Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Yaratıcılığı ortaya çıkarmak için geliştirilen değiştirilebilir lensli bir fotoğraf makinesi olan EOS R50 V film yapımı özelliğiyle kendine hayran bırakıyor. Bir diğer yeni ürün olan çok yönlü kit lensi RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ de Canon'un dahili güçlü zum özelliğine sahip ilk RF lens olmasıyla öne çıkıyor; pürüzsüz, profesyonel görünümlü çekimler sunuyor.

 

Yaratıcılığı desteklemek üzere tasarlandı

EOS R50 V, içeriklerini daha da ileri taşımak isteyen içerik üreticiler için Canon Log 3, özel renk profilleri ve akıllı otomatik odaklama gibi güçlü film yapım özellikleriyle birlikte değiştirilebilir lenslerin kullanıcılara tanıdığı özgürlüğü sunuyor. Çekimlerinin görünümü ve hissi üzerinde daha iyi kontrol sahibi olmak isteyen içerik üreticilerini hedefleyen EOS R50 V, hikâye anlatımlarını güçlendirmek ve markalarını büyütmek isteyen iddialı içerik üreticileri için yüksek hızda örneklenmiş 4K video ve profesyonel düzeyde ses kontrolünü mümkün kılıyor. Ayrıca EOS R50 V, canlı yayın ve vlog’dan sinema projelerine ve sosyal medya içeriklerine kadar her platformda mükemmel kompozisyon için özel dikey tripod yuvası ve en-boy oranı işaretleriyle birçok farklı çekim senaryosuna uyum sağlayabiliyor.

 

EOS R50 V, içerik üreticilerinin ister seyahat vlog’ları için sinematik manzaralar ister demolar veya eğitimler için karmaşık yakın plan çekimler olsun, vizyonlarına uygun bir lens bulmalarına olanak tanıyor. Daha fazla sinematik etki için görüntü stilleri, renk filtreleri, yavaş ve hızlı çekim modlarıyla görünümlerini özelleştirebiliyor.

 

Bununla birlikte EOS R50 V, geliştirilmiş 24 MP sensörü ve Canon'un akıllı otomatik odaklaması Dual Pixel CMOS AF II ile yüksek kaliteli çekimler sunuyor. Detay zenginliğini artırmak için ise 6K yüksek hızda örnekleme ile 4k 60p1 ve 4k 30p kayıt yapıyor. Canon Log 3, daha da fazla yaratıcı kontrol için post prodüksiyonda hassas renk tonlaması sağlarken dört kanallı ses, içerik üreticilerinin röportajlar, podcast'ler veya çoklu mikrofon kurulumları için birden fazla ses kaynağını kullanabilmesine imkân tanıyor.

 

Tek başına çekim artık çok kolay

Tek başına çekim yapmak zor gibi görünse de EOS R50 V bunu kolaylaştırıyor. Değişken açılı bir dokunmatik ekrana ve çekime hızlı bir başlangıç için ön tarafa yerleştirilmiş bir kayıt düğmesine sahip yapısıyla ayarlar hızlıca yapılabiliyor. Odak uzaklığı genelinde yumuşak geçişler için fotoğraf makinesinin zum koluyla kontrol edilebilen dahili bir güçlü zum özelliğine sahip RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ lens ile de birlikte kullanılabiliyor.

 

EOS R50 V ayrıca Wi-Fi, Bluetooth veya USB aracılığıyla akıllı telefonlara ve bilgisayarlara hızlı içerik aktarımı sunuyor; içerik hızlı bir şekilde düzenlemeye veya paylaşmaya hazır oluyor. Özel LIVE düğmesi canlı yayın seçeneklerine hızla erişim sağlayarak kullanım rahatlığını artırıyor. Canon'un Live Switcher Mobil Uygulaması ile uyumlu olan EOS R50 V, özel yerleşim düzenleriyle kolay çoklu kamera akışı ve YouTube veya Facebook'a doğrudan akış sağlıyor; tüm bu işlemler tek bir mobil cihazdan yürütülebiliyor.

