Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 
Çevreci ürün ve çözümleri ile müşterilerine üstün konfor sağlarken dünyamızın korunmasına da katkıda bulunan Vaillant'ın son teknoloji ile ürettiği yüksek verimle çalışan kazanları Başakşehir Fatih Terim Stadyumu'nda yerini aldı. Yapılan anlaşma kapsamında 11 adet Vaillant ecoFIT Plus kazan, Başakşehir Fatih Terim Stadyumu'nda hizmete sunuldu.
 
2022 yılında yoğuşmalı kaskad kazanlarda da büyümeye devam eden Vaillant'ın ecoFIT Plus kazanları merkezi sistemlerde yüksek verim vadediyor. 100 ve 150 kW olmak üzere iki farklı kapasitede üretilen ecoFIT Plus kazanlar, yüzde 20 ile yüzde 100 arasında alev modülasyonu, sessiz ve verimli yanma sistemi sayesinde önemli bir tasarruf imkanı sunuyor. Kazan dairesi renovasyon çalışmaları kapsamında Başakşehir Fatih Terim Stadyumu'na kazandırılan ecoFIT Plus kazanlar, tesiste; çim saha ısıtması, sıcak su ihtiyacının karşılanması, stad ve tesisler içindeki klima santralleri bataryalarına ısıtma suyu temini sağlıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Türkiye’nin önde gelen araç kiralama markası Rent Go, her yıl olduğu gibi bu yıl da Türk Kanser Derneği’nin yanında olmaya devam ediyor. 1-7 Nisan Kanser Haftası kapsamında, Rent Go’nun desteği ile Türk Kanser Derneği Ücretsiz Kanser Tarama Kayıt Aracı üçüncü kez yola çıkıyor. Ücretsiz Kanser Taraması Kayıt Aracı ile bir taraftan tarama zamanı gelmiş fakat ulaşım şartlarından veya maddi imkânsızlıktan taramalarını yaptıramamış vatandaşlarımıza ulaşılarak ücretsiz tarama imkânı sağlanırken, diğer taraftan da kanser hastalığı ile ilgili farkındalık yaratılıyor.
Toplumun her kesiminde kansere yönelik farkındalığı artırmak ve erken teşhisin önemine vurgu yapmak üzere her yıl 1-7 Nisan tarihleri arası Kanser Haftası olarak kutlanıyor.
Rent Go ve Türk Kanser Derneği iş birliğindeki proje kapsamında; sağlık hizmetlerinden mahrum kalmış, erken teşhis için taramalarını yaptıramamış vatandaşlara ulaşılarak kayıtları alınıyor. Alınan kayıtlar sonrası vatandaşlar, kendilerine yakın ilgili sağlık kuruluşuna randevulanıp taramalar için ücretsiz yönlendirilirken, aynı zamanda Ücretsiz Kanser Taraması Kayıt Aracı'nda Sağlık ve Eğitim Direktörü tarafından kanser türleri ile ilgili bilgiler paylaşılıp sorular cevaplanıyor. Rent Go verdiği araç desteği ile projenin büyümesine katkı sağlıyor.
Bununla birlikte Rent Go yıl boyunca Türk Kanser Derneği'nin İstanbul’a gelen kanser hastalarının tedavileri süresince ücretsiz olarak konaklayabildiği, Mucizevi Konaklama ve Yaşam Merkezi'ndeki bir odanın yaşam ve bakım hizmetlerini karşılıyor. Mucizevi’nde 3 öğün yemek, psikolojik destek, beslenme danışmanlığı, tedavi takibi, meslek edindirme kursları gibi hizmetler de konaklayan hasta ve hasta yakınlarına ücretsiz olarak sunuluyor.
Türk Kanser Derneği’ne desteklerinin kesintisiz devam edeceğini belirten Tunalar Topluluğu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Can Tuna “Rent Go olarak amacımız Türk Kanser Derneği aracılığıyla kanser hastalığı ile ilgili farkındalığın artırılmasına yardımcı olmak, hastalarımıza bir nebze de olsa moral verebilmek, yanlarında olabilmek. Türk Kanser Derneğine, çalışmalarından dolayı şahsım ve topluluğumuz adına teşekkür ediyor, tüm hastalarımıza acil şifalar diliyorum.” ifadelerini kullandı.
Rent Go’nun desteği ile yola çıkan Ücretsiz Kanser Tarama Kayıt Aracı’nın halkımızla bir araya geleceği tarih ve yerler şu şekilde paylaşıldı:

