Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Kripto para borsası Bitci, 2023 hedeflerine yönelik stratejik hamlelerini uygulamaya geçirmeye devam ediyor. Bu yıl birçok listeleme girişimini başarıyla tamamlayan Bitci, şimdi de Euro Tether’i listelediğini duyurdu.
 
Kripto para piyasalarındaki faaliyetleri doğrultusunda kullanıcılarına geniş bir ürün yelpazesi sunmayı hedefleyen Bitci, Türkiye’deki kullanıcıların ilgisini çekebilecek önemli bir listeleme gerçekleştirdi. Borsa, yaptığı resmî açıklamada, euronun sahipliğini temsil etmesiyle bilinen ve önde gelen bir stablecoin olan Euro Tether’i listelediğini açıkladı.
 
Yılın ilk çeyreğinden itibaren yaptığı listeleme hamleleriyle kullanıcılarının trading ortamını çeşitlendirmeyi sürdüren Bitci, yeni listelemeyle birlikte Türkiye’deki kullanıcıların yerel paraları üzerinden euronun dijital haline erişmelerini sağlıyor. Euro Tether, euroya bire bir oranında bağlı bir stablecoin olarak hem dünya genelindeki kullanıcılar adına euronun dijital temsilini sağlıyor hem de yeni bir işlem yöntemi sunuyor.
 
Kullanıcılar, stablecoinler’in avantajlarından faydalanabiliyor
 
Euro Tether listelemesinin yatırımcılar açısından önemli bir adım olduğunu belirten Bitci Borsa CEO'su Ahmet Onur Yeygün, “Kripto para piyasalarında işlem yapan her kullanıcı işlem risklerini minimize etmek adına alternatifler arıyor. Bu amaçla hareket eden birçok kullanıcı da kişisel portföy yönetiminde stablecoinler’in avantajlarından faydalanabiliyor. Euro Tether, euro fiyatına endeksli olması nedeniyle, yabancı para birimleri üzerinden işlem yapmaya ilgi duyan kullanıcıları cezbetme potansiyeline sahip bir dijital trading aracı olarak öne çıkıyor” ifadelerini kullandı.
 
Ayrıca böylesi bir yatırım alternatifinin, kripto paralar aracılığıyla euro ile trading imkânı sunduğunun altını çizen Ahmet Onur Yeygün, “Euro Tether’in ekosistemdeki konumu finansal teknolojilerin geleceğine ilişkin önemli sinyaller veriyor. 2023 planlamalarımız doğrultusunda tamamlanan bu listelemenin, Bitci kullanıcılarına daha gelişmiş bir trading atmosferi sunması bakımından ciddi bir adım olduğunu düşünüyoruz.” diye ekledi.
 
Önemli Not:
Bu duyuru, EUR? satış teklifi veya satın alma teklifinin isteği değildir. Tether Limited ve Tether International Limited, yalnızca hizmet koşullarına uygun olarak EUR? satışı yapacak veya yeniden alacaktır. Hizmet koşulları hakkında daha fazla bilgi için tether.to/en/legal adresinden erişilebilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Otomotiv pazarının geneline hitap eden zengin ve iddialı modelleriyle 2023'ün ilk 7 aylık döneminde 49 bin 40 satışa ve yüzde 7,3'lük pazar payına ulaşarak toplam pazarda 5'inci sırada yer alan PEUGEOT, başarılı hafif ticari araç modelleri için hazırladığı yeni reklam kampanyasında iş hayatının profesyonellerine kariyer yolunda göz alıcı başarılar elde etmeleri için ilham veriyor.

Profesyonel hayatın farklı ihtiyaçlarını mükemmel şekilde karşılamak için tasarlanan PEUGEOT hafif ticari araçlar, binek modellerde olduğu gibi göz alıcı tasarım ve donanımlara sahip. Ocak-Temmuz 2023 döneminde 11 bin 655 adet hafif ticari araç satışı gerçekleştiren PEUGEOT Türkiye, yüzde 7,6'lık payla hafif ticari araç pazarında ithal markalar içerisinde ilk sırada yer almasıyla da ön plana çıkıyor. PEUGEOT'nun bu başarı ve anlayışından yola çıkılarak hazırlanan "Göz Alıcı Başarılar" kampanyasında, İç Mimar Hakan Kütahya, Müzisyen Evrencan Gündüz, Şef Hazer Amani ve Şef Bengi Kurtcebe, başarıya bakışlarını ve PEUGEOT'nun iş hayatlarındaki önemini, samimi bir dille anlatıyorlar.

