Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
40 yıldan beri Private Label Manufacturers Association International Council tarafından organize edilen World of Private Label International Trade Show bu yıl da 20-21 Mayıs tarihleri arasında Amsterdam’da düzenlendi. Private label üretim alanında Avrupa’nın en büyük 4 üreticisinden biri olan Sapro da fuarda yerini aldı.
Islak mendil ihracatında birinci sırada bulunan Sapro, sektörün en önemli organizasyonlarının başında gelen World of Private Label International Trade Show’da sektör paydaşlarıyla bir araya geldi. Perakendeciler, üreticiler ve sektörün tüm paydaşlarını buluşturan fuarda; private label üretim yapan küresel firmalar Ar-Ge faaliyetlerini ve yeni ürünlerini sergilediler.
RAI Amsterdam Kongre Merkezi'nde düzenlenen etkinliğe dünyanın her noktasından katılım sağlayan paydaşlar yoğun ilgi gösterirken, Sapro ürünleri de sektörün en büyük private label etkinliği olmasıyla öne çıkan fuarda büyük beğeni topladı.
Sapro, milyarlarca insanın hayatına dokunuyor
Private label ıslak mendil alanında öncü bir şirket olma vizyonuyla faaliyetlerine devam ettiklerini belirten Sapro Temizlik Ürünleri İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Murat GÖNÜL, “World of Private Label International Trade Show, bizler için büyük önem taşıyan bir etkinlik. Sapro, 1997 yılında, ıslak mendil üretimi gerçekleştirmek üzere kurulan bir marka, bizler de 1993’ten beri tüm sektörü bir araya getiren bu önemli etkinliğe katılım göstermeyi sürdürüyoruz. Alanında global bir lider olarak yılda ürettiğimiz 1,3 milyar paket mendille, milyarlarca insanın hayatına dokunuyor ve onların hijyen ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Yerli bir marka olarak 8 milyar insanın yaşadığı dünyada her 6 kişiden birine ürünlerimizin ulaşmasının gururunu yaşıyoruz.” dedi.
50 milyon dolardan fazla yatırım yaptı
Private label pazarının, fiyatın yanı sıra kalite, çeşitlilik, sürdürülebilirlik, marka imajı ve yenilikçilik gibi birçok faktör tarafından şekillendiğini vurgulayan GÖNÜL, “Başarılı bir private label stratejisi için bu faktörlerin tümünü dikkate alarak tüketicilerin değişen ihtiyaçlarına cevap veriyoruz. İnovasyon, sürdürülebilirlik, müşteri odaklılık, kalite, çalışan memnuniyeti, güvenilirlik ve değişime açıklık gibi değerleri benimseyen bir iş ekosistemi yaratmayı hedefleyen vizyona sahibiz. Geçtiğimiz dönemde 50 milyon dolardan fazla yatırım yaptık. Son teknoloji ıslak mendil üretim hatları, karton ambalaj üretim hattı, biyoçözünür ve kompostlanabilir ıslak mendil kumaşı üretim hattı, akıllı depo ve ultra saf su arıtma sistemlerine yatırımlar yaparak sektörümüzde çığır açan teknolojilere imza attık.” şeklinde konuştu.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Emlak Konut GYO güvencesi ve Özak GYO kalitesiyle hayata geçen Hayat Flora’da, ilk fiyat avantajı ile geleceğe yatırım yapma fırsatı sunuluyor. 1,99 vade farkı ile yüzde 90’a kadar kredi imkânı ve 120 ay vade kampanyası ile satışa çıkan daireler; deniz ve göl manzarasıyla özel bir yaşam vadediyor.
Geniş peyzaj alanları, bahçe kullanımlı ve teraslı daireleri, cadde mağazaları ile dikkat çeken Hayat Flora; Metro ve Marmaray’a yakınlığı sayesinde geleceğe yatırım için fırsat sunuyor. Küçükçekmece Gölü ve Marmara Denizi manzarasıyla, maviyle iç içe bir yaşam sizleri bekliyor.
Metro ve Marmaray’a yürüme mesafesinde konumlanan proje; İstanbul’un dört bir yanına hızlı ve kolay erişim sağlarken, E5 ve TEM otoyollarına yakınlığıyla şehir içi ulaşımı da zahmetsiz hâle getiriyor. 1+1’den 4+1’e kadar farklı daire seçenekleri, modern şehir hayatını konforla buluşturuyor.
Özak GYO’nun leasing modeliyle sunduğu ‘ilk fiyat avantajı’ kampanyasında ilk eviniz olsun olmasın, alacağınız konutun fiyatı fark etmeksizin; evin değerinin yüzde %90’ına kadar krediyi 120 aya kadar vade ile geri ödeyebileceksiniz. Bu avantajlı kampanyada vade farkı ise sadece 1,99. Kampanya dahilinde alıcılar dilerse 60 ay, 1,89 vade farkı ile de alım yapabilecekler.
