Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

NVIDIA’nın Piyasa Değeri 1 Trilyon $’a Yakın

NVIDIA’nın güçlü birinci çeyrek finansallarının ardından hisseler, piyasa kapanışının ardından %20’nin üzerinde yükseldi. Piyasa açılışı öncesi yükselişler devam ederse, NVIDIA’nın değeri 181 milyar $ artışla tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 936 milyar $’a yükselecek. Böylece NVIDIA, Wall Street’in en değerli altıncı şirketi konumuna ulaşabilir. Şirket, yapay zeka uygulamalarında kullanılan çiplere yönelik talep ile önümüzdeki dönemler için beklentisini de yükseltti.

NVIDIA’nın veri merkezi segmenti, yıllık %14 artışla 3,9 milyar $’lık beklentiye karşın 4,28 milyar $ satış bildirdi. Otonom sürüş teknolojilerine sahip arabalar geliştirmek için kullanılan çipler ve yazılımlar da dâhil olmak üzere NVIDIA’nın otomotiv bölümü, yıldan yıla %114 büyüdü. NVIDIA hissesi, çoğunlukla şirketin yapay zeka çipleri pazarındaki lider konumundan kaynaklanan iyimserliğin etkisiyle 2023'te şu ana kadar %109 arttı.

  Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.yf.com.tr/

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

2008 yılından bu yana Bitcoin’in yatırım araçları arasında geldiği nokta ve önemli emtialarla ilişkisi endekslerle takip ediliyor. Özellikle son dönemde buna yatırımcıların alternatif arayışının artması ile daha da geniş kitlelerin radarına giren Bitcoin’in önemli yatırım araçları ile korelasyonunu Bitay Araştırma Departmanı Analisti Alper Samet Yorak yazdı.
 
Bitcoin’in Amerikan hisse senetleri piyasası ve altın ile olan ilişkisi finansal piyasa analistleri tarafından uzun zamandır incelenen önemli bir konu. Nitekim yeni bir teknolojinin yeni bir ürünü olan ve finansal piyasalar içerisindeki ağırlığı günden güne artan Bitcoin, şu anda trilyon doların üzerinde değerlemelerle ifade edilen ve 170’ den fazla ülkenin gayrı safi yurtiçi hasılasından (GSYH) daha büyük bir piyasa değerine sahip bir varlık. Böyle bir değere sahip olunca da fiyat hareketlerinin diğer yatırım araçları ve önemli emtialarla olan ilişkisi uzun zamandır çeşitli endekslerle takip edilmekte.
Bu kapsamda, ülkelerin politika tercihleriyle birlikte özellikle kripto para piyasasının ağırlığının Asya kıtasından ağırlıklı olarak Amerika kıtasına geçtiği dönemle birlikte Bitcoin’in Amerika hisse senedi endeksleri olan S&P 500, Nasdaq ve Dow Jones ile ilişkileri incelenmiş ve takip edilmiştir. Konuyu daha net bir biçimde aktarmak gerekirse korelasyon, istatistiksel hesaplamalarda iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkinin yönünü ve gücünü gösterir. Eğer bir değişken arttığında diğeri de artıyorsa veya bir değişken düştüğünde diğeri de düşüyorsa orada korelasyon artmıştır ve güçlüdür. Yani korelasyon pozitiftir. Bu kapsamda 2020 yılındaki pandeminin ardından bu endekslerin Bitcoin ile olan korelasyonu gözle görülür bir biçimde artmıştır. Özellikle teknoloji bazlı hisse senedi endeksi olan Nasdaq’ın, yine son nesil bir teknoloji ürünü olan Bitcoin ile olan korelasyonu 2022 yılının ilkbahar ve yaz aylarını kapsayan dönem içerisinde zirve dönemini yaşamıştır. Aşağıda Bitcoin ile Amerika teknoloji borsası olan Nasdaq’ın son bir yıldaki fiyat karşılaştırmaları (1. Grafik) ile Bitcoin’in Nasdaq ile olan korelasyonunun oransal gösterimi (2. Grafik) bulunmaktadır.
 

