EURUSD
Son günlerde dolar endeksinde yaşanan geri çekilmelerle birlikte yukarı yönlü hareketler sergileyen parite, bugün ABD-Japonya ticaret anlaşmasının ardından dolar lehine gelen sınırlı alımlarla baskı altında kalıyor. Dün 1.1760 seviyesine kadar yükselerek önceki yükseliş trend çizgisini test eden EURUSD paritesi, bugün dolar endeksinde görülen hafif toparlanma ile birlikte yeniden 1.1725 desteği üzerinde baskılanıyor.

Şu an bu destek bölgesinde fiyatlanan parite, eğer dolar endeksindeki yükseliş ivme kazanır ve 1.1725 desteği aşağı yönlü kırılırsa, sıradaki destek seviyeleri olarak 1.1660 ve 1.1600 gündeme gelebilir.
Öte yandan, bu destek bölgesinden gelebilecek olası tepkilerde 1.1800 direnci ilk güçlü bariyer olarak takip edilecektir. Bu seviyenin aşılması durumunda ise 1.1900 ve 1.2000 seviyeleri yeniden gündeme gelebilir.

Destekler: 1.1725 - 1.1660 - 1.1600

Dirençler: 1.1800 - 1.1900 - 1.2000

 Ikon Menkul
 ikonmenkul.com.tr

***
                        Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

New York borsası güne alıcılı başladı.

Açılışın ardından, Dow Jones endeksi yüzde 0.6, S&P 500 endeksi yüzde 0.4 ve Nasdaq endeksi yüzde 0.3 değer kazandı.

.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan: “Ticaretten teknolojiye her alanda sertleşen küresel rekabette Türkiye sanayisinin ayakta kalabilmesi dayanıklılığını artırmasına bağlı. Kamudaki paydaşlarımızın da desteğiyle reel sektörümüzle geleceğe hazır olmak için kronikleşmiş yapısal sorunlarımıza bütüncül çözümler aramalıyız.”

 

Bahçıvan: “İSO 500 araştırmasının 2024 verilerinde son birkaç yıldan farklı olarak üretim maliyetlerinde ve faaliyet giderlerinde artışların satışlara oranla çok daha yüksek olduğunu gözlemledik. Sıkı para politikaları nedeniyle finansman giderlerindeki yükseliş de karlılığı iyice eritmiş durumda. Özellikle daha küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarımızın yer aldığı İSO İkinci 500’de, artan faiz oranlarına rağmen, özkaynak yetersizliği nedeniyle dış kaynak ihtiyacı sürmüş ve mali borç stoku artmaya devam etmiş. Karlılığın böylesine aşındığı bir ortamda firmalarımızın finansal dayanıklılığının zayıfladığını görüyoruz.”

 

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisinin temmuz ayı olağan toplantısı “Küresel Rekabette İlerleme için Enflasyon ve Maliyet Krizine Karşı Türkiye Sanayisinin Dayanıklılığının Artırılması” ana gündemi ile Odakule Fazıl Zobu Meclis Salonunda gerçekleştirildi. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın açılış konuşmasını yaptığı toplantıda İSO Meclisi Üyeleri de görüşleri ile gündeme katkı sundu.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, ticaretten teknolojiye her alanda küresel rekabetin sertleştiğine, Türkiye sanayisinin ayakta kalabilmesinin ise dayanıklılığını artırmasına bağlı olduğuna dikkat çekerek “Öncelikle kendi ekonomimizin ve üretim yapımızın durumunu bütüncül bir yaklaşımla ele alarak, güçlü yönlerimizi pekiştirmeye, gelişime açık alanlarda stratejik adımlar atmaya ve elimizdeki kaynakları en verimli şekilde değerlendirmeye odaklanmalıyız. Kamudaki paydaşlarımızın da desteğiyle reel sektörümüzü bu zorlu dönemden en düşük hasarla ve hatta kazanımlarla çıkarmayı hedeflerken bir yandan da geleceğe hazır olmak için kronikleşmiş yapısal sorunlarımıza bütüncül çözümler aramalıyız” dedi.

