Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
sigortaladım.com, 23 Nisan’da yaşanan İstanbul depreminin ardından Zorunlu Deprem Sigortası ve Konut Sigortası’na yönelik talepte dikkat çekici bir artış olduğunu açıkladı.
Türkiye’nin dijital sigorta platformu sigortaladım.com, İstanbul’da 23 Nisan 2025 tarihinde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, ülke genelinde sigortaladım.com sistemine düşen Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) ve Konut Sigortası taleplerinin, yüzde 30 oranında arttığını belirtti.
Zorunlu Deprem Sigortası yalnızca deprem değil; deprem kaynaklı yangın, infilak, tsunami ve yer kayması gibi doğal afetler sonucu oluşabilecek maddi zararları da karşılıyor. Konut Sigortası ise hem deprem hem de yangın, hırsızlık, su baskını, fırtına gibi risklere karşı evin tüm yapısal unsurlarını ve isteğe bağlı olarak içindeki eşyaları da güvence altına alıyor.
“DASK ve Konut Poliçesi birlikte yaptırılmalı”
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan sigortaladım.com Genel Müdür Yardımcısı Orçun Kızıltepe, “Deprem sonrasında olası hasar durumlarında maddi zorluk yaşanmaması için, hem DASK hem de Konut Sigortası yaptırmak çok önemli. Her iki sigortayı birlikte yaptırmak ev sahiplerinin riskleri daha kapsamlı şekilde yönetmesini sağlıyor ve olası hasar durumlarında maddi kayıpları en aza indiriyor. Üstelik birçok sigorta şirketi DASK ve Konut poliçesini birlikte alan kullanıcılara özel indirimler sunuyor. Bu avantajlı poliçeleri sigortaladım.com üzerinden karşılaştırmalı olarak kolayca incelemek mümkün” dedi.
Kızıltepe, “Türkiye Sigorta Birliği’nin verilerine göre, 2024 yılı sonunda Türkiye’de DASK penetrasyonu yüzde 56 oranında olup, Konut Sigortası poliçelerinde bu oranın yüzde 25 civarında olduğunu görüyoruz. Bu veriler her ne kadar geçtiğimiz yıllara nazaran sigorta bilincinin arttığını gösterse de henüz yeterli seviyelerde değil. Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinden sonra ciddi bir farkındalık söz konusu olmuştu. 23 Nisan’da yaşadığımız depremin ardından da vatandaşlarımız aynı farkındalıkla DASK ve Konut Sigortası’na yöneldi. Talep Türkiye genelinde yüzde 30 oranında arttı” dedi.
“Sigorta ürünlerine kolay erişilebilirlik, kişileri sigorta yaptırmaya teşvik ediyor”
Kızıltepe, “Sigortaladım.com olarak müşterilerimizin zamanına büyük kıymet veriyoruz. Tüm süreçlerimizi de zamanlarını onlara bırakmak ve hizmetlerimize daha hızlı erişim sağlamaları için tasarlıyoruz. Yapay zeka entegrasyonu ile teklif süreçlerimizi hem daha da hızlandırdık hem de daha şeffaf hale getirdik. Karşılaştırmalı fiyat teklifleri sunarak, müşterilerimizin en doğru kararı kolayca verebilmelerine olanak tanıyoruz. Kısacası kullanıcılarımıza erişilebilir ve şeffaf bir deneyim sunuyoruz. Bu pratiklik ve erişilebilirlik, kişileri sigorta yaptırmaya teşvik ediyor, etmeli de. Sigortayı sadece bir evrak değil, yaşanan sarsıntılara karşı kurulan güçlü bir gelecek planı olarak görmek gerekiyor. Doğru zamanda yapılan bir sigorta seçimi, deprem sonrası oluşabilecek maddi kayıpları telafi etmekle kalmaz, bireylerin yaşamlarına kaldıkları yerden güvenle devam etmelerini mümkün kılar. Bu vesileyle, yaşanan son deprem sonrası tüm vatandaşlarımıza bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz” dedi.
sigortaladım.com Hakkında
sigortaladım.com; müşterilerine sigorta ürünlerini karşılaştırmalı olarak sunan ve seçtikleri ürünü hızlı, pratik ve güvenli bir şekilde satın almalarını sağlayan online bir platformdur. sigortaladım.com, başta trafik, kasko ve sağlık sigortası branşlarında olmak üzere birçok sigortacılık ürününü online olarak sunar. Her zaman doğru bilgiyi sağlama misyonuyla şeffaf ve tarafsız olarak hizmet verir. 2016 yılında kurulan kurum, bugün sektörün öncü sigorta kuruluşlarını ve önemli markalarını bir araya getirerek “sigortaladım.com”, markası altında kurumsal ve bireysel müşterilerine her gün daha iyi hizmet verebilmek için çalışmaktadır.Şirketin güçlü ortaklık yapısında, uluslararası alanda test, denetim, belgelendirme ve eğitim hizmetleri veren Almanya merkezli TÜV SÜD, 300’ün üzerinde şirketi ve 20 bini aşkın çalışanı ile 7 sektörde faaliyet gösteren Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden DOĞUŞ GRUBU ve Londra merkezli, dünyanın en büyük fon şirketlerinden biri ve bir sermaye kuruluşu olan BRIDGEPOINT bulunmaktadır.
