• Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -459981,4 milyon TL
  • Rusya'nın BM Temsilcisi: Ukrayna ihtilafına sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulmak için, sorunun kökenindeki nedenlere eğilmemiz gerekiyor
  • Spot altın %1 gerilemeyle 3285.24 dolar/onsa geriledi
  • Fitch, Akbank'ın kredi notunu BB- olarak teyit etti, görünüm durağan
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -459981,4 milyon TL
  • Rusya'nın BM Temsilcisi: Ukrayna ihtilafına sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulmak için, sorunun kökenindeki nedenlere eğilmemiz gerekiyor
  • Spot altın %1 gerilemeyle 3285.24 dolar/onsa geriledi
  • Fitch, Akbank'ın kredi notunu BB- olarak teyit etti, görünüm durağan
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -459981,4 milyon TL
  • Rusya'nın BM Temsilcisi: Ukrayna ihtilafına sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulmak için, sorunun kökenindeki nedenlere eğilmemiz gerekiyor
  • Spot altın %1 gerilemeyle 3285.24 dolar/onsa geriledi
  • Fitch, Akbank'ın kredi notunu BB- olarak teyit etti, görünüm durağan
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -459981,4 milyon TL
  • Rusya'nın BM Temsilcisi: Ukrayna ihtilafına sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulmak için, sorunun kökenindeki nedenlere eğilmemiz gerekiyor
  • Spot altın %1 gerilemeyle 3285.24 dolar/onsa geriledi
  • Fitch, Akbank'ın kredi notunu BB- olarak teyit etti, görünüm durağan
  • Spot altın %1 gerilemeyle 3285.24 dolar/onsa geriledi
  • Rusya'nın BM Temsilcisi: Ukrayna ihtilafına sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulmak için, sorunun kökenindeki nedenlere eğilmemiz gerekiyor
  • Merkez Bankası'nın bir sonraki iş günü için açıkladığı geçici rezerv -459981,4 milyon TL
  • Rusya'nın BM Temsilcisi: Ukrayna ihtilafına sürdürülebilir ve kalıcı bir çözüm bulmak için, sorunun kökenindeki nedenlere eğilmemiz gerekiyor

