Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Satışlara göre Japonya'nın en büyük ikinci bira üreticisi olan Kirin Holdings, bölgedeki butik bira pazarındaki güçlü büyümesini sürdürmek için Kuzey Amerika'da fabrika tesisleri satın almak istiyor.

 Kirin, 2020'de Colorado merkezli New Belgium Brewing'i ve 2021'de Michigan'daki Bell's Brewery'yi satın almasını tamamlamasından bu yana Kuzey Amerika butik bira pazarındaki satış hacmini çift haneli rakamlarla artırdı.

 CEO Yoshinori Isozaki, "Kuzey Amerika'daki butik bira işimiz iyi gidiyor" dedi.

 Kar marjlarını açıklamadan, Kuzey Amerika butik biras işlerinin viskiden probiyotik sağlık içeceklerine kadar her şeyi kapsayan küresel işletmeler arasında en yüksek büyüme oranına sahip olduğunu sözlerine ekledi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Bulut mutfak sektörünün öncü şirketi Rafinera Cloud Kitchen (RCK), 9 yeni markasıyla birlikte, aktif marka sayısını 25’e yükseltti. Yeni markalar arasında dönerden pizzaya, sokak lezzetlerinden salataya kadar pek çok farklı tad yer alıyor. Paket servis aracılığıyla tüketiciye hızlı ve sıcak ulaştırılan RCK ürünlerinde, maliyet avantajının yanı sıra kalite ve lezzet her zaman ön planda tutuluyor.
Müşterilerine online platformlar üzerinden ulaşan RCK sistemi, merkezi mutfak ve bu mutfağa bağlı çok sayıda uydu mutfaktan oluşuyor. Merkezde ön hazırlığı yapılan yemekler, uydu mutfaklarda son dokunuşları yapılarak tüketiciye ulaştırılıyor. Paylaşımlı bu mutfaklar aynı anda tüm RCK markalarına hizmet verebiliyor. Giderler bölündüğü için yüzde 30’lara varan tasarruf sağlanırken, paket servise özel hazırlanan lezzetler ve sunumlarla tüketici memnuniyeti ön planda tutuluyor.
RCK bünyesinde halen Nera Burger, Taco Baila, Kila Burger, Pıtı Mantı, Leyna Falafel, Mezepoly, Mochita Cakes, Köfte 33, Kanattown, Yanda Pilav, Gina Bowl, Fresh’n Zen Wrapetito, Tosyalı Pilavcı, Köfteci Basri ve Cennet Hanım Mantı Evi bulunuyordu. Yeni eklenen Meşhur Kavacık Dönercisi, Pizza Portas, Fırtına Büfe, Kronos Burger&Sandwiches, Mint Salad Shop, Cambaz Sokak Lezzetleri, Dide Pide, Tostica ve İnegölcü Latif Usta ile RCK’in aktif marka sayısı 25’e yükseldi.
Müşteri memnuniyetini ve lezzeti odak noktasına alan RCK, dağıtımı kendi kuryeleriyle, enerjiyi motor çakmak gözünden alan ısıtıcılı çantalarıyla yapıyor. Teknolojiyi etkin kullanan şirket kendisine ait “gazla” yazılımı üzerinden rota optimizasyonu üzerine çalışmalar yürütüyor, lezzetlerini hızla tüketicilerle buluşturuyor.
Öncelikli hedeflerinin yeni marka ve yeni mutfaklarla hızlı büyüme olduğunu belirten Rafinera Cloud Kitchen CEO’su Didem Altınbaşak Tulgan, “Her markanın ortaya çıkışı bizim için uzun ve detaylı bir süreç. Arka tarafta ciddi bir arge ve planlama ekibimiz var. Bu süreçte müşteri her zaman odak noktamızda yer alıyor. Zaten sistemimiz sayesinde müşteri memnuniyetini etkileyecek parametreleri merkezi olarak kontrol edebiliyor, servis kalitemizi kusursuzlaştırabiliyoruz. Maliyet avantajının yanı sıra kalite ve lezzetten de hiçbir zaman ödün vermiyoruz ” dedi.
Rafinera Cloud Kitchen (RCK) hakkında
Rafinera 15 yıldır karanlık mutfak olarak devam eden bir beslenme planı servisidir. Bu konudaki deneyimini food-tech ile birleştiren şirket, Aralık 2021 tarihinden itibaren Rafinera Cloud Kitchen ile hizmet vermeye başladı. Bulut Mutfak konseptinin Türkiye’de ve dünyadaki ilk örneklerinden biri olan RCK, halen bir ana mutfak, 3 uydu mutfak ve 25 marka ile hizmet veriyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Dünyanın önde gelen siber güvenlik şirketlerinden Trend Micro hem güvenlik hem de geliştirme ekiplerine büyük değer sağlayan yeni güvenlik dağıtım modeli Cloud Sentry’i kullanıma sundu. Yeni dağıtım modeli, rakiplerinden farklı olarak tehditleri dakikalar içinde tespit ediyor ve performansı etkilemeden ve müşteri ortamında herhangi bir veriye dokunmadan güvenlikle ilgili bulgular sunuyor.
 
