Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

- Dell Technologies, bir kuruluşun güvenlik mimarisini otomatize eden ve sistemlere yönelik bir saldırı olduğunda müdahaleleri düzenleyen bir siber güvenlik çerçevesi olan Sıfır Güven için önemli bir adım attığını duyurdu. Şirket, Sıfır Güven’in özel ve kamu sektörü kuruluşları tarafından benimsenmesini kolaylaştırmaya yardımcı olmak amacıyla bir Sıfır Güven ekosistemi oluşturuyor. Bu kapsamda altyapı platformları, uygulamalar, bulutlar ve hizmetler genelinde birleşik bir çözüm oluşturmak için 30'u aşkın lider teknoloji ve güvenlik şirketi bir araya geliyor.
 
Bu ekosistem sayesinde Dell ve iş ortakları Sıfır Güven’in benimsenmesine giden yolu açıyor. Maryland İnovasyon Güvenliği Enstitüsü (MISI - Maryland Innovation Security Institute) ile birlikte Sıfır Güven Mükemmeliyet Merkezi'nde sınıfının en iyisi teknolojiler sağlanıyor ve müşteriler için güvenliği entegre etmeye ve düzenlemeye odaklanan gelişmiş bir özel bulut çözümü oluşturuluyor. Bu yaklaşımın, kuruluşların teknolojiyi uygulamalarına ve mimariyi oluşturmak ve yapılandırmak için gereken uzmanlıktan yararlanmalarına yardımcı olması öngörülüyor.
 
Sıfır Güven ekosistemini oluşturmaya öncülük eden Dell, Corsha, Gigamon, Intel, Juniper Networks, MISI, Nomad GCS, NVIDIA, Palo Alto Networks, VMware gibi iş ortaklarının teknoloji ve yeteneklerini bir araya getiriyor. Şirket, ABD Savunma Bakanlığı onaylı mimariyi önde gelen sağlayıcıların teknolojisiyle geliştirerek, kuruluşların, ABD hükûmetinin Sıfır Güven kararnamesine uymalarını sağlarken siber suçluların üstesinden gelmelerine de yardımcı oluyor.
 
Bu ekosistemle Dell, Savunma Bakanlığı Sıfır Güven gereksinimlerinin yerine getirilmesine yardımcı olacak. Söz konusu gereksinimler arasında öne çıkanlarsa şöyle:
 
• Sürekli kimlik doğrulama: Çok faktörlü kimlik doğrulama kullanarak kullanıcı erişimini sürekli olarak doğruluyor.
• Bağlantı kurma, cihaz algılama ve uygunluk: Bir ağa bağlanmaya veya bir kaynağa erişmeye çalışan herhangi bir cihaz algılanıyor ve uygunluk durumu açısından değerlendirilyor.
• Sürekli izleme ve kesintisiz yetkilendirme: Otomatik araçlar ve süreçler uygulamaları sürekli olarak izliyor ve güvenlik kontrolünün etkinliğini belirlemek için yetkilerini değerlendiriyor.
• Veri şifreleme ve hak yönetimi: Veri hakları yönetimi araçları, yetkisiz veri erişimi riskini azaltmak için bekleyen ve aktarım hâlindeki verileri şifreliyor.
• Yazılım tanımlı ağ oluşturma: Paketlerin merkezî bir sunucuda kontrol edilmesini sağıyor, ağa ek görünürlük sunarken ve entegrasyon gereksinimlerini etkinleştiriyor.
• Politika karar noktası ve politika düzenlemesi: Etkili otomasyon için güvenlik yığınında düzenleme yapmak üzere tüm kural tabanlı politikaları topluyor ve belgeliyor.
• Tehdit istihbaratı: Tehdit istihbaratı verilerinin diğer güvenlik bilgileri ve olay yönetimi (SIEM) verileriyle entegrasyonu, tehdit aktivitelerinin konsolide olarak görüntülenmesini sağlıyor.
 
Temelde bir süreç olan Sıfır Güven’le hedeflenenler, ABD hükûmeti tarafından onaylı ve dünya çapında kabul edilen, iyi tanımlanmış bir dizi entegre ve otomatik güvenlik faaliyeti olarak tanımlanıyor. İş ortağı ekosistemi, Dell'in dünya çapındaki kuruluşlar için uçtan uca onaylanmış bir Sıfır Güven çözümünü ölçeklendirme projesi olarak nitelendiriliyor.
Dell Technologies’in Sıfır Güven stratejisi hakkında daha detaylı bilgiyi 22-25 Mayıs 2023 tarihleri arasında Las Vegas'ta düzenlenecek Dell Technologies World 2023'te paylaşacak.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