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

PwC Türkiye’nin İstanbul’daki yeni ofisi Eylül ayı itibariyle Galataport İstanbul oluyor- Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri alanında dünya çapında 152 ülkede 328 bini aşkın çalışanıyla sektörünün devlerinden PwC çatısı altındaki PwC Türkiye’nin İstanbul’daki yeni ofisi Eylül ayı itibariyle Galataport İstanbul oluyor.
DÜNYANIN ilk yer altı kruvaziyer terminali ile şehrin tarihi limanını yeniden tanımlayarak gastronomi, alışveriş ve kültür sanat temalı bir mahalleye dönüştüren Galataport İstanbul, Boğaz ve cadde manzaralı, düşük katlı mimarisi ve terasları ile sosyal ofis alanlarını hizmete sokarak bölgenin tarihi finans ve ticaret merkezi konumunu da günümüze taşıyor. Alanında öncü pek çok kurumun yeni adresi Galataport İstanbul Ofisleri, Ağustos ayında dünya çapında sektör odaklı denetim, vergi ve danışmanlık hizmetleri sunan PwC Türkiye’ye kapılarını açıyor. PwC Türkiye, İstanbul ofisi çalışanlarıyla Eylül ayından itibaren itibaren Galataport İstanbul’da hizmet vermeye başlayacak.
İrem Yücel Kaymak: “Galataport İstanbul Ofisleri’nde PwC Türkiye’yi ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz”
Galataport İstanbul’un PwC Türkiye’ye ev sahipliği yapması hakkında konuşan Galataport İstanbul Varlık Yönetimi ve Kiralama Genel Müdür Yardımcısı İrem Yücel Kaymak konuyla ilgili şunları söyledi: “İstanbul’un en özel konumlarından birinde 41 bin metrekareye yayılan kiralanabilir ofis alanlarımızda, farklı ihtiyaçlara göre değişebilen esnek mimarisi ve benzersiz sosyal olanakları ile Galataport İstanbul Ofisleri’ni hayata geçirdik. Zengin bir ulaşım ağının merkezinde yer alan ofis alanlarımızda; dünyada danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri alanının en büyüklerinden PwC’nin Türkiye ofisine ev sahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. PwC Türkiye’nin, çalışanları ve paydaşları ile birlikte Galataport İstanbul’un ilham veren deneyim odaklı kültürünü zenginleştirecek çok kıymetli bir kurum olduğunu düşünüyoruz.”
Galataport İstanbul’da çalışmalarını sürdürecek olan PwC Türkiye Ülke Kıdemli Ortağı Cenk Ulu şunları söyledi: “Galataport İstanbul Türkiye için imza bir proje ve Tarihi Yarımada karşısında çok özel bir konuma sahip. Biz yeni ofis alanımız için farklı lokasyonlara bakarken önceliğimiz, PwC Türkiye’nin uzun yıllar yer aldığı bölgedeki gibi bir mahalle kültürünü sunabilecek, yeni çalışma trendlerine uygun olarak çalışma arkadaşlarımızın sosyalleşebilecekleri, her sabah işe motive bir ruh hali ile gelecekleri bir ofis alanı bulmaktı. Çalışma arkadaşlarımızın ve müşterilerimizin ofise kolay erişimi de bizler için öncelikli konuların başındaydı. Galataport İstanbul, ülkemiz için çok prestijli bir proje olması, çalışanlara sunduğu sosyal olanaklar ve deniz ulaşımının merkezinde olmasıyla PwC Türkiye’nin yeni adresi oldu. Yeni ofisimizde müşterilerimizle ve paydaşlarımızla buluşacak olmaktan büyük heyecan duyuyoruz.”
Toplamda 41 bin m2’lik bir alana yayılan Galataport İstanbul ofis alanları, akıllı bina otomasyonu ve inovatif yaklaşımlar ile son teknoloji mühendislik pratikleri, her ofis için özel olarak ayrılan izole sistem odaları ile yenilikçi bir yaklaşımla tasarlandı. Ofis alanları cam cephe sayesinde güneş ışınlarını içeri alarak çalışanlar için aydınlık ve ferah bir ortam sağlıyor. Binalardaki teras alanları, açılabilen camlar çalışanlara temiz havaya erişim imkânı vererek çalışan motivasyonuna katkı sunuyor. Deniz manzarasında çalışanlara tarifsiz bir ilham veren ve lokasyonuyla da çalışanlara ayrıcalık sunan ofisler İstanbul’un kalbinde yer alıyor.
Sosyal çalışma alanları
Farklı zevklere hitap eden yeme içme alanları ve kültür sanat etkinliklerinin merkezi olma özelliği Galataport İstanbul ofis sosyal bir çalışma imkanı sağlayarak çalışan verimliliğine katkıda bulunuyor. Galataport İstanbul, ev sahipliği yaptığı etkinliklerle de hem ziyaretçilerine hem de ofis çalışanlarına sürprizlerle dolu dinamik bir deneyim sunuyor. Galataport İstanbul, Türkiye’nin önde gelen iki müzesi İstanbul Modern ve MSGSÜ İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’ni de sahasında ağırlıyor. Ofis çalışanları ve misafirleri, iş çıkışında bir sanatçının sergisini gezebiliyor ya da bir konser anına tanıklık edebiliyorlar.
Zengin ulaşım ağı
Konumu ile zengin toplu taşıma olanaklarının merkezinde yer alan Galataport İstanbul, ayrıca 2300 araçlık otoparkı ile bölgenin otopark ihtiyacının önemli bir kısmını karşılıyor. Karaköy ve Kabataş gibi iki ana deniz ulaşım noktasının ortasında yer alan Galataport İstanbul, ayrıca Deniz Dolmuşu seferleri ile de hem ziyaretçileri hem de ofis çalışanları için Boğaz’ın farklı noktalarından direkt ulaşım imkanı sağlıyor.
İstanbul’un tarihi limanını bir gastronomi, alışveriş ve kültür sanat mahallesine dönüştürmeye imkan veren dünyanın ilk yer altı kruvaziyer terminali, sosyal ofis alanlarını da içeren düşük katlı yatay mimarisi, meydanları ve sokakları, restorasyonlarla yeniden hayat bulan tarihi yapıları ile Galataport İstanbul, dünyanın en prestijli otel markalarından The Peninsula Hotels’in 11. oteli The Peninsula İstanbul’u da sahasında barındırıyor.
Çevre dostu ofisler
Mühendislik anlamında ileri düzeyde, inovasyon olarak adlandırılabilecek pek çok yeniliğin imza atıldığı Galataport İstanbul’da, tasarımdan inşaata ve işletmeye kadar, projenin çevresel etkisini en aza indirmek ve karbon ayak izini azaltmak için de özen gösterildi. Galataport İstanbul’daki binaların tamamında soğutma gazı yerine deniz suyu kullanılıyor, bu da yüzde 34 oranında enerji tasarrufu sağlıyor, karbon emisyonlarını azaltıyor ve iklim değişikliğine katkıda bulunan zararlı soğutma gazlarının yerini alıyor. Tüm bu çalışmalar ile Galataport İstanbul, Avrupa’nın en büyük ikinci LEED Platinum sertifikalı projesi oldu.
 