 

EOS R50 V - Temel Özellikler:

Değiştirilebilir EF lensler
24 MP APS-C sensör
4K 60p1
6K yüksek hızda örnekleme ile 4K 30p
Full HD 120p
Canon Log 3
Dual Pixel CMOS Otomatik Odaklama
 

RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ: Dahili güçlü zum özelliğine sahip ultra geniş kompakt lens

Vlog, canlı yayın veya sinematik videolar… Konu ne olursa olsun RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ, içerikleri mükemmelleştirmek için hazır! Odak uzaklığı genelinde yumuşak geçişler için dahili güçlü bir zum ve sarsıntısız elde çekimler için geliştirilmiş sabitleme özelliğine sahip olmasıyla tercih ediliyor. Sessiz otomatik odaklama özelliğiyle birlikte bu ultra geniş, uzatılamayan lens esnek ve kompakt bir video odaklı lens arayan içerik üreticilerin en büyük yardımcısı oluyor. EOS R50 V ile bir araya geldiğinde güçlü zum özelliği, fotoğraf makinesinin zum düğmesi kullanılarak kontrol edilebiliyor. Üstelik tüm EOS R sistemi fotoğraf makineleriyle de uyum gösteriyor.

 

 Kesintisiz, dengeli ve ultra geniş

RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ, iki adımlı değişken hızlar ve ayarlanabilir 15 seviye ile hassas, kontrollü odak uzaklığı geçişleri sağlayan dahili güçlü bir zum özelliğine sahip ilk Canon RF lens olmasıyla dikkat çekiyor. Optik Görüntü Sabitleme2, yürürken bile sarsıntısız çekim sağlarken UD ve asferik lensler ve Super Spectra kaplama olağanüstü netlik sunuyor. Böylece içerik üreticileri, çok yönlü 14-30 mm zumlama aralığı ile ultra geniş ve yakın plan çekimler arasında rahatça geçiş yapabiliyor. Ayrıca, 15 cm minimum odak mesafesi ister el sanatları ister koleksiyon ürünleri veya ürün yakın plan çekimleri olsun girift ayrıntıları yakalamayı kolaylaştırıyor. Şık ve sade bir tasarımla bir araya birlikte çift işlevli kontrol ve odak halkası sunulurken AF ve IS arasında yanlışlıkla geçiş yapılmasını önlemek için lens gövdesinde düğme bulunmuyor.

 

Sessiz ve kompakt

Sessiz STM otomatik odaklama özelliği ise minimum gürültü ile kusursuz takip sağlıyor. RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ sadece 181 g ağırlığıyla sayesinde zumlama sırasında tripodlar ve gimballer üzerinde sabit durabiliyor. Ayrıca akıllı telefon veya Bluetooth uzaktan kumanda ile zum ayarları uzaktan yönetilebiliyor ve yaratıcı aydınlatma kontrolü için 58 mm filtreler takılabiliyor.

 

RF-S 14-30mm F4-6.3 IS STM PZ - Temel Özellikler:

14-30 mm zum aralığı (22-48 mm tam kare eşdeğeri)
Uzaktan kumandalı Dahili Güçlü Zum
5 stop’a kadar optik Görüntü Sabitleyici2
Kombine kontrol ve odaklanma halkası
Uzatılmayan tasarımlı hafif lens
STM otomatik odaklanma
4 UD eleman

