Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Küresel sigorta endüstrisinin en önemli buluşmalarından biri olan Dubai Dünya Sigorta Kongresi (Dubai World Insurance Congress [DWIC] 2025), bu yıl 28-30 Nisan 2025 tarihleri arasında Dubai'de 81 ülkeden katılımla organize edildi. Tüm sigorta sektörünü bir araya getiren kongrede, Howden Türkiye ekibi de önemli temaslarda bulundu. Türkiye piyasası hakkında bilgilerin verildiği temaslarda, yeni kapasite sağlamak isteyen Brokerlar ve MGA'lerin markete davet edilmesi için ikili görüşmeler gerçekleştirildi.
Dubai Dünya Sigorta Kongresi'nin ikinci gününde Türkiye sigorta pazarının tanıtılması ve Türkiye'ye reasürans kapasitesi sağlanması konularının ele alındığı Türkiye özel oturumu düzenlendi ve dikkat çeken mesajlar verildi. Moderatörlüğünü Howden Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Bölge CEO'su Atınç Yılmaz'ın üstlendiği ve yaklaşık 2 bin kişinin takip ettiği panelde Türkiye Sigorta Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Gülen, Moody's Yatırımcı Hizmetleri Başkan Yardımcısı Brandan Holmes ve Sigorta ve Reasürans Brokerleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Ecevit konuşmacı olarak yer aldı.
TÜRKİYE'NİN POTANSİYELİNİ TÜM DÜNYAYA ANLATTIK
Howden olarak bu sene Dubai Dünya Sigorta Kongresi'nde, biri sağlık sigortaları diğeri de tüm dikkatleri ülkemize çeken 'Türkiye Sigorta Pazarı: Geleceğe Yönelik Projeksiyonlar' başlıklı olmak üzere iki farklı oturumda yer aldıklarını belirten Howden Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Bölge CEO'u Atınç Yılmaz, şunları söyledi:
"Dubai Dünya Sigorta Kongresi gibi büyük organizasyonda yer almanın Türkiye'nin sigortacılıktaki dönüşümünü anlatmak açısından büyük bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Sigorta sektörümüz son yıllarda gerek teknolojik altyapısı gerekse sürdürülebilirlik ve müşteri odaklı dönüşümü ile çok hızlı bir evrim geçiriyor. Howden Türkiye olarak, bu potansiyeli uluslararası yatırımcılara anlatmak ve Türkiye'yi küresel sigorta haritasında daha görünür hale getirmek için üç gün boyunca yoğun temaslar gerçekleştirdik. Moderatörlüğünü üstlendiğim panelde, sektörümüzün bugünkü durumunun yanında geleceğe dair vizyonunu ve stratejik yönelimlerini de konuştuk. Türkiye sigorta pazarı, dinamizmi, büyüme kapasitesi ve insan kaynağıyla küresel oyuncular için büyük fırsatlar sunuyor."
Türkiye'nin finansal gücünü ve sigorta sektörünün dinamizmini uluslararası platforma taşıyacak oturumların hem bölgesel iş birliklerine hem de yeni yatırımlara zemin hazırlayacağını söyleyen Yılmaz, Türkiye'nin bölgesel bir sigorta merkezi olma yolculuğuna dair stratejik projeksiyonların da panelde masaya yatırıldığını ve Türkiye'nin bölgede artan etkisinin ve gelecekteki görünümünün vurgulandığını belirtti.
Türkiye'nin reasürans piyasasının ekonomik değişimler, düzenleyici güncellemeler ve artan felaket riskleri arasında evrim geçirdiğini kaydeden Yılmaz, "Düzenlediğimiz panelde piyasa manzarası, ortaya çıkan riskler ve sektörü şekillendiren fırsatlar ele alındı. Uzmanlar, Türkiye'nin doğal afetlere maruz kalması ve kayıpları azaltmada reasüransın rolü ve dayanıklılık stratejileri hakkında tartıştılar. Yenilik, kapasite geliştirme ve sürdürülebilirliğe odaklanan tartışmaların, Türkiye'nin reasürans piyasasının küresel ve yerel zorluklara nasıl uyum sağladığına dair önemli içgörüler sağladığını düşünüyoruz. Bunların yanında 2025'te yüzde 40 büyüme hedefleyen Türk sigorta sektörünün bu hedefe nasıl ulaşacağı ile ilgili çok önemli tartışmalar izledik." dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Nissan Formula E Takımı'ndan Oliver Rowland, Monte-Carlo sokaklarında mükemmel bir hafta sonu geçirerek Cumartesi günü 2024/25 ABB FIA Formula E Dünya Şampiyonası'nın 6. Turu'nu kazanırken, Pazar günü yapılan 7.tur yarışında ikincilik elde etti.
