• TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
  • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
  • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
  • Yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarındaki parite etkisinden arındırılmış haftalık değişim 30 Mayıs itibarıyla -523 milyon dolar (Önceki hafta: -1 milyar 342 milyon dolar)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
  • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
  • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
  • Yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarındaki parite etkisinden arındırılmış haftalık değişim 30 Mayıs itibarıyla -523 milyon dolar (Önceki hafta: -1 milyar 342 milyon dolar)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
  • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
  • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
  • Yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarındaki parite etkisinden arındırılmış haftalık değişim 30 Mayıs itibarıyla -523 milyon dolar (Önceki hafta: -1 milyar 342 milyon dolar)
  • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
    • TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
    • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
    • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
    • Yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarındaki parite etkisinden arındırılmış haftalık değişim 30 Mayıs itibarıyla -523 milyon dolar (Önceki hafta: -1 milyar 342 milyon dolar)
    • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
    • TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
    • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
    • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
    • Yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarındaki parite etkisinden arındırılmış haftalık değişim 30 Mayıs itibarıyla -523 milyon dolar (Önceki hafta: -1 milyar 342 milyon dolar)
    • Tartışmasız Türkiye'nin en ekonomik altın fiyatlarını bulabileceğiniz site.
  • Altun Puan
  • Bütçene Göre Altın Havale/Transfer
  • Ekonomi ve Finans Haberleri
  • Gram Altın/Gümüş
  • TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
  • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
  • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
  • Yurt içi yerleşiklerin yabancı para mevduatlarındaki parite etkisinden arındırılmış haftalık değişim 30 Mayıs itibarıyla -523 milyon dolar (Önceki hafta: -1 milyar 342 milyon dolar)
  • Bankacılık sektöründe yurt içi yerleşik gerçek kişilerin yabancı para mevduatı 30 Mayıs itibarıyla 117 milyar 525 milyon dolar (Önceki hafta: 118 milyar 701 milyon dolar)
  • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu
  • TCMB'nin net uluslararası rezervleri 30 Mayıs itibarıyla 49.4 milyar dolar (önceki hafta: 47.8 milyar dolar)
  • BİST 100 endeksi bugün %0.12 yükseldi (9486), toplam günlük işlem hacmi 51 milyar 432 milyon tl oldu

Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

ürün bulundu.

22 Nisan 2022 • 00:00:00

SPK, Foneva Portföy Yönetimi AŞ Birinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun kuruluşuna izin verdi

19 Şubat 2024 • 07:00:01

Konuya ilişkin aşağıdaki açıklama Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) bülteninde yer aldı.
 
"Foneva Portföy Yönetimi AŞ Birinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun kuruluşuna izin verilmesi talebinin olumlu karşılanmasına karar verilmiştir. "

SPK tarafından onaylanan sermaye piyasası araçları - Emlak Varlık Kiralama

19 Şubat 2024 • 07:00:01

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) haftalık bülteninde yayınlanan tabloda yer alan bilgiler aşağıda bulunuyor:

İhraçcı: Emlak Varlık Kiralama AŞ

Sermaye Piyasası Aracı Türü: Yönetim Sözleşmesine Dayalı Kira Sertifikası

Nominal İhraç Tavanı/Tutarı (TL): 500.000.000

Satış Türü: Tahsisli/Nitelikli Yatırımcı

Kira Sertifikası ve VİDMK İhraçlarında
Kurucu: Emlak Katılım Bankası AŞ
  Kaynak Kuruluş/Fon Kullanıcı: Reis Makina Ticaret Sanayi AŞ

2’nci Tarım Teknoloji Etki Zirvesi’nde Geri Sayım Başladı-

18 Şubat 2024 • 15:55:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Tarım, gıda, gastronomi, sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik alanlarında bilgi yayma, araştırma, geliştirme ve eğitim faaliyetlerini yürüten Tarım 4.0 Teknoloji ve Etki Derneği, 22-23 Şubat 2024 tarihlerinde İzQ İnovasyon Merkezinde 2'nci Tarım Teknoloji Etki Zirvesi'ni gerçekleştirecek. Zirvede, katılımcılara deneyimlerini paylaşma, projelere ve yeniliklere, sektöre uygulanan ve araştırmaya alınan yeni teknolojilere dair son gelişmeleri disiplinler arası bir atmosferde tartışma fırsatı sunulacak. Zirve oturumlarında, farklı uzmanlık alanlarından değerli konuşmacılar tarafından konular çok yönlü ve uluslararası bir perspektifle ele alınacak.

Tarım zirvesinde söz uzmanların
2'nci Tarım Teknoloji Etki Zirvesinde, Canlandırıcı (Rejeneratif) Tarım, Tek Sağlık: Toprak-Bitki-Hayvan-İnsan Sağlığı, Sağlıklı ve Sürdürülebilir Gıda, Yerel Gıda, Onarıcı ve Doğayla Uyumlu Bitkisel ve Hayvansal Üretim, Çiftlikten Sofraya Tarım-Gıda Değer Zinciri, Topraktan Bağırsağa Mikrobiom, Tarım ve Gıda Ekonomisi, Tarımın Finansmanı: Etki ve Etik, Herkes için Tarım, Tarım Filizleri Genç Çiftçiler Ağı konu başlıkları öne çıkacak.
Zirve, sektöre yönelik teknolojik gelişmeleri takip etme, deneyimleri paylaşma, yeni projeler ve yenilikler hakkında bilgi sahibi olma açısından zengin bir ortam sunacak; aynı zamanda yeni bağlantılar kurma ve ticari ilişkiler geliştirme fırsatları sağlayacak. Zirve oturumlarında farklı uzmanlık alanlarına sahip değerli konuşmacılar, konuları çok yönlü bir şekilde ele alacak.