 

Finansman koşulları, yatırım iştahını sınırlamaya devam ediyor

Bahçıvan, yüksek enflasyona paralel olarak hızla artan üretim maliyetlerinin özellikle son 3-4 yılda Türkiye sanayi açısından gittikçe ağırlaşan bir yük haline geldiğini belirterek “Pandemi sonrası küresel tedarik darboğazları, Ukrayna’daki savaş nedeniyle yaşanan enerji krizi ve bölgemizde yükselen jeopolitik gerilimlerin her ne kadar önemli olsa da ülkemizde yaşanan maliyet krizini açıklamaya yeterli değil. Zamanında bu kürsüden yaptığımız tüm uyarılara rağmen, kendi içinde tutarlı ve sürdürülebilir olmayan politikalarda ısrar etmenin neticesi, enflasyonda 10-15 yılın bin bir güçlükle elde edilen kazanımlarını 1-2 yıl içinde kaybetmek oldu. Maliye politikalarında uyumun gecikmesi, iç talebin beklenenden yavaş soğuması, beklentilerdeki katılık, fiyatlama davranışlarının kısa sürede düzelmemesi, kamunun keskin fiyat ayarlamaları ve son aylardaki siyasi belirsizlikler, bu sürecin arzu ettiğimizden uzun sürmesinde etkili oldu. Öte yandan, sanayiciler olarak bu sürecin en zorlayıcı etkilerini bir süre daha yaşamaya devam edeceğimiz anlaşılıyor. Sanayi üretiminden İSO İmalat PMI verilerine, istihdam rakamlarından güven endekslerine kadar hemen her göstergede ivme kaybı sinyalleri mevcut. Yüksek belirsizliklerin yanı sıra sıkı finansman koşulları, reel sektörümüzün yatırım iştahını sınırlamaya devam ediyor” dedi.

 

Reel sektörün uygun maliyetli finansmana erişimi elzem

Konuşmasında İSO 500 araştırmasının 2024 verilerinin özel bir yanını da vurgulayan Bahçıvan, “2024’te son birkaç yıldan farklı olarak üretim maliyetlerinde ve faaliyet giderlerinde artışların satışlara oranla çok daha yüksek olduğunu gözlemledik. Sıkı para politikaları nedeniyle finansman giderlerindeki yükseliş de karlılığı iyice eritmiş durumda. Özellikle daha küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarımızın yer aldığı İSO İkinci 500’de, artan faiz oranlarına rağmen, özkaynak yetersizliği nedeniyle dış kaynak ihtiyacı sürmüş ve mali borç stoku artmaya devam etmiş. Kârlılığın böylesine aşındığı bir ortamda firmalarımızın finansal dayanıklılığının zayıfladığını görüyoruz. Bu elbette firmalarımızın tek başına altından kalkabileceği bir iş değil. Sermaye piyasalarının açık, etkin ve şeffaf işleyişi için gerekli düzenlemelerin tamamlanması ve küresel piyasalardan fon akışının güçlenmesine yönelik her türlü tedbir, reel sektörümüzün daha uygun maliyetli, sürdürülebilir finansmana erişimi açısından elzemdir” dedi.

 

Emek yoğun sektörleri gözden çıkarma lüksümüz yok

Konuşmasında dış ticaret fazlası vererek ülkemize döviz kazandıran, yüz binlerce kişiye istihdam sağlayan emek yoğun sektörleri gözden çıkarma lüksümüzün olmadığını ve zor dönemin atlatılması için bu sektörlere daha fazla destek gerektiğini de belirten Bahçıvan, şunları söyledi: “Öte yandan, kişi başına milli gelirin 15 bin dolara ulaştığı bir ekonomide ücret-maaş, döviz kuru, finansman gibi temel maliyet kalemlerine bel bağlayarak rekabet gücünü sürdürmek artık gerçekçi olmaktan çıktı. Türkiye’nin bir yandan kurulu üretim kapasitesinde yüksek katma değerli sektörlerin payını artırırken, diğer yandan da halihazırda güçlü olduğu sektörlerde gözünü daha fazla kaliteye, markalaşmaya, özgün tasarıma ve yenilikçiliğe dikmesi gerekiyor. İmalat sektörünün maliyet bazlı rekabetçilikten, katma değer odaklı rekabetçiliğe geçişinde, ürün odaklı iş modelleri yerine müşteri odaklı iş modellerine odaklanılması önemli bir rol oynayacak. Üretimle ilgili hizmetlerin giderek olgunlaşması da ticaret savaşlarında daha fazla rekabet avantajı yaratmanın yeni yolları arasında yer alıyor. Bahsettiğimiz bütün bu dönüşümü gerçekleştirmemizin önünde en büyük engellerden biri, hiç kuşkusuz sanayimizin giderek ağırlaşan “yetenek açığı” sorunu. Bu sorunun çözümü için, son dönemde mesleki eğitimi önceliklendirmeye yönelik atılan adımların yaygınlaşması, işgücü piyasasında esnekliğin artırılması, gelirler politikasının bölgesel farklılıkları gözetecek şekilde inşa edilmesi gibi hususlar kritik önem taşıyor.”