Alanlarında fark yaratmış bu isimlerin başarı hikayelerini dinlerken PEUGEOT hafif ticari araçların işlerinde sağladığı faydayı gördüğümüz filmlerin yönetmen koltuğunda Vahap Şen oturuyor. Filmler, PEUGEOT'nun Yaratıcı Ajansı Open, Medya Ajansı Starcom, Dijital İçerik/Influencer Ajansı ICM Turkey ve 7/24 Film tarafından gerçekleştirildi.

KÜNYE
Reklamveren: PEUGEOT
Kreatif Ajans: Open Türkiye
Stratejik Planlama Ekibi: Ahmet Yener, Can Erdönmez
Sr. Metin Yazarı: Serim Poyraz
Art Direktör: Ege Altan
Marka Ekibi: Güler Balta, Yasemin Asaad, Melike Güray
ICM Turkey: Hatice Uluçınar
7/24 Yapım: Burhan Bulut, Nilgün Türüdü
Yönetmen: Vahap Şen
Kullanılan Mecra: Dijital
PR Ajansı: Canyaş İletişim

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Anabilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Aslı Garagon ile Doç. Dr. Fatih Bulut'un 6 Şubat'ta Kahramanmaraş depremlerine yönelik uluslararası iş birliğiyle yaptığı araştırma dünyanın en saygın bilim dergisi Science'ta yer aldı. Depremlerin hemen ardından uydu ve yer istasyonlarından gelen verileri vakit kaybetmeden incelemeye başlayan ekibin çalışması son yıllarda alanında en etkili araştırmalardan biri olarak görülüyor.
 
"YERYÜZÜNDEKİ TÜM VERİLERİ DEĞERLENDİRDİK"
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aslı Garagon, depremlerin hemen ardından ABD ve Almanya'dan bilim insanlarıyla bir araya gelerek mevcut tüm verileri titizlikle incelediklerini belirtiyor:
 
"6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ta yaşanan iki büyük depremin hemen ardından başta Türkiye ve dünyada toplanan tüm verileri bir araya getirmeye başladık. Bu depremlerin, deprem fiziğini anlama açısından çığır açıcı etkisinin farkındalığıyla ABD'den San Diego ile Almanya'dan Ludwig Maximilians üniversitelerinden uzmanların iş birliğiyle yaklaşık üç ay kadar bu depremlerin meydana geliş ve etkileşim süreçlerini en ince ayrıntısına kadar anlamaya çalıştık."
 
"BULGULAR BİLDİKLERİMİZİ BİR ADIM İLERİ TAŞIDI"
Bu bulguların deprem oluşum süreçlerini daha iyi anlamamıza ışık tutacağını da söyleyen Prof. Dr. Garagon öne çıkan bulguları şu sözlerle özetliyor:
 
"Hareketlenme Ölüdeniz ve Doğu Anadolu faylarının kesiştiği bölgede başladı. Narlı Fayı olarak bilinen, Ölü Deniz Fayı'nın en kuzeyi, 19 saniye içinde 40 kilometre kadar kuzeye doğru yırtıldı. Bu ilk yırtılma aslında 6.8 büyüklüğünde bir depreme tekabül ediyor. Daha sonra kuzeye sıçrayan bu hareket Doğu Anadolu Fayı'nı hem kuzey-doğuya, hem de güney-batıya doğru yırtmaya başladı. Yaklaşık 350 kilometrelik mesafe 90 saniye içerinde yırtılarak 10 metreye varan ötelenmeler oluşturdu. Yırtılma kuzey-doğuya doğru güney batıya nazaran daha hızlı gerçekleşti. Yırtılma devam ettikçe faya dik olan stres düşerek, komşu fay parçalarını da tetikleyerek harekete geçirdi. Bu süreç 7.8 büyüklüğünde bir depremle sonuçlandı. Yaklaşık 9 saat sonraki ikinci deprem de bu ilk depremin kabukta yarattığı değişimlerle tetiklendi. Doğu Anadolu Fayı'na komşu 150 kilometrelik bir fayı harekete geçiren 7.7 büyüklüğündeki bu ikinci deprem 'supershear' dediğimiz hızlarda yırtılsa da ilginç bir şekilde Doğu Anadolu Fayı'nı teğet geçti."
 
"KOMŞU FAYLAR BİRBİRİNİ TETİKLİYOR"
Projede yer alan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Bulut ise çalışma sayesinden deprem ve faylar arasındaki etkileşimi daha iyi anladıklarını ifade ediyor.
 
