Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Bu sene sektördeki 50’nci yılını kutlayan cam dünyasının global ve güvenilir tedarikçisi Yorglass, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen Türkiye'nin İlk 1000 İhracatçısı 2023 araştırmasında yeniden ilk 500’de yer aldı. Yerli üretim gücü ve dünyaya uzanan ihracat ağıyla çalışmalarına artan bir ivme ile devam eden şirket, her geçen yıl yükselmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl 402’nci sırada yer aldığı genel listede bu sene 389’uncu sıraya yükselerek ihracat şampiyonları listesine tekrar adını yazdıran Yorglass, ‘Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri’ sektörü listesinde 9’uncu, ‘Düz Cam İşleme’ kategorisinde ise 2’nci sırada yer aldı. İhracat rekortmenleri arasındaki yerini sağlamlaştıran Yorglass, farklı pazarlardaki başarısını her geçen gün ileriye taşıdığını bir kez daha kanıtladı. Şirketi temsilen ödülü ise Yorglass Yönetim Kurulu Üyesi Fabrizzio Missich ve Yorglass CEO’su Barış Karaadak aldı.

 

Global ve güvenilir tedarikçi olma nedeninden hareketle, 6 kıtada 60’tan fazla ülkeye ihracat yaparak bir dünya markası olma yolunda hızla ilerleyen Yorglass, TİM tarafından hazırlanan Türkiye’nin İlk 1000 İhracatçısı 2023 listesine 389’uncu sıradan girmeyi başardı. Bir önceki yıla göre 13 basamak atlayarak ilerleme gösteren şirket, ‘Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri’ sektöründe de 9’uncu olurken ‘Düz Cam İşleme’ kategorisinde ise 2’nci sırada yer aldı. Ödülü, şirketi temsilen Yorglass CEO’su Barış Karaadak ve Yorglass Yönetim Kurulu Üyesi Fabrizzio Missich teslim aldı. 50’nci yıllarını kutladıkları bugünlerde elde edilen bu başarının büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirten Yorglass Yönetim Kurulu Başkanı Semavi Yorgancılar, yarattıkları global tedarik ağı ile hem iç hem de dış pazardaki büyümelerini sürdüreceklerinin altını çizdi.

 

Katma değeri yüksek çözümlerle ihracat potansiyelini katlayacak

Şirketin 50 yıllık bilgi, birikim ve yönetim ilkelerini sabit tutarak farklı pazarlara ulaştıklarını ve başarılarını sürdürülebilir kıldıklarını söyleyen Semavi Yorgancılar; “Üretimi her şeyin üstünde tutan global bir tedarikçi olarak hem iç hem de dış pazarda aktif bir şekilde var olmak için çalışmalarımıza tüm hızımızla devam ediyoruz. Her pazarın kendine özgü dinamiklerini hızlı bir şekilde okuyor, ham madde seçiminden üretime, tedarikten satış sonrası hizmetlere kadar yarattığımız güçlü ağ ile global ve güvenilir tedarikçi konumumuzu güçlü tutuyoruz. Şu an için 6 kıtada 60’tan fazla ülkeye ihracat yapıyoruz.150'den fazla farklı cam türü ve dünyanın her yerinden 70'in üzerinde tedarikçi ile geniş bir alanda hizmet veriyoruz. Doğru stratejilerle toplam ihracat oranlarımızı da üst seviyelere taşıdık. Pazar payımızı Avrupa’da artırmaya devam ediyoruz. Yakın zamanda Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde 30 milyon euro yatırımla hizmete sunduğumuz Çamaşır Makinesi Kapak Camı İşletmesi yatırımımız ile ihracat çalışmalarımıza artan bir ivme kazandırdık. Aynı şekilde T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından akreditasyon alan Ar-Ge merkezimizde katma değeri yüksek yeni çözümler geliştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İhracat potansiyelimizi daha da artırmak için Ar-Ge çalışmalarımızı hızlandıracak ve başarılarımızı ileriye taşıyacağız” diye konuştu.

 

Yorglass Hakkında:?

Temelleri 1974’te atılan Yorglass, endüstriyel cam işleme ve düz cam ticareti alanlarındaki tecrübesiyle sektöre öncülük ediyor. Global ve güvenilir tedarikçi olma nedeni doğrultusunda ürettiği zengin ürün çeşitlerini hem iç pazara hem de 6 kıtaya ulaştıran Yorglass, 150'den fazla farklı cam türü ve dünyanın her yerinden 70'in üzerinde tedarikçisi ile geniş bir alana hizmet veriyor. Bugün itibarıyla üretim ve ticari çalışmalarını; Yorglass Ticaret, Yorglass Satina, Yorglass Ticari Soğutucu ve Yorglass Beyaz Eşya iş üniteleri altında Türkiye’nin beş farklı şehrinde kurulu yedi tesisinde gerçekleştiren şirket, ürünlerini 60’a yakın ülkeye ihraç ediyor. Sektördeki 50.yılını kutlayan Yorglass, Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde 30 milyon euro yatırımla hizmete sunduğu Çamaşır Makinesi Kapak Camı İşletmesi ile üretmek ve sürdürülebilir bir değer yaratmak için çalışmalarını sürdürüyor.??

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’de Arkas Holding ortaklığı olan STILL ARSER markasıyla faaliyetlerini yürüten Almanya Hamburg merkezli iç lojistik şirketi STILL GmbH, prestijli IFOY ödülünü 12’nci kez kazandı. STILL’in ilk seri üretim otonom aracı olan EXV iGo otomatik palet taşıyıcı “mobil robot” kategorisinde yarışarak on ikinci kez ödüle layık görüldü.

Bu yıl, Hamburg/Baden’de 6 ülkeden finale kalan, toplam 15 iç lojistik firmasının, 16 yenilikçi ürününün sunumuyla IFOY Odülleri gerçekleştirildi. STILL seri üretilen ilk otonom aracı olan EXV iGo ile mobil robot kategorisinde birinci olarak 12’nci kez ödül kazandı.

“EXV iGo, STILL’in otomasyon portföyünde bir kilometre taşıdır.”