sigortaladım.com, tüketiciler ve sektör için doğru bilgi kaynağıdır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Chery, Süper Hibrit teknolojisi (CSH) ile adından söz ettirmeye devam ediyor. Şangay Otomobil Fuarı'nda kapsamlı bir “Sınırsız Yaşam” etkinliği düzenleyerek ürün gamının iki temel gücünü dünya çapındaki tüketicilere tanıtan marka, her türlü senaryoya uygun çok yönlü bir iç hacim ve Chery Süper Hibrit (CSH) V2L teknolojisi ile öne çıktı. Chery, araçları gerçek yaşam senaryolarına kusursuz bir şekilde entegre ederek dünyanın dört bir yanındaki aileler için daha iyi bir yaşam yaratma vizyonunu canlı bir şekilde hayata geçirdi ve ziyaretçilerin "mobil yaşam alanı" konseptini ilk elden deneyimlemelerine olanak tanıdı.
Dünyanın önde gelen otomotiv üreticilerinden Chery, Süper Hibrit teknolojisi CSH ile Şangay’da adından sıkça söz ettirmeyi başardı. Üstün sürüş teknolojilerinin yanı sıra yaşamı kolaylaştıran “Sınırsız Yaşam” konsepti sayesinde Chery, bu vizyon altında en önemli teknolojilerini bir araya topladı.
Chery’nin her segmentteki lider modelleri sergi alanında yer aldı!
Statik sergi alanında her biri kendine özgü bir yaşam tarzı senaryosunu hayata geçiren özenle tasarlanmış birbirinden farklı dört amiral gemisi TIGGO modeli sergilendi. TIGGO9 evcil hayvan sahiplerinin hayatını kolaylaştıran özel bir evcil hayvan moduyla öne çıktı. Aktif hale getirildiğinde klima çalışmaya devam ederken aracın kapı ve pencereleri otomatik olarak kilitliyor. Çevre dostu iç mekan malzemeleriyle birleşerek hayvansever aileler için güvenli ve konforlu bir “evcil hayvan cenneti” yaratılıyor. Chery HIMLA pick-up ise akıllı dış mekan ekipmanı şarj sistemiyle birlikte şehir içi ulaşımdan vahşi doğa keşfine kadar her türlü senaryoya uygun bir ulaşım ekosistemi yaratarak daha fazla aile için farklı ve tatmin edici yaşam tarzı seçenekleri sunarak Chery’nin gelecek vizyonunu yansıttı. TIGGO serisi, optimize edilmiş yapısal teknolojisi sayesinde bu segmentteki rakiplerine kıyasla üstün iç mekan kullanımı sağlıyor. Chery, kullanıcının mekânsal pratiklik algısını geliştirme kapsamında bir dizi sürükleyici ve etkileşimli etkinlik de gerçekleştirdi.
Chery Şangay’da Süper Hibrit (CSH) V2L teknolojisi ile öne çıktı!
Dinamik deneyim alanı, teknolojinin modern yaşam tarzını nasıl yeniden tanımladığını Şangay’da ortaya koyuyor. Canlı bir gösteride CSH'nin harici güç ihtiyaçları için bataryanın yüzde 30'unu ayıran “Güç Rezervi” modu vurgulandı. Akıllı enerji geri kazanım sistemi sayesinde araç, dört saate kadar kesintisiz güç sağlayabiliyor ve dönüş yolculuğu için yeterli menzile sahip oluyor. Bu kusursuz, kesintisiz güç deneyimi katılımcıları etkiledi ve “Geçmişte kamp yapmak için büyük jeneratörler taşımak gerekiyordu şimdi ise tek bir araç her şeye güç veriyor” şeklinde yorumlandı. CSH, V2L işlevi dışında farklı sürüş koşullarında optimum enerji verimliliğini garantileyen akıllı bir enerji yönetim sistemiyle donatılmış durumda. Güç Rezervi modu, kullanıcıların kamp veya arazi sürüşü gibi deneyimlerinde sistemin önceden yüksek enerji rezervlerini koruması için hedef şarj seviyesini önceden belirlemesine olanak tanıyor ve sürücünün her yolculukta sürüşe tamamen odaklanmasını sağlıyor.
Mekan tasarımı ve teknolojik güçlendirme yaklaşımlarının bir arada sunulduğu “Sınırsız Yaşam” konsepti, Chery'nin dünya genelindeki aile odaklı kullanıcılarının değişen ihtiyaçlarına öncelik verme konusundaki kararlılığını Şangay’da bir kez daha gösterdi. Chery, CSH'yi geliştirmeye devam ederken aile ulaşımının geleceği şekilleniyor. Gerçek anlamda elektrikliye geçiş, sadece güç aktarma organlarında bir devrim değil aynı zamanda yaşam tarzı ihtiyaçlarına ilişkin derin bir anlayış anlamına da geliyor.
