Tüm Alışverişlerinizde Kargo Bedava.
Sepetiniz Boş
Görünüşe göre henüz seçim yapmamışsınAlışverişe Başla
ürün bulundu.
Altın ve Dolara yön veren güncel finans haberlerini kaçırma...
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Türkiye'nin köklü markalarından Karaca Grup; 52 yıldır ev yaşam kategorilerinde sunduğu katma değerli ürün ve hizmetlerle hem sektörüne hem de topluma değer katmaya devam ediyor. Marka; çevresel, sosyal ve yönetim alanlarındaki yaklaşımını yansıttığı, "Değer Katmak Doğamızda Var" anlayışıyla yürüttüğü faaliyetlerini içeren GRI (Küresel Raporlama Standardı) uyumlu 2. sürdürülebilirlik raporunu yayımladı.
Kurulduğu günden bu yana inovasyon odaklı yaklaşımıyla sektöre öncülük eden Karaca, 2024 Sürdürülebilirlik Raporu ile Mağazalarda Enerji Verimliliği, Fırsat Eşitliği ve Sürdürülebilir Mağazacılık gibi alanlara dikkat çekmeye devam ediyor. Karaca'nın ürün ve üretim süreçlerinin merkezinde sürdürülebilirlik önemli bir yer alıyor. Yenilenebilir enerjiyle üretim ve uzun ömürlü ürün tasarımı bu anlayışın temelini oluşturuyor.
Karaca, Sürdürülebilir Büyüme Stratejisi kapsamında; sürdürülebilir ürün ve hizmetler sunmak, farklı tüketici gruplarına ulaşarak kapsayıcı büyüme sağlamak, iş ortakları, çalışanlar ve Karacaseverler ile birlikte hareket etmeyi hedefliyor.
Karaca Lojistik Merkezi Yatırımının Yüzde 12'si Sürdürülebilirlik Çalışmalarına Ayrıldı
Karaca, yeni Lojistik Merkezi yatırımının yüzde 12'sini sürdürülebilirlik faaliyetlerine ayırarak çevresel duyarlılığını somut adımlarla ortaya koyuyor. 120.000 m²'lik alanda Hadımköy'de kurulan bu mega depo, şirketin merkezi lojistik üssü olarak konumlandırıldı ve lojistik süreçlerde önemli bir dönüşümün temelini attı.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
22 yıldır aralıksız bir biçimde Türkiye'de dijitalin en iyilerini ödüllendiren ve DorukCloud ana sponsorluğunda hayata geçirilen Altın Örümcek Ödülleri, bu yıl 23. kez düzenlenecek. Dijital dönüşüme katkı sağlamak, yeni nesil teknolojileri yaygınlaştırmak ve başarılı projelerin geniş kitlelere ulaşmasını desteklemek amacıyla 2002'den bu yana DorukNet tarafından kesintisiz olarak düzenlenen Altın Örümcek Ödülleri, 23. edisyonunda da Türkiye'nin dijital yeteneklerini bir araya getirmeye ve ödüllendirmeye hazırlanıyor.
30 Haziran'da başlayan erken başvuru dönemi, 25 Temmuz'a kadar devam edecek
Türkiye'nin ilk internet sağlayıcısı DorukNet'in bulut markası DorukCloud'un ana sponsorluğunu üstlendiği 23. Altın Örümcek Ödülleri'nin etkinlik takvimi de açıklandı. 30 Haziran'da başlayan erken başvuru dönemi, 25 Temmuz'a kadar devam edecek. Her yıl yoğun ilgi gören yarışmaya başvurular, 28 Temmuz - 22 Ağustos tarihleri arasında da devam edecek. 1-26 Eylül tarihlerindeki değerlendirme sürecinin ardından finalistler, 6 Ekim'de açıklanacak.
Jüri değerlendirmeleri sonucunda finale kalan projelerin 8 - 24 Ekim tarihleri arasında halkın beğenisine sunulacağını ve bu yılın kazananlarının da 3-7 Kasım tarihleri arasında açıklanacağını belirten DorukNet İcra Kurulu Üyesi Şenol Doyranlı, "Böylece finalist projeler, doğrudan o projelerin kullanıcıları tarafından da değerlendirilecek ve her kategoride 'Halkın Favorisi' belirlenecek. Halk oylaması, Altın Örümcek Ödülleri'nin en çok ilgi gören dönemlerinden biri. Son 5 yılda 2,5 milyona yakın oy kullanıldı" dedi.
