Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin bilgi toplumuna dönüşebilmesi için gerekli altyapının oluşturulmasına katkıda bulunmak, bilimsel araştırma ve geliştirme etkinlikleri gerçekleştirmek ve özellikle yeni teknolojilerin sosyal ve ekonomik yaşam üzerine etkilerini inceleyip nitelikli ve saygın paydaşlarla birlikte projeler üretmek ve uygulamalarını sağlamak amacıyla çalışmalar yürüten Türkiye Bilişim Vakfı'nın (TBV) 30'uncu Olağan Genel Kurulu Toplantısı gerçekleşti.
Sözlerine “Bugün 30. genel kurulumuzu yapıyoruz” diyerek başlayan TBV Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Eczacıbaşı, genel kurul konuşmasında, internetin başlangıç yıllarından bu yana yaşanan değişimlere ve teknolojinin getirdiği yeniliklere değindi. Bu 30 yılda İnternetin "ne" olduğunu anlatmakla geçirilen günlerden sosyal medya, kripto paralar, akıllı telefonlar ve özellikle Büyük Dil Modelleri (LLM) gibi dönüşümlere uzanan bir yolculuğu anlattı. Bilgi İletişim Teknolojilerinin öneminin altını çizdi ve dikey ile yatay bilgi üretiminin katlanarak arttığını, bu birleşimin ise "bilinmezlik" kavramını ortaya çıkardığını belirtti.
Eczacıbaşı, endüstri döneminin sona erdiğini ve post-endüstri döneminde olduğumuzu, ancak endüstri sonrası dönemin en önemli unsurlarından biri olan; verinin ekonomide ve hukukta yerinin olmamasının henüz tanımlanmadığını vurguladı. Teknolojik gelişmelerin eski hikayelerin bir parçası haline geldiğini ancak aynı zamanda yeni hikayeler de yarattığını, bu dönüşümün farkında olmayan bir yönetici kuşağının var olduğunu ifade etti.
Türkiye Bilişim Vakfı tarafından yayınlanan Geleceğin Paradigması: Kırılım ve Sürdürülebilirlik Manifestosu'ndan da bahseden Faruk Eczacıbaşı, manifestonun yayınlanma amacının, tüm bu gelişmeleri bir hikâyenin parçası yapmak olduğunu belirtti ve özellikle gençler arasında bilinçlendirme çabalarının artırılması gerektiğinin altını çizdi. Temiz verinin desteklenmesi, yalnızca Türkiye'nin sorunlarına değil, gezegenin ortak sorunlarına çözüm bulma amacının taşınması gerektiğini ve yeni metrikler aramanın önemini anlattı. Son olarak inovasyon, kapsayıcılık, sürdürülebilirlik ve dirençlilik gibi geleceğin sağlıklı gezegen metriklerine dayanan modeller üzerinde çalışmanın önemine değinen Faruk Eczacıbaşı, bu yolda yalnız olmadıklarını, benzer düşünenlerle birlikte hareket edeceklerini vurguladı.