STILL Satış&Servis İş Geliştirme Kıdemli Başkan Yardımcısı Frank Müller konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“IFOY ödülü ile onurlandırılmak, müşteri odaklı yeniliklere verdiğimiz önemi teyit ediyor. EXV iGo, STILL’in yalnızca teknik gelişim anlamında değil, her zaman müşterilerimizin ihtiyaçlarına odaklanarak, gelişimlerini ileri taşımanın mükemmel bir örneği. EXV iGo, STILL’in otomasyon portföyünde bir kilometre taşıdır. iGo easy, devreye alma yazılımı sayesinde, küçük filo sahibi şirketler bile otomasyona kolayca başlayabilir. EXV iGo,sanayi ölçeğinde seri üretilen ilk otonom araçtır ve tamamen modüler bir konsepte dayanmaktadır. Süreç otomasyonu, küçük filoya sahip şirketler içinde giderek önemli hale geldi. Bu nedenle kolay erişilebilirliğe, kullanım kolaylığına, güvenilir ve esnek hizmete büyük önem veriyoruz. EXV iGo ile, sektörler arası ihtiyaca, yüksek maliyet verimliliği, hızlı uygulama ve esnek ölçeklenebilirlikle akıllı bir yanıt verebiliriz.”

STILL Hakkında:

STILL lider bir iç lojistik çözümleri sağlayıcısıdır. Ürün portföyünde forkliftler, depo teknolojileri, bağlantılı istemler ve hizmetler yer almaktadır. Hans Still tarafından 1920 yılında kurulan şirketin temel özellikleri arasında müşteriye özel, en uygun çözümler ve mükemmel bir hizmet yer alıyor. STILL, depo operasyonlarının daha sorunsuz ve daha verimli olmasını, depoda çalışan insanların sağlığının daha iyi korunmasını ve aynı zamanda en yüksek sürdürülebilirlik standartlarının yerine getirilmesini sağlayan akıllı çözümler geliştirerek iç lojistiği "akıllı" hale getirmeyi amaçlıyor. STILL bu amaç doğrultusunda e-mobilite, otomasyon, filo ve enerji yönetiminin yanı sıra döngüsellik, yani kaynakların tutarlı bir şekilde korunması ve geri dönüştürülmesi için yeni çözümleri destekliyor. Şirket merkezi Hamburg'ta bulunan ve 22 ülkede 9000 çalışana sahip olan STILL, halka açık olarak işlem gören KION Group AG bünyesinde yer alıyor.

STILL ARSER Hakkında:

1920’de kurulan STILL GmbH, dünya çapında 9000’den fazla çalışanıyla forklift sektörünün öncüsüdür. 2013 yılına kadar Arkas bünyesinde faaliyetlerini sürdüren firma; o yıl içinde STILL GmbH ile ortaklık kurarak STILL ARSER adıyla faaliyetlerine devam etme kararı aldı. STILL ARSER, İstanbul ve İzmir’deki merkez ofisleri ile Türkiye’nin her yerine dağılmış bayi ağıyla hizmet veriyor. Yeni ve ikinci el araç satışlarının yanında özellikle kiralama projelerine odaklanarak, profesyonel personeli ve 4500’ü aşkın ekipmanı sayesinde Türkiye’nin önde gelen firmalarıyla iş ortaklığını sürdürüyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

İSO tarafından hazırlanan "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" 2023 listesi açıklandı. Bu yıl da Türkiye’nin dev sanayi kuruluşları arasında yer alan İzocam, listede 37 basamak yükselerek önemli bir başarıya imza attı.

İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" 2023 listesi açıklandı. Türkiye’de yalıtım sektörünün öncü kuruluşu İzocam, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda başarı çıtasını yükselterek bu yıl da sanayinin devleri arasındaki yerini aldı. 2023 yılında satış ve karlılıkta atağa geçen İzocam, bu başarısıyla İSO 500 listesinde bir önceki yıla oranla 37 basamak daha yükselerek 429’uncu sıraya yerleşti. İSO 500 listesi, İstanbul Sanayi Odası tarafından; firmaların 2023 yılındaki üretimden satışları, net satışları, katma değeri, özkaynakları, aktif toplamı, vergi öncesi dönem kar/zararı, faiz, amortisman ve vergi öncesi kar/zararı, ihracat ve çalışanlar ortalaması ile belirlendi.

Brand Finance Raporu’na göre Türkiye’nin en değerli 100 markası arasında gösterilen İzocam'ın her ihtiyaca uygun ürün ve çözümleri ile gerek yurt içinde gerekse yurtdışında dünya çapındaki önemli projelerin aranan markası olduğunu vurgulayan İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, “Türkiye yalıtım sektörünün öncüsü olan İzocam, 1965 yılında kurulmuştur. Ülkemizde yalıtım malzemelerinin üretimi 59 yıl önce İzocam’ın kuruluşu ile başlamıştır. Kurulduğumuz günden bu yana ürün kalitemiz, çevreye saygılı üretimimiz, yalıtım bilincini geliştirmek için yaptığımız çalışmalar ve uzun yılların deneyim ve tecrübesi ile pek çok alanda elde ettiğimiz başarılarla birlikte İSO ilk 500’de daima yerimizi almaktayız. Şirketimiz, bu yıl İSO 500 listesinde 37 basamak daha yükselerek 429’uncu sırada yer alma başarısı göstermiştir. İzocam olarak, Türkiye’nin sanayi devlerinin yer aldığı bu önemli listede, sektörümüzü temsil etmekten son derece mutlu ve gururluyuz” diye konuştu.

Başarı çıtasını yükseltiyor

Türkiye’nin köklü ve deneyimli yalıtım üreticisi olarak insan sağlığını ve doğayı merkeze alan yenilikçi ürünleriyle sektörde faaliyet gösterdiklerini ifade eden İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, “Geçtiğimiz seneyi hedeflerimizin tamamını gerçekleştirerek tamamladık. Bazı ürün gruplarımızda miktarsal olarak yüzde 25’lere varan büyümeler elde ederken, 2023 yılı ciromuzu 2022 yılına oranla yüzde 50’nin üzerinde artırdık. 2024 yılı için hedeflerimizi ise 2023 yılının üzerinde sonuçlar elde etmek üzere kurguladık. Hem devam eden yatırımlarımızla hem de ülkemizdeki tüketicileri yalıtım ve enerji tasarrufu konusunda bilinçlendirmeye devam ederek satış hacmimizi ve aynı zamanda karlılığımız artırma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Gerek finansal araçlar gerekse kaliteli mal ve hizmetlerimiz ile tüm bayi, müşteri ve tedarikçilerimizi desteklemeyi ilke edinmiş bir şirket olarak faaliyetlerimize devam etmekteyiz” dedi.