Fayların domino etkisi gibi birbirlerini tetikleyebildiği bilgisini paylaşan Doç. Dr. Bulut, "6 Şubat depremlerinin oluşum sürecini en ince ayrıntısına kadar ortaya çıkardığımız bu çalışmayla depremler ve faylar arası etkileşimi de daha iyi anlamaya başladık. Komşu fay parçaları eğer yeterince hazırlarsa hem statik hem de dinamik etkilerle bir domino etkisi gibi birbirlerini tetikleyerek çok büyük facialara yol açabiliyorlar. 6 Şubat 6.8 büyüklüğündeki Narlı Fayı'ndaki o ilk hareketle de son bulabilirdi. Ancak kırılmaya hazır halde bekleyen komşu fay parçaları sırasıyla tetiklenip harekete geçerek büyük bir faciaya neden oldu" değerlendirmesini yapıyor.

Uluslararası iş birliğiyle ortaya çıkan "7.8 ve 7.7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş Depremlerinin Kompleks Dinamikleri" başlıklı araştırma makalesinin dünyanın en saygın bilim dergisi olan Science'ta yer bulmasının çok memnuniyet verici olduğunu belirten Doç. Dr. Bulut, bu sayede araştırma sonuçlarının daha geniş kitlelere ulaşarak temel bir bilgi haline geleceğini de ifade ediyor

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Dell Technologies bugün, yüzde 99'undan fazlasının depolama satışı iş ortağı lideri olan, Dell'in mevcut ve potansiyel müşterileri için "Depolama için Önce İş Ortağı" stratejisini duyurdu.
Bu yeni pazara açılma stratejisi, iş ortağı uzmanlığını ve erişimini Dell'in birinci sınıf ekibi ve veri koruma da dahil olmak üzere depolama portföyüyle birleştirerek müşteriler için dönüşümsel sonuçlar sunmayı hedefliyor.
Bugünden itibaren Dell;
" Bir iş ortağı aracılığıyla depolama işlemi yaparken Dell satıcılarını daha fazla destekleyecek.
" Daha fazla etkileşim öngörülebilirliği için Partner of Record'a uygun yeniden satış hesaplarının sayısını dört katına çıkaracak.
Daha ayrıntılı bilgi için LinkedIn'deki Dell Technologies İş Ortağı sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
 
