Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Yerli seramik markaları, yurt dışındaki faaliyetleriyle ülke ekonomisine yaptığı katkılarla başarıya imza atmaya devam ediyor. Son olarak, farklı ülkelerden tedarik ettiği seramik ve doğal taşları başta ABD ve Kanada olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerine ihraç eden Anatolia Doğaltaş Seramik, Ege İhracatçı Birlikleri tarafından her yıl düzenlenen İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde seramik ve toprak ürünleri sektöründe 2023’te en fazla ihracat gerçekleştiren markası seçildi. Ödülü, Anatolia Genel Müdürü Sayın Şemun Alp Biber’e İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer ve Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi takdim etti.

Anatolia Genel Müdürü Şemun Alp Biber, konuya dair düşüncelerini şöyle açıkladı: “Ege bölgesinde sektör ihracat birinciliğini elde etmemizde emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ederim. Geçtiğimiz yılın sonunda İzmir Aliağa’daki fabrikamızın devreye girmesi ile üretime başladık ve hedefimiz sektörümüzde ülke çapında ihracat şampiyonu olmak” dedi.
“Yıllık 10 milyon metrekare üretim yapacaklar”
200 bin metrekare kapalı alana sahip tesiste 1,6 x 3,2 ve 1,2 x 2,8 metre ebadında teknik porselen plakalar ürettiklerini belirten Anatolia Genel Müdürü Şemun Alp Biber, “İlk ürünlerimizi pazara sunduk. Eylül sonunda İtalya, kasımda ise İstanbul’da düzenlenen fuarlarda da sergiledik. Tesisimizin 2. ve 3. hatlarının montajı da yakın zamanda bitecek. 250 milyon dolara mâl olacak bu 3 hatta, yıllık toplam 10 milyon metrekare üretim yapmayı hedefliyoruz” diyerek sözlerine şunları ekledi:
“İşin gelişimine ve pazarın durumuna göre, 3 yıl içinde hat sayımızı 11’e ulaştıracağız. Bu hatlar tamamlandığında yatırımın maliyeti 500 milyon doları bulacak. Yatırımlarımızın neticesinde şu an 300’ü Kanada ve ABD’de olmak üzere 500 kişiye istihdam sağlıyoruz. İlk 3 hattımız devreye girdiğinde bu sayı 600’ü, tüm hatlar devreye alındığında da 800’ü aşacak.”
“Ürünlerimiz kutuya girene kadar el değmeden otomatik işleniyor”
Şemun Alp Biber, “Tamamen katma değerli ürünler üretiyoruz. Tesisimiz, ürün portföyünde olduğu gibi üretim teknolojisi olarak da benzersiz bir modele sahip. Hammadde hazırlama ve stoklaması tamamen otomatik yapılıyor. Kutuya girene kadar ürüne hiç el değmiyor. Büyük ebatlı seramiklerimiz, daha çok mutfak tezgahlarında kullanılıyor. Muadili oldukları kuvars, mermer, granit, MDF gibi ürünlere göre çizilmeme, sıcağa dayanıklılık, hijyenik olma, sınırsız tasarım alternatifi gibi avantajları olduğundan, bu ürünlerin pazarı da giderek büyüyor. 2 senedir ürün tasarımları üzerinde çalışıyoruz. Şimdiye kadar dünyada yapılamayan metotlarla bu tarz ürünleri, başka bir seviyeye çıkarabileceğimizi düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
“Platin LEED Sertifikası alacağız”
Tesisin çatısına güneş enerjisi santrali (GES) kuracaklarına da dikkat çeken Anatolia Genel Müdürü Şemun Alp Biber, “Tek çatı üzerinde 200 bin metrekarelik GES uygulaması dünyada çok nadir görülüyor. Biz de projemizin montajına geçen sene başladık. 21.5 megawatt’lık enerji üretimiyle ilk 3 hattın tüm elektrik ihtiyacını buradan karşılayacağız. Atık suyun geri kazanılmasıyla ilgili bir yatırımımız var. Tüm su ve katı atıklarımızı geri dönüştüreceğiz. Yeşil binalara verilen LEED Sertifikası’nı en üst seviyeden almayı planlıyoruz. Ayrıca tesisimizi bu işin inovasyon ve Ar-Ge’sinin de yürütüldüğü bir merkez haline getirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 Müşteri odaklı yatırımlarıyla hızına hız katan, dünyanın 220'den fazla bölgesine ve Türkiye'nin dört bir yanına hizmet veren Sürat Kargo, Süper Lig'de mücadele eden Yılport Samsunspor'un resmi taşıma sponsoru oldu. Bu yıl Kadın Futbol Milli Takımları'nın da ana sponsoru olan Sürat Kargo, Türk sporunu desteklemeye devam etmek için Yılport Samsunspor ile iş birliği yaptı. Bu anlaşmayla birlikte 2023-2024 sezonu boyunca Yılport Samsunspor'un gücünü Sürat Kargo taşıyacak.
Samsunspor Nuri Asan Tesisleri'nde düzenlenen sponsorluk anlaşmasının imza törenine Yılport Samsunspor Başkan Vekili ve İcra Komitesi Üyesi Veysel Bilen, Yılport Samsunspor Operasyon Direktörü ve İcra Komitesi Üyesi Soner Soykan ve Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz katıldı.