Chery Türkiye hakkında
Chery International, pazarı daha iyi anlamak ve kullanıcılara daha iyi hizmet verebilmek amacıyla, Eylül 2022’de, Türkiye’de %100 iştirak ile Chery Türkiye’yi kurdu. Chery Türkiye, Chery markasına ait tüm model ve yedek parçaların Türkiye’deki lojistiği, satışı ve satış sonrası hizmetlerinden sorumludur. Şirket, tüm ticari satışlardan sorumlu olmak üzere; satış, satış sonrası, bayi ağı geliştirme, iletişim ve diğer departmanlarını kurdu. Faaliyetlerini 7 bölgede toplam 50 yetkili satıcı ile sürdürüyor. Şirket, 21 Mart 2023’te TIGGO 8 PRO, TIGGO 7 PRO ve OMODA 5 PRO olmak üzere üç SUV modelini pazara sundu. Bu üç model, kalite açısından üst düzey mükemmellik, tasarım açısından şıklık ve en yüksek teknolojik konfigürasyona sahip olmasıyla beğeni topluyor. 7 koltuklu SUV TIGGO8 PRO MAX, ihtişamı, lüks hissi ve güçlü duruşuyla en üst segment otomobil olarak öne çıkıyor ve D-SUV pazarında ilk sırada yer alıyor. TIGGO7 PRO MAX, konfor ve verimlilik açısından aile SUV’ları arasındaki ilk tercih oluyor. OMODA 5 Pro ise; fütüristik tasarımı ve artan kalitesiyle geniş kullanıcı kitlelerine hitap ediyor.
Chery hakkında
Kantar ve Google, ortaklaşa, 2024 Çin Küresel Marka Oluşturucuları İlk 50 listesini açıkladı. Chery, otomobil alanında “Çin’in En İyi Küresel Marka Oluşturucusu” seçilerek genel listede 14. sırada yer aldı ve markanın gücü önemli bir büyüme kaydetti. Chery, kuruluşundan bu yana bir küreselleşme stratejisi uyguladı ve uluslararası rekabet gücüne ve nüfuza sahip bir otomobil markası oluşturma kurumsal vizyonuyla her zaman teknoloji odaklı gelişime bağlı kaldı. Sürekli teknolojik yenilik yaklaşımıyla hareket eden Chery, küresel pazarlara komple araç, CKD parçaları, motor, üretim teknolojisi ve ekipman ihraç eden ilk Çinli binek otomobil şirketi oldu. Chery, ürün stratejisi, yerelleştirme stratejisi ve yetenek stratejisinin uygulanması yoluyla yerel ve uluslararası pazarları geliştirmeye, küreselleşmeyi sürekli derinleştirmeye ve çevre dostu, teknoloji, aile ve arkadaşlık ilkelerine odaklanıyor. 27 yıllık geliştirme sürecinin ardından Chery’nin satış ve servis ağı, 80’in üzerinde ülke ve bölgeyi kapsarken, dünya genelinde 14 milyonun üzerinde kullanıcıya ulaşılmış durumda. Ayrıca Chery, sürekli çabalarla topluma katkıda bulunarak ve küresel tüketicilere daha iyi ürün ve hizmetler sunarak küresel pazarlarda çevre dostu kalkınma, çevre koruma, sosyal refah, personel eğitimi ve diğer alanları kapsayan çeşitli sosyal katkı faaliyetleri yürütüyor.
Daha detaylı bilgi için Chery web sitesini ziyaret edebilirsiniz: www.cherytr.com
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Bina, elektrik ve dijital altyapılar için geliştirdiği ürün ve sistemler konusunda uzman olan Legrand Türkiye Grubu, Kocaeli Üniversitesi'nin ev sahipliğinde 28-29 Nisan tarihlerinde Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleşen Marmara Kariyer Fuarı’na (MARMARAKAF) katıldı. Legrand Türkiye Grubu, bu yıl ikincisi düzenlenen MARMARAKAF’ta kariyer yolcuklarına yön vermek isteyen gençler için fuarda yerini aldı.
Legrand Türkiye Grubu, Kocaeli Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Marmara Kariyer Fuarı’nda genç yeteneklerle buluştu. Türkiye genelinde 14 paydaş üniversitenin ve binlerce öğrencinin katılım gösterdiği fuarda, Legrand Türkiye Grubu standı gençler tarafından yoğun ilgiyle karşılandı.
Kariyerlerine güçlü bir başlangıç yapmak isteyen gençler için fuarda yerini alan Legrand Türkiye Grubu, gençlere sunduğu kariyer fırsatlarını ve gelişim programlarını tanıttı. Kariyer fuarında, Legrand Türkiye Grubu’nun 30 yaş altındaki genç yetenekleri keşfetmek, onları yöneticilik eğitimleri ve mentorlukla desteklemek, farklı bakış açılarıyla şirketin gelecek vizyonuna katkı sunmalarını sağlamak amacıyla hayata geçirdiği Genç Kurul programı katılımcıların ilgisini çekti.
Legrand Türkiye Grubu, 6-7 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek Gedik Üniversitesi MYO Kariyer Festivali’ne ve 13 Mayıs’ta gerçekleştirilecek Galatasaray Üniversitesi Frankofon Kariyer Forumu’na katılarak, öğrencilerle buluşmalarını sürdürüyor ve genç yeteneklerin kariyer yolculuklarına rehberlik etmeyi amaçlıyor.