 

Görüldüğü üzere 2022 yılında genellikle güçlü olan korelasyon, şu sıralar bir hayli zayıflayarak 0,20 seviyelerine gerilemiş düzeyde. Bu korelasyon zaman zaman güçlense de çeşitli makro ekonomik sebepler veya risk algısındaki değişmenin de etkisiyle zayıflama göstermiştir. Nitekim son dönemdeki gelişmeler geçen sene bu zamanlar tarihi zirve yaşayan Bitcoin - Nasdaq korelasyonunun içinden geçtiğimiz Nisan-Mayıs ayları itibariyle 2 yıllık dip seviyelerine yakın olduğunu gösteriyor. Özellikle Mart ayında ABD’de yaşanan banka iflasları sonrası Amerikan endeksleri düşüş gösterirken yatırımcıların kripto paralara sarıldığını ve kripto para piyasasına nakit girişinin yaşandığını gördük. Sadece 1 ay içerisinde Bitcoin’in %50’ye yakın yükselmesi ve Nasdaq borsasının bu dönemde yatay-negatif bir hareket sergilemesi sonrası Nasdaq/Bitcoin korelasyonu Ağustos 2021’den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Altın
ABD’de ilk mart ayında meydana gelen bankacılık krizi sonrası birçok varlık sınıfı değer kaybederken Bitcoin ve Altın bu dönemde öne çıkan iki yatırım aracı oldu. Yukarıda da belirttiğimiz gibi konjonktürel gelişmelere bağlı olarak zaman zaman korelasyonun değişkenleri farklılık gösterebiliyor. Yatırımcıların risk algısındaki değişme ile 2022 yılında genel olarak zayıf performans gösteren Bitcoin/Altın korelasyonu bankacılık krizi sonrası sert bir toparlanma göstererek %57 korelasyon oranı ile 2 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Aşağıdaki grafikte Bitcoin’in Altın ile olan korelasyonunun son 2 senedeki seyrini gösteriyor.

 
Geçtiğimiz dönemde de ABD'de birden fazla bankanın iflas etmesine ek olarak bilançolarında sıkıntı yaşayan bankaların büyük bankalar tarafından satın alınması piyasada korku duygusunu artırdı. Çünkü geçmiş dönemlerde küçük ölçekli bankaların büyük bankalarca satın alındığı dönemler, genellikle resesyon veya finansal kriz dönemlerinde gerçekleşti. Bankalarda yaşanan bu stres ilk olarak hisse senedi piyasasını vurdu ve fonlar altın ile Bitcoin'e yönelmeye başladı. Bu yönelmeden sonra ise Bitcoin ile altın arasındaki korelasyonun güçlenmeye ve 1'e yakınsamaya başladığını gördük. Önümüzdeki dönemde de gerçekleşebilecek ekstra banka sıkıntıları, borç tavanı krizi ve yapısal sorunlar, Bitcoin ile altın arasındaki korelasyonu daha da güçlendirebilir.
 
    ***
                  Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

KOD       :TL002

VERI TIPI :REPO IHALE SONUC DUYURUSU

YAYIMLAYAN:TCMB PIYASALAR GENEL MUDURLUGU - TURK LIRASI PIYASALARI MUDURLUGU

ZAMAN ETIKETI:2023-05-25T12:00:00+03:00



IHALE NO              6,066          

ISLEM TURU            REPO           

VADE                  2023-06-01     

TOPLAM TEKLIF TUTARI  73,150,000,000 

KABUL EDILEN TUTAR    73,150,000,000 

MINIMUM BASIT FAIZ    8.5            

ORTALAMA BASIT FAIZ   8.5            

MAKSIMUM BASIT FAIZ   8.5            

MINIMUM BILESIK FAIZ  8.86           

ORTALAMA BILESIK FAIZ 8.86           

MAKSIMUM BILESIK FAIZ 8.86           

KISMI                                



ACIKLAMA

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

 Ambalaj sektörü 2022 yılını 7,5 milyar dolarlık ihracatla kapattı. Türkiye Ambalaj Sektörü 2022 İhracat ve İthalat Raporu’na göre, Türkiye 2021’e göre ambalaj ihracatını yüzde 15 artırmayı başardı. Yapılan ihracatın yüzde 60’lık kısmının Avrupa ülkelerine gerçekleştirildiğine dikkat çeken Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, “İhracatımızın yüzde 60’ını Avrupa’ya yapsak da Avrupa pazarındaki payımız yüzde 10 seviyelerinde. Eğer bu oranı yüzde 20 seviyelerine çıkarabilirsek sadece Avrupa’ya 10 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmiş oluruz. Türkiye ambalaj sektörü yaptığı yatırımlar ve teknolojideki gücüyle bu seviyeleri rahatlıkla yakalayabilir.” ifadelerini kullandı.
 