DeepL, dil bariyerini ortadan kaldırarak KOBİ'lerin küreselleşmesine destek oluyor.- Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Son yıllarda Türkiye'deki KOBİ'lerin küreselleşme adına attığı adımlar giderek hızlanıyor. Başarılı örneklerin sayısı her geçen gün artarken en az ürün ve hizmetler kadar şirketlerin iletişiminin de güçlü olması gerekiyor. Bu noktada yapay zeka destekli çözümler devreye giriyor. Bunlar arasında dil bariyerini ortadan kaldırarak KOBİ'lerin büyümesine yardımcı olan yapay zeka çeviri aracı DeepL öne çıkıyor. DeepL, kısa süre önce getirdiği Türkçe dil desteğiyle KOBİ'lere küreselleşme hedefleri için yol arkadaşlığı yapıyor.
Gelişmiş sinir ağı teknolojisi üzerine çalışan Almanya merkezli yapay zeka şirketi DeepL, sunduğu çeviri aracıyla dillerin kendine özgü kural ve yapılarını gözeterek doğruluk payı yüksek çeviriler yapılmasını sağlıyor. Metinleri kelimesi kelimesine çevirmekten öte, orijinal metnin anlamına sadık kalan ve bağlamını koruyan DeepL, dilin günlük kullanımına uygun doğal bir tonun yakalanmasına ve daha sağlıklı ve doğru bir iletişimin kurulmasına imkân veriyor.
DeepL gibi yapay zeka araçları, Türkiye'deki KOBİ'lerin global müşteri portföylerini genişletmelerine yardımcı olurken operasyonların düzene sokulması ve büyümenin daha verimli hale getirilmesi gibi konularda da avantaj sağlıyor. Bu sayede KOBİ'ler yabancı müşterilerle daha etkin bir iletişim kuruyor ve ihracat süreçlerini daha kolay ve etkili bir hale getirebiliyor. Yapay zeka destekli çeviri araçları, yalnızca uluslararası müşteriler edinmek için değil, büyüyen KOBİ'lerin bünyesine eklenecek yabancı çalışanlarla iletişimin güçlendirilmesi için de etkin rol oynuyor.
Çevirilerin kalitesi neden bu kadar önemli?
Türkiye'deki tüm işletmelerin yüzde 99,8'i KOBİ'lerden oluşuyor ve Türkiye'deki toplam istihdamın yaklaşık 75'ini KOBİ'ler sağlıyor. Daha fazla başarı elde etmek isteyen bu işletmeler, pazarlar arası başarıyı sürdürmek için genellikle yurt dışına açılmak istiyor. Bununla birlikte, dijital yeteneklerini güçlendirmeleri ve yapay zeka (AI) yardımıyla hem sundukları ürün ve hizmetlerin dilini hem de iletişimde kullandıkları dili çeşitlendirmeleri gerekiyor. Bunu yaparken başarıyı yakalamanın anahtarıysa çeviri kalitesinin yüksekliğinden geçiyor.
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan DeepL kurucusu ve CEO'su Jarek Kutylowski şunları söyledi: "DeepL'in yapay zeka destekli çeviri aracı, gerek üretkenlik adına gerekse kişisel veya profesyonel alanlarda daha anlamlı bir iletişim kurulmasını sağlıyor. Bununla birlikte, ürünümüzün özellikle şirketler için faydalı olduğuna ve ister Türkiye'de ister yurt dışında, her büyüklükteki işletmenin küreselleşmesine katkı sunduğuna inanıyoruz

