Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Konuya ilişkin aşağıdaki kararlar Resmi Gazete'de yayımlandı.
   

Konuya ilişkin aşağıdaki kararlar Resmi Gazete'de yayımlandı.
   

TGDF Dış Ticaret Bülteni - Nisan 2024 yayınlandı:



Türkiye'nin tarım, gıda ve içecek sektörü yılın ilk dört yerinde 8,93 milyar ihracat, 6,49 milyar ithalat yaptı.

Dış Ticaret Dengesi, Ocak-Nisan döneminde yüzde 762,2 artışla 2,43 milyar dolar fazla verdi.

Nisan ayında buğday ithalatı yüzde 53,3, ham ayçiçeği yağı yüzde 24,8 ve soya fasulyesi ithalatı yüzde 3,4 geriledi.

Yılın ilk 4 ayında en fazla buğday unu, fındık içi ve rafine ayçiçeği yağı ihraç edilirken, en fazla ithal edilen ürünler ise buğday, soya fasulyesi ve ham ayçiçeği olarak sıralandı.

Bu dönemde en fazla ihracat Irak, Almanya ve Rusya'ya yapılırken, en fazla ithalat ise Rusya, Ukrayna ve Brezilya'dan yapıldı.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Dış Ticaret Verileri temel alınarak geliştirilmiş TGDF Dijital Veri Paneli'ne göre, bu yılın ilk 4 ayında tarım, gıda ve içecek sektörü geçen yıl aynı döneme göre yüzde 6,63 artışla 8,93 milyon dolar artış ve yüzde 19,73 düşüşle 6,49 milyar ithalat yaptı. Ocak-Nisan döneminde Dış Ticaret Dengesi 2,43 milyar dolar fazla verdi.

Özel Ticaret Sistemi (ÖTS) çerçevesinde yayınlanan Dış Ticaret Verileri'ne göre, Nisan 2024 itibarıyla aylık ihracat ihracat geçen yıl aynı döneme göre yüzde 0,68 artışla 1,92 milyar dolar, ithalat ise geçen yıl aynı döneme göre yüzde 20,7 azalarak 1 ,69 milyar dolar oldu.

Nisan ayında buğday ithalatı yüzde 53,3, ham ayçiçeği yağı yüzde 24,8 ve soya fasulyesi ithalatı yüzde 3,4 geriledi.


Yılın ilk 4'ünde Dış Ticaret Dengesi fazla verdi

Yılın ilk 4 ayında tarım, gıda ve içecek sektöründe Dış Ticaret Dengesi geçen yıl aynı dönemde yüzde 762,2 artışla 2,43 milyar doların üzerinde verdi. Geçen yıl Ocak-Nisan döneminde Dış Ticaret Dengesi 0,28 milyon dolar fazla söz verdi. Nisan ayında dolar bazında ise Dış Ticaret Dengesi 230 milyon fazla verdi.

Yılın ilk 4 ayındaki birim ihracat değeri geçen yıl aynı dönem karşılaştırması yüzde 8,83 düşüşle 1,216 dolar/ton oldu. İthalat birim değeri ise geçen yıl aynı dönemle karşılaştırıldığında yüzde 0,82 azalarak 611dolar/ton oldu.


Dış ticarette öne çıkan ürünler

2024 yılının ilk 4 yılında ihracatta öne çıkan ürünlerde ilk sırayı 482,7 milyon dolar ile buğdayı aldı. Bu ürünü 465,8 milyon dolarlık ile fındık içi ve 287 milyon dolarlık ile rafine ayçiçeği yağı izledi. Bu ürünler, Ocak-Nisan döneminde toplam ihracatın yaklaşık yüzde 13,83'ünü oluşturdu.

Aynı dönemde ithalatta ise en fazla ithal edilen ürün 694,8 milyon dolar ile buğday oldu. Buğdayı 666,7 milyon dolar ile soya fasulyesi ve 430,7 milyon dolar ile ham ayçiçeği yağı takip etti. Bu üç ürün, Ocak-Nisan dönemine ait toplam ithalatın yüzde 27,61'ini oluşturdu.


Nisan ayı itibarıyla ihracat ve ithalatta durum

Aylık gelirler değerlendirildiğinde, nisan ihracatta öne çıkan ürünlerde ilk sırayı 103,9 milyon dolar ile fındık içi alırken, bu ürünü 94,3 milyon dolar ile buğdayını ve 69,8 milyon dolar ile rafine ayçiçeği yağı izledi.

Aynı ayda fazladan ithal edilen ürünler ise 225,7 milyon dolarlık ile soya fasulyesi, 158,6 milyon dolarlık ile buğday ve 134,6 milyon dolarlık ile ham ayçiçeği olarak sıralandı.

İthalatta ilk ikidaki Rusya ve Ukrayna sıralaması değişmedi

Bu yılın ilk 4'ünde ithalat yapılan ilk sırada 694,8 milyon dolar ile buğday aldı. Rusya ve Ukrayna, buğdayın en fazla ithal edildiği ilk iki ülke olmayı sürdürdü. Bu dönemde, Rusya'dan 515,3 milyon dolar ve Ukrayna'dan 155,2 milyon dolara buğday ithalatı yapıldı. Bu iki ülkenin toplam ithalatındaki payı yaklaşık yüzde 96,5 oldu. Aynı dönemde 9,6 milyon dolarlık ithalatıyla Moldova üçüncü sırada yer aldı.