Ülke ekonomisine sağladıkları katkılarla birlikte çevre dostu ve sağlıklı yalıtım çözümleriyle sürdürülebilirliği de desteklediklerini ifade eden İzocam Genel Direktörü Murat Savcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kurulduğumuz günden bu yana ürettiğimiz yalıtım ürünleriyle 780 milyon ton CO²’in atmosfere salımını önlemiş bulunmaktayız. Çevre dostu malzemeler içeren İzocam mineral yünler, dünyada en çok bilinen ve en güvenilir ürünler arasında yer almaktadır. Mineral yün üretimimizde yüzde 80’e kadar geri dönüştürülmüş malzeme kullanılmakta, üretim artıkları da tekrar ürün imalatında değerlendirilmektedir. İzocam olarak; yerel ve en az yüzde 30 oranında geri-dönüştürülmüş içeriğe sahip ürünlerimizle sürdürülebilirliğe hizmet ederken, ürünlerimizin içeriği ile tüm canlılara ve doğaya sağlıklı bir yaşam sunmaktayız.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2019’da Türkiye’de kurulduğu günden bu yana terapiyi herkes için erişilebilir kılma misyonu ve etik ilkelere bağlılığıyla çalışan Hiwell, önceki turlarda almış olduğu 1.6 milyon dolar yatırımla Türkiye, Yunanistan ve Portekiz’de de lider online terapi platformu konumuna geldi. Dünya genelinde 700 binden kişiye anadillerinde terapi hizmeti sunan Hiwell İtalya, İspanya ve Brezilya dâhil 8 ülkede yüksek lisansları ve diplomaları doğrulanmış 1200’ü aşkın lokal uzman psikologla çalışıyor. Bireylerin ihtiyaçlarına yönelik profesyonel destek sağlayarak, psikolojik iyilik hallerini ve yaşam kalitelerini artırmaya odaklanan Hiwell aracılığıyla, dünyanın her yanından danışanlar kendi anadillerinde terapi almanın ayrıcalığını yaşıyor.

 

02.07.2024, İstanbul

Yolculuğuna Türkiye’de başlayan online terapi platformu Hiwell, hizmet verdiği Avrupa ülkelerinde de güçlü bir büyüme gösteriyor. Hiwell Kurucusu ve CEO’su Ali Ozan Özçiçek, Türkiye dışındaki ülkelerdeki gelirlerinin, Türkiye gelirlerine yaklaştığını ifade ederek, “Ürünümüzü ve modelimizi Türkiye’de geliştirdikten sonra Avrupa ülkelerinde de ürün-pazar uyumunu yakaladık” dedi.

 

Global düzeydeki başarısının ardından Hiwell, Seri A Öncesi yatırım turunda 28.5 milyon dolar değerleme üzerinden 3.5 milyon dolarlık yeni yatırımını tamamladı. Bu yatırım turuna, önceki tura öncülük etmiş ve devam yatırımlarını yapan Boğaziçi Ventures, Eksim Ventures gibi şirketler ile Dr. Hüseyin Başçiftçi gibi melek yatırımcıların yanı sıra Ünlü Portföy Ar-Ge GSYF ve Kinesis Teknoloji Yatırımları A.Ş. ilk kez yatırım yaparak katıldı.

 

“PSİKOLOGLARIMIZI SEÇERKEN ETİK İLKELER KONUSUNDAKİ BİLGİLERİNİ ÖLÇÜYORUZ”

Kurucu ve CEO Ali Ozan Özçiçek, Hiwell’in başarısının altında yatan altın standartları şöyle açıkladı: “Sunduğumuz hizmetin gerektirdiği etik ilkelere bağlı ve yüksek lisanslarını yapmış yetkin lokal psikologların seçiminde yüzde 5 civarında bir kabul etme oranımız var. Kuruluşumuzdan bu yana platformumuzda hizmet verecek psikologların belirlenmesinde yalnızca yüksek lisans diplomalarını ilgili ülkedeki resmî kurumlardan kontrol etmekle kalmıyor, kapsamlı mülakatlarla hem yetkinliklerini hem de terapistliğe dair mesleki etik ilkeler konusundaki bilgilerini ölçüyor ve eleme yapıyoruz.”

 

Online terapi, geleneksel terapi yöntemlerini teknolojik imkânlarla dijitale taşırken danışanlar da Hiwell ile mekân sınırlaması olmadan psikolojik destek ihtiyaçlarına mahremiyet ve etik ilkeleriyle ulaşabiliyor. Online modelin yarattığı değer, geçtiğimiz yıl şubat ayında Türkiye’de yaşanan deprem felaketinin ardından daha da görünür oldu. Hiwell, 6 Şubat depremlerinden etkilenen 400'ü aşkın depremzedeye, ücretsiz psikolojik destek ve terapi hizmeti sunarak onların duygusal ve psikolojik iyileşme süreçlerine katkıda bulundu.

 

“DANIŞANLARIMIZIN KENDİLERİNİ DAHA İYİ HİSSETMELERİNE EŞLİK EDİYORUZ”

Hiwell’in 1200’ü aşkın klinik psikoloğu sayesinde, psikolojik destek alan ve zamandan da tasarruf eden kişilerin; kendi ihtiyaçlarına, sorunlarına, takvimlerine en uygun yetkin klinik psikologlara kolaylıkla ulaşabildiğinin altını çizen Ali Ozan Özçiçek, “Yetkin psikologlardan oluşan uzmanlarımızın ve değer yaratan özgün işlere odaklanan ekibimizin terapiyi herkes için erişilebilir hale getirme misyonumuza bağlılığı sayesinde, 8 ülkede yüzbinlerce insanın yaşamına dokunuyoruz. Bu gerçekten çok özel bir yolculuk ve sunduğumuz hizmetlerle danışanlarımızın kendilerini daha iyi hissetmelerine eşlik ediyoruz” diye konuştu.