Fortinet Güvenlik Operasyonları çözümleri yapay zeka kullanarak olayları tespit etme ve müdahale etme süresini üç haftadan bir saate indiriyor - Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Fortinet, güvenlik operasyonları çözümlerini kullanmanın müşterilere sağladığı faydaları ölçmek için Enterprise Strategy Group (ESG) tarafından yapılan bağımsız bir analizin sonuçlarını açıkladı. Analiz, müşterilerin tespit, kontrol altına alma, araştırma ve müdahaleyi önemli ölçüde geliştirirken, güvenlik ekiplerini operasyonel olarak yüzde 86'ya kadar daha verimli hale getirdiğini belirledi. İncelenen kurumlar siber riski azalttı, üretkenliği artırdı ve mevcut ekiplerin daha az zamanda daha çok iş yapmasını sağladı. Ve tüm bu iyileştirmelere, bir ay gibi kısa bir yatırım geri dönüş süresi de ekleniyor.
Fortinet Pazarlama Direktörü ve Ürün Stratejisinden Sorumlu Başkan Yardımcısı John Maddison konuyu şöyle değerlendiriyor: "Hızla genişleyen saldırı yüzeyini hızlanan siber tehditlere karşı güvence altına almak için kurumlar, entegre bir siber güvenlik platformunun merkezinde yapay zekadan [AI] yararlanan siber güvenlik çözümleri kullanmalıdır. ESG'nin, Fortinet'in güvenlik operasyonlarına [SecOps] yaklaşımının çarpıcı faydalarını ölçmesinden ve işletmelerin otomatik olay tespiti ve kontrol altına almanın yanı sıra daha geniş araştırma ve müdahalenin avantajı hakkında bilinçli kararlar vermelerine yardımcı olmasından memnuniyet duyuyoruz"
Fortinet SecOps Fabric'in Faydaları
ESG analizinin temeli, son kullanıcılarla yapılan derinlemesine görüşmelerdir ve bu görüşmeler sırasında her bir kuruluşun olayları tespit etme, doğrulama ve kontrol altına alma süresinin yanı sıra bunları tam olarak araştırma ve düzeltme süresi gibi kritik güvenlik operasyonları işlevlerini yerine getirme süresini belirlediler. Teknik dokümantasyon, mevcut vaka çalışmaları, üçüncü taraf analizleri ve sektör verileriyle birlikte ESG daha sonra bu işlevlerle ilgili nitel ve nicel kıyaslamalar gerçekleştirerek, özellikle de ortalama bir kurumun bekleyebileceği potansiyel risk, zaman ve maliyet tasarrufları oluşturabildi.
ESG analizine göre Fortinet Güvenlik Operasyonları çözümlerini uygulayan kurumlar üç alanda önemli tasarruf ve faydalar elde etti:
" Erken tespit ve önleme (EDP): Yapay zeka (AI) ve diğer gelişmiş davranışsal analitikleri kullanan FortiEDR, FortiDeceptor, FortiRecon, FortiSandbox ve FortiNDR'ı içeren Fortinet EDP teknolojileri kullanılarak tehditleri tespit etme süresi 168 saatten (21 iş günü) bir saatten daha aza ve genellikle sadece saniyelere indirildi. Fortinet'in entegre yaklaşımı sayesinde bu tehditleri önceliklendirme süresi sekiz saatten 10 dakikaya, kontrol altına alma süresi ise 4,2 saatten bir dakikaya düştü.
" Merkezi analiz ve müdahale otomasyonu (CARA): FortiAnalyzer, FortiSIEM, FortiXDR, FortiSOAR ve yönetilen tespit ve yanıt hizmetlerini içeren Fortinet CARA bileşenlerinin içgörü ve otomasyonu kullanılarak tehditleri araştırma süresi 6 saatten 1 dakikaya (veya daha azına) düştü. Daha da önemlisi, bu tehditleri düzeltme süresi çoğu durumda 12,5 saatten 5-10 dakikaya düşürüldü.
" Eğitim ve hazırlık: Fortinet'in sunduğu son kullanıcı ve analist eğitimleri, kimlik avı saldırılarından kaynaklanan riskleri azalttı ve olaylara hazırlıklı olma ve müdahale etme sürelerini iyileştirdi. Bir müşteri, zararlı bağlantılara tıklayan kişi sayısının (yüzde 84) düştüğünü tahmin etmektedir.. Buna ek olarak, siber güvenlik uzmanı eğitimi daha hızlı işe alım ve güvenlik ekibi üretkenliği, verimliliği ve yeteneklerinde artış sağladı.
Fortinet teknolojileri ile operasyonel tasarruf
Olayları tespit etmek, kontrol altına almak, araştırmak ve müdahale etmek için hızlandırılmış sürenin ötesinde ESG, katılımcılar tarafından bildirilen güvenlik ekibi verimliliği ile ilgili beklenen operasyonel tasarrufları modelledi. Sonuçlar, Fortinet EDP teknolojilerinin olay başına harcanan ortalama süreyi yüzde 86 oranında azaltarak aynı miktarda işi gerçekleştirmek için yılda 993.000 dolar harcanmasını önleyebileceğini gösterdi. Fortinet CARA teknolojilerinin eklenmesi ise yüzde 99 zaman tasarrufu sağlayarak yıllık 1,14 milyon dolarlık operasyonel maliyetten kaçınılmasını sağlayabiliyor.
Raporda ESG ayrıca Fortinet ürünlerinin riske maruz kalınan ortalama süreyi EDP ile yüzde 97, EDP ve CARA ile yüzde 99 oranında azaltarak kurumların siber saldırıların beklenen maliyetinden ortalama 1,3 milyon dolar kaçınmasına yardımcı olabileceğini öngörüyor.
Verimlilik ve maliyetlerdeki iyileşme ile riskten kaçınma tasarrufları birleştirildiğinde Fortinet EDP için 1 ila 2,5 ay, EDP ve CARA kombinasyonu için ise 1 ila 1,7 ay arasında bir geri ödeme süresi ortaya çıkıyor.
Güvenlik Operasyonları Otomatikleşti
Fortinet SecOps Fabric, geleneksel güvenliği atlamak ve meşru operasyonlar arasında gizlenmek için tasarlanmış bileşenleri ve etkinlikleri tespit eden ağ, uç nokta, uygulama ve bulutu kapsayan dağıtılmış güvenlik kontrolleri ile genişletilmiş dijital saldırı yüzeyinde yapay zeka, makine öğrenimi ve entegrasyon uyguluyor. Aynı zamanda, daha geniş çaplı araştırma ve müdahaleye yönelik merkezi bir yaklaşım, kurumların güvenli operasyona dönüşünü hızlandırıyor.

AG MELCO Türkiye’nin Genel Müdürlük görevine Ayşe Öz getirildi- Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