Türkiye Ambalaj Sektörü 2022 İhracat ve İthalat Raporu açıklandı. Buna göre 2021’de 6 milyar 491 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren ambalaj sektörü 2022’de bu rakamı yüzde 15 artırarak 7 milyar 467 milyon dolara çıkardı. Ambalaj ihracatında miktarda da artış yaşandı. 2021’de 3 milyon 83 bin ton olan ambalaj ihracatı 2022’de 3 milyon 257 bin tona yükseldi. Ambalaj türüne göre ihracatın dağılımına bakıldığında ilk sırada yüzde 63’lük payla plastik ambalajlar yer aldı. Plastik ambalaj ihracatı geçen yıla göre yüzde 11 artışla 4 milyar 732 milyon dolara çıktı. Ambalaj ihracatında ikinci sıra yüzde 25’lik payla kağıt/karton/oluklu mukavva ambalajların oldu. Yüzde 22’lik artışın yaşandığı kağıt/karton/oluklu mukavva ambalaj ihracatı 1 milyar 834 milyon dolar seviyesine ulaştı. Metal ambalajlar ise sektörün ihracatında yüzde 8’lik pay alarak üçüncü sırada yer aldı. Metal ambalaj ihracatı 479 milyon 502 bin dolardan 603 milyon dolara yükseldi. 2022 yılında toplam ambalaj ihracatında ilk 10 ülke ise şöyle oluştu: Birleşik Krallık, Almanya, Irak, İtalya, İsrail, ABD, Fransa, Rusya, Hollanda ve Bulgaristan. Ambalaj sektörünün 2022’de gerçekleştirdiği ithalat ise 4 milyar 832 milyon dolar olarak gerçekleşti. Geçen yıl söz konusu ithalat 3 milyar 794 milyon dolar seviyesindeydi. Böylece ambalaj sektörü 2022’de ülke ekonomisine net 2 milyar 635 milyon dolarlık katkı sağlamış oldu.
 
TÜRK AMBALAJ SEKTÖRÜ GÜÇLÜ KONUMDA
Türkiye ambalaj sektörünün dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer aldığını ifade eden Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, ambalaj sektörü ihracatının her geçen yıl yükseldiğini ve ülkeye değer kattığını söyledi. Ambalaj sektörü olarak dünyanın birçok ülkesine ihracat yaptıklarının altını çizen Zeki Sarıbekir, “Türkiye’nin ambalaj ihracatı 7,5 milyar dolar seviyesinde. Bunun da yüzde 60'ı Avrupa'ya gidiyor. Bu orana rağmen hala Avrupa'nın yüzde 10'unu karşılayabiliyoruz. Avrupa’ya gerçekleştirdiğimiz ihracat şu an 4,5-5 milyar dolar seviyelerinde. Bunu yüzde 20'lere çok rahat çıkartabiliriz. Böylece sadece Avrupa ülkelerine 10 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirebiliriz. Avrupa’ya yakın bir coğrafyadayız. TIR’la 3 günde Avrupa'nın herhangi bir kasabasına ürünümüzü kolaylıkla ulaştırabiliyoruz. Avrupa dışında ABD’de de hedeflerimiz arasında yer almalı. ABD pazarındaki payımızı da artırmamız gerekiyor. Çünkü Türk ambalaj sektörü yaptığı yatırımlarla, teknolojik gelişmelerle bunu karşılayabilecek bir güce sahip.” dedi.
 