6 Nisan 2023 Perşembe BEYOĞLU BELEDİYESİ KIZILAY MEYDAN
7 Nisan 2023 Cuma GEBZE BELEDİYESİ MUSTAFA KEMAL PAŞA BULVARI
10 Nisan 2023 Pazartesi SARIYER BELEDİYESİ MEYDAN
11 Nisan 2023 Salı GAZİOSMANPAŞA MEYDAN
12 Nisan 2023 Çarşamba BEŞİKTAŞ BELEDİYESİ MEYDAN / ZABITA ÖNÜ
13 Nisan 2023 Perşembe ŞİŞLİ BELEDİYESİ ŞİŞLİ CAMİİ
14 Nisan 2023 Cuma SARIYER BELEDİYESİ TARABYA MEYDAN
17 Nisan 2023 Pazartesi EYÜP BELEDİYESİ EYÜPSULTAN MEYDAN

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Ana Sigorta CEO’su Arda Tuncay, pandemi sonrası, olağanüstü koşulların ortaya çıkmaya başladığı, hayat-dışı sigortacılıkta primlerin dipte olduğu bir dönemde yola çıktıklarını belirtirken aradan geçen kısa sürede geleneksel yaklaşımlardan uzak, yenilikçi ve çevik bir hizmet anlayışıyla sektörde fark yarattıklarını söyledi.
 Yüzde 100 yerli sermaye ile Nisan 2021’de prim üretimine başlayan Ana Sigorta, üçüncü yaşına girdi. Sigorta sektörünün en genç oyuncularından olan Ana Sigorta, bugüne kadar 400 binin üzerinde müşterisini yenilikçi sigorta ürünleriyle buluştururken seçkin acente yapısı ile “Acente Sigortacılığı”nda emin adımlarla ilerliyor.
Şirketin 3’üncü yaşına girmesi nedeniyle bir açıklama yapan Ana Sigorta CEO’su Arda Tuncay “En güçlü yanımız sigortalılarımızın ve acentelerimizin ihtiyaçlarını dinlememiz ve buna göre kendilerini yenilikçi, daha önce denenmemiş sigorta çözümleriyle buluşturan çevik yönetim anlayışımız ve yetkinliğimiz diye düşünüyorum. Ana Sigorta’yı konumlandırırken de şirket anayasası haline getirdiğimiz geleneksel yaklaşımlardan uzak, dinamik bir yapıyı ortaya koymayı hedefledik” dedi.
Ana Sigorta’nın Nisan 2021’de pandemi sonrası ortaya çıkan olağanüstü zor koşullarda yola çıktığını ifade eden Arda Tuncay, 2022’deki yüksek enflasyon ve döviz kurundaki artışların hasar maliyetlerini ciddi şekilde artırdığını ancak yoğun rekabet ortamında ve Zorunlu Trafik Sigortası’ndaki tavan fiyat uygulaması nedeniyle, sektörün bu maliyet artışlarını primlere yeteri kadar yansıtamadıklarını belirtti. Kendilerini daha ilk yıllarında çok bilinmeyenli bir denklemin içinde bulduklarını ifade eden Tuncay “Tüm bunlara rağmen 2’inci yılımızı trafik branşı hariç hedeflediğimiz bir kârlılık ve yeni kurulan şirketlerin güvenirliklerinin dayanağı olan olumlu hasar performansları ile tamamlıyoruz” dedi.
Sektörün Hayat-Dışı branşlarda trafik hariç 22,2 mia TL kâr açıkladığını, ancak trafik branşındaki 11 mia TL’lik zarar nedeniyle bu kârın yarıya yakınının gittiğini ve sektör için önemli bir sermaye ihtiyacı doğurduğunu ifade eden Ana Sigorta CEO’su Arda Tuncay, “Biz de ikinci yılımızı trafik hariç branşlarda 65,8 mln TL’lik kâr ile kapattık ve bu da geleceğe güvenle bakmamızı sağlıyor” dedi.
 