Trend Micro Cloud Sentry hakkında ayrıntılı bilgi için: https://www.trendmicro.com/en_us/business/products/hybrid-cloud/cloud-sentry.html
 
Trend Micro'nun bulut iş yükü güvenliği alanındaki en büyük oyuncu olduğunu belirten IDC Bulut Güvenliği Araştırma Yöneticisi Philip Bues, "İş açısından kritik öneme sahip bulut altyapısı ve uygulamaları karmaşık hibrit bulut ortamlarına yayıldıkça güvenlik ekipleri bu gelişim hızına ayak uydurmakta zorlanıyor. İşletmeler yalnızca görünürlüğe değil, aynı zamanda tehditleri ele almak ve riskleri azaltmak için farklı yollara da ihtiyaç duyuyor. Trend Micro, Cloud Sentry ile bunu sağlıyor" dedi.
 
Yeni çözüm, güvenlik ekiplerinin genel bulut ortamlarındaki uygulama hızına uyum sağlamalarına olanak tanıyor. Geliştiriciler yeni ve güncellenmiş uygulama kaynaklarını hızla kullanıma sunuyor ve güvenlik kontrolleri tüm kaynaklar için etkili bir şekilde uygulanıyor.
 
Summit Carbon Solutions CIO'su ve CTO'su Jason Cradit, "Trend Micro ile olan iş birliğimiz tüm verilerimizi kendi hesap alanımızda tutarken yönetmemiz gereken sunucular olmadan verileri geniş ölçekte korumamızı sağlıyor. Bu güvenlik tarzına ek güvenlik kontrolleri ve kaynak türleri getirmek, coğrafik olarak farklı konumlarda olan yüzlerce ekibe sahip olan bir şirket olarak bizim için oyunun kurallarını değiştiriyor" dedi.
 
Yeni koruma modeliyle işletmeler, tek bir tıklamayla bulut iş yükü ortamlarında içerik açısından zengin öngörüler elde ederek güvenlik ekiplerinin daha kritik sorunlara odaklanmasını sağlıyor. Trend Micro Cloud Sentry, kaynakların nasıl dağıtıldığına veya güncellendiğine bakılmaksızın güvenlik ekiplerinin AWS hesabı başına tek bir dağıtımı yönetmesine olanak tanıyor.
 
Trend Micro Bulut Çözümleri İş Geliştirme Müdürü Burak İnce, "Bulut güvenliğinde oyunu değiştiren Cloud Sentry, müşterilerimizle bulut dönüşüm yolculukları boyunca bu kadar yakın çalışmanın bir yan ürünü olarak ortaya çıkan ve inovasyon gücümüzü gösteren çok önemli bir çözüm. İşletmeler yeni bulut teknolojilerini benimsedikçe görünürlük azalıyor ve zorluklar artıyor. Bizden kolaylık isteyen müşterilerimiz için üretimi etkilemeyen bir görünürlük çözümü geliştirdik" dedi.
 
Ayrıca güvenlik ekipleri, güvenlik önceliklerini belirlemek ve değişikliğe olan ihtiyaçları daha iyi açıklamak için risk yönetimi ve tehdit istihbaratı verilerini kullanarak geliştirici ekipleriyle daha sorunsuz bir şekilde çalışabiliyor.
 
EC2 sunucularını, ECR imajları ve Lambda fonksiyonlarının korunmasını sağlayan bütünlük izleme ve kötü amaçlı yazılımlara karşı koruma sağlayan güvenlik kontrolleri özellikleriyle öne çıkan Trend Micro Cloud Sentry çözümü ön izleme müşterileri tarafından şu an kullanılabiliyor. Yakın gelecekte güvenlik açığı tarama, günlük denetimi ve ek depolama alanı gibi özelliklerin çözüme eklenmesi planlanıyor.
 