'Herkes İçin Tarım'
Zirve hakkında açıklama yapan Tarım 4.0 Teknoloji ve Etki Derneği ve 2'nci Tarım Teknoloji Etki Zirvesi Düzenleme Kurulu Başkanı Sumer Tömek Bayındır, "Tarım ve Teknoloji Zirvesinin ilkini, 2021 yılının Mayıs ayında, pandemi koşulları nedeniyle online olarak gerçekleştirmiştik. İlk zirvemiz oldukça ses getirmiş ve sektörde beklentileri yükseltmişti. O nedenle ikinci zirvemiz için oldukça kapsamlı ve zengin içerikle uzun süreli hazırlıklar yaptık. Tarım sektöründe ulusal ve uluslararası ölçekte çalışan akademisyen, uzman ve paydaşların katılımı ve katkılarıyla 2. Zirvenin programını tamamladık. İki gün boyunca 40'ın üzerinde konuşmacı sunumlarıyla sektörün güncel durumu ve vizyon arayışları hakkında bilgiler verecek. Bu zirvenin hem sektör hem de 'Herkes İçin Tarım' sloganıyla çalışmalar yapan Derneğimiz adına bir dönüm noktası olacağını düşünüyoruz.
Akıllı tarım, tarım teknoloji, canlandırıcı tarım ve tarımın geleceği gibi ilgi duyan herkesi, iki gün boyunca devam edecek Zirveyi takip etmeye davet ediyorum" dedi.

17 Şubat’ta kapılarını açan Bosphorus Boat Show, 24 Şubat’a kadar devam edecek

18 Şubat 2024 • 15:55:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Her bütçeye uygun 600’den fazla tekne, İstanbul Fuar Merkezi’nde görücüye çıktı. 17 Şubat’ta kapılarını açan Bosphorus Boat Show, 24 Şubat’a kadar devam edecek. 8 günde, 65 binden fazla ziyaretçinin beklendiği Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) tarafından düzenlenen fuarda; fiyatları 50 bin TL ile 150 milyon TL arasında değişen tekneler sergileniyor. Bosphorus Boat Show’un karada düzenlenen dünyanın ikinci, Türkiye’nin ise en büyük fuarı olduğunu ifade eden YATED Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bekiroğlu, “Fuarımızda her bütçeye uygun tekneler sergileniyor. En teknolojik tekneler, özel yapım yatlar, deniz oyuncakları gibi denizcilikte aranılan her şeye bu fuarda ulaşılabilecek. Fuarımızın, 3 milyar Euro’luk büyüklüğe ulaşan sektörümüze büyük bir katkı sağlayacağına inanıyoruz.” dedi.
 
Tekne ve yat sektörünü buluşturan Bosphorus Boat Show, İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını açtı. Açılış törenine; T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) Başkanı Murat Bekiroğlu, İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Tamer Kıran, Türkiye Gemi Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran ve çok sayıda davetli katıldı. T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İMEAK Deniz Ticaret Odası, Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği desteği ile GİSBİR’in ana sponsorluğunu üstlendiği etkinlik; YATED tarafından ED Fuarcılık iş birliği ile karada düzenlenen dünyanın ikinci, Türkiye’nin ise en büyük fuarı olma özelliğine sahip. Bosphorus Boat Show’a, 24 Şubat’a kadar 65 binden fazla ziyaretçi bekleniyor. 45 bin metrekarelik net alanda motoryatlardan katamaranlara, yelkenlilerden küçük teknelere, deniz motorlarından tekne ekipmanlarına kadar sektörün tüm bileşenlerinin buluştuğu fuarda 250’den fazla katılımcı, 1500’den fazla ürün ve hizmetini sergiliyor.
 
3 MİLYAR EURO’LUK SEKTÖR
Denizcilik sektörünün 2024 yılındaki en büyük buluşması olan Bosphorus Boat Show Kara Fuarı’nda; 600’den fazla teknenin sergilendiğini ifade eden YATED Yönetim Kurulu Başkanı Murat Bekiroğlu, “Deniz severlerin, tekneye dair her şeyi bir arada bulabileceği aynı zamanda sezon öncesi ihtiyaçları karşılayıp, hayalindeki tekneyi alabileceği fuarımız 8 gün boyunca ziyaretçileri ağırlayacak.” dedi. Türkiye’nin büyüyen sektörleri arasında ilk sıralarda yer alan tekne ve yat sektörü olarak, fuarda katılım ve sergilenen tekne sayısı bakımından rekor kırıldığını da vurgulayan Murat Bekiroğlu, “Fuarımızda neredeyse yüzde 100 doluluk oranına ulaştık. Her bütçeye uygun yüzlerce tekne, deniz severlerle buluştu. Fuarımızın, 3 milyar Euro’luk büyüklüğe sahip sektörümüze çok büyük fayda sağlayacağına inanıyoruz.” diye konuştu. Türkiye’nin uzun yıllara dayanan bir tekne üretim anlayışı ve yeteneği olduğuna dikkat çeken Murat Bekiroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, dünya çapında çok önemli bir süper yat üreticisi. Fuarımızda da hem yerli üretim teknelerimizi hem de dünya çapındaki markaların tekne ve yatlarını sergiliyoruz. Kapalı alan olması sebebiyle fuar alanına giremeyen tekneler ise Ataköy Marina’da tüketiciyle buluşuyor.”
 
Fuarda ilgi çeken tekneler
 
Türkiye’de ilk kez gösteriliyor
Bluegame BGX 63
Akıllı tasarımı ile ön plana çıkan tekne, pencere tasarımı ile gün ışığından fazlaca yararlanma imkanı sunuyor. 14 kişinin ağırlanabildiği teknenin yakıt kapasitesi 3 bin litre. 19,02 metre uzunluğa sahip teknenin eni 5,30 metre. Türkiye’de ilk kez bir fuarda sergilenen Bluegame BGX 63’ün azami hızı ise 30 knot.
 
Hataylı öğrenciler yaptı
YATED’in destek verdiği Hatay İskenderun’daki Sefa Atakaş Denizcilik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin yaptığı balıkçı teknesi de fuarın ilgi görenleri arasındaydı. Yaşanan deprem felaketi sonrası harekete geçen YATED, öğrencilerin yaptığı 4,65 metre uzunluğa sahip tekneler için alım garantisi verdi.
 