Aylık anlaşmalar ise nisan bölgelerindeki 158,6 milyonluk ürün ithalatının 134,3 milyonluk kısmı Rusya'dan yapıldı. Rusya'nın ardından Ukrayna'dan 23 ve Moldova'dan 800 bin dosya ithalatı yapıldı.

Yılın ilk 4 ülkesinden sonra 666,7 milyon dolarlık soya fasulyesi ve 430,7 milyon dolarlık ham ayçiçeği yağı ithal edildi. Soya fasulyesi ithalinde ilk sırayı 394 milyon dolar ile Brezilyalı alırken, bu ülkedeki Ukrayna (137,5 milyon dolar) ve ABD (71,6 milyon dolar) takip etti. Yılın ilk 4 ayında 430,7 milyon dolar ile ham ayçiçeği yağı ithalatı yapılırken, sıralamada 230,8 milyon dolar ile Ukrayna, 178,1 milyon dolar ile Rusya ve 12,2 milyon dolar ile Sırbistan oldu.

Türkiye'nin ithalatında ilk 3 sırada yer alan 3 üründe ithalatın büyük bölümü Rusya ve Ukrayna'dan yapıldı.


En fazla ihracat ve ithalat yapan sektörler

Bu yılın ilk 4 aylık dış ticaret verileri sektörlere göre planlandı; en fazla ihracatın 1.034 milyar dolar ile Şeker ve Şekerli Mamuller sektöründe gerçekleştiği görüldü. Bu sektör sırasıyla Sert Kabuklu Meyveler sektörü (837 milyon dolar), Yaş Meyve sektörü (746 milyon dolar), Balıkçılık ve Su Ürünleri sektörü (587 milyon dolar) ve Bitkisel Yağ sektörü (544 milyon dolar) takip etti.

Şeker ve Şekerli Mamuller sektörünün toplam ihracat payı yüzde 13,59, Sert Kabuklu Meyveler sektörünün yüzde 11,01, Yaş Meyve sektörünün yüzde 9,80, Balıkçılık ve Su Ürünleri sektörünün yüzde 7,72 ve Bitkisel Yağ sektörünün yüzde 7,16 olduğu görüldü.

Yine aynı dönemde 1.857 milyar dolarlık ithalat ile Hayvan Yemi sektöründe yapıldı. Bu ticareti takip eden en fazla ithalat yapan sektörler; Bitkisel Yağ (1.114 milyar dolar), Un (804 milyon dolar), Kakao ve Çikolata (401 milyon dolar) ve Canlı Hayvan Ticareti (216 milyon dolar) sektörleri olarak sıralandı.

Hayvan Yemi sektörünün toplam ithalat payı yüzde 35,40, Bitkisel Yağ sanayi yüzde 21,23, Un sanayi yüzde 15,34, Kakao ve Çikolata sanayi yüzde 7,64 ve Canlı Hayvan Ticareti sanayi yüzde 4,12 oldu.


İhracatın arttığı ve azaldığı sektörler

Bu yılın ilk 4 gününden geçen yılın aynı gelişme karşılaştırması ihracat değeri olarak en fazla artan sektörün başında 221 milyon dolar ile (yüzde 35,89 artış) ile Sert Kabuklu Meyveler sektörü geldi. Bu sektör 136 milyon dolar ile (yüzde 15,15 artış) Şeker ve Şekerli Mamuller sektörü, 96 milyon dolar ile (yüzde 14,74 artış) Yaş Meyve sektörü, 86 milyon dolar ile (yüzde 17,18 artış) Balıkçılık ve Su Ürünleri sektörü ve 74 milyon dolar ile (yüzde 22,84 artış) Makarna bölümü izledi.

Söz konusu dönemde ihracat değeri olarak en fazla düşen sektör 345 milyon dolar ile (yüzde 38,79 düşüş) Bitkisel Yağ sektörü oldu. Ayrıca Sebze sektörü 75 milyon dolar (yüzde 13,74 düşüş), Bakliyat sektörü 68 milyon dolar (yüzde 26,96 düşüş), Tohumculuk sektörü 21 milyon dolar (yüzde 11,06 düşüş) ve Canlı Hayvan Ticareti sektörü 5 milyon dolar (yüzde 18) ,78 düşüş) geriledi.


Bu yılın ilk 4'ünden geçen yıl aynı döneme göre, ithalat değeri olarak en fazla artan sektör 134 milyon dolar ile (yüzde 50,1 artış) Kakao ve Çikolata sektörü oldu. Bu sektörün ardından Tohumculuk sektörü 37 milyon dolar (yüzde 25,5 artış), Sert Kabuklu Meyveler sektörü 24 milyon dolar (yüzde 19,4 artış), Alkollü İçecekler sektörü 7 milyon dolar (yüzde 7,5 artış) ve Meyve Suyu sektörü 4 milyon dolar dolar ile (yüzde 77,6 artış) ithalat değeri olarak en fazla artan sektörler olarak sıralandı.

Bu dönemde ithalatı en çok düşen sektörler ise 786 milyon dolar ile (yüzde 49,4 düşüş) Un sektörü, 293 milyon dolar ile Bitkisel Yağ bölümü (yüzde 20,8 düşüş), 246 milyon dolar ile Hayvan Yemi sektörü (11,7 düşüşte) ) 167 milyon dolar ile Bakliyat sektörü (yüzde 53 düşüş) ve 120 milyon dolar ile (yüzde 80 düşüş) Pirinç Değirmenciliği sektörü oldu.