BİLEN: "SÜRAT KARGO İLE BERABER OLMAKTAN BÜYÜK MUTLULUK DUYUYORUZ"
Yılport Samsunspor Başkan Vekili Veysel Bilen, imza törenindeki konuşmasında, "Sürat Kargo ile önemli bir anlaşmaya imza atıyoruz. Yapılan anlaşma kapsamında kargo sektörünün önemli isimlerinden olan Sürat Kargo artık Samsun'un en önemli markası Yılport Samsunspor'un resmi taşıma sponsoru olmuştur. Türkiye'nin her bölgesine ve 220'den fazla ülkeye taşıma hizmeti veren Sürat Kargo ile beraber olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Biz sponsorluk ilişkilerine farklı bakan bir kulübüz; topluma, Samsun'a faydalı olabilecek projelerde de sponsorlarımızla beraber yürüyoruz. Bu anlamda bizimle beraber olacak Sürat Kargo'ya ve Genel Müdürü Sayın Cem Oğuz ile ekibine teşekkür ediyoruz" ifadelerini kullandı.
OĞUZ: "SAMSUNSPOR'U DESTEKLEMEK BİZİM İÇİN AYRI BİR ÖNEM TAŞIYOR"
Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz, imza töreninde yaptığı konuşmada, Cumhuriyetin 100'üncü yılında, Millî Mücadele'nin ilk karargâhı sayılan Atatürk'ün evinin olduğu Samsun'da olmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, "Sizlerle bugün çok güzel bir iş birliğini paylaşıyoruz. Bunun için çok gururlu, çok mutluyum" dedi. Oğuz, sözlerine şöyle devam etti: "Sürat Kargo olarak tam 20 yıldır lojistik sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Ülkemizin dört bir yanına güvenle kargo taşırken, global olarak da güçlü bir dağıtım ağına sahibiz ve Türkiye'nin yanı sıra 220 ülke ve bölgeye ulaşıyoruz. Biz işimize tüm kalbimizle bağlıyken, bir yandan da başka bir tutkumuz var. Türkiye'deki pek çok kişi gibi futbolu seviyoruz. Çünkü biliyoruz ki futbol bir tutku. Futbol, sadece bir topun peşinde koşmayı değil, aynı zamanda dostlukları, rekabeti ve dayanışmayı simgeliyor.
Biz Sürat Kargo olarak önce "Kadın Futbol Milli Takımlarının Gücünde Sürat Var" diyerek Kadın Futbol Milli Takımları ana sponsoru olduk. Ardından desteğimizi genişletmek istedik. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını kutlarken hem Samsun hem de Samsunspor bizim için çok değerli. Türk futbolunun mihenk taşlarından biri olmuş, milli takımlara yüzlerce sporcu kazandırmış, gol kralları yetiştirmiş köklü spor kulübü Samsunspor. Aynı zamanda tarihinden ilham alarak formasını tasarlamış, armasında Atatürk'ü bulunduran tek futbol kulübü. Tüm bu sebeplerden, Cumhuriyetimizin 100'üncü Yılında Yılsport Samsunspor'u desteklerken, ayrı bir mutluluk duyuyoruz. Sürat Kargo olarak, Yılport Samsunspor'un "GÜCÜNE SÜRAT KATMAK" bize gurur veriyor."
Konuşmaların ardından Yılport Samsunspor Başkan Vekili Veysel Bilen ve Sürat Kargo Genel Müdürü Cem Oğuz sponsorluk anlaşmasına dair imzaları attı. Bilen, Sürat Kargo Genel Müdürü Oğuz'a forma hediye etti.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Otomasyon mobil robot sektörünün dinamik ve yenilikçi markası Bluepath Robotics, "Geleceğin Mobilitesi" etkinliğinde son teknoloji ürünleri olan otonom mobil robotlarına ek olarak tamamlayıcı yazılımları ile beraber uçtan uca ve anahtar teslim çözümlerini sergiledi. Rahmi Koç müzesinde düzenlenen etkinlikte Bluepath Robotics'in standında, katılımcılar şirketin öncü çözümlerini yakından inceleme ve robotların gerçek dünya iş akışlarına nasıl entegre edilebileceğini gözlemleme şansı buldu. Ford Otosan girişimi Bluepath Robotics’in otonom mobil robotu etkinlikteki varlığıyla sadece teknolojik yeniliklerini değil, aynı zamanda bu teknolojilerin işletmelerin verimliliğini nasıl artırabileceği ve günümüz zorluklarına ne tür çözümler sunabileceği konusunda derinlemesine bilgiler sağladı.
Teknolojilerimizle Yarınları Şekillendiriyoruz
Bluepath Robotics CCO’su Fehim Düzgün, “Geleceğin Mobilitesi” etkinliğinde yaptığı açıklamada, “Future of Mobility etkinliğini, Bluepath Robotics için sadece bir teknoloji vitrini olmakla kalmayıp, aynı zamanda sektörün en yeni trendlerini ve yatırımlarını takip edebileceği bir platform olarak görüyoruz. Bu amaçla, güncel gelişmeleri yakından takip ediyor ve ekibimizi bu yeni bilgilerle besliyoruz. Teknolojinin sadece bugünü değil, yarını da şekillendirdiğine olan inancımızla, otonom mobil robotlarımız ve tamamlayıcı yazılımlarımız ile beraber uçtan uca ve anahtar teslim çözümlerimizle endüstriyel otomasyon alanında yenilikçi bir hizmet sunuyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarına yanıt veren, sürdürülebilir ve ölçeklenebilir çözümler sunarak endüstriyel otomasyonun geleceğini şekillendiriyoruz. Yaptığımız tüm işler yüksek verimlilik, esneklik ve ileri teknoloji anlayışıyla bütünleşiyor” dedi.





