Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye’nin tek güneş enerjisi ve enerji depolama Fuarı Solar+Storage NX ve eş zamanlı düzenlenen sektördeki tek elektrikli araç şarj altyapısı odaklı Fuar ve Zirve NextGen E-Mobility + Charge Expo & Summit, 31 Ağustos - 02 Eylül 2023 tarihleri arasında İstanbul’da Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde ziyarete açıldı. Açılışa katılan EPİAŞ Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu, “İklim değişikliği dünyanın da bizim de büyük derdimiz. Gelecek nesillerimiz çok ciddi bir tehdit altında. Bu tehdidin tek bir silahı var yenilebilir enerji. Dünyanın en büyük enerji kaynağı güneş ve enerji sektörünün de yeni kralı güneş. Otomotiv sektörünün yeni kralı da elektrikli araçlar.
Solis Fuarcılık, Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED) ve Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD) işbirliği ile düzenlenen Solar+Storage NX ve NextGen E-Mobility + Charge Expo & Summit,31 Ağustos’ta Tüyap Interexpo Salonu’nda gerçekleşen ortak açılış töreni ile başladı. Törene, Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. - EPİAŞ Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu, Otomotiv Yazarı Okan Altan, GENSED Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Murat Özdemir, TEHAD Kurucu Başkanı Berkan Bayram, katılımcı firmalar ve ziyaretçiler katıldı.
“Depolama teknolojileri güneş kaynağını daha güvenilir ve istikrarlı hale getirecek”
Açılışta konuşan EPİAŞ Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu, iklim değişikliğinin gelecek nesilleri tehdit ettiğini ve bu tehdidin tek silahının da yenilebilir enerji olduğunu belirtti ve “Dünyanın en büyük enerji kaynağı güneş ve enerji sektörünün de yeni kralı güneş. Otomotiv sektörünün yeni kralı da elektrikli araçlar. Dolayısıyla yeni krallığı bir araya getiren GENSED ve TEHAD yönetimlerine teşekkür ederim.” dedi. Enerji depolamanın önemine değinen Türkoğlu, “Yenilebilir enerji portföyümüzün yüzde 55 kurulu güce sahip, bunun üretime yansıyan kısmı da yüzde 45. Bugün burada bir güzel şey daha var. Güneş kaynağını daha güvenilir ve istikrarlı hale getirecek depolama teknoloji. O anlamda değişim çok önemli.” dedi.
“Biz dünyada yatırımlar anlamında ön planda olan bir ülkeyiz.”
Türkoğlu şöyle devam etti: “ Yenilebilir yatırımlarında Avrupa’da 5’nci, dünyada 12’nci sıradayız. Bu depolama teknolojileriyle bunun çok daha iyi noktalara geleceğini düşünüyorum. Bir de yerli teknoloji konusu var. Dışarıdan teknoloji getirmek hem zaman alıyor hem de daha yüksek maliyetli. Bugün güneş enerjisi sektörünün paydaşları olarak övünebileceğimizi düşünüyorum; yüzde 70 oranında yerli teknoloji kullanıyoruz. Bu çok büyük bir değişim. Rüzgarda da bu yüzde 60’larda. Bu ilerisi için de büyük bir avantaj sağlayacak diye düşünüyorum.”.
“15 Aralık’tan itibaren isteyen şarj istasyonları sadece yenilebilir elektrikle şarj edecekler”
YEK-G’ye de değinen Türkoğlu, şeffaf ve sürdürülebilirlik açısından önemli olan blok zincir teknolojisini kullandıklarını belirtti ve YEK-G’nin yatırımcılar için çok önemli bir araç olacağını söyledi ve şöyle devam etti: “Yakın zamanda bir yönetmelik değişikliği de oldu. Elektrikli araçların şarj istasyonlarında yeşil sertifika kullanılacak. Bununla ilgili yazılım geliştirmesi yapıyoruz. 15 Aralık’tan itibaren isteyen şarj istasyonları sadece yenilebilir elektrikle şarj edecekler. Bazıları için EPDK bunu zorunlu hale de getirdi. Bu da güneş enerjisi sektörü için ayrı bir değer katmış oldu.”. EPİAŞ Genel Müdürü Ahmet Türkoğlu, Enerji verimliliğini ölçmek için de yeni bir piyasa çalışması yaptıklarını ve 2026 başında karbon piyasasının devreye gireceğini ifade etti.