Dış ticarette öne çıkan ülkeler

Bu yılın ilk 4'ünde dış ticaret verileri bazında değerlendirildiğinde; En fazla ihracat yapılan ülke 1.192 milyar dolar ile Irak oldu. Irak'tan sonra en fazla ihracat 637 milyon dolar ile Almanya'ya, 512 milyon dolar ile Rusya'ya, 494 milyon dolar ile ABD'ye ve 375 milyon dolar ile İtalya'ya yapıldı. Yılın ilk 4 ayında, bu 5 ülkede yapılan ihracat toplam ihracatın yüzde 35,94'ünü oluşturdu.

Aynı dönemde bazında ithalat en fazla 1.180 milyon dolar ile Rusya'dan yapıldı. Bunu 820 milyon dolar ile Ukrayna, 561 milyon dolar ile Brezilya, 392 milyon dolar ile ABD ve 272 milyon dolar ile Malezya izledi. Bu 5 ülkede yapılan ithalat, toplam ithalatın yüzde 49,69'unu oluşturdu.

Türkiye'nin en fazla ithalat yaptığı ilk 2 sırada Rusya ve Ukrayna yerlerini korudu. Bu iki ülkede yapılan ithalat, toplam ithalatın yüzde 30,81'ine denk düştü.

Türkiye, yılın ilk 4 yılında en fazla ihracat yaptığı bölgeden Irak'a buğdayını, dondurulmuş tavuk eti ve kırmızı mercimek, Almanya'ya fındık içi, ambalajlı fındık ile fındık ehliyeti ve Rusya'ya ise alabalık, mandalina ve domates ihraç etti.

Türkiye aynı dönemde en fazla ithalat yaptığı Rusya'dan buğday, ham ayçiçeği, ayçiçeği küspesi, Ukrayna'dan ham ayçiçeği yağı, mısır danesi ve buğday, Brezilya'dan soya fasulyesi, kahve ve sığır ithal etti.

NOT: TÜİK'in açıkladığı Dış Ticaret Verileri temel alınarak geliştirilmiş TGDF Dijital Veri Paneli'ndeki programlamalara 01 ve 24 fasılları arasındaki tüm Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTIP) kalemleri ile 29'uncu fasıl ve 35'inci fasıldan oluşan ürünler dahil edilmiştir.
 

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından ihale edilen İstanbul/Kartal, Çavuşoğlu Mahallesi'nde bulunan 26.958.33 m2 yüzölçümlü taşınmazın, 1 milyar 625 milyon TL bedelle en yüksek teklifi veren Vera Konsept Gayrimenkul Yatırım Örtaklığı Anonim Şirketi’ne İhale Şartnamesi çerçevesinde satılmasına, Vera Konsept Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Anonim Şirketi’nin sözleşmedi imzalamaktan imtina etmesi veya diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde teminatının İdare lehine irat kaydedilmesine ve ihalenin iptaline ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete'de yayımlandı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Sabancı Holding, 2024 yılının ilk çeyreğine ilişkin enflasyon muhasebesi uygulanmış finansal sonuçlarını açıkladı. İlk 3 ayda kombine satışlarını 239 milyar TL seviyesine yükselten Sabancı Holding’de kombine FAVÖK 33,3 milyar TL olarak gerçekleşirken, banka dışı FAVÖK marjı ise 1,3 puan arttı. Aynı dönemde Holding, düşük borçluluk oranı ve güçlü nakit pozisyonu ile sağlıklı bilanço yapısını korumayı sürdürdü. 2023 yıl sonunda 7 milyar TL seviyesinde bulunan Holding’in nakit pozisyonu Exsa birleşmesinin tamamlanması ve temettü gelirlerinin etkisi ile 14,4 milyar TL’ye yükselerek tarihin en yüksek seviyesine ulaştı.

2023 yılı kârı üzerinden dağıttığı yaklaşık 6,2 milyar TL’lik temettü ile hisse başı temettü miktarını yıllık bazda yüzde 68 artıran Sabancı Holding, yatırımlarına da kararlılıkla devam etti. Sabancı, ilk çeyrekte yaklaşık 15 milyar TL’lik kombine yatırım gerçekleştirirken, dinamik stratejik portföy yönetimi ile Topluluk şirketlerinin büyüme potansiyelini ortaya çıkaran stratejik adımlar atmayı sürdürdü.

“SABANCI, YENİ YATIRIMLARLA TÜRKİYE’Yİ YEŞİL DÖNÜŞÜMÜN MERKEZİ YAPACAK”

Yeni ekonomi odaklı büyüme stratejileriyle, enerji ve dijital başta olmak üzere Türkiye’nin yeşil dönüşümüne katkı sağlayacak yatırımlara hız verdiklerini ifade eden Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper şunları söyledi: “Enerji üretimi alanında, Avrupa’nın en büyük kara tipi rüzgâr enerjisi projelerinden olan 1.000 MW’lık YEKA RES-2'de saha ilerlemelerini sürdürüyoruz. Yenilenebilir enerji alanındaki yetkinliğimizi ülkemizin hizmetine sunarken, yeni teknolojilerin izinde ilerlemeye de devam ediyoruz. Bu kapsamda, Topluluk şirketimiz Enerjisa Üretim ülkemizi yeşil hidrojen ve yeşil amonyak konusunda bir üretim merkezi haline getirme hedefi doğrultusunda önemli adımlar attı. Diğer yandan, e-mobilite şirketimiz Eşarj, Türkiye genelinde 1.000 istasyon ve 1.780 şarj noktasına ulaştı. Yüksek hızlı DC şarj altyapısı konusunda yüzde 30'un üzerinde pazar payı ile bu alandaki liderliğimizi sürdürüyoruz. Malzeme teknolojileri iş kolumuzun küresel temsilcilerinden Çimsa ise Mersin’de devreye aldığı 45 milyon dolarlık CAC (kalsiyum alüminat çimento) yatırımıyla, bu alanda dünyanın en büyük üçüncü üreticisi konumuna ulaştı” ifadelerini kullandı.