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Sanayide 45 yıldır faaliyet gösteren ve poliüretan alanındaki uzmanlığıyla dünya devleri tarafından tercih edilen Flokser Kimya, sektöre yenilikçi, sürdürülebilir ve yüksek performanslı çözümler sunuyor. Enjeksiyon çözümleriyle, beton ve yapılar su geçirmez hale getirilirken, hızlı reaksiyonlu sistemlerle sağlam ve uzun ömürlü sonuçlar elde ediliyor. Sert poliüretan köpükler, ısı yalıtımı sağlamak için kullanılırken, poliüre bazlı su yalıtım çözümleri ise su sızdırmazlık ve dayanıklılık sunuyor.
Hizmet verdiği pek çok sektörün ihtiyaçlarına göre inovatif ürünler geliştiren Flokser Kimya,inşaat, otomotiv, ayakkabı ve endüstriyel uygulamalarda kullanılan yenilikçi poliüretan çözümleri ile sektöre değer katıyor. Flokser Kimya'nın yenilikçi çözümleri, çeşitli endüstrilere yüksek performans, dayanıklılık ve konfor sunarak sektördeki ihtiyaçları karşılıyor. İnşaat sektöründe ısı yalıtımı için kullanılan sert poliüretan köpüklerde yüksek performans sağlıyor. Bu ürünler, soğuk oda kapıları, bina cephe yalıtımı, boru izolasyonu ve tank-silo yalıtımı gibi alanlarda tercih ediliyor. Poliüre bazlı su yalıtım çözümleriyle zorlu hava koşullarına ve yüzey hareketlerine karşı dayanıklı kaplamalar sunan Flokser Kimya'nın bu ürünleri endüstriyel zeminler, çatı kaplamaları, tünel ve köprü kaplamaları gibi alanlarda su sızdırmazlık ve yüzey koruması sağlıyor. Özellikle sert poliüretan köpükler, ısı yalıtımı sağlamak için kullanılırken, poliüre bazlı su yalıtım çözümleri su sızdırmazlık ve dayanıklılık sunuyor. Ayrıca, güneş enerjisi sistemlerinde ısı kaybını önlemek için poliüretan köpükler tercih ediliyor. Enjeksiyon çözümleriyle, beton ve yapılar su geçirmez hale getirilirken, hızlı reaksiyonlu sistemlerle sağlam ve uzun ömürlü sonuçlar elde ediliyor.
Üst düzey koruma ve enerji tasarrufu
Flokser Kimya'nın çözümleri düşük ısı iletkenliği ve metale iyi yapışma özellikleriyle güneş enerjisi sektöründe ısı yalıtımı tedarik ediyor. Güneş enerjisi sistemlerinde kazanların içerisindeki sıvı ısısının muhafaza edilmesi için poliüretan köpükler kullanılıyor. Otomotiv sektöründe koltuk, direksiyon, ön konsol gibi parçaların üretiminde kullanılan esnek sünger ve integral poliüretan sistemlerinde yenilikçi çözümler sunan Flokser Kimya, bu ürünlerle, araç iç mekânlarında üst düzey konfor, koruma ve enerji tasarrufu sağlıyor.
Güvenlik ve uzun ömürlü kullanım avantajı
Flokser Kimya'nın poliüretan enjeksiyon sistemleri ise zemin stabilizasyonu, toprak ve kaya kütlelerinin güçlendirilmesi, boşlukların doldurulması, çatlakların onarılması ve su sızıntılarının hızlı bir şekilde durdurulması gibi çeşitli alanlarda enjeksiyon uygulamaları için yenilikçi poliüretan çözümleri sunuyor. Ayakkabı sektöründe ise konfor ve dayanıklılığı bir arada sunan poliüretan taban sistemleri öne çıkıyor. İş ayakkabıları için özel üretilen çözümler, güvenlik ve uzun ömürlü kullanım sağlıyor. Ayrıca, EVA muadili poliüretan tabanlar, terlik ve spor ayakkabılarında ekonomik ve rahat bir alternatif oluşturuyor.
"Doğayı ve sürdürülebilirliği ön planda tutuyoruz"
Flokser Kimya'nın poliüretan çözümlerinin çeşitli sektörlerin ihtiyaçlarına yönelik olarak sürekli olarak yenilenmekte olduğunun altını çizen Flokser Kimya CEO'su Ekin Tükek, yenilikçi poliüretan çözümlerinin, sektördeki diğer çözümlerden önemli pek çok farkla ayrıldığını belirtti. Flokser Kimya'nın biyo bazlı poliüretan sistemler geliştirerek doğayı ve sürdürülebilirliği ön planda tuttuğunu kaydeden Tükek, "Bu sistemler, insan sağlığını ve çevreyi koruma amacıyla tasarlanmış olup, çevresel duyarlılığı artırıyor. Ürünlerimiz, yüksek mekanik özellikleri ve düşük ısıl iletkenlik katsayısı sayesinde üstün yalıtım ve dayanıklılık sunuyor. Bu özellikler de enerji tasarrufu ve uzun ömürlü kullanım sağlıyor. Bakanlık onaylı Ar-Ge Merkezimiz ile sürekli olarak yeni ve yenilikçi poliüretan sistemleri geliştiriyoruz. Poliüretan alanında teknolojik ve global trendleri takip ederek güçlü Ar-Ge altyapımız ile inovatif ürün çalışmalarımızı birçok farklı sektöre sunarak sektördeki yeniliklere öncülük ediyoruz" dedi.
"Karbon ayak izinin azaltılmasını hedefliyoruz"
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanmış bir Ar-Ge Merkezine sahip olduklarının altını çizen Tükek, bu merkezde kimya mühendisleri ve uzman ekiplerin sektör ihtiyaçlarına uygun yeni formülasyonlar geliştirdiğini belirtti. Tükek, "Bu süreçte biyo bazlı poliüretan sistemleri gibi çevre dostu çözümler geliştirerek karbon ayak izinin azaltılmasını hedefliyoruz. Poliüretan sistemlerimizin mekanik dayanıklılığı, esneklik, sertlik, kimyasal direnç ve ısı yalıtımı gibi özelliklerini laboratuvar ortamında test ediyoruz. Yeni geliştirdiğimiz ürünler, uluslararası standartlara ve sektör gerekliliklerine uygun olarak denetleniyor. Otomotiv, inşaat, mobilya, ayakkabı ve beyaz eşya gibi sektörlerdeki iş ortaklarımızla birlikte proje bazlı çalışmalar yürütüyoruz. Müşterilerden gelen geri bildirimler doğrultusunda özel poliüretan formülasyonları da tasarlıyoruz" diye konuştu.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Mobilite çağının en önemli unsurlarından olan elektrikli otomobiller gittikçe yaygınlaşırken şarj çözümleri de önem kazanıyor. Elektrikli araçlar için geleceğin mobil şarj çözümünü sunan Chargebot özellikle geleneksel sabit şarj altyapısının yetersiz kaldığı alanlarda ve otoparklar, alışveriş merkezleri, havalimanı apronları, siteler ve oto servisleri gibi lokasyonlarda esnek, otonom ve hızlı bir çözüm sunuyor. Chargebot, hem sabit hem de otonom modelleriyle şehir içi ve şehir dışında ihtiyaç duyulan enerji ihtiyacını, çağın ötesinde teknoloji unsurlarıyla bugünden sunuyor.