Legrand Grup Hakkında:
Merkezi Fransa’da bulunan Legrand, bina, elektrik ve dijital altyapıları için ürün ve sistemler konusunda uzmandır. 180 ülkeyi kapsayan ticari faaliyetleri, 40 binden fazla çalışanı ve yaklaşık 300 bin farklı ürün referansına sahip Legrand Grup’ un konutlar, ticari ve endüstriyel yapılar için komple sistem çözümleri bulunmaktadır. Konutlar, ticari ve endüstriyel yapılar için trafo, şalt ürünleri, dağıtım panoları, kesintisiz güç kaynağı, kablo taşıma sistemleri, anahtar priz, ev otomasyon sistemleri, acil durum aydınlatma ürünleri, yapısal kablolama ve aydınlatma kontrol sistemlerine kadar uçtan uca komple sistemler sunmaktadır.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi - IGIS” için geri sayım başladı…
Dünyadan ve Türkiye’den konunun uzmanlarını bir araya getirecek olan zirve 9 Mayıs’ta Ürgüp Perissia Hotel & Convention Center’da gerçekleşiyor.
Jeotermal enerji ve kaynakların etkin kullanımı konularında farkındalık yaratmak, sektördeki yatırım fırsatlarını ele almak ve jeotermal enerjiye dayalı kalkınma modellerini tartışmak amacıyla düzenlenen “Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi - IGIS” için sayılı günler kaldı.
Jeotermal Yatırımcıları Derneği (JEMYAD) tarafından organize edilen “Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi - IGIS’de jeotermal enerji alanındaki en önemli güncel konular ele alınıyor. Sektördeki kamu ve özel sektör paydaşlarını bir araya getirecek olan, akademik çevrelerden de katılım olacak etkinliğe, 400’e yakın uzman ve yöneticinin katılması bekleniyor.
Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi (IGIS 2025), Türkiye'nin 12. Kalkınma Planı'nda öncelikli gelişim alanları olarak belirlenen enerji, tarım-gıda ve turizm sektörlerinde jeotermal kaynakların rolünü güçlendirmeyi hedefliyor.
Açılış konuşmalarının, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ilgili bakanlıkların üst düzey temsilcileri, Nevşehir Valisi Ali Fidan ve Jeotermal Yatırımcıları Derneği (JEMYAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Tosun tarafından gerçekleştirileceği zirvede, London Energy Club Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Öğütçü küresel enerji piyasasının geleceğinde jeotermalin yükselen rolüne ve Türkiye’nin bu alandaki liderlik potansiyeline dair görüşlerini paylaşacak.
Zirve boyunca, jeotermal enerjinin stratejik rolü, jeotermal seracılıkta gıda arz güvenliği, termal turizmin gelişim fırsatları ve jeotermal elektrik üretiminde yeni teknolojiler gibi başlıklar ele alınacak. Dünya Bankası, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Asya Kalkınma Bankası gibi uluslararası kuruluşlardan temsilciler ile sektörün önde gelen isimleri de önemli zirvede konuşmacı olarak yer alacak.
IGIS 2025, jeotermalin yalnızca enerji üretimi değil, tarım ve turizm alanlarında da Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınmasındaki kritik rolünü vurgulayan önemli bir buluşma olacak.
Türkiye'nin jeotermal potansiyeline dikkat çeken Indigo Group Yönetim Kurulu Başkanı ve JEMYAD Başkanı Ömer Tosun, zirvenin sektör için taşıdığı önemi şu sözlerle vurguluyor: "
Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi’nde sürdürülebilirlik başta olmak üzere, seralar ve gıda güvenliği konuları konuşulacak, termal turizmi ve çeşitli yatırımları da görüşeceğiz. Türkiye’nin sahip olduğu fay hatları sayesinde bu alanda dünya lideri olabilecek potansiyele sahibiz. Yüksek sondaj maliyetleri nedeniyle daha fazla yatırımın teşviklerle desteklenmesini arzu ediyoruz, ülkenin 15 bin dönüm civarındaki mevcut jeotermal sera alanları, uygun stratejilerle on katına çıkarılabilir, Türkiye’yi dünyanın en büyük seralarının merkezi yapabiliriz. Turizmin çeşitlendirilmesi ülkemiz için büyük önem taşıyor, Türkiye'nin dört bir yanında termal turizm imkânlarını geliştirerek turizmi 12 aya yayabiliriz. Bu stratejik yatırımlar, hem enerji bağımsızlığına hem de tarım ve turizmde yeni açılımlar yaratmaya yönelik önemli bir adım olacaktır. Bu sene ilkini düzenleyeceğimiz, sonrasında da geleneksel hale getireceğimiz bu uluslararası zirve ile sektörün paydaşlarını bir araya getirerek, yatırımları hızlandırmayı ve jeotermalin kalkınmadaki rolünü daha da güçlendirmeyi amaçlıyoruz.
Zirvede, jeotermal enerjinin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkısı kapsamında 5 ana oturum gerçekleşecek. “Net Sıfır Hedefimizde Jeotermal Enerji” başlıklı ilk oturumda, 2050 iklim hedefleri doğrultusunda jeotermal enerjinin emisyon azaltımı, konut ısıtması, enerji arz güvenliği ve karbon ticareti gibi alanlardaki rolü ele alınacak. “Jeotermal Seracılık ve Gıda Arz Güvenliği” başlıklı oturumda, Türkiye'nin bu alandaki potansiyeli; yeni teknolojiler, finansman modelleri, dünya örnekleri ve düzenleyici çerçeve bağlamında değerlendirilecek. “Termal Turizm” başlığı altında, lüks termal turizmin sektöre sağlayacağı katma değer, Anadolu’daki yatırım fırsatları, finansman imkânları ve yasal altyapı konuları masaya yatırılacak. “Jeotermale Dayalı Elektrik Üretimi” kapsamında karbon yakalama teknolojileri, finansman ihtiyacı ve teşvik mekanizmaları üzerinden geleceğe yönelik stratejiler tartışılacak. Günün son oturumunda ise, “Jeotermal Mevzuat ve Yatırım Ortamı” konusu çerçevesinde sektör paydaşları bir araya gelerek, düzenleyici çerçevenin güçlendirilmesine yönelik çözüm önerilerini paylaşacak.
