Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kullanıcılarına en iyi seyahat deneyimi sunmayı hedefleyen Türkiye'nin lider seyahat sitesi ENUYGUN uçak bileti, otobüs bileti, otel vb hizmetlerinin yanı sıra araç kiralama hizmetiyle de kullanıcıların hayatını kolaylaştırıyor.
ENUYGUN mobil uygulaması ve Enuygun.com üzerinden yapılacak araç kiralama transfer rezervasyonlarında geçerli olan yüzde 30'a varan indirim ile kullanıcılar uygun fiyata, kaliteli ve konforlu bir şekilde seyahat edebiliyor.
Türkiye'nin lider seyahat sitesi Enuygun.com adına konuyu değerlendiren ENUYGUN Araç Kiralama İş Geliştirme Müdürü Zafer Sağlam: "Araç kiralamada %30'a varan indirimlerle gerçekleştirdiğimiz bu kampanya, 2025 yılında yaptığımız beşinci kampanya. Yıl içinde neredeyse her ay benzer kampanyalarla hizmetimizi daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyoruz. Kullanıcılarımızdan aldığımız olumlu geri bildirimler doğrultusunda, yıl boyunca farklı dönemlere özel kampanyalar planlamaya devam edeceğiz. Bu kampanyalarla araç kiralamanın çok daha ulaşılabilir olmasını ve sunduğu özgürlük, konfor ve güvenlik avantajlarını daha erişilebilir kılmak istiyoruz." dedi.
Kullanıcılarına araç kiralarken dikkat etmesi gereken konularda farkındalık yaratmayı da önemsediklerini dile getiren Sağlam: "ENUYGUN olarak doğru bilgilendirme, şeffaf koşullar ve kullanıcı dostu rezervasyon süreçleriyle seyahat deneyimini en iyi hale getirmek için çalışıyoruz. Araç kiralarken dikkat edilecek unsurların da altını çizmeliyiz. Buna göre araç kiralamak isteyen sürücüler sigorta ve sözleşme detaylarını dikkatle incelemeli. Özellikle sigortası yenilenmemiş araçlarla herhangi bir kaza yaşanması durumunda sürücüler yüksek cezalar ödemek zorunda kalabilir." dedi
Daha avantajlı seyahatler için her bütçeye ve ihtiyaca uygun çözümler sunan Enuygun.com'un araç kiralama kampanyası 30 Nisan 2025 tarihine kadar geçerli olacak.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
BNP Paribas Cardif Türkiye, elektronik cihazları ve beyaz eşyaları "Cihaz Koruma Sigortası" ve "Uzatılmış Garanti Teminatı" ile beklenmedik hasarlar ve hırsızlık gibi risklere karşı güvence altına alıyor.
Gelişen teknolojiyle birlikte, günlük hayatın vazgeçilmezi haline gelen elektronik cihazlar ve beyaz eşyalar, çeşitli risklerle karşı karşıya kalabiliyor. Kaza, sıvı teması veya elektrik kaynaklı arızalar ya da hırsızlık gibi nedenlerle zarar gören ürünler için BNP Paribas Cardif Türkiye, kapsamlı güvence çözümleri sunuyor.
Elektronik Cihazlara Tam Kapsamlı Koruma
BNP Paribas Cardif Cihaz Koruma Sigortası; telefon, televizyon, küçük ev aletleri, buzdolabı gibi ürünlerde meydana gelebilecek kazalardan kaynaklanan kırılmalar, sıvı teması sonucu oluşan arızalar, voltaj değişimleri nedeniyle ortaya çıkan elektriksel hasarlar ve hırsızlık gibi risklere karşı koruma sağlıyor.
Poliçe kapsamında öncelik cihazın onarılması olurken, onarım mümkün değilse, cihaz değişimi veya hediye kartı ile ödeme yapılıyor.
Uzatılmış Garanti ile Güvence Süresi Artıyor
BNP Paribas Cardif Türkiye'nin sunduğu Uzatılmış Garanti Teminatı ise, cihazın üretici garantisi sona erdikten sonra aynı şartlarda güvence sağlamaya devam ediyor. Bu teminat sayesinde malzeme ya da üretim hatalarına karşı, cihazlar onarılıyor ya da değiştiriliyor.
Üretici garantisinin sona erdiği tarihten itibaren başlayan Uzatılmış Garanti Teminatı kapsamında arızalı ürün onarılamıyorsa muadili ile değiştiriliyor ya da hediye kartı ile müşteriye ödeme yapılıyor. Onarımlarda kullanıcıdan ek ücret alınmıyor.
Hasar ve İptal Süreçleri Kolaylaştırıldı
Poliçe sahipleri, teminatlar kapsamında oluşabilecek bir hasar durumunda BNP Paribas Cardif'in Müşteri İletişim Merkezi'ne telefonla ulaşarak hasar kaydı oluşturabiliyor veya ilgili iş ortağının çağrı merkezleri aracılığıyla kolayca hasar başvurusu yapabiliyor. Müşteri bilgilendirmesi ve süreç takibi doğrudan Cardif Hasar Birimi tarafından sağlanıyor.