- Popüler video platformu TikTok'un son dönemde ortaya çıkan en gözde trendlerinden #BookTok Türkiye'de de başlıyor. Kampanya, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'yla aynı gün kutlanan 23 Nisan Dünya Kitap Günü'nden itibaren Türkiye'de başladı.
Kullanıcıların okudukları kitaplar hakkında çeşitli içerik ve inceleme videoları paylaştığı, tartıştığı ve öneride bulunduğu bir topluluk olan #BookTok; bir grup kitapsever tarafından TikTok’ta bir etiket olarak başlatıldı ve kısa sürede dünyanın kitaplar için bir araya gelmiş en büyük topluluklarından biri oldu.
Dünya genelinde 100 milyardan fazla görüntülemesi olan #BookTok’un İngiltere gibi ülkelerde kitap satışlarını artırdığı biliniyor. Ayrıca, Barnes & Noble gibi birçok büyük kitabevi mağazalarında #BookTok topluluğuna bölümler ayırıyor. Resmi olarak açılmadan önce de Türkiye'deki kullanıcılar tarafından ilgi gören #BookTok, son bir yılda ülkemizde bir milyarın üstünde görüntülenmeye ulaştı.
Yeni yazarlara ilham veriyor
#BookTok’un etkileyici kitap önerileri, yazarlarının yeni kitapları hakkında bilgi vermesi ve okuyucuların birbirleriyle kitap hakkında sohbet etmesini teşvik etmesiyle bu akım, sadık bir edebiyatsever takipçi kitlesi yarattı. Şimdi bu kitle, kitap dünyasının trendlerini etkiliyor.
#BookTok etkisi yeni yazarların kariyerlerini başlatmalarına yardımcı oldu ve bazı kitapları ilk yayımlanmalarının üzerinden yıllar geçmiş olsa bile en çok satanlar listelerinin başına taşımayı başardı.
TikTok’un global çapta en başarılı etiketlerinden olan #BookTok'un platformdaki yükselişiyle ülkemizdeki kitap okuma alışkanlıklarını artırması ve edebiyatın daha geniş kitlelere ulaşması bekleniyor.
 
TikTok Hakkında
TikTok dünyanın önde gelen kısa video uygulamasıdır. İnsanların hayatlarına ilham vermeyi ve zenginleştirmeyi misyon edinen TikTok, dünya üzerindeki herkesin videolar aracılığıyla tutkularını paylaşabilmesi ve yaratıcılığını ortaya çıkarabilmesine uygun pozitif bir uygulama deneyimi sunar. TikTok’un Los Angeles, New York, Londra, Paris, Berlin, Dubai, Singapur, Jakarta, Seoul ve Tokyo'da global ofisleri mevcuttur.
www.tiktok.com
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’de şirketlerin teknolojiye açılan penceresi olan ITServ, ilk yerli ve milli izleme yazılımı sertifikasına sahip ürünü ITOC (IT Operation Center) ile yapay zeka ChatGPT’yi birleştirdi. İlk kez Türkiye’de kullanılmaya başlanacak hizmet ile kurumlar teknolojileriyle ilgili sorunlarına ChatGPT yapay zeka entegrasyonu sayesinde kritik problemlerin çözüm sürelerini kısaltabilecek ve verimliliği artırabilecekler.
 
ITGroup bünyesindeki ITServ, ilk yerli ve milli sertifikalı yazılım ürünü olan ITOC’u geçtiğimiz yıl kullanıma sunmuştu. ITOC, kurumlara 7/24 her an ve her yerden akıllı telefon, tablet veya bilgisayar üzerinden teknolojik altyapılarını izleme imkânı veriyordu. ITOC ayrıca, 7/24 müdahale ekibi sayesinde sorunları sadece tespit etmekle kalmıyor, aynı zamanda kısa bir sürede müdahale ederek çözüme kavuşturuyordu.
 
ITServ, şimdi de ITOC’u yapay zekâ algoritması ChatGPT ile birleştirerek altyapı izleme yazılımları arasında dünyada bir ilk olacak hizmeti başlatacağını duyurdu. ChatGPT, ITServ mühendisleri tarafında modellenerek ITOC ile entegre edildi. Yapılan geliştirmeyle artık ITOC kullanan tüm şirketler BT sistemlerinde yaşayacakları olası bir anomali durumunda, yapay zeka ve makine öğrenimi destekli yeni modül sayesinde daha güvende olacaklar.
 
Eğitim için kullanılıyordu
 
Yapay zekayı ilk kez monitoring yani izleme yazılımıyla birleştirdiklerini belirten ITGroup CEO’su Mehmet Ertan Erdoğan, süreci ve hedeflerini şöyle anlattı: “Bir süredir makine öğrenmesi ile ürünlerimizi geliştiriyorduk. ChatGPT destekli yeni modülümüzü ekiplerimizin karmaşık ve zor problemlerde daha hızlı aksiyon alabilmeleri için geliştirdik. Mühendislerimizin gerçekleştirdiği çalışmayla artık iş ortaklarımızın da yapay zekadan faydalanmasını sağlayacak hizmeti devreye alıyoruz. Gelecekte de yapay zeka ve makine öğrenmesini kullanarak ilkleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz.”
 
Aylık abonelikle sunuyor
 
ITServ, ITOC ile sahip olma modeli dışında bir lisans satın almaya gerek kalmadan aylık abonelik ödeme yöntemleriyle de 7/24 izleme ve müdahale hizmetlerini kullanma imkanı sunuyor. ITOC özellikle operasyon merkezinde, kurumları 7/24 takip eden ekibiyle fark yaratıyor.
 
ITOC nasıl çalışıyor?
 
ITOC uygulaması kurumların sistemine entegre edildiği andan itibaren şirket altyapısında bulunan network, enerji, server, depolama, iklimlendirme ve benzeri ekipmanları hemen keşfediyor. Bu keşfin ardından cihaz ve yazılımlarda olası yaşanan problemleri gerçek zamanlı olarak tespit ederek ilgili yöneticilere bildiriyor. Çıkan olası problemlerde tüm çalışanlara bildirim gitmesi yerine sadece, ilgili departman görevlilerine gerekli alarm ve bildirim mesajları gönderiliyor. Kurumlar için ITOC’un operasyon ekibi tarafından 7/24 sorunlara müdahale hizmeti de veriliyor. Tüm bu iş süreçlerini Android & iOS uyumlu mobil cihazlar üzerinden yönetme imkanı tanıyan ITOC uygulaması sistem ve network altyapılarını 7/24 istenilen zaman ve istenilen yerden izleme esnekliği sağlıyor.
 
ITOC Hakkında detaylı bilgi için: https://itoc.com.tr/videolar/
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 
Sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında iklim kriziyle mücadeleyi önceliklendiren Garanti BBVA’nın 2021 yılında DenizTemiz Derneği/ TURMEPA işbirliğiyle deniz kirliliğini azaltmak ve önlemek amacıyla Marmara Denizi’nde başlattığı “Mavi Nefes Projesi” bu kez ülkemizin doğusuna Van Gölü’ne uzandı. Göl ve çevresinde yaşanan kirlilikle baş etmek adına “Ahtapot 6” deniz süpürgesi 12 ay boyunca Van Gölü’nde faaliyet gösterecek. Van Gölü'ndeki su kirliliğini azaltarak biyoçeşitliliğin korunmasına fayda sağlayacak olan Mavi Nefes Projesi ile birlikte bölge halkında çevre bilincinin artmasına da katkıda bulunmak hedefleniyor.
 
Mavi Nefes Projesi kapsamında Eylül 2021’de Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj sorununun çözümüne katkı sağlamak için iki deniz süpürgesiyle müsilaj ve katı atık temizliği başlamıştı. Temmuz 2022’de Marmara’nın dışına çıkılarak deniz turizminin yoğun olduğu Antalya’nın Adrasan bölgesinde de bir deniz süpürgesi 4 ay boyunca hem katı hem de sıvı atık toplayarak deniz temizliği için çalıştı. Van Gölü, Mavi Nefes Projesi’nin ulaştığı üçüncü bölge oldu.
 
Konuyla ilgili bilgi veren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, “Garanti BBVA olarak parçası olduğumuz topluma karşı sorumluluğumuzu bilinciyle, iklim kriziyle mücadeleye yönelik öncü çalışmalara imza atıyoruz. Çalışmalarımızda atık yönetimi ve temiz gelecek kritik öneme sahip bulunuyor. Bu konuda birlikte hareket ettiğimiz TURMEPA ve değerli yönetimiyle uzun soluklu ve daha da yaygınlaşacak iyi bir işbirliğimiz var. Geçtiğimiz yıllarda doğa daha önce karşılaşmadığımız bir şekilde alarm verdi ve deniz ekosisteminde yaşayan binlerce canlı türünü etkileyen müsilaj sorunu kendini çok güçlü şekilde gösterdi. Bu nedenle 2021 yılında DenizTemiz Derneği/ TURMEPA işbirliğiyle deniz kirliliğini önlemek amacıyla “Mavi Nefes Projesi’ni başlattık. 21 Eylül 2021- 31 Mart 2023 tarihleri arasında deniz süpürgeleriyle Marmara Denizi’nden 132 bin 400 kg katı atık toplandı ve uygun olanlar geri dönüşüme kazandırıldı. Projemizin birinci yılı dolmadan ise Marmara’nın dışına çıkarak su kirliliği sorunu yaşayan bölgelere destek olmanın mutluluğunu yaşadık. Geçtiğimiz yaz, yat turizminin yaygın olduğu Adrasan’da deniz temizliği yaparak yaklaşık 2 ton sıvı atık topladık. Şimdi de Van Gölü’nde temizleme çalışmalarına destek oluyoruz. Mavi Nefes ile Marmara dışındaki denizlerimiz ve su kaynaklarımızı da temiz tutmak ve Türkiye çapında çevre bilinci konusunda farkındalık yaratmaya katkıda bulunmak bizler için mutluluk verici. Kirliliğin önüne geçmek, çevremize ve dünyamıza iyi bakmak için gereken her türlü aksiyonu almaya devam edeceğiz” dedi.
 
TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Kaptanoğlu, “İki yıl önce Marmara Denizi’nde çıktığımız Mavi Nefes yolculuğunu denizlerin ardından Van Gölü’ne taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Van Gölü, ülkemizin en büyük gölü olmasının yanı sıra bölgedeki sosyo-kültürel, ekonomik ve çevresel katkılarıyla önemli bir cazibe noktası. Ne yazık ki aynı sebeplerden dolayı kirlilik baskısıyla da mücadele etmek durumunda kalıyor. TURMEPA olarak kuruluşumuzdan bu yana odağımızda olan Van Gölü’ne bu kez Garanti BBVA’yla birlikte kalıcı bir çözüm modeli götürüyoruz. Bu projeyle bölgede uzun yıllardır devletimiz ve yerel yönetimlerin yürüttüğü koruma faaliyetlerine önemli bir katkıda bulunmuş olacağız. Göldeki kirliliğin önüne geçerken aynı zamanda iklim değişikliğine karşı Van Gölü Havzası’nı dirençli hale getirmeyi ve bu konuda bölgesel farkındalık oluşturmayı amaçladığımız projemize Tatvan Belediyesi de destek veriyor. Çünkü inci kefali ve sodalı serin sularıyla Van Gölü’nün geleceğe miras güzelliklerinden hepimiz sorumluyuz. ” diye konuştu.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Finrota'nın Açık Bankacılık ürünü NetEkstre, 2023’ün ilk çeyreğinde yüksek işlem oranlarına ulaşmaya devam etti. Finrota’nın bünyesinde hizmet veren NetEkstre'nin işlem adedi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32 artarak 6 milyon oldu.
 
Farklı banka hesap hareketlerini tek ekrandan kolayca yönetme olanağı sağlayan NetEkstre, en çok tercih edilen Açık Bankacılık ürünlerinden biri olmayı sürdürüyor. 2023'ün ilk çeyreğinde kaydedilen finansal verilere göre NetEkstre'nin toplam işlenen işlem adedi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32 artarak 6 milyon oldu. NetEkstre’ye entegre olan firma sayısı yüzde 22 arttı. Yılın ilk üç ayında gerçekleşen diğer verilere göre, 6 milyondan fazla hesap hareketini sınıflandırarak raporladı; sisteme entegre banka sayısı 29, desteklenen ERP sayısı 22 oldu.
 
Posrapor'un firma sayısı artıyor
 
Finrota'nın Açık Bankacılık hizmetleri arasında bulunan fiziki ve sanal POS raporlama sistemi Posrapor'u tercih eden firma sayısı da artıyor. Posrapor'a üye olan firmalar, farklı banka ve ödeme kuruluşlarına ait işlemleri ortak bir veri formatında görebiliyor. Posrapor firmalara; tutar, komisyon, taksit sayısı, kart programı, vade tarihi gibi pek çok bilgiyi içeren detaylı raporlar sunuyor. Posrapor bunlara ek olarak; blokeli çalışılıyorsa tarih ve tutar bilgilerini takip etmeye, böylece nakit akışını yönetmeye destek oluyor. 2023 yılının ilk çeyreğinde Posrapor’un firma sayısında yüzde 52 oranında bir büyüme sağlanırken, sisteme entegre banka sayısı ise 15’e yükseldi.
 
E-DBS ürünü ile tahsile gönderilen fatura tutarı 1,3 milyar TL oldu
 
Sunduğu çözümlerle firmalara finansal faydalar sağlayan nakit yönetim sistemi E-DBS, (Elektronik Doğrudan Borçlandırma Sistemi) 2023 yılına başarılı bir performansla başladı. E-DBS sistemi, geniş bayi veya müşteri ağı bulunan firmaların, yapacakları mal ve hizmet satışlarına yönelik fatura tahsilatlarını otomatik olarak gerçekleştirmelerine yardımcı oluyor. Farklı bankalardaki tüm doğrudan borçlandırma sistemi işlemleri tek panelden yönetilebilme olanağı sunan E-DBS'den yararlanan firmalar faturalarının tahsilatı için talimatlar oluşturabiliyor ve limitlerini takip edebiliyor. 2023 yılının ilk çeyreğindeki verilerine göre E-DBS ürünü ile tahsile gönderilen fatura tutarı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 208 artarak 1,3 milyar TL oldu. E-DBS ürününü kullanan firma sayısı ise yüzde 77 artarken, sisteme entegre banka sayısı 23 oldu.
 