Fuarın en büyüğü
Azimut 78 Fly
Tam uzunluğu 23,64 metre olan tekne fuarın en büyüğü konumunda. 4+1 kabin seçeneği sunan tekne, maksimum hızda 31-33 knot’a ulaşabiliyor. Kendi kategorisinde mutfak ve mürettebat için tamamen bölünmüş alanlar düzenleyen tekne, 8 kişilik bir ağırlama imkanı sunuyor.
 
Fuarın en büyük yerlisi
Mazu 52
Fuarın en büyük yerli üretim teknesi Mazu 52, Mazu Yachts'ın 52 feet’lik modeli. Karbon fiber gövdeye sahip tekne; bir kamara-iki banyo, iki kamara-iki banyo veya 3 kamara-bir banyo olarak farklı seçenekler sunuyor. Bir mürettebat kamarasının da yer aldığı tekne Volvo Penta motorlarıyla seyirde 32, azami hızda ise 37 knot'a çıkabiliyor. 1 milyon 500 bin Euro’luk değere sahip, 2 bin litre yakıt kapasiteli teknenin boyu 15,8 metre, eni ise 4,6 metre.
 
El yapımı iç mimari
Fairline Squadron 68
Squadron 68, karbon fiber GRP gövdeye sahip. Çağdaş bir tarzda olan motoryat, el yapımı iç mimariye entegre edilen son teknolojilerle donatılmış. Modelin azami hızı 31 knot’a ulaşırken, yakıt kapasitesi 4 bin 177 litre. 21,12 metre uzunluğa sahip teknenin eni ise 5,23 metre.
 
Performans ve konfor bir arada
Pardo 50
İkonik model Pardo 50, performans ve konfor arasında denge sağlıyor. Her modelinde ferah yaşam alanlarına odaklanan Pardo Yachts'ın 50 feet'lik modelinin güvertesinde; 1 açık mutfak, 8 kişilik yemek masası, dümen mahalli ve güneşlenme alanları yer alıyor. 2 bin litrelik yakıt kapasitesine sahip teknenin boyu 16,25 metre, eni 4,95 metre. Türkiye’de bir fuarda ilk kez gösterilen Pardo 50’nin başlangıç satış fiyatı ise 1 milyon 60 bin Euro.
 
Hafif ve süratli
Vanquish VQ45
Bir sürat teknesi olarak piyasaya çıkan Vanquish VQ45, 13,60 metre uzunluğa, 4,10 metre genişliğe sahip. Hafif gövdesi ile yüksek hızlarda seyirde kolaylık sağlayan model, güvertesinde 16 kişiyi ağırlayabiliyor. Farklı motor seçenekleri sunulan, 42-63 knot hıza ulaşabilen teknenin fiyatı ise 1 milyon 200 bin Euro.
 
10 bin Euro’luk deniz oyuncağı
Seabob F5
40 metreye kadar derinliklerde sörf ve dalış yapmak için kullanılan sportif ve dinamik bir ürün olan Seabob’lar farklı özelliklere sahip. 7 saatte şarj olan ürün, 1,5 saate kadar kullanım imkanı sunuyor. Ağırlığı 29 kilogram olan ürünün satış fiyatı ise 10 bin Euro seviyelerinde.
 
1 milyon TL’lik Jet Ski
Kawasaki Ultra 160LX Jet Ski
3 kişinin aynı anda kullanabildiği jet ski modeli, 80 litrelik yakıt kapasitesine sahip. Ürünün satış fiyatı ise yaklaşık 1 milyon TL.
 
Yerli ve dengeli
Superboat
Superboat’un denge hesaplamalarında sınıfının en iyileri arasında yer alan 4,98 metre uzunluğa ve 2,25 metre genişliğe sahip modeli Hippo; geniş hacimli ve kullanışlı kamarasıyla teknede ev rahatlığı yaşatmayı vadediyor. Zorlu hava koşullarında bile yumuşak ve kuru bir sürüş sağlayan gövdesiyle, güvenlik arayışındaki denizciler için güçlü bir seçenek sunan Sailfish ise hem profesyonel hem de amatör balıkçılara hitap ediyor. Yerli üretim tekne, fuarın ilgi çekenleri arasında.
 
 
Bosphorus Boat Show Hakkında
İstanbul’da karada düzenlenen dünyanın ikinci, Türkiye’nin ise en büyük fuarı olan Bosphorus Boat Show; T.C. Ulaştırma Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İMEAK Deniz Ticaret Odası, Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği desteği ile GİSBİR’in ana sponsorluğunda gerçekleşiyor. Medya sponsorluğunu Kral Pop Radyo’nun, gayrimenkul sponsorluğunu Northernland’in ve otomotiv sponsorluğunu Borusan Oto’nun üstlendiği etkinlik, Yat ve Tekne Endüstrisi Derneği (YATED) tarafından ED Fuarcılık iş birliğiyle düzenleniyor.

Fiba Grubu, Fiba Gönüllüleri ile Özel Sektör Gönüllüleri Derneği tarafından verilen 16. Gönülden Ödüller'de iki ödüle layık görüldü.