Poliçelerinden faydalanmak istemeyenler ise, ilk 30 gün içinde poliçelerini iptal ettiklerinde, ödedikleri ücretin tamamını geri alabiliyor. 30 günden sonra gün bazlı iade politikası geçerli oluyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İzmir'de düzenlenen MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, Türk denizcilik sektörünün gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. 23 Nisan'da kapılarını açan fuara, 350'den fazla yerli ve yabancı tekne katıldı. Fuarda sergilenen teknelerin yüzde 70'ini yerli tekneler oluşturdu. Türk üreticilerin uluslararası pazarda giderek daha fazla ilgi gördüğünü ifade eden TEKİMDER Başkanı Hüseyin Akduman, Türkiye'de üretilen teknelerin, Avrupa, Avustralya ve Amerika gibi farklı coğrafyalara ihraç edildiğini söyledi. ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan, yerli üreticilerin İzmir fuarına katılımının bu denli artmasının sektör açısından büyük bir başarı olduğunu söylerken, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk de, fuarın, denizcilik sektörünün büyük bir üretim merkezi olma yolundaki İzmir'in yükselen marka değerine katkı sağladığını belirtti. İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ ise fuarda büyüklük ve katılımcı sayısı açısından büyük bir başarıya imza atıldığına dikkat çekti.
Türkiye'nin en prestijli denizcilik etkinliklerinden biri olan MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, 23 Nisan'da kapılarını açtı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde İZFAŞ ve ED Fuarcılık tarafından bu yıl üçüncü kez düzenlenen MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, 27 Nisan tarihine kadar Fuar İzmir'de devam edecek. Fiyatları 150 bin TL'den başlayan 20 milyon TL'ye kadar çıkan 350'den fazla tekne ve deniz aracı sergilendiği fuara bu yıl 40 binin üzerinde ziyaretçi bekleniyor. Fuarda bu yıl, 110 katılımcı yer alırken, sergilenen tekne sayısı bir önceki yıla göre yüzde 20 artış gösterdi. Düzenlenen fuar ve denizcilik sektörü hakkında İzmir Tekne İmalatçıları ve Tedarikçileri Dayanışma Derneği (TEKİMDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akduman, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk, İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ, ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan ve ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Emel Yılmaz açıklamalarda bulundu.
TÜRK DENİZCİLİK SEKTÖRÜ GÜÇLENİYOR
Bu yılki fuarda sergilenen yerli tekne oranının yüzde 70 seviyelerine yaklaştığını ifade eden ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan, "Geçtiğimiz yıllarda fuarda sergilenen yerli tekne oranı yüzde 30 seviyelerinde kalmıştı. Bu durum, Türk denizcilik sektörünün uluslararası pazarda giderek güçlendiğini gösteriyor. Yerli üreticilerin İzmir fuarına katılımının bu denli artması sektörümüz için büyük bir başarı. Denizcilik fuarları için büyük bir merkez haline gelen İzmir, denizcilik sektörü açısından çok büyük bir potansiyele sahip ve gelecekte Türkiye'nin en büyük bot şovunu burada yapacağımıza inanıyoruz. Bu yılki fuar, hem büyüklüğüyle hem de katılımcı firmaların çeşitliliği ve getirdiği yeniliklerle çok özel bir organizasyon oluyor. İzmir'in, Türkiye'nin denizcilik sektöründeki marka değerine katkı sağladığını görmek bizi çok motive ediyor." ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE STRATEJİK BİR KÖPRÜ KONUMUNDA
Yerli üreticilerin giderek daha fazla uluslararası ilgi gördüğünü belirten İzmir Tekne İmalatçıları ve Tedarikçileri Dayanışma Derneği (TEKİMDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akduman, "Türkiye, megayat üretiminde dünyada ilk üçte yer alıyor ve bu konuda çok güçlü bir üretici. Bugün, Türkiye'den yola çıkan tekneler, Avrupa, Avustralya ve Amerika gibi farklı coğrafyalara ihracat yapıyor. Özellikle Avustralya'dan gelen bir firma, yüksek nakliye maliyetlerini düşürmek için ürünlerini Türkiye'de ürettiriyor." dedi. Türkiye'nin ticaret savaşlarında stratejik bir köprü ülke konumunda olduğunu kaydeden Akduman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye, Avrupa ve Asya arasında önemli bir geçiş noktası sağlıyor. Bu avantajı doğru kullanarak daha güçlü bir şekilde dünya pazarlarına açılabiliriz. Ancak, devletin yurt dışı fuarlara sağladığı desteklerin son yıllarda azaldığına dikkat çekmek isterim. Daha önce fuar destek oranı yüzde 75 civarındayken, şimdi çok düşük rakamlarla sınırlı. Bu durum, gelişmiş ülkelerle rekabeti zorlaştırıyor. Ama doğru adımlar atarsak, Türk üreticileri dünya pazarında daha güçlü bir şekilde tanıtılabilir."
10 METRE ÜSTÜ TEKNELERE TALEP ARTTI
Sektör hakkında da bilgiler paylaşan Hüseyin Akduman, lüks teknelere olan ilginin arttığına vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizde, 5-10 metrelik teknelere olan talep azalsa da 10 metre üzeri teknelere olan ilgi devam ediyor. Özellikle lüks teknelerde, fiyatlar artmasına rağmen satışlar devam ediyor. Ayrıca, Türkiye'de 25 metre üzeri teknelere olan talep globalde de artmış durumda. Fakat, yüksek faiz oranları ve ekonomik zorluklar, daha küçük teknelere olan talebi olumsuz etkiliyor. Yatırımcılar artık daha büyük teknelere yöneliyor ve bu trendin önümüzdeki yıllarda da devam etmesi bekleniyor. Bu segmentte, fiyatlar artmasına rağmen satışlar devam ediyor."
Türkiye'de yeterli sayıda marina, bağlama alanı ve kara park sahası olmadığı için, 5-10 metre arası tekne alan kullanıcıların teknelerini bağlayacak yer bulma noktasında zorluk yaşadığını belirten Hüseyin Akduman, "Özellikle marinalarda yer bulamıyorlar. Örneğin 10 metrelik bir tekne için yıllık 500 bin lira bağlama ücreti talep eden marinalarla karşılaşıyorlar. Ayrıca marinalar da küçük tekneleri bağlamak istemiyor." ifadelerini kullandı.
DENİZCİLİK SEKTÖRÜNÜN YÜKSELEN DEĞERİ İZMİR
İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk de, İzmir'in denizcilik sektöründeki yükselen değerini vurguladı. Öztürk, "İzmir, denizcilik sektöründe büyük bir üretim merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. İzmir'de yapılan tekneler, sadece Türkiye'ye değil, dünyaya da satılıyor. İzmir, denizcilik sektöründe önemli bir merkez haline gelmeye başladı ve bu fuarın büyümesi, İzmir'in bu alandaki gücünü pekiştirecek." diye konuştu.
BÜYÜK BİR BAŞARIYA İMZA ATILDI
Fuarın büyüklüğü ve katılımcı sayısı açısından büyük bir başarıya imza atıldığını belirten İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ da, "İzmir'deki fuar alanımız, katılımcı sayısı ve ziyaretçi trafiği bakımından çok önemli bir noktaya geldi. Bu fuar, sadece sektörel profesyonellere değil, deniz tutkunlarına ve yatırımcılara da büyük fırsatlar sunuyor. Bu yıl, 350'den fazla tekne sergilenecek ve ziyaretçi sayısının geçen yıla göre iki katına çıkması bekleniyor." dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İzmir'de düzenlenen MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, Türk denizcilik sektörünün gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. 23 Nisan'da kapılarını açan fuara, 350'den fazla yerli ve yabancı tekne katıldı. Fuarda sergilenen teknelerin yüzde 70'ini yerli tekneler oluşturdu. Türk üreticilerin uluslararası pazarda giderek daha fazla ilgi gördüğünü ifade eden TEKİMDER Başkanı Hüseyin Akduman, Türkiye'de üretilen teknelerin, Avrupa, Avustralya ve Amerika gibi farklı coğrafyalara ihraç edildiğini söyledi. ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan, yerli üreticilerin İzmir fuarına katılımının bu denli artmasının sektör açısından büyük bir başarı olduğunu söylerken, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk de, fuarın, denizcilik sektörünün büyük bir üretim merkezi olma yolundaki İzmir'in yükselen marka değerine katkı sağladığını belirtti. İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ ise fuarda büyüklük ve katılımcı sayısı açısından büyük bir başarıya imza atıldığına dikkat çekti.
Türkiye'nin en prestijli denizcilik etkinliklerinden biri olan MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, 23 Nisan'da kapılarını açtı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde İZFAŞ ve ED Fuarcılık tarafından bu yıl üçüncü kez düzenlenen MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, 27 Nisan tarihine kadar Fuar İzmir'de devam edecek. Fiyatları 150 bin TL'den başlayan 20 milyon TL'ye kadar çıkan 350'den fazla tekne ve deniz aracı sergilendiği fuara bu yıl 40 binin üzerinde ziyaretçi bekleniyor. Fuarda bu yıl, 110 katılımcı yer alırken, sergilenen tekne sayısı bir önceki yıla göre yüzde 20 artış gösterdi. Düzenlenen fuar ve denizcilik sektörü hakkında İzmir Tekne İmalatçıları ve Tedarikçileri Dayanışma Derneği (TEKİMDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akduman, İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk, İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ, ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan ve ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Emel Yılmaz açıklamalarda bulundu.
TÜRK DENİZCİLİK SEKTÖRÜ GÜÇLENİYOR
Bu yılki fuarda sergilenen yerli tekne oranının yüzde 70 seviyelerine yaklaştığını ifade eden ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan, "Geçtiğimiz yıllarda fuarda sergilenen yerli tekne oranı yüzde 30 seviyelerinde kalmıştı. Bu durum, Türk denizcilik sektörünün uluslararası pazarda giderek güçlendiğini gösteriyor. Yerli üreticilerin İzmir fuarına katılımının bu denli artması sektörümüz için büyük bir başarı. Denizcilik fuarları için büyük bir merkez haline gelen İzmir, denizcilik sektörü açısından çok büyük bir potansiyele sahip ve gelecekte Türkiye'nin en büyük bot şovunu burada yapacağımıza inanıyoruz. Bu yılki fuar, hem büyüklüğüyle hem de katılımcı firmaların çeşitliliği ve getirdiği yeniliklerle çok özel bir organizasyon oluyor. İzmir'in, Türkiye'nin denizcilik sektöründeki marka değerine katkı sağladığını görmek bizi çok motive ediyor." ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE STRATEJİK BİR KÖPRÜ KONUMUNDA
Yerli üreticilerin giderek daha fazla uluslararası ilgi gördüğünü belirten İzmir Tekne İmalatçıları ve Tedarikçileri Dayanışma Derneği (TEKİMDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akduman, "Türkiye, megayat üretiminde dünyada ilk üçte yer alıyor ve bu konuda çok güçlü bir üretici. Bugün, Türkiye'den yola çıkan tekneler, Avrupa, Avustralya ve Amerika gibi farklı coğrafyalara ihracat yapıyor. Özellikle Avustralya'dan gelen bir firma, yüksek nakliye maliyetlerini düşürmek için ürünlerini Türkiye'de ürettiriyor." dedi. Türkiye'nin ticaret savaşlarında stratejik bir köprü ülke konumunda olduğunu kaydeden Akduman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye, Avrupa ve Asya arasında önemli bir geçiş noktası sağlıyor. Bu avantajı doğru kullanarak daha güçlü bir şekilde dünya pazarlarına açılabiliriz. Ancak, devletin yurt dışı fuarlara sağladığı desteklerin son yıllarda azaldığına dikkat çekmek isterim. Daha önce fuar destek oranı yüzde 75 civarındayken, şimdi çok düşük rakamlarla sınırlı. Bu durum, gelişmiş ülkelerle rekabeti zorlaştırıyor. Ama doğru adımlar atarsak, Türk üreticileri dünya pazarında daha güçlü bir şekilde tanıtılabilir."
10 METRE ÜSTÜ TEKNELERE TALEP ARTTI
Sektör hakkında da bilgiler paylaşan Hüseyin Akduman, lüks teknelere olan ilginin arttığına vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizde, 5-10 metrelik teknelere olan talep azalsa da 10 metre üzeri teknelere olan ilgi devam ediyor. Özellikle lüks teknelerde, fiyatlar artmasına rağmen satışlar devam ediyor. Ayrıca, Türkiye'de 25 metre üzeri teknelere olan talep globalde de artmış durumda. Fakat, yüksek faiz oranları ve ekonomik zorluklar, daha küçük teknelere olan talebi olumsuz etkiliyor. Yatırımcılar artık daha büyük teknelere yöneliyor ve bu trendin önümüzdeki yıllarda da devam etmesi bekleniyor. Bu segmentte, fiyatlar artmasına rağmen satışlar devam ediyor."
Türkiye'de yeterli sayıda marina, bağlama alanı ve kara park sahası olmadığı için, 5-10 metre arası tekne alan kullanıcıların teknelerini bağlayacak yer bulma noktasında zorluk yaşadığını belirten Hüseyin Akduman, "Özellikle marinalarda yer bulamıyorlar. Örneğin 10 metrelik bir tekne için yıllık 500 bin lira bağlama ücreti talep eden marinalarla karşılaşıyorlar. Ayrıca marinalar da küçük tekneleri bağlamak istemiyor." ifadelerini kullandı.
DENİZCİLİK SEKTÖRÜNÜN YÜKSELEN DEĞERİ İZMİR
İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk de, İzmir'in denizcilik sektöründeki yükselen değerini vurguladı. Öztürk, "İzmir, denizcilik sektöründe büyük bir üretim merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. İzmir'de yapılan tekneler, sadece Türkiye'ye değil, dünyaya da satılıyor. İzmir, denizcilik sektöründe önemli bir merkez haline gelmeye başladı ve bu fuarın büyümesi, İzmir'in bu alandaki gücünü pekiştirecek." diye konuştu.
BÜYÜK BİR BAŞARIYA İMZA ATILDI
Fuarın büyüklüğü ve katılımcı sayısı açısından büyük bir başarıya imza atıldığını belirten İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ da, "İzmir'deki fuar alanımız, katılımcı sayısı ve ziyaretçi trafiği bakımından çok önemli bir noktaya geldi. Bu fuar, sadece sektörel profesyonellere değil, deniz tutkunlarına ve yatırımcılara da büyük fırsatlar sunuyor. Bu yıl, 350'den fazla tekne sergilenecek ve ziyaretçi sayısının geçen yıla göre iki katına çıkması bekleniyor." dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Scratch Cup, Bu yıl 52 şehirden gelen 1.192 takım başvurusuyla, bugüne kadarki en yüksek katılım oranına ulaştı. Yapılan değerlendirmeler sonucunda 9 farklı şehirden gelen 10 finalist takım, toplamda 26 çocukla finalde yer aldı. Projelerinde geri dönüşüm, enerji verimliliği, doğal kaynakların korunması ve biyoçeşitlilik gibi çevresel başlıkları ele alan çocuklar, teknolojiyle doğa arasında güçlü bağlar kurdukları fikirlerini jüriye sundular.
Teknolojiyi Üreten Nesil Büyüyor
Scratch Cup, QNB Türkiye'nin çocuklara ve gençlere yönelik sosyal sorumluluk yaklaşımının önemli bir parçası olan "Minik Eller Kod Yazıyor" projesi kapsamında yürütülüyor. Proje, "Minik Eller Büyük Hayaller" platformunun çatısı altında 2015 yılından bu yana Habitat Derneği iş birliğiyle kodlama eğitimleri odağında şekilleniyor.
Çocuklara temel dijital yetkinlikler kazandırmayı hedefleyen eğitimler, MIT tarafından geliştirilen Scratch platformu ve 3 boyutlu tasarım aracı Tinkercad kullanılarak gerçekleştiriliyor. Türkiye genelinde hem çevrim içi hem yüz yüze sunulan bu eğitimler, yalnızca teknik becerilerle sınırlı kalmıyor; yaratıcı düşünme, iş birliği, problem çözme ve çevresel duyarlılık gibi çok yönlü kazanımlarla zenginleşiyor.
Bugüne kadar proje kapsamında, Türkiye genelinde 50 binden fazla çocuğa, toplamda 420 bin saatin üzerinde eğitim verildi.
Ömür Tan: "Kodlama, onların dünyayı değiştirme biçimi"
Final etkinliğinde konuşan QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, çocukların projelerinde yalnızca teknik yetkinlik değil; aynı zamanda toplumsal sorumluluk duygusunun da öne çıktığını vurguladı: "QNB Türkiye olarak, 'Minik Eller Büyük Hayaller' platformumuzla çocuklara sadece kodlama öğretmeyi değil, birlikte üretmenin gücünü, sürdürülebilirlik bilincini ve teknolojiyi iyilik için kullanma vizyonunu aktarmayı önemsiyoruz. Bu yıl Scratch Cup için rekor sayıda başvuru aldık. Çocuklarımız 'Doğayı Koruyan Teknoloji' temasıyla çevreye duyarlı projeler geliştirdiler. Kodlamayı yalnızca bir beceri değil, bir fark yaratma aracı olarak görmeleri bize umut veriyor. Habitat Derneği ile yürüttüğümüz iş birliği sayesinde her yıl daha fazla çocuğa ulaşıyor, onların hayallerine ortak oluyoruz."
Scratch Cup 2025 finalinde konuşan Habitat Derneği İcra Kurulu Başkanı Bora Caldu, çocukların dijital dönüşüme entegre olabilmelerini oldukça önemsediklerini ve çalışmalarını uzun yıllardır bu yönde sürdürdüklerini vurguladı.
Yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; ''Çocuklarımızın dijital 21. Yüzyıl yetkinliklerine sahip olmaları ve yeni teknolojileri etkin şekilde kullanmalarının yanında, geliştiricileri olmalarını da istiyoruz. Bu yaklaşım doğrultusunda 2015 yılından beri QNB Türkiye ile hayata geçirdiğimiz çalışmalarla her yıl binlerce çocuğumuzu temel kodlama eğitimleri ile buluşturuyoruz. Eğitim içeriklerinin geniş kitlelere ulaşması ve sürdürülebilir olması amacıyla hayata geçirdiğimiz "www.minikellerkodyazıyor.com" web sitesi üzerinden de kodlama eğitimi imkânı sağlıyoruz. Bu noktada Habitat gönüllülerinin destekleriyle de çalışmalarımızı yaygınlaştırmaya devam ediyoruz. Scratch Cup'ta yarışan her bir çocuğumuzun kazanımdan çok daha fazlasını elde ettiğine inanıyorum. Çünkü her biri, dijital becerilerini geliştirerek, takım çalışmasını deneyimleyerek ve teknolojiyi toplumsal fayda için kullanmayı öğrenerek geleceğe çok daha güçlü adımlarla yürüyor. Çocukların öğrenirken yeni fikirler geliştiriyor olmaları Scratch Cup'ın önemi bir kez daha ortaya koyuyor. Bu sene "Doğayı Koruyan Teknoloji" teması ile düzenlediğimiz Scratch Cup 2025'te ürettikleri yaratıcı fikirlerle attıkları her adım için çocukları yürekten tebrik ediyorum. Hep birlikte daha sürdürülebilir, daha umut dolu bir gelecek inşa edeceğimize inancımız tam.''
Scratch Cup Finalinde Yaratıcılık Beş Kategoride Ödüllendirildi
Finalde yer alan takımlar, 8-10 yaş ve 11-14 yaş olmak üzere iki ayrı kategoride değerlendirildi. Her yaş grubunda: En İyi Proje, En İyi Kod Yapısı, En İyi Görsel Tasarım, En İyi Uyarlama, En İyi Senaryo başlıklarında ödüller verildi. Ayrıca tüm finalist çocuklara 3.000 TL değerinde hediye çeki takdim edildi.