INTERPACK’TA İLK 3 ÜLKEDEN BİRİ OLDUK
Almanya’da yakın dönemde düzenlenen interpack Fuarı hakkında da değerlendirmelerde bulunan Zeki Sarıbekir, şunları söyledi: “interpack dünyanın en büyük ambalaj fuarı ve 3 yılda bir düzenleniyor. Fuarı 143 bin kişi ziyaret etti. Türk ambalaj sektörü olarak fuara en büyük katılım gösteren 3 ülke arasındaydık. Ev sahibi Almanya ve onu takip eden İtalya’dan sonra Türkiye, Çin ile üçüncü sırada yer aldı.” dedi. Avrasya Ambalaj Fuarı’yla ilgili de konuşan Zeki Sarıbekir, “Geçen yıl TÜYAP’ta düzenlenen fuarımızı 72.000 bin kişi ziyaret etmişti. Her geçen yıl fuarımıza ilgi artıyor. Yabancıların ilgisi de yükselişte. Özellikle Avrupa’ya vize alamayan birçok ülkeden iş insanları fuarımıza geliyor. Orta Doğu, Kuzey Afrika, Balkanlar bizim fuarımızdaydı. Rusya ve Ukrayna savaşı sonrasında Avrupa, en büyük pazarı Rusya’yı kaybetti. Burada Türkiye için de bir fırsat doğdu. Bu yıl 28'incisi düzenlenecek olan Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı 11-14 Ekim 2023 tarihleri arasında gerçekleşecek. Fuarımıza daha fazla ülkeden, çok daha fazla sayıda katılımcı bekliyoruz. Türkiye'nin bulunduğu konum gereği ambalaj sektörü dünyanın parlayan yıldızı konumunda.” dedi.
 
ALMANYA’DAKİ ÖDÜLLERE TÜRKİYE DAMGA VURDU
Ambalaj Sanayicileri Derneği tarafından Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı katkısıyla, Reed TÜYAP iş birliğinde her yıl düzenlenen ve 2022’deki 18. Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması’nda birinci olan İstanbul Medipol Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencisi Zeynep Özel’in, ‘WorldStar Student’ yarışmasında da Altın Ödül almaya hak kazandığını ve dünya birincisi olduğunu hatırlatan Zeki Sarıbekir, öğrencinin projesiyle aynı yarışmada Pazarlama kategorisinde de Gümüş Ödül aldığını, Almanya’da interpack Fuarı sırasında düzenlenen WorldStar ödül töreninde Zeynep Özel’in ödüllerine kavuştuğunu söyledi. Dünya Ambalaj Örgütü (WPO) tarafından düzenlenen WorldStar 2023 yarışmasına ise 41 ülkeden 488 başvuru yapıldığını, Türkiye’nin ise en çok ödül alan ilk 5 ülke arasında yer aldığını vurgulayan Zeki Sarıbekir, “Böylelikle ödül töreninde Türkiye olarak öğrencilerimizle 16, firmalarımızla ise 14 ödül almış olduk. Hem ödül alan öğrencilerimizle hem de firmalarımızla gurur duyduk. Bu vesile ile bu yıl 19’uncusu düzenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması 2023 için başvuruların devam ettiğini de hatırlatmak isterim.” diye konuştu.
 
Ambalaj türüne göre ihracat tablosu (dolar)
AMBALAJ TÜRÜ 2021 2022
Plastik Ambalaj 4.278.406.527 4.732.423.106
Kağıt/Karton/Oluklu Mukavva Ambalaj 1.504.406.624 1.834.507.291
Metal Ambalaj 479.507.778 603.022.148
Cam Ambalaj 193.782.451 243.649.562
Ahşap Ambalaj 29.863.558 46.119.189
Diğer Torba ve Çuval 5.969.071 7.834.649
 
2022’de en çok ihracat yapılan ülkeler (dolar)
Ülke 2021 2022
Birleşik Krallık 606.542.130 663.698.980
Almanya 540.581.336 608.274.672
Irak 407.539.963 402.421.236
İtalya 308.156.359 394.313.114
İsrail 325.440.049 371.902.473
ABD 357.026.053 362.959.0.49
Fransa 287.857.433 327.714.756
Rusya 122.736.369 259.318.733
Hollanda 221.842.982 225.473.123
Bulgaristan 122.736.369 176.170.468

Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Hakkında
Türkiye'deki önemli ambalaj sanayicilerini bünyesinde bir araya getiren ASD, 1992 yılında 39 ambalaj üreticisi tarafından kuruldu. Mayıs 2023 itibarıyla 246 üyesi bulunan ASD’nin amacı; Türkiye ambalaj sanayinin gelişmesine katkıda bulunmak, sektöre kimlik kazandırmak, ulusal ve uluslararası platformlarda sektörün temsil edilmesini sağlamak, üyeleri arasında birlik beraberlik ve dayanışmayı sağlamak, güçlendirmek ve daimi kılmaktır.