Fark yaratan çalışmalar, 36 farklı kategoride ödüllendirilecek
DorukCloud 23. Altın Örümcek Ödülleri'ne katılan projelerin mobil uygulama, web sitesi ve dijital pazarlama olmak üzere üç ana kategoride, toplam 36 farklı kategoride yarışacağını belirten Şenol Doyranlı, "Özellikle son yıllarda finans ve fintek projelerinin yoğun talebi ve adil değerlendirme yaklaşımımızın bir sonucu olarak, Bankacılık & Finans kategorisi ikiye ayrıldı. Bu yıl, Bankacılık ve Finans & Fintek kategorilerine ayrı ayrı başvuru kabul edilecek. Dijital pazarlama kategorisinde entegre kampanyalar, online reklamlar, sosyal medya projeleri alt kategorilerde yarışırken, mobil uygulama kategorisi bankacılık, e-ticaret & alışveriş, finans & fintek, hizmet ve kurumsal kategorilerindeki en başarılı mobil uygulamaları değerlendirecek. Web sitesi kategorimizde bu yıl, Yapay Zeka & Teknoloji alt kategorimiz, 22 yıldır kesintisiz düzenlenen Altın Örümcek Ödülleri'nin trendlere uyum sağlama konusundaki dinamizmini de vurguluyor" diye konuştu.
22 yılda 40 bine yakın başvuru yapıldı
Altın Örümcek Ödülleri'nin ilk günden bu yana Türkiye'nin internet dünyasında ve dijital ortamında 'inovasyonun altın standardını' oluşturmaya ve dijital geleceğe yön vermeye odaklandığını vurgulayan DorukNet İcra Kurulu Üyesi Şenol Doyranlı, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:
"Geçtiğimiz 22 yılda, Altın Örümcek Ödülleri'nde 5.985 marka ve 426 ajans, toplam 39.314 başvuru yaptı. Türkiye'de internetin gelişimine katkıda bulunan Altın Örümcek Ödülleri, her yıl olduğu gibi bu yıl da En İyi Web Sitesi ve En İyi Mobil Uygulama ana kategorilerinin kazananlarını, ünlü heykeltraş Erdoğan Sarma'nın Datça'daki atölyesinde el emeğiyle ürettiği sanat eseri niteliği taşıyan ödülle onurlandırılacak. Dijital dünyanın dinamizmini ve yaratıcılığını yansıtan bu ödülün yanı sıra; dereceye giren projelere imza atan ajanslara, DorukCloud tarafından sağlanan özel bulut hizmetleriyle dijital altyapılarını güçlendirme fırsatı sunulacak. Sektörde 30 yılı geride bırakan DorukNet'in 4 veri merkezinden 1.500'e yakın müşteriye %99 uptime oranıyla kesintisiz bulut hizmeti sunan DorukCloud, yeni nesil teknolojilerin yaygınlaşmasını ve başarılı projelerin daha geniş kitlelere ulaşmasını bu yıl da destekliyor."
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yüzde 100 yerli sermaye ile kurulan ve ileri teknolojiye dayalı optik çözümler geliştiren Polat grup şirketlerinden Poloptech, dünyanın en büyük fotonik teknolojileri fuarı olan LASER World of Photonics 2025'te yerini aldı. Münih'te gerçekleşen, 40'tan fazla ülkeden yaklaşık 1.400 firmanın katıldığı, 44.000'in üzerinde profesyonel ziyaretçiyi ağırlayan organizasyonda Poloptech, geniş ürün yelpazesi ve teknolojik yetkinliklerini küresel sektörle buluşturdu.
Fuar kapsamında, fotonik, kuantum teknolojileri ve otomasyon sistemlerinin entegrasyonuna odaklanan kapsamlı sunumlar ve özel gösterimler gerçekleşirken, Poloptech standı başta optik ve uzay alanında çalışan profesyoneller olmak üzere çok sayıda uluslararası ziyaretçinin ilgi odağı oldu.