Jeotermal ve doğal mineralli su kaynaklarının etkin, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir şekilde araştırılması, geliştirilmesi, korunması ve kullanılması hedefiyle faaliyetlerini sürdüren JEMYAD, aynı zamanda sektör yatırımcılarını bir araya getirerek temsili güçlendirmeyi ve yasal altyapıyı geliştirmeyi amaçlıyor. Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi-IGIS de bu doğrultuda, sektördeki farklı paydaşların bilgi ve deneyimlerini paylaşmasını sağlayarak, jeotermal enerjinin ekonomiye, tarıma ve turizme daha etkin entegrasyonunu desteklemeyi hedefliyor.
Uluslararası Jeotermal Yatırım Zirvesi - IGIS, enerji ve sürdürülebilirlik alanlarında fark yaratacak stratejik adımların atılmasına katkı sağlamaya devam edecek.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Gelişmiş bellek teknolojilerinde alanında lider Samsung, tüketici SSD çözümlerinin yeni üyesi olan 9100 PRO serisini satışa sundu. Özellikle teknoloji profesyonelleri ve oyun tutkunları için yeni nesil bir performans sunan seri, yüksek hızı ve önceki seriye göre daha fazla depolama kapasitesiyle dijital yaşam için üst düzey depolama çözümünü sunuyor. 9100 PRO serisi, şu an PCIe® Gen5.0 SSD'lerden biri olarak hızıyla ön plana çıkıyor.
Samsung Electronics, yeni nesil PCIe® 5.0 (Gen 5) performansına sahip 9100 PRO serisi SSD’leri Türkiye’de kullanıcılarıyla buluşturuyor. Çağın hızını yakalamak isteyen teknoloji profesyonelleri ve oyun tutkunları için sıralı ve rastgele hızda önceki serimize kıyasla sınıfının en iyi performansına sahip olan 9100 PRO serisi SSD’ler, bu alanda öncü konumda bulunan Samsung’un 8 TB'a kadar kapasiteye sahip ilk Gen5.0 SSD’si olarak öne çıkıyor.
Çağın hızını yakalamak isteyenler için geliştirildi
PCIe® 4.0’dan daha hızlı performansıyla her zaman yüksek hızı arayan profesyoneller için ideal bir seçenek olan 9100 PRO serisi, hızının yanı sıra gelişmiş depolama kapasitesiyle de daha fazla alana ihtiyaç duyan oyun severlerin favorisi olmaya aday. Yeni 9100 PRO SSD serisi; dizüstü bilgisayarlar, masaüstü bilgisayarlar ve oyun konsolları genelinde güvenilir depolama için yeni bir standart sunuyor.
Daha hızlı, daha verimli, daha fazla depolama kapasiteli!
Samsung’un tüketici SSD çözümlerinin yeni üyesi olan 9100 PRO serisi, 14.800 MB/s ve 13.400 MB/s sıralı okuma yazma hızları ile bir önceki nesil 990 PRO sürücülerden 2 kat daha hızlı okuma/ yazma ve veri aktarımı yapabiliyor. Ayrıca 2.200.000 - 2.600.000 IOPS okuma yazma değerleri ile büyük dosyalar ile kolayca başa çıkabiliyor ve oyunların daha hızlı erişebilir ve uygulamaların daha hızlı çalışmasını sağlıyor. Önceki Samsung modellerine kıyasla %49'a kadar geliştirilmiş güç verimliliği sunan seri, yüksek performans ve kapasiteyi sadece 8,8mm (35 inç) inceliğinde bir sürücüde bir araya getiriyor. Seride yer alan Soğutuculu 9100 PRO daha az enerji tüketimiyle daha soğuk ve daha uzun ömürlü bir sürücü için ek bir termal kontrol katmanı sunmasıyla fark yaratıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO’su Murat Çiftçi, “Sigorta sektörü, İstanbul’da yaşanan son depremi yalnızca bir uyarı olarak değil, aynı zamanda bir sorumluluk çağrısı olarak değerlendirmektedir. Teknik hazırlıkların yanı sıra sigortalılık oranlarının artırılması ve kamuoyunun bu konuda bilinçlendirilmesi, afetlere karşı en güçlü savunma hattını oluşturacaktır” dedi.
İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, sigorta sektörünün hazırlık düzeyi, mevcut stratejileri ve kamuoyunun bilinçlendirilmesi konusu yeniden gündeme geldi. IBS Sigorta ve Reasürans Brokerliği CEO’su Murat Çiftçi,“Sigorta sektörü, İstanbul’da yaşanan son depremi yalnızca bir uyarı olarak değil, aynı zamanda bir sorumluluk çağrısı olarak değerlendirmektedir. Teknik hazırlıkların yanı sıra sigortalılık oranlarının artırılması ve kamuoyunun bu konuda bilinçlendirilmesi, afetlere karşı en güçlü savunma hattını oluşturacaktır” dedi.
