Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Fintek sektörünün önde gelen oyuncularından Pionr’ın ticari ödeme ve tahsilat platformu Tahsildar, Ödeal entegrasyonu ve Fibabanka güvencesiyle işletmelere ‘0’ (Sıfır) komisyonla işlem yapma imkânı tanıyor ve işletmelerin cirolarının tamamını kendilerine bırakıyor. Esnaf dostu çözüm sunan Ödeal Fiziki POS güvenli ve hızlı olmanın yanı sıra birçok tahsilat avantajı da sağlıyor.

Tahsildar, Fibabanka ve Ödeal’ın iş birliği kapsamında, Tahsildar kullanıcıları Ödeal’ın ’0’ (Sıfır) komisyonlu Ödeal Kart ürününden faydalanarak ertesi gün kesintisiz ödeme alabiliyor. İşletmelerin ciddi bir POS maliyeti bulunduğu günümüz ticaret hayatında Fibabanka güvencesiyle ve Ödeal entegrasyonuyla sağlanan Ödeal Kart ile Tahsildar’ın üye işyerleri cirosunun tamamını ertesi güne ‘0’ (Sıfır) komisyonla kartına aktarabiliyor. Böylece özellikle KOBİ segmentindeki firmalar ödeme ve tahsilatlarını, Tahsildar’ın güçlü platform özellikleri üzerinden yaparken hem maliyet tasarrufu sağlıyor hem de büyümeye ve tahsilat süreçlerinde dijitalleşmeye odaklanarak müşterilerine çok daha avantajlı hizmet sunabiliyor.

Zaman ve maliyet tasarrufu ile KOBİ’lerin finansal dönüşümüne destek

 

Pionr Kurucusu ve CEO'su Yakup Sezer:

“Ödeal ve Fibabanka iş birliğiyle Tahsildar müşterilerine sunduğumuz fiziki POS sistemi, işletmelere tamamen ücretsiz ödeme alma imkanı sağlıyor” diyerek sözlerine şöyle devam etti:

 

“Pionr olarak yenilikçi fintech çözümleriyle farklı ölçekteki işletmelere finansal süreçlerini kolaylaştırmada yardımcı oluyoruz. Hedefimiz, işletmelerin bilinçli kararlar almasını desteklemek ve geleneksel endüstrileri dijitalleştirmek, dönüştürmek. Tahsildar, bayi ve alt bayi tahsilatı yapan KOBİ'ler ve kurumsal işletmeler için hızlı, güvenli ve düşük komisyonlu ödeme ve tahsilat çözümleri sunuyor. Bu hedef doğrultusunda; işletmelerin finansal işlemlerini optimize etmelerini ve büyümelerini desteklemeyi önceliklendiriyoruz. Ödeal ve Fibabanka iş birliğiyle Tahsildar müşterilerine sunduğumuz fiziki POS sistemi, işletmelere tamamen ücretsiz ödeme alma imkanı sağlıyor. Bu, ölçeklenebilir ve kullanıcı dostu bir araç olup, KOBİ'lerin finansal engelleri aşmalarına ve gelişmelerine katkıda bulunuyor.

'Finansal erişim herkes için mümkün olmalıdır" inancıyla, KOBİ'lerin dijital dönüşümüne destek olmak için yenilikçi çözümler geliştirmeye ve benzer projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz.”

 

Fibabanka Yatırımlar ve Girişimler İş Geliştirme Direktörü Murat Aşık ise şöyle konuştu;

‘’Stratejik partner olduğumuz girişimlerle KOBİ’lerin değişen ihtiyaçlarına yönelik yeni iş modelleri üretmeye ve birlikte büyümeye devam edeceğiz. Tahsildar ile, işletmelerin güvenli ödeme alma ve finansal süreçlerini merkezi bir sistem üzerinden yöneterek KOBİ'lerin ölçeklenebilir büyümelerine destek olmayı amaçlıyoruz. Fibabanka'nın güçlü ürünleri ile Tahsildar ve Ödeal'ın benzersiz özelliklerini birleştirerek, ödeme almakta zorluk çeken ve maliyet sorunları yaşayan işletmelere önemli fırsatlar sunuyoruz. Bu iş birliğinin, KOBİ’lerin zaman, maliyet ve performans açısından önemli avantajlar elde etmesine olanak tanıyacağına inanıyoruz.”

 

Ödeal Genel Müdürü Fevzi Güngör iş birliğine ilişkin şöyle konuştu:

“KOBİ’lerin finansal süreçlerini kolaylaştırmak ve sürdürülebilir büyümelerini desteklemek için geliştirdiğimiz en gurur verici projelerimizden biri olan ‘Ertesi Güne %0 Komisyonlu POS’ ürünümüzü, bu iş birliğiyle artık Tahsildar kullanıcılarına da sunuyoruz. İşletmeler için yüksek POS komisyonları ve tahsilat gecikmeleri önemli bir maliyet unsuru. Ödeal’ın bu devrim niteliğindeki çözümü sayesinde Tahsildar kullanıcıları da ertesi gün ‘0’ komisyonla cirolarına ulaşarak finansal yönetimlerinde ciddi bir avantaj elde edecek. Ödeal Fiziki POS ise bu sistemin en güçlü bileşenlerinden biri olarak, işletmelere hızlı, güvenli ve avantajlı ödeme çözümleri sunmaya devam edecek. Finansal erişimi herkes için mümkün kılmak ve KOBİ’leri desteklemek adına yeni iş birlikleri ve yatırımlarımıza devam edeceğiz.”