23 ülkede, 4500’ün üzerinde çalışanı ile Japon standartlarındaki ürün performansını, son 45 yıldır asansör sektöründe trend belirleyici olarak sürdüren, Kalite ve Güvenlik konularını mutlak bir “ödün vermeme” politikasına sahip olarak yürüten AG MELCO’da yeni bir atama gerçekleşti. Bu kapsamda asansör sektöründe uzun yıllardır çeşitli birim yöneticilikleri yapan Ayşe Öz, AG MELCO Türkiye bünyesinde Genel Müdürlük görevine başladı.
Dünya genelinde yüksek katlı ofis, otel, alışveriş merkezi, hastane, okul gibi görkemli yapıların asansör ve yürüyen merdiven ihtiyaçlarına teknoloji devi Mitsubishi Electric ürünleri ile çözüm bulan AG MELCO’nun Türkiye operasyonlarını yönetecek Ayşe Öz, firmada son olarak Satış ve Satış Sonrası Hizmetleri Genel Müdür Yardımcılığı görevini yürütmekteydi.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili Eğitimi’nden 1999 senesinde mezun olan Ayşe Öz, iş hayatına tekstil sektöründe dış ticaret alanında çalışarak başladı. Uzun yıllar boyunca satış ve satış sonrası hizmetler, ithalat/ihracat, kalite yönetimi konularında tecrübe kazanan Öz, yurtiçi ve yurtdışında katıldığı seminer ve eğitim programları ile deneyimlerini geliştirdi.
Yakın dönemde odaklarının “operasyonlarında daha fazla dijitalleşme” olacağını vurgulayan Ayşe Öz, hatasız ve hızlı veri alt yapısına ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. “Firma için bu altyapının, ürünlerimizin performansına ve verilen hizmetin niteliğine maksimum seviyede yansıması bizim için çok önemli. AG MELCO olarak, son kullanıcı ve çalışan memnuniyetini, liderlik, sorumluluk ve yeniliğe açık olma ilkelerini önemsiyoruz.” diye ifade etti. “Mitsubishi Electric Asansör ve Yürüyen Merdivenleri olarak, kalite standartlarımızı en üst seviyede tutma kararlılığımızı yansıtan bir hizmet sunmayı taahhüt ediyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz ürünler, en son teknoloji ve modern tasarımın birleşimiyle yüksek kaliteye sahip, doğaya saygılı ürünler. Amacımız, güvenilirlik, dayanıklılık ve estetik açıdan üst düzeyde ürünler sunarak müşterilerimizin ihtiyaçlarına tam olarak yanıt vermek“ diye ekleyerek kurum kimliği ile ilgili net rotalarını belirtmiş oldu

TP Vision, Philips TV & Sound ürünleriyle 4 prestijli EISA ödülü kazandı- Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

TP Vision, Philips TV & Sound ürünleri için yürüttüğü ürün geliştirme stratejisi sayesinde EISA'dan 4 ödülle ayrıldı. 2023/24 EISA'nın 4 kategorisinden gelen ödüller; markanın halen Avrupa'da tek 'A' sınıfı tüketici elektronik markası olarak konumunu ve tüm teknoloji Ar-Ge'sini, ürün geliştirme ve tasarımını kendi bünyesinde gerçekleştirmeye yönelik önemli yatırımlarını sürdürdüğünü yansıtıyor.
 
Ambilight TV'ler; görüntü ve ses kalitesi, yenilikçi teknolojisi ve Avrupa dizaynının yanı sıra Ambilight'ın izleyicilerine benzersiz sürükleyicilikte bir seyir deneyimi sunması sayesinde pazarda çok başarılı konumda ve EISA'nın uzman jürilerinin de beğenisini kazanmaya devam ediyor.
 
AV sektörünün en yüksek standartı olarak görülen EISA (Expert Imaging and Sound Association) Ödülleri; 41 senedir TV, görüntü ve ses ürünlerinde sektörün en iyilerini seçiyor. Jüri üyeleri; 30 farklı ülkeden, teknoloji yayınlarından ve teknoloji kanaat önderlerinden oluşan 59 kişilik bir ekipten oluşuyor.

"Ürün geliştirme çalışmalarımız devam edecek"
Philips TV&Sound ürünlerinin kazandığı EISA ödülleriyle ilgili TP Vision CMO'su Martijn Smelt konuyla ilgili : "EISA jürisi, tüketici elekroniği endüstrisindeki en saygın ve bilgili uzmanları temsil ettiği için bu ödülleri kazanmaktan gurur duyuyoruz. Ambilight TV'lerimizin ve Fidelio Audio ürünlerimizi geliştirmeye yönelik yatırımlarımız sürekli hız kazanmaya devam edecek. EISA'dan hem televizyonlarımız hem de ses ürünlerimizle 4 farklı ödül kazandığımız için çok mutluyuz'' dedi.
 
2023/24'ün Ödül Kazananları
EISA jürisi ise ödülle ilgili düşüncelerini 55OLED808/OLED818 model Philips TV'ye 'EISA Satın Alınabilecek En İyi Oled TV' ödülüne layık görerek; "Kusursuz görüntü performansı ve uygun fiyatı, 55OLED808/818'i rekabetçi orta sınıf OLED pazarında en üst sıraya çıkartıyor. Markanın önceki 8 serisinin modellerinin başarısı üzerine inşa edilen bu yeni set, Philips'in P5 işleme motoru, Ambilight, kolay kullanıcı arayüzü ve başka birçok farklı iyileştirme sunuyor. HD materyallerdeki etkili iyileştirmenin yanında, üstün ışık kontrolü ve kontrastın yanı sıra ton eşlemesinden yararlanan 4K HDR içerikle gözle görülür bir performans sergiliyor. 55OLED808/818'in görüntülerini ayarlamak için sunulan çok sayıda görüntü ayarının yanı sıra, kolay kullanım için ön ayarlar da mevcut. Google TV akıllı özellikleri, HDMI 2.1 bağlantısı ve güçlü bir entegre ses sistemi, bu modelin ödül almasına katkıda bulunan diğer yönler''sözleriyle aktardı.
 