Bluepath Robotics Hakkında:
Kuruluşundan bu yana sektördeki geleneksel çözümleri aşarak, 2019’da otonom mobil robotlar geliştirme yolculuğuna başlayan Bluepath Robotics, Ford Otosan'ın malzeme taşımacılığı alanında esnek ve verimli çözümler sunma vizyonuyla yola çıktı. Bugün itibarıyla Türkiye'nin en gelişmiş ve dinamik markası olan Bluepath Robotics, otomotiv, ağır sanayi, lojistik, e-ticaret, kimya ve gıda gibi geniş bir sektöre hitap ediyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Samsung Electronics Türkiye, yaşam alanlarını kişiselleştirmeyi seven kullanıcılar için yepyeni bir tasarım deneyimi sunuyor. Estetik, sanat ve teknolojiyi bir araya getiren Samsung The Frame TV, şimdi yeni çerçeve renkleriyle evlerinde değişiklik yapmak isteyenlere televizyonun çerçeve rengini değiştirme ve dekorasyonu kişiselleştirme imkanı sunuyor.
 
Samsung Electronics Türkiye, kullanıcıların yaşam alanlarına estetik dokunuş katma hedefiyle The Frame TV çerçeve koleksiyonunu daha da genişletti. Renk uzmanı Oya Komar iş birliği ile hayat bulan koleksiyon, The Frame TV sahiplerine 10 farklı çerçeve rengi seçeneği sunuyor. Her bir renk, kullanıcıların evlerindeki The Frame TV'lerini kişiselleştirmelerine olanak tanıyor. Üstelik daha önce The Frame sahibi olan kullanıcılar da yeni çerçeve renklerini TV’lerine uygulayabiliyor. Bu yenilikçi yaklaşım, Samsung’un teknolojik üstünlüğünün, estetik ve tasarım alanlarıyla sağladığı uyumu da gözler önüne seriyor. Böylece Samsung, mühendislikle sanatın güzelliğini bir araya getiriyor.
 
Yeni çerçeve renkleri, renk uzmanı Oya Komar’ın yönlendirmesiyle bilimsel bir metodolojiyle belirlendi
The Frame TV için yeni çerçeve renkleri, bilimsel bir metodoloji doğrultusunda ve kullanıcıların geniş yelpazedeki beğenileri göz önünde bulundurularak belirlendi. Kullanıcıların dekorasyon tarzını ve kişisel tercihlerini yansıtan renkler, The Frame TV koleksiyonunun vazgeçilmez bir parçası haline gelmeye aday. Kullanıcılar; ferah, sakin, dingin, klasik, rahat, modern, retro veya esprili gibi dekoratif beğenilere uygun renklerle, yaşam alanlarını özelleştirme şansı yakalıyor. The Frame TV sahipleri, bu renk seçeneklerini kullanarak televizyonlarını daha fazla kişiselleştirebiliyor. Samsung Electronics Türkiye, kullanıcıların kendi özgünlüklerini ifade etmelerine ve evlerinde standartların ötesine geçmelerine yardımcı olarak, estetik ve teknolojiyi bütünleştiriyor.
 
Farklı niteliklere sahip ham boyaların renklendirilmesinde temel bir rol oynayan evrensel renklendiricilerin kategorizasyonunu dayanak alan Renk Uzmanı Oya Komar, ‘‘Samsung için seçtiğimiz nötr renkler, bu evrensel renk kategorilerini başarıyla temsil ediyor. Ayrıca, tonları ve nitelik koordinatlarını dört çeyrek içinde ele alan kişisel beğeni sınıflandırması; kullanıcıların sezgisel beğenileri ve kişisel renk toleransları ile de harika şekilde eşleşiyor. Bu iki sistemden yararlanarak, her yaşam alanına ve her beğeniye uygun en az 3-4 farklı The Frame rengi sunarak kullanıcılara seçim yapma imkanı veriyoruz’’ ifadelerini kullandı.
 
Evinizi sanat galerisine dönüştürün
The Frame TV, sadece bir televizyon değil, aynı zamanda bir sanat eseri çerçevesi olarak tanımlanıyor. The Frame TV kapandığında, 1.600'den fazla sanat eseri veya kişisel fotoğraf seçkisiyle yaşam alanlarına adete bir sanat eseri gibi renk katıyor. Parlaklık Sensörü, odanın aydınlatma koşullarına otomatik olarak ayar yaparak sanat eserinin doğal renklerini koruyor.
 