‘Sigorta büyük çaplı hasarlara karşı mali dayanaklar sunuyor’
Murat Çiftçi, “Sigorta sektörü, özellikle İstanbul gibi yüksek riskli bölgelerde deprem riskine karşı kapsamlı modelleme çalışmaları, risk analizleri ve sermaye planlamaları gerçekleştirmektedir. Şirketler, deprem teminatlarını güçlendiren ürünlerle ve uluslararası reasürans anlaşmalarıyla, büyük çaplı hasarları karşılayabilecek mali dayanaklar oluşturmuştur. Deprem riskini yönetmek adına sigorta şirketleri, ileri düzeyde modelleme sistemlerinden faydalanmaktadır. Yapı stoğu, zemin yapısı ve fay hatları gibi veriler, muhtemel hasar senaryolarının öngörülmesini sağlarken; bu sayede hem fiyatlama hem de portföy yönetimi daha sağlıklı bir zemine oturtulmaktadır. Güçlü reasürans yapıları ise olası büyük hasarların yaratacağı finansal etkileri sınırlamak adına önemli bir koruma kalkanı sunmaktadır” dedi.
‘Ekonomik kaybın 100 milyar doları aşması bekleniyor’
Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) verilerine göre; Türkiye genelinde zorunlu deprem sigortası kapsamındaki sigortalılık oranının %56 seviyesinde olduğuna dikkat çeken Murat Çiftçi, “Marmara Bölgesi'nde bu oran %64 ile daha yüksek bir seviyeye ulaşmıştır. Ancak, sigortalılık oranı halen İstanbul gibi yüksek risk taşıyan bölgelerde istenilen düzeyin gerisindedir. Bu bağlamda, kamuoyunun bilinçlendirilmesi hayati önem taşımaktadır. Yapılan analizlere göre İstanbul’da meydana gelebilecek büyük bir depremin ekonomik kayıplarının 100 milyar doları aşabileceği öngörülmektedir. Ancak bu kayıpların sadece bir bölümü sigorta teminatı altında yer almaktadır. Mevcut durumda Türkiye’deki sigorta şirketleri, sermaye yeterliliği ve reasürans desteğiyle, böyle bir afeti karşılayabilecek finansal altyapıya sahiptir” diye konuştu.
‘Kamu-özel iş birliği büyük önem taşıyor’
Murat Çiftçi, deprem sigortasının kapsamı konusunda ise şunları söyledi: “Deprem sigortası poliçeleri, yapıların taşıyıcı unsurlarında oluşabilecek yapısal hasarları kapsamakta; ancak iş durması, kira kaybı, eşya hasarı gibi kalemler ek poliçelerle teminat altına alınmaktadır. Dijital hasar bildirim altyapısı ve mobil ekspertiz uygulamaları sayesinde, büyük afetlerde hızlı müdahale ve tazminat süreci hedeflenmektedir. Sigorta şirketleri, sadece mevcut risklere değil, gelecekte oluşabilecek ihtiyaçlara da odaklanmaktadır. Alternatif teminat modelleri, mikro sigorta çözümleri ve yapı güvenlik endeksine bağlı primlendirme sistemleri gibi yenilikçi yaklaşımlar ile daha geniş kitlelere ulaşılması hedeflenmektedir. Afet sonrası süreçte kamu-özel iş birliği, sigorta sektörünün toplumsal dayanıklılığı güçlendirmesinde kilit rol üstlenmektedir. DASK başta olmak üzere birçok kamu kurumu ile yapılan ortak çalışmalar, hem finansal destek hem de operasyonel koordinasyon açısından büyük önem taşımaktadır. IBS olarak, bu iş birliklerini artırarak daha kapsayıcı bir sigorta ekosistemi için çalışmaya devam ediyoruz.”
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
2018 yılında yürürlüğe girerek zorunlu hale getirilen ses yalıtımı, binalarda gürültüye karşı korunmayı sağlıyor. Sağlıklı ve konforlu yaşam alanları yaratabilmek için Ar-Ge çalışmalarına devam ettiklerini söyleyen ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, özel üretim teknolojisiyle geliştirdikleri Evomineral ile yaşam alanlarında yüksek ses yalıtımı sunduklarını belirtiyor.
ODE Yalıtım'ın geliştirdiği Evomineral, çevreden gelen sesleri kullanıldığı ürün tipine göre 45,1 desibele kadar azaltarak konforlu ve huzurlu yaşam alanları yaratılmasına olanak tanıyor. Korna sesi, inşaat gürültüsü, komşuların yüksek sesle açtığı televizyonlar veya ofis ortamlarındaki gürültüler gibi faktörler, yaşam kalitesini ve ruh sağlığını ciddi şekilde etkileyebiliyor.
Evomineral, ses yalıtımının yanı sıra ısı yalıtımı ve yangın güvenliği açısından da önemli avantajlar sunuyor. Ses yalıtımını başarılı bir şekilde sağlarken, ısı yalıtımı da sunarak binaların enerji verimliliğine katkı sağlıyor. Ürün, düşük ısı iletkenliği ile yüksek ısı yalıtımı sağlıyor ve A1 sınıfı yanmaz özelliğiyle güvenli kullanım sunuyor.