 

BİLGİ NOTU:

 

Pionr Hakkında:

 

Pionr, kendi teknolojik altyapısı ve kendi öz kaynaklarıyla finansal teknoloji girişimleri kuran, bu girişimleri geliştiren ve büyümeleri için aktif olarak güçlendiren bir girişim kurucu, teknoloji şirketidir. Global çapta hizmet verdiği müşteri portföyüne kapsamlı finansal teknoloji altyapısı, operasyonel destek ve stratejik yatırım danışmanlığı sunmaktadır. Temel hedefi, KOBİ'lere özel finansal çözümler sunan fintech girişimleri oluşturmak ve ölçeklendirmektir. Serbest çalışanlardan büyük işletmelere ve bankalara kadar çeşitli müşterilere finansal süreçleri basitleştirmek için çalışmaktadır. Sunmuş olduğu çözümler, işletmelerin bilinçli kararlar almasına ve geleneksel sistemlerle ilgili zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olur. Ayrıca, Pionr, Tahsildar'ın ötesinde ekosistemini genişletmeyi amaçlamakta ve Norma gibi yeni platformlar ile kredi, sigorta ve açık bankacılık hizmetlerine genişleme planları bulunmaktadır.

 

‘Ödeal Fiziki POS’ avantajları:

 

En son güvenlik teknolojileri ve kullanıcı dostu arayüzüyle online ödemelerin güvenli ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayan bu hizmet, temassız ödeme alma, her bankaya farklı komisyon, anlaşmalı tüm bankalar için tek ve sabit aidat, kart bakiyelerini tek yerden görüntüleme, tek çekimle harcama, tüm kartlardan peşin ve taksitli satış, Ödeal E-Fatura ve Sade EFT POS cihaz satın almadan ücretsiz kullanım, avantajlı taksitli POS komisyon oranlarından yararlanma, yeni nesil yazarkasa POS ve taksitli alışveriş gibi sayısız avantajlar sunuyor. Ödemenizin ertesi gün Ödeal Kart’ında olduğu bu sistemde herhangi bir kullanım ücreti, yıllık aidat veya gizli maliyetler bulunmuyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin en köklü süt ve süt ürünleri firması Teksüt, dünyanın en büyük gıda fuarları içerisinde yer alan Dubai Gulfood 2025 Fuarı’na katıldı. Kalitesini ve lezzetini ziyaretçilerle buluşturan Teksüt dokuzuncu kez katıldığı fuarda yeni anlaşmalar ve iş birlikleri yaratmak amacıyla ikili görüşmeler gerçekleştirdi. 43 ülkeye ihracat gerçekleştiren Teksüt’ün hedefi hem ihracat yaptığı ülke sayısını artırmak hem de farklı ürünlerle ticaret hacmini genişletmek.

 

Teksüt Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Arda Aksaray ticaret hacmini geliştirmek, ihracattan elde edilen payı artırmak için düzenli bir şekilde çalıştıklarını paylaştı. Uluslararası fuarlar başta olmak üzere iş birliğine yönelik fırsatları değerlendirmeye özen gösterdiklerini aktardı. Bölgede Birleşik Arap Emirlikleri, Libya, Kuveyt, Irak, Suudi Arabistan gibi ülkelere ihracat yaptıklarını sözlerine ekleyen Aksaray, “Gulfood Fuarı’na dokuzuncu kez katıldık. Daha önce bu fuarda dağıtım kanallarıyla yaptığımız iş birlikleri ve anlaşmalar sayesinde bölgedeki ülkelere ihracat yapar konuma gelmiştik. Teksüt kalitesi ve lezzeti bu ülkelerde seviliyor, tercih ediliyor. Bölgede hem perakende hem de otel, restoran ve catering (HoReCa) sektörüne yönelik ürünlerimize ilgi var. Sadece mevcut pazarlarımızı güçlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda yeni pazarlara açılmak için stratejik adımlar atıyoruz. Uluslararası fuarlar, yenilikçi ürünlerimizi tanıtmak ve küresel iş birliklerimizi güçlendirmek açısından büyük önem taşıyor. Bu yıl da yeni ürünlerimizi ziyaretçilere tanıtarak yeni ülkeleri ihracat ağımızı büyütmek için gerekli görüşmeleri gerçekleştirdik.” dedi.

 

Teksüt Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mert Özmen, gördükleri ilgiden memnun olduklarını, Teksüt markasının bilinirliğinin her geçen yıl arttığını gözlemlediğini söyleyerek, “Amacımız, Türkiye’de edindiğimiz tecrübe ve kalitemizle başta yakın coğrafyalar olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ve Ortadoğu ülkelerine ülkemizin yöresel süt ve süt ürünlerini tanıtmak. Bugün itibariyle 43 ülkeye ihracat yapıyoruz. Her geçen gün Teksüt lezzetini daha çok kişiye ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu sadece rakamsal bir başarı değil; aynı zamanda Türk süt ve süt ürünlerinin dünya çapında gördüğü ilginin de bir göstergesi. Sütten beyaz peynire, ayrandan krem peynire kadar farklı ürünlerimiz Körfez ülkelerinde tüketiciler tarafından beğeniyle karşılanıyor. Uluslararası standartlarda üretim yaparak dünya sofralarına kaliteli ve güvenilir süt ürünleri sunmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

 

Dubai Gulfood 2025 Fuarı 129'dan fazla ülkeden 5 bin 500’ün üzerinde rekor sayıda katılımcıya ev sahipliği yaptı. Dünyanın en büyük gıda fuarları içerisinde yer alan etkinlik perakendecileri, gıda tedarikçilerini, distribütörleri, toptancıları, şefleri ve düşünce liderlerini bir araya getirdi. Fuar yeni ürünleri keşfetmek, sektör oyuncularıyla bağlantı kurmak, yiyecek ve içecek endüstrisinin geleceğini şekillendiren trendleri ve yenilikleri takip etmek isteyenler için önemli bir fırsat olarak kabul ediliyor.

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Tu¨rkiye otomotiv sanayiine yo¨n veren 13 bu¨yu¨k u¨yesiyle sekto¨ru¨n c¸atı kurulus¸u konumunda olan Otomotiv Sanayii Dernegˆi (OSD), toplumu ve endüstriyi destekleyici çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Türkiye’nin en köklü sivil toplum kuruluşlarından biri olan OSD, 50 yıldır otomotiv ekosisteminin gelişmesine olan katkılarını dayanışma ve sorumluluk bilinciyle sürdürmeye devam ediyor. Bu kapsamda, OSD kuruluşunun 50. yılı vesilesiyle geleceğe anlamlı bir miras bırakmak üzere, “OSD 50. Yıl Güçlü Yarınlar Bursu”nu hayata geçirdi. Türk Eğitim Vakfı (TEV) bünyesinde oluşturulan özel fon ile 50 öğrenciye, 4 yıllık akademik eğitim süresi boyunca eğitim bursu desteği sağlayacak olan OSD, burs programı kapsamında gençlerin eğitimine katkıda bulunmanın yanı sıra ülkemize nitelikli insan kaynağı kazandırarak otomotiv sanayinin sürdürülebilir gelişimine destek olmayı hedefliyor.

Türkiye’nin en köklü sivil toplum kuruluşlarından biri konumunda olan Otomotiv Sanayii Dernegˆi (OSD), 50 yıldır otomotiv ekosisteminin gelişmesine olan katkılarını dayanışma ve sorumluluk bilinciyle sürdürmeye devam ediyor. Bu kapsamda, OSD kuruluşunun 50. yılı vesilesiyle geleceğe anlamlı bir miras bırakmak üzere, “OSD 50. Yıl Güçlü Yarınlar Bursu”nu hayata geçirdi. Türk Eğitim Vakfı (TEV) bünyesinde oluşturulan özel fon ile 50 öğrenciye, 4 yıllık akademik eğitim süresi boyunca burs desteği sağlayacak olan OSD, burs programı kapsamında gençlerin eğitimine katkıda bulunmanın yanı sıra ülkemize nitelikli insan kaynağı kazandırarak otomotiv sanayinin sürdürülebilir gelişimine destek olmayı hedefliyor.

OSD’nin yarım asırdır ülkemizde otomotiv sanayiini büyütmek ve rekabetçiliğini artırmak amacıyla yürüttüğü çalışmalarla Türkiye otomotiv ekosisteminin sürdürülebilir gelişimine öncülük ettiğini ve bu süreçte birçok başarıya imza attığını vurgulayan OSD Genel Sekreteri Özlem Güçlüer, “Otomotiv sanayinin bugün ulaştığı başarılı seviyede nitelikli iş gücünün payı çok büyük. Eğitime verdikleri önem ve iş gücüne yaptıkları yatırımlar ile tüm OSD Üyeleri, yüksek kalitede iş gücünün yetiştirilmesinde adeta bir okul görevi görüyor. OSD Üyeleri, mesleki eğitimi destekleyen projeleri, kariyer gelişim programları ve sektördeki yetenekleri keşfetmeye yönelik çalışmalarla sadece otomotiv sanayisine değil, savunma sanayisi başta olmak üzere tüm sanayi kollarının gelişimi için geleceğe yatırım yapıyor” dedi.

Eğitim hayatına destek olmanın ve gençleri sektöre kazandırmanın, otomotiv sanayisinin sürdürülebilir büyümesi için kritik bir unsur olduğuna inandıklarını belirten Güçlüer, “İki yıl önce, ülkemizi derinden yaralayan ve çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybetmesine neden olan çok büyük bir deprem felaketi yaşadık. Bu büyük felaketin nesiller boyu sürecek olan


etkilerini bir nebze olsun hafifletebilmek ve OSD'nin 50 yılı vesilesiyle anlamlı bir katkı sağlamak amacıyla, derneğimizin tüm üyelerinin katkılarıyla depremden etkilenmiş 50 üniversite ve meslek lisesi öğrencisinin 4 yıllık eğitim hayatlarına destek olmak üzere Türk Eğitim Vakfı bünyesinde bir burs fonu oluşturduk. ‘OSD 50. Yıl Güçlü Yarınlar Bursu’ adını verdiğimiz bu burs kapsamında lisans ve meslek lisesi öğrencisi olmak üzere 50 gencimizin eğitim süreçlerinde birlikte olmayı, onları OSD ailesinin bir parçası haline getirmeyi hedefledik” dedi.

“50. Yıl Güçlü Yarınlar Bursu”nun yalnızca maddi destek sağlamakla sınırlı olmadığını vurgulayan Özlem Güçlüer, “Bu burs ile gençlerimizin iş hayatına dahil olmasını ve sanayimizin ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücünün sürekliliğini sağlama hedefimiz doğrultusunda bir adım daha atmayı amaçlıyoruz. OSD 50. Yıl Güçlü Yarınlar Bursu, öğrencilere yalnızca finansal destek sunmakla kalmayıp, onların mesleki gelişimlerine de doğrudan katkı sağlayacak. Bursiyerlerimiz, OSD ve Üye firmalarımızın düzenlediği etkinliklere katılarak sektördeki gelişmeleri yakından takip edebilecek, mentorlük ve kariyer gelişim programlarıyla profesyonel hayata güçlü bir başlangıç yapacak ve sektör profesyonelleriyle bir araya gelecekler. Ayrıca, üye firmalarımızda staj yapma fırsatı bularak teorik bilgilerini pratikle pekiştirme şansı elde edecek ve OSD Ailesinin bir parçası olarak otomotiv sanayisinin geleceğini şekillendiren bireyler haline gelecekler.” dedi.

TEV Genel Müdürü Banu Taşkın ise 57 yıldır eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak amacıyla faaliyet gösteren Türk Eğitim Vakfı’nın kurum iş birliklerine verdiği önemi vurgulayarak, “Eğitimde fırsat eşitliği yaratmayı ve geleceğin liderlerine destek olmayı, sürdürülebilir kalkınmanın temel taşlarından biri olarak görüyoruz. Bu doğrultuda Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği, bizim için çok değerli. OSD’nin 50. yılı vesilesiyle hayata geçirilen 'OSD 50. Yıl Güçlü Yarınlar Bursu' ile gençlerin eğitim yolculuğuna ışık tutmaktan mutluluk duyuyoruz. Depremden etkilenen öğrencilerin eğitim hayatlarına katkıda bulunacak bu burs fonunun, ülkemize ve sanayimize nitelikli insan kaynağı kazandırma hedefine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türk seramik sektörünün lider markası NG Kütahya Seramik, inşaat, yapı ve dekorasyon alanlarında faaliyet gösteren mimar ve iç mimarları Sapanca NG Enjoy Otel’de bir araya getirdi. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen sektör profesyoneli mimarlar dünyanın en büyük ebatlı seramiklerinden oluşan NG Stone ile NG Kütahya Seramik ürünlerini Sapanca Showroom’da yakından inceleme ve detaylı bilgi alma olanağı buldular.

 

Dünya seramik sektörünün öncü markalarından NG Kütahya Seramik, yeni nesil tasarımlarını ve inovatif ebatlı ürünlerini müşterilerinin yanı sıra sektör profesyonelleriyle de buluşturmaya devam ediyor. Ocak ayında tüm Türkiye’deki NG Kütahya Seramik bayi temsilcilerini Afyon bir araya getiren NG Kütahya Seramik bu kez mimar ve iç mimarlara yönelik de bir etkinlik düzenledi. Sapanca NG Enjoy Hotel’de eşleriyle birlikte buluşan mimarlar, NG Sapanca Bedesten AVM içinde yer alan showroom’u gezdiler; NG Kütahya Seramik’in en son koleksiyonlarında yer alan ürünlerini yakından inceleme fırsatı buldular. Ziyaret sırasında NG Kütahya Seramik uzmanlarının kendilerine eşlik ettiği mimar ve iç mimarlar Kütahya’daki Endüstri 4.0 Fabrikasında üretilen 160x320 dünyanın en büyük ebatlı NG Stone ürünleriyle teknoloji ve estetikle harmanlanan NG Kütahya Seramik’in diğer koleksiyonlarındaki ürünleriyle yakından ilgilendiler.

NG Kütahya Seramik’ten Dünyada Bir İlk: NG Slim

 

NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral, NG Sapanca Enjoy Hotel’de Türkiye’nin dört bir yanından gelen mimar ve iç mimarlara hitaben yaptığı konuşmada NG Kütahya Seramik ürünlerinin teknoloji ve tasarımda dünya markalarıyla yarıştığını söyledi. Erkan Güral NG Slim adını verdikleri 3 mm kalınlığındaki ürünü ilk kez burada açıkladı:

“C¸ok kıymetli dostlarım tecru¨beleriyle, birlikleriyle u¨lkemize, yas¸am alanlarımıza degˆer katan c¸ok sevgili mimar dostlarımız. Mounth of love bulus¸mamıza hos¸ geldiniz, s¸erefler verdiniz. Bu hafta bizim onur haftamız, gurur haftamız. Sizlerin kars¸ısına c¸ıktıgˆımızda ben ve ekip arkadas¸larım sizlere meslegˆinizde destek olabilecegˆimiz, sizlerin c¸alıs¸malarına katkı sunabilecegˆimiz inovatif u¨ru¨nlerle gelmeyi kendimize misyon edindik. Hatırlayacaksınız, 2014 senesinde 120x240 ebatlarımızı sizlerle ilk kez bulus¸turmus¸tuk. 2014-2024 arasında gec¸en 10 sene içinde liderligˆimizi c¸ok s¸u¨ku¨r su¨rdu¨rdu¨k. 2024 S¸ubat ayında 160x320 boyutunda 12 mm kalınlığında NG Stone olarak adlandırdıgˆımız u¨rünu¨mu¨zu¨ sizlerle bulus¸turduk. Gec¸en seneden bu yana biliyoruz ki bizim bir s¸eyler daha yapmamız lazım. Ne yapacagˆız? Ne u¨retecegˆiz? Bunun du¨s¸u¨ncesi ic¸erisindeyken du¨nyada bir ilk olan yeni ürünümüzü bugu¨n showroom'umuza giden dostlarımız görme imkânı buldu. Bugu¨ne kadar hic¸ u¨retilmemis¸, NG Slim ismini verdiğimiz markamızla, 3 mm kalınlığında 160x320 ebadındaki u¨ru¨nu¨mu¨zu¨ bir Tu¨rk markası olan NG Ku¨tahya Seramik yapmayı başardı. “

Erkan Güral: “Seramikte dünyanın en son teknolojilerine yatırım yapıyoruz.”

NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral, seramikleri tasarlarken en büyük ilham ve desteği mimarlardan aldıklarını söyledi:

“Biz bunları sizlerden almıs¸ oldugˆumuz ilhamla gerc¸ekles¸tiriyoruz. C¸u¨nku¨ bizim ic¸in gerc¸ekten c¸ok o¨nemli ve c¸ok kıymetlisiniz. Biz hep sizlerin mesleki kariyerinize destek verecek, sizlerin mesleki kariyerinizde size yol arkadas¸lıgˆı yapabilecek projelere odaklandık. Ve bu c¸erc¸evede du¨nyada s¸u anda gelis¸mis¸ olan en son teknoloji neler varsa biz onların yatırımını yapıyoruz. Bizim yatırımlarımızla ilgili do¨rt temel ilkemiz var: 1- İnsan kaynagˆı yatırımı 2- Teknoloji yatırımı 3- Marka yatırımı 4- Du¨nyamız ic¸in su¨rdu¨ru¨lebilirlik. Gu¨nu¨n gelis¸en s¸artları ic¸erisinde kars¸ımıza c¸ıkan tu¨m imkânlarımızı kullanmak suretiyle bu do¨rt unsura c¸ok o¨nem veriyor ve yatırım yapıyoruz. Bundan sonraki su¨recimiz de bu s¸ekilde devam edecek. Sizlerden aldıgˆımız fikirler dogˆrultusunda bize degˆer katıyorsunuz; bize gu¨c¸ veriyorsunuz. Ve biz bundan dolayı c¸ok mutluyuz.”

NG Stone Üstün Özellikleriyle Öne Çıkıyor

Mimar ve iç mimarların NG Sapanca Bedesten AVM içinde yer alan showroom’unda ilgiyle takip ettikleri ürünlerin başında dünyanın en büyük ebatlı seramiklerinden oluşan NG Stone geldi. Türkiye’de kendi sektöründe ilk kez sağlık alanındaki uluslararası NSF (National Sanitation Foundation) Sertifikası’nı almayı başaran NG Stone markasında yer alan ürünler birçok özelliğinin yanı sıra gıda ile temas edilebilir olmasıyla da öne çıkıyor. NG Stone’un, iç ve dış mekân başta olmak üzere lavabo ve tezgâh gibi çok sayıda alanda kullanılabilmesi bir diğer önemli özelliği. NG Stone kolay temizlenmesi, hijyenik yüzeyi, farklı yüzey seçenekleri, geniş kullanım alanı, lekelenmeye ve kimyasallara karşı dirençli yapısı, termal şok, nem, UV ışınları, çizilme ve aşınmalara karşı son derece dayanıklı olmasıyla da fark yaratıyor.

Teknolojinin Estetikle Harmanlandığı NG Kütahya Seramik Ürünleri

NG Kütahya Seramik’in 3DS, Stardust ve Soft Mat koleksiyonları da yeni nesil tasarım, desen, boyut, doku ve kaliteleriyle showroom’u gezen mimar ve iç mimarların hayli ilgisini çekti. Bu koleksiyonlar, DDG teknolojisi sayesinde seramik yüzeylere üç boyutlu, ışıltılı ve ipeksi dokular kazandırıyor. 3DS koleksiyonu, mermer dokularından esinlenerek mekânlara derinlik ve hareket katıyor. Stardust Effect koleksiyonu ise yıldızların ışıltısını yansıtan renk tonları ve kristal efektleriyle yaşam alanlarını aydınlatıyor. Soft Mat koleksiyonu da yumuşak dokusuyla mekânlara ipeksi bir dokunuş sunuyor. NG Kütahya Seramik’in bu koleksiyonları, hem ev hem de iş yerleri için ideal seçenekler sunuyor. Özellikle 3DS koleksiyonu, salon, yatak odası, banyo gibi farklı mekânlarda kullanılabiliyor. Stardust Effect koleksiyonu ise otel, restoran, kafe gibi yerlerde şık ve gösterişli bir atmosfer yaratıyor. Soft Mat koleksiyonu da spa, hamam, sauna gibi yerlerde rahatlatıcı ve huzurlu bir ortam sağlıyor.

Mimar ve iç mimarlar gala gecesinde de eşleriyle birlikte sevilen sanatçı Yaşar’ın birbirinden güzel romantik şarkılarına eşlik ederek hoşça vakit geçirme imkanı da buldular.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İtalyan zanaatını, sanat ve kültürel mirasla buluşturan Milano merkezli lüks moda markası Retori, dünyanın farklı köşelerindeki sanatçılarla kurdukları ilham verici diyalogların bir yansımasını temsil eden Chapter 01 koleksiyonu ile Beymen Zorlu Center’daki özel pop-up alanında ve Beymen.com’da yerini aldı.

2024 yılında kreatif direktör Salma Rachid tarafından Milano’da kurulan Retori, kadın ve erkek hazır giyim ile aksesuar koleksiyonları aracılığıyla hikâye anlatım sanatını benimsiyor. Tüm koleksiyonu İtalya’da tasarlanan ve üretilen marka, İtalyan lüksünün simgesi olan triko ustalığını, sofistike terziliği, fonksiyonel dış giyimi ve detaylara gösterilen titiz özeni gözler önüne seriyor. Her koleksiyon, zamansız ve mevsimler arası geçişe uygun tasarımlardan oluşuyor ve yılda iki kez bir kitabın bölümleri şeklinde sunuluyor. Retori, adını “ifade sanatı ve hikaye anlatımında ustalık” anlamına gelen “retorik sanatı” kalıbından alıyor.

Retori, Chapter 01 Koleksiyonu ile Beymen ayrıcalığıyla ilk kez Türkiye’yle buluşuyor. Amerikalı tekstil sanatçısı Diedrick Brackens ve El Salvador doğumlu ressam Daniella Portillo’nun zamanda, mekanda ve köklerde çıktıkları yeniden keşif ve uyanış yolculukları, Chapter 01 koleksiyonunun en büyük ilham kaynakları arasında yer alıyor. Bu özel koleksiyon Daniella Portillo’nun eserlerindeki manzaralardan ve Diedrick Brackens’in canlı renk paletli dokumalarından aldığı ilhamı, toprak tonlarından hardal sarısına, pudra pembesinden bordo ve orman yeşiline uzanan, doğadaki renklerden türetilen tüm tonlarla buluşturuyor. Boynu saran şal yakalı kabanlar ve blazer ceketler koleksiyonu tamamlarken, parkalar çift katlı özel kumaş kullanımıyla giyen kişinin silüetini zarifçe sarmalıyor. Gömülü şallarla tasarlanmış gabardin trençkotlar ise Retori’nin İtalyan terziliğindeki ustalığını ortaya koyuyor.

Önlük ve yeleklerden kapüşonlu tunik tasarımlarına uzanan formlarıyla uzun triko elbiseler, Diedrick Brackens’in karmaşık dokumalarından ilham alıyor. Dökümlü pantolonların üzerine rahatlıkla giyilebilen bu parçalar keşfetme arzusunu ifade ediyor.

 

Doku açısından zengin triko ve dokuma iç katmanlarla tasarlanmış overshirt’ler ve Safari ceketler ise Daniella Portillo’nun farklı tonları bir araya getirme ustalığını gösteriyor. Bu parçaların dokunduğu renkli ipliklerin her biri, farklı bir anıyı temsil ediyor. Çift sıra düğmeli kadın ceketleri ve kusursuz terziliği ile kargo pantolonlar da koleksiyonda öne çıkıyor. Dünyanın dört bir yanında çıkılan seyahatlerde kullanıma uygun ketenden erkek takımları ise Chapter 01’ın grafik dokunuşlar taşıyan hatlarını temsil ediyor.

 

Retori’nin en özel tasarımlarında çift katlı ipek kumaş kullanımı fark yaratıyor. Dökümlü pantolonlarla kullanılabilen veya hafif trençkot olarak giyilebilen sarmal elbiseler, çift katlı ipek kumaşlarıyla kişisel tarzın kendini gösterebileceği çok yönlü tasarımlar ortaya çıkarıyor.

 

İtalya’da, en kaliteli kumaşlarla tasarlanıp üretilen Chapter 01 koleksiyonu, Retori’nin modanın sanatsallığını, üstün işçiliği ve hikâye anlatımının gücünü sergileme konusundaki kararlılığının altını çiziyor.

 

Retori’nin zamansız tasarımlarından oluşan Chapter 01 koleksiyonu Beymen Zorlu Center’daki pop-up alanında ve Beymen.com’da 26 Şubat’tan itibaren keşfedilmeyi bekliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Opaş Elektrik, sektördeki güvenilir ve yenilikçi duruşunu bir kez daha kanıtlayarak, 3 yıllık yoğun Ar-Ge ve tasarım çalışmalarının meyvesi olan yeni nesil ayırıcı şalterlerini Mart 2025 itibarıyla kullanıcılarla buluşturmaya hazırlanıyor.
Yenilikçi mühendislik ve yüksek kalite anlayışıyla geliştirilen bu ürün, elektrik devrelerinin güvenli yönetimi ve emniyetli çalışması için sektöre öncü bir çözüm sunuyor. Kullanıcı dostu tasarımı ve gelişmiş teknik özellikleriyle dikkat çeken ayırıcı şalterler, performans ve güvenliği bir arada sunarak sektörde fark yaratmayı hedefliyor.
YÜKSEK GÜVENLİK VE ÜSTÜN PERFORMANS
Ayırıcı şalterler, IEC 60947-3 standardının gerekliliklerini aşan üstün bir mühendislik ile geliştirildi. 400 V gerilim seviyesinde 600 Amper akıma kadar enerjiyi güvenle izole etme kapasitesine sahip olan ürün, tamir bakım ve emniyet gerekliliklerinde devreyi ayırma görevini güvenle üstlenebiliyor.
Ayrıca, açılma ve kapanma sırasında meydana gelebilecek ark hacmini paket şalterlere kıyasla 7'de 1 oranına kadar azaltarak güvenlik standartlarını en üst düzeye çıkarıyor. Bu yenilikçi özellikler, ürünün emniyet odaklı tasarımını bir kez daha gözler önüne seriyor.
MONTAJ KOLAYLIĞI VE ÇOK YÖNLÜ KULLANIM
Yeni ayırıcı şalterler, Opaş Elektrik'in mevcut ürün gamındaki "Y" serisi ürünler ile Retrofit edebilecek biçimde tasarlandı. Bu sayede halihazırda kullanılan bağlantı delikleri ve mandal seçenekleriyle uygun olacak.
Ayrıca, IP65 koruma sınıfına sahip olan emniyet kutulu modeli sayesinde dış mekân koşullarında da uzun süre güvenilir bir performans sağlıyor. Bunun yanı sıra, 0 ve 1 pozisyonlarında kilitlenebilir mandallar, uzatma mafsallı seçenekler ve standart kontrol mekanizmaları gibi çok yönlü çözümler sunarak, ürünün her ihtiyaca uygun hale getirilmesine olanak tanıyor.
YENİLİKÇİ KLEMENS SİSTEMİ İLE ARTAN GÜVENLİK
Ayırıcı şalterlerin bir diğer dikkat çekici özelliği, tek damar kabloların terminalle sıkı bir temas sağlayarak elektrik arkı oluşumunu önleyen asansör tipi klemens sistemi. Bu yenilikçi tasarım, elektrik devrelerinde meydana gelebilecek sıcaklık artışlarını minimize ederek güvenliği artırıyor. Opaş Elektrik, bu tür detaylarla kullanıcıların hem güvenlik hem de kullanım kolaylığı ihtiyaçlarını göz önünde bulunduruyor.
GENİŞ ÜRÜN YELPAZESİ VE GELECEK PLANLARI
Ayırıcı şalterler, 40, 50, 63 ve 80 Amper anma akımlarına uygun olarak Mart ayında piyasaya sunulacak. Opaş Elektrik, aynı zamanda 16-32 ve 100-160 Amper aralığında ürün geliştirme çalışmalarına da devam ediyor. Bu çeşitlilik, hem küçük ölçekli hem de büyük endüstriyel tesislerin ihtiyaçlarını karşılayacak çözümler sunmayı mümkün kılıyor. Ürünün modüler yapısı ve çok yönlü tasarımı, pazardaki farklı talepleri karşılamak için ideal bir seçenek sunuyor.
OPAŞ'IN SEKTÖRE KATKILARI
2000 yılından bu yana yenilikçi ve güvenli elektrik ürünleri geliştirme vizyonuyla hareket eden Opaş Elektrik, enerji verimliliği ve emniyet konularında sektöre değer katan birçok çözüm üretti. Yeni ayırıcı şalter serisi, bu geleneği sürdüren bir ürün olarak, pazarda güçlü bir konum elde etmeyi ve kullanıcıların güvenini kazanmayı hedefliyor. Kullanıcı deneyimini ön planda tutan bu ürün, sektördeki kalite standartlarını yükseltirken, aynı zamanda kullanım kolaylığı ve uzun ömürlü performansıyla dikkat çekiyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Almanya'da bulunan VFS Küresel Yapay Zeka Merkezleri'nde geliştirilen yapay zeka destekli yeni Chatbot sohbet robotu, verimli müşteri desteğine yönelik artan talebi karşılayarak kullanıcıların, başvuru sürecinde gerekli bilgilere kolayca erişmesine olanak tanıyor. Chatbot, yalnızca insan benzeri konuşma desteği sunmak için gelişmiş üretken yapay zeka teknolojisini kullanmakla kalmıyor, aynı zamanda bunu hem sesli hem de yazılı komutlarla gerçekleştirerek Birleşik Krallık'a seyahat edecek başvuru sahiplerine anında, doğru ve erişilebilir bilgiler sağlıyor.
Piyasaya sürülen yapay zeka destekli yeni Chatbot sohbet robotu ile ilgili değerlendirmelerini paylaşan Birleşik Krallık Vize ve Göçmenlik, Çapraz Kesim Hizmet Operasyonları, Vize, Statü ve Bilgi Hizmetleri, Müşteri Hizmetleri Grubu Direktör Yardımcısı Jen Vidler; "VFS Global'in yapay zeka destekli sohbet robotunun kullanıma sunulması, vize hizmetlerimizin erişilebilir ve verimli bir şekilde tüm müşterilerimizin ihtiyaçlarının karşılanması konusundaki kararlılığımızı gösteriyor. Vize başvuru süreciyle ilgili doğru bilgiye anında erişim sağlamak, başvuru sahiplerimize en iyi hizmeti sunmaya devam etmemizi sağlayacaktır." dedi.
VFS Global Kurucusu ve İcra Kurulu Başkanı Zubin Karkaria ise "Teknoloji ve yenilik her zaman VFS Global'deki operasyonlarımızın temel taşları olmuştur. Dünyanın dört bir yanından Birleşik Krallık'a seyahat edecek başvuru sahipleri için bu prensip ile geliştirdiğimiz, vize başvuru deneyimini önemli ölçüde iyileştirecek olan yapay zeka destekli bilgi çözümünü piyasaya sürmekten mutluluk duyuyoruz. İş ortağımız olan hükümetler ve başvuru sahipleri için vize ve konsolosluk hizmetlerinde dönüşümü desteklemek amacıyla bir dizi yapay zeka ve dijital teknoloji odaklı ürünler geliştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bağlı olduğumuz hükümetlerin politikaları ve gereksinimlerine uygun olarak yapay zekanın sorumlu bir şekilde geliştirilmesine derinden bağlıyız" dedi.
Her bir ülkenin VFS Global Birleşik Krallık web sitesindeki kamuya açık verilerle eğitilen gelişmiş üretken yapay zeka teknolojileri kullanılarak geliştirilen ve tamamen VFS Global'in güvenli BT altyapısı üzerinde oluşturulan yapay zeka modelleri, sıkı veri gizliliği ve güvenlik standartlarına uygun olarak kurgulandı.
Yapay zeka destekli yeni sohbet robotu Chatbot, VFS Global'in etik hususlarını gözetecek şekilde 'Responsible AI Institute'ün veri bilimcileri ve yapay zeka uzmanlarından oluşan özel bir ekip ile iş birliği içerisinde, VFS Global'in Dubai (Yapay Zeka ve Dijital Operasyonlar Genel Merkezi), Mumbai ve Berlin'de bulunan yapay zeka merkezlerinin en yüksek kalite ve güvenlik standartlarını korumak için şirket içi uzmanlıktan yararlanarak geliştirildi. Projede, Yapay Zeka Temel Modeli ve Süper Alfa Uygulama Platformu da dahil olmak üzere, her ikisi de veri güvenliği, güvenlik ve mevzuat uyumluluğunu sağlamak için yerleşik korkuluklarla donatılmış özel yapay zeka platformları kullanıldı.
GenAI Destekli sohbet robotunun temel özellikleri:
o İnsan benzeri etkileşimler: Yapay Zeka Destekli Chatbot, insan konuşmasını yakından taklit eden diyaloglar ile yanıtlar sunarak kullanıcı dostu uygulama sunar.
o Ülkeye özgü bilgiler: Yalnızca müşterilerin ihtiyaçlarına odaklanan konuyla doğrudan alakalı ve doğru bilgiler sunar.
o Veri maskeleme ve PII tespiti: Her türlü Kişisel Veriyi (PII) tespit eder ve maskeler; bu nedenle hiçbir kişisel veri saklanmaz.
o Güvenli AI barındırma: Harici platformlarla veri paylaşımını önlemek adına Geniş Dil Modeli (LLM) güvenli bir ortamda dağıtılır.
o Etik yapay zeka uygulamaları: Önyargıları en aza indirir; adil ve tutarlı yanıtlar sağlar.
o 7/24 kullanılabilirlik: Müşteriler yardıma istedikleri zaman erişebilirler.
o Kullanıcı geri bildirim mekanizması: Kullanıcı geri bildirimi, zaman içinde yanıtların iyileştirilmesine yardımcı olur.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Profesyonel maceracılar Hugo ve Ross Turner (Turner İkizleri), Fransız Alpleri'ndeki Val D'Isère üzerinde toplam 2.613 metre yüksekliğe ulaşarak, tandem elektrikli paramotorlar için irtifa dünya rekorunu kırdı. Rekor, küresel dünya hava sporları federasyonu Fédération Aéronautique Internationale (FAI) tarafından doğrulanmıştır.
 
Dünya rekoru denemesi sırasında Turner İkizleri, kritik hava durumu verilerine ve 3D coğrafi modellemeye gerçek zamanlı olarak erişmek için Panasonic'in ultra dayanıklı TOUGHBOOK 40 dizüstü bilgisayarını ve TOUGHBOOK G2 2'si 1 arada ayrılabilir tabletini kullanıyordu. Bu teknolojik destek, kalkış sahasında hassas planlama ve uygulamayı mümkün kılıyordu.
 
Hugo ve Ross Turner şunları söyledi: "Önemli bir ortak olarak, tandem elektrikli paramotorlarda yeni bir dünya irtifa rekoru kırmaktan inanılmaz bir mutluluk duyuyoruz. TOUGHBOOK cihazları ve Panasonic'in desteği olmasaydı bunu başaramazdık. Panasonic'in öncü mobil teknolojisi, bizim de elektrikli havacılık için daha sürdürülebilir bir gelecek kurma konusunda öncü olmamızı sağladı."
 
Panasonic TOUGHBOOK Avrupa Pazarlama ve Enablement İş Ortağı Rachael Pugh şunları ekledi: "TOUGHBOOK cihazlarımız sahada gerçekten sınır tanımıyor. Ross ve Hugo'nun Panasonic teknolojileriyle gerçekleştirdiği inanılmaz uçuş ile kırdıkları rekor, bizim için bunun çok güzel bir kanıtı. Panasonic ailesinin bütün üyeleri olarak kendilerini tebrik ediyor ve bir sonraki maceralarını heyecanla takip etmek için sabırsızlanıyoruz."
 
Turner İkizleri aynı zamanda Breitling, Waterbear ve Extreme International gibi diğer proje ortaklarından da destek alıyordu