USD/TRY: ABD'de borç tavanının yükseltilmesi ile ilgili belirsizlik sürerken, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings ABD'nin kredi notunu negatif izlemeye aldı. Öte yandan, dün açıklanan Fed toplantı tutanaklarında üyelerin faiz artırma konusunda fikir birliğine ulaşamadığı takip edildi. Bu arada çip üreticisi çip üreticisi Nvidia'nın güçlü finansallar açıklaması da öne çıkan gelişmeler arasında. Fiyatlamalara bakıldığında, ABD vadelilerinde bu sabah ayrışmalara gözlenirken, 104 seviyesinin üzerine çıkan Dolar endeksi (DXY) yükseliş isteğini sürdürüyor. Bugün ABD'de ilk çeyrek büyüme revizesi ve haftalık işsizlik maaşı başvuruları takip edilecek. Ayrıca Nisan ayı bekleyen konut satışı verisi ve Fed üyelerinin konuşmaları izlenecek. Yurtiçi tarafta ise bugün %8,50 olan politika faizinde değişiklik yapılması beklenmeyen TCMB toplantısı kararları TSİ 14'de açıklanacak. Fiyatlamalar tarafında; TL varlıklarda oynaklık devam ederken, Dolar/TL'de kısmi yükseliş eğilimi sürüyor. Bankalararası kurda bu sabah, dünkü kapanış seviyesi olan 19,90'ın hafif üzerinde hareketler gözleniyor. Günün geri kalanında da hafif yükseliş eğilimi devam edebilir.
 

EUR/USD: Borç tavanına ilişkin devam eden belirsizlik, Fed tutanakları, çip üreticisi çip üreticisi Nvidia'nın finansalları takip edilirken, Dolar yükselişini sürdürüyor. Dün Dolar endeksinin (DXY) %0,4 primle 103,9 seviyesinde günü kapatmasının ardından bu sabah 104,1 seviyesinde hareketler gözleniyor. Avrupa tarafında ise ECB Başkanı Lagarde, Banka'nın, yüksek enflasyonla mücadelede kararlı olduğunu, enflasyonu %2 hedefine geri çekmek için faizleri yeterince sınırlayıcı seviyelere getireceklerini ve gerektiği kadar para politikasını bu seviyelerde tutacaklarını vurguladı. Buna ek IMF Başkanı Georgieva tarafından, merkez bankalarının henüz faizleri aşağı çekmesi için erken olduğu ve bu hamlelerin 2025 yılının başları gibi beklenebileceği belirtildi. Fiyatlamalar tarafına bakıldığında, Dolar'ın güçlendiği ortamda EURUSD paritesindeki baskı devam ediyor. Dün %0,2 oranında düşüşle 1,0750 seviyesinden kaptan paritede düşüş eğilimi sürüyor. Zayıf görüntüye bağlı olarak 1,0675 seviyesine kadar geri çekilmenin sürebileceğini düşünüyoruz. Yukarıda ise 1,0770 şu aşamada direnç olarak izlenebilir.
 