Trend Micro hakkında:
Siber güvenlik alanında global lider olan Trend Micro, dijital bilginin dünya genelinde güvenli bir şekilde paylaşılmasına yardımcı olan çözümler sunuyor. On yılların verdiği güvenlik tecrübesiyle global tehdit araştırması ve sürekli devam eden inovasyondan aldığı güçle, Trend Micro’nun siber güvenlik platformu, bulut ortamları, ağlar, cihazlar ve uç noktalarda milyonlarca son kullanıcıyı ve yüz binlerce işletmeyi koruyor. Bulut ve işletmeler için siber güvenlik konusunda bir lider olan Trend Micro'nun siber güvenlik platformu AWS, Microsoft ve Google gibi ortamlar için en iyi hale getirilmiş ileri düzey tehdit savunma teknikleri sağlıyor. 65 ülkede 7.000 çalışanı ile Trend Micro, kurumların birbirleriyle bağlantılı dünyasını güvence altına alıyor. Daha fazla bilgi için www.trendmicro.com.tr

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
DHL Express Türkiye’nin Yeditepe Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü ile bu yıl mart ayında başlattığı “İleri Dönüşüm için Tasarım Çalıştayı” üniversite öğrencilerinin proje tasarımlarının ödüllendirilmesiyle tamamlandı. “DHL ve Sürdürülebilirlik” temalı çalıştay kapsamında öğrenciler, üniversitenin “Tasarım ve İleri Dönüşüm Laboratuvarı”nda atıkları ileri dönüşümle yeni tasarımlara dönüştürdü. Toplam 19 projenin değerlendirildiği çalıştayda, DHL Express Türkiye üst yönetiminin oyları sonucunda ilk 3’e girmeye hak kazanan öğrenciler, ödüllerini DHL Express Türkiye CEO’su Mustafa Tonguç ve Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl’ün katıldığı törende aldı.
Yeditepe Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencilerinden Doğa Çarıkçoğlu, DHL’in elektrikli uçağı Alice’den ilham alarak, atık cıvata ve metallerden yaptığı aydınlatma tasarımı “Welice” projesiyle birinci oldu. Eski bir sokak lambasını DHL uçağı formunda kâğıt atık toplama kutusuna dönüştüren Baran Çulban “Pan Pan” adlı projesiyle ikinci seçildi. “Alister” projesiyle üçüncü olan Dilara Damla Üst ise atık kumaş, ahşap ve metalden, DHL kargo uçağından esinlenerek çocuklar için kaykay tasarladı.
“Yeşil bir dünyanın mümkün olduğunu” göstermeye katkı sağlıyoruz
Sürdürülebilirlik alanında ve doğa dostu lojistik konusunda sektöre öncülük ettiklerini belirten DHL Express Türkiye CEO’su Mustafa Tonguç “İşimizi yalnızca gönderi taşımak olarak değil, ‘insanları birleştirmek ve hayatları iyileştirmek’ olarak tanımlıyoruz. Bu anlamda dünyamızın geleceğine duyduğumuz sorumlulukla sürdürülebilirlik konusunu işimizin odağında tutuyoruz. Her alanda sürdürülebilir uygulamaları hayata geçiriyoruz ve projelere destek veriyoruz. Eğitim kurumlarıyla yaptığımız iş birliklerini çok önemsiyoruz. Sürdürülebilirlik stratejimizden yola çıkılarak DHL tasarımlarından ilham alınarak Yeditepe Üniversitesi ile gerçekleştirdiğimiz bu çalıştay da bizim için çok değerli. Yeşil lojistiğin öncüsü olarak, gençlerle bir araya gelerek ‘yeşil bir dünyanın mümkün olduğunu’ göstermeyi ve bu bilincin yerleşmesine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde de bu tür projelerin destekçisi olmaya devam edeceğiz. Çalıştayda başta yaratıcılıklarıyla hepimizi çok etkileyen öğrencilerimiz olmak üzere emeği geçen herkesi kutluyorum” dedi.
“Gençlerimize Yaşanabilir Bir Dünya Bırakmaya Çalışıyoruz”
Ödül töreninde konuşan Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, sürdürülebilirliğin artık tüm dünya için çok önemli olduğunu belirterek “Tüm kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanmamız gereken dönemdeyiz. Gençlerimiz kendilerine yaşanabilir bir dünya kalıp kalmayacağını soruyorlar. Biz gerek kampüsümüzde, gerek ulusal ve uluslararası alanda yaptığımız çalışmalarla sürdürülebilirliği uygulamaya, gençlerimize yaşanabilir bir dünya bırakmaya çalışırken öğrencilerimiz de projeleriyle bizlere yol gösteriyor. Tasarım ve İleri Dönüşüm Laboratuvarı, geçtiğimiz 3 yılda olgunlaştırdığımız bir proje ve bu projenin, böyle bir işbirliği ve ödül töreniyle taçlandığını görmek mutluluk verici” diye konuştu.
“Bizi Özgün Kılan Şey, Tasarım”
DHL Express’in sürdürülebilirlik stratejisi ve inisiyatiflerinden ilham alınarak, fonksiyonel ürün tasarımında atıkların yeniden değerlendirmesiyle döngüsel ekonomiye kazandırılmasını amaçlayan çalıştayın yürütücülüğünü Yeditepe Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ayşem G. Başar üstlendi. Tasarım ve İleri Dönüşüm Laboratuvarı’nın Hollanda menşeili sosyal sorumluluk çalışması olan Precious Plastic’in Türkiye ayağı olarak, üniversite-sanayi desteğiyle kurulduğunu belirten Başar, laboratuvarın Türkiye’deki geri dönüşüm tesislerinden farkını şöyle açıkladı: “Bizi özgün kılan şey ‘tasarım’. Hammaddeleri topladıktan sonra, özgün tasarımlar Endüstriyel Tasarım Bölümü’nde gerçekleşiyor. Öğrencilerimiz, sandalyeden, sehpaya, bir aydınlatma tasarımından separatöre birçok tasarım malzemesi ortaya çıkarıyor. Filament yapabiliyoruz. 3D yazıcıda ürünlerimizi basabiliyoruz. Ayrıca diğer bölümlerde okuyan ve projeleri için ihtiyaç duyan öğrencilerimiz için de 3D baskı yapabiliyoruz.”