 

Değer yaratan sürdürülebilir modeliyle tohum öncesi ve tohum yatırım turlarında toplamda 1.6 milyon dolar yatırım alan Hiwell’in doğru bir işe yönelmiş, az miktarda yatırımla globale açılınabileceğinin örneği niteliğinde olduğunu vurgulayan Özçiçek, “Yaptığımız işlerde her zaman yüksek verimlilikle değer yaratmayı önceliklendirerek çalışıyoruz. Yaptığınız işe inanıp, gerçek ihtiyaçları tespit ederek kaynaklarınızı onlara yönelik kullandığınızda az kaynakla büyük işler yapmak mümkün oluyor” dedi.

 

 

 

Hiwell Hakkında:

 

Hiwell, terapiyi herkes için erişilebilir kılma misyonuyla, 2019 yılında girişimci Ali Ozan Özçiçek tarafından kurulmuş bir teknoloji şirketidir. Uzman psikologların, danışanlar ile online olarak seans gerçekleştirmesini sağlayan uygulama sayesinde, danışanlar dünyanın her yerinden kolayca hizmet alabilirken ofis giderlerinden tasarruf eden uzman psikologlar da uygun fiyatlı hizmet sunulabilmektedir. 1200 uzman psikoloğun yer aldığı Hiwell Online Terapi Platformu, psikologlarını onbinlerce başvuru içinden özenle seçmektedir.

 

Hiwell’in kişiselleştirilmiş kayıt süreci sayesinde, terapiye başlamak isteyen kişiler beklentilerine ve ihtiyaçlarına uygun bir uzman bulmak için sisteme kayıt yaptıktan sonra kısa bir test çözerek kendilerine en uygun psikologları görüntüleyebilirler. Seçtikleri psikologlarla ücretsiz ön görüşmeler yaparak içlerine en çok sinen uzman ile terapiye başlayabilirler. Uygulama içerisinden uzmanlar tarafından hazırlanmış birçok içeriğe de ulaşılabilmektedir. Hiwell, terapi ihtiyacı duyan bireylere doğrudan hizmet sağladığı gibi çalışanlarına psikolojik destek vermek isteyen şirket ve kurumlar için de çözümler sunmaktadır.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Teknoloji sektöründe Türkiye’nin rol modellerinin belirlendiği ve özel bir eğitimle desteklendiği Teknolojinin Lider 100leri projesi ilk mezunlarını verdi. Türkiye’nin teknoloji alanında en yetenekli gençlerinin seçilerek eğitim programına dahil edildiği projede eğitim alan öğrencilerin yüzde 80’i kadınlardan oluşuyor.

Teknolojide Kadın Derneği (Wtech), Cumhuriyet’in yeni yüzyılında önemli bir projeye imza attı. “Teknolojinin Lider 100leri” projesi ile katılımcılara kapsamlı ve tamamen ücretsiz bir eğitim programı sunuldu. Proje kapsamında 166’sı kadın 23’ü erkek olmak üzere toplam 189 öğrenci 4 aylık eğitim süreci sonunda sertifikalarını alarak mezun olmaya hak kazandı. Türkiye’nin teknoloji alanında en yetenekli gençlerinin seçilerek eğitim programına dahil edildiği projede öğrencilerin yüzde 80’i kadınlardan oluşuyor.

Türkiye’nin teknolojide yetişmiş insan gücüne katkı sağlamayı hedefleyen projenin ilk mezunları destekleyici kurumların temsilcilerinin katılımıyla 1 Temmuz’da gerçekleştirilen özel etkinlikte sertifikalarını aldılar.

Törende Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Öney ve Teknolojide Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Banu Arıduru proje hakkında bilgiler verdi.

Türk ekonomisine katkı sağlayacak teknolojinin yeni lider rol modellerini yetiştiriyoruz

Teknolojide Kadın Derneği Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Öney: “Yaklaşık dört yıl önce bilimde ve teknolojide sayıca az motivasyon olarak düşük olan kadın uzman sayısını arttırmak, kadınları teknolojiye, istihdama ve üretime kazandırmak amacıyla Teknolojide Kadın Derneği’ni kurduk. Dernek olarak amacımız sadece kadınlara değil tüm gençlerimize, tüm insanlığa hizmet vermek ve bu alanda teknolojide çeşitliliği sağlamak, kadınları teknolojiye, istihdama ve üretime kazandırmak. Bunu yaparken de sadece kadınlara değil tüm gençlerimize, tüm insanlığa hizmet vermek ve bu alanda teknolojide çeşitliliği sağlamayı hedefliyoruz.

Teknoloji çağında Türkiye'nin güçlenmesi, ekonomik olarak refaha çıkabilmesi, teknoloji gücüyle nüfusu az da olsa dünyanın lider ülkeleri arasına girebilmesi ve özellikle yapay zeka, ve bunun getirdiği yeni dünya düzenine uygun yeni insan formunun en güçlü olduğu ülkelerden birisi haline getirebilmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz.

Teknolojide Kadın Derneği olarak Cumhuriyetin 100.yılında hayata geçirdiğimiz Teknolojinin Lider 100leri projemiz ile gençlerimizi geleceğin mesleklerinde istihdama hazır hale getirmek ve istihdama yerleştirmek en büyük hedefimiz oldu. Bu kapsamda dernek üyelerimiz ve 68 marka ile birlikte rekabet gözetmeksizin projenin etkisini arttırmak için ilk defa bir projede birleşti ve Türkiye'nin her tarafından 189 gencimizi bu programa dahil etmek için bir seçim süreci yaptık. Projemizi Türkiye'nin en büyük problemi olan rol modellerimizi yetiştirmeye odaklı olarak geliştirdik. Projemiz önümüzdeki dönemde de geleceğin teknoloji liderlerini yetiştirmeye ve istihdam etmeye, Türk ekonomisine rol model olacak liderleri eğiterek yetişmiş insan gücü sunmaya devam edecek ” açıklamasında bulundu.

Teknolojide Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Banu Arıduru: “Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında, Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) olarak proje destekçilerimizin de katkılarıyla hayata geçirdiğimiz “Teknolojinin Lider 100leri” projesi ile teknoloji alanında yeni lider yetiştirmeyi hedefledik ve bugün yetenekli öğrencilerimiz programı başarıyla tamamlamış bulunuyor. Bu proje, Teknolojide Kadın Derneği’nin kurumsal üyelerinin de aralarında bulunduğu birçok marka ile el ele vererek hazırladığı “Birlikte Güçlüyüz” konsepti altında ortaya konulan çok önemli bir projedir.

