyunca online eğitimler devam edecek ve sonucunda öğrenciler eğitimlerini tamamladıkları için bir katılım sertifikasına sahip olacak. Gençlik Programı (Young People Programme) tamamlandığında öğrenciler yalnızca sertifika almakla kalmayıp hikayelerinin gerçek hayattaki yansımasına da bir sergiyle ortak olacak.
 
Program çerçevesinde gençlerle bir araya gelmekten büyük mutluluk duyduğunu belirten Spor Fotoğrafçısı Mesut Şen; ‘Mardin’de 13-18 yaş aralığındaki 15 gençle bir araya geldiğimizde onların gözlerinde gördüğümüz ışıltı, bu projenin sadece bir eğitim programı olmadığının, aynı zamanda gençlerin hayatlarında önemli bir dönüm noktası olduğunun da hepimiz için en somut kanıtı. Çektikleri her bir fotoğraf, anlattıkları her bir hikâye, bu gençlerin dünyayı nasıl gördüklerinin bir yansıması ve biz, bu yansımaları desteklemekten gurur duyuyoruz.’ dedi.
 
Canon, TOÇEV iş birliğiyle gerçekleştirilen eğitimlerle 13-18 yaş aralığındaki lise öğrencilerinin yaratıcı görsel hikâye anlatımı ve eleştirel düşünmenin gücüyle kendileri için önemli olan ve seslerini duyurmak istedikleri konulara, hep birlikte daha güzel bir gelecek yaratmak adına ses olabilmeyi hedefliyor.

Bybit, VATP uygulaması ile Hong Kong'un gelişen fintech ekosistemine katkıda bulunmayı taahhüt ediyor- Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Hacim bakımından dünyanın üçüncü büyük kripto borsası olan Bybit, Hong Kong'daki Menkul Kıymetler ve Vadeli İşlemler Komisyonu'nun (SFC) web sitesinde sanal varlık ticaret platformu (VATP) lisansı için başvuru sahibi olarak yakın zamanda listelenmesini memnuniyetle karşılamaktadır. SFC'yi kripto endüstrisini düzenlemeye ve güvenli ve uyumlu ticaret için bir çerçeve oluşturmaya yönelik ilerici yaklaşımı için alkışlıyoruz.
 
Bybit için Hong Kong'da VATP lisansı almak önemli bir adım; kara para aklamayı önleme (AML) ve müşterini tanı (KYC) düzenlemelerine ilişkin en yüksek standartları karşılamaya ve kullanıcılarımız için güvenli ve şeffaf bir ticaret ortamı sağlamaya kararlıyız.
 
Hong Kong hükümetinin canlı ve yenilikçi bir fintech ekosistemi yaratma çabalarını özellikle takdir ediyoruz. Şehrin stratejik konumu ve yerleşik finansal altyapısı, onu Asya Pasifik bölgesine hizmet veren operasyonlarımız ve kurumsal müşterilerimiz için ideal bir üs haline getiriyor.
 
 
Bybit, VATP lisansı almanın ötesinde Hong Kong'da kapsamlı bir kripto ekosisteminin geliştirilmesine katkıda bulunmaktan heyecan duyuyor. Piyasaya daha geniş bir yelpazede yenilikçi kripto hizmetleri sunma ve Hong Kong'un bölgedeki önemli bir finans merkezi olarak konumunu daha da sağlamlaştırma fırsatları görüyoruz.
 
Bu hedeflere ulaşmak ve Hong Kong'daki kripto endüstrisinin sorumlu bir şekilde büyümesine katkıda bulunmak için SFC ve diğer paydaşlarla yakın bir şekilde çalışmayı dört gözle bekliyoruz.

Cargill, Dünya Sağlık Örgütü'nün trans yağ kriterlerini karşılayan ilk küresel yemeklik yağ tedarikçisi oldu - Basın açıklaması