Dell Technologies Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Michael Dell yeni açıklanan stratejiye ilişkin şu açıklamayı yaptı; "Dell'in iş ortaklığına yaptığı yatırım derinlere uzanıyor. Müşterilerimizin dönüşümünü hızlandırmak için iş ortağı topluluğumuzla birlikte çalışma konusunda onlarca yıllık deneyime sahibiz. "Depolama için Önce İş Ortağı" Stratejisi, iş ortağı taahhüdümüzü genişletiyor ve iş ortaklarımızın güçlü yönlerini birinci sınıf ekibimizin ve çözümlerimizin avantajlarıyla birleştiriyor."
Dell Technologies Küresel Satış ve Müşteri Operasyonları Başkanı Bill Scannell ise "Güçlü bir iş ortağı ekosistemine sahip çok kanallı bir iş modeli Dell'in büyüme stratejisinin merkezinde yer alıyor. "Depolama için Önce İş Ortağı" Stratejisi, Dell satıcılarını yeni işler edinmek ve müşteriler için doğru sonuçları sunmak üzere iş ortaklarıyla daha da yakın çalışmaya teşvik edecek. Bu müşteriler, iş ortakları ve Dell için bir kazan-kazan durumu yaratıyor" dedi.
Dell Technologies Küresel Kanal Şefi Rola Dagher, "Dell, Kurumsal Depolama alanında pazar lideri ve günümüzün veri merkezli dünyasında müşterilerimize hizmet vermek için en iyi konumda. Küresel iş ortağı ekosistemimizle yan yana çalıştığımızda daha çok ve daha hızlı kazanabiliriz. Müşterilerimizin ve potansiyel müşterilerimizin yüzde 99'u depolama için ilk iş ortağı olarak kabul edildiğinden, kanalı kucaklama niyetimiz konusunda çok netiz" diye konuştu.
Dell Technologies Orta Doğu, Türkiye ve Afrika (META),Kanal Satışı Kıdemli Direktörü Vangelis Lagousakos ise "Veri koruma da dahil olmak üzere "Depolama için Önce İş Ortağı" Stratejisi, Türkiye'de ve dünyada depolama alanındaki büyümeyi sürdürmek için tasarlanan pazara açılma stratejimizde bir değişikliktir. İş ortaklarımızla işbirliğinin gücünü daha da benimseyerek, daha fazla anlaşma kazanıyor ve müşterilerimiz için daha iyi sonuçlar elde ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Akıllı telefon teknolojilerinin hızla yükselen markası realme, dünyada beşinci yılını kutluyor. 2018'de faaliyetlerine başlayan realme, beş yıl içinde yoğun rekabetin yaşandığı akıllı telefon sektöründe hızlı bir büyüme kaydetti. realme kurucusu ve CEO'su Sky Li, yayınladığı açık mektupta, bu başarının sırrını, sektörde geldikleri önemli konumu ve gelecek yıllardaki vizyonlarını paylaştı.
Mektubunda, markanın Kantar BrandZ En İyi 50 Çin Küresel Marka listesinde 29 sıra yükseldiğini söyleyen Li, kurulduktan sonraki iki yıl içerisinde üst üste dört çeyrek boyunca dünyanın en hızlı büyüyen akıllı telefon markası seçildiklerine (Counterpoint) dikkat çekti. 2020'nin üçüncü çeyreğinde 50 milyon dolar satış rakamına en hızlı ulaşan şirket (Counterpoint), bu başarıdan sadece bir yıl sonra yine bir ilke imza atarak bu rakamı 100 milyon dolara ulaştırdı (Strategy Analytics).
realme, sadece 3 yıl içerisinde dünya çapında 30 pazarda ilk beşe girerek dünyanın en genç ana akım akıllı telefon markası haline geldi. Bununla birlikte son 5 yılda, yeni teknolojileri daha erişilir sunup, farklı kanal ağına önem verme stratejileriyle büyümesini daha da hızlandırdı. Şirket, kurulduktan sonraki iki yıl içinde dört çeyrek üst üste dünyanın en hızlı büyüyen akıllı telefon markası seçildi (Counterpoint) ve küresel akıllı telefon pazarında 7. sırada yer aldı.
"Dare to Leap" (Hızla Yüksel) felsefesi, realme'yi başarıya taşıdı.
Markanın yaş ortalaması 30 olan yönetici ekibinin tasarladığı "Dare to Leap' (Hızla Yüksel) felsefesinin pazarda iyi karşılandığını söyleyen Li, "Günümüzde gençler daha cesur, daha girişken ve atılım yapmaktan çekinmiyor. Bu tespitten yola çıkarak hedef kitlemize "Hızla Yüksel" dedik ve sektördeki değişimlere de hızla uyum sağlayarak güçlü bir performans ve tasarıma sahip ürünler geliştirdik. Bu sayede realme, sektördeki rakiplerinden "bir adım önde olmayı" başardı. Önümüzdeki beş yıllık dönemde de "Hızla Yüksel" felsefesine uygun olarak büyümeye devam edeceğiz. Rekabetçi bir sektörde faaliyet gösteriyoruz. Buna karşın son teknolojiye uygun ürün geliştirme becerimiz bize ileri taşıyacak" dedi.
Sky Li: Yeni zirvelere ulaşacağız
realme'nin hızlı büyümesi markayı farklı kılıyor. Endüstrinin artan zorluklarının büyümeyi daha da zorlaştırdığının bilen realme, ileriye doğru benzersiz yollar bulmak için hızla uyum sağlayacak ve zorluklardan asla kaçınmayacak bir yapıda. realme, geçen yıl uygulamaya koyduğu "uzun vadeli büyüme" yaklaşımının yanı sıra "Sadelik" Stratejisi ve "Pazar Geliştirme" Stratejisini global ürün gamını birleştirerek sürdürüyor.
Yıldönümü vesilesiyle konuşan Li, markanın kullanıcıları merkeze yerleştirerek ve altı ana alanda (Ekran, Görüntüleme, Oyun, Şarj, Yonga Seti ve İşçilik) araştırma ve geliştirme yatırımlarını artırarak başlangıçtaki misyonuna bağlı kalmaya devam edeceğini söyledi.
realme CEO'su Sky Li, mektubunda markanın ileriye dönük yollar bulmak için değişimlere ve zorluklara hızlı bir şekilde adapte olduğunun altını çizdi. Li, realme'nin geçmiş başarılarının yanı sıra zorluklarla mücadele deneyimlerinden ders çıkaracaklarını, bir sonraki hedefe ulaşmayı amaçlayacaklarını ve sürekli yükselmeye devam edeceklerini belirtti.
"Dare to Leap" ruhunu benimseyen realme, gelecek beş yıl zorlu geçecek olsa da beklentileri aşan ürünler yaratmaya devam edip bir sonraki hedefine daha da yaklaşmayı hedefleyecek.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Enerji sektörüne yeni girişimcileri kazandırmayı hedefleyen CK Enerji’nin “Dinamik Hızlandırma Programı”, 10 Ağustos Perşembe günü Ankara’da girişimcilerin karşısına çıktı. 23 Ağustos’a kadar başvuruların kabul edileceği Dinamik Hızlandırma Programı’nda ilk 10 projeye toplam 1 milyon TL destek sağlanacak. Projenin paydaşları arasında yer alan BEDAŞ, AEDAŞ ve ÇEDAŞ da “satın alma, ortak üretim ve ilk yatırım” gibi alanlarda söz konusu girişimlerin yanında yer alacak.
 