“Güneş enerjisini artık alternatif değil baz enerji kaynağı olmalı”
Sözlerine, “Güneş enerjisini artık alternatif bir enerji kaynağı olmaktan çıkartıp depolamanın da desteğiyle bir baz enerji kaynağı haline getirmemiz gerektiğini düşünüyoruz.” İfadesi ile başlayan GENSED Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Murat Özdemir, “Eş zamanlı düzenlediğimiz Solar+Storage NX ve NextGen E-Mobility + Charge Expo & Summit’i konferanslarla destekleyerek öncelikle farklı gibi görünen ama iç içe geçmiş ve birbirinden sinerji elde eden sektörleri bir araya getirmeyi ve aslında geleceğin nasıl dönüştüğünü, bu dönüşüm içinde de her bireyi etkileyen şeyler olduğunu ve bu sinerjinin nerelere gidebileceğini göstermeyi amaçladık” dedi.
“Dünyanın Güneşine Talibiz”
“Dünyanın güneşine talibiz diyorum çünkü bu potansiyelimiz var” diyen Özdemir, “Türkiye inşaat sektöründe ikinciliğini hala koruyor ama bulunduğumuz coğrafya Çinliler için uzak gelemezler. Güneş enerji santrallerinin hızlı tasarlanıp kurulması lazım. Bizim mühendislik firmalarımız, panel üreten firmalarımız var, yüzde 95’ini biz Türkiye’de üretiyoruz. Artık hücre de üretiliyor. Önümüzdeki dönemde EXPONET gibi bir platformla birlikte bütün üyelerimizi ve sektörümüzü dış dünyalara taşımak istiyoruz. Fuarımızda dünyanın her yerinden gelen 350 kişilik bir Alım Heyeti var. 3 gün boyunca buradaki katılımcılarla bir network ortamı yaratıp oluşturulacak network ile birlikte bunun başlangıcını yapmak istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“Güneş enerji sistemleri, depolama sistemleri ve elektrikli araçlar, bu üç başlık ilk kez Türkiye’de bir araya geldi”
Elektrikli araçların gerçek anlamda yeşil elektrikle hareket etmesi konusunda müthiş bir dönüşüm olduğuna dikkat çeken TEHAD Üyesi Okan Altan ise “Gerçek anlamda yeşil elektrik kullanıldığı zaman ‘Bu elektrikli araç gerçekten çevrecidir, çevreci bir ulaşım sisteminin parçasıdır’ diye söyleyebiliyoruz. O yüzden fuarda da göreceksiniz. Bir tarafta güneş enerji sistemleri, bir tarafta da depolama sistemleri, bir tarafta da elektrikli araçları göreceksiniz. Bu üç başlık ilk kez Türkiye’de bir araya geldi. Bu benim çok hoşuma gidiyor çünkü elektrikli araçların temiz enerji ile hareket etmesi gerekiyor.” dedi.
“Elektrikli araçlar ve şarj istasyonları teknolojisi de işte tam bu noktada hayatımızın ortasına girmiş durumda”
Solar+Storage NX ve NextGen E-Mobility + Charge Expo & Summit’te elektrikli araçlar, şarj istasyonları, enerji depolama, güneş enerjisi ve güneşle bağlı teknolojilerin konuşulacağını ifade eden TEHAD Yönetim Kurulu Başkanı Berkan Bayram şöyle devam etti: “3 gün boyunca tüm bu başlıklar altındaki teknolojiler, yatırım imkanlarını, işbirliklerini ve buradan çıkacak sonuçlarla da belki yol haritalarımızı belirleyeceğiz. Türkiye olarak çok güzel bir noktadayız. Çok değerli yatırımlarımız var gerek güneş gerek yenilenebilir enerji yatırımları ve gerekse şarj yatırımları noktasında çok hızlı ilerliyoruz. TEHAD olarak da biz bu yatırımlar, raporlamalar ve yol haritaları noktasında da genellikle hem girişimciler hem yatırımcılar hem de kamu tarafında yoğun işbirlikleri gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Günümüzde zamanı gelmiş bir olgunun ya da zamanı gelmiş bir teknolojinin önünde durma şansı olmuyor. Eğer bir şeyin zamanı gelmişse onu yapma durumuna geçiyorsunuz. Elektrikli araçlar ve şarj istasyonları teknolojisi de işte tam bu noktada hayatımızın ortasına girmiş durumda.”.
Türkiye’nin ilk enerji depolama fuarını gerçekleştiriyoruz
Fuarlar hakkında bilgi veren Solis Fuarcılık ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Feraye Gürel ise “Türkiye’nin ilk enerji depolama fuarını gerçekleştiriyoruz. Bunu ilk olarak biz gerçekleştiriyoruz. Fuarımızın önemli özelliği yurt dışı ziyaretçilerimizin yurt içi ziyaretçilerinden fazla olması. Bizler Türkiye’deki yatırımcıların ağırlıklı olarak iş yapacağı bölgeleri tercih ettik. Kuzey Afrika, Sahra altı gibi bir çok ülkelerden Alım Heyetleri var. İhracata katkısı çok fazla olacak. Yaklaşık 600’e yakın yüzyüze toplantılar yapacağız. Fuara toplamda 135 firma katıldı ve devamı gelecek. Elektrikli araçlar tarafında ise Türkiye’ye henüz yeni giriş yapmış markaların modelleri sergileniyor.” dedi.