1 Şubat 2024 • 18:15:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’de uzun yıllardır trans yağ standartlarına uygun üretim yapan Cargill, bu yaklaşımını dünyaya taşıdı. Şirket, 2021 taahhüdünü yerine getirerek; 2024 yılı itibarıyla yasal zorunluluğun olmadığı ülkeler de dahil olmak üzere iTFA’yı tüm yenilebilir yağ portföyünden çıkardı
Cargill’in yenilebilir katı ve sıvı yağlar portföyünün tamamı, 1 Ocak 2024 itibarıyla Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) katı ve sıvı yağlarda endüstriyel olarak üretilen trans yağ asitleri (iTFA) için önerilen maksimum tolerans seviyesine uygun hale geldi. Cargill, DSÖ'nün önerdiği standart olan 100 gram katı/sıvı yağda maksimum iki gram endüstriyel trans yağ asidi (iTFA) oranını şu anda yasal zorunluluğun olmadığı ülkeler de dahil olmak üzere dünya çapındaki tüm yenilebilir yağ portföyünde uygulayan ilk küresel tedarikçi olarak bu dönüm noktasına ulaştı.
Cargill, Aralık 2021'de iTFA'ları katı ve sıvı yağ portföyünden çıkarma taahhüdünü duyururken, bu başarı onlarca yıllık çalışmanın yansımasıydı. Şirketin iTFA yolculuğu, erken inovasyon, sermaye giderleri ve kaynaklarına milyonlarca dolarlık yatırım ve binlerce Ar-Ge saati dahil olmak üzere çeyrek yüzyıldan fazla bir süreyi kapsıyor. Süreç boyunca Cargill, 400'den fazla müşterinin daha mutlu, daha sağlıklı yaşamlara katkıda bulunan besleyici ve lezzetli ürünler yaratmasına yardımcı oldu ve iTFA içeren 680 tondan fazla ürünü küresel gıda tedarikinden çıkardı.
PepsiCo'nun Baş Bilim Sorumlusu René Lammers, "Cargill'in tüm yağlarında endüstriyel olarak üretilen trans yağları azaltma taahhüdünün devam ettiğini ve son zamanlarda Dünya Sağlık Örgütü'nün önerilen standartlarına uyma hedeflerine ulaştığını görmekten memnuniyet duyuyoruz" dedi ve ekledi: "Bu hamle, PepsiCo'nun aynı standardı karşılamak için gıdalarımızdaki iTFA'ları başarılı bir şekilde azaltmasıyla uyumludur ve endüstri ortaklarımızı, yiyecek ve içecek portföyümüzü gezegen ve insanlar için daha iyi olacak şekilde geliştirmek adına bu önemli girişimde bize katılmaya teşvik ediyoruz."
Sadece son iki yılda Cargill, yağ işleme sırasında üretilen trans yağ miktarını azaltmak için tesisleri iyileştirmek amacıyla 8,5 milyon dolar daha yatırım yaparken, yaklaşık 25 ülkede 100’den fazla müşteriyle yakın iş birliği içinde çalışarak onların ihtiyaçlarını karşılayan yeni ürün çözümlerini yeniden formüle etti.
iTFA'lar çoğunlukla bitkisel yağların (PHO'lar) kısmi hidrojenasyonu yoluyla oluşuyor, ancak aynı zamanda yemeklik yağ rafinasyonu sırasında yüksek ısıl işlemle de oluşturulabiliyor. 2018'de DSÖ, toplam enerji alımının yüzde 1'inden daha fazla trans yağ alımının koroner kalp hastalığı olayları ve ölümle ilişkili olduğunu belirterek, 2023 yılına kadar iTFA'ların küresel olarak ortadan kaldırılması çağrısında bulundu.
Cargill'in Yenilebilir Yağlar Başkan Yardımcısı ve Kuzey Amerika Genel Müdürü Natasha Orlova, "Taahhüdümüzü yerine getirdiğimiz ve amacımızı yerine getirmemize yardımcı olduğumuz için son derece gururluyuz -- dünyayı güvenli, sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde besliyoruz" dedi ve ekledi: "Mevcut iTFA mevzuatı olmayan ülkelerde bile bu endüstri liderliği adımını atmak, Cargill'in inovasyon ve deneyimini daha küçük üreticilere sunarken, daha büyük gıda üreticileri için tedarik zincirlerinde tutarlılığı sağlamaya yardımcı oluyor."
Uyumluluğu sağlamak için Cargill, daha büyük gıda güvenliği ve kalite güvence programına iTFA'ları ekledi. Bu sistem tabanlı yaklaşım, birden fazla izleme, uyumluluk ve denetim katmanını içeriyor.
DSÖ, en son ilerleme raporunda, iTFA'ların kullanımını sınırlayan politikaların yalnızca dünya ülkelerinin 60 'ında uygulandığını ve küresel nüfusun yaklaşık %43' ünü kapsadığını belirtti. Bu, dünyadaki tüketicilerin çoğunu sürekli iTFA tüketimi için risk altında bırakıyor. Rapor, büyük sıvı ve katı yağ tedarikçilerini "Cargill'in endüstriyel olarak üretilen TFA'yı küresel olarak gıda üreticilerine satılan ürünlerden çıkarmak için gösterdiği öncü çabalarını takip etmeye" çağırdı.1
Orlova, "Tüm küresel portföyümüz için DSÖ standartlarını tutarlı bir şekilde, her yönüyle taahhüt eden ve karşılayan ilk ve tek küresel yenilebilir yağ tedarikçisiyiz ve bu dönüm noktasıyla haklı bir gurur yaşasak da, DSÖ raporu çok fazla çalışmanın devam ettiğini vurguluyor" dedi. “Doymuş yağ seviyelerine dikkat ederken yalnızca iTFA tavsiyelerini karşılamakla kalmadık, aynı zamanda tüketicilerin en sevdiği yiyeceklerin tadını veya dokusunu ayırt edilebilir şekilde değiştirmeden de yapılabileceğini kanıtladık. Diğer sektör oyuncularını da liderliğimizi takip etmeye ve iTFA'ları tüm ürünlerinden çıkarmaya çağırıyoruz."
Cargill ayrıca, özellikle şirketin taahhüdü sırasında iTFA düzenlemesine sahip olmayan ülkelerde, son iki yıl içinde endüstri çapında yeniden düzenlemeyi ilerletmeye yardımcı olmak için adımlar attı. Pakistan'daki eylemleri arasında Cargill, bir kamu bilinci kampanyası için Sustainable Development Policy Institute ile ortaklık kurdu. Malezya ve Meksika'da şirket, iTFA yeniden formülasyonunda deneyim ve uzmanlık paylaşırken, DSÖ en iyi uygulamaları hakkında farkındalık yaratmak için endüstri, akademik ve hükümet paydaşlarıyla etkileşime girdi.
1 “Countdown to 2023: WHO Report on Global Trans Fat Elimination,” World Health Organization, 2022. Şu adresten indirin: https://www.who.int/publications/i/item/9789240067233
 