Geleceğin mobilite teknolojilerinin gösterildiği ve dünyanın en prestijli fuarlarından biri olan 2025 Hannover Messe Fuarı’nda öne çıkan Chargebot, sabit ve otonom olmak üzere iki farklı modeliyle mobil şarj alanında gövde gösterisi yaptı. Chargebot, CB-1 ve CB-2 olarak iki farklı mobil şarj çözümü sunuyor. CB-1, önceden belirlenmiş hizmet alanlarında mobil olarak hareket ederek boş park yeri tespit özelliğiyle şarj edilecek araç için önceden hazırlanabiliyor ve aracın şarj dolum işlemini hiçbir müdahale olmadan tamamlayabiliyor. Ayrıca görevini tamamladıktan sonra kendi istasyonuna dönüyor ve otomatik olarak kendini şarj ediyor. CB-2 ise aşınabilir ve farklı kapasitelerde özelleştirilebiliyor ve solar çatı desteği ile tamamen şebekeden bağımsız çalışabiliyor.

Chargebot uygulaması üzerinden şarj işlemi tam otonom gerçekleştirebiliyor!

Özellikle şehir hayatının yoğun temposunda şarj yeri bulmak oldukça zor olabiliyor. Chargebot ise özel uygulaması sayesinde sabit şarj altyapısının yetersiz kaldığı alanlarda akıllı telefonlar için özel olarak geliştirilen uygulamasından tek tıkla çağırılabiliyor. Chargebot, şarj edilecek aracı kendi tespit ediyor ve şarj işlemini başlatıp yine otonom olarak şarj işlemini bitirebiliyor. Yüzde 97 enerji verimliliği ile çalışan Chargebot, ön ve arka tarafta yer alan 32 inç boyutundaki iki ekranıyla kullanıcıya şarj işlemiyle ilgili bilgiler de sunuyor. Ayrıca ihtiyaca göre DC şarj gücü 30 kW ile 180 kW arasında değiştirilebiliyor. 40 ila 400 kW/sa batarya kapasitesi sunan Chargebot mobil şarj üniteleri, -30°C dereceden +55°C dereceye kadar oldukça geniş bir termal çalışma aralığına sahip oluyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın önde gelen açık kaynak çözümleri sağlayıcısı Red Hat, Inc., hibrit bulutta yapay zeka çözümlerinin geliştirilmesini ve dağıtımını hızlandırmaya yardımcı olmak için tasarlanan ürün ve hizmet portföyü Red Hat AI'daki en son güncellemeleri duyurdu. Red Hat AI, model eğitimi ve çıkarımı için daha fazla verimlilik, basitleştirilmiş bir deneyim ve hibrit bulut ortamında her yere dağıtma esnekliği sunan kurumsal bir yapay zeka platformu sağlıyor.
 
İşletmeler, artan sayıda kullanım senaryosu sorusuna cevap bulmak için büyük dil modellerini (LLM'ler) geniş ölçekte dağıtmanın maliyetlerini azaltmanın yollarını ararken bile, bu modelleri bu kullanım senaryolarını yönlendiren özel verileriyle entegre etme ve aynı zamanda bu verilere bir veri merkezinde, genel bulutlarda veya hatta uçta nerede olursa olsun erişebilme zorluğuyla karşı karşıya kalıyorlar.
 