 
Enerji sektörü büyük bir dönüşüm süreci yaşarken genç girişimleri, start-up’ları, yenilikçi projeleri desteklemek üzere harekete geçen CK Enerji, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılında, “enerji sektörünün 2023 yılı projesi” olmaya aday “Dinamik Hızlandırma Programı”nı Ankara’da girişimcilere tanıttı.
Türkiye’nin üç bölgesindeki 7 ilde, 8,4 milyondan fazla aboneye elektrik dağıtım hizmeti sunan Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş (BEDAŞ), Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş (AEDAŞ) ve Çamlıbel Elektrik Dağıtım A.Ş (ÇEDAŞ) ile Viveka İnkübasyon Merkezi’nin işbirliğiyle düzenlenen Dinamik Hızlandırma Programı; “elektrik dağıtım sektörü ve dağıtım teknolojileri” konularında yenilikçi, teknolojik, ekonomik ve çevresel açıdan çözümler üreten akademisyen, öğrenci ve start-up'ların prototip seviyesindeki Ar-Ge projelerini hayata geçirmeyi hedefliyor.
İlk tanıtım toplantısı 14 Temmuz 2023’te İstanbul’da gerçekleştirilen Dinamik Hızlandırma Programı için ikinci toplantı 10 Ağustos Perşembe günü Ankara’da yapıldı.
 
“TEKNOLOJİ VE YENİLİKÇİLİK SEKTÖRÜN BAŞARISI İÇİN VAZGEÇİLMEZ”
CK Enerji Dinamik Hızlandırma Programı’nın tanıtım toplantısının açılışında konuşan BEDAŞ Genel Müdürü Murat Yiğit, “Geleceği şekillendirmek için girişimcilik ruhunu ve teknolojiye olan ilgiyi sektörümüze taşımamız gerekiyor. Teknoloji ve yenilikçiliğin, elektrik dağıtım sektörünün başarısı için vazgeçilmez unsurlar olduğu tartışma götürmez bir gerçek. O nedenle bu konuda çok daha fazla çalışmalı, araştırmalı ve iş birlikleri geliştirmeliyiz. Biz de elektrik dağıtım sektöründe teknoloji ihtiyacının farkındayız. Sadece 2021 yılında, ülkemizdeki 21 dağıtım şirketi toplamda 14,7 milyar TL'lik yatırım gerçekleştirdi. Bu yatırımların büyük çoğunluğu, artan enerji taleplerine yanıt vermek ve ömrünü doldurmuş eski şebekeyi yenilemek amacıyla gerçekleştirilen şebeke yatırımları. Ama unutulmaması gereken bir detay var. Yaklaşık 1,3 milyar TL'lik bir bütçe, 2021 yılında şebeke işletim sistemi yatırımlarına ayrıldı. Bu yatırımlar, SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition) ve OSOS (Otomatik Sayaç Okuma Sistemi) gibi teknoloji içeren çözümleri içermekte. Yani, aslında teknolojik altyapıyı oluşturma konusunda ciddi adımlar atıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“Bu teknolojileri daha da geliştirmek ve elektrik dağıtım sektöründe müşteri memnuniyetini artırmak için çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. İşte burada, siz değerli girişimcilerin rolü büyük önem taşıyor” diyen Yiğit sözlerine şöyle devam etti: “Birlikte çalışarak, teknoloji ve yenilikçilik alanında öncü bir sektör yaratabiliriz. Bizlerin sektör ve saha bilgisinden faydalanın, yaratıcı çözümlerinizi ortaya koyun, iş birlikleri geliştirin ve gelin hep birlikte sektörümüzü dönüştürelim.”
 