Hareket sensörü ile otomatik kapanma enerji tasarrufu sağlıyor
Hareket Sensörü ile Otomatik Kapanma özelliği, The Frame TV'nin kullanıcı dostu ve enerji tasarrufu sağlayan özelliklerinden biri. Bu sensör, kullanıcı odaya girdiğinde TV’yi otomatik olarak etkinleştiriyor. Dahası, kullanıcı odadan ayrıldığında sensör, TV’yi otomatik olarak kapatıyor, böylece enerji tüketimi azalıyor ve verimlilik artıyor. Bu özellik, kullanım kolaylığı sağlarken çevreye duyarlı bir yaklaşımı destekliyor. Ayrıca, My Photo özelliği ile kullanıcılar kendi fotoğraflarını veya aile portrelerini kolayca sergileyebiliyor. Fotoğrafları telefondan ya da USB sürücü aracılığıyla The Frame’e göndermek ise oldukça hızlı ve pratik bir deneyim sunuyor.
 
The Frame 4K TV ile geleceğin teknolojisini deneyimleyin
Samsung'un öncü ürünleri arasında yer alan The Frame TV, görüntü ve ses alanında üst düzey yapay zeka yetenekleri ile donatılarak, kullanıcılarına üst düzey bir televizyon deneyimi sunuyor. The Frame TV, Samsung'un QLED 4K TV modellerinde olduğu gibi net görüntüleri ve doğru renkleri, ışık koşullarına uyumlu biçimde sunarak, izleme deneyimini üst seviyeye taşıyor. Ses kalitesi konusunda da iddialı olan The Frame TV, yapay zeka teknolojisi sayesinde ortama uygun sesi optimize ederek kullanıcılara ses deneyiminde üstün kaliteyi vadediyor. Bu sayede filmler, diziler ve müzikler daha etkileyici hale geliyor. The Frame TV, sadece görüntü ve ses kalitesi ile değil, aynı zamanda kullanım kolaylığı ve çok yönlü özellikleriyle de dikkat çekiyor. Aynı anda iki farklı ekranı izleme özelliği ile birden fazla içeriği takip etmek mümkün hale geliyor.
 
Lifestyle TV: Bir televizyondan çok daha fazlası
The Frame, The Freestyle, The Serif, The Premiere ve The Sero gibi Samsung'un yenilikçi Lifestyle TV ürünleri, kullanıcılara bir televizyondan çok daha fazlasını vadediyor. Samsung, The Frame ile televizyonu bir resim çerçevesine dönüştürerek dünyaca ünlü sanat eserlerinin Mat Ekran teknolojisiyle izlenmesine olanak tanıyor. The Freestyle projektörü 180 derece dönebilen tasarımıyla içeriği her yüzeye yansıtma esnekliği sunarken, 360 derece ses ile Smart TV deneyimini daha eğlenceli hale getiriyor.
 
The Serif, kendine özgü "I" profiliyle dikkat çekerken QLED ve Mat Ekran teknolojisi ile 4K çözünürlükte içerik izlemenize imkan veriyor. The Premiere, 4K çözünürlükte 130 inç’e kadar genişleyen ultra parlak üçlü lazer ile sinema kalitesinde eğlenceyi ev konforuna taşıyor. The Sero ise manzara modundan portre moduna dönebilen özellikleriyle mobil cihazlardaki içeriği büyük ekranda izlemeyi keyifli hale getiriyor. QLED ve Mat Ekran teknolojisi ile parlamayı azaltan The Sero, güçlü 4.1ch 60 watt hoparlörleri sayesinde ses deneyimini üst seviyeye yükseltiyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

2019’dan beri Paris Moda Haftası’nın ortağı olan DS Automobiles, tüm Haute Couture ve Moda Federasyonu davetlilerinin defile etkinliklerine ulaşımlarını sağlamak için E-TENSE şarj edilebilir DS 7 ve DS 9 filosunu kullanıma sunacak.

Paris Moda Haftası’nın 2019’dan beri ortağı olan DS Automobiles, Haute Couture ve Moda Federasyonu konuklarını defileden defileye götürmek için tümü E-TENSE şarj edilebilir versiyon olarak sunulan DS 7 ve DS 9 filosuyla bu özel etkinliğe destek verecek. DS Automobiles, bilgi-eğlence sistemi IRIS SYSTEM’e dahil edilen ChatGPT ile birlikte sıfır emisyonlu şık bir sürüş deneyimi yaşatmak için, gazetecilere, fenomenlere ve yeteneklere, Paris sokaklarında eşlik etmek üzere DS 7 E-TENSE ve DS 9 E-TENSE modellerinden oluşan özel bir filoyu kullanıma sunuyor. Şarj edilebilir hibrit aktarma organlarıyla donatılan DS 7 E-TENSE ve DS 9 E-TENSE, Fransız lüksü ile yenilikçi teknolojinin mükemmel birleşimini temsil ediyor.