Hem Red Hat OpenShift AI hem de Red Hat Enterprise Linux AI'yı (RHEL AI) kapsayan Red Hat AI, kullanıcıların daha verimli ve optimize edilmiş modelleri benimsemelerini sağlayan, işletmeye özgü veriler üzerinde ayarlanmış ve daha sonra çok çeşitli hızlandırılmış bilgi işlem mimarilerinde hem eğitim hem de çıkarım için hibrit bulutta dağıtılabilen bir kurumsal AI platformu sağlayarak bu endişeleri gideriyor.
 
Red Hat OpenShift AI
Red Hat OpenShift AI, makine öğrenimi operasyonları (MLOps) ve LLMOps yetenekleri dahil olmak üzere hibrit bulut genelinde tahmine dayalı ve üretken yapay zeka yaşam döngülerini yönetmek için eksiksiz bir yapay zeka platformu sağlıyor. Platform, veri bilimi ve model işlem hatları ile model izlemeden yönetişim ve daha fazlasına kadar yapay zeka model yönetimini basitleştiren araçlarla birlikte tahmine dayalı modeller oluşturma ve genel yapay zeka modellerini ayarlama işlevselliği sağlıyor.
 
Platformun en son sürümü olan Red Hat OpenShift AI 2.18, Red Hat AI'ın hibrit buluta daha iyi optimize edilmiş ve daha verimli AI modelleri getirme hedefini desteklemek için yeni güncellemeler ve yetenekler ekliyor. Temel özellikleri şöyle:
 

Dağıtılmış hizmet: vLLM çıkarım sunucusu aracılığıyla sunulan dağıtılmış hizmet, BT ekiplerinin model hizmetini birden fazla grafik işlem birimine (GPU) bölmesini sağlıyor. Bu, tek bir sunucu üzerindeki yükü azaltmaya yardımcı oluyor, eğitimi ve ince ayarı hızlandırıyor ve yapay zeka modelleri için hizmetlerin düğümler arasında dağıtılmasına yardımcı olurken bilgi işlem kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlıyor.
Uçtan uca bir model ayarlama deneyimi: InstructLab ve OpenShift AI veri bilimi işlem hatlarını kullanan bu yeni özellik, LLM'lerin ince ayarını basitleştirmeye yardımcı olarak onları büyük üretim ortamlarında daha ölçeklenebilir, verimli ve denetlenebilir hale getirirken aynı zamanda Red Hat OpenShift AI kontrol paneli aracılığıyla yönetilebilirlik sağlıyor.
AI Guardrails: Red Hat OpenShift AI 2.18, hem kullanıcı giriş etkileşimlerini hem de model çıktılarını izlemek ve daha iyi korumak için AI Guardrails'in teknoloji incelemesi yoluyla LLM doğruluğunu, performansını, gecikmesini ve şeffaflığını artırmaya yardımcı oluyor. AI Guardrails, BT ekiplerinin potansiyel olarak nefret dolu, küfürlü veya saygısız konuşmaları, kişisel olarak tanımlanabilir bilgileri, rekabet bilgilerini veya kurumsal politikalarla sınırlı diğer verileri tanımlamasına ve azaltmasına yardımcı olmak için ek algılama noktaları sunuyor.
Model değerlendirmesi: Modelin genel kalitesi hakkında önemli bilgiler sağlamak için dil modeli değerlendirme (lm-eval) bileşenini kullanan model değerlendirme, veri bilimcilerin LLM'lerinin performansını mantıksal ve matematiksel akıl yürütmeden düşmanca doğal dile ve daha fazlasına kadar çeşitli görevlerde karşılaştırmalarını sağlıyor ve sonuçta daha etkili, duyarlı ve uyarlanmış yapay zeka modelleri oluşturmaya yardımcı oluyor.
RHEL AI
Red Hat AI portföyünün bir parçası olan RHEL AI, kurumsal uygulamaları güçlendirmek için LLM'leri daha tutarlı bir şekilde geliştirmek, test etmek ve çalıştırmak için bir temel model platformu. RHEL AI, müşterilere önyüklenebilir bir Red Hat Enterprise Linux sunucu görüntüsü olarak paketlenmiş ve hibrit bulutta dağıtılabilen Granite LLM'ler ve InstructLab model hizalama araçları sağlıyor.
 