Scratch Cup 2025 Kazananları
8-10 Yaş Kategorisi
En İyi Görsel Tasarım Ödülü: Doğanın Koruyucuları - Malatya - Uğur Okulları
En İyi Uyarlama Ödülü: Toros Döngüsü - Mersin - Toros Ortaokulu
En İyi Senaryo Ödülü: Enerji Avcıları - İstanbul - ALKEV Özel Okulları
En İyi Proje Ödülü: Viridya - Temiz Bir Dünya Arayışı - İzmir - Gaziemir Bilim ve Sanat Merkezi
En İyi Kod Yapısı Ödülü: Doğayı Koruyan Teknolojiler - Muğla - Menteşe İlkokulu
11-14 Yaş Kategorisi
En İyi Görsel Tasarım Ödülü: Atıktan Kurtulma Operasyonu - Adana - Robotik Hobi Merkezi
En İyi Uyarlama Ödülü : Doğa Kahramanları: Teknolojiyle Temiz Gelecek - Amasya - Merzifon Sınav Koleji
En İyi Senaryo Ödülü: Dron Takımı - Manisa - KendinYap Atölyesi
En İyi Proje Ödülü: Eco Guardian - İzmir - Özel Türk Kolei
En İyi Kod Yapısı Ödülü: Atık Ayrıştırma ve Geri Dönüşüm Oyunu - Aydın - Didim Cumhuriyet Ortaokulu
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Anahtar priz ve elektrik aksesuarları üretimi yapmak üzere kurulan Günsan, sektördeki 40 yılı aşkın deneyimiyle büyümeye devam ediyor. 8-14 Nisan tarihleri arasında bayilerine özel bir Güney Afrika seyahati düzenleyen Günsan, bu özel organizasyonla katılımcılara unutulmaz bir deneyim yaşattı.
Seyahat boyunca katılımcılar, iki ayrı destinasyonda eşsiz deneyimler yaşadılar. İlk olarak Sun City'de, dünyaca ünlü Palace of the Lost City'de konaklayan misafirler, ardından 3 gün boyunca Cape Town'da prestijli 15 on Orange Hotel'de ağırlanarak, bölgenin tarihi ve doğal güzelliklerini keşfetme fırsatı buldular. "Söz Sizde" isimli workshopla, iş ortaklarıyla karşılıklı fikir alışverişinde de bulunan Günsan, bayilerine başarı plaketlerini takdim etti.
"Yanımızda olan herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz"
Güney Afrika'daki bu 6 günlük yolculuğun, iş ortakları ve bayilerin motivasyonlarını arttırmak ve şirketin iş birlikleri sayesinde sektördeki gücünü pekiştirmek amacıyla titizlikle planlandığını belirten Günsan Elektrik Satış Direktörü Ali Çetindal, "40 yılı aşkın süredir sektördeki yolculuğumuzu başarıyla sürdürüyoruz. Bu uzun yolculukta, değerli bayilerimizin katkıları ve emeği bizim için çok kıymetli. Onları, bu başarıyı birlikte kutlamak ve unutulmaz bir seyahat deneyimi sunmak amacıyla Güney Afrika'ya davet etmek bizim için büyük bir mutluluk kaynağı oldu. Seyahat boyunca, bölgenin zengin kültürel mirasını keşfetme fırsatı bulduk; benzersiz manzaralar eşliğinde unutulmaz anlar deneyimledik. Bizi yalnız bırakmayan ve yanımızda olan herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Kaspersky, bireylere ve işletmelere ciddi zararlar veren, Afrika genelinde sınır ötesi suç ağlarını hedef alan INTERPOL liderliğindeki bir kolluk kuvveti operasyonuna tehdit istihbarat verileriyle katkıda bulundu. Afrika kıtasından yedi ülkenin katılımıyla gerçekleştirilen Red Card operasyonu kapsamında, mobil bankacılık, yatırım ve mesajlaşma uygulamaları üzerinden yapılan dolandırıcılıklar gibi siber suçlarla bağlantılı olduğu düşünülen 306 kişi tutuklandı ve 1.842 cihaza el konuldu.
Kasım 2024 ile Şubat 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen Red Card operasyonu, INTERPOL’ün Afrika Siber Suçlarla Mücadele Ortak Operasyonu (AFJOC) kapsamında yürütüldü. Operasyon, Benin, Fildişi Sahili, Nijerya, Ruanda, Güney Afrika, Togo ve Zambiya’dan kolluk kuvvetlerini bir araya getirdi.
Operasyonun yürütülmesinden önce, INTERPOL ve Kaspersky dâhil olmak üzere özel sektör ortakları tarafından zenginleştirilen bir tehdit istihbaratı veri alışverişi gerçekleştirildi. Kaspersky, kolluk kuvvetleriyle, Afrika ülkelerindeki kullanıcıları hedef alan kötü amaçlı bir Android uygulamasına ait örneklerin analiz sonuçlarını ve bu zararlı yazılımla bağlantılı altyapıya dair verileri paylaştı.