18 Şubat 2024 • 15:50:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Fiba Grubu, Fiba Gönüllüleri ile Özel Sektör Gönüllüleri Derneği (ÖSGD) tarafından verilen 16. Gönülden Ödüller’de iki ödüle layık görüldü. En Başarılı Gönüllülük Programı Ödülü ile büyük ödüle layık görülen Fiba Gönüllüleri, afet döneminde yürüttükleri “#VarGücümüzle Fiba Gönüllüleri Deprem Seferberliği” projesi ile En Başarılı Gönüllülük Projesi ödülünün de sahibi oldu. Eğitim, toplumsal cinsiyet eşitliği, sağlık, kalkınma ve afet odak alanlarında toplumsal fayda sağlayan projeler hayata geçiren Fiba Gönüllüleri, yarınlara iyi hikayeler bırakmak için çalışıyor. Şubat depremlerinin hemen ardından harekete geçen gönüllüler, 800 saatten fazla süren bir çalışmayla afet bölgesinde çalışan sivil toplum kuruluşlarına (STK) destek sağladı.
Fibalıların inisiyatifi ile başlayan ve on yıldan uzun süredir devam eden Fiba Gönüllüleri’nin 2021 yılından bu yana çok daha yapılandırılmış bir şekilde devam ettiğini belirten Fiba Grubu Kurumsal İletişim Direktörü Aylin Kurt Ganiç şunları söyledi: “Fiba Grubu’nun temel değerlerinden biri olarak gönüllülük faaliyetlerinin yapılandırılmış, sürdürülebilir bir modelle yürütüldüğünde gerçekten fayda yarattığının bilincindeyiz. Bu nedenle Fiba Gönüllüleri platformunu, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı ve sosyal yatırım tecrübelerimizi de göz önünde bulundurarak belirlediğimiz 6 odak alanında yürütüyor, kapsayıcı bir yapıyla ilerliyoruz. Depremler sonrasında da aslında bu yapının ne kadar doğru işlediğini, gönüllülerimizin destek vermeye ne kadar hazır olduğunu bir kez daha gördük. Çok hızlı organize olduk ve akut dönemde ihtiyaçların karşılanmasından eğitim desteğine pek çok konuda STK’larla iş birliği içinde çalıştık. Fiba Gönüllüleri ile oluşturduğumuz kurumsal gönüllülük modelinin ve deprem sonrası gönüllülerimizle birlikte yaptıklarımızın ödül alması büyük gurur. Bu gururu tüm Fiba Gönüllüleri ile paylaşıyor, her birine ve en önemli paydaşımız sivil toplum ekosistemine çok teşekkür ediyorum.”
Fiba Grubu’nda gönüllüler, oryantasyon, temel gönüllülük eğitimi, sivil toplum buluşmaları, gönüllü buluşmaları, gönüllülük izni, program koordinatörü desteği, bağımsız proje fonu, bilgi ve donanım konularında destekleniyor. Her yıl ortalama 15 STK iş birliği ile 50 proje hayata geçiriliyor.

UN Global Compact Türkiye tarafından “İyi Yönetişim Günü” webinarı gerçekleştirildi

18 Şubat 2024 • 15:50:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

UN Global Compact Türkiye tarafından her yıl 16 Şubat’ta düzenlenen “İyi Yönetişim Günü” etkinliğinde bu yıl şirketlerin dönüşümsel yönetişim alanında ilerleme sağlamasını desteklemek için UN Global Compact tarafından hazırlanan “Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracı” tanıtıldı.
 
İş dünyasına daha hesap verebilir, etik, kapsayıcı ve şeffaf olma yolunda bir başlangıç noktası sunan “Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracı” şirketlere yönetişim konusunda kendilerini ölçmeleri için geniş bir çerçeve sunuyor. Etik liderlik, savunuculuk, hukukun üstünlüğü gibi birbirinden farklı ve kapsamlı 16 farklı başlıktan oluşan öz değerlendirme aracı şirketlere, dönüşümsel yönetişim konusunda tüm iç ve dış süreçlerini gözden geçirme imkânı sağlıyor.
 
Toplantıya UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü, UN Global Compact Yönetişim ve Barış Birimi Kıdemli Müdürü Michelle Breslauer ve aracın hazırlanmasında katkı sağlayan UN Global Compact Dönüşümsel Yönetişim Think Lab üyeleri de katılım sağladı.
 
Dönüşümsel Yönetişim: Daha adil, barışçıl ve refah seviyesi yüksek bir toplum olma yolunda bir çerçeve sunuyor.
 
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü, iş dünyasında iyi yönetişimin önemini vurgulayarak şunları söyledi: “Dönüşümsel yönetişim, geleneksel kurumsal yönetim anlayışına ek olarak, çevresel ve sosyal riskleri ve fırsatları da yöneten bir yönetişimi tanımlıyor. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının 16.sı olan “Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar” ile doğrudan ilişkili olan bu kavram; daha adil, barışçıl ve refah seviyesi yüksek bir toplum olma yolunda bizlere önemli bir çerçeve sunuyor. Daha şeffaf, hesap verebilir ve kapsayıcı bir iş kültürü şirketlerin iç ve dış paydaşları nezdinde güven tesis etmelerini sağlayarak iş birliğini güçlendiriyor. Dönüşümsel yönetişim anlayışı, sorunlara hiyerarşik bir yapıda çözüm yerine iş birliği ve paydaş katılımını teşvik ediyor “
 
Dördüncü veri toplamının ve ölçmenin önemini vurgulayarak “Şirketlerin dönüşümsel yönetişim anlayışını tüm süreçlerine entegre edebilmesi için sistematik bir şekilde veri toplayıp bu konudaki ilerlemelerini ölçmeleri gerekiyor. Bugün tanıtımını yaptığımız “Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracı” şirketlerin tüm süreçlerini gözden geçirerek, harekete geçmeleri için bir başlangıç noktası sunuyor.” dedi.
 
Daha sonra UN Global Compact Yönetişim ve Barış Birimi Kıdemli Müdürü Michelle Breslauer “Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracı”nı katılımcılara tanıttı. Breslauer şöyle konuştu:
 "SKA 16; 2030 gündemine ulaşmada barışçıl, adil ve kapsayıcı toplumların kritik rolünü vurgulayan temeli oluşturmaktadır. Dönüşümsel yönetişim ilkelerini stratejilerine entegre eden şirketler, bu yaklaşım sayesinde sistematik değişim yaratma potansiyelini ortaya çıkarabilir. Özel sektörün sürdürülebilir ve sorumlu iş uygulamalarını ilerletmelerinde ihtiyaç duydukları desteği sağlamak için Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracını geliştirdik. Siz de öz değerlendirme aracını keşfedin ve dönüşümsel yönetimi hayata geçirin.”
 
Etkinliğin devamında gerçekleştirilen panelde UN Global Compact üyesi ve “Transformational Governance Think Lab” katılımcısı şirketlerin temsilcileri dönüşümsel yönetişim anlayışını şirketlerine nasıl entegre ettiklerini paylaştılar. Moderatörlüğünü Michelle Breslauer’in yaptığı panelde ARGE Danışmanlık Yönetici Ortağı Dr.Erkin Erimez, Thomson Reuters Kıdemli Direktörü Kellie Wellmann ve RELX Global Kurumsal Sosyal Sorumluluk Başkanı Dr. Marcia Balisciano konuşmacı olarak yer aldı.
 