Şubat 2025'te piyasaya sürülen RHEL 1.4, aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli yeni geliştirmeler ekledi:
·Açık kaynak lisanslı Granite model ailesinin en son üyesi için Granite 3.1 8B model desteği. Model, çıkarım ve taksonomi/bilgi özelleştirmesi için çok dilli desteğin (geliştirici önizlemesi) yanı sıra gelişmiş özetleme sonuçları ve Retrieval-Augment Generation (RAG) görevleri için 128k bağlam penceresi ekliyor.
·Veri alımını ve yığın oluşturmayı basitleştirmenin yanı sıra kullanıcıların bir yapay zeka modeline kendi becerilerini ve katkılarını nasıl ekleyeceklerini kolaylaştırmak için geliştirici önizlemesi olarak mevcut olan beceriler ve bilgi katkıları için yeni bir grafik kullanıcı arayüzü.
·İlgili, özel veriler üzerinde ince ayarlanmış yapay zeka modellerinin aynı ayarlanmamış temel modellerin performansıyla daha kolay karşılaştırılması için Document Knowledge-bench (DK-bench).
 
IBM Cloud üzerinde Red Hat AI InstructLab
İşletmeler, doğruluk ve veri güvenliğine öncelik veren, aynı zamanda maliyetleri ve karmaşıklığı mümkün olduğunca düşük tutan yapay zeka çözümlerini giderek daha fazla arıyor. IBM Cloud üzerinde bir hizmet olarak dağıtılan Red Hat AI InstructLab, AI modellerinin eğitimi ve dağıtımı için basitleştirmek, ölçeklendirmek ve güvenlik ayak izini iyileştirmeye yardımcı olmak üzere tasarlandı. Kurumlar, InstructLab model ayarlamasını basitleştirerek, verilerinin kontrolünü ellerinde tutarken kuruluşların benzersiz ihtiyaçlarına göre uyarlanmış daha verimli modeller oluşturabiliyorlar
 
Ücretsiz Yapay Zeka Temelleri eğitimi
Yapay zeka, işletmelerin çalışma ve rekabet etme biçimlerini yeniden tanımlayan dönüştürücü bir fırsattır. Red Hat, bu dinamik ortamda kuruluşları desteklemek için artık hiçbir ücret ödemeden AI Foundations çevrimiçi eğitim kursları sunuyor. Red Hat, hem deneyimli üst düzey liderler hem de yapay zekaya yeni başlayanlar için tasarlanmış iki yapay zeka öğrenme sertifikası sunarak, her seviyeden kullanıcının yapay zekanın iş operasyonlarını dönüştürmeye, karar vermeyi kolaylaştırmaya ve inovasyonu teşvik etmeye nasıl yardımcı olabileceği konusunda eğitilmesine yardımcı oluyor. AI Foundations eğitimi, kullanıcılara Red Hat AI kullanırken bu bilgileri nasıl uygulayacakları konusunda rehberlik ediyor.
 
Ulaşılabilirlik
Red Hat OpenShift AI 2.18 ve Red Hat Enterprise Linux AI 1.4 artık genel kullanıma sunulmuştur. Ek özellikler, iyileştirmeler, hata düzeltmeleri ve Red Hat OpenShift AI'nin en son sürümüne nasıl yükseltileceği hakkında daha fazla bilgiye buradan, RHEL AI'nin en son sürümüne ise buradan ulaşabilirsiniz.
 
IBM Cloud üzerinde Red Hat AI InstructLab bu bahar kullanıma sunulacak.
 
Red Hat'in AI temelleri eğitimi şu anda müşterilere sunuluyor.
 
Konuyla ilgili olarak Red Hat Başkan Yardımcısı ve Yapay Zeka İş Birimi Genel Müdürü Joe Fernandes, “Red Hat, işletmelerin üretime daha fazla kullanım senaryosu getirdikçe ve geniş ölçekte çalıştıkça, üretken yapay zeka dağıtımlarının artan maliyetini yönetmenin yollarına ihtiyaç duyacağını biliyor. Ayrıca, yapay zeka modellerini özel kurumsal verilerle entegre etme zorluğunun üstesinden gelmeleri ve bu modelleri verilerinin yaşayabileceği her yerde dağıtabilmeleri gerekiyor. Red Hat AI, kurumların kendi verileri üzerinde eğitilmiş, daha verimli, amaca yönelik oluşturulmuş modellerden yararlanmalarını ve şirket içi, bulut ve uç ortamlarda esnek çıkarım yapmalarını sağlayarak bu zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı oluyor” dedi.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Enerji tüketim verilerinin tek bir ekran kullanarak uzaktan izlenmesine ve kontrol edilebilmesine olanak sağlayan uçtan uça tasarlanmış bir IoT çözümü olan Vodafone Business Red Enerji platformu, hızlı ve sade bir arayüzle kullanıcılarına pratik bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. Enerji yönetiminde dijital dönüşümün öncüsü olan Red Enerji platformu, nisan ayı içerisinde daha kullanıcı dostu bir yapıya kavuşuyor. Yapılan güncellemelerle, platformun arayüzü daha sade ve sezgisel hale getirilirken, kullanıcıların enerji tüketimlerini anlık olarak takip edip analiz etmeleri çok daha kolay bir hâle getiriliyor.