"Milli Optik Gücümüzü Küresel Sahnede Sergiledik"
Etkinlik sonrası değerlendirmede bulunan Poloptech CTO'su Dr. Özgür Selimoğlu, "LASER World of Photonics, yalnızca bir teknoloji fuarı değil; aynı zamanda küresel vizyonun, yenilikçi çözümlerin ve stratejik iş birliklerinin kesişim noktası. Poloptech olarak, ülkemizde geliştirdiğimiz ileri seviye optik sistemleri bu büyük platformda sergilemekten gurur duyuyoruz. Münih'te gerçekleştirdiğimiz görüşmeler ve kurduğumuz temaslar, yalnızca ticari değil, aynı zamanda teknolojik kapasitemizi uluslararası arenaya taşıma açısından da büyük önem taşıyor." dedi.
Küresel Trend: Fotonikte Güvenlik, Uzay ve Endüstri Odaklı Genişleme
Fuarda, lazerlerin sanayideki kullanım alanlarının çeşitliliği ile endüstriyel otomasyon alanında fotonik sistemlere yönelik artan talep dikkat çekti. Poloptech, geniş ürün portföyü ve güçlü mühendislik yetkinlikleriyle bu yükselen talebe yerli çözümler sunmaya devam ediyor. Uydu kameralarından astronomik teleskop optiklerine kadar geniş bir yelpazede yerli üretim gerçekleştiren Poloptech, Türkiye'nin stratejik teknolojik ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.
Bir sonraki LASER World of Photonics, World of Quantum ve automatica fuarları, 22-25 Haziran 2027 tarihleri arasında Münih'te düzenlenecek. Poloptech, bu önemli buluşmada da teknolojik derinliğini yeni iş birlikleriyle güçlendirmeyi amaçlıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
MAPFRE Sigorta Adana, İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir ve Antalya bölgelerinde 500'e yakın iş ortağının katılımıyla gerçekleştirdiği bölge sohbetleriyle, hem ortak hedefleri belirledi hem de iş ortakları ile olan yakın iş birliğini daha da güçlendirdi. Satış & Pazarlama, Teknik Birimler ve Operasyon Genel Müdür Yardımcıları ve ilgili ekiplerin de katılım gösterdiği sohbetler, sahadaki ihtiyaçların doğrudan dinlenmesine ve çözümlerin birlikte şekillendirilmesine imkân tanıdı.
Uluslararası deneyimi, yüksek mali gücü ve sahip olduğu yaygın profesyonel acente ağı ile Türkiye sigortacılık sektörüne yön veren MAPFRE Sigorta, iş ortaklarının ihtiyaçlarını ve beklentilerini doğrudan dinlemek amacıyla hayata geçirdiği bölge sohbetlerini sürdürüyor. Bu kapsamda MAPFRE Sigorta Adana, İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir ve Antalya bölgelerinde düzenlediği bölge sohbetleriyle, 500'e yakın iş ortağı ile bir araya geldi.
MAPFRE Sigorta genel müdür yardımcıları ve bölge müdürlerinin ev sahiplinde gerçekleşen buluşmalarda, sektördeki durum ve trendler, bölgesel değerlendirmeler, gelecek beklentileri ve stratejik öncelikler ele alındı. Toplantılarda aynı zamanda iş ortaklarının geri bildirimleri doğrultusunda gerçekleştirilen projeler ve planlanan yeni girişimler hakkında bilgi verildi.