Solar Storage NX Fuarı’nın sektör için 2 milyar dolar iş hacmi oluşturması bekleniyor
Uluslararası enerji yatırımcılarının Türk iş dünyası ile buluştuğu yeni nesil ticari ve teknoloji paylaşım noktası Solar Storage NX, ilk gününde yoğun ziyaretçi ilgisi ile karşılaştı. Sektör için 2 milyar dolarlık iş hacmi oluşturması beklenen fuarda Güneş Enerjisi Sistemleri, Enerji Depolama Teknolojileri, Mühendislik, Tedarik ve İnşaat, EPC Projeleri, Dijitalizasyon, Akıllı Enerji Çözümleri ve E-Mobilite ürün grupları sergileniyor.
Solar+Storage NX ve eş zamanlı düzenlenen NextGen E-Mobility + Charge Expo & Summit, 02 Eylül’e kadar Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde ziyarete açık kalacak.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ve 2022 yılında AR-GE çalışmaları tamamlanarak OPLOG tarafından sektörün kullanımına sunulan yerli ve milli lojistik robotu TARQAN, dünyada da lojistik sektörünün dikkatini çekmeye devam ediyor. Depolama ve ürün toplama süreçlerinin otonom hale dönüştürülerek mükemmel şekilde yönetilmesine katkı sağlayan TARQAN, depo içi verimliliğini yüzde 400'e kadar çıkarıyor. Geleneksel depolarda karşılaşılan insan kaynaklı sipariş toplama hatalarını yüzde 99,99 azaltıyor; toplama hızını yine geleneksel depo süreçlerine kıyasla 3 kat hızlandırıyor. Böylelikle, ürünlerin tüketicilere eksiksiz ve zamanında ulaşmasını sağlıyor.
TARQAN, sipariş geldiğinde minimum sürede karar alarak, deponun içinde buna göre hızla hareket ediyor. Ürünlerin bulunduğu en yakın raflara gidiyor ve 1 tona kadar yük kaldırma kabiliyetiyle rafları operasyon sorumlularına taşıyor. OPLOG böylece, depolama alanlarında insansız çözümlerle, süreçlerinin kusursuz ilerlemesini sağlıyor.
OPLOG teknolojisiyle nasıl fark yaratıyor?
OPLOG, cirosunun yüzde 30'unu AR-GE'ye ayırarak operasyonel verimliliği artırmaya yarayan kendi depo içi yazılımlarını ve robotik teknolojilerini geliştiriyor. Yapay zeka ve robot teknolojilerinin ön plana çıktığı günümüzde, yerli ve milli teknoloji ve AR-GE gücüyle geliştirdiği TARQAN ile de sektörde öncü rol üstleniyor. OPLOG'un kendi fulfillment merkezlerinde uyguladığı esnek depolama sisteminden sipariş karşılamaya kadar olan tüm süreçler, kendi geliştirdiği teknolojiler sayesinde en üst düzey verimlilik ile çalışıyor.
Kaotik (esnek) depolama olarak adlandırılan bu depolama sistemi, OPLOG'u Türkiye'de benzer hizmet ve uygulamalar sunan rakipleri arasından ayrıştıran en büyük özelliği. Geleneksel depolardan farklı olarak, OPLOG'un fulfillment merkezlerinde her bir ürün, boyutları ve depolama koşulları göz önünde bulundurularak yazılımları üzerinden atandıkları farklı lokasyonlarda, farklı markaların ürünleriyle beraber depolanıyor.
Bu raflama sistemi hem OPLOG'un kendi çalışmalarında hem de doğrudan müşterilerine sunduğu hizmette maliyet ve zaman tasarrufu sağlıyor. Bir rafta birden fazla markanın ürünlerinin bulunduğu modelde, mal kabul aşamasının hemen ardından, gönderilen ürünlerin niteliği, adetleri, özel saklanma koşulları ve gönderim seçenekleri gibi tüm bilgiler OPLOG'un geliştirdiği WMS (Warehouse Management System) sistemine ekleniyor.
TARQAN' diğer robotlardan çok farklı!
Yenilikçi bir robotik sistem sunan TARQAN, sektörde ürünleri A noktasından B noktasına götüren diğer robotların oluşturduğu sistemin ötesinde, fullfilment depolarındaki operasyonel verimliliği artırmak üzere geliştirildi.
Ürünlerin depo içerisinde hangi raflarda ve rafların depo içerisinde hangi konumda yer alacağına karar verebilmesi sayesinde TARQAN, hem depolama hem de ürün toplama aşamalarında verimlilik artışı sağlıyor. TARQAN 1 ton yük kaldırma kabiliyetine rağmen sadece 194 mm yüksekliğine sahip ve sınıfın en ince fulfillment robotu olarak rakiplerine kıyasla yüzde 10 daha fazla depolama alanı sunuyor.