 

Sade ve çok daha kullanışlı bir tasarıma kavuşan Red Enerji platformunda Klima Yönetimi Ekranı, Hava Perdesi Yönetim Ekranı, Enerji Tüketim Isı Haritası Ekranı, Aylık Enerji Tüketim Takibi Ekranı, Kompanzasyon İzleme Ekranı ve Mesai İçi Tüketim Karşılaştırma Ekranı gibi kontrol ekranlarının arayüzleri yenileniyor. Mobil tarafta da kullanıcılarına çok daha hızlı ve kolay bir kontrol imkânı sağlamayı hedefleyen Red Enerji ekipleri, burada da Enerji Tüketim Takip Ekranı, Sıcaklık Takip Ekranı, Tüketim Takip Ekranı, Hava Perdesi Yönetim Ekranı, Kompanzasyon Takip Ekranı, Tüketim Isı Haritası Takip Ekranı, Nesne Yönetim Ekranı ve Akıllı Widget Seçim Ekranı’nı çok daha yönetilebilir bir arayüzle kullanıma sunmuş olacak.

 

Daha kapsamlı kullanım

 

Yeni özellikler sayesinde Vodafone Business Red Enerji kullanıcıları, enerji tüketim raporlarına çok daha hızlı ulaşabilirken, kişiselleştirilebilir panellerle ihtiyaçları için özel çözümler oluşturabilecek. Ayrıca süreçleri daha verimli yönetmeye yardımcı olacak otomatik uyarılar ve gelişmiş raporlama araçlarının da platforma entegre edilmesiyle, daha etkileyici bir tasarım ve daha kapsamlı bir içeriğe sahip olan Red Enerji platformu, kullanıcı dostu arayüzüyle Vodafone Business’lı işletmelere ayrıca kolaylık sağlayacak.

 

Red Enerji ekibi, kullanıcı geri bildirimlerinden yola çıkarak yapılan bu geliştirmelerle, enerji yönetim süreçlerini herkes için daha erişilebilir ve etkin hale getirmeyi hedefliyor. Nisan ayı içerisinde kullanıma sunulacak kullanıcı dostu yenilikler, enerji maliyetlerini optimize etmek isteyen işletmelere büyük avantaj sunacak. Kısacası işletmeler, Red Enerji platformunun yenilenen arayüzüyle anlık raporlama ve doğru kaynak yönetimini hızlı bir şekilde yönetmenin yanında, gereksiz tüketimin yol açtığı faturaların maliyetlerini de düşürmeye devam edecek.

 

 

Vodafone hakkında

Vodafone, Avrupa ve Afrika’nın önde gelen telekomünikasyon şirketlerinden biridir. 15 ülkede 340 milyonu aşkın müşteriye mobil ve sabit iletişim hizmetleri sunuyor, 45’ten fazla ülkede daha mobil ağlarda iş ortaklıkları yürütüyoruz. Aynı zamanda, dünyanın en büyük Nesnelerin İnterneti (IoT) platformlarından birine sahibiz. Afrika’da, finansal teknoloji kurumlarımız, 7 ülkede yaklaşık 83 milyon kişiye hizmet veriyor ve diğer hizmet sağlayıcılardan daha fazla işlem yönetiyor.

Daha iyi bir gelecek hedefiyle, bireylerin ve kurumların yaşam kalitesini artıran, kapsayıcı ve sürdürülebilir toplumların ilerlemesine yardımcı olan teknolojileri sunuyoruz. 2040 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak ve çevresel etkimizi azaltmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Daha fazla bilgi için www.vodafone.com adresini ziyaret edebilir, @VodafoneGroup X hesabımızı takip edebilir ve www.linkedin.com/company/vodafone adresinden LinkedIn bağlantısı kurabilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kaspersky Incident Response analist raporu, Kaspersky'nin 2024 yılında araştırdığı siber saldırıların ayrıntılı analizini ortaya koydu. Rapor hazırlanırken güvenlik olayları sırasında yardıma ihtiyaç duyan kuruluşlardan alınan bilgilerden yararlanılıyor ve farklı sektörler ve bölgelerdeki tehditlerde ortaya çıkan eğilimleri belirleniyor. Bu rapor, güvenlik operasyonlarını iyileştirmek ve gelecekteki olaylara etkili bir şekilde hazırlanmak isteyen kuruluşlar için değerli bir kaynak görevi görüyor.