Düşük peşinat, uzun vade ve piyasa oranlarının yarısına kadar gerileyen vade farkı avantajı ile alıcılar için önemli bir fırsat doğuyor. “Kapıda bekleyenin değil, içeri girenin kazanacağı” bu kampanya ile geleceğine yatırım yapmak isteyenler, Hayat Flora satış ofisinden detaylı bilgi alabilirler.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Merhabalar, yayınınızda yer vermeniz temennisi ile basın bültenimizi bilgilerinize sunarız.
Sayın Aksel Kartal;
PaperWork Low - Code Platformu: Dijital Dönüşümde Yeni Bir Çağı Başlatıyor
Türkiye’nin lider iş süreçleri yönetimi ve doküman yönetimi çözüm sağlayıcısı PaperWork, artık gelişmiş bir Low-Code çözüm geliştirme platformu olarak hizmet vereceğini duyurdu. Şirketin güçlü BPM ve içerik yönetim sistemi ile desteklenen bu yeni platform, kurumlara çözüm geliştirme süreçlerinde eşsiz hız, esneklik ve verimlilik avantajları sunuyor.
PaperWork Satış Direktörü Tolga Eşiz, dijital dönüşümün hızlandığı günümüzde çeviklik ve hıza olan ihtiyaca dikkat çekerek, "Günümüz iş dünyasında çeviklik ve hız çok önemli. Low-Code platformumuz, kurumların minimum kodlama ile veya hiç kod yazmadan uygulama geliştirmesine olanak tanıyarak bu ihtiyacı karşılıyor" dedi. Eşiz, PaperWork'ün görsel araçları, hazır şablonlar ve entegrasyon kolaylıklarını kendi üstün BPM, Content Server ve PaperWorkAI yapay zeka altyapısıyla birleştirmesinin, kullanıcılara benzersiz bir geliştirme deneyimi sunduğunu belirtti.
Low-Code ile Kolay ve Hızlı Çözüm Geliştirme
Low-code uygulama geliştirme platformları, minimum düzeyde kodlama gerektiren veya hiç kod yazmadan uygulama geliştirmeyi sağlayan teknolojilerdir. Low-Code platformların sağladığı görsel araçlar, hazır şablonlar ve entegrasyon kolaylıklarını kendi üstün BPM, Content Server ve PaperWorkAI yapay zeka altyapısıyla birleştiren PaperWork, kullanıcılara benzersiz bir geliştirme deneyimi sunuyor.
PaperWork platformunda elektronik formlar, iş akışları, doküman yönetimi fonksiyonları, ERP, HR, CRM, Portal gibi iş uygulamaları ile entegrasyon, raporlama ve kullanıcı senkronizasyonu gibi birçok kritik işlev, kullanıcı dostu bir geliştirme katmanı üzerinden, uygulama geliştiricilere sunuluyor.
Detaylı SDK Mimarisi ve Eğitim İmkanları
PaperWork, kapsamlı bir Yazılım Geliştirme Kiti (API) sunarak, müşterilerin ve çözüm ortaklarının kendi özelleştirilmiş uygulamalarını geliştirmelerini mümkün kılıyor. SDK katmanında platformun tüm ürün özellikleri örnekleri ile detaylı olarak dokümante edilmiş durumdadır. Ayrıca, ücretsiz olarak sunulan Baykuş Akademi eğitimleri sayesinde kullanıcılar ve çözüm ortakları, platform üzerinde kendi uygulamalarını geliştirme konusunda gerekli bilgi ve yetkinliğe ulaşabilirler. Onlarca müşterimiz, Low Code geliştirme katmanımızı kullanarak kendi uygulamalarını hızlıca oluşturmuş ve bu uygulamalardan doğrudan PaperWork platformunun tüm yeteneklerinden kolaylıkla faydalanmaktadırlar.
Hazır ve Özelleştirilebilir Çözümler
PaperWork platformunun API mimarisi, çözüm ortaklarına ve müşterilere çeşitli alanlarda hazır uygulamalar geliştirme olanağı sağlar. Bugüne kadar PerforMax tedarikçi portalı, PWGRC risk ve iç denetim çözümü, PWQMS kalite yönetim sistemi, WiseSpend masraf ve seyahat yönetimi, bütçe kontrollü satın alma ve fatura onay sistemleri, karbon ayak izi takibi ve sürdürülebilirlik yönetimi gibi çok çeşitli alanlarda hazır çözümler PaperWork platformu üzerinde hayata geçirilmiştir.
Yapay Zekâ ile Desteklenen İleri Teknoloji
2021 yılında yapay zekâ alanında faaliyet gösteren bir şirketi satın alarak Ar-Ge yetkinliğini üst seviyeye taşıyan PaperWork, özellikle dil modelleri (LLM), Agentic AI ve Generative AI alanlarında derin bir uzmanlık geliştirmiştir. Bu kapsamda, kendi geliştirdiği yapay zekâ motoru PaperWork AI ile ISDD (kişisel verileri maskeleme), Intelivus (belgelerden veri çıkarma), Query Insight (soru-cevap sistemleri) gibi yenilikçi çözümleri kullanıcılarının hizmetine sunmuştur.
Departmanlar ve Yönetim İçin Eşsiz Faydalar
PaperWork Low-Code Platformu, kurumların her seviyesine hitap eden avantajlar sağlıyor:
• Tüm Kullanıcılar için: Kodlama bilgisi gerektirmeden, Low code’un sürükle-bırak yöntemiyle kolaylıkla çözüm geliştirebilir, iş süreçlerini hızla dijitalleştirebilirler.
• IT Ekipleri için: Gelişmiş Low Code ve API altyapısıyla entegrasyon süreçleri hızlanır, bakım kolaylaşır ve geliştirme maliyetleri önemli ölçüde düşer.
• Üst Yönetim için: Dijital dönüşümün hızlanması, işletme genelinde çeviklik, verimlilik ve üretkenliğin artması, toplam sahip olma maliyetinin düşürülmesi ve yatırımların daha hızlı geri dönüşü sağlanır.
Geleceğin Çevik İşletmeleri İçin PaperWork
PaperWork Low-Code Platformu, Türkiye ve dünya çapında dijital dönüşüm yolculuğuna çıkan tüm kurumların güçlü, esnek ve yenilikçi çözüm ortağı olmaya devam ediyor. Kendi yapay zekâ teknolojileri, güçlü entegrasyon yetenekleri ve kullanıcı dostu ara yüzleriyle PaperWork, geleceğin akıllı işletmelerini bugünden şekillendiriyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Alman otomobil üreticisi Opel’in cesur ve yalın tasarım diliyle güncellenen modeli Mokka, karakteristik görünümüne yeni bir güç katıyor. Bu kapsamda Mokka, yeni Kolibri Mavisi, Tropikal Yeşil ve Grafik Gri renk seçenekleri ile çok daha ayırt edici bir görünüm sunuyor. Özellikle Kolibri Mavisi, bu karakteri vurgulayan etkileyici bir renk seçeneği olarak öne çıkarken, daha yalın ama yine de karakterli bir görünüm isteyenler için Grafik Gri rengi ideal bir seçenek olarak sunuluyor. Mokka modeliyle sürdürülebilir mobiliteyi yenilikçi bir görünümle yansıtmak isteyen müşteriler için ise Tropikal Yeşil farklı bir tercih olarak öne çıkıyor. Opsiyonel olarak sunulan ve Mokka’nın güçlü duruşunu pekiştiren tüm bu renk seçenekleri 15.000 TL’lik tavsiye edilen satış fiyatıyla Mokka severleri bekliyor ve Türkiye pazarında da Mokka deneyimini daha renkli bir hale getiriyor!
Alman otomotiv üreticisi Opel’in modern, tarzıyla fark yaratan B-SUV modeli Mokka, her zaman güçlü bir karaktere sahipti. Şimdi ise çok daha iddialı bir şekilde yollarda kendini gösteriyor. Yeni Opel Mokka Türkiye’de sadece keskinleşen tasarım hatları değil, eklenen üç farklı gövde rengiyle de satın alınabiliyor. Mokka’ya özel olarak geliştirilen metalik renk seçenekleri Kolibri Mavisi ve Tropikal Yeşil ile birlikte sade tonlu Grafik Gri yeni modelin yine tüm bakışları üzerine çekmesini sağlıyor. Özellikle bu ayırt edici renkler, opsiyonel Karbon Siyahı tavan ve siyah motor kaputuyla birleştiğinde ortaya karakteristik ve çarpıcı bir kontrast çıkıyor. Her biri 15.000 TL’lik tavsiye edilen satış fiyatıyla sunulan renkler Mokka’nın çarpıcı kimliğini çok daha güçlü bir hale getiriyor.
Mevcut SUV Ürün Yönetim Departman Lideri Nikola Kalabic, yeni renklerle ilgili şunları söylüyor, "Yeni Opel Mokka her açıdan iddialı, cesur ve dikkat çekici bir duruş sergiliyor. Bu karaktere en çok yakışan da elbette güçlü renkler. İşte bu yüzden Kolibri Mavisi, Tropikal Yeşil ve Grafik Gri adlı yeni renk seçeneklerini özel olarak geliştirdik ve ürün yelpazemize ekledik. Artık müşterilerimiz, kendi kişiliklerini yansıtan cesur renkleri Mokka için özgürce seçebiliyor.”
Yeni gövde renkleri, Mokka’nın cesur karakterini daha da öne çıkarıyor
Opel Mokka gelişmiş teknolojileri ile daha ilk bakışta farkını ortaya koymayı başarıyor. Üstelik şimdi Türkiye pazarında da satın alınabilen yeni renk seçenekleri Mokka deneyimini daha renkli ve karakterli bir hale getiriyor. Özellikle Kolibri Mavisi, bu karakteri vurgulayan etkileyici bir renk seçeneği sunuyor. Daha yalın ama yine de karakterli bir görünüm isteyenler için Grafik Gri rengi ideal bir seçenek olarak öne çıkıyor. Bu renk, Yeni Mokka’nın hatlarını belirgin şekilde ortaya çıkarıyor. Mokka modeliyle sürdürülebilir mobiliteyi yenilikçi bir görünümle yansıtmak isteyen müşteriler için ise Tropikal Yeşil ideal bir tercih. Bu özel renk seçeneği, Opel’in “Çevre dostu yenilik” felsefesini simgeliyor ve aynı zamanda sportif ve verimli bir sürüş keyfi sunma arzusunu yansıtıyor.
Yeni Opel Mokka, birçok açıdan verimli ve kaynak dostu bir yaklaşıma sahip. Modelin gövdesi üzerinde krom tasarım detaylarına bilinçli olarak yer verilmezken, iç mekânda geri dönüştürülmüş malzemeler içeren kumaşlar ve döşemeler tercih ediliyor. Örneğin, yeni nesil ReNewKnit™ malzemesinden üretilmiş koltuk döşemesi seçeneği sunuluyor. Süet görünümündeki bu yüksek kaliteli kumaş hem şık bir his veriyor hem de çok daha kolay geri dönüşüm süreciyle dikkat çekiyor. Yeni dijital bilgi-eğlence sistemi, yenilenen Mokka’nın sürüş deneyimini kusursuz bir şekilde tamamlıyor.
Yeni Mokka, alışılmışın dışında, özgün ve her zaman son derece verimli özelliklere sahip. Gelişmiş teknolojilerin ve farklı sürüş seçeneklerinin yanı sıra, karakteristik yeni renkler de bu özel Mokka deneyimine önemli katkı sağlıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
National Geographic ve Yuvam Dünya Derneği’nin iş birliği ile hayata geçirilen “Dünyaya Sevgi ve Saygı Kuşağı” Projesi kapsamında çocuklar ve gençlere sürdürülebilir bir gelecek için ilham vermek adına özel etkinlikler gerçekleştirildi. Disney Koruma Fonu'nun desteğiyle yürütülen proje aracılığıyla ilköğretim devlet okulu öğrencileri ve üniversiteli gençler ile buluşuldu.
İstanbul, Türkiye (22 Mayıs 2025), National Geographic Türkiye ve Yuvam Dünya Derneği iş birliği ile hayata geçirilen ve Dünya Ayı kapsamında 2024 Nisan ayında lansmanı yapılan Dünyaya Sevgi ve Saygı Kuşağı Projesi ile “gezegende sürdürülebilir yaşamın yollarını aramak” ve “iklim değişikliği için harekete geçmek” konuları, National Geographic belgeselleri ve Yuvam Dünya Derneği’nin bilimsel hikâye anlatıcılığı yöntemleriyle ele alındı. Proje dahilinde, kamu üniversitelerinde öğrenim gören gençlerle ve ilkokul çağındaki çocuklarla yapılan film gösterimleri, atölyeler ve panel oturumları sayesinde geniş bir kitleye ulaşıldı. Atölyeler, Yuvam Dünya’nın uzman eğitmenleri tarafından gerçekleştirilirken, panellerde National Geographic Kaşifleri, Yuvam Dünya Bilim Kurulu Üyeleri ve alanında uzman isimler yer aldı.
Proje kapsamında 20 Nisan 2024’te, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Hatay’da çocuklara özel bir gösterim ve atölye çalışması düzenlendi. 9 Haziran 2024’te ise Upcycle İstanbul Festivali’nde çocuklar ve genç yetişkinler, National Geographic belgesel gösterimleri eşliğinde düzenlenen atölyelere ve söyleşilere katıldı. Bu etkinliklerin ardından proje, yeni duraklarla devam etti.
Ekim ayında Ankara'da Hacettepe Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlikte, National Geographic’in Bertie Gregory ile Hayvanlara Yakından Bakış: Galapagos Mucizeleri belgeselinin gösterimi gerçekleşti. Gösterim öncesinde Yuvam Dünya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık, Yaban Hayatı Fotoğrafçısı Alper Tüydeş ve Yuvam Dünya Derneği Bilim Kurulu Üyesi & Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Utku Perktaş'ın katılımıyla “Galapagos’un Sesleri: Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliğinin İzinde” başlıklı bir söyleşi düzenlendi.
Kasım ayında İstanbul Teknik Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlikte, National Geographic’in Su ve Güç: Bir Kaliforniya Soygunu belgeselinin gösterimi yapıldı. Gösterim öncesinde iklim değişikliğiyle mücadeleye odaklanan “İklim Değişikliğine Direnen Şehirler” başlıklı söyleşi, National Geographic Kâşifi Sera Tolgay, İstanbul Teknik Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hayriye Eşbah Tunçay ve Yuvam Dünya Bilim Kurulu Üyesi İstanbul Teknik Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülşen Aytaç’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Yine kasım ayında, Borusan Kocabıyık Vakfı’na ait Borusan Hikâye Evi’nde Hüviyet Bekir İlkokulu öğrencileri için bir etkinlik düzenlendi. Çocuklar, Gerçek Bir Böceğin Yaşamı belgeselinin ilk bölümünü izledi ve Yuvam Dünya uzmanlarının düzenlediği “Böcek Kâşifi Atölyesi”ne katıldı.
Aralık ayında Sarıyer Anafartalar İlkokulu ve Namık Kemal İlkokulu’nda gerçekleştirilen etkinliklerde, National Geographic’in Balinaların Gizemli Dünyası: Beluga Krallığı belgeseli gösterildi. Ardından çocuklar için özel bir “Biyoçeşitlilik Atölyesi” yapıldı.
Ocak ayında ise Şişli Belediyesi’nin Çocuk Şenliği kapsamında Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde düzenlenen etkinlikte, National Geographic’in Balinaların Gizemli Dünyası: Beluga Krallığı gösterimi yapılırken; 8-12 yaş aralığındaki katılımcılarla “Biyoçeşitlilik Atölyesi” gerçekleştirildi.
Projenin sıradaki durağı Hatay oldu
Proje dahilindeki bir sonraki etkinlik 15-16 Nisan 2025 tarihlerinde Hatay’da düzenlendi. Hatay Tarım Sanat Tasarım Girişimcilik Merkezi'nde (HASAT) gerçekleştirilen etkinliklerde Bertie Gregory ile Hayvanlara Yakından Bakış: Galapagos Mucizeleri gösterimi yapıldı. Gösterim öncesinde, Yuvam Dünya Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık moderatörlüğünde, Yuvam Dünya Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Utku Perktaş ve Doğa Fotoğrafçısı Alper Tüydeş’in katılımıyla “Galapagos’un Sesleri: Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliğini Keşfetmek” başlıklı panel düzenlendi. Çocuklar ise National Geographic’in Balinaların Gizemli Dünyası: Beluga Krallığı belgeselini izledikten sonra, “Biyoçeşitlilik Atölyesi” ile keyifli zaman geçirirken, dünyanın korunması gereken güzellikleri konusunda bilgi sahibi oldu.
Geride kalan bir yıl içinde proje, üç farklı şehirde gerçekleştirilen on etkinlik aracılığıyla 1.500’den fazla çocuk ve gence ulaştı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yaz aylarının ve bayram tatilinin yaklaşmasıyla birlikte birçok kişi tatil planlarını şekillendirmeye başladı. Özellikle ailece seyahat edenler için ulaşımda esneklik ve konfor sunan araç kiralama, sıkça tercih edilen seçeneklerden biri haline geliyor. Tatil süresince bağımsız hareket edebilme imkanı sunan bu alternatif, farklı yerleri rahatça keşfetmek isteyenler için pratik bir çözüm sağlıyor. Türkiye’nin lider seyahat sitesi ENUYGUN.com, kiralık araçlarla ilgili gelişmeleri ve avantajları değerlendirdi.
Araç kiralama hizmetleri, hem bireysel hem aile boyu seyahatlerde konforlu ve kişiselleştirilmiş bir ulaşım deneyimi sağlıyor. Özellikle yaz aylarında artan tatil hareketliliğiyle birlikte, araç kiralama hem maliyet avantajı hem de rota özgürlüğü açısından öne çıkan bir seçenek haline geliyor.
“Fiyatlar geçen senelere göre uygun kaldı.”
Araç kiralamalanın avantajlı bir şekilde tatilcilere sunulduğunu belirten ENUYGUN.com Araç Kiralama ve İş Geliştirme Müdürü Zafer Sağlam: “2 yıl önce ikinci el araç piyasasında yaşanan hareketlilik rent a car yatırımını hızlandırdı. Bu yatırımlarla beraber araç kiralama firmalarında ve dolayısı ile araç sayısında ciddi artış yaşandı. Yaşanan artışla birlikte arz-talep dengesindeki değişim ve pazarda çok sayıda kiralanabilir aracın bulunması, fiyat politikalarını ve hizmet standartlarını da şekillendirdi. Çok fazla araç olması tüketicinin lehine bir durum oldu. Fiyatlar ise enflasyona rağmen geçen senelere göre uygun kaldı” açıklamalarında bulundu.
“1 milyon TL’yi aşan yeni segmentteki araçlar günlük ortalama 800 TL’ye kiralanabilir.”
Sağlam “Günümüzde, piyasa değeri 1 milyon TL’yi aşan yeni segmentteki araçları dahi günlük ortalama 800 TL gibi makul bir bedelle kiralamak mümkün. Bu rakam, özellikle tatil dönemlerinde ulaşımda konfor ve esneklik arayan tatilciler için son derece cazip. Üstelik bu maliyet, şehir içi bazı kısa süreli eğlence ya da ulaşım alternatifleri ile karşılaştırıldığında çok daha avantajlı bir noktada yer alıyor” diyerek bazı örnekler paylaştı:
• Elektrikli scooter gibi yaygın mikro mobilite çözümlerinde ise kullanıcılar her 10 dakikalık sürüş için yaklaşık 100 TL ödüyor. 1 saat kullanım 600 TL.
• Alışveriş merkezlerinde çocuklar için akü arabaların 10 dakikası 200 TL. Bir saatlik ödemelerde bu tutar 1.000 TL.
• Çarpışan arabaların 5 dakikası 150 TL. 1 saat hesaplarsak 1.800 TL.
ENUYGUN.com olarak kullanıcılarımıza farklı segmentlerde binlerce araç seçeneğini karşılaştırma ve en uygun fiyatla rezervasyon yapma imkânı sunduklarını belirten Sağlam: “Tüm bu örnekler göz önüne alındığında, araç kiralamanın sanılanın aksine pahalı bir hizmet olmadığı açıkça görülüyor. Aksine, tatilciler bütçelerini zorlamadan hem bireysel hem ailevi seyahatlerinde konforlu ve kişiselleştirilmiş bir ulaşım deneyimi elde edebiliyor. Özellikle yaz aylarında artan tatil hareketliliğiyle birlikte, günlük araç kiralama hem maliyet avantajı hem de rota özgürlüğü açısından öne çıkan bir seçenek haline geliyor.
Web sitemiz ve mobil uygulamamız üzerinden sadece birkaç adımda araç kiralama işlemini tamamlamak mümkün. Üstelik erken rezervasyon, ücretsiz iptal, tam sigorta ve kampanyalı fiyatlar gibi avantajlarla da kullanıcıların hem bütçesini hem zamanını koruyoruz. Yalnızca ulaşım değil aynı zamanda konfor, özgürlük ve keyifli bir seyahat deneyimi sunmayı hedefliyoruz.” dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Genç girişimciliği teşvik etmek ve Avrasya bölgesinde ekonomik kalkınmayı desteklemek amacıyla Starbucks Vakfı, Alshaya Group ve Habitat Derneği, EmpowerMe: Gençlik Programı kapsamında uluslararası bir girişimcilik programını hayata geçirmek için iş birliği yaptı.
Aralık ayında düzenlenen EmpowerMe: Gençlik Zirvesi ile başlangıcını yapan EmpowerMe: Gençlik Programı, uluslararası aşamasına geçiyor. Programın girişimcilik segmenti, Avrasya’daki genç girişimcilere ulaşmayı hedefliyor.
EmpowerMe: Gençlik Programı Girişimcilik Segmenti, genç girişimciler ve erken aşama startuplara iş fikirlerini başarılı girişimlere dönüştürebilmeleri için temel beceriler, mentorluk desteği ve yatırım fırsatları sunacak. Yoğun eğitim programları, uzman mentorlar tarafından sağlanan rehberlik, yatırımcı eşleştirme ve uluslararası hızlandırma programları ile girişimciler için güçlü bir destek sistemi oluşturulacak. Ağ kurma ve iş birliğini teşvik eden program, genç girişimcileri bölgesel ekonomik kalkınmanın merkezine yerleştirmeyi ve onların yenilikçi çözümlerle uzun vadeli ekonomik kalkınmada etki yaratmalarını amaçlıyor.
Alshaya Starbucks Avrasya Başkan Yardımcısı Figen Ilgaz şöyle dedi: “Alshaya Group Starbucks Avrasya olarak hedefimiz, gençlerin hayallerini gerçeğe dönüştürebilecekleri güçlü bir ekosistem inşa etmektir. Genç girişimciler, yarının ekonomik kalkınmasında kritik bir rol oynayacak. Bu nedenle, Habitat Derneği ile iş birliğimiz kapsamında EmpowerMe: Gençlik Programı aracılığıyla yatırımlarımızı genişleterek onların fikirlerini uluslararası düzeye taşımalarına, yatırımcılarla bağlantı kurmalarına ve işlerini büyütmelerine yardımcı oluyoruz. Genç girişimcilerin yenilikleri, sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlerken bize ilham veriyor.”
EmpowerMe: Gençlik Programı Avrasya Ekonomisinin Geleceği Genç Girişimcileri Destekleyecek
Starbucks Vakfı ve Alshaya Group’un desteğiyle, Habitat Derneği tarafından Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan’da hayata geçirilen EmpowerMe: Gençlik Programı Girişimcilik Segmenti, 15-30 yaş arasındaki genç girişimcileri destekleyerek bölgesel girişimcilik ekosistemini güçlendirmeyi hedefliyor. Üç yıl sürecek program kapsamında, 240’tan fazla startup ve 720’den fazla girişimcinin işlerini geliştirmeleri için ihtiyaç duydukları beceri ve kaynaklara erişimi sağlanacak. Program, genç girişimcilerin iş fikirlerini hayata geçirmelerine, büyütmelerine ve yatırımcılarla buluşmalarına olanak tanıyarak Avrasya’da sürdürülebilir bir girişimcilik kültürü oluşturmayı amaçlıyor.
Türkiye’de program kapsamında 30 girişim ve startup, 7 gün sürecek ve toplam 50 saatlik bir girişimcilik kampına (bootcamp) katılacak. Fikir aşamasındaki ve erken dönem girişimlere özel olarak tasarlanan bu eğitim, genç girişimcileri iş dünyasına hazırlamayı amaçlıyor. Kamp boyunca iş modeli geliştirme, fikri mülkiyet hakları, yatırımcı ilişkileri ve etkili sunum teknikleri gibi kritik konular ele alınacak. Ayrıca katılımcılar, alanında uzman mentorlarla eşleştirilerek girişimlerini geliştirmeleri için uzun vadeli destek alacaklar.
Eğitim programının sonunda girişimciler, sektörün önde gelen isimlerinden oluşan bir jüriye projelerini sunacak. Değerlendirme sonucunda, beş girişim hızlandırma programına katılma hakkı kazanacak. Türkiye’nin dört bir yanından başvurulara açık olan girişimcilik kampı, çevrim içi olarak düzenlenecek. Katılımcılar, program sonrasında da ilham verici etkinlikler, yatırımcı buluşmaları ve ekosistem içi networking fırsatları ile desteklenmeye devam edecek.
Seçilen beş girişim, hızlandırma programına dahil olarak sektör uzmanlarından birebir mentorluk alacak, iş modellerini güçlendirecek ve büyüme stratejilerini geliştirme fırsatı yakalayacak. Ayrıca, yatırımcı ağlarına erişim sağlayarak erken aşama finansman desteği alma şansı elde edecekler.
Programın sonunda girişimciler, Türkiye’de düzenlenecek olan Demo Day etkinliğinde projelerini sunacak. Girişimcilik ekosisteminde tanınan isimlerden oluşturulacak uluslararası jürinin belirlediği kriterlere göre yapılan değerlendirme sonucunda, en başarılı üç girişim hibe ödülleriyle desteklenecek. Böylece, program yalnızca genç girişimcilerin işlerini büyütmelerine katkı sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda bölgesel girişimcilik ekosistemine yeni fırsatlar sunarak geleceğin başarılı iş liderlerinin yetişmesine öncülük edecek.
Habitat Derneği İcra Kurulu Başkanı Bora Caldu, şunları söyledi: "Gençlerin potansiyellerini keşfetmeleri ve hayallerini gerçeğe dönüştürmeleri için fırsatlar yaratmak, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmenin en güçlü yollarından biridir. Starbucks Vakfı ve Alshaya Grup ile iş birliği içinde başlattığımız bu programla, gençleri yalnızca girişimci olmaları konusunda desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda topluluklarına ilham veren liderler olarak büyümelerini güçlendiriyoruz. Gençlerin cesareti ve yaratıcılığı, geleceğin en güçlü itici güçleri olduğuna inanıyoruz. Onları desteklemek sadece bir yatırım değil, daha parlak bir yarın için bir zorunluluktur. EmpowerMe: Gençlik Programı aracılığıyla, Avrasya bölgesindeki gençlerin bir araya gelerek ortak bir gelecek şekillendirmelerini ve iş birliği yoluyla bölgenin gelişimine katkıda bulunmalarını sağlamayı amaçlıyoruz. Bu itici gücün önce Avrasya’ya, ardından tüm dünyaya yayılacağına inanıyoruz."
Starbucks Vakfı
Starbucks Vakfı, dünyanın dört bir yanındaki hayatları dönüştürerek insanlığa güç katmaya odaklanır. Toplumların direncini ve refahını artırmaya, ayrıca afetlerden etkilenen toplulukları yeniden canlandırmaya yönelik çalışmalar yürütür. 1997 yılında kurulan Starbucks Vakfı, ABD İç Gelir Yasası’nın 501(c)(3) Bölümü kapsamında bir hayır kuruluşudur. Daha fazla bilgi için Starbucks Stories'i ziyaret edebilirsiniz.
Alshaya Group
Kuveyt merkezli Alshaya Grup, dünyanın önde gelen franchise operatörlerinden biridir ve Türkiye pazarına 2003 yılında uluslararası markaların perakende operasyonlarını yürütmek amacıyla girmiştir. Bugün grup, Türkiye’de Moda, Gıda, Sağlık ve Güzellik gibi sektörlerde franchise operasyonlarını yöneterek dünya çapında tanınan markalardan oluşan bir portföyü temsil etmektedir. Alshaya Grup'un Türkiye'deki franchise portföyünde Bath and Body Works, Pinkberry, Shake Shack, Starbucks ve Victoria’s Secret gibi markalar bulunmaktadır.
Habitat Association
Habitat Derneği (Habitat), dijitalleşen dünyaya uyumlu, sürdürülebilir kalkınmaya yönelik, güçlü iş birliklerine dayanan sosyal kapasite geliştirme ve etki odaklı projeler üreten bir sivil toplum kuruluşudur. 1997 yılından bu yana, Türkiye’nin 81 ilinde, din, dil, ırk, siyasi görüş, cinsiyet kimliği veya cinsel yönelim farkı gözetmeksizin toplumun tüm kesimlerine yönelik faaliyetlerini binlerce gönüllüsüyle sürdüren Habitat, gücünü uluslararası ağlardan, bilgi birikiminden ve Türkiye genelindeki gönüllülerinin enerjisinden almaktadır. Girişimcilik, dijital dönüşüm ve kapsayıcı-sürdürülebilir büyüme alanlarında çalışmalarını sürdüren Habitat, 1997 yılından bu yana edindiği deneyim ve bilgi birikimiyle Avrasya ve MENA bölgelerindeki gençlerin güçlenmesini desteklemekte, ulusal ve uluslararası iş birlikleri ağıyla genç girişimcilerin gelişimine katkı sağlamaktadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Huawei, Watch Fit 4 ve Watch Fit 4 Pro modelleriyle, global lansman döneminden bugüne aldığı 10 binin üzerinde ön siparişle, önemli bir ilgi gördü. Giyilebilir teknoloji deneyimini yeniden şekillendiren yeni seri; gelişmiş sensörleri, premium malzeme kullanımı ve spor performansındaki yetkinliğiyle çıtayı bir adım daha ileri taşıyor.
Huawei'in yeni tanıttığı Watch Fit 4 Serisi, kullanıcı odaklı sağlık takibi, estetik tasarım ve spor performans verilerinde sunduğu yeniliklerle dikkat çekiyor. Geçtiğimiz yıl piyasaya sürülen Watch Fit 3'ün kompakt ve şık yapısını koruyan bu yeni seri, daha hassas ölçüm teknolojileri ve dayanıklı malzeme kullanımı ile fark yaratıyor. Watch Fit 4 günlük kullanımda maksimum konfor sunarken, Watch Fit 4 Pro ise outdoor sporlar için üst düzey bir donanımla geliyor. Her iki model de modern yaşam tarzına teknoloji ile entegre bir yaklaşım sunuyor.
Watch Fit 4 serisini pazara sunan ilk ülkelerden biri olan Türkiye, güçlü pazar potansiyelini ve Huawei markasının Türkiye pazarındaki popülerliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Huawei Fit 4 serisi, başta yeşil olmak üzere, farklı renk seçenekleriyle ön satış sürecinde önemli bir ilgi gördü.
Watch Fit 3 ile Başlayan Hafiflik ve Stil Anlayışı, Watch Fit 4 ile Yeniden Tanımlanıyor
Huawei Watch Fit 3, geçen yıl tanıtıldığında şıklık ve işlevselliği bir araya getiren kare tasarımı ve 1,82 inç AMOLED ekranı ile dikkat çekmişti. Sadece 9,9 mm kalınlığı ve 26 gramlık ağırlığıyla konforlu bir kullanım sunan Watch Fit 3, 1500 nit'e ulaşan ekran parlaklığı, 102 spor modu, kalp atış hızı ve uyku takibi gibi özellikleriyle geniş bir kullanıcı kitlesine hitap etmişti. Watch Fit 3, kullanıcı dostu arayüzü ve Stay Fit uygulaması ile kalori takibini kolaylaştırmış; hafifliği, 10 güne kadar uzayan pil ömrü ve iOS ile Android uyumluluğuyla da öne çıkmıştı.
Yeni Watch Fit 4 ise bu temeli koruyarak deneyimi daha ileri taşıyor. Aynı ekran boyutu ve ince yapısıyla gelen bu modelde ekranın yansımaya karşı dayanıklılığı artırılmış, sağlık verilerindeki ölçüm hassasiyeti ise HUAWEI TruSeen™ 5.5 sensör sistemiyle geliştirildi. Watch Fit 4, kullanıcıların günlük hareketliliğini izlerken kalp atışı, uyku döngüsü ve kandaki oksijen seviyesini daha net ölçüyor. Suya dayanıklılık kapasitesi artırılan saat, açık hava aktivitelerinde güvenle kullanılabiliyor. Ayrıca daha geniş kayış seçeneği ve canlı ekran arayüzüyle kişiselleştirme konusunda Fit 3'e göre daha zengin bir deneyim sunuyor.
Watch Fit 4 Pro: Profesyonel Sporcular İçin Zirve Performans
Fit 4 Serisinin üst segment modeli Watch Fit 4 Pro, Watch Fit 4'ün sunduğu temel özelliklerin üzerine; dayanıklılık, malzeme kalitesi ve performans doğruluğu anlamında bir dizi geliştirme ekliyor. Titanyum alaşımlı çerçeve ve safir cam ekranla donatılan bu model hem estetik hem de zorlu doğa koşullarına dayanıklı yapısıyla dikkat çekiyor.
Watch Fit 4 Pro, profesyonel patika koşuları, golf ve dalış gibi özel spor modlarını desteklemesinin yanı sıra, 40 metreye kadar suya dayanıklılığı ve hava basıncı sensörüyle irtifa değişimlerini algılayabiliyor. Bu da özellikle dağ yürüyüşleri, trekking ve su altı sporlarıyla ilgilenen kullanıcılar için ciddi bir avantaj sunuyor. Gelişmiş hareket algılama ve sensör doğruluğu sayesinde antrenmanlar sırasında daha doğru veriler sunarken, spor sonrası toparlanma sürecini analiz etmede de daha akıllı bir yaklaşım sunuyor.
Huawei'nin kullanıcı deneyimini geliştirmeye yönelik sunduğu ürünler, fiyat-performans dengesiyle de dikkat çekiyor. Watch Fit 4 modeli 5.699 TL'den başlayan fiyatlarla, Watch Fit 4 Pro ise 9.699 TL'lik fiyat etiketiyle satışa sunuluyor. Watch Fit 4 serisi, sepette 700 TL ye varan anında indirim, seçili modellerde FreeBuds SE 2 hediyesi ve ekran hasarı garantisi ile ekstra kayış hediyesinin yanı sıra, 5 kata varan BolPuan fırsatları ile geliyor
WATCH FIT 4, Haziran ayı sonuna kadar, 'AFIT4PR' kupon koduyla, ek 150 TL indirim ile WATCH FIT 4 Pro ise 'AFIT4PRO' kupon koduyla 300 TL ek indirim ile satın alınabilecek.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.