 
 
 
TÖS ürünü transfer süreçlerine verimlilik kazandırıyor
 
Finrota'nın hızlı büyüyen ürünlerinden TÖS (Toplu Ödeme Sistemi), transfer süreçlerine verimlilik kazandırıyor. TÖS ile toplu para transferi işlemlerini, EFT, Havale, SWIFT, İthalat ödemesi gibi nakit transferlerini tek bir seferde birden fazla banka ve hesaba gerçekleştirmek mümkün oluyor. 11 bankayla entegre olarak çalışan TÖS ürünü, finans ve muhasebe çalışanları ile yöneticilerin farklı araçlar kullanmalarına gerek kalmadan, banka ve ödeme-tahsilat süreçlerini tek portaldan yönetmelerine yardımcı oluyor. Birçok yenilikçi özelliği ile firmaların hayatını kolaylaştıran TÖS, fintek sektörüne değer katmaya devam ediyor.
 
Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu: “Açık Bankacılık, fintek ekosisteminin yükselen trendlerinden biri haline geldi.”
 
NetEkstre ile firmalara banka hesap bilgileri, hesap hareketleri ve raporlamalar konusunda çözümler sunduklarını ifade eden Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu, şunları söyledi: "Bankacılık süreçlerini dijital dünyaya taşıyarak birçok avantaj sunan Açık Bankacılık, son yıllarda fintek ekosisteminin yükselen trendlerinden biri haline geldi. Şirketlerin ve bireylerin finansal hayatında bir dönüşüm yaratan Açık Bankacılık, 2023 yılından itibaren daha çok konuşulacak. En önemli gündemlerimizden biri olan Açık Bankacılık lisanslama süreciyle birlikte, sektörümüz ihtiyacı olan standartlara kavuşmuş olacak. NetEkstre ürünümüzle Açık Bankacılık pazarında öncü bir rol üstlenerek sektörün gelişimine katkı sağlıyoruz. 2023'ün ilk çeyreğinde ortaya koyduğumuz performanstan memnun olmakla birlikte, önümüzdeki aylarda hedeflerimizi daha da büyüteceğiz. Yeni projeler, ürünler ve avantajlı tekliflerle Açık Bankacılık finansal teknoloji hizmetlerinin yaygınlaşmasına katkı sağlayacağız.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ramazan Bayramı’nda en çok sefer Karadeniz Bölgesi’ne yapıldı. Karadeniz’i ise İç Anadolu Bölgesi takip etti. 14 Nisan itibari ile başlayan bayramın yarattığı seyahat hareketliliğinde yolcu ve sefer rekoru ise bayramın son ve ertesi günkü dönüş yolculuğunda kırıldı. Toplam 11 günlük bayram seyahati sürecinde, sefer sayılarında yüzde 50’ye varan, yolcu sayılarında ise yüzde 240’lara ulaşan artış yaşandı.
Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek, “Ramazan Bayramı bereketi, seyahat sektörüne de yansıdı. Bayram tatilini aileleri ve sevdikleri ile geçirmek isteyen yolcularımızın, daha çok memleketlerine gitmeyi tercih ettiği görüldü. 11 günlük bayram seyahati süresince şehirlerarası yolcu taşımacılığında yüzde 240’lara varan artış yaşadık, günlük sefer sayımızı ise 1.000’den 1.500’lere kadar çıkarttık. Ramazan Bayramı, pandemi sonrasında seyahat sektörü olarak yaşadığımız en hareketli bayram oldu” açıklamasında bulundu.
Türkiye seyahat sektörünün en fazla noktaya en çok sefer düzenleyen lider şirketi Kâmil Koç, Ramazan Bayramı performansını açıkladı. Bir anlamda sektör hareketliliğini de yansıtan rakamlara göre Ramazan Bayramı’nda yolcuların en gözde adresi Karadeniz Bölgesi oldu. En çok sefer düzenlenen ve yolcu taşınan bayramda en çok tercih edilen ikinci güzergâh ise İç Anadolu oldu.
2023 yılında 28.000 kişi olan ve Ramazan ayında 24.000’e düşen Kâmil Koç’un günlük ortalama yolcu sayısı bayram seyahatlerinin 14 Nisan’da başlamasıyla birlikte katlanarak attı. 14-24 Nisan tarihleri arasında yoğunlaşan bayram süresince günlük taşınan yolcu sayısı ortalaması ise 55.000’e ulaştı.
Bayramda Dünya çevresinde 225 kez dolaştılar
Günlük ortalama 1.000 sefer düzenleyen firma, bayram seyahatleri süresinde koyduğu ek seferlerle bu sayıyı 1.500’e kadar çıkardı. Kâmil Koç otobüsleri, 11 günlük bayram seyahat süresinde yaklaşık 9,5 milyon kilometre yol kat ettiler. Diğer bir deyişle Kâmil Koç otobüsleri, bayram yolculuklarında dünya çevresini 237 kez dolaştılar ya da Dünya’dan Ay’a 12 kez gidip geldiler.
14-18 Nisan arasındaki ilk 5 günlük süreçte yolcu sayısında ortalama yüzde 70’lik bir artış kaydeden firma, bu süreçte günlük 1.050’ye ulaşan sefer ve 43 bine kadar artan yolcu sayılarına ulaştı. Bayramın yaklaşmasıyla birlikte 19 Nisan itibari ile yolcu sayısında kaydedilen artış ise iki katını aşarak, ortalama yüzde 125’lere aştı. Kâmil Koç, 19-22 Nisan arasında günlük 1.200’ü aşan seferlerle, ortalama 54 bin yolcu taşıdı.
Dönüş yolculuğunda yolcu sayısı yüzde 240 arttı