“DÜNYA’NIN SABANCI’SI VİZYONUYLA KÜRESEL AYAK İZİMİZİ GÜÇLENDİRİYORUZ”

Bu dönemde, tüm Topluluk şirketlerinin operasyonel mükemmeliyet yaklaşımıyla güçlü bir performans gösterdiğini ifade eden Cenk Alper şunları söyledi: “Brisa, European Rubber Journal’ın yayınladığı ‘Tire Maker Rankings’de (Lastik Üretici Sıralaması) operasyonel kârlılıkta birinciliğini sürdürdü. Küresel ayak izini pekiştirmeye devam eden Temsa’nın Fransa’ya ihraç ettiği yeni nesil elektrikli otobüsler, tarihin en yeşil olimpiyatı unvanını almaya hazırlanan Paris 2024’te izleyicilerin şehir içindeki transferlerinde kullanılacak. Büyüme yolculuğunda dijitali etkin şekilde kullanan Carrefoursa, ilk çeyrekte 348 bin yeni müşteri kazanırken, toplam 10,9 milyon benzersiz müşteriye ulaştı. Çoklu kanal büyümesine devam eden Teknosa, tamamen dijital bir kimliğe bürünme yolunda önemli adımlar atmayı sürdürdü. Hayata geçirdiği yapay zekâ uygulamasıyla, müşteri çağrılarında değerlendirme oranını yüzde 5'ten yüzde 99'a yükselterek, yapay zekânın sadece operasyonel verimlilikte değil, müşteri deneyiminde de devrim yaratan yüzünü ortaya koydu. Aynı şekilde, dijital bankacılıkta Türkiye’ye öncülük eden Akbank da 2024’ün ilk çeyreğinde ekonomimize sağladığı kredi desteğini 1 trilyon 57 milyar TL’si nakdi olmak üzere toplam 1 trilyon 323 milyar TL seviyesine çıkardı.”

Türkiye’deki yatırımlarının yanında, Dünya’nın Sabancı’sı vizyonuyla küresel ayak izlerini de güçlendirdiklerini ifade eden Cenk Alper, “ABD’deki ilk güneş santralimiz olan 272 MW’lık Cutlass II projemizde saha çalışmaları tamamlandı ve santral %100 kapasite ile üretime başladı. 232 MW’lık Oriana Solar projemizde ise saha çalışmaları başlatıldı. ABD’deki yenilenebilir enerji yatırımlarımızı sürdürürken, geleceğin enerji çözümlerinin geliştiricisi olmamızı sağlayacak yıkıcı inovasyon yatırımlarımıza da devam ediyoruz. Bu doğrultuda, yapay zekâ odaklı iklim teknolojileri şirketi AiDash’e yatırımımızı gerçekleştirirken, Clean Energy Ventures üzerinden kurulan fona da dahil olduk. Malzeme teknolojileri iş kolumuzda ise ABD’nin ardından Avrupa’da da büyümesini sürdüren Kordsa, 2022’de bünyesine kattığı İtalya merkezli Microtex’te yeni prepreg hattı yatırımını tamamladı” dedi.

“SABANCI TOPLULUĞU OLARAK 9 ŞİRKETİMİZ İLE CDP LİDERLERİ ARASINDAYIZ”

Türkiye’de ve yurt dışında tüm bu yatırımları hayata geçirirken, sahip oldukları teknolojik yetkinliği iş süreçlerini daha sürdürülebilir hale getirmek için kullandıklarını ifade eden Cenk Alper, “Bu sayede, Karbon Saydamlık Projesi’nin (CDP) 14. İklim Değişikliği ve Doğa Konferansı’nda, Topluluk şirketlerimizin 5'i CDP Global A Listesi’nde, 4'ü ise CDP Türkiye Liderleri arasında yer almayı başardı. İklim acil durumuyla mücadele konusunda gösterdiğimiz çabaların sonucunu bu şekilde almaktan büyük gurur duyuyoruz” dedi.

Geçtiğimiz günlerde, Türkiye’nin toplumsal kalkınmasına katkıda bulunacak çok önemli bir projeye daha hayat verdiklerini ifade eden Cenk Alper, “Sabancı Gençlik Seferberliği ile, ‘Bütün ümidim gençliktedir’ diyen Ulu Önder Atatürk’ün izinde, Türkiye çapında yeni bir sosyal girişim modelinin temellerini atıyoruz. Bugüne kadar yurt içi ve yurt dışındaki Ar-Ge merkezlerimizle, kuluçka merkezlerimizle, üniversite iş birliklerimizle, girişim sermayesi fonlarımızla, Topluluk şirketlerimizle, Sabancı Üniversitesi ve Sabancı Vakfı ile toplumsal etki projelerimizle ve en önemlisi 60 bin Sabancı Gönüllüsü ile daha iyi bir gelecek inşa etmek için birlikte çok çalıştık. Şimdi tüm bu öğrenimlerimizi, Sabancı Teknoloji ve Etki Merkezleri Ağı altında birleştiriyor ve ‘Geleceğimizi Kimseye Vermiyoruz’ diyerek gençlerimiz için seferber ediyoruz” dedi.

Kamuoyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayınlanan şirket açıklaması aşağıda bulunuyor:

1Ç 2024'te öne çıkan başlıklar (Tüm finansal rakamlar aksi belirtilmedikçe UMS 29'a göre düzenlenmiştir)

Hasılat bir önceki yıla göre %32 artarak 840 milyon TL’ ye ulaştı. (UMS 29 uygulanmamış- Enflasyondan arındırılmamış %125 artışla 792 milyon TL olarak gerçekleşmişti).

Operasyonel kâr bir önceki yıla göre %107 artarak 173 milyon TL olarak gerçekleşti. UMS 29- enflasyondan arındırılmamış Operasyonel Kâr üç kat artarak 309 milyon TL'ye ulaşmıştı.

FAVÖK yıllık bazda %6,4 oranında artarak 134 milyon TL olarak gerçekleşirken, UMS 29 uygulanmamış FAVÖK %103 artışla 252 milyon TL'ye ulaştı.

Üretim hacmi 19 bin tona ulaşarak bir önceki yıla göre %83'lük önemli bir büyüme gösterdi.

Satış hacmi yıllık bazda %30 artışla 17.000 ton oldu.

İhracat satışları 5 bin tona ulaşarak bir önceki yılın aynı çeyreğine kıyaslandığında 5 katına çıktı.
Anahtar Çıkarımlar:

Destekleyici mevzuat güncellemeleri sayesinde, yılın ilerleyen çeyrekleri için ihracat gelirlerinin operasyonel kâra olumlu katkısının devam etmesi beklenmektedir. 2023'ün ortalarında hazırlanan halka arz fiyat tespit raporunda ihracat beklentisi bulunmamasına rağmen, 2024 ilk çeyrekte 5 bin ton ihracat gerçekleşmesi görüldü.

İhracatın yanı sıra, 3. Parti satışları, gelir çeşitlendirmesi için önemli bir satış kanalı olarak gelirin %20'si civarındaki konumunu güçlendirirken, TFI Grup şirketlerinin düzenli ve istikrarlı markaları ana müşteri konumunu korumakta.

Şirket işletme faaliyetlerinden 77 milyon TL nakit yarattı. Birinci çeyrekte, çiftçilere yapılan avans ödemeleri ticari alacaklardaki artışın ana sebebidir. Yılın devamında, bu avanslar yapılacak ödemelerden mahsuplaşılacağından, iş modelinin doğası gereği nakit yaratma kapasitesinde artış beklenir.


Şirketin güçlü nakit pozisyonu ile, halka arz sırasında hedeflenen borç ödemelerinden sonra, Net borç / FAVÖK çarpanı 0,5 ‘e düşmüştür.