DAĞITIM SEKTÖRÜNÜN İHTİYAÇLARINA YÖNELİK UÇTAN UCA BİR PROGRAM
BEDAŞ Genel Müdürü Yiğit’in konuşmasının ardından BEDAŞ Ar-GE Müdürü Seyit Cem Yılmaz ve Viveka Kurucu Ortağı Barış Okur da Dinamik Hızlandırma Programı hakkında konuklara detaylı bilgi verdi. Tanıtım toplantısında “Dinamik Hızlandırma Programı İnovasyon Alanları” başlığı ile düzenlenen panelde ise BEDAŞ Sistem İşletme Direktörü Emrah Kalkan, AEDAŞ Müşteri Operasyonları Direktörü Pervin Acar, ÇEDAŞ Yatırım Direktörü Özgür Çelik konuşmacı olarak yer aldı. Türkiye adına gurur duyulacak ve elektrik dağıtım sektörünün ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca bir program tasarlama amacı ile Dinamik Hızlandırma Programı’nın başladığına işaret edilen panelde operasyonel verimliliği artırmanın, Ar-Ge ve Ür-Ge stratejilerine girdi sağlamanın, bilişim teknolojileri alanında değişim yaratmanın, sürekli gelişime ve şirketin bilgi birikimini ileriye taşımaya hizmet vermenin, kurum içi girişimcilik kapasitesini artırmanın ve start-up’lar aracılığı ile yatırım fırsatı yaratmanın hedeflendiği belirtildi.
 
SON BAŞVURU TARİHİ 23 AĞUSTOS 2023
CK Enerji Dinamik Hızlandırma Programı’nın tanıtım toplantıları bundan sonra 15 Ağustos Salı günü Sivas’ta Cumhuriyet Teknokent Konferans Salonu’nda, 17 Ağustos Perşembe günü ise Antalya’da Teknokent Büyük Seminer Salonu’nda gerçekleştirilecek. 23 Ağustos tarihinde başvuru sürecinin dolmasının ardından projelerin nihai değerlendirmesi ise Ocak 2024’te Demo Günü final sahnesinde yapılacak. Buradaki sunumlardan sonra projeler arasından seçilecek ilk 10 projenin hayata geçmesi için destek sağlanırken projenin paydaşları arasında yer alan BEDAŞ, AEDAŞ ve ÇEDAŞ, “satın alma, ortak üretim ve ilk yatırım” gibi alanlarda söz konusu girişimlerin yanında olacak.
 

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Etki odaklı bir sürdürülebilirlik yaklaşımı ile Türkiye'nin enerji dönüşümüne öncülük eden lider elektrik dağıtım, perakende satış ve müşteri çözümleri şirketi Enerjisa Enerji ve dünyanın önde gelen otobüs üreticilerinden olan TEMSA, depremzede çocuklara moral depolamak için harekete geçti. Enerjisa Enerji ve TEMSA, şubat ayında gerçekleşen ve ağır kayıplara neden olan depremlerin açtığı psikolojik yaraların sarılması için önemli bir sosyal sorumluluk projesine imza atıyor. Oyungezer adını taşıyan oyun merkezi otobüsü Hatay ve İskenderun konteyner kentlerinde 11 Ağustos 2023'te kullanıma açılıyor
 
Enerjisa Enerji'nin bölgedeki çocukların konteyner kentlerden uzaklaşarak nefes alabilecekleri, keyifli vakit geçirebilecekleri bir alan hayali ile çıktığı yolda, Sabancı Topluluğu şirketlerinden TEMSA da destekleriyle projenin hayata geçmesine büyük katkı sundu. TEMSA tarafından temin edilen otobüsün dışı ilgi çekici bir şekilde giydirildikten sonra, iç kısmı Enerjisa Enerji'nin tasarladığı bir oyun alanı haline getirildi. Böylelikle bölgede yaşayan çocuklar için boş zamanlarını değerlendirebilecekleri güvenli bir sosyal alan yaratılmış oldu.
 
"Biz burada misafir değiliz, Hatay'a destek olmaya devam edeceğiz."
 
Depremin ve sonuçlarının hiçbir zaman gündemlerinden çıkmayacağının önemle altını çizen Enerjisa Enerji CEO'su Murat Pınar, "Depremin yaşandığı ilk günden beri bölgenin yaralarının sarılması için var gücümüzle çalışıyoruz. Tüm şirketlerin elini taşın altına koymaya çalıştığı bu dönemde bizi diğer şirketlerden ayrıştıran bir unsur var; burası bizim operasyon bölgemiz ve biz burada misafir değiliz, Hatay'a destek olmaya devam edeceğiz. Etkin kaynak kullanımı ile yatırımlar yapıyor ve canla başla bölgenin ihyası için çalışıyoruz. Buradaki çocukların güvenli bir şekilde, keyiflice vakit geçirecekleri bir alanlarının olması psikolojileri açısından çok kritik. Bölgenin önemli ve büyük bir eksikliğini gidermek adına katkıda bulundukları için Enerjisa Enerjisi E-Sport Kulübü'ne ve güçlerimizi birleştirdiğimiz TEMSA'ya çok teşekkür ediyorum. Daha İyi Bir Gelecek diyerek çıktığımız yolda geleceğimizi inşa edecek çocukları bir nebze olsun mutlu etmesini diliyorum."
 