 

Projemiz kapsamında, 6 farklı başlıkta 4 ay süren programımızın içeriğinde; teknik eğitimlerin yanı sıra soft skill eğitimler ve mentorluk desteği de vardı. Bu kapsamlı programa başvurular planlarımızın da üstündeydi ve biz de kapasitemizi artırarak ilk dönemimizi 166 kadın ve 23 erkek katılımcı ile başlattık. Ne mutlu bizlere ki bugün bu katılımcıların tamamı başarıyla mezun oluyor. Mezun olan öğrencilerimizin ülkemizin gelişimine katkıda bulunacağına yürekten inanıyoruz” dedi.

Türkiye’nin genç teknoloji liderleri iş dünyasındaki yerini almaya hazır

Türkiye’nin en büyük eksiği olan rol model ihtiyacını karşılamak amacıyla, hayata geçen eğitim programı, Türkiye’nin teknoloji alanında en yetenekli gençlerini seçerek onlara teknik ve sosyal beceriler kazandırma hedefiyle yola çıktı. Başvurular arasından seçilen öğrenciler Veri Analitiği, Python ile Veri Bilimi, Python ile Yapay Zeka, Robotik Süreç Otomasyonu, Süreç Analisti ve Siber Güvenlik alanlarda uzmanlaşırken bir yandan da IQ, EQ ve CQ alanında sosyal beceri eğitimleri ve onları destekleyen kurumlardan mentorluk desteği aldılar.

Teknolojinin Lider 100leri projesi, teknoloji alanında daha fazla lider yetiştirmeyi, kadınların bu alanda daha aktif olmalarını teşvik etmeyi ve genç yeteneklerin kariyerlerini bu alanda geliştirmeleri konusunda yol gösteriyor. Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan proje ilerleyen dönemde yeni öğrencilerle uzun vadede geleceğin teknoloji liderlerini yetiştirmeyi amaçlıyor.

Projeyi destekleyen şirketler öğrencilerin istihdamında da destek oluyor

Türkiye’nin en yetenekli, yetkin ve eğitim olarak en güçlü gençlerine çağrıda bulunarak, onların teknoloji liderleri olarak yetiştirilmesinin hedeflendiği proje kapsamında destekçi olan firmalar aracılığıyla istihdam imkanı sunuluyor. Bu sayede, yetenekli gençlerin teknoloji sektöründe kariyer yapmaları teşvik ediliyor ve bu alanda daha fazla lider yetiştirilmesi hedefleniyor. Eğitimi başarıyla tamamlayan öğrenciler destekçi firmaların desteğiyle çalışma hayatına adım atıyor.

Projede destekçi kurum olarak yer alarak ve gençlere imkan sunan markalar arasında Akbank, Alpplas, Amsterdam Tech, Arena, Arksigner Yazılım, Bilyoner, Binance, Borusan, Bosphorus ISS, BT Akademi, Castrol, Commencis, Damat Tween, Destek Patent, Dorçe Prefabrik, Düşyeri Bilişim, Ekşi Teknoloji, EnerjiSA, Ernamaş, Esas Holding, Fiba Retail, Fintables, Ford Otomotiv, FoxHR, Gemicioğlu Hukuk, Globaltürk Capital, Google Cloud, Gtech, Hitit Bilgisayar, Ingrammicro, Intertech, IT Servis Teknolojileri, İstanbul Data Science Academy, Kayalar Kimya, Koçzer, Kofana, Kredi Kayıt Bürosu, Lenovo, Linktera, Little Caesars Pizza, Logo Yazılım, Manpower, Mastercard, MediaMarkt, OBSS Teknoloji, Oggusto, Onedio, Opportune, Otokoç Otomotiv, Özay Hukuk Bürosu, Peakup, Pera Özel Eğitim Kurumları, Piksel Akademi, QNB Finansbank, Robusta, Sahibinden.com, Simon Kucher, TD Synnex, The Ritz-Carlton, Teknosa, Tempo Çağrı Merkezi, UNO, Ülker, Vodafone, Yapıkredi Bankası, 360+ Media Interactive Technologies yer alıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türk fuarcılığının başkenti İzmir, bu yılın ilk yarısında düzenlenen fuarlarda önemli bir başarıya imza attı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde ve İZFAŞ’ın organizasyonunda ya da farklı fuarcılık şirketleri tarafından gerçekleştirilen fuarlar, yüzlerce katılımcı firmayı, binlerce sektör profesyonelini ve iş insanını bir araya getirdi. Fuar ve etkinlikler, kent ve ülke ekonomisine, ihracata ve istihdama büyük katkı sağladı. Fuarların da katkısıyla İzmir’in ilk 5 aylık ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre Türkiye ortalamasının üzerinde bir artışla 10 milyar 315 milyon dolar olarak gerçekleşti.

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, bu yılın ilk yarısında Türkiye’nin en büyük ve modern fuar alanı Fuar İzmir ile Kültürpark’ta, 15 fuar ve çok sayıda etkinlik gerçekleştirildi. İzmir’i ve düzenlendiği sektörleri dünyayla buluşturan fuarlar, şehrin uluslararası bir ticaret ve kültür merkezi olma hedefini desteklerken iş dünyası ve ziyaretçiler için de yeni fırsatlar sundu. Yılın ilk döneminde Fuar İzmir ve Kültürpark’ta, AGROEXPO - Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı, HORECA Fair-Uluslararası Otel Restoran, Kafe, Çamaşırhane Ekipmanları, Ağırlama ve Konaklama Teknolojileri Fuarı, HORECA EDT - Uluslararası Ev Dışı Tüketim Fuarı, Pack Fair Türkiye Ambalajlama Paketleme Teknolojileri Fuarı, Food Fair Türkiye Gıda Ürünleri Fuarı, IMATECH - Endüstriyel Üretim Teknolojileri Fuarı, MODEKO - İzmir Mobilya Fuarı, OPTICWORLD - Optik, Gözlük, Oftalmoloji ve Teknolojileri Fuarı, Marble İzmir - Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, İZKİTAP FEST - İzmir Kitap Fuarı, MAST İzmir Boat Show - Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, IAAF İZMİR - İzmir Sanat ve Antika Fuarı, WENERGY - Temiz Enerji Teknolojileri Fuar ve Konferansı, OLIVTECH - Zeytin, Zeytinyağı, Süt Ürünleri, Şarap ve Teknolojileri Fuarı, İzmir Kahve Fuarı ile First Lego League yerel ve ulusal turnuvaları, Dünya Robot Olimpiyatı (World Robot Olympiad-WRO) Türkiye Finali, İzmir Tattoo Fest, İzmirCon 2024 etkinliği gerçekleştirildi. Yüzlerce firmanın katılımcı olduğu fuar ve etkinlikler; Türkiye’nin dört yanından ve 100’ü aşkın ülkeden on binlerce ziyaretçiyi ağırlarken ortaya çıkan katma değer; kent ve ülke ekonomisine, istihdama, ihracata katkı sağladı.