12 hafta süren çalıştayda öğrenciler, Akademi Çevre Entegre Atık Yönetimi Endüstri A.Ş.’nin İstanbul Geri Dönüşüm Tesisi’ndeki atıkları değerlendirdi.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Cam ambalaj sanayi ve sofra camı alanında 25 yıldan bu yana faaliyet gösteren Gürok; Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği (ÇCSİB) tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen “İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni”nde sofra camı ve cam ambalaj sektörlerinde 4 ödüle layık görüldü.
Gürok, 2021 yılı ihracatçılarının değerlendirildiği törende “İhracatını En Fazla Artıran Firma” kategorisinde hem cam ev eşyası hem de cam ambalaj sektöründe 2 adet birincilik ödülü, “En Fazla İhracat Gerçekleştiren Firma” kategorisinde de yine cam ev eşyası ve cam ambalaj sektörlerinde 2 adet ikincilik ödülüne layık görüldü. İhracatçı Birliklerine üye firmaların 2021 yılı ihracatları esas alınarak verilen ödüller Türkiye’nin ihracatçılarını takdir ve teşvik etmek amacıyla düzenleniyor.
Dünyanın en büyük 5’inci sofra camı üreticisiyiz
Ödül hakkında görüş veren Gürok Grup Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erol Güral konuyla ilgili şöyle konuştu: “Cam endüstrisindeki 25 yılı aşkın deneyimimizle bir yandan cam ambalaj üretiminde GCA markasıyla büyürken, diğer yandan son tüketiciye yönelik sofra camı markası LAV ile her geçen gün daha fazla hanenin sofrasında yer alıyoruz. Bir dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerleyen LAV markamızı 140 ülkeye ihraç ediyoruz. Dünyanın en büyük 5’inci sofra camı üreticisi olarak, iki üretim tesisimiz ile gündelik bazda 2 milyon adet cam üretiyor, küresel ölçekte 350 iş ortağı ile 200 bin satış noktasında ürünlerimizi dünyanın her köşesinde insanlara ulaştırıyoruz
Cam ambalaj sektöründe yenilikçi yaklaşımlar
Temelleri 2015 yılında atılan grup şirketlerinden GCA ile sofra camı üretiminde önemli bir bilgi birikimi elde ettiklerini belirten Gürok Grup Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erol Güral, “Sektördeki deneyim ve birikimimizi cam ambalaj sektöründe yenilikçi bir yaklaşımla bir araya getiriyoruz. GCA markamız ile uluslararası arenada cam ambalaj sektöründe öncelikli tercih edilen oyunculardan biri olma yolunda hızla ilerliyoruz. Başta Orta Doğu, Avrupa ve Afrika ülkeleri olmak üzere 40’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Faaliyetlerimizle şirketimiz ve çalışanlarımıza olduğu kadar ülke ekonomimize de katkı sunmaya devam edeceğiz” dedi.
Yurt dışı yatırımları devam edecek
LAV markasının ABD pazarında artan bir büyüme ivmesi yakaladığının altını çizen Gürok Grup Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erol Güral global pazarda Türkiye’yi temsil etmek üzere New York 41 Madison’da bir showroom ve ofis açtıklarını belirtti. Yeni yatırımlarla şirketin küresel pazardaki payını ve ihracat gücünü artırmayı hedeflediklerini belirten Erol Güral şöyle konuştu: “Hacmimiz ve her geçen gün daha da yükselen satış ivmemiz ile sofra camı alanında ABD pazarında sektörün önemli bir oyuncusu olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Amerika dışında hedef pazarlarımız olan İspanya ve Fransa’da faaliyetlerimiz yoğun bir şekilde devam ediyor. En büyük hedefimiz; pazara daha fazla hakim olup ihtiyaç ve tercihlere göre ürün geliştirerek Amerikalı ve Avrupalı tüketicileri LAV’ın yenilikçi dünyasıyla tanıştırmak. Küresel pazardaki payımızı ve ihracat gücümüzü bu ve benzeri yeni yatırımlarla daha da artırmayı hedefliyoruz.”
Gürok Hakkında
1948 yılında Kütahya’da bir aile şirketi olarak ticari hayatına başlayan Gürok Grubu, 21. yüzyılın ilk diliminde Türkiye’nin en büyük özel sektör grupları arasındaki saygın yerini koruyor. Grup, sofra camı ve cam ambalajdan kiremite, turizmden yapıya kadar farklı sektörlerde sürdürülebilir bir büyüme sergiliyor. Sofra camında dünyanın 5. büyük üreticisi olan LAV, bu alandaki deneyimini cam ambalaja taşıdığı GCA, turizm sektöründe 31 yıldır faaliyet gösteren Ali Bey Hotels & Resorts, Maldivlerde iki adada ultra lüks segmentte faaliyet gösteren JOALI Maldives, JOALI BEING, alanında öncü şirketlerden Gürok Kiremit ve bu projelerini hayata geçirdiği Lapis Yapı şirketleriyle 4 bin 500 kişiyi istihdam ediyor. Bulunduğu sektöre yenilikçi ilkler getiren ürün ve hizmetleriyle Gürok Grubu ülkemizi uluslararası alanda temsil ediyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve CK Enerji Boğaziçi Elektrik arasında imzalanan protokolün ardından Avrupa Yakası’nda belirlenen pilot okullarda enerji okuryazarlığı eğitimleri başlatıldı. CK Enerji Boğaziçi Elektrik uzmanları kısa sürede 6 okulda 670 öğrenciye enerji okuryazarlığı eğitimleri verdi.
 