Maraton Koşucusuyuz
Bu yıl da maliyet artışlarının etkisi ve trafik branşındaki teknik zararın yönetilmesi konularının sektörün bir numaralı sorunu olmaya devam edeceğinin altını çizen Arda Tuncay, yılın başında Anayasa Mahkemesi’nin, bedeni hasarların tazminindeki belirsizliği büyük ölçüde ortadan kaldıran düzenlemeleri iptal kararı ve üzerine şubat ayında yaşanan deprem felaketinin de sektörün hasar yükünü ciddi boyutta yükselttiğini söylerken “Diğer taraftan faiz gelirlerindeki düşük seyir de, mali gelirlerin teknik zararı karşılamasını sınırlı hale getiriyor” dedi.
Sektörün tüm zorluklarına karşın Ana Sigorta’nın hedefleri doğrultusunda ilerlediğini, insan kaynağı ve organizasyonunu büyüttüğünü, insan faktörünü gözeterek teknolojiye yatırım yaptığını ve acente memnuniyeti konusunda önemli bir yol aldığını söyleyen Tuncay “Sürdürülebilir bir gelişme ve büyümeyi yakaladık. Ana Sigorta olarak kısa mesafe değil, maraton koşucusuyuz” dedi.
İyi Olmak Zorundayız
Sektöre “Her ANA değer katar” sloganıyla giren Ana Sigorta, üçüncü yaşına girerken “İyi Olmak Zorundayız” manifestosu ile ulusal medyada sesini duyurmaya başladı. “İlk iki yıl kök saldığımız bir dönemdi. Bu esnada sadece acentelerimiz ile olan iletişime yatırım yaptık. Şimdi markamızı duyurma zamanı” diyen Arda Tuncay, daha ilk yılımızda KİA markasının bize duyduğu güven ile KİA Kasko ürünümüzü piyasaya çıkarttık. Acentelerimizle proje bazlı işler geliştirdik, geliştirmekteyiz. Bu zamana kadar hangi işe odaklandıysak en iyisini yapmayı hedefledik. Şirket kültürümüz olan “ne yaparsan yap, en iyi şekilde yap” felsefemizi şirketimizin manifestosu olarak duyurmak istedik. Köklü bir geçmişi olan Türk Sigortacılık sektöründe var olmak istiyorsanız, İyi Olmak Zorundasınız.”
Ana Sigorta, ilk poliçesini kestiği 2021 yılından bu yana müşteri sayısını 400 binin üzerine çıkarttı. Halen 410 acente ve Türkiye geneline yaygın 1087 adet anlaşmalı servisle hizmet veren Ana Sigorta, çalışan sayısını yıl sonuna kadar 100’e yükseltmeyi planlıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Akü sektörünün öncü şirketi İnci GS Yuasa'nın lokomotif markası İnci Akü, tüketici odaklı yaklaşımı ile sektöre ve tüketicilere katkı sunmaya devam ediyor. İnci Akü, Japon teknolojisi ile geliştirilmiş yenilikçi start-stop ürünleri İnci Akü AGM Leo ve İnci Akü EFB Max Tigris'in mevcut 2 yıllık garanti süresini; serilerin üstün performansı, uzun çevrim ömrü ve dayanıklılığını göz önüne alarak 3 yıla uzattı.
 
İnci GS Yuasa Kurumsal İletişim ve Pazarlama Müdürü Gökçe Yılancıoğlu Tellici, şirketin teknoloji ve inovasyon konusunda büyük bir potansiyeli ve tutkusu olduğundan bahsederek yenilikçi ürünlerine çok güvendiklerini aktardı. Tellici; "Sektörün önemli oyuncularından biri olarak hem iç hem de dış süreçlerimizde teknolojiyi kendimize pusula olarak belirledik. Tüketicilerimizin yolculuklarını yüksek performanslı akülerimizle güvenli kılabilmek ve bu güvenin daha uzun bir sürece yayılmasını sağlamak adına yenilikçi ürünlerimizden İnci Akü AGM Leo ve İnci Akü EFB Max Tigris'in 2 yıllık garanti sürelerini 3 yıla uzatma kararı aldık. Ürünlerimizin bulunduğu start-stop pazarı büyüme trendinde ve İnci GS Yuasa olarak bu pazarda da hem tüketici memnuniyetini desteklemeyi hem de yüksek performanslı ürünlerimizle rekabetçiliğimizi artırmayı hedefliyoruz." diyerek sözlerine devam etti.
 