“İnsanların daha sağlıklı ve rahat bir yaşam sürmesini sağlayacak çözümler üretmeye devam ediyoruz”
ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, ses yalıtımının önemine dikkat çekerek, “Büyük şehirlerde yaşayanlar için gürültü, neredeyse yaşamın bir parçası haline geliyor. Sabahın erken saatlerinden gece geç saatlere kadar, trafik gürültüsü, inşaat sesleri, komşu sesleri ve daha birçok farklı gürültü kaynağı insanları çevreliyor. Bu kadar fazla gürültüyle iç içe olmak, aslında çoğu zaman farkında olmasak da sağlığımız üzerinde olumsuz etkiler yaratabiliyor. İşte bu yüzden ses yalıtımı, yaşam alanlarının konforunu artıran ve sağlığı koruyan önemli bir faktör haline geliyor. Gürültüden korunarak daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek, sadece bireyler için değil, toplum sağlığı için de büyük önem taşıyor. ODE Yalıtım olarak, sağlıklı ve konforlu yaşam alanları yaratabilmek için Ar-Ge çalışmalarımıza büyük bir özenle devam ediyoruz. Evomineral, bu alandaki en önemli yeniliklerden biri. Geliştirdiğimiz bu yeni ürün, etkili bir ses yalıtımı sağlayarak, gürültüye karşı mükemmel bir koruma sunuyor ve yaşam alanlarını daha huzurlu hale getiriyor. ODE olarak, insanların daha sağlıklı ve rahat bir yaşam sürmesini sağlayacak çözümler üretmeye devam edeceğiz” dedi.
ODE Yalıtım Hakkında????
1985 yılında taahhüt faaliyetleriyle ticaret hayatına başlayan ve 1996 yılında üretici kimliğine kavuşarak, yapı ve teknik yalıtım olmak üzere 2 ana kategoride üretim yapan ODE Yalıtım, bugün 6 modern üretim tesisi, 4 binden fazla ürün çeşidi ve uzman çalışma arkadaşlarıyla yalıtım sektörünün en büyük üreticileri arasında yer alıyor. 2022 ve 2023 yıllarında İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) tarafından düzenlenen İhracatın Liderleri Ödül Töreni'nde “Yalıtım Malzemeleri İhracatı” kategorisinde birincilik ödülünün sahibi olan ODE Yalıtım, ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyor. Geleceğe hazırlanan, sürekli kendini geliştiren ve yeniliklere açık, çevre ve topluma karşı sorumluluk sahibi yeteneklerle global bir marka olma vizyonuyla faaliyetlerini sürdüren ODE Yalıtım'ın, çevre ve enerji dostu sürdürülebilir ürünleri, 6 kıtada, 80'in üzerinde ülkede tercih ediliyor. Türkiye'de yalıtım sektöründe “Kurumsal Sosyal Sorumluluk Raporu‘nu yayınlayan ilk firma olan ODE Yalıtım, aynı zamanda kamuoyunda yalıtım ve enerji verimliliği bilincini artırmaya yönelik çalışmalar yapıyor. Çorlu ve Eskişehir tesislerinde ürettiği ısı, su, ses ve yangın yalıtım ürünlerine tüm pazarlarda geçerli, uluslararası onaylı ve Avrupa standartlarıyla uyumlu Çevresel Ürün Beyanı (Environmental Product Declaration - EPD) belgesi alan ilk firma olma özelliğini taşıyor.?????
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Dünyadaki beş büyük yapı fuarından biri olan ve yeni iş birliklerinin kurulmasında büyük role sahip, bölgenin en güçlü iş birliği platformu Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul’a bu yıl 19 ülkeden 437 katılımcı ve 765 marka katıldı. 62 ülkeden 408 davetli satın almacıya dört gün boyunca ev sahipliği yapan Yapı Fuarı, 126 ülkeden toplam 43.592 ziyaretçiyi İstanbul’da buluşturdu.
Türk yapı sektörünün en uzun süredir düzenlenen, Türkiye dışında Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika'dan alıcıları cezbeden Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul, 5.487’si yabancı olmak üzere 126 ülkeden toplam 43.592 ziyaretçiyi İstanbul’da ağırladı. Yapı, inşaat malzemeleri ve teknolojileri alanında dünyanın en büyük fuarları arasında yer alan Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul’da, 437 katılımcı ve 765 marka yer aldı. Büyük ilgi gösterilen fuarda, ziyaretçi yoğunluğunda geçen yıla kıyasla %24 oranında artış görüldü.
16-19 Nisan tarihleri arasında küresel yapı ve inşaat sektörünün temsilcilerini İstanbul’da buluşturan Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul, ilk gününden son gününe kadar yoğun bir program akışında gerçekleşti. İnşaat sektöründeki trendlerin masaya yatırıldığı, en son yapı teknolojilerinin sergilendiği Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul, katılımcılarına sunduğu benzersiz ihracat olanaklarının yanı sıra sektör profesyonellerinin güncel bilgi alışverişi yapabilmeleri için de ideal bir platform görevi gördü.