 

Fuarların da katkısıyla ilk 5 ayda İzmir’den 10 milyar 315 milyon dolarlık ihracat

T.C. Ticaret Bakanlığı’nın ihracat istatistiklerine göre; İzmir, ilk 5 aylık dönemde Türkiye’nin en fazla ihracat yapan üçüncü şehri oldu. 2024 yılı Ocak-Mayıs döneminde Türkiye’nin ihracatı yüzde 4,5 oranında artışla 106 milyar 914 milyon dolar olarak gerçekleşti. Aynı dönemde, İzmir’in ihracatı ise Türkiye ortalamasının üzerinde bir artışla yüzde 6 artarak 10 milyar 315 milyon dolar oldu. Bu dönemde İzmir’in Türkiye’nin toplam ihracatındaki payı da yaklaşık yüzde 9,6 olarak gerçekleşti.

 

Modadan turizme birçok fuar düzenlenecek

İzmir, yılın ikinci yarısında da çok sayıda fuar ve dünya çapında etkinliğe ev sahipliği yapacak. Bu yıl 93.’sü gerçekleştirilecek İzmir Enternasyonal Fuarı 30 Ağustos-9 Eylül, LOGISTECH - Lojistik Depolama ve Teknolojileri Fuarı 11-13 Eylül, EXPO SPORT - Spor & E-Spor Fuarı 19-22 Eylül, PET İZMİR-İzmir Evcil Hayvan Ürünleri Fuarı 25-28 Eylül, INTERFRESH EURASIA - Sebze, Meyve, Ambalaj, Depolama, Lojistik, Tarım Makine ve Teknolojileri Fuarı 26-28 Eylül, FASHION PRIME -Tekstil, Hazır Giyim Tedarikçileri ve Teknolojileri Fuarı 9-11 Ekim, FASHIONTECH İZMİR - Hazır Giyim, Konfeksiyon ve Baskı Makineleri, Tekstil Baskı Teknolojileri Fuarı 9-12 Ekim, FUTURE FISH EURASIA - Uluslararası Su Ürünleri İhracat ve İşleme, Akuakültür ve Balıkçılık Teknolojileri Fuarı 10-12 Ekim, BEAUTY EXPO - İzmir Estetik, Kozmetik, Güzellik Fuarı 25 - 27 Ekim, İZKİTAP - İzmir Kitap Fuarı 26 Ekim-3 Kasım, IF WEDDING FASHION İZMİR - Gelinlik, Damatlık ve Abiye Giyim Fuarı 19-22 Kasım, TTI İZMİR - Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi 5-7 Aralık, TTI HEALTH - Sağlık Turizmi Fuarı 5-7 Aralık tarihlerinde düzenlenecek.

 

İki fuar ilk kez düzenleniyor

İlk kez düzenlenecek FASHION HOME İZMİR - Ev Tekstili Fuarı 9 - 11 Ekim, ARÜSTEK - 1. Araç Üstü Ekipmanları, İş Makineleri ve Teknolojileri Fuarı da 23-26 Ekim 2024 tarihleri arasında Fuar İzmir’de ziyaretçilerini ağırlayacak.

 

WRO Dünya Finali İzmir’de

Dünyada robotiğe meraklı çocukları İzmir'de buluşturacak Dünya Robot Olimpiyatı (World Robot Olympiad-WRO) Uluslararası Finali, 28-30 Kasım 2024 tarihlerinde Fuar İzmir’de gerçekleştirilecek. Her yıl farklı bir ülkenin ev sahipliğinde gerçekleşen Dünya Robot Olimpiyatları, bu yıl İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZFAŞ ve Bilim Kahramanları Derneği iş birliğinde yapılacak ve 3 bini aşkın katılımcıyı İzmir'de buluşturacak. 90 ülkeden programa katılan takımlar 'Earth Allies' temasıyla robotik çözümler geliştirmek ve doğa ile uyum içinde yaşamanın yollarını keşfetmek üzerine çalışacak.

 

Yılın ikinci yarısında başta 93. İzmir Enternasyonal Fuarı olmak üzere, düzenlenecek fuarların yüz binlerce kişiyi ağırlaması bekleniyor. İzmir, fuarlarıyla ve etkinlikleriyle uluslararası alanda adından söz ettirirken şehrin refahını ve Türkiye’nin ihracatını büyütmeye devam edecek.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Ülkemizde Doğan Trend Otomotiv güvencesiyle kullanıcılar ile buluşan MG, 7 Temmuz’a kadar geçerli benzersiz satış koşullarını devreye aldı. Bu kapsamda marka, ek yüzde 40 vergilendirmenin yürürlüğe gireceği 8 Temmuz öncesinde HS, ZS, %100 elektrikli MG4 ve ZS EV modellerinde çok avantajlı fiyatları ve 300.000 TL’ye varan yüzde 0 faizli kredi olanaklarını duyurdu. 7 Temmuz’a kadar geçerli olacak avantajlı satış koşulları kapsamında, zengin donanımı ve sınıfının üstünde boyutları ile öne çıkan benzinli ZS modelinin otomatik vitesli versiyonlarına 1.149.000 TL’den başlayan özel fiyatlara ek 200 bin TL’ye 12 ay vadeli ve 0 faizli kredi olanağı ile sahip olunabiliyor. C SUV segmentinin öne çıkan modeli MG HS için de 200 bin TL’ye 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi devreye alındı. HS modelinin zengin donanımı ile fark yaratan Luxury versiyonu için 7 Temmuz’a kadar geçerli fiyat 1.549.000 TL olarak belirlendi. Marka, 577 km’ye varan WLTP şehir içi menzili ve tamamen elektrikli platformu ile kullanıcılara benzersiz bir sürüş deneyimi yaşatan %100 elektrikli MG4 modelinde sunduğu 200 bin TL’ye 12 ay vade ve yüzde 0 faizli krediye ek 1.159.000 TL başlangıç fiyatı ile elektrikli hayata geçiş için büyük bir fırsat sunuyor. MG’nin şehir içi kullanımlarda 591 km menzil sunan, sınıfının Euro NCAP’ten ilk 5 yıldızlı modeli %100 elektrikli ZS EV Luxury’ye 1.599.000 TL fiyat ve 300 bin TL için 12 ay vadeli ve yüzde 0 faizli kredi imkanı ile sahip olunabiliyor.

