Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Isıtma sektörünün köklü sanayi kuruluşlarından Çukurova Isı, sürdürülebilir büyüme stratejileri ve inovasyon odaklı çözümleriyle sektördeki liderliğini sürdürüyor. Radyant ısıtma pazarında yüzde 65 pazar payına sahip olan şirket, rekabetinin yoğun olduğu ve karlılığın baskılandığı bir dönemde bile pazar payını genişletmeye devam ediyor.
"Ciromuz, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 büyüdü"
Çukurova Isı'nın 2025 yılı ilk çeyrek dönem performansını değerlendiren Çukurova Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü, "Küresel belirsizliklere, enflasyon kaynaklı maliyet baskılarına, faiz oranlarına ve dalgalı seyreden döviz kurlarına rağmen yılın ilk çeyreğini başarılı bir finansal performansla tamamlamayı başardık. Ciromuz, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 büyüdü. Alınan siparişler de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12 oranında arttı. İlk çeyrekte ortaya çıkan bu başarılı finansal performansımızda; teknoloji ve marka yatırımlarımız, güçlü AR-GE'miz, yenilikçi çözümlerimiz, müşteri odaklı hizmet anlayışımız ve yüksek marka bilinirliğine sahip olmamız önemli rol oynuyor. Bundan sonra da değişen tüketici beklentilerini yakından takip etmeye, pazarın dinamiklerini göz önünde bulundurarak AR-GE'mize yön vermeye, markamıza yatırım yapmaya ve böylece büyümemizi sürdürülebilir kılmaya devam edeceğiz" dedi.
Osman Ünlü konuşmasında ayrıca, Avrupa Birliği'nin Yeşil Mutabakat Anlaşması ve Sınırda Karbon Düzenlemesi mekanizmasının getirdiği uluslararası yaptırımların da radyant ve elektrikli ısıtma pazarına ve dolayısıyla Çukurova Isı ürünlerine olan talebi artırdığını vurguladı:
Sanayide düşük emisyonlu teknolojilere geçmek 'ticari bir zorunluluk'
"Avrupa Birliği'nin 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefiyle yürürlüğe koyduğu Yeşil Mutabakat Anlaşması ve bu kapsamda hayata geçirilen Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (CBAM), başta sanayi olmak üzere tüm sektörlerde dönüşümü zorunlu kılıyor. Özellikle AB ile yoğun ticari ilişkileri bulunan ülkelerdeki üretici firmaların düşük emisyonlu teknolojilere geçmesi, artık sadece çevresel bir sorumluluk değil, aynı zamanda ticari bir zorunluluk haline geldi. Bu gelişmeler, enerji tüketimini ve karbon emisyonunu minimize eden radyant ısıtma sistemlerine olan ilgiyi de hızla artırdı. Çünkü Türkiye'de sanayide sarf edilenenerjinin yüzde 50'ye yakını verimsiz ısıtma ve soğutma sistemleri tarafından tüketiliyor. Özellikle geleneksel sistemler olarak adlandırdığımız merkezi sıcak hava üflemeli sistemlerin çalışma prensibi, enerji tasarrufu yapmak ve karbon emisyonlarını düşürmek noktasında yetersiz kalıyor. Bu nedenle sanayici, geleneksel ısıtma sistemlerini renovasyon kapsamına alıp tasarruflu ısıtma yapan radyant ısıtıcılara yöneliyor.
Yüzde 70 daha fazla tasarruflu
Çukurova Isı olarak, Avrupa Komisyonu'nun Ecodesign Direktifi'ne (ErP) uygun olarak geliştirdiğimiz Goldsun CPH seramik plakalı radyant ısıtıcı ürünümüz ile ısıtmada geleneksel sistemlerden yüzde 70 daha fazla tasarruf ve düşük emisyon değerleri sağlayarak, endüstriyel tesislerin yeşil dönüşüm sürecini destekliyoruz. Ayrıca yeşil dönüşüm kapsamında GES yatırımı yaparak, enerjisini güneşten karşılayan endüstriyel tesislere de ileri teknoloji elektrikli ısıtıcı ürün gruplarımızla verimli çözümler sunuyoruz" diyerek sözlerini tamamladı
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Veri merkezi ekosisteminin önde gelen şirketlerinden Serban, uçtan uca veri merkezi çözümleriyle dikkat çekiyor. Şirket, 20-21 Mayıs 2025 tarihlerinde İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen ve dünya çapındaki profesyonel veri merkezi liderlerini bir araya getiren DCD Connect Madrid 2025'te büyük ilgi gördü. Sektörün önemli şirket ve yöneticilerini bir araya getiren bu önemli etkinlikte Serban, yenilikçi çözümlerini sergileyerek, uluslararası arenadaki yetkinliğini ve iddialı vizyonunu bir kez daha gözler önüne serdi. Serban Genel Müdür Yardımcısı Ali İhsan Güner ve Otomatica’nın kurucusu ve CEO’su Hüseyin Doğa Emiroğulları, DCD Madrid'te katılımcıların büyük ilgi gösterdiği küresel veri merkezi talepleri ve zorlukları konulu bir panele katılarak şirketi temsil etti. Ayrıca Design & Construction bölümünde Serban DC Almanya Genel Müdürü Bedrettin Altay’da Serban’ın uçta uca ‘All in One’ prensibiyle veri merkezi projelerindeki bütüncül yaklaşım prensiplerini aktardığı ilgi çekici bir sunum gerçekleştirdi.
Serban fuar boyunca veri merkezi profesyonellerinin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Tecrübesi, teknik birikimi, etkin kaynak kullanımı ve ileri teknolojisiyle başta veri merkezi projeleri olmak üzere kritik tesisler için çözümler sunan Serban fuar boyunca veri merkezi profesyonellerinin ilgisini çekti. Ziyaretçiler, Serban'ın yatırım danışmanlığından başlayıp operasyonel süreçlere kadar uzanan ve dünya standartlarının ötesinde sunduğu EPC+ modeliyle uçtan uca çözümler sunması ve bu kapsamlı hizmet anlayışı, veri merkezi projelerinin sürdürülebilirliğine büyük katkı sağladığı için takdir topladı.
Serban’ın bağlı olduğu Açık Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Açık fuardaki ilgiye dair yaptığı açıklamada şunları söyledi "DCD Connect Madrid, veri merkezi sektörünün bugününe ve geleceğine yön veren liderleri bir araya getiren, eşsiz bir bilgi paylaşımı ve iş birliği ortamı sunuyor. Serban olarak, bu değerli etkinlikte yenilikçi çözümlerimizi sergilemekten ve sektör profesyonelleriyle buluşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Serban’ın sunmuş olduğu veri merkezi çözümlerine gösterilen yoğun ilgi, uluslararası standartların ötesine geçen projelerimizin ve müşteri odaklı yaklaşımımızın başarısını bir kez daha kanıtladı. Etkinlik boyunca gerçekleştirdiğimiz sunum ve panelde, sektördeki deneyim ve bilgi birikimimizi değerli katılımcılarla paylaşma fırsatı bulduk." dedi ve sektördeki ihtiyaçlara yönelik çözümler geliştirerek fark yarattıklarını belirtti “Veri merkezi projelerini hayata geçirmeye başladığımızda, sektördeki geleneksel modellerin yetersiz kaldığını ve daha teknik, mühendislik odaklı çözümlere ihtiyaç duyulduğunu gözlemledik. Bu nedenle, mevcut standartların ötesine geçerek EPC+ modelini benimsedik ve holding bünyemizdeki şirketlerimizle iş birliği yaparak anahtar teslim çözümler sunmaya başladık. Çözümlerimiz lider GSM ve teknoloji şirketlerinin veri merkezi projelerinde uygulandı ve başarılı oldu. [BA2] Veri merkezi sektörü özelinde uzmanlaşan insan kaynağımızla, projelerin yalnızca yapısal değil, aynı zamanda çevik, esnek ve verimli olması için teknolojiler üretiyor ve entegrasyonunu sağlıyoruz. Bu yaklaşımımız, Serban'ın küresel pazardaki yerini sağlamlaştırması ve yeni iş ortaklıkları geliştirmesi için önemli bir zemin oluşturuyor.” dedi.
DCD Connect Madrid 2025, 1.700'ü aşkın sektör lideri, 120'den fazla katılımcıyı ve 150'den fazla uluslararası uzman konuşmacıyı ağırlayarak, veri merkezi endüstrisindeki en son trendlerin, teknolojik gelişmelerin ve stratejik yaklaşımların derinlemesine tartışıldığı bir etkinlik olarak gerçekleşti. Serban’ın yenilikçi, teknolojik, sürdürülebilir ve operasyonel mükemmeliyet ilkeleri doğrultusunda geliştirdiği çözümler, veri merkezlerinin geleceğine yön vermesinde kritik bir rol oynamaya devam edecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Lastik sektöründe mobilite dönüşümüne liderlik eden Brisa, madencilik ve inşaat sektörünün önde gelen oyuncularından Çiftay ile bayisi Doğan-Gü aracılığıyla stratejik bir iş birliğine imza attı. Brisa’nın merkez ofisinde 26 Mayıs'ta düzenlenen imza töreniyle resmiyet kazanan bu anlaşma, Brisa'nın filo yönetimi çözümleri alanındaki uzmanlığını ve pazardaki güçlü konumunu bir kez daha ortaya koyuyor.
Filo Yönetiminde Yeni Dönem: Çoklu Lokasyonda Entegre Çözümler
Brisa, geleneksel yaklaşımın ötesine geçen kapsamlı mobilite çözümleriyle, Doğan-Gü bayisi ile birlikte Çiftay’a yalnızca ürün değil, aynı zamanda uçtan uca danışmanlık ve stratejik çözüm ortaklığı sunuyor.
Çiftay’ın yaklaşık 950 kamyon ve 200 iş makinesinden oluşan araç parkında, yeni lastik tedariği, kaplama ve tamir operasyonları Brisa tarafından yönetilecek. Çiftay’ın tüm filo yönetimi süreçlerinde Brisa’nın Profleet çözüm ortaklığı modeli uygulanacak.
Yılda 8.000 yeni ağır vasıta lastiği ve 7.000’in üzerinde kaplama ihtiyacına sahip Çiftay için geliştirilen bu model kapsamında, Brisa bayisi Doğan-Gü’nün 15 kişilik ekibi müşteri odaklı organize hizmet sunuyor.
Brisa ayrıca, Bandag kaplama çözümleriyle lastik ömrünü maksimize ederken, LCPK (Kilometre Başına Lastik Maliyeti) analizleriyle de etkin performans takibi ve maliyet optimizasyonu sağlıyor. Aynı zamanda sahada altyapı desteği ve anlık bakım hizmetleriyle operasyonların sürekliliğini güvence altına alıyor.
Veri Tabanlı Akıllı Filo Yönetimi
Teknoloji destekli Aspects saha analizleri, TPMS uzaktan lastik basınç takibi, hurda lastik analizleri ve TMP yazılımı gibi araçlarla her adım veri temelli yönetilerek lastiklerin ekonomik ömrü en üst düzeye çıkarılıyor.
İmza töreninde Brisa Stratejik Büyümeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cenk Koçdor şu değerlendirmeyi yaptı: “Brisa olarak, Türkiye genelinde güçlü filo müşterilerimize mobiliteyi merkeze alan entegre çözümler sunuyoruz. Bu doğrultuda Çiftay ile stratejik iş birliğimizden büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu modelle, çok lokasyonlu operasyonları daha güvenli, verimli ve sürdürülebilir hale getirerek filo yönetimindeki uzmanlığımızı ve çözüm ortaklığı gücümüzü bir kez daha gösteriyoruz.”
Brisa Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yakup Demir ise şunları söyledi: Brisa olarak, mobilite dönüşümümüzü yaygın bayi ağımızla birlikte, ortak bir vizyonda gerçekleştiriyoruz. Bu vizyon ortaklığını sahiplenen, Çiftay ile işbirliğimizin geliştirilmesinde çok önemli katkıları olan Doğan-Gü bayimize teşekkür ediyorum” dedi.
Sabit Aydın ve Çiftay Maden Yönetim Kurulu Başkanı Gülant Candaş iş birliğini şu sözlerle değerlendirdi: “Brisa ile yürüttüğümüz bu çözüm ortaklığı sayesinde, farklı coğrafyalarda ve zorlu saha koşullarında faaliyet gösteren araç filomuzun verimliliği ve güvenliği büyük ölçüde arttı. Bu iş birliği sadece tedarik değil, sürdürülebilir operasyonel başarıyı hedefleyen bir dönüşüm”
Murat Oğuz ve Brisa’nın çözüm ortağı Doğan-Gü 'nün Genel Müdürü Taylan Avcıoğlu ise şunları söyledi: “Çiftay ile sahada kurduğumuz organizasyon, bayi olarak yetkinliğimizi ve çözüm üretme gücümüzü en üst seviyeye taşıdı.”
***
Brisa hakkında:
Brisa’nın temelleri, Sabancı Holding ve ortaklarının girişimiyle 1974 yılında kurulan Lassa ile atılmıştır. Lastik sektöründe dünyada yaşanan gelişmelere paralel olarak; 1988 yılında Sabancı Topluluğu ile Dünyanın en büyük lastik üreticisi Bridgestone Corporation arasında gerçekleşen ortaklık sonucunda, Brisa bugünkü adını almıştır. Türkiye lastik pazarının mobilite lideridir.
Brisa Kocaeli Üretim tesisleri dünyanın tek çatı altındaki en büyük lastik fabrikalarından biridir. Aksaray fabrikası ise sektörün ilk akıllı uygulamalarla donatılmış fabrikasıdır. Bu fabrikalarında ürettiği Lassa markalı ürünler, bugün 90’a yakın ülkede, 600’ün üzerinde tabelalı mağazası ile dünyada araç sahipleriyle buluşmaktadır.
Türk ekonomisine olduğu kadar ülkenin toplumsal gelişimine de önem veren Brisa, sürdürülebilirlik faaliyetlerini Birleşmiş Milletlerin Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına katkı sağlayan şekilde ele almaktadır. Eğitime katkısını ortaya koyduğu “Brisa Akademi” ve “Brisa Mensupları Öğrenimi Destekleme Derneği”, kültürel bir değer olan “Brisa Müze” ön plana çıkan değerleridir. Şirket, CDP de “İklim Değişikliği”, “Su Güvenliği” ve “Tedarikçi İlişkileri Derecelendirmesi”nin üçünde de Global Listede (A LIST) yer alan global lastik sektöründeki ilk ve tek şirkettir. 1,5 derece senaryosu bazında Kapsam 1 ve 2 emisyonlarını 2030 yılında %56 azaltacağını açıklayan Brisa, Bilimsel Temelli Hedefler Girişimi (Science Based Targets Initiative) tarafından hedefleri onaylanan global lastik sektöründeki ilk şirket olmuştur.
Brisa; Bridgestone, Lassa, Dayton, Kinesis, Firestone lastik markaları; Bandag ve Veloxia kaplama markaları; Otopratik, Propratik mobilite merkezleri ile beraber Lastiğim hizmet noktaları, Lastik.com.tr internet satış sitesi, ticari araç filolarına yerinde bakım sağlayan Mobilfix mobil bakım servisi ve Profleet hizmet paketi, Probox mobil satış ve hizmet noktası ve Lastik Oteli lastik saklama hizmetiyle Türkiye ekonomisi ve gelişimine katkı sunmaktadır. Şirket sürdürülebilir mobilite odak alanında, Arvento Mobil Sistemler ile, lastik, servis ve telematik iş kollarını bir araya getirerek, filo müşterilerine değer katmak için çalışmaktadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
"Ailede Birlik, İşletmede Sürdürülebilirlik" misyonuyla yaklaşık 300 aile şirketini temsil eden TAİDER'in, aile şirketlerinin sürdürülebilirliğini desteklemek amacıyla 2017 yılında hayata geçirdiği Kuzey Yıldızı Aile Şirketlerinde Sürdürülebilirlik Programı 2025 ödülleri sahiplerini buldu. Kuşadası Pine Bay otelde düzenlenen ödül törenine, iş dünyasının önemli isimleri katıldı. 6 kategoride biri büyük ödül olmak üzere toplamda 4 ödülün verildiği törende, büyük ödülün sahibi Polat Group Holding oldu. Polat Group Holding adına ödülü Genel Müdür Rıza Korkut Özdemir aldı.
6 ana kategoride üstün başarı
Program çerçevesinde Polat Group Holding, 'Çalışanlar, Çevre, Gelecek Nesil ve Aile, İş Modeli, Kurumsal Yönetim ve Toplum' olmak üzere toplam altı ana kategoride 200'ü aşkın kriter üzerinden değerlendirildi. Şirket, her bir başlık altında sergilediği örnek uygulamalar ve stratejik yaklaşımıyla altı kategoride de ön plana çıkarak büyük ödülü almaya hak kazandı.
Ödül töreninde konuşan Polat Group Holding Genel Müdürü Rıza Korkut Özdemir, "1978 yılında Kurucumuz ve Onursal Başkanımız İbrahim Polat'ın küçük bir atölyede, büyük hayallerle başlattığı yolculuk; bugün makine, redüktör, kimya, tarım gibi birbirinden farklı sektörlerde kalıcı değer yaratma vizyonumuzla devam ediyor. Köklerimizden gelen mirası, sürdürülebilir büyüme, kurumsal yönetim ve topluma faydayı işimizin ayrılmaz bir parçası olarak görerek daha da ileriye taşıyoruz. Kuzey Yıldızı Programı, bu alandaki uygulamalarımızı ve kararlılığımızı tescillemekle kalmayıp, daha iyisini yapmak, değer odaklı büyümek için bizlere ilham ve cesaret de verdi. Bu prestijli ödüle sahip olmaktan dolayı mutlu ve gururluyuz. Çevresel ve toplumsal sorumluluklarımızı gözeterek iş yapış biçimimizi dönüştürmeye ve kurumsal yönetim ilkeleri doğrultusunda örnek teşkil etmeye devam edeceğiz" dedi.
Türkiye'nin geleceği aile işletmelerinin dönüşümünden geçiyor
Sözlerini aile işletmelerinin ekonomideki önemine vurgu yaparak sürdüren Özdemir, "Aile işletmeleri hem küresel anlamda hem de ülkemizde ekonominin ana gövdesini, yapı taşını oluşturuyor. Ülkemizdeki işletmelerin yüzde 95'i aile şirketi. Sürdürülebilir bir ekonomi bu işletmelerin kurumsallaşmasından, sürdürülebilir büyümesinden, kapasitelerini artırmalarından geçiyor. Küresel ekonominin durgun seyrinden kurtulması da ülkemizin güçlü yarınları da bu işletmelerin desteklenmesine, gelecek nesillere başarılı bir şekilde devredilmesine bağlı. Bu noktada TAİDER'in oldukça stratejik bir rol üstlendiğini düşünüyor, bu kıymetli çaba için TAİDER yönetimine ve üyelerimize teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Sürdürülebilir iş modelleri geliştirmeyi hedefliyor
"Kuzey Yıldızı Aile Şirketlerinde Sürdürülebilirlik Programı" sürdürülebilirlik yaklaşımını benimseyerek bu alanda çalışmalar yapan, çalışanlar, çevre, toplum ve gelecek nesiller açısından fark yaratarak ülke ekonomisine değer katan aile işletmelerinin teşvik edilmesini amaçlıyor. Programa başvuran şirketler, değerlendirme raporu sayesinde gelişmiş ve geliştirilecek alanlarını tespit etme imkânı buluyorlar.
Program sürecinde eğitilen "Değerlendiriciler" hem kuramsal hem de uygulama bilgisi ile öğrenme ve öğrendiklerini kendi şirketlerinde de uygulama fırsatı yakalıyor. TAİDER Kuzey Yıldızı Aile Şirketlerinde Sürdürülebilirlik Programı'na başvuracak aile şirketlerinin sanayi, ticaret, hizmet faaliyeti olması, halka açıklık oranının en fazla %40 olması, hisselerinin en az %50'sinin aile(ler) kontrolünde bulunması gerekiyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Tüm Türkiye’de 60 bini aşkın T10X’i kullanıcılarla buluşturan Togg, Türkiye devler ligindeki yerini sağlamlaştırmaya devam ediyor. Togg, uluslararası bağımsız marka değerleme danışmanlık şirketi Brand Finance tarafından yayımlanan ve Türkiye’nin en değerli ve en güçlü markalarını sıralayan araştırmada bir kez daha yerini aldı. 125 markanın yer aldığı listeye ilk kez geçen yıl giren Togg, bu yıl da ülkemizin en değerli 20’nci markası oldu.
Listede beş basamak birden yükseldi
Togg ayrıca İstanbul Sanayi Odası tarafından yapılan “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” araştırmasında da 2024 yılı sonuçlarına göre 37’nci sırada yer aldı. Togg bu yılki listede beş basamak birden yükseldi.
Elektrikli araç ve C-SUV segmentinde zirvede
Nisan 2023 itibarıyla ilk cihazı T10X’i kullanıcılarla buluşturmaya başlayan Togg, 2025 yılı ilk 4 ayında hem elektrikli araç hem de C-SUV segmentinde zirvede yer alıyor. 3.537 adedi nisan ayında olmak üzere ilk 4 ayda 10.325 satış adedine ulaşan T10X, içten yanmalı araçların da yer aldığı C-SUV segmentinde %10,1 pazar payıyla lider konumunda. Her geçen gün daha fazla kullanıcıyla buluşan T10X, elektrikli araç pazarında da rakiplerini geride bırakıyor. T10X, yılın ilk 4 ayında %24,4 pazar payıyla açık ara birinci oldu
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye ve Finlandiya'nın sürdürülebilir inşaat alanındaki iş birliğini güçlendirmek ve üçüncü ülkelerdeki yatırım fırsatlarını değerlendirmek amacıyla Ankara'da düzenlenen "Türkiye-Finlandiya Küresel Sürdürülebilir İnşaat Forumu" Türkiye Müteahhitler Birliği ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Açılış konuşmasında tüm dünyada imza attıkları projelerle saygın bir yere sahip olan Türk müteahhitlerinin yalnızca yüklenici olarak değil; enerji, sağlık, ulaştırma ve turizm gibi alanlarda yatırımcı olarak da faaliyet gösterdiğini vurgulayan Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı M. Erdal Eren, sürdürülebilir altyapıya yönelik artan talep ve güçlü kalkınma iradesiyle Uganda, Ruanda ve Endonezya'nın umut verici pazarlar olarak öne çıktığını ifade etti.
Türk ve Finlandiya firmaları ile finans kuruluşlarının üçüncü ülkelerde güçlü iş birliği hedefleniyor
Gelişmiş bir müteahhitlik ve sanayi altyapısına sahip olan Endonezya'da Türk ve Finlandiyalı şirketlerin yerel firmalarla birlikte geliştireceği ortak modeller için güçlü bir zemin olduğunu dile getiren Başkan Eren, Uganda ve Ruanda'da kurulacak bu türden iş birliklerinin hem uluslararası uzmanlığın aktarılması hem de yerel kapasitenin geliştirilmesi açısından önemli olduğunun altını çizdi.
Kamu kuruluşları, müteahhitlik firmaları ve finans kuruluşlarının bir araya geldiği üçlü iş birliği modellerinin, bu ülkelerde altyapı yatırımları açısından etkili sonuçlar doğurabileceğine inandığını belirten Başkan Eren, "Türk müteahhitlerinin pazar tecrübesi ile Finlandiya şirketlerinin ileri teknolojik çözümleri ve finansal gücünün, finans kuruluşlarının da desteğiyle birleşmesinin, üçüncü ülkelerdeki birçok projenin hayata geçirilmesini büyük ölçüde kolaylaştıracağına inanıyoruz. Türk müteahhitlerinin, Uganda, Ruanda ve Endonezya'daki gelecek altyapı ve üstyapı projelerine, Finlandiyalı firmalar ve finans kuruluşlarıyla işbirliğinde katkı sağlamaya hazır ve istekli olduklarını bir kez daha vurgulamak isterim." dedi.
"Küresel düzeyde örnek oluşturabilecek projelere imza atabiliriz."
Forumun açılışında konuşan Finlandiya'nın Türkiye Büyükelçisi Pirkko Hämäläinen, sürdürülebilir inşaat alanında bilgi ve teknoloji paylaşımına dikkat çekerek, Finlandiya'nın 2035 yılına kadar karbon nötr hedefi doğrultusunda iki ülke arasındaki iş birliğinin önemine değindi. Büyükelçi Hämäläinen, "Finlandiya'nın yenilenebilir enerji, enerji verimli yapılar, akıllı ulaşım ve su yönetimi gibi alanlardaki uzmanlığı, Türkiye'nin güçlü ve deneyimli müteahhitlik sektörüyle büyük bir sinerji yaratıyor." dedi.
Büyükelçi Hämäläinen, Şubat ayında Helsinki'de gerçekleştirilen Türkiye-Finlandiya Karma Ekonomik ve Ticaret Komisyonu (JETCO) toplantısında, Finnvera ile Türk Eximbank arasında imzalanan reasürans anlaşmasının, altyapı projelerinde iş birliğini güçlendireceğini vurguladı.
"Türk müteahhitleri 137 ülkede yarım trilyon doları aşan proje gerçekleştirdi. Bu başarı, sürdürülebilir çözümlerle birleştiğinde küresel düzeyde örnek oluşturabilecek projelere imza atabiliriz." diyen Hämäläinen, tüm katılımcıları işbirliğine davet etti.
Türk firmalarına Finlandiya'dan finansman desteği
Açılış konuşmasında Türk müteahhitleri ile birlikte çalışma konusunda harika bir deneyime sahip olduklarını belirten Finnvera Kıdemli Başkan Yardımcısı Jussi Haarasilta, "Türk firmalarının, Türkiye'de ve dünyanın dört bir yanındaki büyük altyapı projeleri için finansman bulmalarına yardımcı olmak istiyoruz." dedi. Yeni iş birlikleri için sabırsızlandıklarını ifade eden Haarasilta, bir sonraki toplantı programını mümkün olan en kısa sürede ayarlamayı umduklarını belirtti.
Forum'a Ruanda, Uganda ve Endonezya'dan yetkililer katılarak ülkelerindeki iş ortamı, iş yapma prosedürleri ve önümüzdeki dönemde ülkelerinde gerçekleştirilmesi planlanan alt ve üstyapı projeleri hakkında bilgi verdi.
Finnvera'nın yanı sıra Türk Eximbank, Citibank, Societe Generale ve Deutsche Bank yetkililerinin katılımıyla "Sürdürülebilir Altyapı Projelerinin Finansmanı" konulu bir oturum düzenlendi.
Gerçekleştirilen sunum ve firma tanıtımlarının ardından Ruanda, Uganda ve Endonezya yetkilileri, Fin firmaları ve finans kuruluşları temsilcileri ile TMB üye firmaları arasında ikili görüşmeler gerçekleştirildi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Hepsiburada, Bayram’a özel sunduğu kampanyalarla bayram alışverişini zahmetsiz, hızlı ve avantajlı bir deneyime dönüştürüyor. Elektronikten modaya, süpermarketten ev & yaşam ürünlerine kadar geniş ürün yelpazesiyle bayram hazırlıkları tek platformda tamamlanabiliyor. Peşin fiyatına 9 taksit, hızlı teslimat ve güvenli ödeme gibi ayrıcalıklar da alışveriş sürecini destekliyor.
Bayram Şıklığına Özel Seçimler
Kadın, erkek ve çocuklar için giyim koleksiyonları bayram şıklığını tamamlayan seçenekler sunuyor. Klasik ve modern tarzları bir araya getiren markalarda sepette %20’ye varan indirimler uygulanırken, dünyaca ünlü ayakkabı ve çanta markalarında %10’a varan avantajlı fiyatlar da kampanya kapsamında yer alıyor.
Bayram Sofralarına Lezzet ve Renk
Bayramda aileleri bir araya getiren sofralar için mutfak gereçlerinden dekoratif ürünlere, küçük ev aletlerinden sofra takımlarına kadar birçok kategoride avantajlı fiyatlar sunuluyor. Seçili ürünlerde %80’e varan indirimlere ek 150 TL kupon fırsatı dikkat çekiyor.
Bayram ruhunu yansıtan geleneksel ikramlıklar da sofralarda yerini alıyor. Şeker, çikolata, lokum ve kahve gibi ürünlerde sunulan kampanyalar, hem misafir ağırlamalarını hem de bayram ziyaretlerine uygun hediye seçeneklerini kolaylaştırıyor.
Teknoloji Tutkunlarına Bayram Fırsatları
Akıllı telefonlar, kulaklıklar, televizyonlar ve akıllı saatler gibi birçok teknolojik üründe avantajlı fiyatlar sunuluyor. Seçili telefon aksesuarlarında sepette %25 indirim gibi kampanyalarla teknolojik ürünlere erişim kolaylaşıyor.
Temizlik ve Kişisel Bakım Ürünlerinde Ekstra Kolaylık
Bayram öncesi temizlik hazırlıkları için deterjan, temizlik malzemeleri ve kişisel bakım ürünlerinde cazip kampanyalar bulunuyor. Seçili ürünlerde 100 TL üzeri alışverişlerde %15 indirim, “2 al 1 öde” gibi fırsatlar temizlik alışverişlerini daha hesaplı hale getiriyor.
Kadın Kooperatiflerinden Yöresel Tatlar
Türkiye’nin dört bir yanından kadın kooperatiflerinin yöresel ürünleri bayram sofralarıyla buluşuyor. Ordu’dan Çamaş Hanımeli Kadın Kooperatifi’nin fındıklı ve sade süt reçellerinden, Düzce Konaklı Köyü Kadınları Kooperatifi'nin glutensiz un çeşitlerine kadar uzanan geniş bir yelpazede, kadın kooperatiflerinin geleneksel yöntemlerle ürettikleri yöresel ürünlerine avantajlı koşullarla ulaşılabiliyor.
Bayrama Özel Dijital Hediye Kartları
Geleneksel hediyelerin yerini dijital çözümler alırken, Hepsiburada’nın sunduğu dijital hediye kartları hem bireysel hem kurumsal kullanıcılar için esnek ve pratik bir alternatif sunuyor. Zaman kazandıran bu kartlar, ihtiyaçlara göre özgürce kullanılabiliyor.
Toplu alımlarda kurumsal müşterilere özel indirim avantajlarıyla sunulan dijital hediye kartları, bayram döneminde kurumların çalışanlarına değer katacak etkili bir çözüm oluşturuyor.
PALLADYUM
Geçtiğimiz hafta ortasında başlayan düşüş serisi Paladyum’da beşinci gününde de devam ediyor. Dün, 975.00 desteğinden gelen tepki alımlarıyla birlikte destek seviyesi üzerinde tutunma çabası gözlemlenirken, günü 977 seviyesinden tamamladı. Yeni günde ise, gün içi işlemlerde destek seviyesi ve Bollinger bandının orta çizgisinin altına sarkan sert bir hareket dikkat çekti.
Şu anda 965 seviyesinde fiyatlanan Paladyum'da, 975.00 seviyesi altında kalıcılık sağlanması durumunda düşüşlerin 933 desteğine kadar derinleşmesi beklenebilir. Olası tepki yükselişlerinde ise ilk direnç 975.00 seviyesinde bulunurken, üzerinde 1.000 seviyesi önemli bir direnç konumundadır.
Destekler: 933 - 900 - 880
Dirençler: 975 - 1000 - 1040
Ikon Menkul
ikonmenkul.com.tr
***
Yasal Uyarı
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.