Bayram seyahatlerinde dönüş trafiğinin başladığı 23 ve 24 Nisan’da ise rekor sefer ve yolcu sayılarına ulaşıldı. Bayramın son günü olan 23 Nisan’da 1.450 sefer ile 81 binin üzerinde yolcu taşıyan Kâmil Koç, 24 Nisan’da ise 1.500 sefere ve 82.000 yolcuya ulaştı. Bayram seyahat sürecinin son iki günündeki artış ise, Ramazan ayı ortalamasına göre üç katı aşarak yüzde 240’lara ulaştı.
“Bayramı tatil beldelerinde değil, memleketlerinde geçirdiler”
Geride bıraktığımız Ramazan Bayramı seyahat sürecini değerlendiren Kâmil Koç Genel Müdürü Çağatay Kepek, şu açıklamalarda bulundu:
“Ramazan Bayramı’nın 11 günlük seyahat sürecine baktığımızda, ‘bayramın bereketi sektörümüze de yansıdı’ diyebiliriz. Hafta sonuna denk geldiği için bayram tatilinin üç buçuk günle sınırlı olması, güzergâh yoğunluklarını da etkiledi. Kısa bayram tatili nedeni ile yolcularımızın en çok tercih ettiği güzergahlar, tatil beldelerinin yoğun olduğu Akdeniz ve Ege yerine, Karadeniz ve İç Anadolu bölgeleri olarak şekillendi. Buradan da yolcularımızın bayramı, daha çok aileleri, sevdikleri ile birlikte geçirmek üzere memleketlerine seyahat ettikleri anlaşılıyor.
Pandemi döneminin en hareketli bayramı oldu
2023 yılında günde ortalama 28 bin yolcu taşıdık. Ramazan ayında ise şehirlerarası seyahatlerin doğal olarak düşmesi ile günlük ortalama sayımız 24 bin civarında gerçekleşti. Ancak 14 Nisan itibari ile başlayan 11 günlük bayram seyahat sürecinde ise rakamlara baktığımızda yüzde 120’lik artışla günde ortalama 53 bin yolcu taşıdık. Bu artış 23 ve 24 Nisan’da yoğunlaşan bayramın dönüş seyahatleri nedeni ile yüzde 240’lara ulaştı ve son iki günde 163 bini aşkın yolcu taşıdık. Yoğun talep nedeni ile günlük ortalama 1.000 olan sefer sayımızı bayram süresince ek seferler ile arttırdık. Dönüş yolculuğunda ise günlük sefer sayımız 1.500’lere kadar ulaştı. Otobüslerimizde yüzde 100’e yakın doluluğa ulaştığımız bayram seyahat sürecinde yaptığımız 12.604 sefer ile toplam 581 bin yolcu taşıdık. Son dönemdeki bayram rakamları ile karşılaştırdığımızda ise; geride bıraktığımız Ramazan Bayramı’nın, pandemi sonrasında seyahat sektörü olarak yaşadığımız en hareketli bayram olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından, deprem bölgesindeki çocuklarımız için özel olarak hazırlanan yarış simülasyon ve eğitim tırı, Yatırım Finansman’ın ana sponsorluğunda, #HayataDeğerKatar sloganıyla yola çıkıyor. Yaklaşık bir buçuk ay boyunca depremden etkilenen 11 ildeki çocuklarımıza ulaşacak olan projede, depremzede çocuklarımızın rehabilitasyon süreçlerine katkıda bulunulması amaçlanıyor.
TOSFED, 2022 yılında Mobil Eğitim Simülatörü projesiyle, Anadolu’daki 58 ili ziyaret ederek, ilkokul çağındaki yaklaşık 17.500 çocuğumuza yarış simülasyonu deneyimi yaşatmıştı. Ülkemizin yaşadığı deprem felaketinin ardından, depremzede çocuklarımıza ulaşmayı hedefleyen TOSFED, Türkiye'nin ilk sermaye piyasası kuruluşu olan Yatırım Finansman’ın ana sponsorluğunda, geniş kapsamlı bir projeye başlıyor. Mobil Eğitim Simülatörü tırında, simülatör deneyiminin yanı sıra, ilk ve ortaokul seviyesindeki çocuklarımızla pedagoglar ve canlı bir maskot figür eşliğinde aktiviteler yapılacak ve kitap dağıtılacak.
Resmi makamlar ile koordine olarak, 11 ildeki çadır veya konteyner kentler ile okulları ziyaret edecek projeyi yorumlayan TOSFED Başkan Vekili Nisa Ersoy, ‘Federasyonumuzun düzenli olarak yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde, deprem bölgesindeki çocuklarımıza ulaşacağımız yeni bir projeye başlamanın heyecanını yaşıyoruz. Geçtiğimiz sene Anadolu’da yürüttüğümüz projede edindiğimiz deneyimi, çocuklarımıza yansıtacağımız ve tek amacı bölgedeki çocuklarımızın yüzünü güldürmek olan böylesine anlamlı bir projeye büyük destek vererek, bizimle beraber yola çıkan Yatırım Finansman’a teşekkürlerimizi sunuyorum.’ sözlerini sarf etti.
Yatırım Finansman Menkul Değerler Genel Müdürü Eralp Arslankurt ise projeyi “Türkiye’nin ilk aracı kurumu olarak yaşadığımız deprem felaketinin ilk anından itibaren bölgeye sürekli desteğimizi sürdürüyoruz. TOSFED ile birlikte bu projenin temellerini atarken deprem bölgesindeki çocuklarımıza ulaşmanın ve onların yüzünü bir nebze güldürebilecek olmanın büyük heyecanını taşıyoruz.” sözleriyle değerlendirdi.
Ana sponsorluğunu Yatırım Finansman’ın üstlendiği ve iletişim ajansı olarak De Marke’nin, simülatör tedarikçisi olarak Apex Racing’in katkıda bulunacağı proje kapsamında; Mobil Eğitim Simülatörü tırı, 8 Mayıs’ta Kahramanmaraş’tan başlayarak, Mayıs ve Haziran aylarında sırasıyla Kahramanmaraş, Osmaniye, Adana, Hatay, Gaziantep, Kilis, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Elazığ illerini ziyaret edecek.
 