 
 
Cargill Hakkında
Dünyayı güvenli, sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde beslemek için gıda, bileşen, tarımsal çözümler ve endüstriyel ürünler sağlamayı taahhüt ediyoruz. Tedarik zincirinin merkezinde yer alarak, yaşam için hayati önem taşıyan ürünleri tedarik etmek, üretmek ve sunmak için çiftçiler ve müşterilerle ortaklık kuruyoruz
 
160.000 kişilik ekip üyemiz, işletmelerin büyüyebilmesi, toplulukların gelişmesi ve tüketicilerin iyi yaşaması amacıyla yaşamın temel ihtiyaçlarını sunmak için yenilikler yapıyor. Bir aile şirketi olarak 159 yıllık tecrübemizle, değerlerimize sadık kalıyor ve geleceğe bakıyoruz. İnsana öncelik veriyoruz. Daha yükseğe ulaşıyoruz. Bugün ve gelecek nesiller için doğru olanı yapıyoruz.
 
Daha fazla bilgi için Cargill.com'u ve Haber Merkezimizi ziyaret edebilirsiniz.
 
Türkiye’de Cargill Hakkında
Türkiye’de faaliyetlerine 1960’lı yıllarda başlayan Cargil, gıda, biyoendüstriyel ve hayvan besleme sektörlerinde faaliyet gösteriyor. 1992 yılında İstanbul’da açılan Türkiye merkez ofisinin yanı sıra Adana ve Ankara’daki ofisleri ile Bursa, Balıkesir, Kocaeli ve Sakarya’da yer alan üretim tesislerinde 650’yi aşkın çalışanıyla hizmet veriyor. 2014’te Orta Doğu ve Kuzey Afrika, 2018’de ise Sahra Altı Afrika’nın eklenmesiyle Orta Doğu, Türkiye ve Afrika’yı (META) içine alan bölgenin yönetim merkezi Türkiye oldu. Dünyanın besin ihtiyacını güvenli ve sorumlu bir şekilde sağlamak amacıyla sürdürülebilirlik odağında çalışmalarını sürdüren Cargill Türkiye, dört fabrikasındaki inovatif yaklaşımlarla tüketici trendleri doğrultusunda yenilikler geliştiriyor, verimlilik yaratıyor.
Daha fazla bilgi için
www.cargill.com.tr ve https://www.facebook.com/CargillTurkey/ adreslerini ziyaret edebilirsiniz.
 

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery