Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'de işletmelerin tehlikeli maddelerle ilgili tüm ihtiyaçlarına profesyonel, eksiksiz ve güvenliği en üst seviyeye çıkararak riski en aza indiren çözümler sunan danışmanlık şirketi TMGD, Almanya Akreditasyon Kuruluşu Deutsche Akkreditierungsstelle (DakkS) tarafından DIN EN ISO/IEC 17029:2020 ve DIN EN ISO 14065:2022 standartlarına göre doğrulama aktivitelerini gerçekleştirme yetkisi konusunda resmi olarak onaylandı. Bu belge, TMGD'nin çeşitli sektörlerde sera gazı emisyonlarını ve azaltmalarını ölçme, izleme ve raporlama kapasitesini belgeliyor ve uluslararası standartlara uygun hizmetler sunabilme yeteneğini onaylıyor.
27 Temmuz 2023'te bu belgeyi alan TMGD; enerji üretimi ve dağıtımı, genel imalat, metal ve alüminyum üretimi, madencilik ve mineral üretimi, kimya üretimi, karbon yakalama ve depolama, taşımacılık, atık yönetimi, tarım, ormancılık ve diğer arazi kullanımları gibi sektörlerde DIN EN ISO 14064-1:2019 ve DIN EN ISO 14064-2:2020 standartlarına göre çalışma yeteneğine sahip olduğunu uluslararası düzeyde kanıtlamış oldu.
 
"Türkiye'deki firmalar için önemli bir adım"
Tehlikeli madde faaliyetlerinin insan ve çevre sağlığını gözeterek güvenilir şekilde gerçekleştirilmesi alanında lider olan ve 81 ilde 13 şubesi bulunan TMGD için bu gelişmenin bir kilometre taşı olduğunu söyleyen TMGD CEO'su Arda Akın, "Bu belge, aynı zamanda TMGD'nin yönetim sisteminin, DIN EN ISO 9001 prensipleriyle genel uyum içinde olduğunu da doğruluyor. Şirketimizin bu belgeyi alması, Türkiye'deki firmaların sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği alanındaki hedeflerine ulaşmaları konusunda önemli bir gelişme anlamına geliyor." dedi.
 
"Uluslararası geçerlilikte hizmet veren tek kuruluş olduk"
Bu belgelendirme ile TMGD'nin geniş müşteri portföyüne küresel anlamda da önemli bir güç sunabileceğini ifade eden Arda Akın, "Aralarında SOCAR Türkiye, THY, Petrol Ofisi, LCW, Milangaz, Oyak, Eti Alüminyum ve Acıbadem'in de bulunduğu ulusal ve uluslararası markaların çeşitli sektörlerde sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği konusunda geliştirdiği stratejilere yönelik olarak ISO 17029 kapsamı doğrultusunda; ISO 14064-1 Kurumsal Karbon Ayak İzi, ISO 14067 Ürün Karbon Ayak İzi, ISO 14040, 14044 Yaşam Döngüsü Analizi, ISO 14046 Su Ayak İzi doğrulaması hizmeti sunabilecek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Dünyada 16. ve Türkiye'de uluslararası geçerlilikte ilk ve tek doğrulayıcı kuruluşu olan TMGD A.Ş., sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği konularında yapılan tüm çalışmaların uluslararası geçerlilikte doğrulama yetkisine sahip oldu." dedi.
 
"SOCAR Türkiye ile İş birliği"
Azerbaycan Cumhuriyeti Devleti & Türkiye'nin Petrol Rafineri Devi SOCAR ile Sürdürülebilirlik Hizmeti hususunda iş birliği içerisinde olan TMGD A.Ş., 14046-Su Ayak İzi Hesaplaması, Atık Su Geri Kazanımı, Biyoçeşitlilik, Sürdürülebilirlik Raporu ve tüm Sürdürülebilirlik & İklim Değişikliği süreçlerinde hesaplama ve doğrulama alanlarında SOCAR Türkiye'nin ISO-17029 kapsamında doğrulayıcı ilk ve tek türk partner kuruluşu olarak hizmet vermektedir.
 
Sürdürülebilirliği her alanda yaygınlaştırıyor
Bu belgelendirme, TMGD A.Ş.'nin inovatif ve sürdürülebilir iş modelleri geliştirebilme yeteneğini de vurguluyor. Proseslerde ve sunulan hizmetlerde sağlanan katma değeri artırmayı hedefleyen şirket, enerji ve emisyonlardan, yatırımlara ve durum tespitine kadar her detayı ele almak için sürdürülebilirliği işletme stratejileri ve operasyonların her alanına yerleştirmeyi hedefliyor.
Sürdürülebilirlik Hizmetleri Danışmanlığı; karbon, su, enerji, atık ve sürdürülebilir malzemeler, sürdürülebilir sistemler, tedarik zinciri optimizasyonu ve çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık konularına kadar uzanan TMGD A.Ş., Paris İklim Anlaşması çerçevesinde hayatımıza girmiş olan Yeşil Mutabakat'ın (Green Deal) endüstri, ulaşım ve sanayilerde hedeflediği radikal değişikliklere ayak uydurabilmesi için çalışmalarına devam ediyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bilişim sektöründeki global deneyimini uzun yıllardır ülkemize aktaran katma değerli yeni nesil teknoloji distribütörü Redington Türkiye, BT yönetimi alanında etkin çözümler sunan Matrix42 ile tüm ürün ailesinin dağıtımı kapsamında stratejik bir iş birliği yaptı. Redington Türkiye, bu iş birliği kapsamında Haziran sonundan itibaren geçerli olmak üzere Matrix42'nin Türkiye'deki tek yetkili distribütörü oldu.
Matrix42, dijital çalışma alanı çözümleri alanında sektör lideri olan bir marka olarak 30 yılı aşkın tecrübesiyle, kurumların dijital altyapılarını daha verimli, güvenli ve kullanıcı dostu bir şekilde yönetmelerine olanak sağlayacak çözümler sunuyor. BT, lisans yönetimi ve uyumluluk kontrolü, uç cihaz yönetimi ve güvenliği alanında geliştirdiği yenilikçi ürünlerle öne çıkan Matrix42, dünyanın her yerinden müşterilerine, kullanıcı dostu arayüzleri, etkili güvenlik önlemleri ve güçlü performans sergileyen ürün ailesiyle hizmet veriyor. Şirket sunduğu çözümlerle kurumların dijital çalışma alanlarını optimize etmelerine ve verimliliklerini artırmalarına yardımcı oluyor.
"Bu iş birliği ile Türkiye'de BT yönetiminde daha etkin bir hizmet sunmayı hedefliyoruz"
Redington Türkiye Genel Müdürü Cem Borhan, "Redington Türkiye olarak Matrix42 ile iş birliği yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Matrix42'nin etkili BT yönetimi çözümleri, yenilikçi ürünleri ve global deneyimi, iş birliğimizin önemli bir parçasını oluşturuyor. Bu iş birliği ile iş ortaklarımıza daha geniş ve güçlü çözüm seçenekleri sunarak, Türkiye'de BT yönetimi alanında daha da etkin bir hizmet sunmayı hedefliyoruz. Matrix42'nin ürün ailesi, kullanıcı dostu arayüzleri ve güvenlik önlemleri ile öne çıkıyor. Matrix42'nin Alman kalitesi ile partnerlerimizin müşterilerine en iyi çözümleri sunmasını sağlayacağız. Bu iş birliğiyle müşterilerimize katma değerli çözümler sunarak, bilişim sektöründe daha güçlü bir geleceğe doğru yolculuğumuz sürüyor" dedi.
Matrix42 EMEA Bölge Satış ve Operasyon Direktörü Samer Hani, "Bu stratejik iş birliği ile, Matrix42'nin Redington'un güçlü iş ortaklığı kanal yapısı aracılığıyla, Türkiye'de daha da büyümesini hedefliyoruz. Sunduğumuz geniş kapsamlı BT yönetimi çözümlerinin sahip olduğu artıları bundan sonra Redington Türkiye'nin geniş iş ortaklığı ağı ile daha fazla kuruma ulaştıracağımızı düşünüyoruz" dedi

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin yeni nesil dijital bankası ON, perakende sektörüyle hayata geçirdiği iş birlikleri ile tüketicisine en avantajlı çözümleri sunmaya odaklanıyor. Bu iş birliklerinden önemlilerinden biri ise Weltew Home ile hayata geçiriliyor. Yapılan iş birliği kapsamında ON müşterileri, mobilya sektörünün yükselen markası Weltew Home'dan yapacakları alışverişlerine özel, vade farkı olmadan 24 ay taksitli alışveriş imkânına kavuşuyor.
 
Kampanyadan yararlanmak için ON'lu olmak yeterli. ON Mobil'i indirerek ON'lu olan herkes, Weltew Home mağazalarına başvurarak, yapacakları mobilya alışverişlerinde avantajlı ödeme fırsatından yararlanabilecek. Kampanya; tüm Weltew Home mağazalarında geçerli olacak.
 
Weltew Home Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Balcı, yapılan iş birliği ile ilgili değerlendirmesinde, "Weltew Home ve Weltew Yatak markalarıyla tüketicilerimiz ödeme rahatlığıyla ürünlerimizi satın alabilecek. Ayrıca kredi kartlarının 9 taksit olduğu bu dönemde 24 aya varan taksit seçeneği ile ON uygulaması ve mağazalarımızı tercih edecekler. Yapılan iş birliği her iki tarafa hayırlı olmasını dilerim." ifadelerini kullandı.
 
"İş birliklerimiz yeni markalarla sürecek"
Odağına müşteri memnuniyetini koyan ON'un, tamamen kullanıcı beklenti ve taleplerine yönelik çözümler üretmeye devam edeceğini söyleyen Burgan Bank Dijital Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Halil Özcan, "Müşterimizin değişen taleplerini yakalamayı bilen yenilikçi vizyonumuz ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Müşterilerimize, anında ve hızlı çözümler sağlıyoruz. Perakende sektörüyle yaptığımız iş birlikleri ile ON'luların hayatını kolaylaştırmaya, bankacılığı onlar için daha kazançlı ve daha konforlu hale getirmeye devam edeceğiz. ON müşterileri, çok yakında, Weltew Home ile başlayan bu avantajları, sevdikleri diğer markalar için de kullanabilecek. ON'un 'kazandıran dünyası', perakende sektöründen farklı markalarla yapılacak yeni iş birlikleri ile hız kesmeden büyümeye devam edecek" dedi

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 6 ilde elektrik dağıtım hizmeti veren Dicle Elektrik, sektöründe ilk ar-ge merkezi ünvanını taşıyan “Dicle Ar-Ge Merkezi” ile öncü projeler üretmeye devam ediyor. Son olarak Dicle Elektrik, genç mühendisleriyle birlikte enerji iletimindeki sorunlardan biri olan izolasyon probleminin çözümüne yönelik önemli bir projeyi hayata geçirdi. Bu kapsamda enerji kesintilerine ve dolayısıyla ciddi ekonomik kayıplara sebep olan izolatör sorunu, “Kendini Temizleyen Akıllı İzolatör” projesiyle çözüldü. Dicle Elektrik, geliştirilen akıllı izolatör ürünü için patent başvurusunda bulundu.

Ülkemizin önde gelen elektrik dağıtım şirketlerinden Dicle Elektrik, 2017 yılında kurulan ve sektöründe ilk kez ar-ge merkezi ünvanına sahip olan Dicle Ar-Ge Merkezi ile önemli bir projeye imza attı. Genç ve yetenekli mühendisleri destekleyen Dicle Elektrik, Genç Enerji Programı’na katılan mühendislerle geliştirilen proje kapsamında, enerji iletimindeki sorunlardan biri olan izolasyon probleminin çözümüne yönelik yeni bir izolatör geliştirildi. “Kendini Temizleyen Akıllı İzolatör” adı verilen ürün sayesinde taşıdığı iletkenleri toprak ve diğer iletkenlere karşı izole eden, ancak kirlendiği için enerji kesintilerine ve ciddi ekonomik kayıplara neden olan izolatör sorunu ortadan kaldırılmış oldu. EPDK onaylı ar-ge projesi ile ortaya çıkan ürün için, Dicle Elektrik tarafından patent başvurusu da gerçekleştirildi.

Sürdürülebilir bir projeye imza atıldı

 “Kendini Temizleyen Akıllı İzolatör” projesi hakkında bilgilendirmelerde bulunan Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, şirket bünyesinde çalışan genç mühendis arkadaşlarla birlikte sürdürülebilir bir projeye imza attıklarını ifade etti. Enerji nakil hatlarında bulunan porselen ve cam izolatörlerin yüzeylerinde oluşan kir ve rutubetin, “kirlenme atlaması” denilen arızalara neden olduğunu belirten Arvas, “Seramik izolatörlere ar-ge merkezimizde uyguladığımız özel bir kaplama sayesinde, su tutmama ve kendini temizleme özelliklerini kazandırdık. Bu alandaki literatür çalışmalarını inceleyerek su geçirmezlik (hidrofobik) kabiliyetini, izolatör yüzeylerine nasıl kazandırabileceğimizi araştırdık. Amacımız enerji nakil hava hatlarında kullandığımız izolatörlerin su tutmasını engellemeyerek izolatör kirlenmesinin önüne geçmektir” şeklinde açıkladı.

Bakım masrafları azalacak

Doğal ortamda kedini temizleyerek, arızalara ve arıza kaynaklı kesintilere son veren akıllı izolatörlerin kullanılmaya başlanması ile elektrik dağıtım şirketleri için önemli bir kalem olan bakım masraflarının ciddi oranda azaltılması hedefleniyor. Yüksek gerilim hatlarında bulunan izolatör sayısının fazlalığı ve her izolatörün yaklaşık iki dakikada temizlenebildiği göz önüne alındığında, “Kendini Temizleyen Akıllı İzolatör” projesinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Dicle Elektrik, kendi mühendislerinin geliştirdiği birçok ürün için yaptığı gibi, Kendini Temizleyen Akıllı İzolatör’ün de ihtiyaç duyulan alanlarda kullanılabilmesi adına patent başvurusunda bulundu.

Tüm testlerden başarıyla geçti

Gerçekleştirilen çalışmalar kapsamında, “Self Clean” formülasyonları için su itici ve kısmi pürüzlü bir yapı oluşturduklarını belirten Arvas, proje sürecini şu ifadelerle özetledi: “Laboratuvar ortamında elde edilen kaplamalar farklı yüzeylere uygulandı ve uygun olabileceği gözlemlenen yapılardan üç tanesi, seramik izolatörler üzerinde denendi. Bu yapılardan biri izolatöre uygulandığında, pürüzsüz bir yapı sağlandı ve mikroskobik görüntülerde de istenen değerler elde edildi. Özetle, su ve kir tutmama özelliğiyle seramik yapılara uygulanabilecek bir kaplama geliştirildi. Laboratuvar şartlarında yapılan tüm test ve deneylerden başarıyla geçen akıllı izolatör projesinin, saha uygulama ve test çalışmaları devam ediyor”

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'de hızlı ticaretin öncüsü Yemeksepeti, merkez binası Yemeksepeti Park'ta uygulamaya koyduğu çevreci dönüşümle, WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) "Yeşil Ofis Diploması"nı almaya hak kazandı. WWF-Türkiye Yeşil Ofis Diploması, Yemeksepeti'nin sürdürülebilir bir geleceğe olan kararlılığını tescilledi. Yenilikçi ve sürdürülebilir uygulamalarıyla sektöründe öncü olan Yemeksepeti'nin çevreci inovasyonlarına bir onay da WWF-Türkiye'den Yeşil Ofis Diploması ile gelmiş oldu.
Sürdürülebilir bir dünya için hayata geçirdiği çalışmalar kapsamında WWF-Türkiye'nin Yeşil Ofis Programı çerçevesinde "Yeşil Ofis Diploması"nı almaya hak kazanan Yemeksepeti, Yemeksepeti Park'ta kurduğu atık yönetim sistemiyle de kısa süre önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan Sıfır Atık Belgesi aldı.

Geri dönüşümle eğitime kaynak aktarıldı
Yemeksepeti çalışanlarının katkılarıyla gerçekleştirilen çevreci uygulamalar sayesinde pek çok alanda tasarruf sağlandı. Örneğin 2005 kg atık kâğıt geri dönüştürülerek 361 kg sera gazı salımı engellendi ve 8.129 kWh enerji tasarrufu sağlandı. Çalışanlarla gerçekleştirilen paylaşım gününde, 1.600 kg elektronik atık ve 36 kg pil atığı TÜBİSAD ve TAP aracılığıyla Darüşşafakalı çocukların eğitim giderlerine destek olacak şekilde geri dönüştürüldü.
Bir yıl süren çalışmaların sonucunda, Yemeksepeti Park'ta bir yıl öncenin verilerine göre %44'ten fazla plastik atık, %163'ten fazla kâğıt atık geri dönüştürüldü. Program kapsamında tanımlanan otomasyon sistemiyle, diğer yıllara kıyasla %16 daha az elektrik, %26 daha az doğalgaz tüketildi.

Yaşam tarzında sürdürülebilir değişim
Ofiste çalışanlara verilen cam termoslar sayesinde önceki yıl verilerine göre plastik kullanımında %50, pet şişe kullanımında ise %70 tasarruf sağlandı. 2023 yılında %22 daha az kâğıt satın alınması da bir başka çarpıcı veri olarak öne çıktı. Basılı dokümanlarda yüzde 100 geri dönüştürülmüş kâğıt kullanımına geçildi. Yemeksepeti çalışanları ayrıca kullan-at kâğıt bardaklar yerine porselen kupalar kullanmaya başladı.
Yemeksepeti Park'ta IREC sertifikası alınarak enerjinin tamamı yenilenebilir enerji kaynaklarından temin edildi. Su tüketimini azaltmak için musluk başlarına perlatörler takıldı ve bu sayede %30'luk su tasarrufu hedeflendi.

Etkinliklerle farkındalığın artırılması hedeflendi
Yeşil Ofis başlangıç toplantısı, Sıfır Atık, Döngüsel Tasarım Prensipleri, DIY (Do It Yourself/Kendin Yap) İleri Dönüşüm atölye çalışması gibi pek çok bilinçlendirme etkinliği düzenlendi. Geri dönüşüm gününde Everyday Roastery Sürdürülebilirlik Etkinliği ile çalışanlara geri dönüştürülebilir atık kahve bardaklarından çiçek saksısı yapma atölyesi düzenlendi. Bilinçlenme düzeyinin ölçülmesi için 12 ayrı içeriğin olduğu anketler Kasım 2022, Nisan 2023 ve Haziran 2023 tarihlerinde uygulandı ve bu sayede çalışan bilinç seviyesinin %75'ten %82'ye çıktığı görüldü.

Yeşil Ofis Diploması için temel kriterler
Ofislerde doğa dostu tercihler yapmaya teşvik edici uygulamaların yaygınlaşması amacıyla WWF-Türkiye tarafından verilen Yeşil Ofis Programı taahhütleri şu şekilde sıralanıyor: Çalışan bilincinin artırılması, doğal kaynak tüketimlerinin azaltılması, atık yönetimi uygulaması, tek kullanımlık plastiklerin kullanımının azaltılması, ofis malzemelerinin doğa dostu ilkelere uyarak tedarik edilmesi, sürdürülebilir satın alma, ulaşım şekillerinin minimum karbon emisyonu yaratacak şekilde değiştirilmesi, gıda sarfiyatının azaltılması, karbon ayak izinin azaltılması, döngüsellik, tedarik zinciri. Kurumsal sürdürülebilirlik çabalarının olmazsa olmazı niteliğindeki bu taahhütler, hem kurumların ofis özelindeki tüketimlerinin doğa üzerindeki baskısını azaltmalarına, hem de tasarruf sağlanmalarına yardımcı oluyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin ilk ve lider dijital sigortacılık platformu Sigortam.net, Konut Sigortası'nın ev sahipleri ve kiracılar açısından sağladığı avantajları ve tarafların birbirlerine karşı olan yükümlülüklerini mercek altına alarak uyarıyor. Doğal afetler, yangın, su basması, hırsızlık gibi pek çok risk, gündelik yaşamımızı bir anda altüst edebilecek durumlarda keşke dememek için Konut Sigortası şart.
 
23 yıllık uzmanlığıyla Türkiye’nin en güvenilen dijital sigortacılık platformu Sigortam.net, Konut Sigortası’nın sanılanın aksine cüzi primler karşılığında hem ev sahiplerine hem de kiracılara olası risklere karşı büyük bir güvence sağladığını hatırlatıyor. Çok düşük bir maliyetle hem evi hem de eşyaları güvence altına almak ev sahibi ve kiracıları ileride oluşabilecek ciddi sorunlara karşı koruyor.
 
Konut Sigortasında az bilinenler

Ev sahibi-kiracı ilişkilerini düzenleyen mevzuatlar, eve ilişkin bazı yükümlülükleri ev sahibine bazılarını ise kiracıya ait olarak belirliyor. Buna göre, örneğin bir musluğun su akıtması sorunu kiracının sorumluluğundayken tesisat borularındaki bir sıkıntı, ev sahibinin sorumluluğu altında. Durum böyle olunca, Konut Sigortası’nın iki taraf için de sağladığı avantajlar farklılaşıyor.
 
Kiracıysanız Dikkat: Ev sahibi ihmal nedeniyle hasar durumunda tazmin talep edebilir

Ev sahibi veya kiracı olmak fark etmeksizin konut sigortası yaptırılabiliyor. Buradaki kilit nokta, bina teminatının yalnızca ev sahiplerine sunulması.
 
Eğer ikamet edilen konutta kiracıysanız, yalnızca eşya teminatlı bir konut sigortası türü ile eşyalar koruma altına alınabiliyor.
 
Konutlarda yaşanan olumsuz durumlar bazen eşyaların yanı sıra binaya da zarar verebiliyor. Kiracı olarak yaşanan konutta meydana gelen bir hasar durumunda, konut sahibi, hasarın kiracının ihmalinden kaynaklandığını tespit ederse, zararın kiracı tarafından karşılanmasını talep edebiliyor. Bu gibi durumlarda da kiracıların kendini korumak için Konut Sigortası yaptırmaları kritik önem taşıyor.
 
Böyle bir durumda, kiracının yaptırdığı Konut Sigortası devreye giriyor ve kendi eşyalarında meydana gelen hasarlarla birlikte, kiracı olarak üstlenmeleri gereken sorumluluğa ait masrafları da karşılıyor.
 
Ev sahiplerine hatırlatma: Zaten DASK var demeyin!

Ev sahipleri, deprem ve depremden kaynaklanan yangın, yer kayması ve tsunami risklerine karşı DASK, yani Zorunlu Deprem Sigortası ile oldukça sınırlı bir maddi güvence elde ediyor. DASK genel şartlarına göre, evin deprem nedeniyle gördüğü hasar poliçe limitleri dahilinde tazmin edilirken enkazın kaldırılması için yapılan masraflar veya evin kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle kira gelirinden mahrum kalma gibi durumlar teminat kapsamında olmuyor. Dolayısıyla evinizde ister kendiniz ister kiracınız ikamet ediyor olsun, Konut Sigortası çok daha geniş bir alanı, kendi seçeceğiniz ek teminatlarla güvence altına alıyor. Kiraya verilmiş evin altyapı sistemlerinde ya da demirbaşlarında oluşabilecek hasar ve arızalar da buna dahil.
 
Bora Uludüz: İhmalden kaynaklı hasar halinde, kiracının yaptıracağı Konut Sigortası maddi anlamda hayat kurtarıyor
 
Sigortam.net CEO’su Bora Uludüz, “Sigortam.net olarak, ev sahibi ve kiracıların konut sigortası konusunda doğru bilgiye ulaşmalarını ve risklere karşı korunmalarını önemsiyoruz. Konut sigortası, ürün çeşitliliği ve teminat kapsamı bakımından oldukça karmaşık bir dünya. Bizim bu noktada üstlendiğimiz misyon, öncelikle bu alanda sigorta bilincinin oluşmasına katkıda bulunarak en uygun teklifleri müşterimize sunmak ve riskli durumlara karşı hane halkının bütçesini güvenceye almak. Özellikle ihmalden kaynaklı hasar halinde az bilinen ama büyük önem taşıyan ev sahibi-kiracı yükümlülükleri kritik hale gelebiliyor ve kiracının yaptıracağı Konut Sigortası, burada maddi anlamda hayat kurtarıyor. Bu nedenle, sonrasında ‘keşke’ dememek için Konut Sigortası şart.” dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'de nükleer enerji alanında yatırım yapmak isteyen global firmalar ile yerli sanayicileri bir araya getirerek, nükleer enerji sektörünün gelişmesini amaçlayan Nükleer Sanayi Derneği (NSD), yeni üyeleriyle büyümeye devam ediyor. Çin'in Devlet Enerji Yatırım Şirketi (SPIC) NSD'nin en yeni üyesi olarak, yerli sanayicilere teknoloji ve bilgi transferi konusunda tecrübelerini aktaracak.

Brezilya, Avustralya, Malta, Pakistan gibi 47 ülke ve bölgede faaliyet gösteren SPIC, merkezi güç ve ısı üretimi, tüketici dostu entegre akıllı enerji, yeşil enerji alanında Çin'in beş büyük elektrik üreticisi arasında yer alıyor.

Yerli firmalarımızın SPIC'in tedarik zincirine girmesi için büyük fırsat
Nükleer Sanayi Derneği Başkanı Alikaan Çiftçi: "Nükleer enerjinin lider global üreticilerinden Çin Devlet Enerji Yatırım Şirketi SPIC'in derneğimizin üyeleri arasına katılması, yerli üreticilerimiz için katma değer sağlayacak. Ülkemizde kurulması planlanan üçüncü nükleer enerji santrali projesiyle de ilgilenen SPIC firmasının deneyimlerinden yerli sanayicilerimiz yararlanabilecek ve aynı zamanda firmanın tedarik zincirinin bir parçası olmak için fırsatlar yakalayacak. Üyelerimizi artırmak ve bu alanda sektörümüz için değer üretmek için çalışmaya devam ediyoruz. Çin Nükleer Enerji Derneği (CNEA) ile de çok yakında iş birliği anlaşması yapmayı hedefliyoruz."

Türkiye'de nükleer sektörün gelişmesine öncülük eden Nükleer Sanayi Derneği SPIC'in katılımıyla üye sayısını 17'ye çıkardı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dijitalleşen dünya, hızla yaygınlaşan e-ticaret, uzaktan müşteri edinimi (KYC- know your customer) teknolojisinin kullanımının pek çok sektörde yaygınlaşmasına yol açıyor. Müşteri kimliklerinin uzaktan doğrulanması gereken başta bankacılık ve finans olmak üzere pek çok sektörde kullanılan KYC teknolojisinin Türkiye'deki öncüsü Identify, tecrübesi ve sunduğu çözümlerle fark yaratıyor.

KYC kullanımının hızla yaygınlaştığı ve firmanın 2023'ün ilk altı ayında %220 oranında büyüdüğü bilgisini paylaşan Identify Türkiye Genel Müdürü Ulaş Arıcan, yaptıkları Ar-Ge yatırımları sayesinde her sektöre yönelik çözüm geliştirme kapasitesinde olduklarını belirtiyor. Arıcan, "Bankacılık sektöründe 1 Haziran'da yürürlüğe giren regülasyonlar, bu sektörde KYC teknolojisi kullanımının hızla artmasına yol açtı. Finans kuruluşlarının yasal düzenlemelere ve güvenlik mevzuatlarına uyma zorunlulukları KYC'ye talep oluşmasına neden oluyor. Bankalar KYC'yi suçun finansmanı ve kara para aklama gibi yasadışı faaliyetleri engellemek, müşterilerinin güvenliğini sağlamak ve mevzuatlara uyum zorunlulukları nedeniyle kullanıyor. KYC bankalarda, hesap açma, kredi başvurusu gibi finansal işlemlerde ve risk değerlendirmesinde öne çıkan bir süreç. KYC kullanarak müşteri edinme oranları geçtiğimiz yıla göre iki kat arttı. Türkiye Bankalar Birliği verilere göre 2023'ün sadece Ocak ayında 1 milyon 94 bin kişi bu yolla müşteri olmak için başvurdu. Bu veriler sektörün ileride daha çok kullanıcıya ulaşacağının habercisi" diyor.
Dijital dönüşüm ve KYC
Almanya ve Türkiye'de hizmet veren Identify'ın müşteri portföyünün büyük bir kısmını bankacılık, finans, sigorta, kripto ve e-ticaret sektörlerinde faaliyet gösteren kuruluşlar oluşturuyor. Arıcan, en büyük müşteri grubu finans sektörü olsa da dijital dönüşümle birlikte kimlik doğrulaması ve risk analizi gerektiren tüm sektörlere yönelik KYC ve digital onboarding çözümleri sunduklarını vurguluyor. Arıcan, "Identify Türkiye olarak son beş yılda Almanya'da KYC sektöründe yüz binlerce kimlik doğrulama işlemini başarıyla tamamladık. Bankacılık ve finans sektörlerine tecrübelerimizi aktardık. Dönüşüm oranlarına odaklanmaları gerektiğini her fırsatta dile getirdik. Almanya ve Türkiye'de KYC mevzuatları birbirinden farklı olsa da Identify her iki ülkenin mevzuatına ve regülasyonlarına %100 uyumlu" diyor.
Bağımsız analiz ve danışmanlık firması Goode Intelligence verilerine göre KYC pazarının 2026 yılında 26 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşacağının tahmin edildiği bilgisini paylaşan Arıcan, KYC ve digital onboarding pazarındaki hızlı genişlemeye tüm bilgi ve tecrübeleriyle her sektörde yanıt vereceklerini ve müşterilerinin yanında olmaya devam edeceklerini vurguluyor. Arıcan, Türkiye'nin bu alanda etkili bir noktaya ulaşması için sürekli çalıştıklarını sözlerine ekliyor.