CK Enerji Boğaziçi Elektrik’in Enerji Okuryazarlığı Projesi, İstanbul Avrupa Yakası’nda ilk ve ortaokul öğrencileri ile buluştu. CK Enerji Boğaziçi Elektrik ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında kasım ayında imzalanan protokolün ardından Avrupa Yakası’nda belirlenen pilot okullarda 2022-2023 Eğitim-Öğretim Yılı boyunca devam edecek olan “Enerji Okuryazarlığı” eğitimleri de başladı. Bir hafta gibi kısa bir sürede Bahçelievler, Bakırköy ve Başakşehir ilçelerinde bulunan 6 okulda Enerji Okuryazarlığı eğitimlerini tamamlayan CK Enerji Boğaziçi Elektrik uzmanları toplam 670 öğrenciye ulaştı.
 
“TOPLUMUN HER KESİMİNE ULAŞAN BİR PROJE”
Enerji kaynaklarının verimli kullanımının öneminin giderek arttığına işaret eden CK Enerji Boğaziçi Elektrik Genel Müdürü Halit Bakal, Enerji Okuryazarlığı Projesi ile toplumun her kesimine ulaşmaya çalıştıklarını belirterek, “2018 yılında CK Enerji Grubu tarafından başlatılan projenin İstanbul Avrupa Yakası’ndaki ayağını da biz üstlendik. Şeffaf fatura, tüketim hesaplama modülü, tüketici kitapçığı ve verimlilik önlemleri gibi birçok projeyi hayata geçirdik. Bu projenin çocuklara ve onların aracılığı ile ailelere ulaşması için de ilk olarak 2019 yılında bölgemizde bulunan İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile enerji okuryazarlığı eğitimlerimizi devreye aldık. Pandemi döneminde de online olarak projemizi sürdürdük. Bu yıl ise aynı heyecan ile yeni bir protokol yaptık. Hedefimiz bu eğitim dönemi sonunda çocuklarımızla birlikte ailelerine de ulaşarak, enerji kaynaklarının doğru ve verimli kullanımı konusunda destek sunmak” değerlendirmesinde bulundu.
 
EĞİTİMİNİ TAMAMLAYAN ÖĞRENCİLERE “ENERJİ ELÇİSİ SERTİFİKASI” VERİLİYOR
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile yapılan protokol çerçevesinde CK Enerji Boğaziçi Elektrik, pilot olarak belirlenen okullarda ilkokul 3. ve 4. sınıf, ortaokul 5. ve 6. sınıf öğrencilerine “elektriğin ne olduğu, nasıl üretildiği, güvenli elektrik kullanımı, enerji verimliliği, evde ve okulda enerji tasarruf yöntemleri” anlatılıyor.
Eğitim alan öğrencilere program sonrasında “Enerji Elçisi Sertifikası” verilirken yeşil enerji konusunda da toplumsal farkındalık için ilk adım atılıyor. Ayrıca Enerji Okuryazarlığı eğitimlerinin sonuçlarını ölçümlemek için eğitim öncesi ve sonrasını kapsayan 6 aylık dönemlerdeki elektrik faturaları takip edilerek tüketimlerini en fazla düşüren 3 okula ödül verilmesi yönünde de çalışma yürütülüyor.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programı’nın Kurumsal Destekçileri arasında 18 farklı sektörde faaliyet gösteren, Türkiye’nin önde gelen 41 şirketi yer alıyor. Bu yıl 10 yeni kurumun daha katıldığı ekosistemde yer alan kurumlar genç istihdamında fırsat eşitliği, çeşitlilik ve kapsayıcılık misyonu etrafında bir araya geliyor.
Merhum Şevket Sabancı ve ailesi tarafından 2000 yılında kurulan Türkiye’nin lider yatırım şirketlerinden Esas Holding, sosyal fayda odaklı birimi Esas Sosyal ile 2015 yılından bu yana gençlik ve istihdam alanında sürdürülebilir ve ölçülebilir etki yaratıyor. Esas Sosyal’in, şimdiye kadar 600 gencin faydalandığı ve 30 bini aşkın başvuru alan programları, üniversite isminin yeterince bilinmemesi nedeniyle istihdama geçişte fırsat eşitliğine ihtiyaç duyan gençlerin güçlendirilmesine odaklanıyor.
“Esas Sosyal Fırsat Eşitliği Sağlar” mottosuyla sosyal yatırım modelleri hayata geçiren Esas Sosyal, Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat, Hayırlı Sabancı Desteğiyle İngilizce Fırsatım ve Mezunlar Programları etrafında 3 bin kişilik geniş bir ekosistemi harekete geçiriyor. Esas Sosyal’in özgün bir özel sektör ve sivil toplum iş birliği modeli olarak 2019 yılında başlattığı Kurumsal Destek Programı ile ekosisteme katılan kurumlar, ‘çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık’ misyonu etrafında el ele veriyor. Gençlere fırsatlar verildiğinde ortaya çıkan etkiyi kanıtlayan bu destek programı ile genç istihdamında fırsat eşitliği konusunda farkındalık yaratılması da hedefleniyor.
Şimdiye kadar 250 gence sivil toplum kuruluşlarında (STK) ilk iş deneyimi kazandıran Esas Sosyal’in ilk sosyal yatırım programı Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat, 2016 yılından bu yana devam ediyor. Eylül ayında 50 yeni katılımcının daha işbaşı yaptığı Program kapsamında yeni mezun gençler, özel sektörde de karşılığı olan pozisyonlarda 12 ay boyunca tam zamanlı olarak istihdam ediliyor. Katılımcıların İlk Fırsat Akademisi kapsamında 250 saatlik eğitim ve gelişim imkânlarından yararlandıkları Programı tamamlayan gençlerin %100’ü 6 ay içinde yeni işlerine geçiş yapıyor.
Eylül’de başlayan 2022 Programına, Esas Holding’in yanında 33 kurum destek veriyor ve toplam 22 STK bu modelle destekleniyor. Ekosisteme bu yıl Arçelik, DESA, Figopara, FLO, Ford Otosan, Insider, İş Portföy, Penti, TFI TAB Gıda Yatırımları ve VISIOTT gibi farklı sektörlerde faaliyet gösteren 10 yeni kurum katıldı. 2019 yılından beri sürdürülebilir bir şekilde programa destek veren kurumlar arasında ise Agito Yazılım, Arzum, Bee’o Propolis, BLG Trusted Advisors SA, DenizBank, Dimes, Doğan Holding, ELİG Gürkaynak Avukatlık Bürosu, Esas Gayrimenkul, Fiba Holding, Getir, İnfina Yazılım, Kibar Holding, Korozo, LC Waikiki, Nobel İlaç, Pegasus Hava Yolları, QNB Finansbank, SANKO Holding, Tahincioğlu Gayrimenkul, Turcas Petrol, ÜNLÜ & Co ve Yataş olmak üzere 23 kurum yer alıyor.