Diğer öne çıkan başlık ise şirketin halka arz iddialarından biri olan soğan halkası ve peynir çubuğu gibi yeni ürünler üretecek yatırım hattı için yaptığı avans ödemeleridir.
AtaKey Yönetim Kurulu Üyesi'nin Yorumları: Erhan Cansu
Türkiye'nin lider dondurulmuş patates üreticisi ve Avrupa'nın en iyi işleyicilerinden biri olarak, 2024 yılına güçlü bir başlangıç yaptık ve sağlam finansal ve operasyonel sonuçlar elde ettik. Sağlam üretim modelimiz, tohum tedarikinden ürünlerimizi tarladan sofraya ulaştırmaya kadar tüm değer zincirini kapsıyor. 2024 yılının ilk çeyreğinde, Türkiye ve Çin'de 3000'den fazla restorana tedarik sağlayan TFI Tab gıda ana müşterimiz olma özelliğini korurken, dağıtım ağımızı sektördeki çeşitli önemli üçüncü taraf kuruluşları da kapsayacak şekilde genişlettik.
Ramazan ayının etkisine rağmen güçlü finansal performansımızı sürdürdük. Ciromuz bir önceki yıla kıyasla %32 oranında reel bir artış göstererek 840 milyon TL'ye ulaştı. Operasyonel kârımız ve FAVÖK'ümüz sırasıyla %107 ve %6,4 artışla 173 milyon TL ve 134 milyon TL'ye yükseldi. Grup dışı üçüncü taraf satışlarımız bu çeyrekte gelirlerimizin %19'una ulaşarak istikrarlı bir seyir izlemiştir. Buna ek olarak, ihracat toplam gelirin %36'sını oluşturarak yıla tatmin edici bir başlangıç yaptı. Çin pazarındaki konumuzu güçlendirdik ve finansal sonuçlarımızda belirgin katkısını gördük.
Üretim ve satış cephesinde, geçen yılın aynı çeyreğine göre %90'lık bir artışla 19 bin ton üretim gerçekleştirerek önemli bir kilometre taşına ulaştık. Satış hacmi de geçen yılın aynı çeyreğine göre %30'luk bir artışla 17 bin ton satılarak güçlü bir büyüme gösterdi. Buna ek olarak, 2024 yılının ilk çeyreğinde Kaplamalı Soğan Halkaları ve Peynir Çubukları üretmek üzere yeni bir üretim hattına yatırım yapmaya başladık. 10 bin ton kapasiteye ulaşacak olan bu hattın 4. çeyrekte faaliyete geçmesi hedefleniyor.
Bu çeyreğin sonuçları sektördeki liderliğimizin yanı sıra sürdürülebilir büyüme ve karlılığımızın göstergesidir. Bu gidişatı sürdürmek, paydaşlarımıza değer sunmak ve dondurulmuş gıda pazarındaki küresel ayak izimizi genişletmek için çalışmalara devam ediyoruz.
2024 Mali Yılı için Öngörü
2024 mali yılı için halka arz değerleme raporumuzda belirttiğimiz hedefleri koruyoruz. Bu tahminler enflasyon muhasebesi uygulanmamış (UMS 29 uygulanmamış), 3,5 milyar TL gelir, 1 milyar TL FAVÖK ve %30 FAVÖK marjı yol haritamız olarak hizmet etmeye devam etmekte, yıl boyunca stratejik yönümüze ve operasyonel odağımıza rehberlik etmektedir.
Operasyonel Gelişmeler
Tarımsal Yolculuğumuz Devam Ediyor
İçinde bulunduğumuz mali yıl boyunca, sürdürülebilir tarım ve stratejik genişleme konusundaki kararlılığımız devam ediyor. Tarımsal faaliyetlerimiz kapsamındaki gelişmeler:
Türkiye genelinde 3.768 dekar yüksek verimli arazide, gelecek yılki üretimimiz için patates tohumu yetiştirmek üzere ekim gerçekleştirdik.
2. çeyrek itibariyle, bir önceki yıl ekilen tohumları çiftçilerimize teslim ettik. 20'den fazla şehirde 170 çiftçi ile 40.000 dönümden fazla alanı kapsayan sözleşme yaptık.
Operasyonel Kapasite ve Pazar Konumu
Yıllık üretim kapasitemiz 90.000 ton kaplamalı dondurulmuş patatestir. Bu kapasite yalnızca operasyonel ölçeğimizi vurgulamakla kalmıyor, aynı zamanda pazardaki varlığımızı da güçlendiriyor. Ayrıca, çiftçilere yüksek kaliteli, sertifikalı tohumlar sağlamamız faaliyet gösterdiğimiz bölgelerde mahsul verimliliğini ve tarımsal kaliteyi artırmaktadır.
2024 yılının ilk çeyreğinde, Kaplamalı Soğan Halkaları ve Peynir Çubukları da dahil olmak üzere, yüksek marjlı ürün gruplarına yatırım yapmaya başladık. Yeni üretim hattının inşasına ilk çeyrekte başlanarak ürün çeşitlendirme stratejimizde yol alıyoruz.
Bu yeni hat için 10.000 tonluk bir üretim kapasitesi oluşturuyoruz. Ürün bandımızı hedef tarihimizden önce, bu yıl 4. Çeyrekte tamamlayacak olmamız, verimliliğimizin ve proaktif piyasa adaptasyonumuzun bir örneğidir.
İhracat Fırsatı ve Küresel Erişim
İhracat stratejimizi, hem yeni hem de mevcut pazar fırsatlarından yararlanarak artıracak şekilde konumlandık. Odaklanmış genişleme planlarımız, küresel talepten yararlanmak ve uluslararası varlığımızı geliştirmek üzere tasarlanmıştır.
Çin pazarındaki faaliyetlerimiz, TFI Grup’un bölge genelindeki 1.570'i aşkın restoran ağına ürün tedariği ile devam etmektedir.
Doğu ve Güneydoğu Asya'nın kilit pazarları başta olmak üzere, RBI Sertifikasyonumuz ile 100'den fazla ülkede ihracat pazarımızı genişletme fırsatımız önemli rekabet avantajımız. Bu kapsamlı erişim ve uyumluluk, uluslararası alandaki konumlanmamızda önemli bir rol oynamakta ve küresel pazara açılma stratejimizi desteklemektedir.
Sürdürülebilirliğe Genel Bakış
AtaKey olarak çevresel etkimizi en aza indirmeye sıkı sıkıya bağlılığımız sürdürülebilir uygulamalarda bizi sektör lideri olarak konumlandıran bir taahhütlümüz. Bu taahhüt, kurumsal ahlakımızın ve operasyonel stratejilerimizin ayrılmaz bir parçasıdır.
Sera Gazı Protokolü’ne göre hazırlanmış Kapsam 1, 2 ve 3 emisyonlarını içeren 2023 raporlama yılına ait sera gazı emisyon raporu, bağımsız kuruluş tarafından gerçekleştirilen verifikasyon denetimimiz tamamlanmıştır. Bu denetim, GHG Protokolü uyarınca doğrulanma sürecinde olup şeffaflık ve çevresel hesap verebilirliğe olan bağlılığımızı pekiştirmektedir.
2023 raporlama yılı elektrik kullanımına ilişkin Kapsam 2 emisyonlarımızı dengelemek için ATP'nin GreenX' platformundan 24 bin MWh'ye eşdeğer I-REC satın aldık. Bu girişim, çevresel ayak izimizi azaltma stratejimizin önemli bir bileşenidir.
Son olarak ISO 50001 Enerji Yönetim Sisteminin başarılı bir şekilde uygulanması ve belgelendirilmesi, enerji verimliliği konusunda süregelen kararlılığımızı vurgulamaktadır. Bu sertifika yalnızca uluslararası standartlara bağlılığımızı değil, aynı zamanda operasyonel verimliliğimizi sürekli iyileştirme konusundaki kararlılığımızı da göstermektedir.

https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1295213

Kamuoyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayınlanan şirket açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türk Telekom Grubu 2024 yılı birinci çeyrek finansal ve operasyonel sonuçlarını açıkladı. İş kollarımızdaki güçlü büyümenin devamı ile konsolide gelirler yıllık bazda %6 artışla 28 milyar TL'ye yükseldi. FAVÖK %23 artarak %36,6 marjla 10,3 milyar TL'ye ulaştı. Net kar 1 milyar TL oldu. Net Borç/FAVÖK1 oranı 1,13x'e geriledi.