İş Dünyasında Dönüşümsel Yönetişim neden önemli?
 
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının 16’ncısı olan “Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar” ile doğrudan ilişkili bir yaklaşım olan dönüşümsel yönetişim daha adil, barışçıl ve refah seviyesi yüksek bir toplum olma yolunda önemli bir noktada duruyor. Dönüşümsel yönetişim hem içeride şirket için, hem de dışarıda toplum için bir etki yaratmayı amaçlayan, daha geniş kapsamlı bir yönetişim vizyonu ve isteği ortaya koyuyor. Dönüşümsel yönetişim anlayışı, geleneksel kurumsal yönetim anlayışına ek olarak çevresel ve sosyal riskleri ve fırsatları da yöneten ve en önemlisi paydaşlarla çözüm arayan bir yönetişimi tanımlıyor.
 
Dönüşümsel yönetişim aynı zamanda geleneksel kurumsal yönetim anlayışına ek olarak çevresel ve sosyal riskleri ve fırsatları da yöneten ve en önemlisi paydaşlarla çözüm arayan bir yönetişimi ifade ediyor.Sunduğu bütüncül yaklaşım şirketlerin hem kendilerine hem de faaliyet gösterdikleri toplumlara fayda sağlayabilecek iç ve dış politikalar uygulamalarını mümkün kılıyor. Böylece ekonomik ve kurumsal sistemleri bir bütün olarak etkilemelerine olanak sağlıyor.
 
UN Global Compact şirketlere rehberlik ediyor
 
Şirketlerin dönüşümsel yönetişim anlayışını tüm iş süreçlerine entegre edebilmesi için sistematik bir şekilde veri toplayıp bu konudaki ilerlemelerini ölçmeleri gerekiyor. UN Global Compact, şirketlere durum tespiti yaparak atacakları adımları belirlemelerinde destek olacak eğitim, rehberlik ve araçlar sunuyor. “Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracı”ı (Transformational Governance Corporate Toolkit)[1] şirketlerin dönüşümsel yönetişim alanında harekete geçmesi için şirketlere bir başlangıç noktası sağlıyor. Araç sayesinde şirketler tüm iç ve dış süreçlerini gözden geçirme imkanı buluyor. UN Global Compact Türkiye tarafından Türkçe’ye çevrilen araç şirketlerin kullanımına hazır hale getirildi. Dönüşümsel Yönetişim Öz Değerlendirme Aracı, UN Global Compact Türkiye web sitesinde bu konuda süreçlerini iyileştirmek isteyen tüm şirketin erişimine açık olarak sunuluyor.

Porsche Design Honor Magic V2 RSR, katlanabilir telefon teknolojisini premium spor otomobil tasarım mirası ile birleştiriyor- Basın açıklaması

18 Şubat 2024 • 15:45:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dinamik yazılım tasarımıyla, üst düzey dizaynın yarattığı his ve görünümün sentezini temsil eden HONOR’un bu en yeni akıllı telefonu, markanın premium teknolojiye yönelik ileri görüşlü yaklaşımına ışık tutuyor. Porsche Design ile iş birliği içerisinde üretilen yeni PORSCHE DESIGN HONOR Magic V2 RSR, HONOR’un katlanabilir dünyasındaki lider ince katlanır ekran teknolojisiyle, Porsche'nin spor otomobillerinin sofistike görüntüsünü bir araya getiriyor.
 
Otomobil üreticisi Porsche'nin bir yan kuruluşu olan ve Porsche Design markasının arkasındaki şirket olan Porsche Lifestyle Group'un Tasarım Başkanı Carsten Monnerjan; "Her zaman ortak müşterilerle mükemmel bir uyum içinde olan doğru ortaklar arıyoruz" diyor. Monnerjan, Porsche 911'in yaratıcısı tarafından kurulan ve onun adını taşıyan Avusturya'nın Zell am See kentindeki Studio FA Porsche'de yaratıcı bir ekibi yönetiyor.
 