Türkiye’de Doğan Trend Otomotiv tarafından temsil edilen İngiliz otomobil markası MG, ek yüzde 40 vergilendirmenin yürürlüğe gireceği 8 Temmuz öncesinde benzinli ZS ve HS ile %100 elektrikli MG4 ve ZS EV modellerinde, birbirinden avantajlı fiyat ve kredi imkanlarını duyurdu. Bu kapsamda özgün tasarımı, yüksek donanımları ve geniş yaşam alanıyla yüksek konfor sunan MG ZS modelinde; 200 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi imkanı sunuluyor. İddialı modelin otomatik vitesli Comfort donanımına kısa bir süre için 1.149.000 TL, Luxury Plus donanımına ise 1.249.000 TL fiyatlar ile sahip olunabiliyor. Euro NCAP’ten 5 yıldız ile güvenliğini kanıtlamış, C SUV segmentinin önde gelen premium modeli MG HS modeli için ise marka çok avantajlı fiyatların yanı sıra 200 bin TL’ye 12 ay vadeli ve yüzde 0 faizli kredi olanağını devreye aldı. Stoklarla sınırlı HS modelinin zengin donanımı ile fark yaratan Luxury versiyonu için 7 Temmuz’a kadar geçerli fiyat 1.549.000 TL olarak belirlendi.

Elektrikli MG modellerinde de birbirinden avantajlı fırsatlar!

Türkiye’de “Elektrikli Hayata Geçiş Hiç Bu Kadar Kolay Olmamıştı” mottosuyla 2021 yılından beri kullanıcıları elektrikli hayata geçişe teşvik edici yenilikleri ile dikkat çeken MG, %100 elektrikli modellerinde de avantajlı satış koşullarını devreye aldı. Şehir içi kullanımlarda 577 km’ye varan menzili ile dikkat çeken %100 elektrikli MG4 modelinin Comfort ve Luxury donanımlı versiyonları kısa süre için geçerli avantajlı fiyatlara ek; 200 bin TL için 12 ay vade ve yüzde 0 faizli kredi avantajı ile tercih edilebiliyor. Zorlu Euro NCAP testlerinden 5 yıldız kazanan MG4 Electric modelinde, 7 Temmuz’a kadar geçerli özel fiyatlar Comfort donanımlı versiyonda 1.159.000 TL, Luxury donanımlı versiyonda ise 1.409.000 TL olarak belirlendi. Geniş iç hacmi ve güçlü donanım özellikleriyle C segmentinde fark yaratan %100 elektrikli ZS EV modeli için ise 300 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 0 faizli kredi sunuluyor. ZS EV Luxury satın almak isteyen kullanıcılar, 300 bin TL’ye 12 ay vadeli yüzde 0 faizli kredi imkanından faydalanarak iddialı modele 1.599.000 TL’ye sahip olabiliyor. Şehir içi kullanımlarda 591 km’ye ulaşan menzili ile MG ZS EV Luxury, yüksek konfor sunarken uzun yolculuklar için de ideal bir yol arkadaşı oluyor.

MG modellerinde 8 Temmuz itibarıyla geçerli olacak fiyatlar da açıklandı. Buna göre 8 Temmuz’dan itibaren; Comfort donanımlı ve otomatik şanzımanlı benzinli ZS modeli 1.349.000 TL’den, Comfort donanımlı HS 1.690.000 TL’den, %100 elektrikli MG4’ün Comfort donanımlı versiyonu 1.349.000 TL’den ve yine elektrikli ZS EV modeli 1.690.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulacak. MG, çok özel satın alım koşullarıyla yeni bir otomobil sahibi olmak isteyenleri showroomlarına davet ediyor.

MG Türkiye Hakkında
İngiliz MG, 1924 yılında kurulduğundan itibaren dünya otomotiv tarihine geçen ikonik otomobiller üretmiştir. 2007 yılından bu yana SAIC bünyesine dahil olan marka, 2019 yılında elektrikli otomobillerle Avrupa’ya yeniden giriş yaptı. 2021’de bir yıl öncesine göre satışları beş kat büyüen marka yenilikçi modellerle ürün gamını genişleterek pazar payını arttırmayı başardı. Doğan Trend Otomotiv, 2021 yılının başında distribütörlüğünü aldığı MG’nin %100 elektrikli modeli ZS EV’yi Mayıs 2021’de satışa sundu. Satışa sunulduğu andan itibaren elektrikli otomobil segmentinde önemli bir satış başarısı yakalayan MG, Türkiye otomobil pazarına hızlı bir giriş yapmış oldu. MG markasının Avrupa yapılanmasına paralel olarak ürün gamını sürekli genişleten şirket, şarj edilebilir hibrit modeli E-HS’i satışa sunmuştur. MG Türkiye, sürekli genişleyen bayi ve servis ağıyla Türk tüketicisine hizmet vermekte, elektrikli araçlarda öncü olmaktadır.

Doğan Trend Otomotiv Hakkında
Doğan Trend Otomotiv Ticaret Hizmet ve Teknoloji A.Ş., Doğan Holding çatısı altında otomotiv ve mobilite alanlarında faaliyet gösteriyor. 1961 yılında otomotiv ticareti yapmaya başlayan Doğan Grubu’nun 60 yıllık deneyimiyle; bünyesinde Suzuki, Suzuki Marine, Piaggio, Vespa, Moto Guzzi, Aprilia, KYMCO, Wallbox, Silence ve MG gibi markalarının distribütörlüğünü barındırmaktadır. İkinci el ve perakende satış hizmetleri kapsamında suvmarket.com, vespastoreturkey.com ve scootermarket.com markalarıyla sektörde kiralama operasyonları ve e-ticaret alanında varlığını sürdürmeye ve büyümeye devam etmektedir. Teknolojik, müşteri odaklı ve keyifli bir deneyim sunan markaları tüketicilerle buluşturuyor. Marka temsilciliklerinin yanısıra ülke çapında bayileri ve perakende satış-servis noktaları ile kiralama operasyonları da bulunan Doğan Trend Otomotiv hakkındaki güncel bilgilere www.dogantrend.com adresinden ulaşılabiliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Kripto varlıklara ilişkin düzenlemeler içeren Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un Resmi Gazete'de yayınlanıp yürürlüğe girmesinin ardından açıklamalarda bulunan Binance TR CEO'su Mücahit Dönmez, son yıllarda Türkiye'nin, kripto varlık endüstrisi için dinamik bir merkez olarak konumunu sağlamlaştırdığını, canlı kullanıcı ve yatırımcı topluluğu ile dikkate değer bir büyüme ve yaygın benimsenme sağladığın belirterek,
 
"Küresel olarak işlem hacmi açısından dördüncü ve %40 oranı ile benimseme açısından on ikinci sırada yer alan Türkiye, küresel kripto ekosisteminde önemli bir oyuncu olarak yer alıyor. Kripto ekosistemi evrildikçe, düzenleyici açıklık, kullanıcı güvenliğini sağlamak ve yeniliği teşvik etmek için giderek daha önemli hale geldi. Kripto varlık yasa tasarısının mecliste onaylanmasıyla, ülkemiz kriptoya özel düzenlemeleri olan işlem hacmi bakımından en büyük pazarlardan biri haline geldi. Önerilen bu düzenlemelerin mecliste onaylanması ve Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmesi, Türkiye pazarındaki tüm oyuncular için önemli bir kilometre taşıdır" dedi.
 
Dönmez açıklamalarına şöyle devam etti:
 
"Bu kapsamlı düzenleme ile birlikte tüm kripto varlık hizmet sağlayıcıları Türkiye'deki operasyonlarını sürdürmek için bir lisanslama sürecine tabi olacaklar. Yeni yasa yürürlüğe girmeden önce hizmet vermeye başlamış borsalar lisans başvuruları sonuçlanana kadar faaliyetlerine devam edebilecekler ancak uzun vadede faaliyetlerini sürdürebilmek için lisans almak zorunda olacaktır. Devletin düzenleyici otoritelerinden alınan lisans, bu alanda faaliyet gösteren kripto varlık patformlarının yasal bir zemine oturmasını sağlayarak onların güvenilirliğini artıracaktır. Böylelikle, pazarda yer almak isteyen tüm kuruluşlar yüksek kullanıcı güvenliğini sağlamak için sıkı kurumsal ve operasyonel önlemler almak zorunda kalacaklardır. Bu durum, daha fazla yenilik ve büyümeyi teşvik edecek ve kullanıcı güveni ile benimseme oranını artıracaktır."
 
Mücahit Dönmez, düzenleyici otoritelerin ve yasa koyucuların kripto düzenlemelerine olan proaktif yaklaşımı, dijital varlıkların özgün yapısının tanınması açısından da dikkat çekici olduğunun altını çizerek, "Düzenleyiciler, kripto sektörüne geleneksel finansal düzenlemeleri dayatmaktansa, kripto varlıklar için kapsamlı bir tanım sağlayan özel ve etkili bir yasal çerçeve oluşturmuşlardır. Yasaklayıcı olmayan ve inovasyon dostu olan bu yaklaşım, Web3 ve blok zincirin büyümesine uygun bir ortam yaratırken, küresel yasal ve düzenleyici standartlara da uyumu sağlamaktadır. Yine düzenleyiciler, çerçeveyi oluştururken ekosistemin tüm paydaşlarıyla yakın işbirliği yaparak görüşlerini, önerilerini ve hassasiyetlerini dinlediler. Bu sayede kripto varlık düzenlemelerinin, endüstri oyuncularını kısıtlamaktansa, potansiyel riskleri azaltmak ve kripto ekosisteminde sürdürülebilir büyümeyi teşvik edecek şekilde tasarlandığını gözlemlemekteyiz" diye konuştu.
 
Binance TR CEO'su Mücahit Dönmez sözlerine şöyle devam etti:
 
"İnsanımızın dijital varlıklar ve blok zinciri teknolojisine gösterdiği yoğun ilgiyle, Türkiye, dinamik bir ekosistem, aktif katılımcılar ve önemli işlem hacimleriyle küresel olarak kripto için önde gelen merkezlerden biri olarak ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, Türkiye'nin kripto düzenlemelerindeki vizyoner duruşu sadece iç endüstriye değil, aynı zamanda küresel kripto ekosisteme de yol gösterici mahiyettedir. Yeni düzenlemelerin onaylanmasıyla, yasa koyucular ve regülatörler, sektörün güvenliğini ve küresel ölçekte büyümesini destekleme taahhüdünü göstermişlerdir."
 
Dönmez son olarak, her zaman olduğu gibi Binance TR olarak odak noktalarının yine kullanıcıları olacağının ifade ederek, "Türkiye'deki kullanıcılarımızın finansal özgürlüklerini artırmak için çıktığımız bu yolda, her zaman onların deneyimini ve menfaatini önceliklendirmeye devam edeceğiz. Bu nedenle, piyasayı etkili bir şekilde yönetmek ve küresel bir standart oluşturmak için açık ve kapsamlı düzenlemeleri güçlü bir şekilde destekliyoruz. Türkiye'de yaklaşan düzenleyici değişikliklere hazırlanırken, tüm gerekliliklere tam uyum sağlamaya odaklıyız. Binance TR, Türkiye'deki düzenlemelere uyum sağlamak için gereken deneyim ve donanıma sahiptir. Lider bir kripto varlık hizmet sağlayıcısı olarak Türkiye'de tam uyum taahhüdümüzün arkasındayız" diye konuştu.