Bir depo çalışanı tek başına saatte 120-150 ürün toplarken, aynı işi TARQAN ile birlikte yaptığında bu sayı 500'e kadar çıkabiliyor. Bu sayede OPLOG, TARQAN ile sipariş toplama verimliliğini yüzde 400 artırarak, depolama alanlarını ve dolayısıyla bu alanların verimliliğini de büyük ölçüde artırıyor. TARQAN, OPLOG'un akıllı depolarında ürün lokasyonlarını belirleyen, stok ve sipariş takibi yapabildiği kendi yazılımı Depo Yönetim Sistemi (WMS) ve müşterilerinin tüm bu süreçleri takip edebildiği platformu OPLOG-ONE ile tamamen entegre çalışıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) ve Sürdürülebilirlik Akademisi'nin birlikte düzenlediği Sürdürülebilir Gıda Zirvesi, 9. yılında sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirerek gıdanın geleceğini ele almaya devam ediyor. Bu yıl "Su Hayattır, Su Gıdadır - Kimse Geride Kalmasın" temasında gerçekleşecek zirve, 17-18 Ekim tarihlerinde T.C Tarım ve Orman Bakanlığı ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) desteğiyle düzenlenecek. Gıda sektörünün tüm paydaşları, zirvede bir kez daha iklim değişikliğinden gıda ekonomisine gündemin önemli konularında fikir alışverişinde bulunacak.
Gıda sanayii ve tedarikçilerinin temsilcileri, start-up'lar ve HORECA profesyonelleri dahil olmak üzere tüm gıda dönüşüm liderleri, geleceğin gıdalarını pozitif yönde değiştirebilme hedefiyle zirvede bir araya gelecek. Ayrıca zirvede iş dünyasının yanında kamu, bilim ve sivil toplum alanlarından ulusal ve uluslararası uzmanlar da yerlerini alacak. Sektörün önde gelen firmalarının sponsorluğuyla güçlenen zirve bu sene ilk gün fiziki olarak, ikinci gün ise online olarak düzenlenecek. Dileyen katılımcılar bilet alarak fiziki etkinliğe katılırken, etkinlik her iki gün online olarak da takip edilebilecek.
Gıda alanının tüm paydaşlarını bir araya getiriyoruz
Etkinliğin ev sahiplerinden Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS) Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Sidar, dokuzuncusu gerçekleşecek olan zirveyle ilgili olarak; "Gıda insan hayatının devamını sağlayan en temel ihtiyaç. Pandemi, doğal afet ve kriz dönemlerinde üretiminden tedarikine gıdanın sürdürülebilirliğinin önemini bir kez daha görüyoruz. Bu noktada bütünsel bir bakış açısıyla tüm paydaşların bir araya gelmesi gerektiğini her zaman vurguluyoruz. TÜGİS olarak öncülük ettiğimiz gıda sektörünün paydaşlarının bir araya geldiği Sürdürülebilir Gıda Zirvesi'ni, 9. kez düzenlemenin gururunu yaşıyoruz" açıklamalarında bulundu
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Blokzincir ve kripto para sektörü temsilcilerini, teknoloji liderlerini ve yatırımcıları bir araya getiren Istanbul Blockchain Week 22 -23 Ağustos tarihlerinde Hilton İstanbul Bomonti Hotel'de düzenlendi. Istanbul Blockchain Week'in Silver kategoride resmi sponsorluğunu üstlenen GoArt Metaverse, yeni paradigma değişiminde Metaverse odaklı sunumlarıyla dikkatleri üzerine topladı.