Fuarın, satın alma profesyonelleri ve katılımcıların yoğun ilgisiyle sektör için önemli bir buluşma noktası olduğunu ve yeni iş birlikleri ile pazar fırsatları yarattığını vurgulayan Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul Direktörü Banu Keskin, “47. Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul'u, inşaat ve mimarlık sektörünün önde gelen isimlerini ağırladığımız, hareketli ve verimli bir atmosferde tamamlamanın gururunu yaşıyoruz. Sürdürülebilir yapı malzemelerinden dijital inşaat teknolojilerine, yenilikçi iş modellerinden uluslararası iş birliklerine kadar geniş bir yelpazede sunduğumuz içeriklerle sektörün geleceğine yön verdik. Sadece yeni ticari bağlantılar kurulmasına olanak sağlamadık, aynı zamanda katılımcılarımız ve ziyaretçilerimizle sektörümüzün dönüşümüne katkı sağlayacak değerli fikir alışverişlerine de ev sahipliği yaptık.
Fuarda gerçekleştirilen yoğun iş görüşmeleri, stratejik ortaklıklar ve yenilikçi çözümlerin yanı sıra, sunulan ihracat fırsatlarıyla inşaat sektörünün büyümesine de önemli katkı sağladığımıza inanıyoruz. Bu başarılı organizasyonun ardından, önümüzdeki yıllarda da sektörümüzü bir adım öteye taşıyacak projelere imza atacağımıza yürekten inanıyoruz.” şeklinde konuştu.
62 Ülkeden 408 Davetli Satın Almacı Yeni İş Birlikleri İçin Yapı Fuarı’ndaydı
Yoğun katılımcı ve ziyaretçi ilgisi gören fuar, dünya yapı sektörünün odağındaydı. Üst düzey, güçlü karar vericiler ICA Events tarafından Türkiye’ye “VIP Alım Heyeti” programı kapsamında davet edildi. 62 ülkeden 408 davetli satın almacıya dört gün boyunca ev sahipliği yapan fuara %13’ü uluslararası olmak üzere toplam 43.592 ziyaretçi katıldı. Yapı Fuarı - Turkeybuild bu sene İtalya, Avusturya, Çin, Rusya, Tayland, Kore Cumhuriyeti, Portekiz, Mısır, Gürcistan, Çek Cumhuriyeti ve Azerbaycan’dan katılımcıları ağırladı.
Yapı Fuarı Etkinlikleri Geleceğin İnşasına Rehberlik Etti
Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul’da 4 gün boyunca 30’dan fazla etkinlikte 85 konuşmacı ile mimarlık, tasarımda inovatif yaklaşımlar ve yapay zekâ, sürdürülebilirlik ve yapı malzemeleri gibi sektöre yön veren konular, her gün farklı bir tema altında ele alındı.
Altın Mıknatıs Stant Tasarım Ödülleri Sahiplerini Buldu
47. Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul’un geleneksel Altın Mıknatıs Stant Tasarımı Ödülleri, fuarın ikinci gününün sonunda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Mansiyon Ödülü’nü Petek Kontrplak’ın aldığı törende 1.lik Ödülü’ne Tokyay Kereste Orman Ürünleri, 2.lik Ödülü’ne Buschmann Tools, 3.lük Ödülü’ne ise Tantımber - Tanwood Orman Ürünleri değer görüldü.
Altın Mıknatıs Stant Tasarımı Ödülleri’nde “Standında En İyi Teknoloji Çözümleri Sunan Firma”: Boyut Çelik Kapı, “Standında En İyi Yaratıcı Kimlik Tasarımı Sunan Firma”: Novpor Isı Yalıtım, “Standında En İyi Ziyaretçi Etkileşimi Sunan Firma”: Fibrobeton Yapı Elemanları, “Standında Sürdürülebilir Çözümleri Sunan Firma”: Tis Teknolojik İzolatör olurken ICA Group Teşvik Ödülü’nü ABC Granit / Emek Çelik Kapı adlı firmalar kazandı.
Usta Mimarlarla Özel Fuar Turları ve Start-up’lara Özel Yapı Tech Garage
Yapı Fuarı kapsamında bu yıl yedinci kez düzenlenen etkinlik Yapı Master Class’ta ziyaretçilere mimarlar eşliğinde etkileşimli bir fuar deneyimi sunuldu. Yapı Master Class’a kayıt yaptıran ziyaretçiler, moderatörler ile fuar alanı içinde farklı ürün gruplarından katılımcı stantlarını ziyaret ederek günün teması ile ilgili sohbetlere katıldı.
Ziyaretçiler, etkinlik konukları olacak usta mimar ve mühendisler ile doğrudan bağlantı kurma imkânına sahip olarak, deneyimlerinden faydalandı. Yapı Tech Garage'da ise sektöre ezber bozan fikirler sunan start-up’lar, inovatif ürünlerini sergileme fırsatı buldular.
2026 Yılındaki Yapı Fuarı için Rezervasyonlar Yapılmaya Başlandı!
2026 yılında 48’incisi düzenlenecek Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul ise şimdiden bir sonraki yıl için çalışmalarına başladı. Fuarda 4 gün boyunca oldukça yoğun tempoda gerçekleşen iş birliği görüşmeleri sonucunda, bu yıl çeşitli ülkelerden fuara katılan katılımcıların bir çoğu 27-30 Nisan 2026 Yapı Fuarı için şimdiden yerlerini ayırttılar.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.