Şirketin iş birliği ve ortaklıklara yüksek bağlılığı olduğunu açıklayan HONOR baş tasarımcısı Yuan; "Honor ve Porsche Design'ın, sektörün ölçütlerini belirleyen bir dizi üst düzey ve yenilikçi ürün sunma konusunda aynı vizyonu paylaştığını düşünüyorum. Porsche Design'dan daha iyi bir ortak bulamazdık, ikimiz de yeni ve heyecan verici ürünler için kendi yolumuzu çizmek üzere kural kitabını yırtıp atmaktan korkmuyoruz.” diyor.
Seçkin bir tasarım ve yaşam tarzı markası olan Porsche Design, eşsiz Porsche ruhunu ve değerlerini hayata geçirmeye kendini adamasıyla öne çıkıyor. HONOR ise insan odaklı inovasyonlarıyla akıllı telefon sektöründe önemli bir oyuncu olarak yer alıyor. Bu ortaklık, küresel ve premium bir marka olarak HONOR’un dünyanın dört bir yanındaki tüketicilere kolektif yenilikler getirmesine yardımcı oluyor.
"Telefonlar günün her saati müşterilerimizin elinde. Her gün kullanıcı yolculuklarının bir parçası olması için onu seçiyorlar, her zaman kullandıkları bir şey. Sizi asla hayal kırıklığına uğratmaması ve kullanımı keyifli olması gereken bir ürün. " diyen Monnerjan, Porsche'nin lüks spor otomobilleri ve SUV'ları ile bir benzerlik kuruyor. "Bunlar sahip olmaktan gurur duyacağınız ürünler: İki marka da bunun böyle olmasını sağlamak için en yeni teknolojileri, malzemeleri ve kullanıcı arayüzlerini bulmaya çalışıyor.” diyor.
HONOR’un akıllı telefon pazarının premium segmentindeki yolculuğu hızlı bir şekilde devam ediyor. Sadece 234 g ağırlığında ve katlandığında 9,9 mm kalınlığında olan PORSCHE DESIGN HONOR Magic V2 RSR, katlanabilir cihazlar için inovasyonun sınırlarını zorluyor. Cihaz, Porsche'nin görsel diline atıfta bulunan benzersiz şekilli kamera lensi muhafazası ile farklı spor otomobil DNA'sını kullanıyor. Bu, cihazın sadece görünümüne değil, fiziksel hissine de yansıyor. Monnerjan, "Şekli veya tasarımı çok belirgin hale getirmemek önemli" diyor. “Aradığımız şey, biçim dilimizin DNA'sı aracılığıyla temel özellikleri nasıl öne çıkarabileceğimiz. Bunu da telefona Bunu da telefona dokunduğunuzda, şekilleri ve dokuları hissederek yapıyoruz.”
Porsche Design, akıllı telefon segmentinde uzun bir çalışma geçmişinin yanı sıra zengin bir lüks tasarım portföyüne sahip. Monnerjan, "Markamız akıllı telefon sektöründe 15 yılı aşkın bir süredir başarıdan başarıya koşuyor. Prestijimiz ve başarımız, sadece efsanevi Porsche 911'i tasarlamakla kalmayıp aynı zamanda dünyanın ilk tamamen siyah kol saati olan 1972 tarihli Chronograph 1'i de yaratan Profesör Ferdinand Alexander Porsche tarafından tanımlanan zamansız, işlevsel ve saf tasarım felsefesinden kaynaklanıyor” diyor.
Bu titiz sadelik mirası, PORSCHE DESIGN HONOR Magic V2 RSR’in tasarımında da devam ediyor. Monnerjan, "Felsefemiz, her ürünün sade, kullanışlı ve temel unsurlara indirgenmiş olması gerektiğidir, üründe aşırıya kaçan hiçbir şey olmamalı." diye açıklıyor.
Porsche'nin Taycan ve yeni Macan'ın başını çektiği yeni nesil yüksek performanslı BEV'leri, iki sektör arasındaki bir başka sinerjiyi vurguluyor. Yuan, "Lityum pil anotlarında silikon bazlı malzemelerin kullanımı büyük umut vaat ediyor. HONOR, batarya yoğunluğunu arttırmak ve düşük sıcaklıklardaki performanslarını iyileştirmek için silikon karbon kompozit anotların kullanımına yatırım yaparak batarya teknolojisindeki yeniliklere öncülük ediyor. HONOR’un sektörler arası inovasyonu keşfetme konusundaki öncü çabalarını gösterecek başka ortak tasarımlı cihazları da tanıtacağız." diyor.
 
Porsche Design'ın becerileri yeni cihazın fiziksel formunun ötesine uzanıyor; Monnerjan'ın ekibi kullanıcı arayüzünün bazı kısımlarının şekillendirilmesine de yardımcı oldu. Monnerjan, "Porsche 911'in arka ışığı canlı duvar kağıdı için ilham kaynağı olurken, şarj ekranındaki animasyon Porsche'nin ilk tamamen elektrikli spor otomobili Taycan'dan esinlendi" diyor.
 
İki marka arasında 911'in akıcı hatlarını çağrıştıran telefonun arkasındaki 'flyline' gibi başka sinerjiler de var; renk ise Porsche'nin ürün yelpazesinin hatlarını vurgulamak için sıklıkla kullanılan tanıdık bir ton olan Agate Grey. "Flyline tasarımı sadece ikonik ve zamansız bir tasarım değil, aynı zamanda Porsche'nin mükemmel aerodinamik yeniliklerinin bir tezahürüdür. Bu hız çizgisi akıllı telefon gövdesine uygulandığında, sadece telefona benzersiz bir dinamizm duygusu katmakla kalmıyor, aynı zamanda kullanıcının tutuşunun eğriliğine de uyum sağlıyor' diyor Yuan. Akik Grisi, Honor ve Porsche Design'ın ortaklaşa geliştirdiği ürünlerdeki diğer renk seçeneklerine katılabilir. Yuan, "Gelecek cihazlarımızda Porsche'nin renk çeşitlerinden ve ikonik tasarım öğelerinden daha fazla ilham alacağız," diye açıklıyor.
 
Yuan, "İmza niteliğindeki tasarım dilimizin her zaman kullanılan malzemelerin güzelliğini takip etmesi gerektiğine inanıyoruz. Porsche'nin heykelsi dokusunu kasaya dahil ettik ve Porsche 918 Spyder'ın A sütununda takviye dolgusu olarak kullanılan süper fiberglas adlı bir malzeme kullandık. Bir de titanyum alaşımı var - gücünü ve dayanıklılığını gerçekten hissedebiliyorsunuz. Hepsinden önemlisi, her zaman öne çıkan ve benzersiz olan ikonik bir şey yaratmaya çalışıyoruz." diyor.
Bu zarif paketin içerdiği teknik yenilikler, katlanmış cihazı bu kadar ince yapan gelişmiş kasa tasarımından ekranı koruyan ilk çizilmez NanoCrystal Shield'e kadar etkileyici. Monnerjan, "Elbette bir telefonun sahip olması gereken bazı unsurlar vardır, kameralar gibi. Araba tasarımında da durum aynı; tasarımcıya mühendisler tarafından belirlenen bir paket veriliyor, bu yüzden iki disiplinin iş birliği yapması gerekiyor." diyor.
Ekranın kendisi 1.07 milyar rengi destekleyen katlanabilir bir OLED LTPO ekran. Entegre dinamik karartma ve Sirkadiyen Gece Ekranı işlevi, gözlerin her zaman rahat olmasını sağlıyor. PORSCHE DESIGN HONOR Magic V2 RSR, Honor Image Engine tarafından desteklenen etkileyici bir üçlü arka kamera sistemine sahip ve Gece, Yakınlaştırma ve Hızlandırılmış fotoğrafçılık dahil olmak üzere çok çeşitli çekim modlarını destekliyor. Ayrıca, telefon ön ve arka kameralarda 4K videoyu ve Honor'un kendi yapay zeka destekli Hareket Algılama Teknolojisini ve Hover Fotoğrafçılığını destekliyor.
 