GoArt Metaverse Kurucu & CEO'su Burak Soylu, Hype'ın ötesi: Sürdürülebilir bir Metaverse oluşturmak'' başlıklı oturumda yaptığı sunumla bizleri bekleyen dijital geleceğe dair önemli ipuçları paylaştı. Soylu sunumu sırasında 2020 yılından bu yana devam eden ve sanal dünya ile gerçek dünyanın kesiştiği bir dijital alan olan Metaverse rüzgarının, geçici bir popülerlik olmanın ötesinde, iş yapış modellerini kökten değiştirecek bir yenilik olduğunu vurguladı. NFT ve Metaverse'ün evrimine sağlam adımlarla devam ettiğini söyleyen Burak Soylu sözlerine şöyle devam etti: ''GoArt olarak kitlelerin Metaverse entegrasyonunun öneminin büyük olduğunu düşünüyoruz. Tasarladığımız dünyaların fiziksel dünyanın bir kopyası değil, imkanların sınırsız olduğu bir uzantısı olarak değerlendirerek ilerliyoruz. Bu çerçevede öncelikle mobil olmayı ve AR teknolojisi ile ilerlemeyi hedefledik. Ayrıca kendimize 3 ana dikey sektör belirledik: turizm, spor ve oyun/oyunlaştırma. Web 3.0 alanında ilk üzerine çalıştığımız ve odaklandığımız konu turizm oldu. Portföyümüzde çok büyük markalar yer alıyor ve her geçen gün de sayıları artıyor. Halk Bankası ve İş Bankası'nın ilgi uyandıracak büyük Metaverse projeleri üzerinde çalışıyoruz. Biz iş birliği yaparken markaların Web 3.0 dünyasına açılan kapıları olma sorumluluğunu alarak ilerliyoruz ve onlarla uzun soluklu, deneyimi oyunlaştırdığımız ve kitlelerini entegre edip zenginleştirebildiğimiz yol haritaları çiziyoruz. Oyun ve oyunlaştırma tüm çalışmalarımızın orta noktasında yer alıyor. Bu yıl içinde yayına almayı planladığımız Game SDK ile oyun ekosistemindeki paydaşlarımıza da yeni bir alan sağlamış olacağız. GoArt olarak "Time travel is possible" diyoruz ve zamanın tüm evrelerini sahipleniyoruz. Geleceği tüm paydaşlarımızla birlikte inşa ediyoruz. Çünkü sürdürülebilir bir Metaverse'ün ancak kitle adaptasyonu ve birlikte inşa edilen bir ekosistemden geçtiğine inanıyoruz.'' dedi.
Soylu sunumu esnasında oyun pazarına ilişkin de çarpıcı veriler paylaştı. 2022 Küresel Oyun Pazarı Raporu'na göre İstanbul Avrupa'da ikinci, dünyada ise beşinci oyun merkezi konumunda. Dünyada oyun oynayanların sayısı 2.9 milyara ulaştı ve Türkiye'de oyun oynayan kişi sayısı 44 milyon oldu. Rapora göre Küresel Oyun Pazarı 185 milyar dolar değerinde, 2022 verilerine göre toplam oyun endüstrisi geliri 625 milyon dolar, toplam yatırım miktarı ise 425 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Istanbul Blockhain Week'in en ilgi çeken aktivitelerinden biri de GoArt Metaverse'ün özellikle gençlere yönelik olarak düzenlediği Treasure Hunt (Hazine Avı) etkinliği oldu. Yarışmacılar GoArt Metaverse uygulaması üzerinden AR teknolojisiyle etkinlik alanına dağıtılmış sanal puanları toplayarak, hedefe ulaşmaya çalıştılar. Paris Blockchain Week'te başlattığı hazine avı geleneğini burada da sürdüren GoArt Metaverse, eğlenceli ve rekabet dolu bu etkinlik sonunda katılımcıları çeşitli hediyelerle ödüllendirdi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin en köklü sivil toplum örgütlerinden biri olan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren, Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı 2023 yılı ikinci çeyrek büyüme rakamlarını yazılı bir açıklama ile değerlendirdi:
"Türkiye ekonomisinin küresel bazdaki tüm sorunlara rağmen 2023 yılının ikinci çeyreğinde yıllık bazda yüzde 3.8 büyümesi sevindiricidir. Bununla birlikte istihdama büyük katkı veren ve 200'ün üzerinde alt sektöre talep yaratarak ekonomide lokomotif görevi üstlenen inşaat sektörü de, aynı dönemde yüzde 6.2 ile Türkiye ekonomisinin üstünde büyüme sağlamıştır. Bu yılın ilk çeyrek dönemi itibarıyla, deprem bölgesinde başlayan yaraları sarma ve yeniden inşa süreci inşaat sektörüne büyüme olarak yansımıştır. İstanbul başta olmak üzere deprem riski yüksek şehirlerde kentsel dönüşüme olan talebin artış göstermesi de önümüzdeki dönem için sektörümüze destekleyici olacaktır. Buna karşın 2016 yılında milli gelirden aldığı pay yüzde 9'a kadar çıkan inşaat sektöründe, pozitife dönen görünüm halen geçtiğimiz yılların çok gerisindedir. Sektörümüze ilişkin dile getirdiğimiz kalifiye iş gücü sıkıntısı, girdi maliyetlerindeki yüksek artışlar gibi sorunların çözülmesi; ayrıca sektörümüzdeki büyümenin sağlıklı ve sürdürülebilir olabilmesi için; fiyat farkı, süre uzatımı ve tasfiye imkanı gibi ihtiyaçların değerlendirilmesini ilgili Makamların dikkatlerine bu vesileyle bir kez daha getiriyoruz."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin en büyük entegre gençlik ve spor festivali Türkiye MotoFest, bugün kapılarını açtı. Türkiye Cumhuriyetinin 100'üncü yılında spor turizminin en büyük etkinliklerinden olan dünyanın en önemli motokrosçularının yarıştığı Cumhurbaşkanlığı himayelerinde yapılan MXGP TÜRKİYE ile aynı anda yapılan Türkiye MotoFest, spor, kültür, sanat, müzik, kamp, karavan ve gastronomiyi biraraya getiriyor. Bu yıl 300 bin kişinin gelmesi beklenen Türkiye MotoFest Konserleri kapsamında Türkiye'nin starları sahne alıyor.
100. YIL JETSURF KUPASI
Her gün 11:00 - 19:00 saatleri arasında gün içi etkinliklerin yer aldığı festivalin ilk gününde Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü yılı kapsamında 100. Yıl Jetsurf Kupası ile başladı.
Dört aşamada yapılan yarış, Türkiye'nin önemli yarışları arasında yer alıyor. Afyonkarahisar'ın Türkiye'nin 100 yılındaki önemli şehirlerinden biri olarak 100. Yıl Jetsurf kupasına evsahipliği yaptı. İzeltaş'ın destek verdiği 100. Yıl Jetsurf Kupası'nda yoğun rekabetin ardından İsmail Kaptanoğlu birinciliği kazanırken, Murat Yorgancılar ikinciliği, Mertcan Tunca ise üçüncülüğü aldı.
TÜRKİYE MOTOFEST KONSERLERİ CAN GOX VE IŞIN KARACA İLE BAŞLADI
Caz, blues iniş çıkışlarıyla Anadolu müziğine özel bir tını kazandıran Can Gox'un şarkılarıyla başlayan Türkiye MotoFest Konserleri, Türkçe pop müziğinin güçlü sesi Işın Karaca ile devam etti. Festivale gelen binlerce kişi Türkiye MotoFest konserlerinde eğlendi.
TÜRKİYE MOTOFEST PROGRAMI
31 Ağustos 2023 Perşembe:
11:00 - 19:00 Gün içi etkinlikler
20:00 Güliz Ayla
22:00 Oğuzhan Koç
1 Eylül 2023 Cuma:
11:00 - 19:00 Gün içi etkinlikler
20:00 Göknur
21:30 Gülden Karaböcek
22:00 Ferhat Göçer
2 Eylül 2023 Cumartesi:
11:00 - 19:00 Gün içi etkinlikler
20:00 Öykü Gürman
22:00 Emre Aydın
3 Eylül 2023 Pazar:
20:00 Zara
22:00 Emir Can İğrek
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'de ihracatçı birlikleri arasında katma değeri en yüksek ihracat gerçekleştiren ve sürdürülebilir dönüşüme liderlik eden Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nin Ticaret Bakanlığı'nın desteğiyle bu sene 17'incisini düzenlediği EİB Moda Tasarım Yarışması'nda finalistler 4 Eylül'de İzmir Arena'da açıklanıyor.
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, "Tasarım yarışmalarının katma değerli ihracata giden yolda, yetenekli tasarımcıların keşfedilmesinde önemli bir rolü var. Biz Türk moda endüstrisi olarak tasarım ve katma değeri bir araya getiriyoruz. Türkiye'nin hazırgiyim sektörü ihracat birim fiyatı 15,8 dolarken, EHKİB olarak ihracat birim fiyatımız 21,3 dolar. Hazırgiyim sektörünün kilogram başına ihracat değeri Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde, bunda etkili olan faktör, sektörün tasarım gücü." dedi.
EHKİB Sosyal Organizasyonlar ve Yarışma Komitesi Başkanı Tuğba Hazar, "EHKİB olarak bütün projelerimizde olduğu gibi tasarım yarışmalarımızda da vizyonumuzun ana eksenini sürdürülebilirlik oluşturuyor. Bu yıl 17'incisini düzenlediğimiz Moda Tasarım Yarışmamızda, sürdürülebilir moda kavramının önemini SEED konseptimiz ile öne çıkarıyoruz. Bu sene toplam nakdi ödülümüzü de yükselttik. Yarışmaya yine rekor bir katılım vardı, 250 dosya ile başvuru yapıldı." diye konuştu.
EİB Moda Tasarım Yarışması hakkında
Bugüne kadar sektöre Emre Erdemoğlu, Merve Uçar, Mahmut Ağaç, Özlem Erkan, Orkun Sevim, Harun Çifçi gibi başarılı tasarımcıları kazandıran Moda Tasarım Yarışmamız geçmiş senelerde Uyanış, Karnaval, Göç, Manipulasyon, Giz, Varoluş, Re-FORM, Newstalgia, The Message Tech-tility ve Contact-less temaları ile organize edildi. EİB 17'inci Moda Tasarım Yarışmasının bu seneki teması ise SEED- Tohum.
Yurtdışı eğitim bursu ve dünyanın en ünlü fuarlarını ziyaret etme şansı
Yarışma kapsamında ilk üç dereceyi alan finalistler nakdi ödüllerin yanı sıra Ticaret Bakanlığı'nın onayı halinde yurt dışında eğitim fırsatına da sahip oluyor. İlk 10 finalist bu ödüllerin yanında EHKİB Yönetim Kurulu kararı çerçevesinde yine EHKİB tarafından milli katılım organize edilen moda sektörünün önde gelen moda fuarlarını ziyaret hakkı elde ediyor. (Bu kapsamda ziyaret edilen fuarlar: Fransa/Paris'te senede 2 kez düzenlenen Premiere Vision Paris fuarı ile Almanya-Münih'te senede 2 kez düzenlenen Munich Fabric Start fuarı)
EİB 15.Moda Tasarım yarışmasının finalistlerinden Ayşe Kaya Fransa-Paris'te bulunan Instıtut Français de la Mode moda okulunda, 16.yarışmanın finalisti Eda Polat ise İtalya-Milano'da bulunan NABA moda okulunda eğitimlerine devam ediyor.
Ocak-Temmuz döneminde hazırgiyim ve konfeksiyon ihracatı 11,5 milyar dolara ulaştı
Türkiye'nin hazırgiyim ve konfeksiyon ihracatı 2023 yılı Ocak-Temmuz döneminde 11,5 milyar dolar, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nin ihracatı ise 813 milyon dolar olarak gerçekleşti. EHKİB'nin ihracatındaki ilk üç ülke arasında 196 milyon dolarla Almanya, 166 milyon dolarla İspanya, yüzde 3 artışla 76 milyon dolarla ise Hollanda yer alıyor.
Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yapay zeka destekli Samsung Food, özelleştirilmiş tarifleri, akıllı yemek planı yapmayı ve akıllı ev cihazlarına uyumluluğu bir arada sunuyor.
Samsung Electronics, bugün kişiselleştirilmiş, yapay zeka destekli bir yemek ve tarif platformu Samsung Food'u duyurdu. Samsung Food dünya çapında 104 ülkede sekiz dilde[1] yayınlanacak ve 160.000'den fazla tarifle kapsamlı yemek deneyimleri sunacak. Kullanıcıların yeni yemekler keşfetmesine, özel yemek tarifleri oluşturmasına ve malzemeleri online sipariş etmesine imkan tanıyacak olan platform, kişiselleştirilmiş bir asistan görevi görecek. Hizmetle ayrıca, kullanıcılar, pişirme cihazlarını kontrol edebilecek, adım adım ilerleyen rehberle yemek hazırlayabilecek ve favori tariflerini sosyal medyada paylaşabilecek.
Samsung'un çeşitli pişirme cihazlarını ve gıda hizmetlerini destekleyecek olan Samsung Food, mevcut yetenekleri geliştirmek ve kullanıcılarının ihtiyacına ve yaşam tarzına uyum sağlayan bir gıda platformu sunmak için yapay zeka teknolojilerinden faydalanıyor. Samsung Food, bu görevleri yerine getirmek için, 2019 yılında Samsung Next tarafından satın alınan ve kullanıcı tercihlerine ve mevsim gıdalarına göre yemekler öneren Food AI adlı gelişmiş teknolojiden yararlanan akıllı yemek platformu Whisk'in kapsamlı veri tabanını kullanıyor.
"Sevdiğimiz yemekler ve bunları hazırlama şeklimiz günlük hayatımızın kalbinde yer alıyor ve birlikte yemek hazırlayıp yemeyi seviyoruz" diyen Samsung Electronics Genel Müdür Yardımcısı ve Dijital Cihazlar İş Birimi Başkanı Chanwoo Park, sözlerine şöyle devam etti: "Samsung Food, kullanıcıların doğrudan kontrol edebilecekleri son derece kişiselleştirilmiş, her şeyi bir arada sunan bir yemek deneyimi yaşatmak için gelişmiş yapay zeka özellikleri kullanıyor. Platform, Samsung ekosistemindeki dijital cihazları ve mobil cihazları birbirine bağlıyor, kullanıcılara alışveriş listesinden yemek hazırlamaya kadar birçok adımda yardımcı oluyor."
Kendi Tarzınızda Yemekler Hazırlayın
Samsung Food'un zengin özellikleri, yemek planlama ve pişirme sürecinde kullanıcıları her adımda destekliyor. Tarif keşfi için Samsung Food, kullanıcıların tarifleri istedikleri zaman ve istedikleri yerden kişisel dijital tarif listelerine kaydetmesini sağlıyor. Uygulama, tarifleri analiz ediliyor ve içeriğe göre alışveriş listeleri oluşturuluyor. Kullanıcılar Samsung Food hizmetine, mobil cihazlarına ek olarak, Bespoke Family Hub™ buzdolaplarıyla[2] da erişebiliyor. Family Hub™ dokunmatik ekranında açılan Samsung Food uygulaması, kullanıcı tarafından yönetilen mevcut gıda listesine[3] dayanarak tarif önerileri sunuyor.