İnci GS Yuasa'nın kendi tesislerinde geliştirdiği üstün teknolojili ürünlerinden İnci Akü Start-Stop AGM Leo serisi, 3,5 kata kadar daha uzun çevrim ömrü* ile benzersiz performansı, dayanıklılığı ve yüksek şarj kabulü ile rejeneratif frenlemeye sahip üst segment start-stop araçlar için tasarlandı. Türkiye'de segmentinde bir ilk olan ve yüksek elektriksel tüketim ihtiyacı duyan yeni nesil start-stop araçlar için tasarlanan İnci Akü Start-Stop EFB Max Tigris ise yoğun şehir içi trafiği ve araç dur-kalk koşullarında 3 kata kadar* daha uzun ömür sağlarken, yüzde 10'a kadar** daha fazla marş basma gücüyle de araca gerçek performansını yaşatıyor. Labirent yapıya sahip MAX-CAP® özel tasarım sızdırmaz kapağıyla su kaybını minimize eden ürünün geliştirilmiş pasta formülü ile güçlendirilen yüksek kaliteli plakaları da yoğun trafikte ekstra performans sunuyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dikey Ticaret Finansmanı ürünü ile FaturaLab Platformunda herhangi bir tedarik zinciri finansmanı programından yararlanan üyeler kendi tedarikçilerine de düşük maliyetli ve ek teminat ve belge olmaksızın finansman aktarımını sağlayabilecek. Erken tahsilatlarının maliyet ve vade hesaplamalarını FaturaLab platformu üzerinden yapabilecek. Kendi (alt) tedarikçilerinin likiditeye erişimlerini sağlayabilecek.
 
Dikey finansman, bugün uygulanan klasik alıcı - tedarikçi bazlı iki paydaşlı modele bir anlamda yeni zincir halkalarının eklenmesini sağlıyor. Bu yöntem ile yeni alt tedarikçi grupları da faydaya ortak olduğundan mal tedarikinin daha da sağlıklı olmasını ve ticaretin büyümesini kolaylaştırıyor.
 
FaturaLab CEO'su Emre Aydın, "Hedefimiz ticaretin tek tarafına odaklı değil, tüm paydaşlarının dahil olabildiği bir işletme sermayesi eko-sistemi yaratmak. 2022 yılında Gömülü Finansmanı ilk olarak uygulamaya almıştık. 2023 yılına da bir başka ilk ile devam ediyoruz. Dikey Finansman ürün grubumuz ile tedarik zincirinin diğer halkalarında da yaşanabilecek nakit sıkışıklığı sorunlarını FaturaLab platformu içinde çözebileceğiz, ticaretin finansmanını yaygınlaştırabileceğiz, alt tedarikçilere ulaşabileceğiz. Ticaretin şeffaf, sağlıklı ve sürdürülebilir olması için çalışmaya devam ediyoruz." dedi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Henkel 32. Sürdürülebilirlik Raporu'nu yayınlayarak, sürdürülebilirlik stratejisi ve hedeflerini uygulama konusunda kaydettiği ilerlemeyi duyurdu. Şirket, son derece zorlu bir piyasa ortamında, diğer hususların yanı sıra sürdürülebilirlik alanında birçok önemli boyutta ilerleme kaydetmeyi başardı.

Henkel CEO'su Carsten Knobel görüşlerini şu sözlerle ifade etti: "İddialı sürdürülebilirlik hedeflerimizin büyük çoğunluğunda ilerleme kaydetmeyi başardık. Bu açıdan, dünyanın dört bir yanındaki 50.000'den fazla Henkel çalışanına güçlü bağlılıkları ve özverileri için teşekkür etmek istiyorum." Henkel'in İnsan Kaynakları ve Sürdürülebilirlik'ten sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Sylvie Nicol ise "2030 yılına kadar iklim-pozitif bir üretim gerçekleştirme hedefimiz doğrultusunda önemli bir adım attık. Cinsiyet eşitliği konusunda da daha fazla ilerleme kaydetmeyi başardık. Yönetici pozisyonundaki kadınların oranı 2022 yılında yüzde 38,7'ye yükseldi." şeklinde konuştu.

Yenilenebilir elektrik kullanımının payı yüzde 70'e yükselerek karbondioksit salınımı yüzde 55 azaltıldı (ton ürün başına).