Esas Sosyal programlarının etkisi, harekete geçirdiği ekosistemdeki kişi ve kurumların gençlere inançları ve destekleri sayesinde katlanıyor. Kurumsal Destekçiler, gençlerin STK’lardaki maaşlarını Esas Holding ile birlikte karşılarken; yöneticileriyle mentorluk, prova mülakatlar ve çeşitli etkinliklere destek olarak programlarda yer alan katılımcıların kişisel ağlarını ve vizyonlarını geliştirmelerine de katkı sağlıyor. Program katılımcılarının, destekçilerin İnsan Kaynağı havuzlarına katılmasıyla kurumların çeşitlilik ve kapsayıcılık hedeflerine katkı sağlanması ve kurum içi gönüllülüğü pekiştiren faaliyetler ile karşılıklı geliştirilen fayda modeli besleniyor. Böylece Esas Sosyal katılımcılarına destek veren, sayıları 400’ü aşan gönüllü profesyoneller ile kolektif etkinin gücü katlanarak artıyor.
Gençlere sağlanan artı değerin yanında, 7 yıldır yürütülen bu Programla sayıları 40’a ulaşan Türkiye’nin önde gelen sivil toplum kuruluşlarına da nitelikli iş gücü ve kaynak desteği sağlanıyor. Ayrıca, Esas Sosyal Programları; 5 farklı Sürdürülebilir Kalkınma Amacını (SKA) benimsiyor. Kurumsal destekçilerin yatırımlarının etkisini artıran iş birlikleri başta olmak üzere Esas Sosyal ile aynı vizyonu benimseyen, ekosistemin her ferdinin desteği SKA’lar arasında yer alan 17 Amaçlar İçin Ortaklıklara katkıda bulunuyor.
Esas Sosyal’in programlarının ve farkındalığı artıran iş birliklerinin şimdiye kadar sürdürülebilir sosyal yatırım, çeşitlilik, eşitlik, kapsayıcılık ve liderlik iletişimi alanlarında ulusal ve uluslararası alanda 4 ödül ile taçlandırılması ve birçok kurum tarafından örnek uygulama olarak gösterilmesi de yaratılan etkiyi ortaya koyuyor.
Toplumsal sorunların çözülebilmesi için birlikte hareket etmenin önemini vurgulayan Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı; “Öncelikle gençleri fırsat eşitliği ile buluşturmak, çeşitlilik ve kapsayıcılık anlayışımızı desteklemek için yanımızda olan tüm kurumsal destekçilerimize ve ekosistem paydaşlarımıza teşekkür ederim. Her zaman üstünde durduğum gibi toplumsal fayda yaratmak için güçlerimizi birleştirmemiz gerekiyor. Çalışmalarımızı sürdürürken ölçülebilir ve sosyal etkisi yüksek programlara imza atmayı önemsiyoruz. Odaklandığımız “Gençlik ve İstihdam” alanında gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla fikir lideri olarak konumlanıyoruz. Bazı kurumlar fırsat eşitliği yaratma konusunda bize danışıyorlar. Biz de onlara tecrübelerimizden bahsediyoruz. Genç istihdamı konusunda elini taşın altına koyan her kişi ve kurum bizim için çok kıymetli. Her yıl büyüyerek ve daha fazla sosyal fayda sağlayarak ilerlediğimiz bu yolda, ekosistemimiz ile çok farklı kanallarda iş birlikleri yapıyoruz. Destekçilerimiz programlarımızı desteklerken, fikir lideri olduğumuz alanda da kuvvetli etkiler yaratmış oluyorlar. Esas Sosyal bünyesinde hayata geçirdiğimiz “Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat”, “Hayırlı Sabancı Desteğiyle İngilizce Fırsatım” ve Mezunlar Programları arasında sinerji oluşturmayı önemsiyoruz. Bu yaklaşımla, Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programımızın kurumsal destekçilerinin bursiyerleri Hayırlı Sabancı Desteğiyle İngilizce Fırsatım katılımcısı olarak ailemize dâhil oluyor. Böylece fırsat eşitliği yaratma yolculuğumuzda kurum ve kişileri bir araya getirdiğimiz ekosistemimiz birbirini besleyerek büyüyor ve gelişiyor. Aramıza bu yıl katılan kurumsal destekçilerimize tekrar “Hoş geldiniz” diyor, toplumsal fayda yaratma bilincinin dalga dalga topluma yayılmasını diliyorum” dedi.
Esas Sosyal Hakkında:
Türkiye’nin lider yatırım gruplarından Esas Holding’in sosyal yatırım birimi Esas Sosyal, merhum Şevket Sabancı ve ailesinin topluma yatırım yapma vizyonu ile kuruldu. 2015 yılından bu yana genç istihdamında fırsat eşitliği, çeşitlilik ve kapsayıcılık misyonuyla sürdürülebilir ve ölçülebilir sosyal yatırımlar hayata geçiren Esas Sosyal’in liderliğini Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı üstleniyor. İşverenlerce daha az bilinen devlet üniversitelerindeki gençlerin istihdama geçişte karşılaştıkları engelleri ortadan kaldırmaya çalışan Esas Sosyal, eğitimli genç işsizliğine çözüm modeli olan Programları etrafında özel sektör ve sivil toplum kuruluşları, iş insanları, yöneticiler ve gençlerden oluşan 3.000 kişiyi aşkın güçlü bir ekosistemi harekete geçiriyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
 
İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve Nobel Expo Fuarcılık iş birliğiyle düzenlenecek Emlak, İnşaat ve Kentsel Dönüşüm Fuarı “Rescon Expo”, kapılarını açıyor.
 
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in “Fuarlar Kenti İzmir” vizyonu doğrultusunda çalışmalarını sürdüren İZFAŞ, farklı sektörleri düzenlenen fuarlarla İzmir'de buluşturmaya devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve Nobel Expo Fuarcılık iş birliğiyle düzenlenen Emlak, İnşaat ve Kentsel Dönüşüm Fuarı “Rescon Expo” sektörün tüm bileşenlerini, 22-25 Aralık 2022 tarihlerinde fuarizmir’de bir araya getiriyor.
 
Hem yerinde dönüşüm ve yüzde 100 uzlaşı esasıyla sağlıklı bir çevrede yaşamak için hayata geçirilen kentsel dönüşüm projelerini tanıtarak Türkiye’ye örnek modeller sunmak hem gayrimenkul sektörünün gelişimi için çözümler üretmek hem de sektörün yerinde dönüşüme desteğini hızlandırmak fuarın amaçları arasında yer alıyor. ResconExpo ile inşaat ve emlak sektörün yerli ve yabancı tüm paydaşlarının buluşturulması amaçlanıyor. Ziyaretçilere tüm projeleri tek çatı altında deneyimleme fırsatı sunmak, şehirleşme sürecinde çağdaş ve uygar kent unsurlarının oluşmasına katkıda bulunmak, örnek daireler ile projeleri deneyimleme fırsatı sunmak da fuarın misyonları arasında yer alıyor. Kurumsal alıcıların yanı sıra son kullanıcılar da bütçelerine uygun yatırımlara sahip olma fırsatlarını fuarda görebilecek.
 
Rescon Expo’da, bireysel ve toplu konut projeleri, kamunun kentsel dönüşüm projeleri, gayrimenkul danışmanlığı, tiny house ve bungalov evler, çelik prefabrik konut ve ekipmanları, site ve devre mülkler, finans kuruluşları, sigorta ve ekspertiz hizmetleri ürün grupları yer alıyor. Katılımcı profilini ise konut, villa, rezidans ve toplu konut projeleri, emlak pazarlama kuruluşları ve arsa ofisleri, kooperatifler ve devre mülk şirketleri, ahşap ve çelik prefabrike konut üreticileri ve ithalatçıları, toplu konut ve kentsel dönüşüme müteahhitlik hizmeti veren firmalar, mimarlık ofisleri, mühendislik firmaları, yapı denetim firmaları, kamu kuruluşları, üniversiteler ve belediyeler oluşturuyor. Yerli ve yabancı yatırımcılar, konut, iş yeri satın almak veya kiralamak isteyenler, gayrimenkul yatırım uzmanı, danışmanı kişi ile kuruluşlar ve iş insanlarının ziyaretçi profilini oluşturması beklenen Rescon Expo’yu, dört gün boyunca binlerce kişinin gezmesi bekleniyor.
 
Fuar kapsamında düzenlenecek forumlar, etkinlikler, söyleşiler de sektöre katkı sağlayacak. Ayrıca, dünya ticaret yollarının günümüze kadar birleşim noktası olan İzmir’de, alım heyetleri ve ikili görüşmelerle ortaya çıkacak iş birlikleri de sektörünün ve bağlı sektörlerin geliştirilmesi, dolayısıyla ülke ekonomisinin ve istihdamın desteklenmesine de katkı sağlayacak.
 
Eski Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Murat Karayalçın, konuşmacı olduğu oturumda, “Kentsel Dönüşümde Ankara Deneyimi”ni anlatacak. İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, İzmir Emlak Komisyoncuları Odası başkanlarının katılımıyla “Meslek odaları temsilcileri gözüyle emlak, inşaat ve kentsel dönüşüm” başlıklı oturum gerçekleştirilecek. Fuarda, ayrıca, akademisyenler, sektör ve sivil toplum kuruluşu ile derneklerin temsilcileri ve bürokratların katılımıyla “UNESCO Dünya Mirası olma yolunda İzmir Tarihi Kemeraltı Çarşısı ve çevresindeki kültürel mirasın korunması ve işletilmesinde yeni bir iş ve yatırım modeli”, “Kentsel dönüşüm: Kentlerin planlanması ve tasarımı”, “Emlak ve inşaat sektöründe gelişen trendler”, “İzmir’de yatırım fırsatları”, “Kentsel dönüşümün İzmir için önemi ve geleceği”, “Ankara’da kentsel dönüşüm çalışmaları /Sorundan çözüme” ve “Akademisyen ve proje üreticisi gözüyle kentsel dönüşümde olgular, olanlar, beklentiler ve öneriler” oturumları da düzenlenecek. https://www.resconexpo.com.tr adresinden fuarla ilgili daha kapsamlı bilgiye ve etkinlik programına ulaşılabilinecek.