Porsche Design Honor Magic V2 RSR
Monnerjan'a göre yapay zeka yeni bir tasarım kaynağı değil, bir başka yaratıcı araç. Bununla birlikte, bu teknolojinin özellikle arama, etkileşim ve fotoğrafçılık açısından telefonlarımızı nasıl kullandığımız üzerinde büyük bir etkisi olacak. Honor'un yeni piyasaya sürdüğü MagicOS 8.0, geleneksel girdilerin yanı sıra dili, görüntüleri, jestleri ve göz hareketlerini yorumlayan, amaç tabanlı kullanıcı arayüzünü (IUI) yönlendiren bir yapay zeka içeriyor.
Yuan’ın açıklamalarına göre Honor'un ilerleyen zamanlarda tanıtacağı bir başka amiral gemisi akıllı telefonu iki marka arasındaki ortaklığın daha yeni başladığını gösterecek. Bu konuya Monnerjan ise; "Asıl zorluk yenilik yapmaya devam etmek.” diyor.
hihonor.com porsche-design.com
 

PepsiCo Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi ile bu yılda STEM alanında eğitim gören kız öğrencileri desteklemeyi sürdürüyor

18 Şubat 2024 • 15:40:01

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dünyanın lider yiyecek ve içecek şirketlerinden PepsiCo, daha iyi bir gelecek ve daha sürdürülebilir bir yaşam için hayata geçirdiği pep+ stratejisi doğrultusunda, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın gerçekleşmesine katkı sağlayacak değer yaratan sosyal sorumluluk projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Bu kapsamda PepsiCo Vakfı desteği ve Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliği ile 2022 yılında hayata geçirdiği PepsiCo Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi ile bu yılda STEM alanında eğitim gören kız öğrencileri desteklemeyi sürdürüyor.
 Bugüne kadar 325 öğrencinin burs aldığı PepsiCo Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi kapsamında düzenlenen seminerde bursiyerler, Can Gürses’in moderatörlüğünde Koç Üniversitesi Kimya ve Biyoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seda Keskin Avcı, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Öğretim Üyesi Dr. Gözde Korkmaz ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lale Akarun ile buluştu.
 
PepsiCo, pep+ stratejisi doğrultusunda çeşitliliği, eşitliği ve kapsayıcılığı geliştirerek gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya ve daha sürdürülebilir bir yaşam bırakmak hedefiyle sosyal sorumluluk projeleri üretmeye devam ediyor. Bu kapsamda PepsiCo’nun üç yıl önce PepsiCo Vakfı desteği ve Türk Eğitim Vakfı (TEV) iş birliği ile hayata geçirdiği PepsiCo Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi bu yıl da STEM alanında öğretim gören kız öğrencileri desteklemeyi sürdürüyor.
 
Bilim, teknoloji, matematik ve mühendislik (STEM) alanlarında kız öğrencilerin daha fazla yer alması için farkındalık yaratılarak STEM alanlarına katılımda oluşan toplumsal cinsiyet açığının kapanmasına katkıda bulunulması amacıyla gerçekleştirilen projeyle bugüne kadar 325 öğrenci desteklendi. 37 yeni öğrencinin dahil olduğu proje kapsamında 2024 yılında da 200 kız öğrenciye TEV üzerinden burs veriliyor. Bu bursiyerlerin yüzde 23’ü deprem bölgesinde öğrenim görüyor.
 
PepsiCo bugüne kadar 71 ülkede toplumsal cinsiyet eşitliği girişimlerini hayata geçirdi. Küresel olarak PepsiCo Vakfı aracılığıyla 2025’e kadar en az 12,5 milyon kadın ve kız çocuğunun faydalanacağı girişimlere 100 milyon dolarlık yatırım yapma sözü doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor.
 
Evrim Şen “Daha iyi bir dünya inşa etmek için küresel amaçlar doğrultusunda sosyal sorumluluk projeleri üretmeyi kendimize misyon edindik.”
 
Evrim Şen, “PepsiCo Türkiye olarak, pep+ stratejisi doğrultusunda sürdürülebilir bir gıda sisteminin oluşturulması için çalışırken, aynı zamanda da toplumsal etkimizi artıracak, dünyayı daha iyi bir yer haline getirecek projeleri de odağımıza alıyoruz. Bu kapsamda özellikle toplumsal cinsiyet eşitliği, eşitsizliklerin azaltılması ve nitelikli eğitim konularına odaklanıyoruz. Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi Projesi de bu anlayışla hayata geçirdiğimiz bir proje. Bu projeyi hayata geçirmemizin nedeni; kız öğrenciler için STEM eğitimine ilişkin eşitsizlikleri ortadan kaldırmak ve bu alanda kadınları güçlendirmek. Çünkü hepimiz çok iyi biliyoruz ki sadece Türkiye’de değil tüm dünyada bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanı seçen kadınların oranı oldukça düşük. Ve bu konuda kadınların STEM alanında okuyamayacağına dair önyargılar var. Biz de bu önyargıyı kırmak için harekete geçtik. Çünkü STEM alanları, dijitalleşen dünyada giderek daha fazla önem kazanıyor, eşitsizliklerin ortadan kalması için kadınların da bu alanda daha fazla desteklenmesi gerekiyor. Bu sebeple hayata geçirdiğimiz projeyi çok kıymetli buluyoruz, bu projenin aynı zamanda STEM alanlarında kadın istihdamının arttırılmasına da katkı sağlayacağına inanıyoruz. Türk Eğitim Vakfı iş birliğiyle üç yıldır gerçekleştirdiğimiz projeye Türkiye’nin dört bir yanından STEM alanında okuyan kız öğrenciler başvuruyor, ilginin bu kadar yoğun olacağını tahmin etmiştik ve bunun gerçekleştiğini görmek bizleri gerçekten duygulandırıyor. Daha adil daha eşitlikçi ve daha sürdürülebilir bir dünya için biz PepsiCo olarak var gücümüzle çalışmaya ve hayata geçirdiğimiz sosyal sorumluluk projeleri ile birçok kuruma ilham olmaya devam edeceğiz” dedi.
 