Samsung Food ayrıca, uygulamanın Food AI kısmında kaydedilmiş bir tarifi kullanıcıların diyet gereksinimlerini daha iyi yansıtacak şekilde doğrudan değiştirmesini sağlayan "Tarifi Kişiselleştir" özelliğine de sahip. Örneğin, kullanıcılar bir tarifi vegan veya vejetaryen bir versiyona dönüştürebiliyor veya beslenme açısından daha dengeli ya da stokta bulunan malzemeleri içeren bir tarif oluşturmak için farklı değişiklikler yapabiliyor. İtalyan yemeklerinin Kore versiyonları gibi füzyon tarifler bile oluşturabilecek olan kullanıcılar, tariflerin hazırlama süresini veya zorluk seviyesini de ayarlayabiliyor.
Uygulama, kullanıcılara kişiselleştirilmiş günlük yemek planları oluşturmak için kullanıcı verilerine[4], diyet tercihlerine ve favori mutfak türlerine dayalı yapay zeka tarafından hazırlanan önerilerde bulunuyor ve kullanıcıların bu önerileri yemek planlayıcılarına eklemesine imkan tanıyor. Malzemelerin besin değerleri bilgilerine her an erişim sunan Samsung Food, alışveriş listelerine ürün ekleyip kullanıcıyı doğrudan bir perakendecinin e-ticaret platformuna yönlendirebiliyor[5].
Samsung Food'un kesintisiz bağlantı kuran bağlantılı pişirme özelliği sayesinde, kullanıcılar, taşınabilir cihazlarındaki zamanlayıcıları ayarlayabiliyor, fırınlarını önden ısıtabiliyor[6] ve adım adım ilerleyen rehberli pişirme modları aracılığıyla tariflerin pişirme ayarlarını doğrudan cihazlarına[7] gönderebiliyor. Samsung, Bespoke Fırın, Bespoke indüksiyon ocakları ve Bespoke mikrodalgalar da dahil olmak üzere, çok sayıda cihazı yıl sonuna kadar Samsung Food'a bağlamayı, böylece kullanıcılara mutfakta daha fazla kolaylık sağlamayı hedefliyor.
Kullanıcılar kolayca sevdikleri yemekleri paylaşabiliyor, kendi tariflerini oluşturup yayınlayabiliyor ve yemek tarifi oluşturan favori kullanıcıları takip ederek Samsung Food üzerinden sosyalleşebiliyor.
Samsung Health Incorporation'dan Vision AI'ya Samsung Food'a Eklenecek Özellikler
Lansmanda tanıtılan Samsung Food özelliklerine ek olarak, daha da kusursuz ve kapsamlı bir kişisel yemek deneyimi sunmak için, uygulamaya yeni özellikler ve hizmetler eklenecek. Yıl sonuna kadar Samsung, Samsung Health entegrasyonunu Samsung Food'a sunmayı planlıyor, böylece kullanıcılar diyet yönetimi konusunda öneriler alabilecek. Vücut kitle endeksi, vücut kompozisyonu ve kalori tüketimi gibi bilgilerin Samsung Food ile sorunsuz bir şekilde senkronize edilmesi, kullanıcıların sağlık hedeflerine ulaşmasına ve dengeli bir diyet sürdürmesine yardımcı olacak.
2024'te hayata geçirilmesi planlanan Vision AI teknolojisi ise Samsung Food'un kamera aracılığıyla fotoğraflanan gıda maddelerini ve yemekleri tanımlayacak, beslenme bilgileri de dahil olmak üzere ayrıntılı veriler sunacak. Uygulama, gıda maddelerini analiz ederek bunların kullanılabileceği en iyi tarifleri önerebilecek. Bu tarifler, kullanıcının koleksiyonuna kaydedilebilecek ve gereken malzemeler birkaç dokunuşla alışveriş listesine eklenebilecek.
Samsung'un sürekli genişleyen hizmet ailesinin bir parçası olan Samsung Food, Samsung müşterilerinin kendi evlerinde yaşayabileceği kapsamlı ve son derece özelleştirilmiş deneyimlerin bir sonraki adımını temsil ediyor. Samsung Food, Samsung ev aletlerinden oluşan akıllı ve bağlantılı cihazlarla donatılmış bir mutfakta sunulması mümkün olan kolaylıkları daha da artıracak ve resmi lansmanın ardından Samsung Food'a yeni özellikler kazandırmak için güncellenmeler yayınlanacak.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.