"Oyungezer projemiz ile de bölgedeki çocuklarımızın sosyal ve ruhsal gelişimine destek olmayı amaçlıyoruz."
 
TEMSA CEO'su Tolga Kaan Doğancıoğlu ise şunları söyledi: "Yaşadığımız deprem felaketinin ilk gününden bu yana, tüm yaralar sarılıncaya kadar sahada olmaya devam edeceğimizi ifade etmiştik. Bunda da kararlıyız. Yaptığımız tüm yardımların yanında, deprem bölgesinde hayata geçirdiğimiz projelerle, bölge insanının yanında olduğumuzu onlara hissettirmeye gayret ediyoruz. TEMSA ve Enerjisa Enerji iş birliğinde hayata geçirdiğimiz Oyungezer projemiz ile de bölgedeki çocuklarımızın sosyal ve ruhsal gelişimine destek olmayı amaçlıyoruz. TEMSA olarak bugüne kadar 130 binden fazla araç ürettik. Bu araçlarımız içerisinde, çocuklar için tasarladığımız bu otobüs, şüphesiz ki bugüne kadar TEMSA imzası taşıyan en özel araçlar arasındaki yerini aldı".

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Opel, dikkat çekici yeni Opel Experimental konsepti ile geleceğe dair bakış açısını gözler önüne seriyor. Opel Experimental, ultra modern dış tasarımıyla Opel markasının önümüzdeki yıllardaki tasarım yaklaşımını net bir vizyonla ortaya koyuyor. Konsept otomobil; ileri teknoloji aero-verimlilik özellikleri, hafif koltuklar ve tamamen yeni bir yükseltilmiş gösterge ekranı seviyesine ek olarak ferah, aydınlık bir iç mekan gibi özelliklerle de öne çıkıyor. Batarya elektrikli crossover, bu yıl 5-10 Eylül 2023 tarihleri arasında Münih'te gerçekleşecek olan IAA Mobility'de dünyaya tanıtılacak. Experimental ayrıca Opel'in yeni sürdürülebilirlik ve bireysel ulaşım vizyonunu da gözler önüne serecek.

Opel CEO'su Florian Huettl; "Opel Experimental, gelecek modellere ve teknolojilere, geleceğin tasarımına, hatta yeni bir çağa ve markanın geleceğine dair vizyonumuzu ortaya koyuyor. Bu çarpıcı konsept otomobil, yol gösteren bir ışığı temsil ediyor ve bir kez daha Opel'in öncü ruhunu sergiliyor" sözleriyle yeni konsept otomobili değerlendirdi.

Tasarımdan Sorumlu Başkan Yardımcısı Mark Adams ise; "Opel Experimental konseptimiz, 'Cesur ve Yalın' tasarım felsefemizin daha uç noktada bir yorumunu sunarken, geleceğe yönelik vizyonumuzu da şekillendiriyor. Tasarımındaki birçok öğe ve arkasındaki fikir, gelecekteki seri üretim araçlarımızda da karşımıza çıkacak. Yeni model, dış tasarımı, çarpıcı silueti ve optimize edilmiş aerodinamik performansı ile öne çıkıyor. İç tasarım ise insanda sürükleyici ve duygusal bir kullanıcı deneyimi yaratıyor" şeklinde konuştu.

Tasarımda yeni bir bakış açısı!
Opel Experimental'ın şık siluetindeki en çekici noktalardan biri; krom parça içermiyor olması! Bunun yerine, dış aydınlatma ve cesur kontrast grafikler, etkileyici gövde orantılarına kişilik ve zarafet katıyor. Verimli batarya-elektrikli crossover, ileri teknolojili Stellantis BEV platformundan yararlanıyor. Ayrıca elektrikli otomobil dört tekerlekten çekiş ile donatılmış durumda. Keskin hatları, çarpıcı görünümü ile cesur ve yalın bir tasarım ortaya koyuyor. Geleneksel yan aynalar yerini C sütunlarına tam olarak entegre edilmiş 180 derecelik kameralara bırakırken; keskin hatlar, kaslı çamurluk kemerleri, kendinden emin duruşu güçlendiriyor.