Açılış gününde Rowland, düelloların finalini yaptıktan sonra P2'de ön sırada yer aldı. İngiliz sürücü yarışın yarısında önce liderliğe yükseldi ve Pit Boost molasını 18. turda tamamladı. Kapanış etaplarında Atak Modu'nun son dört dakikasını kullanarak ve büyük bir tempo göstererek üçüncü sırada yer aldı. Rowland daha sonra mükemmel sollamalar yaparak çizgiyi birinci sırada geçti ve sezonun üçüncü galibiyetini elde etti.
Hafta sonunda elde edilen sonuçlara göre Rowland Sürücüler Sıralamasındaki liderliğini 115 puana çıkarırken, Nissan Formula E Takımı 126 puanla ikinci sıradaki yerini sağlamlaştırarak Takımlar Şampiyonasında zirveyle arasındaki farkı daha da kapattı. Nissan, yedi turun ardından Üreticiler Sıralamasında da birinciliğini koruyor.
Formula E, 17-18 Mayıs tarihlerinde Nissan Formula E Takımı'nın ev sahibi olacağı Tokyo E-Prix ile yeniden start alacak.
Oliver Rowland, sürücü, Nissan Formula E Takımı: "Monako'da birinci ve ikinci bitirmekten daha iyisi olamaz! Cumartesi günü strateji konusunda harika bir iş çıkardık ve kazanmak için Pit Boost ve Atak Modunu mükemmel bir şekilde zamanladık. Yarışın sonlarına doğru yapmam gereken bazı sollamalar vardı ama bunu mükemmel bir şekilde gerçekleştirdik. Pazar günü ise yarış sırasında ikincilikte takılıp kalarak biraz zaman kaybettim ve ardından cezadan kaçınmak için pozisyonumu geri almak zorunda kaldığım 50-50 sollamayla uğraştık. İkincilik yine de harika bir sonuç, Cumartesi günkü zafer ve Pazar sabahındaki pole pozisyonu ile güçlü bir hafta sonu geçirdik, bu yüzden Tokyo'da bir dahaki sefere bu ivmeyi devam ettirmeyi hedefleyeceğim - sadece evimizdeki yarış değil, aynı zamanda geçen sezon keyif aldığım bir pist, bu yüzden orada olmak için sabırsızlanıyorum."
Norman Nato, sürücü, Nissan Formula E Takımı: "Cumartesi günkü etkinlikte hız konusunda zorlandık, FP1'den itibaren araçta bazı sorunlar yaşadık ve bu da puan kazanmamızı zorlaştırdı. Takım gece boyunca bazı değişiklikler yaptı ve pazar günü FP3'te kendimi daha iyi hissettim. Bununla birlikte, yağmur sıralama turlarında ve yarış sırasında gerçekten kaygan hale getirdi, her şey çok sıkı olduğunda yer açmak zordu. Benim için unutulacak bir hafta sonu oldu ama iki hafta sonra Tokyo'da kendi evimizde yapacağımız yarıştan başlayarak bunu düzeltmek için önümüzde çok sayıda yarış var."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Opera'nın gerçekleştirdiği güncelleme kapsamında Sekme Adaları (Tab Islands) tanıtılırken; açık sekmeler arasında arama yapma, yakın zamanda kapatılan sekmeleri yeniden açma ve sekmeleri sessize alma gibi özellikler de sunuluyor. Bugünkü güncelleme ile Opera, sekme yönetimi konusunda Android'de en gelişmiş mobil tarayıcı konumuna geliyor ve kullanıcılarına sekmelerini zahmetsizce organize edebilecekleri kapsamlı araçlar sunuyor.
Yeni güncelleme hakkında açıklamalarda bulunan Opera Android Ürün Yöneticisi Stefan Stjernelund, "Birçok kullanıcımız sekmeleri seviyor ve onlarla çalışmak için yeni yollar talep ediyor. Her zaman olduğu gibi kullanıcılarımızı dikkatle dinledik ve bugün, herhangi bir mobil tarayıcıda bulunan en kapsamlı sekme yönetim sistemini kullanıma sunarak bu taleplere karşılık veriyoruz." dedi.