EISA jürisi, 'EISA Aile Televizyonu' ödülünü alan The One (55PUS8808/PUS8818) için şu yorumu yaptı: "Philips'in 55 inç Ambilight özellikli LCD TV'si, geniş bir izleme açısı sunan paneli ve ortam ışığından etkilenmeyen güçlü ve parlak görüntü performansı sayesinde bulunduğu ortamda yerini dolduran bir model. Bu ikonik marka tarafından çok yönlü bir ev eğlencesi olarak konumlandırılan 55PUS8808/8818; başarılı 2x40W ses, çok formatlı HDR kullanımı, oyun referansları ve içerik açısından zengin Google TV akıllı platformu sayesinde televizyon, üstüne düşen tüm görevleri başarıyla yerine getiriyor. DTS Play-Fi entegrasyonu, TV'nin bir ses sisteminin parçası olmasını veya surround ses kurulumunda merkez kanal görevini üstlenmesini sağlıyor. Philips'in zarif tasarımı da ayrıca takdiri hak ediyor, ancak 55PUS8808/8818'in görüntü kalitesi ve uygun fiyatı en cezbedici yönleri''
Philips Fidelio L4 Kulaküstü Kulaklıklarıyla kazanılan "EISA Satın Alınabilecek En iyi Kablosuz Kulaklık'' ödülü hakkında da EISA jürisi şunları ifade etti: "Philips'in Fidelio L4 kulaklığı günlük kullanımda üst düzey performans sergiliyor. Kulaklık; şık, rahat, tam özellikli olmasının yanında, 40 mm grafen kaplı dinamik sürücüler sayesinde yüksek kaliteli ses kalitesi sunuyor. Şirketin amiral gemisi olan kulaklığın tasarımı; yastıklı kulaklık başlıkları, Muirhead deri kafa bandı ve hafif alaşımlı şasisi sayesinde uzun saatler kullanımda dahi konforu elinden bırakmıyor. Kulaklıkta; aktif gürültü engelleme(ANC), yüksek kaliteli Bluetooth bağlantısı, (LDAC, AAC, SBC ve LC3 kodek seçenekleri sayesinde çok yönlü) performansı daha da artırmak için stratejik olarak yerleştirilmiş bir mikrofon dörtlüsünden yararlanan Adaptive AnC yer alıyor. Üründeki diğer özellikler arasında; çok noktalı Bluetooth, hızlı eşleştirme teknolojisi, USB-C bağlantısı ve Quick-Charge işlevselliğiyle 50 saate kadar pil ömrü yer alıyor''
En rekabetçi kategorilerin biri olan Truw Wireless kategorisindeyse Philips T2 TWS, "EISA En İyi Kulak İçi Kulaklık'' ödülünü kazandı. Jüri üyelerinin ürün hakkındaki sözleriyse şunlardı: "Fidelio'nun atalarından gelen mirasını daha da yukarıya çıkartan bu model, boyutunun aksine güçlü ses kalitesi ve kullanım kolaylığıyla öne çıkıyor. Çift yönlü akustik tasarım, grafen kaplı elektro-dinamik sürücüyü temel alıyor ve her kapsülde etkin aktif gürültü engelleme ve ses algılama için üçlü mikrofon bulunuyor. Kulaklık rahat olmasının yanında kullanıcıların kulağına tam oturacak şekilde tasarlanmış. Philips'in üç noktalı 'targus kilidi' sayesinde yürürken, koşarken veya seyahat ederken kulaklıkları kaybetme ihtimali ortadan kalkıyor. Kablosuz kulaklığın diğer cezbedici özellikleri; Amazon Alexa, Apple Siri ve Google Assistant uyumluluğu ve sistemlere çok hızlı bir şekilde eşleşmesi. Kulaklık ayrıca yalnızca 15 dakikalık hızlı şarj edilerek 1 saat çalma süresi sunuyor.''
 
OLED808 ve PUS8808 modellerinin Türkiye'de ki satışlarına Temmuz 2023 itibariyle başlandı. Philips Fidelio L4 ve Philips T2 modellerinin ise 2024 yılında satışının yapılması planlanıyor.