Red Card operasyonuna katılan ekipler tarafından ortaya çıkarılan siber suç vakaları toplamda 5.000’den fazla kişiyi mağdur etti. Operasyonun öne çıkan başlıkları arasında şunlar yer aldı:
Nijerya: Nijerya polisi, çevrim içi kumarhane ve yatırım dolandırıcılığı gibi siber destekli dolandırıcılık faaliyetlerine karıştıkları iddia edilen 130 kişiyi tutukladı. Tutuklananlar arasında 113 yabancı uyruklu kişi bulunuyor. Gelirlerini dijital varlıklara çevirerek izlerini gizlemeye çalışan şüphelilerin, bu yasa dışı planları olabildiğince çok dilde yürütebilmek için farklı ülkelerden işe alındıkları belirlendi.
• Zambiya: Kolluk kuvvetleri, mağdurların telefonlarını hackleyen bir suç çetesine mensup olduğu düşünülen 14 kişiyi gözaltına aldı. Dolandırıcılık yöntemi, içinde kötü amaçlı bir bağlantı bulunan bir mesajın gönderilmesine dayanıyordu. Mağdur bağlantıya tıkladığında, cihaza zararlı yazılım yükleniyor ve bu yazılım sayesinde bilgisayar korsanları mesajlaşma hesabı ve nihayetinde telefon üzerinde kontrol sağlıyordu. Bu durum, bankacılık uygulamalarına erişim elde etmelerine olanak tanıyordu. Ayrıca saldırganlar, mağdurun mesajlaşma uygulamaları üzerinden zararlı bağlantıyı sohbetler ve gruplar aracılığıyla yayarak dolandırıcılığı genişletiyordu.
Rwanda: Ruanda’da yetkililer, yalnızca 2024 yılı içinde mağdurlardan 305.000 ABD dolarından fazla dolandırıcılık yaptığı belirlenen bir suç ağının 45 üyesini tutukladı. Bu kişilerin kullandığı yöntemler arasında, telekomünikasyon şirketi çalışanı gibi davranmak ve sahte “büyük ikramiye” kazançları iddiasıyla hassas bilgilere ulaşarak mağdurların mobil bankacılık hesaplarına erişim sağlamak yer alıyordu. Bir diğer yaygın yöntem ise, yaralanmış bir aile üyesi gibi davranarak hastane masrafları için yakınlardan maddi yardım istemekti.
• Güney Afrika: Yerel yetkililer, gelişmiş bir SIM kutusu (SIM box) dolandırıcılığı şemasıyla bağlantılı 40 kişiyi tutukladı; operasyonda 1.000’den fazla SIM kart ile birlikte 53 masaüstü bilgisayar ve kule tipi cihaz ele geçirildi. Uluslararası aramaları yerel arama gibi yönlendiren bu sistem, suçlular tarafından genellikle büyük çaplı SMS oltalama (phishing) saldırıları gerçekleştirmek için kullanılıyor.
INTERPOL Siber Suçlar Direktörlüğü Direktörü Neal Jetton şunları söyledi: “Red Card Operasyonu’nun başarısı, sınır tanımayan ve bireyler ile topluluklar üzerinde yıkıcı etkiler yaratabilen siber suçlarla mücadelede uluslararası iş birliğinin gücünü açıkça ortaya koyuyor. Ele geçirilen önemli miktarda varlık ve cihaza ek olarak, kilit şüphelilerin tutuklanması, siber suçlulara yönelik güçlü bir mesaj niteliğinde: Bu faaliyetler cezasız kalmayacak.”
Kaspersky Global Kamu İlişkileri Başkan Yardımcısı Yuliya Shlychkova, “Kaspersky, INTERPOL tarafından yürütülen bu iş birliğine katkı sağlamaktan gurur duymaktadır. Afrika’daki gelişen tehdit manzarası, bölgedeki siber güvenlik zorluklarıyla başa çıkabilmek için kamu ve özel sektör organizasyonlarının çok paydaşlı bir diyalog ve ortak çabalarla hareket etmesini gerektiriyor. Red Card operasyonu, bu tür bir iş birliğine örnek teşkil eden önemli bir vakadır ve özel şirketlerin uzmanlığı ile kolluk kuvvetlerinin geniş soruşturma kapasitesinin nasıl daha dirençli bir siber ortam yaratabileceğini gösteriyor,” diyor
Kaspersky ve INTERPOL, Afrika bölgesindeki siber suçlarla mücadeleye yönelik birçok ortak operasyona imza attı. Kaspersky, INTERPOL’ün Afrika Siber Dalga (Africa Cyber Surge) operasyonlarının iki edisyonuna da destek verdi. Son olarak, Kaspersky, INTERPOL'ün AFRIPOL ile yürüttüğü ortak eyleme de katkı sağladı. AFRIPOL, geçen yıl, Afrika genelinde daha güvenli bir siber ortam yaratmaya yönelik Kaspersky ile iş birliği yaparak şirketin resmi ortağı olmuştur. Bu ortaklık, Kaspersky'nin bölgedeki yerel siber tehditler ve siber suç trendleri hakkında sağladığı kapsamlı verilerin paylaşılmasına odaklanıyor.
Kaspersky hakkında
Kaspersky, 1997 yılında kurulmuş küresel bir siber güvenlik ve dijital gizlilik şirketidir. Bugüne kadar dünya genelinde bir milyardan fazla cihazı yeni nesil siber tehditlere ve hedefli saldırılara karşı koruyan Kaspersky, derin tehdit istihbaratı ve güvenlik uzmanlığını sürekli olarak yenilikçi çözümler ve hizmetlere dönüştürerek bireyleri, işletmeleri, kritik altyapıları ve hükümetleri korumaya devam etmektedir. Şirketin kapsamlı güvenlik portföyü; kişisel cihazlar için dijital yaşam koruması, şirketlere özel güvenlik ürün ve hizmetleri ile gelişmiş ve sürekli evrilen dijital tehditlerle mücadeleye yönelik Cyber Immune çözümlerini içermektedir. Kaspersky, dünya genelinde milyonlarca bireyin ve 200.000'den fazla kurumsal müşterinin en değerli varlıklarını korumasına yardımcı olmaktadır. Daha fazla bilgi için: www.kaspersky.com
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Huawei, akıllı saat ekosistemine entegre ettiği devrim niteliğindeki TruSense sağlık platformu ve yeni Dağıtık Süper-Algılama Modülü ile giyilebilir teknolojilerde çıtayı yeniden belirliyor. Şirketin Ar-Ge yatırımları sayesinde geliştirilen bu sistem, kullanıcıların sağlığını sadece izlemekle kalmıyor; erken risk tespiti ve kişiye özel önerilerle proaktif bir sağlık deneyimi sunuyor.
TruSense, bilek temelli sensörleri parmak ucu tabanlı ölçümlerle birleştirerek; dolaşım, solunum, sinir, endokrin, üreme ve kas sistemlerine ait 60’tan fazla biyolojik göstergeyi yüksek doğrulukla takip ediyor.
Büyümeyi Sürdüren Lider Marka
IDC verilerine göre Huawei, küresel bileğe takılan giyilebilir segmentinde en hızlı büyüyen marka olurken, Çin akıllı saat pazarında üst üste altı yıldır lider konumda bulunuyor. 2024 yılında 23,3?milyar ABD doları Ar-Ge harcaması gerçekleştiren şirket, sensör inovasyonlarını hızla ticarileştiren “Önce Araştırma” stratejisini sürdürüyor.
Huawei, Avrupa Birliği Tıbbi Cihaz Yönetmeliği kapsamında onaylı kan basıncı izlemesi sunan ilk markalardan biri olarak klinik geçerliliğini kanıtlıyor. Tüm biyometrik veriler cihaz içinde uçtan uca şifreleniyor, bulut aktarımı yalnızca kullanıcının açık onayıyla gerçekleşiyor; böylece mahremiyet tam kontrol altında tutuluyor. HarmonyOS tabanlı platform; üniversiteler, hastaneler ve start-uplar için veri-güvenli API’ler sunarak dijital sağlık çözümlerinin ölçeklenmesine imkân tanıyor.
Parmak Ucu + Bilek: Çifte Hassasiyet
Parmak ucundaki yoğun sinir ve damar ağı sayesinde, optik sensörlerin karşılaştığı ter, hareket ve cilt tonu gibi parazitler en aza indiriliyor. Böylece kan basıncı, SpO² ve kalp ritim değişkenliği (HRV) gibi kritik veriler tıbbi seviye hassasiyetle ölçülüyor.
Health Glance ile 1 Dakikada 10+ Kontrol
Yeni Health Glance özelliği, yalnızca 60 saniyede ondan fazla kritik sağlık parametresini tarayarak, kullanıcıları olası riskler konusunda anında bilgilendiriyor. Bu tarama, kadın sağlığına yönelik yumurtalık fonksiyonu değerlendirmesi gibi yenilikçi ölçümleri de içeriyor.
Huawei’den Geleceğin Sağlık Ekosistemi
Huawei’nin akıllı saat portföyü; uyku analizi, duygu durumu takibi, solunum sağlığı taraması ve gerçek zamanlı stres ölçümü gibi kapsamlı özellikleri, HarmonyOS destekli açık araştırma ekosistemiyle genişletiyor. Böylece sağlık profesyonelleri ve araştırma kuruluşları, sensör verilerini güvenli bir şekilde kullanarak yeni dijital sağlık çözümleri geliştirebiliyor.
Yakında Türkiye’de
Huawei, bu öncü teknolojileri Mayıs ayı ortasında tanıtacağı Watch 5 serisi ile sunmaya hazırlanıyor. Yeni nesil amiral gemisi akıllı saat, TruSense altyapısı ve Süper-Algılama Modülü’nün tüm avantajlarını bileğinizde buluşturacak.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.