Son rapor, ortalama gün sayısıyla ölçülen uzun süreli siber saldırıların ortalama süresinin 253 gün gibi şaşırtıcı bir rakam olduğunu gösteriyor. Bu olaylara yanıt olarak, olay müdahale çabalarının ortalama süresinin ise 50 saat olduğu tespit edildi. Bu da bu tür saldırıların etkisini azaltmanın karmaşıklığını ve zorluğunu ortaya koyuyor.

Uzun süreli siber saldırıların birincil etkileri, kurumlar için önemli riskler oluşturan veri şifreleme ve sızıntıları olarak belirlendi. Bu saldırılar için ilk giriş noktaları ağırlıklı olarak kamuya açık uygulamaları hedef alan, güvenilir ilişkilerden yararlanan ve geçerli hesapları kullanan suistimalleri içeriyor.

Kaspersky Global Acil Durum Müdahale Ekibi Başkanı Konstantin Sapronov, şunları söylüyor: "Gelişen siber tehdit ortamını anlamak, varlıklarını ve süreçlerini korumaya çalışan tüm kuruluşlar için çok önemlidir. Bulgularımız, teknoloji ilerledikçe siber suçluların direncinin arttığını ortaya koyuyor ve kurumları yalnızca yanıt vermeye değil, aynı zamanda güvenlik önlemlerini proaktif olarak öngörmeye ve uyarlamaya zorluyor."

Şirketinizin sofistike saldırılara karşı korumasını güçlendirmek için sağlam siber güvenlik çözümleri uygulayın, bunları yönetmek için kalifiye çalışanları işe alın veya Managed Detection and Response ve Incident Response gibi yönetilen güvenlik hizmetlerini benimseyin. Bu güvenlik hizmetleri, tehdit tanımlamasından sürekli koruma ve düzeltmeye kadar tüm olay yönetimi döngüsünü kapsar. Siber saldırılara karşı koruma sağlamaya, olayları araştırmaya ve şirkette güvenlik çalışanı olmasa bile uzman desteği sunmaya yardımcı olur.

Olay Müdahale analisti raporu 2024'ün tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

 

 

Kaspersky hakkında

Kaspersky, 1997 yılında kurulmuş küresel bir siber güvenlik ve dijital gizlilik şirketidir. Bugüne kadar bir milyardan fazla cihazı yeni ortaya çıkan siber tehditlere ve hedefli saldırılara karşı koruyan Kaspersky'nin derin tehdit istihbaratı ve güvenlik alanındaki uzmanlığı, dünyanın dört bir yanındaki işletmeleri, kritik altyapıları, kamu kurumlarını ve tüketicileri korumak için sürekli olarak yenilikçi çözümlere ve hizmetlere dönüşüyor. Şirketin kapsamlı güvenlik portföyünde lider uç nokta koruması, özel güvenlik ürünleri ve hizmetlerinin yanı sıra sofistike ve gelişen dijital tehditlerle mücadele etmek üzere Cyber Immune (Siber Bağışıklık) çözümleri de yer alıyor. 200 binden fazla kurumsal müşterinin en değer verdikleri varlıklarını korumalarına yardımcı oluyoruz. www.kaspersky.com adresinden daha fazla bilgi edinebilirsiniz.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
  Geniş ürün yelpazesiyle tüketicilere konforlu alışveriş keyfi sunan MediaMarkt Türkiye, "İhtiyaçlar Sizde, Teknolojiler MediaMarkt'ta" kampanyasıyla binlerce son teknoloji ürünü kullanıcılarıyla buluşturuyor.
 
7 Nisan tarihine dek geçerli olacak kampanya kapsamında;
" REALME 12 Pro 8/256 GB Akıllı Telefon - 19.999 TL,
" STEELSERIES SSK64538 Apex 5 Mekanik Gaming Klavye - 4.999 TL,
" PHILIPS Aqua Trio 7000 Seri XW7263/11 Islak & Kuru Temizlik Kablosuz Dikey Süpürge - 24.999 TL,
" STEELSERIES Aerox 3 Onyx Gaming Mouse - 1.999 TL,
" WAHL 09855-2816 Pro 4 in 1 Erkek Bakım Seti - 1099 TL'den satışa sunuluyor.
 
"İhtiyaçlar Sizde Teknolojiler MediaMarkt'ta" Kampanyası 7 Nisan tarihine kadar MediaMarkt'ın Türkiye genelindeki 102 mağazasında, mobil uygulamasında ve online alışveriş sitesi mediamarkt.com.tr'de geçerli olacak