Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

KOD       :TL002

VERI TIPI :REPO IHALE SONUC DUYURUSU

YAYIMLAYAN:TCMB PIYASALAR GENEL MUDURLUGU - TURK LIRASI PIYASALARI MUDURLUGU

ZAMAN ETIKETI:2024-01-29T12:00:00+03:00



IHALE NO              6,243       

ISLEM TURU            REPO        

VADE                  2024-02-05  

TOPLAM TEKLIF TUTARI  500,000,000 

KABUL EDILEN TUTAR    500,000,000 

MINIMUM BASIT FAIZ    45          

ORTALAMA BASIT FAIZ   45          

MAKSIMUM BASIT FAIZ   45          

MINIMUM BILESIK FAIZ  56.53       

ORTALAMA BILESIK FAIZ 56.53       

MAKSIMUM BILESIK FAIZ 56.53       

KISMI                             



ACIKLAMA

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye ekonomisini bünyesindeki bankacılık dışı finans sektörü oyuncularıyla büyütmek için faaliyet gösteren Finansal Kurumlar Birliği (FKB), İstanbul Üniversitesi ile geliştirdiği ‘Finansal Kurumlar Birliği Ekonomik Görünüm Endeksi’nin (FKB-EGE) Ocak ayı bültenini yayımladı. ‘Merkezi Fatura Kaydı Sistemi’ ile ‘Finansal Kiralama Sözleşme Tescil Sistemi’nden elde edilen veriler, ‘Finansman Sektörü’ işlem hacmi bilgileri ve Birlik üyesi şirketlerin katılımıyla gerçekleştirilen beklenti anketinden yararlanılarak, İstanbul Üniversitesi’nin akademisyenleri tarafından oluşturulan endeksin Ocak 2024 tarihli raporunda, Ocak ayı enflasyon beklentisi ortalama yüzde 3,98 olarak belirtildi. Anket katılımcıları enflasyon beklentilerini, 2024 yıl sonu ve 2025 yıl sonu için sırasıyla yüzde 50,43 ve yüzde 34,87 olarak ifade etti.
Ocak 2024 endeks bülteni, Aralık 2023 tarihli bülten sonuçlarıyla karşılaştırıldığında ise yıl sonu enflasyon oranı beklentilerinde azalış eğilimi görüldü. Uç değerler dikkate alınmayarak yapılan hesaplamada enflasyon beklentisi Kasım ayında 2023 yıl sonu için yüzde 67,19 ve Aralık ayında 2023 yıl sonu için yüzde 65,99 olarak belirtilmişti. Dönemler itibarıyla enflasyon oranında azalış yönündeki beklentiler; para politikasının sıkılaştırılmasının, diğer bir ifadeyle politika faizinin artışlarının iktisadi birimlerin enflasyon beklentilerine yansımaya devam ettiğini gösterdi.
FKB Ekonomik Görünüm Anketi sonuçlarına göre, katılımcıların GSYH büyüme oranı beklentisi ise 2024 yıl sonu için yüzde 3,60 ve 2025 yıl sonu için yüzde 3,79 oldu. Cari yıl beklentisinin yüzde 4,13 ve gelecek yıl beklentisinin yüzde 3,67 olduğu Aralık 2023 anketiyle karşılaştırıldığında, yıllar itibariyle cari yıl beklentisinde azalış ve gelecek yıl beklentisinde artış göze çarptı. Aynı dönemler için OVP’nin sırasıyla yüzde 4 ve yüzde 4,5 ile IMF’nin sırasıyla yüzde 3 ve yüzde 3.2 öngörüleriyle karşılaştırıldığında, anket katılımcılarının GSYH büyüme oranı beklentisi, OVP’nin öngörülerinin altında ve IMF'nin öngörülerinin üzerinde oldu.
Öte yandan FKB-EGE’nin değişimine bakıldığında ise Kasım 2018’den itibaren dalgalı bir seyir izleyen endeks, Ekim 2023’ten itibaren bir yükseliş trendi göstermekte. Kasım 2023’te 98,96 puana çıkan endeks; Aralık ayında da 0,35 puan artarak 99,31 puana yükseldi.
Araştırma ekibinden İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Şeker, endekste gözlenen artış seyrinin Ocak ayında da devam etmesinin ekonomiye ilişkin olumlu sinyalleri işaret ettiğini belirterek, ancak enflasyonist etkinin 2024 yılında da süreceği, artan işgücü ve hammadde maliyetlerinin bu durum üzerinde etkili olduğunu; sektörün 2024 sonu enflasyon beklentisinin yüzde 50,4 seviyesinde oluşmasının da bu düşünceyi desteklediğini kaydetti. Prof. Dr. Şeker, sektörün genel gidişat beklentisinde pozitif oranın negatif orandan fazla olmasının sınırlı iyimserlik açısından öne çıktığını ve açıklanan reel kesim güven endeksiyle de bu durumun örtüştüğünü ifade etti.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 2018 yılında Albayrak Grubu tarafından devralınan, dönemin Başbakanı merhum Adnan Menderes tarafından 1956 yılında hizmete açılmış Erzurum ve Erzincan Şeker Fabrikaları'nda, Mayıs 2019'dan bu yana Sukkar Şeker markasıyla şeker üretimi gerçekleştiriliyor. Erzurum ve Erzincan Şeker Fabrikaları'nda gerçekleştirilen projeler ve modernizasyon çalışmalarıyla tarım ve çiftçi dostu bir anlayış sergileniyor.