 
Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş. hakkında
Türkiye’nin ilk aracı kurumu olan Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş., Türkiye İş Bankası ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası’nın (TSKB) öncülüğünde ve 13 büyük bankanın katılımıyla 15 Ekim 1976 tarihinde kurulmuştur. Kurulduğu günden bu yana hızlı ve istikrarlı bir gelişme göstererek sermaye piyasalarında saygın bir yer edinen Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş., tarihinin her döneminde bir ‘güven sembolü’ olarak sektörün öncü kuruluşları arasında yer almıştır. Ülke çapında güçlü ve yaygın bir hizmet ağına sahip olan Yatırım Finansman, Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden bireysel ve kurumsal yatırımcılara güvenilir, kaliteli ve hızlı sermaye piyasası hizmetleri vermektedir. Önemli merkezlerdeki 11 hizmet noktası, İnternet Şubesi (YF.COM.TR) ve işlem platformları Yatırım Finansman’ın hizmet ağını oluşturmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bu yıl 19’uncu kez düzenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 için başvurular başladı. Yarışma için son teslim tarihi 16 Haziran 2023 olarak belirlenirken, kazananlar 17 Temmuz 2023’te açıklanacak. Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı katkısıyla, Reed TÜYAP iş birliğinde düzenlenen yarışmanın kazananlarına ‘ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu’ verilecek. Ulusal Öğrenci Yarışması’nda ilk üç dereceyi paylaşan, mansiyon ve sertifika ödüllerine layık görülenler de dahil olmak üzere projelerin sahipleri dilerlerse WPO-Dünya Ambalaj Örgütü'nün düzenlediği WorldStar Student ile APF-Asya Ambalaj Federasyonu’nun düzenlediği AsiaStar Yarışmalarına katılabilecek ve bu yarışmalarda dünya derecesi alabilmek için yeniden yarışabilecek.
 
Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı katkısıyla, Reed TÜYAP iş birliğinde bu yıl 19’uncusu düzenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 başvuruları başladı. Başvuruların elektronik ortamda alındığı yarışma ile Türkiye’de tasarım eğitimi alan öğrencilerin ambalaj tasarımı alanına yönelmelerinin sağlanması hedefleniyor. 19. Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 için son teslim tarihi 16 Haziran 2023 olarak belirlenirken, öğrenci yarışmasının online seçici kurul toplantısı 11-12 Temmuz 2023 tarihlerinde yapılacak ve sonuçlar 17 Temmuz 2023’te açıklanacak. Yarışmanın ödül töreni ve dereceye giren öğrencilerin projelerinin sergilenmesi ise ASD ve Reed TÜYAP’ın iş birliğinde 11-14 Ekim 2023 tarihleri arasında bu yıl 28.’si düzenlenecek Avrasya Ambalaj 2023 İstanbul - 28. Uluslararası Ambalaj Endüstrisi Fuarı esnasında gerçekleştirilecek.
 
KİMLER BAŞVURABİLİR
Yarışmaya katılım şartları ise şöyle: “Yarışma, üniversitelerin güzel sanatlar ve mimarlık fakültelerinin grafik ve grafik tasarım, endüstri ürünleri tasarımı veya endüstriyel tasarım bölümleri ve bu bölümlere eşdeğer lisans veya yüksek lisans düzeyinde eğitim gören tüm öğrencilerin katılımına açık. Diğer bölümlerde okuyan öğrenciler ise yarışmaya bireysel olarak katılamıyor. Ancak, grafik ve grafik tasarım ile endüstri ürünleri tasarımı veya endüstriyel tasarım bölümlerinde eğitim gören öğrencilerle birlikte grup oluşturarak katılabiliyor. Bir öğrenci yarışmaya en fazla üç defa başvurabiliyor.”
 
KAZANANLARA BURS İMKANI
Endüstriyel tasarımın desteklenmesi amacıyla dereceye giren öğrencilere ‘ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu’ ismiyle yılda 12 ay burs sağlanırken, bu yıl da dereceye giren öğrencilere ‘ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu’ verilecek. Ayrıca yarışmada ilk üç dereceye giren ve mansiyon ödülü kazanan projelere çeşitli ödüller dağıtılacak. Birinci 12 bin TL, ikinci 8 bin TL, üçüncü 6 bin TL kazanacak. Verilecek 3 mansiyon ödülü için de katılımcılara 3’er bin TL verilecek. Ulusal Öğrenci Yarışması’nda ilk üç dereceyi paylaşan, mansiyon ve sertifika ödüllerine layık görülenler de dahil olmak üzere projelerin sahipleri dilerlerse WPO-Dünya Ambalaj Örgütü'nün düzenlediği WorldStar Student ile APF-Asya Ambalaj Federasyonu’nun düzenlediği AsiaStar Yarışmalarına katılabilecek ve bu yarışmalarda dünya derecesi alabilmek için yeniden yarışabilecek.
 
SÜRDÜRÜLEBİLİR TASARIM, SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK
Ambalajda tasarımın çok büyük önem taşıdığına dikkat çeken Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, tasarım eğitimi alan öğrencileri bu alana çekmek istediklerini söyledi. Zeki Sarıbekir, “Ambalaj sektörünün büyümesi ihracata da büyük katkı sağlıyor. Katma değerli ihracat ve sürdürülebilir bir gelecek için tasarım büyük önem taşıyor. Sektörümüze uluslararası arenada rekabet gücü sağlayacak ürünlerimizin sayısını gençlerimiz sayesinde artıracağız. Bir ambalajın tasarımı en az içinde bulunduğu ürün kadar değerli. Genç tasarımcılarımızın vizyonuna güveniyor ve sonuna kadar destekliyoruz. Bizim yarışmamızda derece alan öğrencilerimiz yurtdışında büyük başarılar elde ediyorlar. Bu desteklerimizin uluslararası alanda da karşılığını almış olmanın gururunu yaşıyoruz. Her zaman dile getirdiğimiz gibi gençlerimiz bizim geleceğimizdir.” diye konuştu.
 
Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Hakkında
Türkiye'deki önemli ambalaj sanayicilerini bünyesinde bir araya getiren ASD, 1992 yılında 39 ambalaj üreticisi tarafından kuruldu. Nisan 2023 itibarıyla 246 üyesi bulunan ASD’nin amacı; Türkiye ambalaj sanayinin gelişmesine katkıda bulunmak, sektöre kimlik kazandırmak, ulusal ve uluslararası platformlarda sektörün temsil edilmesini sağlamak, üyeleri arasında birlik beraberlik ve dayanışmayı sağlamak, güçlendirmek ve daimi kılmaktır