Yeni aydınlatmalı "Şimşek", Opel'in tasarım felsefesinin yol gösterici unsuru olan imza niteliğindeki Opel Compass'ın merkezinde yer alıyor. Aynı tasarım yaklaşımı Edge-Lighting teknolojisi ve şeffaf camlı Compass imzalı stop lambaları ile arka cephede de şimşek logosu yerine cesur Opel yazısıyla tekrarlanarak merkezi öğeyi oluşturuyor. Ön Compass çevresinde yeni nesil 4D Opel Vizör bulunuyor. Sensörler, lidar, radar ve kamera sistemleri dahil olmak üzere gelişmiş görüş teknolojilerinin eklenmesiyle buradaki hacim de büyüyor.

Akıllı aerodinamik çözümler ve alan detoksu
Opel Experimental'ın şık ve zarif silueti son derece verimli bir tasarıma sahipken, konsept otomobil aynı zamanda akıllı ve optimize edilmiş aerodinamik çözümlere de sahip. Ön ve arkadaki aero kanatçıklar, arka difüzör ile birlikte aerodinamik verimliliği artırıyor. Sürüş koşullarına bağlı olarak uzuyor veya kısalıyor. Bunun dışında, Goodyear işbirliği ile geliştirilen lastikler, geri dönüştürülmüş kauçuktan üretiliyor ve aerodinamik verimliliği daha da arttıran aktif özellikli 3 bölgeli Ronal jantları çevreliyor.

Dış boyut açısından Opel Experimental, kompakt C-segmentinde yer alsa da, iç mekan D-segmenti ferahlığına sahip. Mühendisler, Opel Experimental'ın iç mekanda alan detoksu yaklaşımını kullandı. Örneğin direksiyon simidi, gerekmedikçe zahmetsiz bir şekilde katlanıyor. Bu, elektrikli direksiyon sistemi ile mümkün oluyor. Böylece mekanik direksiyon bileşenleri ortadan kalkıyor ve bu da ağırlığı azaltmaya yardımcı oluyor. Bunun dışında hafif uyarlanabilir koltuklar, 3D örgü teknolojili kumaşlarla yalın ama dayanıklı bir yapıyı birleştiriyor. Bu çözüm, müşterilerin Opel araçlarında alıştığı üstün koltuk konforunu sağlarken, aynı zamanda konsept otomobilin içinde daha fazla alan açılmasına katkıda bulunuyor.

Pure Pad: Keyifli bir Deneyim!
Detoks yaklaşımı "Saf Deneyim" ile devam ediyor. Kullanıcılar, güncel Opel modellerinde kullanılan Pure Panel'in yeni bir yorumu olan ince "Tech Bridge" ile bilgileri ihtiyaçlarına göre kişiselleştirebiliyor. Bu çözüm, geleneksel ekranlar yerine bilgi veya eğlence, yapay zeka ve doğal sesli kontrol paneli ile desteklenen artırılmış projeksiyon teknolojisini kullanıyor. Havada süzülen, şeffaf "Pure Pad", ön kol dayamanın önünde yer alıyor. Sürücünün kişisel tercihlerine göre yapılandırılabiliyor. Böylece en sık kullanılan işlevlere anında erişim sağlanıyor.

Opel Experimental; "Detoks", "Modern Alman" ve "Çevreci inovasyon" olmak üzere Opel'in tüm marka değerlerini bünyesinde barındırırken, aynı zamanda markanın sürdürülebilir ulaşıma dair yaklaşımını da ifade ederek bir adım daha ileri taşıyor. Elektrokromik kumaşlar, atmosferik aydınlatma ile birlikte yolculara gelişmiş bir rahatlık seviyesi sunuyor. Ayrıca, reaktif kumaşlar fonksiyonel işlevleri geliştirebiliyor. Örneğin, kör noktaya bir araç girdiğinde, ilgili kapı kaplamasında ve yükseltilmiş gösterge ekranında bir uyarı belirerek yolcular ve diğer kullanıcılar için ek güvenlik sağlıyor.

Markanın net şekilde vizyonunu sergileyen Opel Experimental, "Rüsselsheim'da üretildi" sloganlı konsept otomobillerin uzun ve başarılı geleneğini devam ettiriyor. Yeni konsept, 1965 yılında Opel'in Experimental GT isimli efsanevi bir tasarım çalışması sunan ilk Avrupalı marka olmasıyla başlayan köklü geleneğini de ortaya koyuyor