Yüksek verim ve kalitede, ekonomik pancar ve şeker üretimi, yan ürünlerin en üst düzeyde değerlendirilmesi, çevreye duyarlı ve organik şeker üretimi konularında adından söz ettiren Sukkar Şeker, ülkemizin yeterli miktarda kaliteli şeker pancarına ulaşması ve şeker üretimine destek olmak adına çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor.

Sukkar Şeker gerçekleştirdiği proje ve modernizasyon hamleleriyle kuruluşundan bu yana 600 Milyon TL yatırımla üretimde önemli sayılara ulaşıyor. Sukkar Şeker, Erzurum ve Erzincan Şeker fabrikalarında 2023-2024 kristal şeker üretim döneminde toplamda 585,500 ton şeker pancarı işledi ve 90,623 ton kristal şeker üretimi yaparak 87 bin ton hedefini aştı. 2020 yılında 90,762 ton kristal şeker üretimi yaparak tüm zamanların rekorunu kıran Sukkar Şeker, son üç yılın en yüksek şeker üretimini yaparak üretimde yüksek rekolteye ulaşma yolunda emin adımlarla ilerlemeye planan yeni yatırımlarıyla birlikte kaliteli ve verimli üretim yaparak sektörün öncüsü olma yolunda her geçen gün hedef büyütüyor.

Sukkar Şeker markasıyla üretim yapan Erzurum ve Erzincan Şeker Fabrikaları, modern tarım teknolojilerini kullanarak toprağın değerini artırıyor. Üretici dostu olan projelerle çiftçinin ilgi ve alakasını kazanan Sukkar, bölge toprağına can vermeye devam ediyor.

Şeker pancarı tarımında verim ve kalite açısından dünya standartlarını takip ederek şeker üretimi teknolojisinde önemli bir konumda bulunan Sukkar Şeker'in gelecek hedefleri arasında ihracat oranlarını artırarak ülkeye hatırı sayılır bir döviz girdisi sağlamak yer alıyor

Borsa İstanbul: Ekonomi Rayına Oturuyor

Küresel zemin: Daha yavaş büyüme, gevşeme döngüsünün başlangıcı. Küresel enflasyon işsizlik oranlarında önemli bir artışa neden olmadan veya büyümeye çok zarar vermeden 2023'te zirveye ulaştı. Global merkez bankaları 2023'ün son çeyreğinde faiz artışlarına son verdi ve gevşemenin 2024’ün ortalarında başlaması bekleniyor. Düşüş eğiliminin devam etmesi beklense de 2024 yılında enflasyon ve faizler hala yüksek seyredecektir.