Türk Eğitim Vakfı Genel Müdürü Banu Taşkın, eğitimde fırsat eşitliğinin önemine vurgu yaparak “Cinsiyet ayırt etmeksizin her bireyin nitelikli eğitime erişim sağlaması toplumda daha adil ve kapsayıcı bir ortamın oluşturulmasına olanak tanıyor. Bu noktada kadınların, potansiyellerini gerçekleştirebilmeleri için profesyonel ve sosyal yaşama katılımının desteklenmesi büyük önem arz ediyor. PepsiCo gibi kurumların eğitimde fırsat eşitliğini desteklemeleri, çeşitlilik ve kapsayıcılığı bir ilke olarak kabul etmeleri ve bu doğrultuda faaliyetler göstermeleri çok kıymetli. Türk Eğitim Vakfı olarak biz de bu noktada sürdürülebilir kalkınma hedefleri olan nitelikli eğitim ve toplumsal cinsiyet eşitliği ilkelerini esas alarak üstümüze düşen görevleri yerine getiriyor, öğrencilerimizin hayatlarında pozitif etki yaratmak için gayretle çalışıyoruz. Bu kapsamda kız öğrenci yurtlarımız, hayata geçirdiğimiz burs fonları, projeler ve iş birliklerimizle genç kadınların eşit fırsatlara ulaşmasına destek oluyoruz. Bu anlamda PepsiCo da iş birliği ve yol arkadaşlığı yaptığımız çok değerli kurumlardan biri. Birlikte hayata geçirdiğimiz Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi ile kadın bursiyerlerimize finansal desteğin ötesinde çok yönlü destekler sunuyor, geleceğin bilim kadınlarının kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyoruz. Mentorluk ve staj imkanları ile genç kadınları ilham verici rol modeller ile buluşturuyor, onları profesyonel hayata hazırlayabilmek adına farklı çalışmalar yürütüyoruz. Bu vesileyle PepsiCo’ya, projeyi başından itibaren büyük bir heyecanla sürdüren tüm PepsiCo Ailesi çalışanlarına ve tüm değerli basın mensuplarına kalpten teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.
 
Çocuklar için Matematik Akademisi kurucusu Can Gürses, önemli araştırmalardan bazı veriler paylaşarak şöyle konuştu: “Dünya genelindeki kadın araştırmacıların sayısı yüzde 30’un altında. UNDP’nin verilerine göre, Türkiye’de STEM alanlarından mezun olanlar arasında kadınların oranı yüzde 34.7 ve üniversite yerleştirmelerinde ilk binde yer alan sayısal bölüm öğrencileri içerisinde STEM alanlarına yerleşme oranı erkeklerde yüzde 81.3, kızlarda ise yüzde 18.6 civarında. Ancak aynı raporlar oldukça ironik bir başka sonucu daha bize söylemekte: Hemen her ülkede kız çocuklarının STEM alanında yüksek öğrenim görme becerisinin erkek öğrencilere denk veya onlardan daha iyi olduğu gözlenmiştir. Bu bağlamda, Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi projesi kapsamında geleceğin bilim kadını adaylarının hem dünya çapında ün yapmış Türk bilim kadınlarından mentorluk almasını hem de TEV’in sağladığı burs desteğini oldukça önemli buluyorum ve destekliyorum.”
 
PepsiCo Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi’nde şimdiye kadar 325 öğrenciye burs verilirken 14 öğrenci de PepsiCo’da staj yapma fırsatı buldu
 
Akademide öğrenciler STEM alanlarında eğitimlerin yanı sıra birçok farklı destekten de yararlanma fırsatı yakalıyorlar. Öğrenciler TEV’in çeşitli eğitim programlarına katılma imkanına sahip olurken aynı zamanda da PepsiCo’nu Türkiye’de kurucu destekçisi olduğu Milyon Kadına Mentor projesi üzerinden mentorluk da alabiliyorlar. Program kapsamında bugüne kadar 325 kız öğrenciye burs verilirdi, Akademiden mezun olan öğrenci sayısı ise 71. Bunların yanı sıra öğrenciler için ufuk açıcı paneller ve seminerler de düzenleniyor. PepsiCo ayrıca proje kapsamında bursiyerlere fabrikalarında ve genel merkezde staj imkanı vererek öğrencilerin kariyer basamaklarını sağlam bir şekilde çıkmaları için destek oluyor. Şimdiye kadar 14 öğrenci proje kapsamında PepsiCo’da staj yapma imkanına sahip oldu.
 
Alanında uzman dünyaca ünlü isimlerle ilham seminerleri
 
PepsiCo, PepsiCo Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi Projesi’nde kızların eğitimlerini, gelişimlerini ve kariyerlerini desteklemek için alanında uzman dünyaca ünlü isimlerle çalışıyor. Daha önceki dönemlerde Karadelikler, nötron yıldızları ve teorik astrofizik konusundaki araştırmaları ile dünya çapında ses getiren bilim kadını Feryal Özel, akademisyen ve girişimci Özge Akbulut ve döngüsel ekonomi alanında çalışan Zöhre Kurt gibi önemli isimler, düzenlenen seminerlerde yaptıkları konuşmalarla kız öğrencilere hem ilham hem de cesaret verdiler. Program kapsamında bu yıl da birbirinden deneyimli, alanında uzman isimlerle kız öğrencilere ilham verecek seminerler düzenlenmeye devam edilecek.
 
Akademinin düzenlediği panele Türkiye’nin dört bir yanından katılım oldu
 
Her yıl olduğu gibi bu yıl da PepsiCo, Geleceğin Bilim Kadınları Akademisi’nin yeni dönemi başlamadan önce bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Can Gürses’in yaptığı panele STEM alanında çok önemli ve başarılı bilim kadınlarımız; Koç Üniversitesi Kimya ve Biyoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seda Keskin Avcı, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Öğretim Üyesi Dr. Gözde Korkmaz ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lale Akarun konuşmacı olarak yer aldılar. Türkiye’nin farklı üniversitelerinden İstanbul’a panele gelen öğrenciler, bilim kadınlarının hikayelerinden ilham aldıkları bir gün geçirdiler.

Hesaba Altın Havale

Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.

Ücretsiz Hızlı Kargo

Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.

Üst Düzey Güvenlik

256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.

Sertifikalı Ürünler

Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.

hand-package-delivery