Türk Telekom CEO’su Ümit Önal şunları söyledi: “Öncü iş kollarımızda devam eden ivme ile yıla tatmin edici bir başlangıç yaptık. 1Ç’24 hedefleriyle karşılaştırdığımızda, gelir artışı beklentimize paralel gerçekleşirken, FAVÖK marjı beklentimizden yüksek gerçekleşti. Düşük sezonsallığın hakim olduğu 1. çeyrek döneminde elde ettiğimiz performans, baz senaryomuzla uyumlu şekilde ivmelenen çeyreklik enflasyonun ikinci çeyreğin sonuna doğru seyrini tersine çevireceği beklentisi göz önüne alındığında, yıllık öngörü setimize olan güvenimizi güçlendirdi. Mobil, pazardaki yoğun rekabete rağmen üstün performansı ile bir kez daha konsolide gelir büyümesinin itici gücü oldu. Sabit genişbant ise öngördüğümüz üzere ARPU büyümesindeki hızlanmayla katkısını artırırken daha fazlası için gerekli aksiyonları almayı sürdürdü. Genel olarak mevsimsel trendlere göre şekillenen abone gelişimi Ramazan ayında özellikle yavaş seyretti.”

1. Çeyrek Finansal Gelişmeler

Bir önceki yıl 26,4 milyar TL olan konsolide gelirler %6 büyüyerek 28 milyar TL'ye yükseldi. Yıllık büyümeye en büyük katkıyı mobil, sabit internet, BİT çözümleri ve çağrı merkezi sağladı. UFRYK 12 muhasebe etkisi hariç tutulduğunda, sabit genişbantta %7,4, mobilde %20,9, TV'de %4,6 ve diğer gelirlerde %8,6 artışın yanında sırasıyla %16,5, %11 ve %5,6 daralan sabit ses, kurumsal data ve uluslararası gelirlerle 1Ç'24 geliri yıllık bazda %9 artış kaydederek 27,3 milyar TL olarak gerçekleşti. Yatırım harcamalarının dönem içinde nispeten düşük gerçekleşmesiyle konsolide gelir ve operasyonel (UFRYK 12 etkisi hariç) gelir büyümesi arasındaki makas açıldı.

Sabit internet ve mobil, faaliyet gelirlerinin %72,6'sını oluşturdu. İki iş kolunun gelirlerindeki toplam 2,6 milyar TL’lik artış yıllık büyümeye önemli katkı sağladı. Kurumsal data gelirlerindeki %11'lik daralma büyük ölçüde geçen yılın yüksek bazından ve bazı fiyat artışlarının geçen yıl daha erken aylarda yapılmış olmasından kaynaklandı. Diğer gelirlerdeki %8,6'lık büyüme, BİT çözümleri ve çağrı merkezi gelirleri ile desteklenirken uluslararası gelirlerdeki düşüş Euro bazında büyüyen data gelirlerine karşın ses gelirlerinde yaşanan hafif düşüşten kaynaklandı.

Sabit internet gelirindeki yıllık %7,4'lük artışta sırasıyla %2,5'lik ortalama abone büyümesi ve %4,7'lik ARPU büyümesi etkili oldu. Mobil segmentteki %20,9'luk artış da benzer şekilde %2,6'lık ortalama abone büyümesinin yanı sıra %15,7'lik kuvvetli ARPU büyümesinden kaynaklandı.

1Ç’23’te 8,3 milyar TL olan konsolide FAVÖK yıllık bazda %23 artarak 10,3 milyar TL'ye yükseldi. FAVÖK marjı ise geçen yıla kıyasla 510 baz puan iyileşerek %36,6 oldu. UFRYK 12 muhasebe etkisi hariç tutulduğunda FAVÖK marjı %37,3 olarak gerçekleşti. Personel giderleri yılın başından itibaren geçerli olan ücret artışının etkisiyle yıllık bazda %14 büyüdü. Böylece geçen yıl %24,7 olan personel giderlerinin gelirlere oranı %26,6'ya yükseldi. Ticari giderler geçen yıl yaşanan depremlerin ardından yavaşlatılan harcamaların oluşturduğu düşük baz nedeniyle yıllık bazda %28,1 arttı. 1Ç’23’te %68,4 olan faaliyet giderlerinin gelirlere oranı, temel olarak yıllık bazda düşen network gideri, ara bağlantı gideri ve diğer maliyetler sayesinde olumlu bir tablo çizerek %63,4 oldu. Dönem içinde düşen enerji maliyetleri ile bakım giderleri, network giderlerinin önemli ölçüde azalmasını sağladı. Mobil çağrı sonlandırma (MTR) tarifesinde daha önce belirlenmiş olan regülatif düşüşün yılın başında devreye alınması ve uluslararası gelirlerdeki daralma ile birlikte ara bağlantı giderlerinde de düşüş yaşandı. Düşen enerji giderlerinde elektrik tarife fiyatlarında henüz fiyat artışı yapılmamış olması etkili oldu. Son olarak sigorta poliçemiz kapsamında yer alan deprem hasarlarının tazmini için ayrılan kısmi karşılık, diğer maliyetlerin bir önceki yıla göre düşüş kaydetmesine neden oldu.