Türkiye: 2024 yılının büyük bölümünde daha yavaş büyüme, sıkı para politikası. Global merkez bankaları bir gevşeme döngüsüne doğru ilerlerken, TCMB'nin enflasyonda belirgin bir düşüş eğilimi oluşana kadar 2024 yılının büyük bölümünde sıkı para politikasını sürdürmesi bekleniyor. Yüksek faiz oranları iç talebi baskılayacak ve kısa vadede büyümeyi yavaşlatacak, orta-uzun vadede ise güven oluşturacak ve öngörülebilirliği artıracaktır.

Yatırımcı kompozisyonunun değişmesi. BIST'in ana itici gücü son yıllarda yerel bireysel ve kurumsal yatırımcılar olurken, yabancı kurumsal yatırımcıların payı Ekim 2019'dan beri düşüş eğilimindeydi. Faiz artışlarının ardından bazı yerli yatırımcılar için sabit getirili araçlar bir alternatif olabilirken, son dönemde uluslararası yatırımcılardan gelen girişler 2024 için umut verici.

Karlılık görünümü kısa vadede enflasyon muhasebesi sebebiyle karmaşık. Enflasyon ve düşük faiz oranları destekleyici olsa da, zayıf kur ve dış talep, 9A23'te finans dışı şirketlerin karlılığında önemli bir yavaşlamaya neden oldu. Sıkı para politikasının 2024 yılında özellikle faize duyarlı sektörlerde net kar büyümesinde yavaşlamaya neden olması bekleniyor. Enflasyon muhasebesine geçişle birlikte karlılığın öngörülebilirliği ilk başlarda azalacaktır. Bankalar, bazı finansal şirketler ve fonksiyonel para birimi olarak döviz kullananlar enflasyon muhasebesini uygulamayacak, bu da kar büyüme analizini daha da karmaşık hale getirmektedir.

BIST100 için 12 aylık hedef değerimiz 11.500 ve bu da mevcut seviyeden %38 yukarı yön potansiyeline işaret ediyor.

En beğendiğimiz hisseler bankalardan AKBNK, GARAN, YKBNK; banka dışı şirketlerden AEFES, BIMAS, CCOLA, FROTO, MAVI, MGROS, TCELL, THYAO.


 ICBC Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 .www.icbcyatirim.com.tr

                                   ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

PwC tarafından gerçekleştirilen Küresel Risk Araştırması 2023’ün sonuçları açıklandı. Pandemi döneminden bölgesel çatışmalara, jeopolitik risklerden teknolojik dönüşüme kadar son yıllarda hareketli bir süreç geçiren şirketler, bu zorlu engelleri aşma yolunda risk algılarını ve tercihlerini değiştiriyor. Araştırmada sektör bazlı değişiklikler öne çıkıyor.

Araştırmaya göre perakende ve teknoloji gibi hızlı tüketim sektörlerinde faaliyet gösteren şirketlerin riski fırsata çevirme olasılığı daha yüksekken; kamu ve ilaç sektörü gibi sıkı düzenlemelere tabi sektörlerde bulunanlar riskten kaçınmaya odaklanıyor.

Risk ve denetimin yanı sıra teknoloji, operasyon ve finans departmanlarından, aralarında yönetim kurulu üyeleri ve CEO’ların da bulunduğu 67 ülkedeki 3910 işletme ve risk liderinin görüşlerini içeren araştırma, teknolojinin, aşağı yönlü riski daha etkili bir şekilde azaltarak ve yöneterek şirketlerin değerlerini korumada nasıl giderek daha önemli bir rol oynadığını da ortaya koyuyor.

Dünyada ve Türkiye’de şirketlerin risk algısı ne yönde?

Araştırmaya katılanların %54’ü dış faktörler arasında yeni enerji kaynaklarına geçişi en büyük fırsat olarak görüyor. Türkiye’deki yöneticilerde bu oran küresel ortalamanın üzerine çıkarak %64’e ulaşıyor. Buna karşın küresel tabloda %47’lik bir kesim müşteri talep ve tercihlerindeki değişiklikleri takip ederken, Türkiye’de bu oran %35 ile sınırlı kalıyor. Türkiye’deki risk beklentisinde tedarik zincirindeki bozulmalar da %29 ile genel seviyenin altında yer alıyor. Küresel sonuçlarda ise katılımcıların %42’si bu seçeneğin bir fırsattan ziyade risk olduğunu düşünüyor.

Dünya genelinde katılımcıların %62’si risklerin beraberinde ortaya çıkan fırsatlara odaklanırken, Türkiye’deki şirketlerin risk yönetimi yaklaşımının değer yaratmaktan ziyade mevcut değeri korumaya odaklı olduğu görülüyor.

Son yılların en etkili mega trendleri arasında olan yapay zekâda ise dünya ortalaması ile Türkiye yakın seyrediyor. %60’lık bir kesim üretken yapay zekayı bir riskten çok fırsat olarak değerlendirirken Türkiye’de bu oran %55 seviyesinde.

PwC Türkiye Risk, Süreç ve Teknoloji Hizmetleri Lideri Oktay Aktolun, araştırma sonuçlarının, Risk Öncüleri olarak tanımlanan ve tüm sektörlerde katılımcılar arasında en iyi performansı gösteren %5’lik dilimin, risklerin içinde bulunan fırsatların peşinden gittiğini gösterdiğine dikkat çekiyor. Teknoloji kullanımının rolüne dikkat çeken Aktolun araştırmanın bulguları ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

“Kurum çapında stratejik dayanıklılıkla desteklenen ve insan odaklı, teknoloji destekli bir yaklaşım olan bu öncülerin; riski yönetmek için, şirket içi ekiplerin becerilerini artırma ve gelişmiş analitik, tahmine dayalı modelleme, siber güvenlik araçları ve buluttan daha fazla yararlanma olasılığı diğer şirketlere göre önemli ölçüde daha yüksek. Ayrıca, bu şirketler, üretken yapay zekâ gibi yeni teknolojileri bir riskten ziyade fırsat olarak görmeye daha yatkınlar.”

Risk listesinde enflasyon ve siber riskler ön planda

Araştırmaya katılanların maruz kaldığı riskler sıralamasında siber riski geçebilen tek risk enflasyon; dijital ve teknoloji ile ilişkili diğer riskler ise makroekonomik dalgalanmalarla hemen hemen aynı sırada yer alıyor. Araştırmaya katılanların üçte biri, siber risklere maruz kalma düzeylerinin çok ya da aşırı yüksek olduğunu söylüyor. Risk yönetiminden sorumlu bu liderler, sıralamada siber riski enflasyonun üzerinde sıralıyor. Ancak bu riskler şirketleri teknolojiye yatırım yapmaktan alıkoymuyor ve yaklaşık yarısı siber güvenlik araçları ile yapay zekâ, makine öğrenimi ve otomasyon teknolojilerine yatırım yapmayı planlıyor. Türkiye’den katılımcıların neredeyse yarısı da aynı bakış açısına sahip. Türkiye'den gelen yanıtlara bakıldığında, enflasyon (%68) ve makroekonomik dalgalanma riskleri (%61), siber riskler (%19) ile dijital ve teknoloji risklerinin (%13) açık ara önünde yer alıyor.

Katılımcıların önümüzdeki 12 aylık dönemde yüksek seviyede ya da aşırı derecede maruz kalacaklarını düşündükleri tehditler arasında enflasyon ve siber riskler başı çekmekle birlikte farklı konulardaki endişeler de dikkat çekiyor. Bunlar arasında makroekonomik dalgalanma, dijital ve teknoloji kaynaklı riskler, iklim değişikliği, jeopolitik çatışmalar, sağlıkla ilgili riskler ve sosyal eşitsizlik bulunuyor.

Liderler risklere yönelik bakış açılarını değiştirmeye hazır

PwC Küresel Risk Araştırması 2023’e göre şirketler artık öncelikli olarak riskten kaçınmaya odaklanan reaktif bir yaklaşımı kaldıracak durumda değil. Araştırmaya katılan CEO’ların yaklaşık %40’ı, mevcut gidişatın devam etmesi durumunda, şirketlerinin önümüzdeki 10 yılda finansal olarak varlığını sürdüremeyeceğini düşünüyor. Risklere karşı dayanıklı olabilmek ve riskleri fırsata çevirebilmek için şirketlerin, iklim değişikliğinden jeopolitik risklere, makroekonomik dalgalanmalardan teknolojinin yıkıcı gücüne kadar tüm risklere bakış açısını değiştirmeleri gerekiyor.

Bu sürekli değişim ve belirsizlik ortamında, uyum, değişim ve dönüşüm kabiliyeti, şirketlerin ayakta kalabilmesi ve sürdürülebilir büyümeyi yakalayabilmesi için kritik önem taşıyor. Riski değişim ve büyüme fırsatına çevirmek için teknolojinin ve verinin gücünden yeni şekillerde faydalanırken, aynı zamanda şirket içinde çeşitli çok disiplinli yetenekler oluşturmak öncelikli bir koşul haline gelmiş durumda.

PwC 2023 Küresel Risk Araştırması’na buradan ulaşılabiliyor.

PwC Hakkında

PwC’de amacımız, toplumda güven oluşturmak ve önemli sorunlara çözüm üretmektir. Biz, danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri alanında kaliteli hizmet sunmaya odaklanmış, 151 ülkede 364.000’i aşkın çalışanın oluşturduğu bir topluluğuz. 1981’den bu yana Türkiye’de iş dünyasına hizmet sunan PwC olarak; İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir ve Eskişehir’deki yaklaşık 2.800 kişilik profesyonel kadromuz ile müşterilerimizin aradığı değeri yaratmak için çalışıyoruz.

Yurt dışı piyasalarda, 2024'ün ilk ayının son işlem haftasında Fed'in faiz kararı yakından takip edilecek. Piyasalar Fed'in Ocak ayı toplantısında faizleri %5.25-%5.50 seviyesinde sabit tutacağını bekliyorken bankanın faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin belirsizlikler devam ediyor. Yatırımcılar, Fed Başkanı Jerome Powell'ın toplantı sonrası yapacağı açıklamalardan Fed'in gelecek dönem para politikasında nasıl bir yol izleyeceğine dair mesajlar bulmaya odaklanacak. Analistler, geçtiğimiz hafta açıklanan güçlü makroekonomik göstergelerin şirketlerin karlılığını olumlu etkileyeceği beklentisi ile piyasalarda pozitif yükselişin devam edeceğini öngörüyorlar.

Ayrıca, Orta Doğu'da jeopolitik riskler petrol fiyatlarında etkili olmaya devam ediyor. Brent petrol fiyatı son iki ayın zirve seviyesine 83.2 dolara yükseldi. ABD ham petrol ise 78.19 dolar seviyelerinden işlem görüyor.

ABD endeksleri son işlem gününü pozitif bir görüntüyle kapattı. NASDAQ 100 endeksi yıl başından bu yana %5'lik bir getiri seviyesine ulaştı. ABD borsalarında bilançolar açıklanmaya devam ederken bu hafta HCA Healthcare Inc, Syso Corp, Pfizer Inc, PulteGroup Inc, Pentair PLC, Hubbell Inc, United Parcel Service Inc, NVR Inc, General Motors Co, Electronic Arts Inc, Advanced Micro Devices Inc, Starbucks Corp, Alphabet Inc, Boeing Inc, Mastercard Inc, Qualcomm Inc, Qorvo Inc, Meta Inc, Apple Inc, Amazon Inc, Exxon Mobil Corp ve Microsoft şirketlerinin bilançoları öne çıkıyor. Microsoft'un 64.14 milyar dolar gelir ve 2.77 dolar hisse başı kazanç açıklaması bekleniyor.

Şirket Haberleri

United Airlines (UAL): United Airlines , uzun süredir ertelenen Boeing 737 MAX 10'un bıraktığı potansiyel boşluğu doldurmak için daha fazla A321neo jeti satın almak üzere Airbus'a başvurdu.(Kaynak)

Alaska Airlines (ALK): Alaska Havayolları, denetimlerin ardından Boeing 737 MAX 9 ile uçuş yapmaya tekrardan başladığını duyurdu.(Kaynak

 Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 https://www.burganyatirim.com.tr/
                           ***
                  Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Petrol Piyasaları İsrail Hamas Savaşı'nın Başlamasının Ardından En Büyük Haftalık Kazanımı Elde Ederken Vadeli Piyasalarda Euro'da Long Yönlü Pozisyonlardan Çıkışlar Güçleniyor

ABD Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu (CFTC) verilerine göre 17 - 23 Ocak haftasını kapsayan raporda, ABD'de yükselen faizler risk iştahında zayıflamaya işaret etti. Küresel tarafta, Avrupa Merkez Bankası ve PCE Fiyat Endeksi'nin yakından izlendiği haftada Fed başkanları, verdikleri mesajlarla piyasaların Mart ayında faiz indirim beklentilerini törpülemeye devam etti. ECB'den beklentilere paralel bir karar takip ettik. Öte yandan Başkan Lagarde'ın açıklamalarında ''2023 dördüncü çeyrekte bölgede bir durgunluk yaşandı'' ifadelerine yer vermesi ile Euro lehine fiyatlamalar dar bantta kaldı. ABD Dolar Endeksi, yükseliş ivmesini yatay formasyonda kırdı. Öte yandan PCE Fiyat Endeksi %3,0 altına gerilese de istihdam piyasası ve büyüme güçlü kalmaya devam ediyor. Bu da dolar pozitif değerlendirilebilir. DXY'deki yükseliş yönlü işlemlerin devamı paritelerde dar bant hareketini beraberinde getirebilir. Euro'da long pozisyonlardan çıkışların güçlenmesi ilgili haftada piyasalarda yükseliş beklentisinin zayıfladığına işaret ediyor. Bu hafta Fed'den gelecek olan faiz kararı ve Tarım Dışı İstihdam verisinin gecikmeli etkilerini bir sonraki raporda görebiliriz.


  Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.yf.com.tr/

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Alman şirketleri Çin'deki yatırımlarını artırmaya devam ediyor. Alman lüks otomobil üreticisi Audi AG'nin tamamen elektrikli araçlara yönelik ilk fabrikasında ön seri üretim başladı. Bu adım, şirketin Çin'in yeni enerjili araç pazarındaki stratejik pozisyonunu daha da optimize etmesi açısından önemli bir aşamaya işaret ediyor. Audi FAW Yeni Enerjili Araç Şirketi CEO'su Helmut Stettner, Jilin eyaletinde bulunan fabrikanın planlanan yıllık üretim kapasitesinin 150 bin araçtan fazla olduğunu söyledi.

Çin pazarına dönük olarak tasarlanan tamamen elektrikli üç modelin yılsonuna kadar üretim bandından çıkması ve gelecek yılın başından itibaren piyasaya sunulması bekleniyor. Çin'in önde gelen otomobil üreticisi FAW Grup ile iş birliği yapan ve toplamda 35 milyar yuanı (yaklaşık 4,9 milyar dolar) aşkın yatırımla hayata geçirilen Audi FAW Yeni Enerjili Araç projesinin temeli, Haziran 2022'de atılmıştı.

Öte yandan bir başka Alman şirketi olan Leoni de Çin'in Jiangsu eyaletinin Changzhou kentinde yeni bir yatırıma başlayacak. Alman kablo devi Leoni, Changzhou'da yeni enerjili araçlarda kullanılan kabloları üretmek amacıyla 100 milyon dolar yatırımla üretim tesisi kuracak.
 
CGTN TÜRK