Elaris Direktörü Yıldız: 2023 yılının ikinci çeyreğinde kurulu istasyon sayımızı %72 artırdık- Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Çevresel sürdürülebilirlik ve son yıllarda hızla yükselen akaryakıt fiyatları nedeniyle Türkiye’de hızla yaygınlaşmaya başlayan elektrikli araçlar, ülke genelindeki hızlı şarj istasyonu sayısını artırıyor.
Türkiye Avrupa’da 2. sıraya yükseldi
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Haziran 2023 sonu itibarıyla Türkiye genelinde 27 bin 476 adet şarj edilebilir elektrikli araç bulunuyor. Türkiye çapında bu yıl başında 1719 olan şarj istasyonu sayısı 3 bin 790'a, 3 bin 81 olan şarj noktası (soketi) sayısı ise 8 bin 1'e ulaştı. Türkiye bu veriler ile şarj istasyonu bulundurma sıralamasında Avrupa’da 2. sıraya yükseldi. Türkiye’de şarj ünitesi sayısının 2023’te 54 bine, 2030’da 1.1 milyona, 2040’ta ise 4.8 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor.
2022 yılında Elaris markası ile e-mobilite sektörüne hızlı bir giriş yapan Üçay Grup’ta Türkiye’nin dört bir yanındaki şarj ağını her geçen gün artırıyor. Elaris, elektrikli araç şarj istasyonu ağına yaptığı yatırımlar ile elektrikli araç kullanıcılarına hızlı şarjlanma imkânı sunuyor.
Türkiye’yi şarj istasyonları ile donatmayı hedefliyor
Müşteri deneyimini en üst seviyeye taşımak için Elaris’in etki alanını hızla genişletmeye devam ettiklerini belirten Elaris Direktörü Mustafa Yıldız, bu alanda Türkiye’nin önde gelen oyuncularından biri olmayı ve sunacakları lisanslı şarj ağı işletmeciliği hizmetleri ile Türkiye’yi şarj istasyonları ile donatmayı hedeflediklerini belirtti. Mustafa Yıldız, sözlerine şöyle devam etti:
10 şehirde 24 ayrı lokasyonda elektrikli araç şarj istasyonları
“Elaris olarak, ABD menşeili EATON marka şarj cihazlarımızla; 4 bölgede ve İstanbul, Ordu, İzmir, Kocaeli, Manisa, Muğla ,Ordu ,Sakarya, Bolu, Ankara, Bursa olmak üzere toplam 10 şehirde 24 ayrı lokasyondaki şarj istasyonlarımız ile faaliyet gösteriyoruz.
2023 yılının ikinci çeyreğinde kurulu istasyon sayımızı yüzde 72 artırdık, yatırımlarımız devam ediyor. Bu kapsamda mevcut ağımıza ek olarak 50 AC, 5 DC istasyonumuzun daha kurulumu için çalışmalarımızı yıl sonuna kadar tamamlamayı planlıyoruz. 2024 yılının sonuna kadar 10’u DC olmak üzere toplam 100 AC istasyon daha kurmayı hedefliyoruz.
Sayısı her geçen gün artan Elaris hızlı şarj istasyonlarımız ile müşterilerimize kesintisiz şarj hizmeti sunuyoruz. Yılın ilk yarısında Elaris ile 8.953 kWh’lık, geçtiğimiz Temmuz ayında ise 5.261 kWh’lık şarj işlemi yapıldı. Şarjlanma miktarındaki artışı müşteri memnuniyetinin bir göstergesi olarak değerlendiriyoruz” dedi.
 
ÜÇAY GRUP Hakkında
Mühendisliği, kurum kültürünün merkezine konumlandırarak, çevreye duyarlı sistemler oluşturmak amacıyla 2000 yılında İstanbul’da kurulan Üçay Grup, bugün bünyesinde; Üçay Mühendislik, Üçay İnşaat, Isomer, Evjet şirketlerini ve EVREKAA Ar-Ge Merkezi’ni barındıran bir grup şirketidir. Üçay Grup; İklimlendirme, enerji, E-Mobilite (Elaris markası ile), elektrik, mekanik ve teknoloji alanında müşterilerine kaliteli ürün ve hizmetler sunmaktadır.