 

Global equities extended gains ahead of the US open after the US
reached a trade agreement with Japan, providing clarity around tariffs and boosting risk sentiment. S&P 500 futures rose 0.4%, Nasdaq
100 futures traded flat, while Stoxx 600 climbed 1% on expectations
the EU may also reach a deal with the US, supporting automakers.
The so-called “Magnificent Seven” US tech giants are expected to report a combined 14% YoY rise in Q2 profits, while the rest of the S&P
500 is forecast to be flat, according to Bloomberg Intelligence. Focus
remains on forward guidance and margin resilience amid ongoing
tariff noise.
US 10-year Treasury yields advanced 2bps to 4.37%, reflecting waning
demand for safe havens as trade uncertainty recedes. The dollar was
little changed; yen gained 0.2% versus USD following political speculation in Japan.
In Europe, German Bund yields rose 2bps, mirroring US moves. Commodities were softer, with WTI crude down 0.7% at $64.86 and spot
gold down 0.2%.
On the corporate front, Texas Instruments tumbled after cautioning
on tariff-driven demand; Nokia Oyj cut its profit outlook citing a weaker dollar and tariffs; Morgan Stanley faces a regulatory probe on AML
procedures.
Market attention now shifts to upcoming earnings from Tesla and
Alphabet, with volatility expected should guidance disappoint.
JPMorgan strategists warned of complacency, noting earnings
downgrades have yet to trigger a broader market correction.
 
 İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.infoyatirim.com

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Dünya Çelik Birliği (worldsteel) tarafından açıklanan verilere göre, Türkiye'nin ham çelik üretimi Haziran 2025'te bir önceki yıla göre %3.5 düşüşle 2.9 milyon ton olarak gerçekleşti. Yılın ilk yarısında ise toplam üretim 18.3 milyon ton seviyesinde kalırken, bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre %1.7'lik bir düşüşe işaret ediyor.

Takasbank Para Piyasası'nda bugün 47,106,809,000-TL işlem hacmi gerçekleşti. Dolar bazında ise 1,167,871,781-USD oldu

Global Piyasalar

ü ABD Başkanı Donald Trump, Japonya ile 550 milyar$’lık yatırım ve kredi paketi karşılığında otomotiv ithalatındaki tarifeleri %27,5’ten %15’e düşüren ve diğer Japon mallarına uygulanması planlanan ek vergileri de azaltan bir ticaret anlaşması imzaladı. Bu anlaşma, Trump’ın küresel gümrük tarifeleri sonrasında elde ettiği en kapsamlı anlaşmalardan biri olarak öne çıkarken, Japonya Başbakanı Ishiba da anlaşmayı “ABD ile ticaret fazlası veren ülkeler arasında en düşük tarife oranı” olarak niteledi. Anlaşma, Japon firmaların ilaç ve yarı iletken gibi kritik sektörlerde tedarik zinciri yatırımlarını desteklemeyi ve ABD'den daha fazla tarım ürünü alımını içeriyor. Haberin ardından Nikkei endeksi %4 yükselirken, Toyota ve Honda hisselerinde sırasıyla %14 ve %11 artış görüldü. ABD borsasında ise bugün seans sonrasında açıklanacak olan Alphabet ve Tesla bilançoları piyasa fiyatlamaları üzerinde etkili olacaktır.

ü Alman yazılım devi SAP’in hisseleri, 2. çeyrekte satışlar, faaliyet kârı ve serbest nakit akışında güçlü artış açıklamasına rağmen, yıllık hedeflerini yukarı revize etmemesi nedeniyle %3,6 düştü. Şirket, 2,36 milyar€’luk serbest nakit akışıyla 1 milyar€ yönündeki beklentiyi aştı ve faaliyet karını %33 artırarak 2,57 milyar€'ya yükseltti. Ancak bulut bilişim gelirlerinin beklentilerin gerisinde kalması ve sadece mevcut öngörülerin korunması yatırımcıda temkinli bir hava yarattı. SAP, jeopolitik belirsizlikler ve kamu sektöründeki yavaşlamayı gerekçe göstererek temkinli iyimserliğini korudu.


ü Çip üreticisi Texas Instruments, dün seans sonrasında açıklanan 2Ç25 bilançosunda, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %16 artışla 4,45 milyar$ hasılat ve %16 artışla hisse başına 1,41$ kazanç elde ederek 4,36 milyar$ hasılat ve hisse başına 1,36$ kazanç elde yönündeki beklentileri aştı. Bu dönemde %25 artışla 1,56 milyar$ faaliyet karı elde eden şirket, geride kalan 12 aylık dönemde %18 artışla 1,76 milyar$ serbest nakit akışı elde etti. Olumlu sonuçlara ve güçlü bir toparlanmaya işaret eden sonuçlara rağmen şirket yönetiminin, 3Ç25 için geçen yılın aynı dönemine kıyasla %11,3 büyümeyi temsil edecek biçimde 4,62 milyar$ hasılat ve %0,6 artışla hisse başına 1,47$ kazanç yönündeki çekimser kar artışı rehberliği piyasa beklentilerinin altında kaldı. Yatırımcı toplantısında, gümrük tarifelerine yönelik endişelerle siparişlerin öne çekilmesinin güçlü büyüme oranına katkıda bulunp bulunmadığı sorulduğunda, TI CEO’su “bu ihtimali göz ardı edemeyeceğini” belirtti. Olumlu sonuçlara rağmen çekimser bir rehberlik sunulması ve şirketin analog çiplerine yönelik talepteki toparlanmanın kalıcı olmayabileceğine dair endişelerin artmasıyla Texas Instruments (NASDAQ: TXN) seans öncesi işlemlerde %11 değer kaybetti.

ü Intel, altıncı çeyrekte de zarar açıklamaya hazırlanırken, CEO Lip Bu-Tan'ın strateji değişikliği yatırımcıların odağında. Şirket, milyarlarca dolar harcanan 18A süreci yerine 14A teknolojisine yönelerek dış müşterilere odaklanıyor. 2. çeyrekte yaklaşık 1,25 milyar$ net zarar ve %7’nin üzerinde ciro düşüşü bekleniyor. Intel’in 2015’te satın aldığı Altera’nın %51’inin 4,46 milyar$’a satılması gibi satışlarla sadeleşme süreci hız kazanırken, dökümhane biriminin 2027’de kara geçebilmesi için dış müşterilerden gelir yaratılması kritik görüldüğünden, yönetimin bu alana yönelik öngörüleri ve beklentileri yatırımcılar tarafından önemle takip edilecektir.


ü ? Intuitive Surgical, yıldan yıla %21 artışla 2,44 milyar$ ciro ve %23 artışla hisse başına 2,19$ elde ederek beklentileri aşsa da Da Vinci prosedürlerinin büyümesinin yavaşlamasıyla ISRG hissesinde sınırlı bir artış görülmekte.

ü ? AT&T’nin 2Ç finansal sonuçları beklentileri aşarken 401 bin yeni faturalı telefon kullanıcıları kazandı. Olumlu sonuçlara rağmen yıl sonu tahmininin güncellenmemesi, AT&T’nin hissesindeki %3’lük düşüşe yol açtı.


ü ? Thermo Fisher, 2Ç’de %3 artışla 10,85 milyar$ ciro ve 5,36$ HBK yönündeki beklentileri aştı. Şirketin esas faaliyet karı %1,3 artışla 2,38 milyar$’a ulaşırken esas faaliyet kar marjı ise 40 baz puanlık daralma yaşadı. TMO seans öncesi işlemlerde %3 artıda.

ü ? GE Vernova, güçlü 2. çeyrek sonuçları ve artan talep sayesinde hisse başına $1,86 kar ve $9,11 milyar gelirle beklentileri aştı; 2025 öngörüsünü yukarı revize etti. Güç ve şebeke altyapısındaki büyüme şirketin marj ve nakit akışı beklentilerini belirgin şekilde artırmasını sağladı. GEV seans öncesinde %5 yukarıda seyrediyor.

PayPal Holdings, Inc. (NASDAQ: PYPL)

Ödeme teknolojileri şirketi PayPal, 29 Nisan’da yayınlanan 1Ç25 bilançosunda, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %1 artışla 7,8 milyar$ hasılat ve %23 artışla hisse başına 1,334 kazanç elde ederek hisse başına 1,16$ kazanç yönündeki beklentileri aştı. Bu dönemde toplam ödeme hacmi %3 artışla 417,2 milyar$’a yükselirken, ödeme işlemi adedi %7 azalışla 6 milyara geriledi. Aktif hesap sayısı geçen yılın aynı dönemine kıyasla %2, çeyrekten çeyreğe %0,3 artışla 436 milyona erişti. 1Ç25’te şirketin faaliyet karı 1Ç24’e kıyasla %16 artışla 1,62 milyar$’a yükseldi. Son çeyreklerdeki faaliyet karlılığı genişlemesinin sürdüğü görülüyor, 1Ç25’te şirketin faaliyet karlılığı 1Ç24’e kıyasla 257 baz puan genişleme ile %20,7 olarak gerçekleşti. Şirket bu dönemde, Avrupa bölgesindeki “şimdi al, sonra öde” zamanlama farklarına göre düzeltilmiş şekilde 1,4 milyar$ serbest nakit akışı elde ederek, güçlü nakit akışı performansını sürdürdü. Şirket yönetimi, 2Ç25’te, 2Ç24’e kıyasla %8,4 - %%10 artışla hisse başına 1,29$ - 1,31$ kazanç elde etmeyi, böylece 2025 mali yılını 2024’e kıyasla %6,5 - %9,7 artışla hisse başına 4,95$ - 5,10$ kazanç ile tamamlamayı bekliyor.

200 günlük ortalamasından destek bularak yükselen dip görüntüsü oluşturan PYPL 75$ yatay trend direncini aştı. 200 günlük ortalamanın belirlediği 72,87$ altında zarar kes çalıştırmak kaydıyla, 83,00$ ve 87,00$ dirençleri hedeflenebilir.

Hudbay Minerals Inc. (NYSE: HBM)

Hudbay Minerals Inc. Kuzey ve Güney Amerika’da bakır, çinko, molibden, altın ve gümüş madenciliği gerçekleştirir. Şirket hasılatının çoğunluğunu bakır madenciliğinden elde etmektedir. Hudbay 12 Mayıs’ta yayınlanan 1Ç25 bilançosunda, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %13,3 artışla 595 milyon$ hasılat ve %30 artışla hisse başına 0,24$ kazanç elde etti. Peru operasyonlarında, yüksek ayarlı bazı maden ocaklarında gerçekleştirilen bakım çalışmaları nedeniyle, altın ve bakır üretimi beklentiler dahilinde geriledi. Hudbay 1Ç25’te sunduğu rehberliğe paralel olarak, çeyrekten çeyreğe %28 1Ç24’e kıyasla %10,9 azalışla 31 bin ton bakır ve çeyrekten çeyreğe %21,6 1Ç24’e kıyasla %18,4 azalışla 73,8 bin ons altın üretimi gerçekleştirdi. Şirket yönetimi Peru operasyonlarının mevcut görünümü değerlendirildiğinde 2025 yıl sonuna yönelik üretim rehberliğine erişme yolunda ilerlemeyi sürdürdüklerini belirtiyor. Hudbay 1Ç25’te, çeyrekten çeyreğe %12 geçen yılın aynı dönemine kıyasla %34 artışla 287,2 milyon$ FAVÖK elde etti. Böylece şirketin son 12 aylık dönemde elde ettiği FAVÖK 895,7 milyon$ seviyesine erişirken, 350 milyon$ serbest nakit akışı elde edildi. Güçlü nakit akışı ve borç azaltma çabalarının etkisiyle geçen yılın aynı döneminde 994,2 milyon$ seviyesindeki net borç kalemi 526 milyon$’a gerilerken, 1,3x seviyesindeki net borç / FAVÖK oranının 0,6x’e gerilemesini olumlu değerlendiriyoruz. Bakır ve altın maruziyetinin yüksekliği nedeniyle Hudbay yönetimi, bakır fiyatlarındaki her %10 yükselişin faaliyetlerinden kaynaklı nakit akışında 100 milyon$ artışa, altın fiyatlarındaki her %10 yükselişin faaliyetlerinden kaynaklı nakit akışında 56 milyon$ artışa neden olacağını belirtiyor.

2024 başından bu yana 6,70$ desteği ile 9,60$ direnci arasında yatay seyreden HBM, altın ve bakır fiyatlarındaki yükselişin sürmesinin etkisiyle 9,70$ direnci üzerinde fiyatlanıyor. 11,00$ seviyesinden gelen kar satışları 9,60$ yatay trendi üzerinde karşılanabilirse, teknik görüntü gücünü koruyacaktır. 9,40$ altında zarar kes çalıştırmak kaydıyla, 11,00$ ve 12,60$ dirençleri hedeflenebilir.


 PhillipCapital Menkul Değerler A.Ş.
  
 https://www.phillipcapital.com.tr/
                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.