1Ç’23’te 1,7 milyar TL olan faaliyet zararı 1Ç'24'te 1,2 milyar TL faaliyet karına döndü. Sabit hat imtiyaz sözleşmesinin olası uzatımı konusunda kaydedilen somut ilerlemeden hareketle 2024 yılından itibaren amortisman hesaplamasında değişiklik yapılmıştır. Buna göre, ilgili sabit hat maddi duran varlıklarını kalan faydalı ömründen veya uzatılan imtiyaz sözleşmesi süresinden daha kısa olanı kadarlık bir süre boyunca amortismana tabi tutuyor olacağız. Daha öncesinde bu varlıklar imtiyaz sözleşmesinin mevcut sona erme dönemi olan 2026 yılına kadar amortismana tabi tutulmakta olduğundan yeni metodolojinin daha olumlu olduğunu söyleyebiliriz.

Geçen yılın aynı döneminde 3 milyar TL olan net finansman gideri, olağanüstü düşük baz nedeniyle yıllık %87,3 artışla 5,6 milyar TL'ye yükseldi. USDTRY ve EURTRY kurları sırasıyla yıllık bazda %68,6 ve %67; çeyreklik bazda %9,7 ve %6,8 artış gösterdi. Benzer şekilde, 1Ç'24'te piyasa faiz oranları bir yıl öncesine göre oldukça yüksekti ve TCMB'nin Mart ayında politika faizini 500 baz puan daha artırmasıyla çeyreklik bazda yükselişini sürdürdü. Para politikasındaki majör değişim, net finansal giderlerde yıllık bazda görülen önemli artışın ardındaki ana neden oldu. Gelecek çeyrekte yıllık değişimin normalleşmesini beklemek doğru olur.

Gelir tablosunun kur hareketlerine hassasiyeti analizine göre, diğer her şeyin sabit olduğu varsayıldığında, kurlardaki %10’luk artışın 1Ç'24 vergi öncesi karı üzerindeki etkisi negatif 1,1 milyar TL’dir. Benzer şekilde kurlardaki %10’luk düşüşün etkisi pozitif 1,1 milyar TL’dir. Çok yüksek seviyede olmasa da döviz kurlarında yaşanan çeyreklik artış, Net Borç/FAVÖK'teki iyileşmeyi sınırladı ve bir önceki çeyrek 1,17x olan Net Borç/FAVÖK oranı 1,13x'e geriledi.

Son olarak, 2,1 milyar TL'lik vergi gideri kaydettik. Efektif vergi oranının olağan kurumlar vergisi oranından ayrışması bilançoda yer alan 8,6 milyar TL (net) değerindeki geçmiş yıl vergi varlığının enflasyon muhasebesi ilkelerine göre 1Ç’24 sonuna endekslenmesinden kaynaklandı. Nakit akışına veya net kara etkisi olmayan ilgili tutar yine enflasyon muhasebesi gereği parasal kazanç/kayıp kalemi ile dengelendi. Sonuç olarak, raporlama dönemi net karı 1 milyar TL olarak gerçekleşti.

Yatırım faaliyetleri çeyrek boyunca mevsimsellik ve Ramazan nedeniyle yavaş seyretti ve harcamalar yıllık bazda %22 düşüşle 4,6 milyar TL oldu.

1Ç'23'te negatif 3,6 milyar TL olan kaldıraçsız serbest nakit akışı2 güçlü operasyonel performansın ve nispeten daha düşük gerçekleşen yatırım harcamalarının yansımasıyla 1,9 milyar TL olarak gerçekleşti. Ayrıca, geçen yılın aynı döneminde deprem ve makro ekonomik dalgalanmaların etkileri hissedilmişti.

1Ç'23'te 54,6 milyar TL olan net borç3, 1Ç'24'te 46,9 milyar TL'ye geriledi. UFRS 16 etkisi hariç tutulduğunda net borç 43,5 milyar TL oldu. 1Ç'24 itibarıyla yabancı para cinsi finansal borç (UFRS 16 etkisi hariç) yıllık bazda düşerken çeyreklik bazda yükselerek 1.862 milyon USD oldu (4Ç'23: 1.778 milyon USD, 1Ç'23: 1.865 milyon USD). TL cinsinden finansmanın payı 1Ç’24 itibarıyla %14,7 oldu.

Net uzun yabancı para pozisyonumuz4 1Ç’24 sonu itibarıyla 432 milyon USD oldu. Üst bariyerlerini aşmış PCCS işlemleri hedge portföyünün dışında tutulduğunda döviz pozisyonu 338 milyon USD kısa pozisyondur.

https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1295198

Kamuoyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayınlanan şirket açıklaması aşağıda bulunuyor:

Şirketimiz, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından yayınlanan Mondi Mobilya Sanayi ve Ticaret A.Ş.paylarının satış ihalesine katılmak üzere bilgilendirme odasına girerek ilgili dokümanları inceleyecektir. Bu incelemeler sonrasında Şirketimiz ihaleye katılıp katılmama kararını netleştirecektir. İhaleye katılım kararı verilirse, ihale kapalı teklif isteme ve açık artırma yöntemlerinin birlikte uygulanması suretiyle yapılacak olup, sonuçlar Fon Kurulu'nun onayına tabi olacaktır. Süreçle ilgili gelişmeler tüm yatırımcılarımıza bildirilecektir.

https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1295187