Elektrik enerjisine geçiş, 2019'dan bu yana satılan yüzde 100 elektrikli ürün yelpazesiyle DS Automobiles'in stratejisinin merkezinde yer almaya devam ediyor. Yüzde 100 elektrikli Yeni DS 3 E-TENSE'ten 360 beygir gücündeki şarj edilebilir hibrit teknolojisine sahip DS 9 E-TENSE’e kadar her model, markanın sürdürülebilir mobiliteye olan bağlılığını temsil ediyor. 2024'ten itibaren tüm yeni modellerini yüzde 100 elektrikli olarak tasarlayacak olan DS Automobiles, böylece enerji dönüşümüne olan bağlılığının altını çiziyor.

DS Automobiles ile moda dünyası arasında yakın bağlantılar bulunuyor. DS Automobiles modellerinde yer alan inci dikişleri, Clous de Paris işlemeleri ve saat kayışı tasarımlı koltuk döşemeleri gibi benzersiz özellikler özellikle yaratıcı ve yenilikçi tasarım çevrelerinde yankı uyandırıyor. DS Automobiles, Paris Moda Haftası için, dış ortam koşullarına ve bakılan açıya göre değişken etkiye sahip rengin kullanıldığı DS 9 da dahil olmak üzere birkaç sürpriz hazırladı. Paris Moda Haftasında Erkek Modası Sonbahar/Kış 2024-2025 defilelerini takip eden Haute Couture İlkbahar/Yaz defileleri ve ardından Kadın Modası Sonbahar/Kış 2024-2025 defileleri düzenlenecek.

DS AUTOMOBILES HAKKINDA
Avant-garde ruhuyla hareket eden, olağanüstü bir mirasla desteklenen ve 2014 yılında kurulan DS Automobiles, Fransız seyahat sanatını somutlaştırmayı hedefliyor. Olağanüstü ürünler, göze çarpan Fransız lüks bilgi birikimi ve bir dizi kişiye özel hizmetle birleşen DS Automobiles, her yolculuktan önce, yolculuk sırasında ve sonrasında benzersiz bir deneyim sunuyor. Öne çıkmak isteyen, dünyayı dolaşmak ve her anın tadını çıkarmak isteyen müşteriler için tasarlanan DS modelleri, zarafet ve teknolojiyi bir araya getiriyor. DS 3, DS 4, DS 7 ve DS 9 ile DS Automobiles geniş bir ürün yelpazesi sunuyor. 2015’te Formula E’ye girişinden bu yana, 2019 ve 2020’de çifte Takım ve Sürücü Şampiyonluğu da dahil olmak üzere çok sayıda rekoru bulunan DS Automobiles, halihazırda her bir modelinin elektriklenmiş bir versiyonunu sunarak elektriklenmenin en ileri noktasında yer alıyor. E-TENSE etiketi altında DS Automobiles, hem %100 elektrikli hem de 360 beygir gücüne kadar 4x4 teknolojisiyle şarj edilebilir hibrit sunuyor. 2024’ten itibaren DS Automobiles tarafından piyasaya sürülen her yeni model %100 elektrikli olacak. DS Automobiles, müşterileri için benzersiz marka deneyimine yönelik özel hizmet programı olan “ONLY YOU, DS Deneyimi" programını da hazırladı. 41 ülkede faaliyet gösteren DS Automobiles markası, dünya genelinde 450 DS STORE’dan oluşan ve sürekli gelişen özel bir dağıtım ağı oluşturdu.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
Türkiye İş Bankası'nın desteğiyle İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) bünyesinde, başta Marmara Bölgesi olmak üzere ülkemizdeki aktif fayların oluşturduğu tehlike ve risklere dair veri üretecek ve detaylı bilimsel çalışmalar yürütecek bir merkez kuruldu.
İTÜ Türkiye İş Bankası Marmara Aktif Fay Tehlike ve Risk Uygulama ve Araştırma Merkezi, İTÜ Ayazağa Kampüsü'nde düzenlenen ve İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu ile Merkezde görev alacak akademisyenlerin katıldığı toplantıyla tanıtıldı.
Birçok disiplinin bir arada eş güdüm halinde çalışacağı MATAM'da jeoloji mühendisliği, jeokimya-jeodinamik, jeodezi ve fotogrametri, elektronik haberleşme, şehir ve bölge planlama, hidrojeoloji mühendisliği, inşaat mühendisliği gibi deprem konusuyla birebir örtüşen bilimsel konularda uzman akademisyenler görev alacak.
Aran: "Felaketlerde can kayıplarını önlemenin yolu bilimden geçiyor"
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, toplantıda yaptığı konuşmada, geçen yıl 6 Şubat'ta yaşanan büyük deprem felaketinin ardından benzer bir felaket yaşandığında can kayıplarının önüne geçilebileceği inancıyla bu iş birliğini hayata geçirdiklerini belirterek, bunun yolunun da bilimden geçtiğine inandıklarını, bu nedenle böyle bir Merkezin kurulmasını çok önemsediklerini ifade etti.
İTÜ'nün 250. yılına denk gelen 2023 yılında Banka yönetim kurulundan çıkan Merkezin desteklenmesi kararını, İş Bankası'nın 100. yılında duyurmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade eden Aran, MATAM'ın aynı zamanda üniversite, kamu ve özel sektör iş birliğinin en güzel örneklerinden biri olduğunu söyledi.
Hakan Aran, ülkemizde aktif fay hatlarına ilişkin mevcut verinin toplanması, olmayan verinin üretilmesi, bu verilerin modern koşullarda saklanması ve bilimsel araştırma yapmak isteyen tüm akademisyenlerle paylaşılması, işlenmesi konusunu çok kıymetli bulduklarını belirterek, "Yapay zekânın gücünden yararlanmak için olmazsa olmaz veridir. Bu verinin sağlanması ve ülkemizdeki bu eksikliğin giderilmesi gerek. Toplumumuz için ise özellikle binalarımızdaki risklerin tespiti için hızlı ve tahribatsız değerlendirme yöntemlerinin bulunması, yeni güçlendirme metotlarının ortaya çıkarılması, bu merkezdeki kazanımların her yaş ve eğitim grubu için Türkiye'ye yayılması; çocuk, genç ve yetişkinlerde bilinçlendirme ve farkındalık çalışmaları yapılmasını en değerli kazanımlar olarak görüyorum" diye konuştu.
Prof. Dr. Koyuncu: "Deprem araştırmalarında bilgi düzeyine çok daha üst seviyelere çıkacak"
İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, protokol imza töreni gerçekleştirilen MATAM'ın ilerleyen dönemlerde Türkiye'nin deprem araştırmalarındaki bilgi düzeyini çok daha üst seviyelere çıkaracağını belirterek, "Merkezimiz, bu alanda çalışan gençlerin önünü açacağı gibi, aynı zamanda akademisyenlerimiz öncü çalışmalarıyla ülkemize büyük katkı sağlayacaklardır. Umuyorum ki, böylesi güzel iş birliği protokollerinin sayısı her geçen gün artar. Bunun olması adına biz İTÜ olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz ve göstermeye de devam edeceğiz" diye konuştu.
Prof. Dr. Yaltırak: "MATAM, Türkiye'nin 'Apollo' projesi olacak."
MATAM'ın proje yürütücülüğünü üstlenen Prof. Dr. Cenk Yaltırak ise konuşmasında şu cümlelere yer verdi: "Bu alanda üreteceğimiz sayısal haritalar, modellemeler sayesinde; biz herhangi bir yerde, deprem potansiyeli olan bir fayın hangi büyüklükte deprem üreteceğini ve buradan çıkan deprem dalgalarının zemini nasıl etkileyeceğini, zemindeki olayların binaları nasıl etkileyeceğini ortaya koyarak zemin bina-ilişkisinin nasıl kurgulanacağı üzerine yeni ve dinamik veriler elde etme imkânına kavuşacağız. MATAM'ı, 'Apollo' projesine benzetiyorum. Bizler, eldeki verilerle ve en güncel teknolojiyle fark yaratacak çok disiplinli araştırmalara imza atmayı hedefliyoruz."
12 akademisyen ile yola çıkıldıı
Merkezde ilk etapta jeoloji mühendisliği, jeodezi ve fotogrametri, elektronik haberleşme, şehir ve bölge planlama, inşaat mühendisliği, hidrojeoloji mühendisliği gibi farklı uzmanlık alanlarından 12 kişilik bir akademik kadro görev yapacak. Kadroda Prof. Dr. Yaltırak'ın yanı sıra Prof. Dr. Serdar Akyüz, Prof. Dr. Gürsel Sunal, Prof. Dr. Nebiye Musaoğlu, Prof. Dr. Himmet Karaman, Prof. Dr. Şule Öğüdücü, Prof. Dr. Seda Kundak, Doç. Dr. Beyza Taşkın, Doç. Dr. Orkan Özcan, Doç. Dr. Cengiz Zabcı, Dr. Ahmet Akoğlu, Dr. Gülsen Uçarkuş ve Dr. Ufuk Tarı yer alıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

NVIDIA ile GeForce RTX 4070 Ti SUPER GPU'ların satışa sunulduğu ve yeni bir Game Ready Sürücüsünün tanıtıldığı yoğun bir hafta sizleri bekiyor. Game Ready Sürücüsü, yeni bir özellik olan RTX Video HDR'yi destekliyor. DLSS güncellemesi alan yeni oyunlar arasında ise Enshrouded, Like A Dragon: Infinite Wealth, TEKKEN 8 ve Suicide Squad: Kill the Justice League ve daha fazlası bulunuyor.
 
GeForce RTX 4070 Ti SUPER Şimdi Piyasada ve yeni bir Game Ready Sürücü ile birlikte geliyor
 
NVIDIA yeni yıla CES'te duyurduğu GeForce RTX 40 SUPER Serisi GPU'larıyla hızlı bir giriş yaptı. Geçtiğimiz hafta GeForce RTX 4070 SUPER ekran kartları raflardaki yerini aldı ve bugün itibariyle GeForce RTX 4070 Ti SUPER ekran kartları satışa sunuluyor.
 