TBV Genel Sekreteri Çağdaş Ergin ise vakfın faaliyetlerini anlattı: “Eğitimler konusu ana başlıklarımızdan bir tanesi. Yaklaşık üç yıldır SAS ile birlikte Teknoloji Geliştiriciler Programı'nı sürdürüyoruz. Proje kapsamında üniversitelerde görevli akademisyenlere yönelik Analitik ve Yapay Zekâ Odağında Akademik Eğitimi Zenginleştirme Çalıştayı ve diğer eğitim faaliyetleri gerçekleştirildi. Bunun yanı sıra raporlar üzerine çalışmaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz yıl belki de en çok ses getiren çalışmalarımızdan bir tanesi Beyin Göçünden Beyin Gücüne raporumuzdu. Vakfın çalışmalarından bir diğeri de yeni nesil etki yatırımı fonu Founder One oldu. Maxis ve Türkiye Girişimcilik Vakfı işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz fon 2023 yılında kapsayıcılık, afet, tarım, eğitim, sağlık, iklim gibi alanlarda proje geliştiren girişimlere 2 milyon 875 bin dolarlık bir yatırım yaptı. Ortalama yatırım büyüklüğü 100 bin dolar civarındaydı. Şu ana kadar 45 yatırımdan 31'ine yatırımlar tamamlandı. Ayrıca eğitim amaçlı oyun üreten girişimlere ve oyun stüdyolarına yönelik Workup Gaming programının ilk dönemi bitti.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezi platformu Multi Türkiye, Dünya Down Sendromu Günü’nde Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) ve Türkiye Down Sendromu Derneği iş birliğiyle anlamlı bir projeye imza atıyor. “Fazlasıyla” mottosuyla, Multi Türkiye’nin 11 ilde yer alan 13 alışveriş merkezinde eş zamanlı olarak hayata geçirilecek proje, Down sendromlu bireylerin sosyal hayata katılmasına ve istihdamına yönelik farkındalığı artırmayı hedefliyor.
Multi Türkiye Genel Müdürü Ertuğrul Acar, “Down sendromlu bireylerin istihdama ve sosyal yaşama katılımına destek vermenin önemli bir toplumsal sorumluluk olduğuna inanıyoruz. Multi Türkiye olarak her bireyin eşit haklara ve fırsatlara sahip olmasını savunuyor, kapsayıcı bir toplum için çalışmaya devam ediyoruz” açıklamasında bulundu.
MULTİ Türkiye, Dünya Down Sendromu Günü’nde çok anlamlı bir projeye daha imza atıyor. Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) ve Türkiye Down Sendromu Derneği iş birliğiyle gerçekleştirilen “Fazlasıyla” isimli iletişim projesiyle, Down sendromlu bireyler ve dezavantajlı gruplar için Mart ayının tamamında alışveriş merkezlerinde sosyal fayda yaratılması hedefleniyor. Proje kapsamında Down sendromlu bireylerin kendilerini ifade edebilmelerine olanak sağlamak, toplumda farkındalık yaratmak ve sosyal yaşamın Down sendromlu bireylerde yaratacağı değişime dikkat çekmek için çekimleri alışveriş merkezinde yapılan iletişim filmleriyle, Multi Türkiye portföyündeki tüm alışveriş merkezlerinin sosyal medya hesapları üzerinden paylaşılarak milyonlarca kişinin bilgilendirilmesi amaçlanıyor.
“Çeşitlilik ve kapsayıcılık politikamız gereği sorumluluklarımızın farkındayız”
Multi Türkiye Genel Müdürü Ertuğrul Acar, projeyle Down sendromu konusunda farkındalığa yönelik önemli bir adım atılmasından duyduğu memnuniyeti ifade ederek şu açıklamalarda bulundu: “Down sendromlu bireylerin sosyal yaşama katılımını desteklemek, Multi olarak üzerimize düşen önemli bir toplumsal sorumluluktur. Çeşitlilik ve kapsayıcılık politikamız, herkes için eşit fırsatlar sağlama vizyonuyla şekillenmiştir. Ayrımcılığa karşı aktif bir duruş sergileyerek, farkındalık yaratmak için kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz.
Kurumsal sosyal sorumluluk raporumuzda, Birleşmiş Milletler Kalkınma Hedefleri doğrultusunda attığımız adımları somut olarak taahhüt ediyoruz. Down sendromu ve bu konudaki farkındalığın artırılması hususunda önemli çalışmalara imza atan ZİÇEV ve Türkiye Down Sendromu Derneği ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği de bizlere heyecan ve mutluluk vermiştir. "Fazlasıyla" mottosuyla hayata geçirdiğimiz, Grafis-DDB’nin hazırlık sürecinde destek verdiği projede emeği geçen tüm paydaşlara ve değerli ekip arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum. Bu birliktelikle, daha kapsayıcı bir geleceğe katkıda bulunmaktan gurur duyuyoruz.”
Proje, Multi Türkiye’nin yönetimindeki İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin, Kayseri, Denizli, Aydın,
Kapadokya, Erzurum, Gaziantep ve Manisa’da yer alan 13 alışveriş merkezinde eş zamanlı olarak hayata geçecek.
Down sendromlu bireylerin istihdamı destekleniyor
Proje kapsamında Multi Türkiye alışveriş merkezlerinde, ZİÇEV ve Türkiye Down Sendromu Derneği gönüllüleri, Down sendromlu bireyler ve aileleri bir araya gelerek on binlerce kişiyi Down sendromu ve Down sendromlu bireylere yönelik projeleriyle ilgili doğru şekilde bilgilendirme fırsatı yakalayacak.
Down sendromlu bireylere koçluk vererek iş arama ve çalışma hayatlarının devamlılığının sağlanması süreçlerinde destek sağlayan Türkiye Down Sendromu Derneği, Multi Türkiye’nin hayata geçirdiği bu proje ile istihdam alanında yürüttüğü çalışmaları geniş kitlelere aktarabilecek, Down sendromlu bireylerin istihdamına yönelik önemli mesajlarını da alışveriş merkezleri bünyesindeki lider firmalara ulaştırabilecek.
Down sendromlu bireyleri toplumsal hayata ve iş hayatına etkin şekilde dahil etmek, onları daha görünür kılarak bu konuda farkındalık yaratmak için gerçekleşecek proje kapsamında Down sendromunun bir hastalık değil genetik bir farklılık olduğunun da altı çizilmiş oluyor.
Multi Türkiye, Down sendromlu bireylerin vazgeçilmez hakları için mücadele eden ZİÇEV ve Türkiye Down Sendromu Derneği’ni destekliyor, “Bir aradaysak hayat fazlasıyla güzel” diyerek eşitlik ve farkındalık çağrısında bulunuyor.
Multi Türkiye hakkında
Multi, Avrupa ve Türkiye genelinde 80'den fazla alışveriş merkezi projesini başarıyla yöneten öncü bir entegre servis platformudur. Şirket, varlık yönetimi, kiralama, inşaat ve geliştirme, finans ve raporlama, hukuki uyum, satın alma, pazarlama ve kiracı ilişkileri alanlarında üstün ticari ve teknik yönetim becerileri geliştirmiş, bu sayede yönetimi altından bulunan AVM’lerde doluluk oranları ve net kira gelirlerinde üstün performans sergilemektedir. Multi'nin yönetiminde bulunan bu varlıklar, yılda 400 milyondan fazla ziyaretçiyi ağırlayarak, 6.000'den fazla mağaza, restoran ve eğlence mekanında yaklaşık 4 milyar Euro'luk bir ekonomik canlılık yaratmaktadır. Şu anda 14 ülkede aktif olan Multi, Türkiye'de yönettiği 13 AVM ile en büyük perakende satış varlığı platformunu oluşturmaktadır. Multi'nin Türkiye portföyündeki AVM'ler arasında Forum Bornova, Forum Mersin, Forum Çamlık, Forum Aydın, Forum Ankara, Forum İstanbul, Forum Kapadokya, Marmara Forum, Forum Kayseri, Forum Gaziantep, Gordion AVM, Forum Erzurum ve Forum Magnesia gibi öncü ve dikkat çekici projeler bulunmaktadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. hızlı başladığı 2024 yılı teslimatlarına aralıksız devam ediyor. Mevcut MAN araçlarından duyduğu memnuniyetle filosunun tamamını MAN'a dönüştürme kararı alan Niğde merkezli Akmis Süt, bu kapsamda 5 adet TGX 18.520 4X2 BL_SA çekiciyi törenle teslim aldı. Türkiye'nin litre/kapasite bakımından ikinci büyük süt toplama merkezi olan ve lider markalara süt temini yapan firma, ayrıca Mayıs ayı için de 5 adet MAN TGX çekici siparişi daha verdi.
Araç ve hizmet kalitesi ile işletmelerin güvenilir çözüm ortağı olan MAN, çekici teslimatlarına bir yenisini daha ekledi. Türkiye'nin sektöründeki lider firmalarından Akmis Süt, tamamını MAN'a dönüştürme kararı aldığı araç filosunu 5 adet TGX 18.520 4X2 BL_SA çekiciyle güçlendirdi. Firma, filo dönüştürme hedefi doğrultusunda Mayıs ayı için de 5 adet TGX 18.520 4X2 BL_SA siparişi daha verdi. Firma, böylece yılın ilk yarısında 10 adet MAN çekici yatırımı yapmış oldu.
Yeni MAN çekiciler Akmis Süt'ün Niğde'deki tesislerinde firma yetkililerine teslim edildi. Teslimat törenine Akmis Süt Genel Müdürü Lütfü Yılmaz ve MAN Kamyon Otobüs Ticaret A.Ş. Bölge Satış Yöneticisi Nurettin Aktemur katıldı.
"MAN TGX yakıt tasarrufu ve sürüş kalitesi ile tercih sebebimiz oldu"
Türkiye'nin lider markalarına süt temini yaptıklarını belirten Akmis Süt Genel Müdürü Lütfü Yılmaz, şunları söyledi:
"Akmis Süt olarak, 20 yıldan beri sektöre kaliteli süt temini için çalışıyoruz. Toplamda 7 adet süt toplama merkezimiz ile Türkiye'nin litre/kapasite bakımından ikinci büyük süt toplama merkeziyiz. Hayvanlarımızdan temin ettiğimiz sütü, hızlı bir kalite kontrolünün ardından en taze şekilde yerine ulaşmasını sağlıyoruz. Temin ve dağıtım kapasitemizin tamamını kendi lojistik firmamız ile yapıyoruz. Bu yüzden de araç kalitesine özel önem veriyoruz. Geçen yılın ortalarında filomuza kattığımız 2 adet MAN TGX, diğer araçlarımıza kıyasla yüksek yakıt tasarrufu sağlamalarının yanında, ergonomileri ve sürüş kaliteleri ile de bizden ve şoför arkadaşlarımızdan tam not aldı. Ayrıca MAN'ın satış sonrası hizmetlerdeki kalitesi de bizlere büyük kolaylık sağladı. Bu yüzden de filomuzun tamamını MAN'a dönüştürme kararı aldık. Bu kapsamda, bugün teslim aldığımız 5 adet MAN TGX çekicinin ardından, ayrıca Mayıs ayı için de 5 adet daha sipariş verdik. Önümüzdeki süreçte de adım adım bu değişimi tamamlamayı hedefliyoruz."
"Araçlarımız işletmelere ve kullanıcılara büyük avantajlar sunuyor"
MAN Kamyon Otobüs Ticaret A.Ş. Bölge Satış Yöneticisi Nurettin Aktemur ise, şunları kaydetti:
"Arkasından 250 yılı aşkın köklü bir deneyim bulunan MAN araçları, geniş ürün yelpazesi ile her sektöre en ideal çözümleri sunuyor. Araçlarımız, uzun bakım aralıklarından yüksek yakıt tasarrufuna, üstün teknolojiden performansa kadar pek çok noktada hem işletmelere hem de kullanıcılarına büyük avantajlar sağlıyor. Tüm bunların yanında, MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. olarak, müşterilerimize sunduğumuz kesintisiz satış sonrası hizmetimiz ile de operasyonlarına destek oluyoruz. Bu da bizi sektörde tercih sebebi yapıyor. Akmis Süt de araç ve hizmet kalitemizi deneyimleyen ve bundan duyduğu memnuniyetle filosunu MAN'a dönüştürme kararı alan çok değerli iş ortaklarımızdan bir tanesi. Yeni kararlarının ve MAN araçlarının kendilerine hayırlı olmasını diliyoruz."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
2023 yılında 73 bin adet yeni aracı filosuna katan operasyonel araç kiralama sektöründe toplam araç sayısı bir önceki yıla göre yüzde 3.7 artarak 254 bine ulaştı. Europcar Mobilite Grup Türkiye CEO'su Fırat Fidan, bu büyümenin kısıtlı olsa da 6 yıl sonra ilk kez yaşandığını kaydetti.
Araç kiralama sektörünün 2024'te gerekli düzenlemeler yapılırsa her yıl yüzde 30-50 arasında büyüme potansiyeli olduğunu belirten Fidan, "Sadece bu sektöre özel kredi desteği ile kiralama sektörünü uçurmak mümkün. Sektörümüze özel olarak 2. el araçlarda KDV düzenlemesi yapılırsa zararlar bertaraf edilebilir. 2024, bunlarla ilgili çalışmaların sonuçlarını görebileceğimiz bir yıl" dedi
Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği'nin (TOKKDER) Mart 2024'te açıkladığı 2023 yılına ait operasyonel araç kiralama sektörü verilerine göre, sektör 2023 yılında 78 milyar 200 milyon TL'lik yeni araç yatırımı yaparak 73 bin adet aracı filosuna kattı. 2023 yılı sonu itibarıyla sektörün aktif büyüklüğü ise 166 milyar TL olarak gerçekleşti.
Verileri değerlendiren Europcar Mobilite Grup Türkiye CEO'su Fırat Fidan, sektörün toplam araç sayısının 2022 yılı sonuna göre yüzde 3,7 artarak 254 bine ulaşmasının ise 6 yıldan sonra ilk kez büyüme yönünde bir veri olduğuna işaret etti. Fidan, "2018-2023 yılları arasında uzun dönem kiralama parkı her yıl düşüş kaydetti. 2023 yılında çok kısıtlı da olsa 6 yıl sonra ilk defa büyüme geldi ve bir toparlanma sinyali aldık. Bu büyümeye en çok etki eden faktör, yılın ilk yarısında devletin enflasyonun altında kalan fonlama maliyetleri bir diğer deyişle negatif faiz ile piyasayı fonlamış olması ve bu sırada araç alımlarının artması oldu. Yılın ikinci yarısında ise bu tablo tamamen değişti" değerlendirmesini yaptı.
Düzenleme çalışmalarının sonuçlarını bu yıl görebiliriz
Otomotiv sektöründe özellikle finansman maliyetlerindeki hızlı artış, kredi maliyetleri, krediye ulaşmaktaki zorluk ve kısıtlar nedeniyle bu yıl pazarın yüzde 30-35 civarında daralabileceğini öngördüklerini hatırlatan Fidan, "Kiralama sektörünün ise otomotiv pazarı daralsa bile hacmini büyütebilme potansiyeli var. Hatta gerekli düzenlemeler yapılırsa, Türkiye her yıl yüzde 30-50 seviyelerinde sektörünü büyütebilecek potansiyele sahip" diye konuştu. Fidan, şöyle devam etti:
"Sadece bu sektöre özel KGF destekli özel kredi desteği ile kiralama sektörünü uçurmak mümkün. 2. el ticaretinde yapılacak olan KDV düzenlemesi de benzer sonucu verebilir. Burada doğru düzenlemeler ile tüm kiralama sektörünü pozitif etkileyecek bir büyüme ivmesi sağlanabilir. Bunun için yalnızca bizim sektörümüze ya da TOKKDER üyelerine özel olarak 2. el araçlar üzerinde KDV düzenlemesi (giriş-çıkış eşitliği) yapılması durumunda oluşan zararlar bertaraf edileceği için bir büyüme beklenebilir. Bu konular özelinde zaten TOKKDER çalışmalar yapıyor. Sonuçlarını 2024 yılında görebilme şansımız var."
Faizlerin düşmesi ve kredi hacmi, büyüme trendini belirleyecek
Faizlerin düşmesi ve kredi hacmini büyütecek gelişmelerin kiralama sektöründeki büyüme trendini 2024'te belirleyeceğini, operasyonel kiralama sektöründe 2023'te olduğu gibi sınırlı bir büyüme olabileceğini tahmin ettiklerini kaydeden Fidan, "Bu yıl faiz oranlarının yüksek seyretmesi sebebiyle araç kiralama sektörünün büyüme potansiyeline ulaşması zor olabilir. TÜFE oranları yıllık yüzde 50-60 trendinde olursa 2024 yılı araç kiralama sektörü büyümesi yüzde 3-5 olabilir. TÜFE oranları yıllık yüzde 25 ve altına hareket ettiğinde ise araç kiralama sektöründeki büyüme 2024 yılında yüzde 30'lara kadar ulaşabilir" diye konuştu. Fidan, verilere göre operasyonel kiralama sektörünün 2023 yılında araç satın alımı sırasında 42 milyar TL'lik vergi ödediğini, sektörün büyüme potansiyelini yakalaması durumunda bu orana da olumlu yönde katkı verileceğini sözlerine ekledi.
Kullanıcılar daha fazla maliyet odaklı, SUV araçlara ilgi ise yüksek
Kiralama trendlerine de değinen Fidan, kısa dönem kiralamanın her geçen yıl büyümekte olduğunu, ağırlıklı talebin ise benzinli ve otomatik araçlara olduğunu kaydetti. Fidan, geçen yıl alternatif yakıtlı araçların çok büyük bir gelişim göstererek dizel ürünlerin daraldığı yılda önemli bir pazar payı elde ettiğini dile getirdi.
Kullanıcıların daha çok maliyet odaklı davrandıklarını ifade eden Fidan, "2010 yılı öncesindeki piyasa koşullarında kullanıcıların küçük farklar vererek paketleri yükselttikleri bir ortamdan, şu an yaşanan gelir kaybının da etkisiyle daha düşük maliyetli seçenekleri tercih ettikleri bir ortama geçiş yapıldı. Bununla birlikte müşterilerimiz daha çok ekonomik araçları tercih etmelerinin yanı sıra fiyat-fayda oranının çok iyi olması durumunda SUV araçlara yöneldiklerini görüyoruz. Hibrit araçlara karşı da bir eğilim oluştuğunu söyleyebiliriz" değerlendirmesini yaptı.
Çevre dostu araçların payı yüzde 9.3'e yükseldi
Sektörün araç parkında yer alan hibrit ve elektrikli araç payının artmaya devam etmesinin dikkat çekici olduğunu kaydeden Fidan, "Buna göre, sektörün araç parkının yüzde 41.4'lük bölümünü dizel yakıtlı araçlar oluşturmayı sürdürürken, benzinli araçların payı yüzde 49.2'ye, hibrit ve elektrikli araçların payı ise yüzde 9.3'e yükseldi. Kiralama yöntemi sayesinde her ölçekte işletme, elektrikli araçları, başlangıç maliyeti ve ikinci el fiyat belirsizlik riski olmaksızın, makul aylık kira ödemeleri ile edinme imkanına kavuşuyor" dedi.
İklim değişikliği ile mücadele, çevresel duyarlılığın artması ve enerji tasarrufu konusundaki hassasiyetin hem tüketici davranışları hem de üretici markaların stratejilerine yansıdığını dile getiren Fidan, şöyle devam etti: "Özellikle elektrikli araçların operasyonel kullanım kolaylıklarının artması sonrası pazarda patlama olmasını ve paylaşımlı araç kiralamanın önümüzdeki 10 yıl içerisinde otomotiv piyasasındaki tüm ezberleri bozmasını öngörüyoruz. Ancak bu trende karşı ülkemizde birçok regülatif zorluklar da yaşanıyor. Tüm bu sorunların çözümü ile pazar hızla yatırım almaya başlayacak ve büyüyecektir."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
CPC İstanbul, Sinema, Fotoğraf ve Video Teknolojileri Fuarı, 15-18 Mayıs 2024 tarihleri arasında, görsel sanatlar ve teknoloji dünyasındaki son yenilikleri bir araya getirmeye hazırlanıyor. Yenikapı Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan bu öncü etkinlik, yapay zeka destekli görsel efektler, otomatikleştirilmiş düzenleme araçları ve çok daha fazlasını içeren bir programla katılımcıları ağırlayacak.
Organizasyon, fuar alanında 40 yıllık deneyime sahip Atis Fuarcılık tarafından düzenleniyor. Atis Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Bilgin Aygül: “Bu yıl ilk kez yapılacak CPC İstanbul Fuarı, sektörde bir dönüm noktası olacak. Görsel sanatlar ve teknolojinin eşsiz birleşimine sahne olacak bu etkinlik, katılımcılara yalnızca yeni teknolojileri değil, aynı zamanda yaratıcılıklarını nasıl genişletebileceklerini de gösterecek. Atis Fuarcılık olarak, fuarın her detayını, katılımcılarımızın ilham alacağı, öğreneceği ve sektördeki son trendleri keşfedeceği bir deneyime dönüştürmek için özenle planladık.” açıklamasında bulundu.
CPC İstanbul Fuarı, AI teknolojilerinin sanat dünyasındaki etkisini vurgulayarak, sinema, fotoğraf ve video sektörlerinden profesyonelleri ve meraklıları bir araya getirecek. Fuar, sektörel işbirliklerini teşvik ederken, katılımcılara en son trendleri keşfetme ve yaratıcılıklarını genişletme imkanı sunacak. Etkinlik, sektör liderleri, profesyoneller, sanatçılar ve teknoloji meraklılarını tek bir çatı altında birleştirerek, yeni işbirlikleri ve projeler için zemin hazırlayacak. Katılımcılar, farklı disiplinlerden gelen uzmanlarla ağ kurma ve bilgi alışverişinde bulunma fırsatı bulacaklar.
Fotoğraf ve video eğitimleri, fuarın öne çıkan aktivitelerinden biri olacak. Bu eğitimler, katılımcılara görsel medya dünyasındaki son teknolojik gelişmeler ve yaratıcı teknikler konusunda derinlemesine bilgi sunacak. CPC İstanbul, aynı zamanda sanal bir fuar deneyimi sunarak, dünya genelinden daha fazla katılımcıya ulaşmayı hedefliyor. Bu dijital platform, yapay zeka kullanılarak oluşturulan görseller ve sanat eserlerinin sergilenmesine olanak tanıyacak, böylece katılımcılar fiziksel sınırlamalardan bağımsız olarak fuarı deneyimleyebilecekler.
CPC İstanbul Fuarı, teknoloji ve sanatın birleştiği, yenilikçi fikirlerin ve işbirliklerinin öncüsü olmayı amaçlıyor. Bu etkinlik, katılımcılara geleceğin görsel sanatlarını şekillendirecek araçlar, bilgiler ve fırsatlar sunarak, sektördeki yenilikçi dalganın bir parçası olma şansı verecek. CPC İstanbul Fuarı, Anadolu Ajansı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş., İstanbul Profesyonel Fotoğraf Sanatkarları Esnaf Odası, KOSGEB ve öncü fotoğrafçılık platformu 66PIXEL gibi prestijli destekçilerle işbirliği içinde gerçekleşiyor. Bu değerli kuruluşların katılımı, fuarın kültürel ve teknolojik yeniliklerin ön plana çıkarıldığı, sektördeki profesyoneller için zengin bir deneyim sunmasına olanak tanıyor.
CPC İstanbul Fuarı, İstanbul’un komşu ve bölge ülkeler için bir hub görevi görmesi ve fuarın erişimi zor bölgelere network imkanı sunmasıyla öne çıkıyor. Bu, katılımcılara sadece sektörel işbirlikleri ve yeni teknolojileri keşfetme fırsatı sunmakla kalmayıp, aynı zamanda geniş bir coğrafyada iş ve sanat dünyası arasında köprüler kurarak yenilikçi projeler ve işbirlikleri için benzersiz bir platform sağlıyor.
Katılım için Başvuru: Etkinliğe katılmak isteyenler, CPC İstanbul Fuarı Web Sitesi üzerinden başvuru yaptırabilirler. Fuar, tüm katılımcılara açık olup, görsel sanatlar ve teknoloji alanındaki en son gelişmeleri keşfetmek isteyen herkesi bekliyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Otomotiv satış sonrası hizmetlerine öncülük eden RS Otomotiv Grubu'nun amiral gemisi konumundaki RS Servis'in kurumsal yapısı güçlenmeye devam ediyor. RS Otomotiv Grubu'ndaki üst düzey atamaların ardından RS Servis çatısı altında da atamalar gerçekleşti. RS Servis Genel Müdür Yardımcısı Erkan Çalışkan, Genel Müdür olarak atanırken, 17 yıl boyunca hasar alanında sektöre katma değer sağlayan Safiye Kanar, RS Servis'in Genel Müdür Yardımcısı oldu.
RS Servis'te iki yeni atama birden gerçekleşti. RS Servis'in yeni Genel Müdürü Erkan Çalışkan olurken, RS Servis Genel Müdür Yardımcısı koltuğunu ise Safiye Kanar devraldı. 20 yıl boyunca otomotiv sektöründe birçok şirkette deneyim edinen Çalışkan, satış sonrası hizmetleri, oto servis süreçleri, hasar süreçleri ve yedek parça stok süreçlerinde aktif rol alırken, üniversite ve lise eğitimini de otomotiv üzerine aldı. RS Servis'in yeni üst düzey transferi olan Genel Müdür Yardımcısı Safiye Kanar ise, mobil onarım, mini onarım ve hasar yönetimi hizmetlerinde bayi ve şube yönetim ağında sahip özel servislerde 17 yıl boyunca hasar ve operasyon tecrübesiyle sektöre katma değer sağladı.
Konuya ilişkin açıklama yapan RS Servis'in yeni Genel Müdürü Erkan Çalışkan "Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Ünal Ünaldı, RS Servis'i pazar lideri konumuna getirdi. Bizler de Yönetim Kurulu Başkanımızdan aldığımız bayrağı çok daha yukarılara taşıyarak pazardaki yerimizi daha fazla arttırmayı hedefliyoruz. RS Servis, kurulduğu günden bu yana her zaman müşteri odaklı bir servis yaklaşımı ile hizmet verdi. Müşterilerimize verdiğimiz hizmet kalitemizi zirveye taşıyarak mükemmel bir servis deneyimi yaşatmayı hedefliyoruz. İş ortaklarımız olan sigorta şirketleri, acenteler ve mobil parça onarımda hizmet verdiğimiz tüm servislere de sunduğumuz hizmet kalitemizi de arttırarak devam ettireceğiz." dedi.
RS Servis'in Hasar ve Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Safiye Kanar ise "Markamız ile Türkiye çapında 63 farklı noktada hizmet verirken, hizmetteki kalite anlayışımızı tüm bayilerimize ve çalışanlarımıza aktararak liderliğimizi en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyoruz. İş proses ve süreçleri ile hizmetin verilme süresinin her kademesini takip edebilecek ve taleplere anında cevap verebilecek güçlü bir sistem yapısı kurarak, süreçlerimizi daha şeffaf, hızlı ve güvenilir biçimde yönetmeyi arzuluyoruz." şeklinde konuştu.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.