Acentelerle gerçekleştirilen bölge sohbetleri hakkında bir değerlendirmede bulunan MAPFRE Sigorta Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı ve İcra Komitesi Üyesi Yıldırım Türe; "MAPFRE Sigorta olarak her zaman iş ortaklarımızın beklenti ve ihtiyaçlarına hızlı ve sürdürülebilir çözümler sunmayı önceliğimiz olarak kabul ediyoruz. Bu anlayışla hayata geçirdiğimiz bölge sohbetlerimiz de iş ortaklarımızın geri bildirimlerini dinlemek, görüşleri değerlendirmek ve güçlü işbirliğimizi pekiştirmek adına büyük önem taşıyor. Aynı zamanda sektörün dinamiklerini birlikte şekillendirmek adına da çok değerli bir zemin oluşturuyor. Nitekim bu yıl da sahadan gelen içgörüleri dinleyerek birlikte değer yaratabileceğimiz alanları netleştirme imkânı bulduk. Geçtiğimiz yıldan bu yana geri bildirimler doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz projeler ve üzerinde çalıştıklarımıza baktığımızda taleplerin önemli bir bölümünü karşıladığımızı görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Toplantılarımıza katılım ve katkı sağlayan tüm iş ortaklarımıza teşekkür ediyorum. Önümüzdeki dönemde de sık sık bir araya gelerek birlikte büyümeye, gelişmeye ve sigortacılık sektörünün geleceğini ortak akılla şekillendirmeye devam edeceğiz" dedi.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Akbank Gençlik Akademisi çatısı altında hayata geçirilen ve gençlerle birlikte daha iyi bir gelecek hayaliyle şekillenen Akbank Fellowship Programı'nın yeni dönem başvuruları devam ediyor. Ekim ayında başlayacak ve 10 ay sürecek program ile gençler, sürdürülebilirlikten girişimciliğe, tasarım odaklı düşünmeden duygusal zekâya uzanan alanlarda eğitimler, atölyeler ve ilham buluşmalarıyla çok yönlü bir gelişim fırsatı yakalayacak.
Akbank Gençlik Akademisi, gençlerle birlikte büyümeye devam ediyor. Akademi, son 4 yılda Türkiye'deki tüm üniversitelerin tamamından 200 binden fazla gence eğitim, mentörlük ve deneyim fırsatları sundu.
Gençlik Akademisi çatısı altında yürütülen Akbank Fellowship Programı'nın yeni dönemi için 1. aşama başvuruları 13 Temmuz'da sona erecek. Beşinci dönemi gerçekleşecek programa, 18-25 yaş arası tüm üniversite öğrencileri başvuru yapabilecek.
Akbank İnsan ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, programın yeni dönemine ilişkin şunları söyledi: "Gençlerin geleceği şekillendirme gücüne inanıyoruz. Bu düşünceyle Akbank Gençlik Akademisi çatısı altında hayata geçirdiğimiz Fellowship Programı ile gençlere sadece ilham vermeyi değil, birlikte üretmeyi ve dönüştürmeyi amaçlıyoruz. Sürdürülebilirlikten davranış bilimlerine, teknolojiden duygusal zekaya uzanan çok disiplinli alanlarda gençlerle beraber çalışıyoruz. Onları tersine mentörlük, etki girişimi tasarımı ve ilham buluşmaları gibi deneyimlerle de destekliyoruz. Yeni dönemde 18-25 yaş arası üniversiteli gençleri, bu anlamlı yolculuğun parçası olmaya davet ediyoruz."
Geleceği tasarlamak için dönüşümü birlikte başlatmak isteyen gençleri bekleyen Akbank Fellowship Programı, 10 ay sürecek ilham verici bir öğrenme ve gelişim yolculuğu sunuyor. Akbank Fellowship Programı boyunca katılımcılar, sürdürülebilirlik, teknoloji, girişimcilik, davranış bilimleri, tasarım odaklı düşünme ve duygusal zeka gibi geleceği şekillendiren alanlarda derinleşme fırsatını yakalıyor. Program tersine mentörlüklerden etki odaklı girişim geliştirmeye, disiplinler arası atölyelerden ilham veren buluşmalara kadar uzanan dopdolu içeriğiyle, gençleri potansiyellerini keşfetmeye çağırıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Küresel para politikalarındaki belirsizlik, bölgesel jeopolitik riskler ve iç piyasadaki dalgalanmalar, döviz kurlarında oynaklığı artırırken; kurumsal firmalar için finansal risk yönetimi her zamankinden daha kritik bir hale geliyor. Türkiye sermaye piyasalarının önde gelen yatırım kuruluşlarından biri olan Gedik Yatırım, bu belirsizlik ortamında firmalara özel, dinamik ve entegre riskten korunma (hedging) çözümleri sunarak, işletmelerin bilanço dayanıklılığını artırmayı hedefliyor.
Kur riski yalnızca kâr marjlarını değil, aynı zamanda sermaye yapısını ve yatırım kararlarını da doğrudan etkiliyor. Bu bağlamda, riskin stratejik olarak yapılandırılması gereken bir süreç olduğuna inanan Gedik Yatırım, Kurumsal Hazine Hizmetleri kapsamında döviz riskini yönetecek çok katmanlı araçlar sunuyor.
Gedik Yatırım'ın sunduğu çözümler arasında ilk sırada, firmaların gelecekteki döviz pozisyonlarını bugünden sabitleyerek kur oynaklığına karşı önlem almalarını sağlayan Vadeli Döviz Alım-Satım İşlemleri yer alıyor. Bu klasik ancak etkili yöntem, özellikle ithalat ve ihracat odaklı firmalar için kur belirsizliğini ortadan kaldırarak planlamayı kolaylaştırıyor.
Daha esnek bir yapı sunan Opsiyon Sözleşmeleri, firmaların döviz piyasasındaki olası hareketlere karşı kontrolü ellerinde tutmalarına olanak tanıyor. Opsiyonlarla işletmeler, olumsuz senaryolarda korunma sağlarken, olumlu piyasa koşullarından da faydalanabiliyor.
Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası (VİOP) İşlemleri ise, dövize dayalı kontratlar aracılığıyla profesyonel düzeyde bir risk yönetimi imkânı sunuyor. VİOP'ta gerçekleştirilen pozisyon alımları, kaldıraç etkisiyle özellikle aktif risk yöneticileri tarafından tercih ediliyor.
Kur riskine karşı etkin bir koruma sağlarken ek maliyet yaratmayan Sıfır Maliyetli Riskten Korunma Stratejileri de Gedik Yatırım'ın sunduğu önemli çözümler arasında. Bu stratejiler, opsiyonların esnekliğinden yararlanma imkanı verirken müşteriler açısından maliyet yaratmadığından, özellikle fiyat hassasiyeti yüksek firmalar için stratejik bir risk yönetimi seçeneği haline geliyor.
Finansal Mühendislik Yaklaşımıyla Geliştirilmiş Stratejiler
Gedik Yatırım Hazineden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Coşan Yeğenoğlu, kur riskinin tek boyutlu bir problem olmadığını vurgulayarak şunları belirtiyor:
"Kur dalgalanmalarının etkisi sadece kısa vadeli kârlılıkla sınırlı değil; yatırım kararları, teminat yapısı, borç çevirme kabiliyeti gibi birçok finansal parametre bu dalgalanmalardan etkilenebiliyor. Biz, müşterilerimizin ihtiyacına göre özel olarak tasarladığımız hedging stratejileri ile bu süreci yönetilebilir hale getiriyor, onları daha sağlam bilanço yapılarıyla geleceğe hazırlıyoruz."
Bilgi ile Güçlenen Kurumsal Yapılar
Gedik Yatırım, sunduğu ürünlerin yanı sıra düzenli olarak gerçekleştirdiği eğitim programları ve seminerlerle, kurumsal yatırımcıların ve finans profesyonellerinin risk yönetimi konusundaki bilgi seviyesini artırmayı da misyonunun bir parçası olarak görüyor. Bu vizyon, yalnızca hizmet sağlayıcı değil, aynı zamanda finansal okuryazarlığın gelişimine katkı sunan bir rehber konumunu da beraberinde getiriyor.
Sonuç olarak dalgalı piyasa koşullarında istikrarın, tesadüflere bırakılamayacak kadar stratejik bir konu olduğuna inanan Gedik Yatırım, kurumsal firmaların döviz bazlı risklerini yalnızca azaltmakla kalmayıp; bu riskleri stratejik bir avantaja dönüştürebilecek uzmanlık ve araçlarla donatılmış bir çözüm ortağı olarak öne çıkıyor.
Daha fazla bilgiye www.gedik.com adresinden ulaşabilir, Gedik Yatırım'ın deneyimli uzman kadrosuyla doğrudan iletişime geçerek size özel çözümler hakkında danışmanlık alabilirsiniz.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Temmuz sayısı ile birlikte konser zengini sanatçıları listeleyerek kapağına taşıyan Forbes Türkiye’nin araştırmasına göre 70 şarkıcı ve müzik grubu 2024’te biletli konser satışlarından toplam 158 milyon euro ciro elde etti. 12 milyon euro’luk ciroyla bir önceki yılın şampiyonu Tarkan listede yer almayarak tahtını Cem Adrian’a kaptırdı.
2024 haziran ayında müzik piyasasına kapağında yer vererek ilk “Konser Zenginleri” listesini yayımlayan Forbes Türkiye, bu yıl ikinci listeyi içeren araştırmasını temmuz kapağına taşıdı.
Veriye ulaşmanın neredeyse imkansız olduğu bu dünyanın perdesini aralayarak konser ekonomisini araştırmalarıyla ortaya koyan Forbes Türkiye’nin listesinde yeni euro milyonerleri de gün yüzüne çıktı.
2023’te gerçekleştirdiği konserlerden elde ettiği 12 milyon euro ciro ile 2024 şampiyonu olan Tarkan bu yıl listede yer almadı. Bunun nedeni Tarkan’ın 2024’te hiç biletli konser vermemiş olması. Böylece, 2023 sonuçlarını içeren listede ikinci sırada olan Cem Adrian, 188 konserle birlikte 2024’te birincilik koltuğuna oturdu.
Türkiye’nin konser ekonomisinin son iki yılda istikrarlı bir yükselişe geçtiğini gösteren listenin ikinci sırasında bir önceki yıla oranla 21 sıra birden yükselen ve 2024’te 7.4 milyon euro’ya yakın ciro yapan Hakan Altun bulunuyor. Üçüncü sıraya istikrarlı başarısını sürdüren Yalın yerleşirken, en hızlı çıkış yaparak listeye ilk kez giren isim ise Mert Demir.
Forbes Türkiye’nin Konser Zenginleri dosya haberi sanatçıların akıllıca kurgulanmış yatırımcı kimliklerine de ayna tutuyor. Dijitalleşmenin hızıyla birlikte deneyim ekonomisinin konserlerin bugününe yansıması analiz edilirken konserlerin geleceğinin de nasıl şekilleneceği ortaya konuluyor. Haberde aynı zamanda sanatçıların YouTube ve Spotify karneleri de yer alıyor.
Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yurtbay Seramik, yaz aylarının ferahlığını ve doğanın zarafetini sunan "Touch Stone" serisiyle bir kez daha fark yaratıyor. Doğal taşın güçlü dokusunu modern tasarım anlayışıyla buluşturan bu özel seri, hem yaşam alanlarına hem de profesyonel projelere estetik bir çözüm sunuyor.
Yurtbay Seramik'in Touch Stone serisi, doğal taşın zamansız estetiğini çağdaş mekanlara taşırken, sade şıklığı ve fonksiyonelliğiyle dikkat çekiyor.
Mat yüzeyiyle sıcak bir dokunuş hissi veren Touch Stone serisi, modern ve minimalist tarzlara uyum sağlayan zarif tasarımıyla hem iç hem dış mekanlarda geniş bir kullanım alanı sunuyor. Seride yer alan üç farklı renk seçeneği-beyaz, sand ve gri-mekanlara doğal bir uyum ve ferahlık kazandırıyor. Touch Stone serisi, kaymaz yapısıyla özellikle ıslak zeminlerde güvenli kullanım vadederken, yüksek aşınma direnci sayesinde uzun ömürlü performans sağlıyor.
Farklı ebat seçenekleriyle her ihtiyaca cevap veren seri, 30x60 cm, 60x60 cm ve 60x120 cm ölçüleriyle sunuluyor. Bu çeşitlilik sayesinde küçük banyolardan geniş salonlara, balkonlardan teraslara kadar her alanda bütünlük sağlayan bir zemin ya da duvar çözümü haline geliyor.
Siparişleriniz sadece "1 saat" içerisinde hesabınızda.
Siparişlerinizin gönderimi, aynı gün içerisinde yapılır.
256-bit şifreleme ve 3D Secure ile güvenli ödeme.
Ürünlerimizin tümü sertifikalı ve orijinaldir.