Oyuncular şu anda ASUS, Gigabyte, MSI, PNY veya Zotac gibi markalarla GeForce RTX 4070 Ti SUPER satın alabiliyor.
 
GeForce RTX 4070 Ti SUPER satışa sunuldu. Ekran kartı daha fazla çekirdek ve genişletilmiş bellek kapasitesi sayesinde çerçeve arabelleği 16GB'a çıkarılmış, 256 bit bellek veri yoluyla desteklenmiştir. GeForce RTX 4070 Ti SUPER, yüksek yenileme hızına sahip 1440p panellerde performansı maksimuma çıkarmak için idealdir ve hatta 4K çözünürlükte oyun oynama deneyimini de oyunculara sunuyor. Bu ekran kartı, video düzenleme ve büyük 3D sahnelerin render işlemlerinde içerik üreticilerin yeni favorisi olacağa benziyor.

 GeForce RTX 4070 Ti SUPER ayrıca, GeForce RTX 3070 Ti'ye göre 1.6 kat ve DLSS 3 ile grafik açısından en zorlayıcı oyunlarda 2.5 kat daha hızlı.
 
DLSS güncellemesi alan oyunlar
500'ün üzerinde RTX destekli oyun ve uygulamaya yenileri eklenmeye devam ediyor.
• Enshrouded - Bugün erken erişime çıkıyor, GeForce RTX oyuncuları DLSS 2'yi hemen etkinleştirerek 4K'da ortalama olarak %93'e varan oranlarda çerçeve hızlarını hızlandırabiliyor
• Like a Dragon: Infinite Wealth : Infinite Wealth - 26 Ocak'ta DLSS 3 desteği alıyor
• TEKKEN 8 - 26 Ocak'ta DLSS 2 desteği alıyor
• Suicide Squad: Kill the Justice League - 2 Şubat'ta ışın izleme, DLSS Super Resolution ve DLAA desteği alıyor
• Diablo IV Season of the Construct, şu anda erişilebiliyor. Diablo IV, DLSS 3 ve NVIDIA Reflex'i destekliyor ve Mart ayında bir ışın izleme güncellemesi alacak.
RTX Video HDR Piyasaya sürüldü: GeForce RTX Tensör Çekirdekleri Tarafından Desteklenen Yapay Zeka SDR İçeriklerini Geliştiriyor
NVIDIA Game Ready sürücülerinin önemli bir özelliği, genellikle GeForce kullanıcılarına yeni özellikler sunmak için kullanılması. Bu Game Ready sürücüsü, tüm GeForce RTX GPU'lara yapay zeka ile geliştirilmiş yeni bir özellik ekleyerek belirli internet tarayıcılarında oynatılan Standard Dynamic Range (SDR) videolarını anında canlı High Dynamic Range’e (HDR) dönüştüren RTX Video HDR sürümünü destekliyor.
RTX Video HDR, GeForce RTX Tensör Çekirdekleri ve yapay zeka kullanımının deneyiminizi ücretsiz olarak nasıl daha da geliştirebileceğine dair bir başka örneği olarak karşımıza çıkıyor. NVIDIA DLSS oyunlarda ve yaratıcı uygulamalarda performansı önemli ölçüde artırırken, NVIDIA Broadcast mikrofonları ve kameraları süper hızlandırarak herhangi bir odayı bir stüdyoya dönüştürüyor. NVIDIA Canvas basit fırça darbelerini gerçekçi manzara resimlerine dönüştürürken, NVIDIA RTX Remix Open Beta 22 Ocak'ta piyasaya sürülmesiyle mod yapımcılarının klasik oyunları RTX teknolojileri ve üretici yapay zeka ile geliştirilmiş dokularla yükseltmesine olanak tanıyor.
 
Daha Fazla Game Ready Güncelleme ve İyileştirmesi
GeForce Experience'ın tek tıklamayla optimum ayarları, sisteminizin donanımı için oyun seçeneklerini anında yapılandırmanızı sağlayarak size akıcı ve optimize edilmiş bir oyun deneyimi sunuyor. Burada 1000'den fazla oyun destekleniyor ve son sürücüden bu yana ise 2 oyun daha bu desteği alıyor.
• Enshrouded
• Like A Dragon: Infinite Wealth
 
 
Game Ready Sürücüler Hakkında:
 
GeForce Game Ready Sürücüleri, oyunculara en sevdikleri oyunlar için en iyi deneyimi sunuyor. Bu geliştiricilerle iş birliği içinde çalışarak maksimum performans ve güvenilirlik için binlerce masaüstü ve dizüstü bilgisayar donanım yapılandırmasında kapsamlı bir şekilde test edildi.
 
NVIDIA'nın Game Ready Driver programı, mümkün olan en iyi oyun deneyimini sağlamak için sıfırdan bir yöntem olarak oluşturuldu. Bu program, oyun geliştiricileri ile bir sinerji yaratarak, yayın öncesi oyun yapılarının ve sürücülerinin düzenli olarak değiş tokuş edilmesini sağlıyor. NVIDIA Optimizasyonları bulmak ve sorunları çözmek için geliştiricilerle birlikte çalışıyor ve hem oyunun hem de Game Ready Driver'ın başlangıçta en yüksek kalite ve performansı sunmasını sağlamak için yapıları buna göre yineliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
 
KRAFTON (CEO CH Kim), bugün itibarıyla şirket geneline yönelik düzenlenen KRAFTON LIVE TALK (KLT) toplantısında 2024'e dair yönetim stratejisini paylaştı.
Bu KLT'nin konusu 'Orijinal Yaratıcılıktan, Yaratıcılığı Arttırmaya' ('From Original Creative to Scale-up the Creative) idi. KRAFTON CEO'su CH Kim, konuyla ilgili düşüncelerini, "2024, 'Yaratıcılığı Arttır' stratejisinin ilk meyvelerini vereceği yıl olacak. Önümüzde KRAFTON'un adım adım büyümesini şekillendirecek çok önemli bir sene uzanıyor," sözleriyle ifade etti. KRAFTON, geçtiğimiz yıl yaratıcı yetenekleri keşfetmeyi ve küresel çapta bir oyun yayıncısına dönüşmeyi amaçlayan "Yaratıcılığı Arttır" (Scale-Up the Creative) stratejisini duyurmuştu. 'Yaratıcılığı Arttır' stratejisi, oyunlarda yeni heyecanlar keşfetmeyi ve küresel pazara etkili bir şekilde genişlemeyi amaçlayan bir hedefi sembolize ediyor.
KRAFTON, halihazırda devam eden, Dark and Darker Mobile, inZOI, Dinkum Mobile, Project Black Budget ve Subnautica serisinin bir sonraki oyunu da dahil toplamda 20'den fazla oyun geliştirme operasyonuyla, her yıl portföyüne yeni başlıklar eklemeyi hedefliyor. Bu oyunlardan hem Dark and Darker Mobile hem de inZOI'nin 2024 yılında piyasaya sürülmesi planlanıyor.
CH Kim ayrıca KRAFTON üyelerinin yeteneklerinin pekiştirilmesi ve yaklaşımda değişiklikler yapılması çağrısında bulundu. CH Kim, tüm şirket çalışanlarını yayıncılık yeteneklerini geliştirmenin ötesine geçerek, keşif, üretim ve ticarileştirme dahil yaratıcı değeri artıran her alanı keşfetmeye teşvik etti. KRAFTON, yayıncılık birimlerinin potansiyel trendlere ve büyüme trendlerine daha esnek bir şekilde yönelmesini ve bunlara daha esnek yanıt vermesini sağlamak için iç yapısını elden geçirmeyi planlıyor. Amaç, yeni fikri mülkiyetlerin farklı pazarlara hızlı bir şekilde nüfuz edebileceği bir ortam oluşturmak.
Orta ve uzun vadeli girişimlerde, PUBG: BATTLEGROUNDS IP'sinin küresel genişlemesi için sürekli yatırımın önemine ve Hindistan pazarına vurgu yapıldı. KRAFTON, PUBG: BATTLEGROUNDS IP'sini franchise yapmayı hedefleyerek ve platform ekosistemini oluşturarak belirgin bir rekabet avantajı elde etmeyi amaçlıyor. Şirket özellikle, PUBG: BATTLEGROUNDS IP'sine dayalı ürün serisinin genişletilmesinin yanı sıra gerek iç ve dış stüdyolar gerek outsourcing yoluyla geliştirme faaliyetlerinin artırılmasına yönelik uzun vadeli bir marka stratejisi yürütmeyi planlıyor. Ayrıca CH Kim, toplantıda BGMI'nin Hindistan pazarında üst sıralardaki konumunun güvence altına alınması ve bu ülkedeki yayıncılık ve espor faaliyetlerinin genişletilmesi de dahil olmak üzere Hindistan pazarındaki yatırım ve büyüme beklentilerini yeniden doğruladı.
Toplantıda derin öğrenme teknolojisinden yararlanmanın önemi de vurgulandı. Kim, oyun endüstrisini yeniden şekillendirme potansiyeline sahip bir 'oyun değiştirici' olarak görülen bu teknolojinin geliştirme sürecine aktif olarak dahil etme kararlılığını ifade etti. KRAFTON'un mevcut küresel üst düzey Yapay Zekâ Ar-Ge yetenekleri göz önüne alındığında, bunun yalnızca üretim verimliliğini artırmakla kalmayıp aynı zamanda yenilikçi, kullanıcı odaklı deneyimler sunacağını da öngördü.
Kim sözlerini, "2024, Dark and Darker Mobile'ın çıkışıyla birlikte yeni oyun yelpazemizin başlangıcına işaret edecek ve 'Yaratıcılığı Arttır' stratejimizin somut sonuçlarını göreceğimiz ilk yıl olacak. Sürecin verimli bir döngüye dönüşmesi amacıyla çalışanlarımızın tüm çabalarını oyun geliştirmeye adamaları gerekiyor," şeklinde tamamladı