Tarım Arazilerinde Su ve Elektrik İsrafı Kaynakları Zorluyor - Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Değişen mevsim koşullarıyla birlikte baş gösteren kuraklık tehlikesi, yaz mevsiminde hem sosyal hayatta hem de farklı iş kollarında etkisini daha derinden hissettiriyor. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin Ağustos ayı boyunca su kullanımına yönelik getirdiği kısıtlamalar, su krizinin geldiği boyutları ortaya koydu. Alınan kararlara göre hortumla çevre sulamaları yasaklanırken otomobil ve halı yıkama faaliyetlerine sınırlama getirildi. Diğer yandan verimli tarım alanlarıyla bilinen Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki birçok arazide, içme sularının bilinçsizce vahşi sulama (salma sulama) amacıyla kullanılması konunun diğer önemli boyutuna işaret ediyor. Hem şebeke suyu hem de sondaj kuyuları açılarak elde edilen yer altı kaynak sularının kullanıldığı vahşi sulama, su israfına ve enerji maliyetlerinin artmasına sebep oluyor.
Ülkemizin en çok elektrik enerjisinin tüketildiği coğrafyalarından olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin 6 ilinde elektrik perakende satış hizmeti veren DEPSAŞ Enerji'nin Genel Müdürü Murat Karagüzel, kuraklık tehlikesine karşı tüm çiftçilerin verimli sulama metotlarını kullanması gerektiğinin altını çizdi. Karagüzel yaptığı açıklamalarda sadece Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Şırnak, Batman ve Siirt illerinde 123 bin kayıtlı çiftçinin üretim gerçekleştirdiğini vurgulayarak, "Bu 6 ilde 16 milyon dekar ekili tarımsal alan yer alıyor ve bölgedeki 123 bin çiftçinin 65 bini, sadece tarımsal sulamayla üretim gerçekleştiriyor. 800 metreye varan derinlikte açılan sondaj kuyularından elektrikle su çekildikten sonra yapılan vahşi sulama, orantısız su dağılımına sebep olurken hem ürün verimliliğini düşürüyor hem su ve elektrik maliyetlerini artırıyor." dedi.
Sürdürülebilir tarımsal kalkınma için tasarruf şart
Tarım arazilerinde sürdürülebilir kalkınmanın günümüzde hiç olmadığı kadar kritik önem taşıdığının altını çizen Karagüzel, "Bu kalkınmanın temelinde ise kaynakların iyi değerlendirilmesi ve tasarruf tedbirleri ile optimum verim alınması yatıyor. Ülkemizin sahip olduğu tatlı su kapasitesinin ortalama yüzde 70'i tarımsal faaliyetlerde kullanılıyor. Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde içme suyunun tarım arazilerinde kullanımı yüksek boyutlara ulaştı. Ayrıca bölgemizde sulama birliklerine bağlı sahalarda ekilen tarım alanlarının yaklaşık yüzde 65'i ise elektrik enerjisi kullanılarak sulanmakta. Bu noktada hem enerji sarfiyatını artıran hem de su kaynaklarını olması gerekenden fazla harcayan, elektrikle kuyudan su çekilerek yapılan vahşi sulama yönteminden vazgeçilmesi gerektiğine dikkat çekmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Verimli sulama yöntemleri ile en az yüzde 20 tasarruf mümkün
Karagüzel tarımda yağmurlama, damla ve gece sulaması gibi metotların yaygınlaşmasıyla yıllık yaklaşık yüzde 20 enerji ve su tasarrufunun, üretimde ise yüzde 20'ye varan daha fazla verimliliğin sağlanabileceğini belirterek, "Örneğin bir çiftçi, doğru sulama ile 100 dönüm pamuk ekerse yıllık 50 bin kWh (120 bin TL) tasarruf edebilir. Çiftçilerimizin damla sulama, gece sulaması, hatta rüzgar enerjisi ile çalışan su pompası gibi metotlarla, tarım arazilerinde maksimum verimlilik alacaklarına ve bu sayede yüksek oranda enerji tasarrufu elde edeceklerine inanıyoruz" şeklinde konuştu

Rosatom’dan Kırgızistan'a Nükleer Tıp Alanında Destek- Basın Açıklaması

15 Ağustos 2023 • 18:35:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kırgızistan Sağlık Bakanlığı ve Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom'un temsilcilerinden oluşan bir uzman komisyonu, Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'teki Ulusal Onkoloji ve Hematoloji Merkezi'nde (NC??) onkolojik ve diğer ciddi hastalıklara yakalananların tedavisi için yeni bir radyonüklid teşhis departmanı oluşturma projesinin önemli bir aşamasını tamamladı.
NC?? çalışanları ve Rosatom temsilcilerinden oluşan çalışma grubu Kırgızistan düzenleyici makamlarından lisans almak üzere gerekli uygulama tedbirlerini hayata geçirdi. Bu çalışmalar, tek foton bilgisayarlı emisyon tomografi (SPECT) bölümünün sıhhi ve epidemiyolojik incelemesini yapmak ve projenin radyasyon güvenliği gerekliliklerine uygunluğunu sağlamak için yürütülüyor.
Rosatom ayrıca personeli eğitmek, ulusal altyapının etkinliğini değerlendirmek ve tıp kurumlarının radyoizotop ürünlerini kullanma lisansı almasını sağlamak amacıyla NC??'e ücretsiz olarak bir teknesyum-99m GT-4K jeneratörü teslim etti.
Rus nükleer endüstrisi heyeti, SPECT bölümünün teknik incelemesi sırasında personele uzman desteği de sağladı.
Bir sonraki adımını, projenin radyasyon güvenliği gerekliliklerine uygunluğu ve radyoizotop ürünlerinin kullanımına yönelik Kırgızistan düzenleyici makamlarından lisans alınması oluşturuyor.
Rosatom'un bünyesindeki Rusatom Healthcare A.Ş Genel Müdürü Igor Obrubov konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Kırgız ortaklarımıza yeni radyonüklid tanı bölümünün hizmete girmesine hazırlık aşamasında tam destek vermekten mutluluk duyuyoruz. Bu proje Kırgızistan'da nükleer tıbbının gelişmesi ve stratejik iş birliğimizin devamı için hayati önem taşıyor. Doktorların eğitimi için Kırgız meslektaşlarımıza teknesyum jeneratörü bağışladık. Rosatom, gelecekte, Kırgızistan'ın teknesyum-99m jeneratörleri konusundaki ihtiyaçlarını tam olarak karşılamaya hazır."
Taraflar, Kırgızistan'da ileri nükleer tıp teknolojilerinin geliştirilmesini amaçlayan Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEA) teknik iş birliği programı çerçevesinde iş birliği yapıyor

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery