Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Orman ürünleri sektöründe ilham veren tasarımlara imza atan Yıldız Entegre, köklerini doğadan alan The Root Kapsül Koleksiyonu’nu, sektörün en önemli etkinliklerinden 26. Intermob Fuarı’nda sergiledi.
 
Orman ürünleri sektöründe Türkiye’nin ve dünyanın lider markalarından Yıldız Entegre, mobilya endüstrisinin en prestijli etkinliklerinden biri olan Intermob 26. Uluslararası Mobilya Yan Sanayi, Aksesuarları, Orman Ürünleri ve Ahşap Teknolojisi Fuarı’na katıldı. Bu yıl 12-15 Eylül tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen fuarda, Yıldız Entegre, The Root (Kök) konseptiyle yer aldı. Şirketin tasarım yolculuğunun tek bir tohumdan filizlenerek büyüyen kök metaforu ile anlatıldığı sergi alanı, ziyaretçilere bütünsel bir deneyim sunarak büyük beğeni kazandı. Fuarda, Yıldız Entegre’nin 135 yıllık yolculuğunda, köklerinden ve doğadan aldığı ilhamdan yola çıkılarak, 60 bin yıllık geçmişi ile köklerine asırlardır bağlı olan kadim zeytin ağaçları stantta konumlandırıldı. Ayrıca, fuar özelinde hazırlanan ve doğanın eşsiz armağanlarını bir araya getirerek tasarlanan, asma yaprağı, çam kozalağı, kuzukulağı, ıspanak ve lime kabuğundan oluşturulan ‘’Natura’’ içeceği fuar boyunca tüm misafirlere ikram edildi.
 
Ylıdız Entegre’nin köklerini doğadan alan tasarımlarını sergilediği The Root Kapsül Koleksiyonu da fuarın en çok beğeni toplayan koleksiyonlarından oldu. Koleksiyon, doğa ile tasarımın köklü bağlarını yaşam alanlarına taşıyarak, kalıcı bir değer katmak için tasarlandı.
 
Koleksiyondaki her renk ve desen kendine özgü karakteriyle dikkat çekerken, birlikte kullanıldığında farklı tarzlar ve duygular ortaya çıkarıyor. Her bir yüzey doğanın güzelliğini ve zenginliğini yansıtırken, sınırsız kombinasyon imkânı sayesinde hayal gücünü yeniden keşfetmeye olanak tanıyor.
 
Yıldız Entegre fuarda ayrıca yeni nesil temizlik teknolojisi Pro-Clean’i bir deneyim alanı oluşturarak tanıttı. Firmanın titiz Ar-Ge çalışmalarının sonucu olarak geliştirilen Pro-Clean Teknolojisi ile MDFLAM/SUNTALAM kategorisindeki Serenity, Hinterland ve Milenyum pres sacları ile üretilen yüzeyler ovalama yapmadan kolayca temizleniyor. Kimyasal temizlik ürünlerine veya leke gidericilere gereksinim duyulmuyor.
 
Fuar boyunca Yıldız Entegre’nin kapı, parke ve panel ürün gruplarından sektöre yeni soluk getirecek ürünler ziyaretçilere tanıtıldı. Fuarın ikinci günü ise seçili mimarlık ofislerinden davet edilen mimarlara 2025 Global Lifestyle ve Tasarım Trendleri ile birlikte firmanın ilgili trendlerinden ilham alarak tasarladığı ürünler tüm detayları ile birlikte aktarıldı.
 
 
 

Yıldız Entegre Hakkında
Yıldız Entegre, 1890 yılında Trabzon’da kereste ticaretiyle başlayan iş hayatında kazandığı deneyimleri, 1982 yılında gerçekleştirdiği kurumsallaşma hamlesiyle vizyonunu ileriye taşımaktadır. Yıldız Entegre, farklı ihtiyaçlara yanıt veren geniş ürün yelpazesiyle orman ürünleri sektöründe global bir oyuncu olarak faaliyetlerini sürdürmektedir.
 
Girişimci ve yenilikçi yaklaşımıyla fark yaratan Yıldız Entegre, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu Raporu’na göre Türkiye’nin en büyük 32. sanayi şirketi olurken, dünyada ise orman ürünleri sektöründe yer alan ilk 10 şirket arasında yer almaktadır. Yıldız Entegre, MDF, MDFlam, sunta, suntalam, laminat parke, boyalı levha (MDF, sunta), kapak panel, lak panel, MDF kapı, kapı paneli, emprenyeli dekor kâğıdı ve tutkal üretimi gerçekleştirmektedir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 PETRONAS Madeni Yağlar (PLI) ve IVECO, ağır hizmet araçları için özel olarak tasarlanmış ilk 0W-16 SAE sınıfı motor yağı olan Urania Next 0W-16'yı piyasaya sürerek ağır hizmet taşımacılığını yeniden tanımlayacak yeni bir çağı başlattı. Ağır hizmet tipi araçlar için en düşük viskoziteye sahip olan bu ürün, 17-22 Eylül 2024 tarihleri arasında Hannover'de düzenlenen lojistik, ticari araçlar ve taşımacılığın önde gelen endüstri fuarı IAA Transportation 2024'te IVECO standında sergilenecek.
PLI ve IVECO arasındaki iş birliği Urania Next 0W-16'nın geliştirilmesinde etkili oldu. Birlikte yürütülen titiz araştırma ve geliştirme çalışmaları sayesinde iki şirket, özellikle ağır hizmet araçları için olağanüstü performans ve verimlilik sunan bir motor yağını pazara sundu.
PETRONAS Madeni Yağlar Grup Teknolojiden Sorumlu Başkanı Ravi Tallamraju, şunları söyledi: "Bu ortaklık, ağır hizmet taşımacılığının evriminde çok önemli bir anı simgeliyor. PLI - PETRONAS Madeni Yağlar olarak kendimizi araç performansını optimize etmeye adadık. Urania Next 0W-16, sektörün gelişen talepleri için en yeni çözümleri sunma taahhüdümüzün bir örneğini simgeliyor. Motorlar ve madeni yağlar arasındaki sinerjiyi geliştirmek için IVECO ile yakın iş birliği yaparak inovasyonu hızlandırabilir ve sektörde ilerleme sağlayabiliriz."
IVECO'nun XCursor 13 motorla donatılmış S-Way, T-Way ve X-Way modelleri için özel olarak tasarlanan Urania Next 0W-16, düşük viskoziteli formülasyonu sayesinde sürtünmeyi azaltarak yakıt tüketimini ve CO2 emisyonlarını düşüren eşsiz bir yakıt verimliliği sunuyor. Gelişmiş Ultra Düşük Kül teknolojisi, biyolojik bileşenli yakıtlarla bile 150 bin km'ye varan etkileyici yağ değişim aralıkları sağlayarak bakım maliyetlerini ve arıza sürelerini en aza indiriyor.
IVECO Müşteri Hizmetleri Birimi Yöneticisi Marco Baffoni, "Taşımacılık sektörünün liderleri olarak kurduğumuz bu iş birliği, kuruluşların hem enerji tasarruflu hem de yüksek performanslı inovasyonlar yaratmak için nasıl birlikte çalışabileceklerinin bir göstergesidir. IVECO'nun müşterilerinin iş verimliliğini artırma konusundaki kararlılığı, PETRONAS Madeni Yağlar ile yaptığı iş birliğinde açıkça görülmektedir. Urania Next 0W-16 IVECO ortak markasıyla en yüksek verimlilikte sorunsuz bir şekilde çalışan yeni XCursor 13 motorla donatılmış ağır hizmet kamyonlarımız, yakıt verimliliği ve motor teknolojisinde ileriye doğru atılmış önemli bir adımı temsil ediyor" dedi.
Özel formülasyon, PETRONAS ETRO+ baz yağ ve yüksek performanslı katkı teknolojisinin kombinasyonuyla üstün motor koruması sağlayarak motorun ömrünü uzatıyor. Ayrıca Urania Next 0W-16, Euro 7'ye hazır ve egzost gazı arıtım (after-treatment) sistemleriyle uyumlu. Böylece en son çevre düzenlemelerine de uygunluk sağlıyor.
Urania Next 0W-16'nın geliştirilmesi hem PLI hem de IVECO'nun yenilikçi ruhunu ortaya koyuyor. İki şirket uzmanlıklarını birleştirerek ağır hizmet sektörü için yeni bir kıstas oluşturan yepyeni bir ürün yarattı.
Ziyaretçiler stantta IVECO'nun stratejik çoklu enerji yaklaşımını somutlaştıran geniş hafif, orta ve ağır hizmet ticari araç yelpazesini keşfedebilirler. Ayrıca PLI'nın IVECO araçlarında kullanılan PETRONAS Iona, PETRONAS Tutela ve PETRONAS Paraflu UP gibi ürünleri içeren gelişmiş Sıvı Teknolojisi Çözümleri™ portföyünü de yakından görebilirler
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Yüksek hacimli CAD çizimlerinin oldukça yüksek hızlarda baskısını alan imagePROGRAF TZ-32000, AEC&M pazarının yüksek verimlilik ihtiyaçlarını karşılıyor. 36 inç yazıcının baskı hızı, imagePROGRAF serisindeki en yüksek baskı hızını temsil eden dakikada 4 A1 sayfaya kadar ulaşıyor. Ayrıca yazıcının verimliliği, kolaylaştırılmış kağıt yükleme işlemi Üst Teslim Tepsisi (TDT) sayesinde artırılıyor. Böylece yazıcı farklı boyutlarda 100'e kadar CAD çizimini veya 10 postere kadar baskıyı kesintisiz şekilde istifleyebiliyor.
Çift rulo girişi, kullanıcıların medya yükleme sıklığını azaltmaya olanak tanıyarak karmaşık CAD uygulamalarında ideal olan farklı boyuttaki çıktılar için iki boyuttaki medya arasında otomatik olarak geçiş yapmayı da mümkün kılıyor. Daha hızlı kağıt yükleme ve kesintisiz baskı için çalışma sırasında değiştirilebilen benzersiz "hot-swap" mürekkep tankları sayesinde üretim süresi en üst düzeye çıkarılıyor.

imagePROGRAF TX-4200/TX-3200, CAD ve GIS çizimlerinin yanı sıra dağıtım/perakende sektörleri için ideal olan posterler gibi birçok farklı baskı ihtiyacını da karşılıyor. 44 inç genişlikteki imagePROGRAF TX-4200 modeli ve 36 inç genişliğindeki imagePROGRAF TX-3200 modeli dakikada 3,3 A1 sayfaya kadar hız kapasitesi ile önceki modellere göre daha yüksek bir baskı hızıyla kullanıcıların beğenisine sunuluyor. Her iki baskı makinesinin de hızlı kağıt değişimi ve kolay kağıt yükleme işlemine sahip çift rulolu medya girişi gibi verimlilik özellikleri sayesinde verimlilik daha da artırıyor.
 
Yüksek çözünürlüklü ve daha parlak renkli baskı için geliştirilmiş özellikler
TZ ve TX serisinin tüm yeni modelleri, daha iddialı ve tutarlı renkler için keskinleştirilmiş çizgi kalitesi ve renk kalibrasyonu gibi iyileştirmelerle geliyor. Gelişmiş görüntü kalitesi özellikleri sayesinde tarama çizimlerden haritalara kadar ayrıntılı CAD baskılarının doğru bir şekilde basılmasını sağlıyor. Dolayısıyla, yeni seriler AEC&M sektörleri için olduğu kadar kamu kuruluşları için de ideal bir seçenek haline geliyor. Yeni tasarlanan görüntü işleme teknolojisi, derin ve parlak renkler üretmek için mürekkebin renk geliştirme performansını en üst düzeye çıkarıyor. Ayrıca, Canon'un en yeni macenta mürekkebi kullanıldığında, baskılar önceki modellere kıyasla daha canlı oluyor; düz kağıt üzerinde bile daha iddialı ve daha parlak renkli baskılar alınabiliyor. Pigment mürekkepler dayanıklılığıyla lekelenmeyi önleyerek baskıları açık havada kullanım için ideal hale getiriyor.
 
Daha yüksek etkinlik ve verimlilik
Yeni imagePROGRAF yazıcılar, verimliliği ve etkinliği artırmaya yönelik çeşitli özellikler içeriyor. Tüm modeller, otomatik olarak kağıt genişliğini ve türünü algıladığı gibi kalan kağıt miktarını tahmin eden gelişmiş kolay kağıt yükleme işlemine sahip olmasıyla tercih sebebi oluyor. Kağıt besleme işlemini hızlandıran bu durum, rulo kağıt takma süresini önceki modellere kıyasla yaklaşık yüzde 30 azaltıyor. Mürekkep algılama sistemi, mürekkep püskürtme hızını düzenli olarak izleyerek mürekkep yerleştirme pozisyonunu optimize ediyor. Bağımsız yazıcı kafası farklılıkları ve eskime nedeniyle oluşabilecek çıktı rengindeki değişiklikleri otomatik olarak düzelten renk kalibrasyon işlevi sayesinde de yüksek görüntü kalitesi korunuyor. Sonuç olarak, hem baskı için gereken iş gücü süresi hem de cihazın işlememe süresi azalıyor; kullanıcılar çok sayıda çizim ve posteri hızlı ve verimli bir şekilde üretebiliyor.
 
Çevresel hususlar göz önünde bulundurularak tasarlandı
TZ ve TX yazıcı serilerindeki tüm yeni modeller, önceki modellere kıyasla daha düşük güç tüketimi için tasarlandı. TZ-32000 kullanım sırasında yüzde 29 daha az güç tüketirken TX-4200/TX-3200 modelleri yüzde 25 daha az güç kullanmasıyla uluslararası EPEAT eko-etiketi kapsamında "EPEAT" altın ürünleri arasında yer alıyor.

Güvenlik onunla hep ön planda
imagePROGRAF TZ ve TX serisi yazıcılar, şifreli iletişimden güvenli PIN kodu yazdırmaya, geliştirilmiş kimlik doğrulama sürecine ve güvenli sabit disk silmeye kadar hassas bilgileri korumak için çok sayıda güvenlik özelliği içeriyor. Böylelikle sadece doğru kişiler yazıcıya erişebiliyor, baskı alabiliyor ve veri depolamayı yönetebiliyor.
 
Canon EMEA Geniş Formatlı Baskı Grubu, Pazarlama ve İnovasyon Müdürü Mathew Faulkner: "Yeni TZ ve TX imagePROGRAF yazıcılar, geniş formatlı CAD/GIS ve poster baskısı için kapsamlı bir çözüm sunan imagePROGRAF serimizi güçlendiriyor. Böylece AEC&M pazarındaki müşterilerimize, baskı hizmeti sağlayıcılarına ve kamu kuruluşlarına ihtiyaç duydukları verimli ve güvenilir yazıcılar sağlıyoruz. Gelişmiş baskı özelliklerine sahip bu yeni modeller, lekelenmeyi önleyen pigment mürekkepler sayesinde sahadayken ve zorlayıcı hava koşullarına maruz kalırken bile teknik çizimlerin okunmasını kolaylaştıran canlı renklerle yüksek kaliteli, doğru ve keskin CAD/GIS baskıları sunuyor" dedi.
 

 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dijital varlık sektörünün en büyük şirketi olan Tether, El Salvador'da 30-31 Ocak 2025 tarihlerinde yapılacak ilk Plan B forumunu duyurdu. Etkinlik, bitcoin ve dijital varlık sektörlerinden yenilikçileri ve liderleri bir araya getirerek bilgi paylaşımı ve ağ kurma fırsatları sunuyor. Tether, bu forum ile finansal kapsayıcılığı artırma ve dijital teknolojilerin gelişmekte olan pazarlardaki potansiyelini vurgulama misyonunu sürdürüyor.
 
Tether, 30-31 Ocak 2025 tarihlerinde El Salvador'da gerçekleşecek olan ilk Plan B forumunu açıkladı. San Salvador'daki El Salvador Sanat Müzesi ve Sheraton Presidente Hotel'de yer alacak bu etkinlik, bitcoin ve dijital varlık sektörlerinden yenilikçileri ve liderleri bir araya getiriyor. Lugano'daki başarılı başlangıcından sonra El Salvador'a açılan Plan B, tamamen İspanyolca ilk Bitcoin konferansıyla Bitcoin'in teknik ve sosyal etkilerini inceliyor. Bu etkinlik, Tether'in dijital para birimlerinin küresel benimsenmesini teşvik etme misyonunun bir parçası olarak dikkat çekiyor.
 
Tether, Bitcoin teknolojilerinin dönüştürücü potansiyelini vurguluyor
 
Tether’in gerçekleştirdiği Plan B girişimi, Lugano'nun blok zinciri altyapısını güçlendirerek şehri Avrupa'da lider bir merkez haline getirmeyi hedefliyor. Bu girişim, Bitcoin, USDT ve Lugano'nun LVGA token'larının çeşitli kamu hizmetlerinde ödeme yöntemi olarak kabul edilmesiyle başladı. Plan B, El Salvador'daki başarıyı tekrarlamayı ve küresel ölçekte Bitcoin ve eşler arası teknolojinin benimsenmesini artırmayı amaçlıyor. El Salvador'daki Plan B forumu, Tether'in finansal kapsayıcılığı teşvik etme ve dijital para birimlerinin küresel benimsenmesini ilerletme misyonunu vurguluyor. Tether, El Salvador ile iş birliği yaparak, gelişmekte olan pazarlarda Bitcoin ve ilgili teknolojilerin dönüştürücü potansiyelini öne çıkarmayı hedefliyor.
 
"Küresel finansal özgürlük ve inovasyonda önemli bir adım"
 
Yapılan iş birliğine dair açıklamalarda bulunan Tether CEO'su Paolo Ardoino, "El Salvador'daki ilk Plan B forumunu duyurmaktan heyecan duyuyoruz. Bu etkinlik, küresel finansal özgürlük ve inovasyonda önemli bir adım olarak misyonumuz açısından bir dönüm noktasını temsil ediyor. Sektörün önde gelen liderlerini ve yapay zeka meraklılarını dijital para birimlerinin geleceğini tartışmak ve şekillendirmek için dünyanın Bitcoin başkentlerinden birinde ağırlamak için sabırsızlanıyoruz." ifadelerini kullandı.
 
Plan B konferansı, dijital para birimlerinin potansiyelini ve küresel ekonomiler üzerindeki etkisini anlamayı amaçlıyor. Onaylanmış konuşmacılar arasında Tether CEO'su Paolo Ardoino, Blockstream CEO'su Adam Back, insan hakları savunucusu Stella Assange gibi isimler yer alıyor. Katılımcılar, finansın geleceğini şekillendiren trendler ve teknolojik gelişmeleri öğrenme fırsatı buluyor. Etkinlikte, açılış konuşmaları, paneller, atölyeler ve sergiler de yer alıyor.
 
Plan B El Salvador Hakkında
 
Plan B El Salvador, Bitcoin ve blok zinciri teknolojisinin ülkenin finansal altyapısının temel bileşenleri olarak benimsenmesini ilerletmeyi hedefliyor. Bu girişim, merkezi olmayan finansal sistemleri entegre ederek finansal katılımı teşvik ediyor, teknolojik yeniliği yönlendiriyor ve ekonomik dayanıklılığı destekliyor.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dijital varlık sektörünün öncü şirketlerinden olan Tether, Jesse Spiro'nun Hükümet İşleri Başkanı olarak atandığını duyurdu. Jesse Spiro, yasa koyucular, düzenleyiciler ve kilit paydaşlarla etkileşimden sorumlu olacak.
 
Jesse Spiro, blok zinciri alanında hükümet ve düzenleyici ilişkilerde altı yılı aşkın deneyimiyle Tether'a katılıyor. Daha önce PayPal ve Chainalysis'te önemli görevlerde bulundu. Bu deneyimi, Tether'ın geleceğe dönük finansal ve teknolojik ekosistem oluşturma misyonuna katkı sağlayacak. Kariyeri boyunca dijital varlık endüstrisi ile kamu sektörü arasında başarılı bir şekilde ilişkiler kuran Jesse’nin, Tether’deki yeni görevinde başarılı olacağı ve inovasyonu teşvik edeceği öngörülüyor.
 
"Tether ile bu işe adım attığım için heyecanlıyım”

 Atanmaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Jesse Spiro, "Tether ile bu işe adım attığım için heyecanlıyım. Tether, dijital ekonominin ve ABD doları hegemonyasının mevcut ve gelecekteki gelişiminde önemli bir rol oynuyor. Sürekli gelişen yasama ve düzenleyici ortam, kamu ve özel sektörler arasında güçlü bir iş birliğini gerektirmeye devam edecek. Eğitim ve katılım yoluyla, Tether'ı ve ekosistemi birlikte büyütmeye devam ederken sektör, kanun koyucular ve hükümet kurumlarıyla çalışmayı dört gözle bekliyorum," dedi.
 
Tether CEO'su Paolo Ardoino, "Jesse'nin Tether ekibine katılmasından büyük heyecan duyuyoruz. Hükümet ilişkileri ve blok zinciri teknolojisindeki derin uzmanlığı, karmaşık ve hızla değişen düzenleyici ortamda yol almamıza önemli katkı sağlayacak. Jesse'nin atanması, Tether'ın dijital varlık alanında sorumlu inovasyon ve liderliğe olan bağlılığını daha da güçlendiriyor," ifadelerini kullandı

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Mercedes-Benz Türk’ün çatı şirketi Daimler Truck, Hannover'da düzenlenen dünyanın en prestijli ticari araç fuarlarından olan ‘IAA Transportation 2024’te batarya ve hidrojen bazlı karbon nötr tahrik sistemlerini içeren çift yönlü stratejisiyle ve sergilediği kamyonlarla sürdürülebilir ulaşımdaki öncülüğünü bir kez daha vurguluyor.
Fuarda, dekarbonizasyon ve dijitalleşme konularına odaklanan Daimler Truck, Mercedes-Benz eCitaro K'nın dünya prömiyerini gerçekleştirirken, aerodinamiği geliştirilen yeni Mercedes-Benz Actros L'yi de tanıtıyor. Fuar katılımcılarıyla buluşan Mercedes-Benz eActros 600, eActros 300 / 400 ve GenH2 modelleri de sürdürülebilir taşımacılığın öncüleri olarak Daimler Truck’ın yenilikçi vizyonunu yansıtıyor.
Uzun Mesafe Taşımacılığının Amiral Gemisi Mercedes-Benz Actros L Türkiye’de Üretiliyor
Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası’nda üretilen Mercedes-Benz Actros L, konvansiyonel dizel kamyonlarda sektörün öncüsü olmaya devam ediyor. Actros L, fütüristik tasarımı, optimize edilmiş aerodinamiği ve son teknoloji destek sistemleri ile öne çıkıyor. Ayrıca, 12.8 litre EURO VI-E emisyon normlarına uygun OM471 motor ile 476 PS, 510 PS ve 530 PS güç seçenekleri sunuyor. Bu motor seçenekleri, Actros L 1848 LS, 1851 LS ve 1853 LS Plus modellerinde standart olarak yer alırken, farklı taleplere hitap eden zengin opsiyonel donanım seçenekleri de bu standart modellere eklenebiliyor.
Mercedes-Benz eActros 600, Ara Şarj Olmadan 500 km Menzile Ulaşıyor
Daimler Truck, dekarbonizasyon ve dijitalleşme hedefleri doğrultusunda geliştirdiği batarya elektrikli Mercedes-Benz eActros 600’ü de fuarda sergiliyor. Şirket, eActros 600 ile uzun mesafe taşımacılığında CO2 emisyonlarını azaltmayı hedefliyor. 600 kWh batarya kapasitesine sahip eActros 600, yeni elektrikli tahrik aksı sayesinde ara şarj olmadan 500 kilometreden fazla menzil sunuyor. 44 ton brüt ağırlığa uygun tasarlanan eActros 600, standart bir treyler ile AB genelinde 22 ton taşıma kapasitesine sahip. Aracın sürücü kabini, aerodinamik açıdan optimize edilmiş “ProCabin” tasarımıyla dikkat çekiyor. Uzun yol operasyonlarında hava direncinin en aza indirilmesi, enerji tasarrufunu artırarak daha uzun menzile katkı sağlıyor. Daimler Truck, eActros 600’ün seri üretimine Kasım ayı sonunda başlamayı planlıyor.
Daimler Truck, Yazılım Tanımlı Araçlarla Sürücü Güvenliğini ve Konforunu Üst Seviyeye Taşıyor
Daimler Truck, karbon nötr taşımacılığın yanı sıra dijital dönüşüme de öncülük ediyor. Şirket, eActros 600 ve Actros L gibi yeni nesil kamyonlarında önceki modellere göre 20 kat daha hızlı veri işleme yeteneği sunan gelişmiş mekatronik mimariler kullanıyor. Aktif Fren Asistanı 6 ve Aktif Yan Görüş Asistanı 2 gibi en son güvenlik sistemlerinin yanı sıra, sürücü konforunu ve bağlantı özelliklerini de önemli ölçüde artıran teknolojileri de geliştiriyor.
Yazılım tanımlı araçlar, Daimler Truck’ın ve iş ortaklarının özelleştirilmiş uygulamalarıyla mevcut kamyon ve otobüslerin güvenlik, konfor ve verimlilik gibi işlevlerini çok daha ileriye taşıyor. Bu teknolojiler, aracın potansiyel tehlikeleri insan duyularından çok daha önce algılayarak, sürücüleri ve trafikteki herkesi daha iyi koruma amacı taşıyor.
Mercedes-Benz Türk AR-GE ekipleri, geliştirdikleri yeniliklerle küresel arenada önemli rol oynuyor
Geliştirme ve test çalışmaları Mercedes-Benz Türk’ün İstanbul ve Aksaray’da bulunan AR-GE Merkezleri’nde yürütülen “Aktif Güvenlik Paketi” ile tüm kamyon ve otobüsler, sürücü ve yayalara daha güvenli sürüş deneyimi sağlıyor. Genel güvenlik düzenlemesi ile akıllı hız ve şerit takibi, kör nokta bilgilendirme sistemi, hareketli yaya bilgilendirme sistemi gibi toplamda 7 aktif güvenlik sisteminin geliştirilmesinde, Daimler Truck bünyesindeki kamyon ve otobüs modelleri için Mercedes-Benz Türk AR-GE ekiplerinin büyük katkısı oldu.
Mercedes-Benz Türk Aksaray AR-GE Merkezi bünyesinde bulunan test merkezinde, dünya çapındaki tüm Daimler Truck AG fabrikalarında üretilen kovansiyonel ve elektrikli Mercedes-Benz kamyonların uzun yol testleri gerçekleştiriliyor. Merkez, 2023 yılından bu yana elektrikli araçlar için de uzun yol testi onayı veren “Tek Merkez” konumunda yer alıyor. Daimler Truck’ın ilk ağır sınıf elektrikli kamyonu unvanına sahip eActros’un yol testleri Mercedes-Benz Türk AR-GE ekipleri tarafından Aksaray AR-GE Merkezi’nde gerçekleştiriliyor.
Mercedes-Benz Türk’ün İstanbul Hoşdere Otobüs Fabrikası’ndaki Otobüs Karoser AR-GE Ekibi ise tamamen elektrikli otobüs şasisi için ön aks segmenti geliştirdi. Kötü yol testleri ile dayanımı test edilecek ürünün uzun yol testleri de Türkiye’deki mühendisler tarafından gerçekleştiriliyor.
Hidrojen Teknolojisinin Geleceği Mercedes-Benz GenH2 Kamyon ile Yazılıyor
Daimler Truck, batarya elektrikli kamyonlara ek olarak hidrojen bazlı yakıt hücresi teknolojisinin de uzun mesafe taşımacılığında önemli bir rol oynayacağını vurguluyor. Bu teknolojiler, özellikle zorlu koşullarda esneklik ve uygun çözümler sunma potansiyeline sahip. IAA Transportation 2024'te sergilenen Mercedes-Benz GenH2 kamyon, sıvı hidrojenin karayolu taşımacılığındaki kullanılabilirliğini kanıtlıyor.
Daimler Buses, batarya elektrikli eCitaro K'yı Dünya Prömiyeri ile Tanıtıyor
Fuarda dünya prömiyeri gerçekleştirilen batarya-elektrikli Mercedes-Benz eCitaro K şehir içi otobüsü, 1,5 metre kısaltılmış dingil mesafesiyle daha fazla manevra kabiliyeti gerektiren alanlar için ideal bir seçenek sunuyor. Kompakt eCitaro K, 84 kişilik yolcu kapasitesi ve yoğun saatlerdeki performansıyla dikkat çekiyor. Dört ila altı akü seçeneğiyle sunulan araç, maksimum konfigürasyonla 300 kilometreye kadar menzil sağlıyor. Fuarda aynı zamanda Mercedes-Benz Tourismo Safety Coach ve yeni nesil Setra MultiClass LE şehirlerarası otobüs de tanıtılıyor. Daimler Buses, bir gelenek olarak, mevcut güvenlik teknolojisinin durumunu göstermek için Safety Coach otobüsü kullanıyor.
Türkiye’de üretilen Mercedes-Benz Tourismo Otobüs Güvenliğinde Standartları Aşıyor
Daimler Buses, otobüs güvenliği alanındaki öncülüğünü sürdürüyor ve Mercedes-Benz Tourismo Safety Coach'ın altıncı sürümünü ilk kez IAA Transportation 2024'te tanıtıyor. Bu yeni versiyon, serinin en kapsamlı güvenlik ve destek sistemleriyle donatılmış modeli olarak öne çıkıyor. 2005 yılından bu yana Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda üretilen Tourismo’nun gelişmiş güvenlik teknolojileri arasında daha güçlü Aktif Fren Yardımcısı 6, Yan Koruma Asistanı 2, yeni Ön Koruma Asistanı ve Trafik İşareti Asistanı yer alıyor. Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda 2005 ile 2024 yılları arasında üretilen 23 bini aşkın Mercedes-Benz Tourismo, şehirler arası otobüs pazarının en çok tercih edilen otobüsü olmaya devam ediyor.
Daimler Buses’ın Güvenli Sürüş Sistemleri, Otobüslerde Güvenlik Standartlarını Yeniden Belirliyor
Temmuz 2024'ten itibaren AB'nin güncellenmiş “Genel Güvenlik Yönetmeliği” (GSR-B), tüm yeni tescil edilen otobüsler ve yolcu otobüsleri için zorunlu hale geldi. Mercedes-Benz ve Setra markalı otobüslerde mevcut güvenlik ve destek sistemleri sadece GSR gerekliliklerini karşılamakla kalmıyor, bazı işlevler 2024'ten itibaren GSR'nin gerektirdiği seviyenin ötesine geçiyor. Bu sistemler, tüm araç varyantlarında yeni standart haline gelerek şehir içi, şehirler arası ve tur otobüslerinde de ek değer sağlıyor.
İlgili basın bültenine ve görsellerin yüksek çözünürlüklü versiyonlarına Mercedes-Benz Türk medya websitesi'nden ulaşabilirsiniz.
Mercedes-Benz Türk Hakkında:
Mercedes-Benz Türk, 1967 yılından bu yana Türkiye’de ağır ticari araç endüstrisinin öncüsü olarak faaliyet göstermektedir. Şirket, 2020 yılına kadar kamyon ve otobüs gruplarındaki faaliyetlerine ek olarak Mercedes-Benz marka hafif ticari araçların ve Daimler AG çatısı altındaki tüm otomobil markalarının satışını gerçekleştirmiştir. Daimler AG, 2020 yılında kamyon ve otobüs ile otomobil ve hafif ticari araçlar birimlerini iki ayrı şirket yapısı altında topladı. 01.12.2021 itibarıyla da ayrı bir tüzel kişilik olan “Daimler Truck AG”’ şirketi altında; Mercedes-Benz Türk A.Ş., Daimler Truck’ın 3 büyük kamyon üretim tesisinden biri olan Aksaray Kamyon Fabrikası, Daimler Buses’ın dünyadaki en büyük otobüs üssü olan Hoşdere Otobüs Fabrikası ve bünyesinde bulunan iki AR-GE merkezi ile Kamyon ve Otobüs gruplarından sorumlu olarak faaliyetlerine devam etmektedir. Yaklaşık 1.4 milyar avro yatırım hacmiyle Mercedes-Benz Türk A.Ş. bugün Türkiye’nin en büyük yabancı sermaye yatırımlarından biridir ve 7.000’i aşkın personel istihdam etmektedir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Aon'un 800'den fazla yöneticinin katılımı ile gerçekleştirdiği "İş Dünyası Karar Alıcılar Anketi", yöneticilerin şirketlerinin ticaret, teknoloji, iklim ve iş gücünden oluşan dört mega trendin yarattığı risklere yanıt verme becerileriyle ilgili endişelerini ortaya çıkardı. Ankete katılan yöneticilerin yüzde 72'si şirketlerinin riskler ve insanlarla ilgili sorunları çözmek için yeterince çevik davranmadığını düşünüyor.

Risk Sermayesi ve İnsan Sermayesi konularında global deneyimi ve yerel ihtiyaçlara uygun çözümleri ile 120'den fazla ülkede müşterilerine hizmet veren Aon, şirketlerin ticaret, teknoloji, iklim ve iş gücünden oluşan dört mega trendin neden olduğu dalgalanmaya karşı nasıl bir pozisyon aldıklarını belirlemek için Kuzey Amerika, İngiltere ve Avrupa'da 800'den fazla üst düzey yöneticinin katılımı ile "İş Dünyası Karar Alıcılar Anketi" düzenledi.

Anketten çıkan sonuçlar bu dört mega trendin iş dünyasındaki karar alıcılar için önemini ortaya koysa da şirketlerin bu dalgalanmalara yanıt verme becerileri konusundaki endişelerini de gün yüzüne çıkardı. Ankete katılan yöneticilerin yüzde 72'si şirketlerinin riskler ve insanlara ilişkin sorunları çözmek için yeterince çevik davranmadığını düşünürken yüzde 86'sı bu mega trendlerin ortaya çıkardığı zorlukları çözmenin ve fırsatları değerlendirmenin önemli olduğuna inanıyor.

Karar alıcılar veri ve tavsiyeler için danışmanlık hizmeti arıyor
Aon'un anketi, risklerin birbiriyle daha bağlantılı hale geldikçe karar alıcıların bu mega trendlerin neden olduğu zorlukları yönetmek için daha fazla sorumluluk alma baskısı hissettiklerini de ortaya koyuyor. Karar alıcılar bu nedenle eyleme geçirilebilir veri ve tavsiyeler almak için danışmanlar aradıklarını belirtiyor.

Ankete göre karar alıcıların yüzde 80'den fazlası ticaret, teknoloji ve iş gücü için "son derece önemli" yanıtını vererek bu konuları en önemli öncelikleri olarak sıralıyor. Yüzde 70'i ise iklimin "son derece önemli" olduğunu ifade ediyor.

Bunların yanı sıra katılımcıların yüzde 74'ü tedarik zinciri veya dağıtımla ilgili sorumluluklarının yıl boyunca arttığını belirtirken yüzde 63'ü ise siber güvenlik yatırımlarının getirisini ölçtüklerini söyleyerek teknoloji risklerini değerlendirmenin önemini vurguluyor. Tedarik zinciri kesintisine (yüzde 71) göre daha az sayıda iş lideri (yüzde 59) aşırı iklim olaylarının finansal etkisine dikkat ediyor. Katılımcıların yüzde 57'si ise şirketlerinin sosyal yardım veya sağlık hizmetleri alanlarında sundukları imkânları önemli ölçüde değiştirerek insan sermayesine yatırım yaptığını söylüyor.

Eyleme geçirilebilir analizler hayati rol oynuyor
Anket, veri ve analizlere yapılan yatırımların bu dört mega trendi yönetme konusunda karar alıcılara güven verdiğini ortaya koyuyor. Kendine güvenen karar alıcıların riskleri ve olay senaryolarını ölçme ve maddi sonuçlarını değerlendirme olasılığı daha yüksek. Sonuçlara göre "kendine çok güvenen" karar alıcıların yaklaşık yüzde 60'ı son bir yıl içinde tedarik zinciri, siber risk ve iklim koşullarıyla ilgili senaryo ve olayların kâr-zararını ölçerken bu oran kendine daha az güvenen liderlerde sadece yüzde 36.

Öte yandan iş dünyasındaki karar alıcıların çoğunluğu iklim koşullarının en önemli risklerden biri olduğunu kabul etse de ankete katılanların yalnızca yüzde 59'u aşırı iklim koşullarının finansal etkilerini hesapladıklarını belirtiyor. Buna karşılık aynı çalışmayı siber güvenlik için yapanların oranı yüzde 72'yi buluyor.

"Anket sonuçları karar alıcıların harekete geçmelerine yardımcı olacak"
Anketin sonuçlarını değerlendiren Aon Türkiye Eş-CEO'su Selda Oknas Tanbay, "Dünya genelinde yaptığımız bu araştırma; ticaret, teknoloji, iklim ve iş gücünden oluşan mega trendin üst düzey yöneticilerin rollerini nasıl şekillendirdiğini ve yöneticilerin bu trendlere yaklaşımlarını daha iyi anlamımıza yardımcı oldu. Sonuçlar, bu mega trendlerin karar alıcılar için önemini teyit etti. Ancak karar alıcılar, görev yaptıkları şirketlerin bu riskler için yeterince çevik davranmadıklarından da endişe ediyor. Aon olarak kullanılabilir veriler, birbirleriyle uyumlu risk ve insan sermayesi uzmanlığımız, yerel koşullara uygulanabilir çözümlerimiz aracılığıyla müşterilerimizin daha iyi kararlar almalarına yardımcı oluyor ve endişelerini ortadan kaldırıyoruz. Bu anketimizin sonuçları da karar alıcıların bu mega trendlerin yarattığı zorluklarla başa çıkmalarına yardımcı olacak." dedi.

Metodoloji
İş Dünyası Karar Alıcılar Anketi, 24 Nisan-5 Mayıs 2024 tarihleri arasında 800'den fazla karar alıcı ile çevrimiçi görüşmeler yoluyla gerçekleştirildi. Katılımcılar arasında üst düzey yöneticiler ve ABD, Kanada, Birleşik Krallık, Almanya, Fransa, İtalya ve İspanya'da 500'den fazla çalışanı olan şirketlerin yöneticileri yer aldı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dijital bankacılık alanındaki öncü çalışmalarıyla birçok “ilk”e ve yeniliğe imza atan Akbank, Akbank Mobil üzerinden sunduğu ürün ve hizmetleriyle KOBİ’lerin yanında olmaya ve bankacılık ihtiyaçlarını en hızlı ve kolay şekilde karşılamaya devam ediyor. Akbank Mobil’in sunduğu yeni hizmet ile yıllık cirosu 10 milyon TL’den yüksek olan KOBİ’ler, daha önce şubeye giderek yapmak zorunda oldukları ticari kredi limitleri arasındaki aktarım işlemlerini artık Akbank Mobil üzerinden hızlı ve kolay bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Bu yeni hizmet, KOBİ’lerin bankacılık işlemlerini daha verimli bir şekilde yönetmelerine olanak tanırken, iş süreçlerini de hızlandırıyor.

 

Türkiye’nin ekonomik büyümesi ve sürdürülebilir kalkınması açısından KOBİ’lerin büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, Akbank Mobil üzerinden sunulan yeni hizmet hakkında şu açıklamalarda bulundu; “Akbank olarak, KOBİ’lerimizin ihtiyaçlarına yönelik sunduğumuz uçtan uca çözümlerimizle her zaman yanlarında yer alıyoruz. KOBİ’lerimizin finansmana erişimini kolaylaştıran ve cazip fırsatlar sunan ürünlerimiz ve hizmetlerimizin yanı sıra Akbank Mobil’deki işlem setini genişleterek iş süreçlerini daha verimli hale getirmelerine katkı sağlıyoruz. Yeni hizmetimiz ile de ticari kredi kullanma ihtiyacı olan ancak kullanmak istediği krediye ilişkin limiti yeterli olmayan müşterilerimiz, Akbank Mobil üzerinden müsait olan başka bir limitlerinden aktarım yapabilecekler. Bu sayede ihtiyaç duydukları krediye kolayca ulaşabilecek ve işlerine aynı hızda devam edebilecekler. Akbank olarak, KOBİ'lerin dijitalleşme sürecine destek vermeyi ve ihtiyaçlarına uygun çözümler sunmayı sürdüreceğiz.”

 

Hedeflerinin daima müşterilerinin ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler sunmak olduğunu belirten Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı Burcu Civelek Yüce ise “Uçtan uca dijital hizmetler ve yeni nesil çözümlerle müşterilerimizin hayatını kolaylaştırıyoruz. Bu kapsamda işletmelerin her an, her yerde Akbank deneyimini yaşayabileceği dijital hizmetlere yatırımlarımız sürüyor. Bu çalışmalarımızın son örneği olarak, işletmeler artık ticari kredi limitlerini Akbank Mobil üzerinden yönetebilecek ve aktarım işlemlerini hızlı ve kolay bir şekilde gerçekleştirebilecek. Yeni nesil bankacılık anlayışımızla müşterimizin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.