Otuz yıllık sekme inovasyonu
Otuz yıldır web tarayıcıları geliştiren Opera, bu süreçte bilgi katmanlarını nasıl organize edeceği konusunu her zaman yenilikle ele aldı. 1996 yılında, o dönem Çoklu Belge Arayüzü (Multiple Document Interface) olarak adlandırılan sistemle sekmeleri tarayıcıya ilk entegre eden Opera oldu. 2000 yılında ise bugün bildiğimiz haliyle Sekmeli Belge Arayüzü (Tabbed Document Interface) tanıtıldı.
Opera, kullanıcıların web ile etkileşim yollarını geliştirmeye devam ediyor. Opera tarafından yapılan yakın tarihli bir araştırma, Android kullanıcılarının yüzde 15'inden fazlasının aynı anda en az 15 sekme açık tuttuğunu, Opera kullanıcılarının ise yüzde 25'inden fazlasının 30 veya daha fazla sekmeyi aynı anda açık tuttuğunu ortaya koydu. Bu veriler doğrultusunda Opera, mobilde sekmeleri daha iyi organize edebilmeleri için kullanıcılarına özel, kapsamlı bir sekme yönetim sistemi tasarladı.
Android cihazlar için sunulan en gelişmiş sekme yönetim sistemi
Opera Android 89, Android cihazlar için sunulan en gelişmiş sekme yönetim sistemini tanıtıyor. Bu sürümde hem sekme biriktirenler hem de sade kullanıcılar için tasarlanmış en kapsamlı sekme yönetim deneyimini sağlayan çok sayıda yeni özellik bulunuyor.
Kullanıcılar, gezinme tercihlerine en uygun düzeni bulabilmek için üç farklı sekme yerleşimi arasından seçim yapabilecek: döngü (carousel), ızgara (grid) ve liste (list) görünümü. Yeniden tasarlanan sekme galerisi menüsünün en solundaki butona basılarak sekme yerleşimi hızlıca değiştirilebilecek.
Ayrıca bu güncellemeyle birlikte, Opera'nın Android sürümüne Sekme Adaları (Tab Islands) özelliği de geliyor. Bu özellikle kullanıcılar, herhangi bir sekmeye uzun basıp başka bir sekmenin üzerine sürükleyerek sekmeleri manuel olarak gruplayabiliyor. Bir Sekme Adası oluşturulduğunda, bu adaya yeni bir isim verilebiliyor ve sekme düzeni içinde taşınabiliyor.
Sekme Adaları, kullanıcı bir web sayfasındaki bağlantıya uzun bastığında ve yeni sekmede açtığında otomatik olarak da oluşturuluyor; böylece sekmeler bağlamsal şekilde gruplanıyor. Kullanıcılar, tarayıcıda karmaşa yaratmadan birden fazla sekme açabiliyor; çünkü Opera for Android, artık sekmeleri çok daha düzenli bir şekilde yönetebiliyor.
Kapatılan sekmelere erişim kolaylaşıyor
Güncellemeyle birlikte kullanıcılar, yakın zamanda kapattıkları tüm sekmelere hızlıca erişebilecek ve ihtiyaç duyduklarında bu sekmeleri geri yükleyebilecek. Bunu yapmak için, sekme galerisi menüsünde (soldan ikinci sıradaki) "yakın zamanda kapatılan sekmeler" butonuna dokunmaları ve geri yüklemek istedikleri web sayfasını ya da Sekme Adası'nı sağa kaydırmaları yeterli. Bu özellik, son yüz kapatılan sekmeyi kullanıcıya gösteriyor.
Opera for Android'in 89. sürümü ayrıca, kullanıcıların sekme galerisinden belirli bir sekmeyi aramasına olanak tanıyan bir özellik de içeriyor. Bunun için sağ üst köşedeki büyüteç simgesine dokunup, aradıkları web sayfasının adını ya da ilgili bir kelimeyi yazmaları yeterli. Bu sayede, aynı anda birçok sekme açıkken kullanıcılar tam olarak aradıkları sekmeye çok daha hızlı ulaşabiliyor.
Son olarak, bu güncellemeyle gelen bir diğer yenilik ise sekme sesi kapatma özelliği. Artık kullanıcılar, cihazın genel sesini kısmak yerine yalnızca belirli bir sekmenin sesini kapatabiliyor. Bunun için, sekme galerisinde ses çalan sekmelerin üzerinde beliren hoparlör simgesine dokunmaları yeterli oluyor
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Lider seyahat ve konaklama teknolojileri platformu HotelRunner, geleceğin turizm profesyonellerini sektöre hazırlamak için Dokuz Eylül Üniversitesi ile iş birliği yaptı. HotelRunner’ın uzman ekibi, öğrencilerle bilgi ve tecrübelerini paylaşacak ve uçtan uca teknoloji platformunu öğretecek.
Dünya çapında 64.000’den fazla tesisin tesisin tercih ettiği uçtan uca satış, operasyon ve kanal yönetimi platformu HotelRunner, sektör tecrübesini genç nesillere aktarmak amacıyla Dokuz Eylül Üniversitesi ile nitelikli bir iş birliğine imza attı. Daha önce ABD ve Türkiye’de önemli turizm okullarıyla çalışmalar yapan HotelRunner sektörün geleceğine katkıda bulunmak için bu kez de Dokuz Eylül Üniversitesi’nde yeni bir eğitim programını hayata geçiriyor. Bu program Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencilerine özel olarak salı ve cuma günleri uygulanacak.
Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm Fakültesi öğrencilerine online seyahat acenteleri ve meta arama gibi temel sektörel bilgilerden otel yönetim programı kullanmanın inceliklerine, yapay zeka ile gelir yönetiminden, küresel entegrasyonlara kadar uzanan kapsamlı bir eğitim seminerleri serisi sunarak turizm teknolojileri dünyasına dair derinlemesine bir perspektif kazandırıyor; teorik bilgiyi pratikle buluşturuyor.
HotelRunner bu eğitim seminerleri aracılığıyla geleceğin turizm sektörü profesyonellerinin yetişmesine yardımcı oluyor, sektörün geleceğine dair içgörüler sağlıyor ve akademik gelişimlerine katkıda bulunuyor.
Yıllardır turizm ve konaklama sektörünün geleceğini şekillendirmeye yönelik somut adımlar atan HotelRunner, sahip olduğu derin bilgi birikimini ve deneyimini yeni nesillere aktararak sektörel gelişimin öncülüğünü yapıyor. Eğitim, mentorluk ve iş birlikleri aracılığıyla genç profesyonellerin sektöre donanımlı ve vizyoner bireyler olarak kazandırılmasına katkı sağlıyor.
HotelRunner Hakkında
HotelRunner, konaklama tesisleri, seyahat acenteleri ve ödeme sağlayıcıları için veriye dayalı SaaS destekli uçtan uca satış, operasyon ve kanal yönetimi platformu ve B2B ağıdır. HotelRunner'ın dünya çapında binlerce konaklama ve seyahat acentesi iş ortağı bulunmaktadır. Odamax.com, Setur, Tatilbudur.com, Jolly, TatilSepeti.com, Otelz.com gibi Türkiye’nin önde gelen seyahat platformlarının tercih edilen iş ortağı olan HotelRunner, aynı zamanda Booking.com Premier İş Ortağı ve En iyi Performans Gösteren İş Ortağı, Expedia Tercih Edilen İş Ortağı, Airbnb Tercih Edilen Yazılım İş Ortağı, Agoda İnovatif Tedarik İş Ortağı, Oracle, Hotelbeds, trivago ve Google Hotel Ads iş ortağıdır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyanın analitik lideri SAS ve Koç Topluluğu'nun veriden değer yaratan teknoloji şirketi TANI, gerçek zamanlı kampanya yönetimi ve yapay zekâ destekli sadakat programları alanında önemli bir iş birliğine imza attı. Bu stratejik ortaklık, SAS'ın çok kanallı pazarlamayı güçlendiren öncü analitik çözümleri ile TANI'nın firmaların sadakat programlarını oluşturmalarını sağlayan yenilikçi sadakat ve kampanya yönetimi servisi Joyalty platformunu entegre ederek, markalara daha verimli veri analizi ve kişiselleştirilmiş pazarlama stratejileri oluşturma yetkinliği kazandırıyor.
Günümüz rekabetçi iş dünyasında, müşteri verisinin etkin kullanımı ve kişiselleştirilmiş pazarlama stratejileri, markaların sürdürülebilir başarısı için kritik bir unsur haline geldi. Özellikle dijital dönüşümün hız kazandığı bu çağda, yapay zeka ve ileri analitik çözümleri, müşteri deneyimini iyileştirme ve marka sadakatini artırma noktasında oyunun kurallarını yeniden yazıyor. Perakende, finans, telekomünikasyon ve e-ticaret gibi müşteri odaklı sektörlerde, veriye dayalı içgörülerle desteklenen pazarlama yaklaşımları artık bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiş durumda. İşte tam da bu noktada, veri ve yapay zekâ lideri SAS ve TANI, güçlerini birleştirerek küresel çapta fark yaratacak bir iş birliğine imza atıyor. Bu stratejik ortaklık, markaların müşteri verisini daha verimli analiz etmelerini, sadakat programlarını pratik ve esnek bir şekilde yönetmelerini, gerçek zamanlı kampanya yönetimiyle pazarlama süreçlerini optimize etmelerini ve yapay zeka destekli çözümlerle müşteri deneyimini üst seviyeye taşımalarını sağlayacak.
Mükemmel Müşteri Deneyimi İçin Veri Odaklı Dönüşüm
Bu iş birliği sayesinde, TANI'nın Joyalty platformu ileri analitik, yapay zeka ve makine öğrenmesi modelleriyle desteklenerek markalara gerçek zamanlı kampanya yönetimi ve birebir kişiselleştirilmiş müşteri yolculuğu tasarlama imkânı sunuyor. SAS Viya'nın ve Joyalty'nin güçlü analitik yetenekleri, müşteri verilerinin daha etkin analiz edilmesini sağlayarak, pazarlama ekiplerinin en iyi kararları almasını desteklemek için güç birliği yapıyor.
SAS & TANI Ortaklığının Kapsamı ve Beklenen Sonuçlar
Bu ortaklık, veri analitiği ve yapay zeka destekli çözümlerle pazarlama ve sadakat yönetimi alanlarına odaklanarak markalara önemli avantajlar sunmayı hedefliyor. SAS'ın ve Joyalty'nin ileri analitik modelleri sayesinde, markalar müşteri verilerini daha verimli analiz ederek kişiselleştirilmiş kampanyalar düzenleyebilecek. TANI'nın Joyalty platformu, SAS'ın analitik yetkinlikleriyle desteklenerek müşteri sadakatini artırırken, SAS Customer Intelligence 360 çözümü ile anlık veri analizi yapılarak daha etkili kampanya yönetimi sağlanacak. Ayrıca, gelişmiş veri analitiği sayesinde markalar müşteri taleplerini daha iyi anlayarak, en uygun ürün ve hizmetleri sunabilecek. Bu iş birliği yalnızca bireysel markalar için değil, geniş çapta tüm ekosistemin verimliliğini artıracak bir dönüşümü tetiklemeyi amaçlıyor.
Firmaların tüm kanallarına entegre olup, markaların çok kanallı bir şekilde sadakat programlarını yaratıp yönetmelerine olanak sağlayan bir CRM platformu olarak öne çıkan Joyalty SAS ile güçlerini birleştiriyor.
Platform, 150'den fazla hazır kampanya kurgusu içerisinden seçim yaparak kampanyaların hayata geçirilmesini mümkün kılıyor. Ayrıca hedef kitle seçimlerinin yapay zekâ bazlı analitik modellemelerle yapılmasını ve bu doğrultuda etkili iletişimlerin gerçekleştirilmesini sağlıyor.SAS Türkiye ve Orta Asya Genel Müdürü Rasim Eğri, bu ortaklığın önemini şu sözlerle vurguladı:
"SAS olarak, yapay zeka ve analitiği kullanarak müşteri deneyimini ileri seviyeye taşımayı hedefliyoruz. TANI'nın Joyalty ürünü ile yaptığımız bu stratejik ortaklık, şirketlerin veri odaklı pazarlama stratejileri oluşturmalarını ve sadakat yönetimini daha etkin bir şekilde gerçekleştirmelerini sağlayacak. Yapay zeka destekli çözümlerle, pazarlama ekiplerine daha doğru kararlar alma ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunma konusunda önemli bir avantaj sağlıyoruz."
TANI genel müdürü Sabri İnci, "TANI ve SAS'ın iş birliğiyle veri analitiği ve sadakat yönetiminin geleceğini şekillendiriyor, pazarlama dünyasında yeni standartlar belirliyoruz. SAS'ın analitik yetkinlikleri ve yapay zeka destekli çözümleri, TANI'nın Joyalty ürününün gelişmiş sadakat yönetimi platformuyla birleşerek markalara benzersiz müşteri deneyimleri sunma gücü veriyor. Artık markalar, müşteri içgörülerini daha akıllı, daha hızlı ve daha etkili şekilde kullanarak, sürdürülebilir büyüme ve rekabet avantajı elde edebilecek." diyerek iş birliğinin önemini vurguladı.
Veri Odaklı Gelecek: SAS ve TANI ile Pazarlamada Yeni Dönem
Bu iş birliği, uzun vadede SAS'ın ve TANI'nın müşteri analitiği ve sadakat yönetimi alanındaki liderliğini daha da pekiştirerek, veri odaklı pazarlama yaklaşımlarında yeni bir çağın kapılarını aralıyor. Yapay zeka destekli stratejilerin daha geniş kitlelere yayılmasıyla, markalar müşteri içgörülerini her zamankinden daha akıllı ve proaktif bir şekilde kullanarak benzersiz deneyimler sunabiliyor. SAS'ın güçlü analitik yetkinlikleri, müşteri verilerinin maksimum verimlilikle değerlendirilmesini sağlayarak, markaların hem ticari başarısını artıracak hem de sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmesine olanak tanıyor. Bu stratejik ortaklık, veri analitiği ve yapay zeka ekseninde pazarlama ve sadakat yönetimini yeniden tanımlayarak, sektöre yön veren küresel bir dönüşüme öncülük edecek
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
TSKB Ekonomik Araştırmalar tarafından periyodik olarak yayımlanan Ekosisteme Dair’in 18. sayısında sosyal dönüşüm ve sosyal sermaye kavramları; bireyler arasındaki sosyal bağlar, afet sonrası toparlanma, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sosyal güvene etkisi ve yeşil dönüşümün istihdam üzerindeki sonuçları perspektifinden ele alınıyor. Çalışmada, toplumların ortak değerler doğrultusunda hareket etme kapasitesini artıran sosyal sermayenin önemi vurgulanıyor.
Ekosistem dostu üretim teknikleri ve teknolojik dönüşümün yol açacağı sosyal dönüşüme beşerî sermaye odağında bakan çalışmada, bu dönüşümün işgücü piyasasını yeniden şekillendirileceğinin de altı çiziliyor. 2030 yılına kadar 170 milyon yeni iş yaratılması ve 92 milyon mevcut işin yerinden edilmesiyle net 78 milyonluk iş yaratımı (cari istihdamın %7’si) öngörülüyor. Yeşil dönüşüm, karbon nötr üretim anlayışı doğrultusunda bazı sektörleri dönüştürerek yeni iş alanları yaratırken, mevcut istihdam dinamiklerini de değiştiriyor.
Öte yandan, çalışmada demografik yapıda da önemli değişimler yaşandığına dikkat çekiliyor; 2024’te ortanca yaş 34,4’e yükselirken, 65 yaş ve üzeri nüfusun oranı 2007’deki %7,1 seviyesinden 2024’te %10,6’ya çıkmış durumda. Bu artış, yaşlı nüfusun ekosistem krizine karşı daha kırılgan olması nedeniyle kritik bir önem taşıyor.
Bu sayıda ayrıca 22 Mart Dünya Su Günü’nün bu yılki “Buzulları Koruyalım” temasına da değiniliyor. Şubat ayında Kuzey Kutbu’nda gözlemlenen aşırı sıcaklıkların dikkat çekici olduğu ve buzulların erime riskinin küresel ısınma riskini artırabileceği vurgulanıyor.
Ekosisteme Dair 18. sayısında öne çıkan satır başları şöyle sıralanıyor:
• Araştırmalar, afetlerden sonra hızlı toparlanmanın ana belirleyicilerinden birinin, afetin büyüklüğünün ya da yapılan yardım miktarlarının yanı sıra sosyal sermayenin gücü olduğuna işaret ediyor.
• Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sosyal güveni tesis ederek ve sosyal sermayeyi güçlendirerek dayanıklılık için önemli faydalar sağlayabileceği paylaşılıyor.
• Uluslararası Adalet Divanı iklim krizi mağdurlarına kulak verdi. 2024’ün son ayında Divan, ülkelerin iklim politikaları konusunda yasal yükümlülüklerini tartıştı ve 2025 yılında bir danışma görüşü yayımlanması bekleniyor.
• 2030'a kadar 170 milyon yeni iş yaratılması, 92 milyon mevcut işin yerinden edilmesiyle net 78 milyonluk iş yaratımı öngörülüyor.
• Karbon nötr üretim süreci bazı sektörleri dönüştürüyor ve bu durum belirli alanlarda yeşil iş açıklarına yol açıyor.
• 2024’te ortanca yaş 34,4’e yükseldi. 65 yaş ve üzeri nüfus oranı 2007'de %7,1 iken 2024’te %10,6’ya çıktı. Yaşlı nüfusun ekosistem krizine karşı daha kırılgan olması nedeniyle bu değişim kritik önem taşıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyanın önde gelen yenilikçi finansal teknoloji şirketlerinden Colendi'nin fintek alanındaki gücü ve deneyiminden doğan ColendiBank, Türkiye'nin ilk yapay zeka temelli doğuştan dijital mevduat bankası olarak 31 Ekim 2024'te BDDK'dan aldığı faaliyet izninin ardından, finansal sisteme entegrasyonunu tamamladı ve 05.05.2025 itibariyle müşteri kabulüne başladı. ColendiBank, dijital bankacılıkta fark yaratacak deneyimi 'İlk Müşterileriyle (Alfa)' şekillendirerek daha geniş müşteri kitleleriyle buluşturacak.
Dijital bankacılığın finans sektörünün sınırlarını yeniden tanımladığı bir dönemde, yeni nesil bankacılığın lideri olma hedefiyle yola çıkan ColendiBank, 2025 yılının ilk yarısında müşteri kabulüne başlama hedefini gerçekleştirdi.
"Hiper kişiselleştirilmiş bankacılık için hazırız"
ColendiBank Kurucu Ortağı ve CEO'su Deniz Devrim Cengiz, "ColendiBank olarak Türkiye'den doğan global bir dijital banka olma hedefimiz için çok önemli bir kilometre taşını tamamlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu hedef doğrultusunda, her biri kendi alanında deneyimli bankacılar ve Türk girişim ekosisteminin yıldız yeteneklerini bir araya getirdik. Bu ekip ve start-up kültürümüzün sağladığı esneklik ve dinamizmle finansal sisteme entegrasyonumuzu kısa sürede tamamladık, 'İlk Müşterilerimizi (Alfa)' kabul etmeye başladık.
Bu sadece bir başlangıç değil, aynı zamanda yapay zeka tabanlı altyapımızın ilk müşteri verileriyle öğrenmeye ve gelişmeye başladığı yeni bir dönemin ilk aşamasıdır. 0'dan 1'e gelmek, her kurucu ekip için unutulmaz bir an. Önümüzdeki dönemde kullanıcı deneyimini sürekli geliştiren, kişiye özel çözümler sunan 'hiper kişiselleştirilmiş' bir dijital bankacılık sunacağız" dedi. Cengiz ayrıca Türk bankacılık sisteminin sahip olduğu yetkinlikler ve regülatörlerin vizyoner desteği ile dünyada haklı bir öncülüğü ve bilinirliliği olduğunu da ifade etti.
ColendiBank, gömülü finans çözümleriyle finans hizmetlere erişimi herkes için şeffaf, akıcı, hızlı ve kolay hale getirecek. Bu kapsamdaki çözümlerini sürekli geliştirirken iş ortakları ve partnerleri ile ulaşacağı müşterilerine uçtan uca bir dijital bankacılık deneyimi sunacak.
Türk bankacılık sisteminde fintekten doğan ve globalde pazar lideri olmayı hedefleyen ColendiBank, bireyler ve KOBİ'ler için hiper kişiselleştirilmiş dijital finansal çözümleriyle finans dünyasında yeni bir çağ başlatmayı amaçlıyor.
Finansal teknolojiler ve dijital bankacılıkta ulusal şampiyonluk
Colendi Kurucu Ortağı ve CEO'su Bülent Tekmen, "İlk başvurumuzdan müşteri kabulüne bu kadar kısa sürede ulaşmak, Colendi ekibinin vizyonu, becerisi ve yüksek çalışma disiplini sayesinde mümkün oldu. ColendiBank, Colendi'nin Türkiye'de, Türk mühendisleri tarafından geliştirilen tam donanımlı alt yapısı ile faaliyet gösterecek. Dijital bankacılıkta attığımız bu adım, ColendiBank'ı her yeniliğe adapte olabilen, yapay zeka temelli çözümleri ile kusursuz ürün sunabilen ve inovasyona öncülük eden bir konuma taşıyor. Türkiye'nin güçlü, gelişmiş bankacılık altyapısı ve regülasyonlar açısından öncü sistemi, global rekabet için kaslarımızı güçlendirerek bize büyük bir ivme kazandırıyor." dedi.
Colendi'nin bir diğer şirketi olan Londra merkezli blok zinciri çözümleri ve ödeme hizmetleri sağlayıcısı SETL'ın New York Federal Rezerv Bankası'nın (FED) dijital para birimi projesi için teknoloji tedarikçilerinden biri olduğunu hatırlatan Tekmen, yerel ve global düzeydeki ileri yetkinlikler ile ColendiBank'ın müşterilerini kısa zamanda global finansal çözümlerle de tanıştıracağını söyledi.
"2025 için belirlediğimiz tüm hedefleri gerçekleştirmek üzere yoğun şekilde çalışıyoruz ve aynı hız, beceri seti ve inançla ilerlemeye devam edeceğiz" şeklinde konuşan Tekmen, ColendiBank'ın bu önemli eşiği aşmasının Türkiye'den doğan ve global başarılarını katlayarak artıran bir ulusal şampiyon yaratma hedefini gerçekleştireceğini gösterdiğini sözlerine ekledi
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Reklam ve Pazarlama İletişimiDerneği - REPİD İstanbul'da düzenlenen lansmanla reklam ve pazarlama iletişimisektörü, küresel iklim eylem programı Ad Net Zero Türkiye'yi duyurdu. REPİDüyesi dernekler, ajanslar, reklamverenler, medya planlama şirketleri ve yayınmecralarının üst düzey temsilcileri lansmana katıldı.
2020 yılında İngiltere'de başlayanve bugün birçok ülkede uygulanan Ad Net Zero, reklam ve pazarlama iletişimioperasyonlarının karbonsuzlaştırılmasını ve sürdürülebilir davranışlarınteşvikini hedefliyor. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de beş ana eylem alanıetrafında şekillenecek bu girişim; işletmelerde emisyonlar, prodüksiyon, medya,ödüller ve etkinlikler ile davranışsal etki başlıklarında çalışacak.
REPİD Yönetim Kurulu ve Ad Net ZeroBaşkanı Ahmet Pura, açılışkonuşmasında, "Reklam sektörü, dünyada doğrudan karbon emisyonlarının %2'sindensorumlu. Kendi karbon izimizi azaltmakla yetinmeyip iletişimin dönüştürücüetkisini kullanarak daha geniş bir değişimi başlatmayı hedefliyoruz" dedi.Ayrıca dijital kampanyaların karbon etkisini çarpıcı verilerle örneklendirdi:"İyi optimize edilmemiş bir dijital reklam kampanyası 5,4 ton karbon emisyonuyaratabiliyor; bu da bir insanın yıllık karbon ayak izine eşdeğer."
Pura, sürdürülebilirliktereklamcılığın yaratıcı gücünü kullanma gerekliliğini vurguladı: "Sadece kendikarbon izimizi azaltmak değil, iletişimin dönüştürücü gücüyle geniş birdavranış değişimi yaratmak zorundayız."
REPİD İcra Kurulu Başkanı olarak Ali Fuat Orhonoğlu, Ad Net Zero'nunküresel reklam yatırımlarının %50'sinden fazlasını kapsayan bir destekçi ağınaulaştığını ve İngiltere'de %89'unun, Amerika'da %73'ünün bilim temelli hedeflerbelirlediğini vurguladı. "Türkiye'de de Ad Net Zero'nun önceliklerine uygun nitelikteiyi uygulamalar ve ölçümleme ile; dünya çapında örnek gösterilecek bir dönüşümeimza atmayı hedefliyoruz." dedi.
REPİD Sürdürülebilirlik YürütmeKurulu Başkanı Ekin İlyasoğlu,süreci şöyle özetledi: "Geçtiğimiz bir yıl boyunca global inisiyatiflekoordineli çalışarak imzalarımızı ve eylem planlarımızı oluşturduk. Hedefimiz,2030'a kadar emisyonları yarıya indirme ve 2050'de net sıfır hedefine ulaşmayolunda liderlik ve rehberlik etmek."
Ad Net Zero Türkiye, sektörde şeffafraporlama ve ölçülebilir davranış değişimiyle iklim mücadelesinde reklam vepazarlama iletişimi dünyasına öncülük etmeyi hedefliyor.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.