Henkel, üretimdeki karbondioksit salınımlarını metrik ton ürün başına yüzde 55 oranında azaltarak, 2022 yılında iklim koruma konusunda ilerleme kaydetti (2010 baz yılına kıyasla). Şirket, yenilenebilir kaynaklardan satın aldığı elektriğin payını da yüzde 70'e çıkardı. Şirket, 2030 yılına üretim tesislerinde kullanılan elektriğin yüzde 100'ünü yenilenebilir kaynaklardan sağlamayı hedefliyor. Aralık 2022'de, yenilenebilir enerji tedarikine yönelik olarak, IGNIS ile imzalanan 10 yıllık sanal enerji satın alma anlaşması (VPPA), enerji kuruluşlarıyla işbirliğinin örneklerinden biri oldu. Bu sayede Henkel'in Avrupa'daki tesislerine yılda yaklaşık 200 GWh düzeyinde yenilenebilir enerji tedariki sağlanacak.

Yüzde 100 geri dönüştürülebilir ve yeniden kullanılabilir ambalajlara yönelik daha fazla ilerleme sağlandı.

Henkel ayrıca, atıkları ve bunların çevre üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla, sürekli olarak çaba gösteriyor. 2025 yılına kadar, ambalajların yüzde 100'ü geri dönüştürülebilir ve yeniden kullanılabilir* olacak şekilde tasarımlar geliştirilecek. Bu oran 2022 yılında yaklaşık yüzde 87'ye yükseldi. Bunun yanı sıra, Henkel, 2025 yılına kadar atık hacmini 2010 yılına kıyasla ton ürün başına yüzde 50 oranında azaltmayı hedefliyor. Şirket 2022 yılında, atık hacminde hâlihazırda yüzde 43'lük bir azalma kaydetti.

*İçerik maddelerinin ya da kalıntıların geri dönüştürülebilirliğini etkileme ya da geri dönüşüm akışlarını kirletme ihtimali bulunan yapıştırıcı ürünler hariç)

Ukrayna'daki savaş mağdurları için 6 milyon Euro tutarında dayanışma programı tesis edildi.

Henkel sosyal katılımını daha da genişletti. 2030 yılına kadar sosyal projeler ve bağışlar yoluyla dünya genelinde 30 milyon insanın hayatını iyileştirmeyi hedefleyen Henkel geçtiğimiz yıl bu hedefini aştı. Henkel, 2010'dan 2022'nin sonuna kadar 30 milyonu aşkın kişiye ulaşmayı başardı. Bu kapsamdaki sosyal etki, özellikle küresel COVID 19 salgınıyla mücadeleye yapılan katkının yanı sıra, Ukrayna'daki savaş mağdurlarına verilen destekten kaynaklanıyordu.

Yönetim pozisyonlarında kadın çalışan oranı daha da artırıldı

Henkel, fırsat eşitliğini teşvik etmek için, yönetim kademelerindeki kadın oranını sürekli olarak artırmayı hedefliyor ve 2025 yılına kadar tüm yönetim kademelerinde cinsiyet eşitliğine ulaşma amacını güdüyor. 2022 yılında, yönetim pozisyonlarındaki kadınların oranı bir önceki yıla göre daha da artarak yüzde 38,7 civarına ulaştı.

Ürün portföyünün sürdürülebilir dönüşümü sağlanıyor
Sürdürülebilirlik, Henkel'in inovasyon stratejilerinin temelini oluşturur. Tüketici ürünlerinde, diğer faktörlerin yanı sıra bileşenlerin optimize edilmesine de odaklanılıyor. Henkel bu amaçla çeşitli partnerlerle çalışıyor. Örneğin, Henkel geçen yıl BASF ile uzun süreli bir iş birliği anlaşması imzaladı. Biyokütle dengesi olarak adlandırılan yaklaşımın yardımıyla, fosil ham maddelerin yenilenebilir ham maddelerle değiştirilmesi ve bunun yılda 110.000 metrik tona ulaşması planlanıyor.

Küresel çalışan katılımı programı başarıyla hayata geçirildi.
Sürdürülebilirlik konusunda çalışan katılımını daha ileriye taşımak isteyen Henkel, mevcut eğitim programını, Mart 2022'de uygulamaya koyduğu bütünsel bir katılım programıyla genişletti. "Sustainability at Heart" programı, dünya genelinde Henkel çalışanlarını, sürdürülebilirlik konusunda daha kapsamlı bir şekilde bilgilendirmek ve eğitmek amacını taşıyor. Sadece 2022 yılında, 5.800'den fazla çalışan bu eğitime katıldı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dökme kimyasal taşımacılık faaliyetleriyle kurumlara intermodal taşımacılık hizmeti veren TET Global Lojistik, 2013 yılından bu yana Bulkhaul Limited firmasının Türkiye acentesi olarak konteyner taşımacılığında dünya üzerindeki tüm noktalar arası lojistik olanağı sunuyor. 300'ü aşkın özmal araçtan oluşan geniş filosu ile lojistik operasyonlarını Türkiye ve Avrupa'da tüm noktalarda sürdürüyor.
TET Global Lojistik İcra Kurulu Üyesi Cemil Can Yalçın deneyimli kadroları ile kaliteli, güvenli ve çevre dostu hizmet sunduklarını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kara ve denizde dökme kimyasal taşımacılığının yanı sıra yıkama ve depolama hizmeti de veren sektörün önde gelen firmalarından biriyiz. Kişisel bakım, temizlik, ilaç, organik, boya, gıda, tarım ve yapı ürünleri gibi günlük hayatta kullandığımız birçok malzemenin bileşenini oluşturan hammaddeleri uluslararası alanda güvenle taşıyoruz. Müşterilerimize güvenli taşıma konusunda sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Bununla birlikte çevreye olan sorumluluğumuz da iş yapış şeklimizi belirleyen önemli bir unsur."
Yalçın TET Global Lojistik olarak yaptıkları işin her adımında çevreye olan duyarlılıkları neticesinde Yeşil Lojistik Belgesi almaya hak kazanmanın haklı gururunu yaşadıklarını belirterek belgeyle ilgili şunları söyledi:
"Tedarik zincirinin en önemli halkalarından lojistik faaliyeti toplum ihtiyaçlarının temininde büyük öneme sahip. Bununla birlikte dünya nüfusunun hızla artması ile çevresel etkisinin arttığının bilincindeyiz. TET Global Lojistik olarak yürüttüğümüz faaliyetlerde ilaç, gıda gibi hayati önem taşıyan konularda müşterilerimizin ürünlerini güvenle ve çevre dostu yöntemlerle sağlamak birinci önceliğimiz. Bu kapsamda su ayak izini düşüren, enerji, çevre ve sera gazı yönetim sistemi uygulamaları ile karbon ayak izini azaltan faaliyetler yürütüyoruz. Bizimle aynı sorumluluğu taşıması için çalışanlarımıza yeşil lojistik eğitimleri düzenliyoruz. TET Global Lojistik olarak yürüttüğümüz çevre dostu yeşil lojistik hizmeti müşterilerimizin yeşil dönüşüm hedeflerine de katkı sağlıyor. Bu çalışmaları çevreye ve topluma karşı sorumluluk bilinci ile yürütüyoruz. Bununla birlikte verdiğimiz çabalarla Yeşil Lojistik Belgesi'ne sahip sayılı lojistik firmaları arasında yer almak bizim için gurur verici."
 
Yeşil Lojistik Belgesi'ni almaya hak kazanmak için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nca belirlenen kriterlerin yerine getirilmesi ve uygulanması gerekiyor. Yeşil lojistik faaliyetler kapsamında işletmelerin yılda en az 200 kombine yük taşımacılığı seferi gerçekleştirmesi, enerji tüketiminin en az yüzde 5'inin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrikten karşılandığını gösteren belge ve sertifikaya sahip olması, 'Düşük Küresel Isınma Potansiyeli' değerine sahip gazlar içeren iklimlendirme sistemleri kullanması bekleniyor. Ayrıca işletmenin, doğal kaynak kullanımının azaltılması, toprağa, suya, havaya verilen zararların minimum düzeye indirilmesini amaçlayan standartlar bütünü olan ISO 14001 ile Sera Gazı Emisyonları ve Giderilmesi Miktarının Belirlenmesi ve Raporlanması standardı olan ISO 14064 belgelerine sahip olması, aranan şartlar arasında yer alıyor. TET Global Lojistik su ayak izi, enerji, çevre ve sera gazı yönetim sistemi uygulamaları ve çalışanlara yönelik yeşil lojistik eğitim faaliyetleri ile Yeşil Lojistik Belgesi'ni almaya hak kazandı.