XAU/USD: Dün değerli maden 1.985 seviyesini görse de bu noktandan gelen satışların ardından günü %0,9 oranında düşüşle 1.957 seviyesinden tamamladı. Her ne kadar ABD'de borçlanma tavanının yükseltilmesine yönelik belirsizliğin destekleme potansiyeli olsa da Dolar'ın yükselişini sürdürmesi anti-kur olarak da bilinen Ons Altın üzerinde etkisini gösterebilir ve değerli maden baskı altında kalabilir. Destekler 1.950 - 1.938 ve 1.928 seviyelerinde. Diğer yandan, olası yükselişlerde ise 1.965 ve 1.980 sıralı dirençler olarak takip edilebilir


Ziraat Yatırım Menkul Değerler
www.ziraatyatirim.com.tr

                                   ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türk Sanayisini Bekleyen Büyük Tehlike
2023 yılı sonu itibariyle nihai kayıt yükümlülüğünün zorunlu hale geleceği Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması (KKDİK) uygulamasında henüz istenilen mesafenin alınamadığını dile getiren Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün, “Günümüzde sanayi üretiminin tamamında kimyasal girdiler kullanılmakta. 2024 yılı itibariyle KKDİK nihai kaydı yapılmamış olan kimyasalların ithalatının durması ve buna bağlı olarak ülkemizin sanayi üretiminin ciddi sekteye uğraması ihtimali söz konusudur. Böylesi bir sonuçla karşılaşılmaması adına söz konusu uygulama takviminin gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
İhracatta Büyük Kayıplar Yaşanabilir
KKDİK nihai uygulama süreci yaklaştıkça üretimde kullanılan kimyasalların nihai kayıtlarının henüz gerçekleştirilmediğini gören yurtdışı firmaların tedarik zincirlerini gözden geçirebileceklerini ve risk almamak adına farklı ülkelere yönelebileceklerini belirten Gülsün, “Malum nitelikli üretim yapan iş kollarımızın birçoğunda ihracat uzun vadeli kontratlarla gerçekleşiyor. Bu kapsamda ihracat yaptığımız ülkelerdeki alıcıların da bizlerin üretim kapasitesine ve yeterliliğine güven duyması da büyük önem arz ediyor. Mevcut durumun sürmesi ve yıl sonunda da nihai kaydı yapılmış kimyasal sayısının yetersiz olması durumunda ihracat kontratlarının yenilenmesi zora girecektir. Malum ülkemiz sanayisi tarafından hammadde olarak kullanılan ürünlerin önemli bir kısmının ülkemizde üretimi yok ve bunları ithalat yoluyla temin ediyoruz. Katma değerli üretim için kritik önemi haiz bazı kimyasallar ise ülkemize çok düşük miktarlarda gelmekte ve bu sebeple yurtdışı tedarikçilerimiz söz konusu az miktardaki ürün için KKDİK maliyetlerine katlanmak istememektedir. Diğer bir konu ise KKDİK için gerekli testlerin ülkemizde yapılamaması ve Türk firmaları kayıt yapmak için Avrupa’daki konsorsiyumlardan ilgili kimyasalın kayıt dosyasını satın almak istediğinde karşılarına çıkarılan zorluklardır. Bu sürecin sorunsuz geçebilmesi adına düzenlemelerin gözden geçirilmesi, ülkemizde test altyapısı oluşturulması ve konsorsiyumlarda yaşanan zorlukların aşılması adına devletler arası girişimlerde bulunulması önem arz ediyor” dedi.
 
İlgili Tüm Otoritelere Çekincelerimizi İletiyoruz
PAGDER olarak ilgili tüm otoriteler nezdinde sistemin uygulama takvimine ilişkin çekincelerini dile getirdiklerini ifade eden Gülsün, “Ülkemiz üretimine sekte vurması olası olduğunu düşündüğümüz bu konuların çözümü için başta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız olmak üzere tüm paydaşlarla temas halindeyiz. Dernek olarak sadece biz değil, uygulamadan ilk aşamada etkilenecek olan diğer iş kollarının temsilcileri de benzer çekincelere sahipler ve bu konunun çözüme kavuşması adına girişimlerde bulunuyorlar. Söz konusu düzenlemenin dolaylı olarak etkileyeceği üretim kollarının da bilgilendirilmesinin önemli olduğunu düşündüğümüzden önümüzdeki süreçte bu bağlamda da etkinlikler düzenlemeyi ve farkındalığı arttırmayı hedefliyoruz” dedi.
 
Bakanlık Özveriyle Çalışıyor
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sektörün tüm paydaşlarını bir araya getirerek mevcut ve olası sorunların tartışıldığı toplantılar düzenlemesini çok olumlu bulduğunu belirten Gülsün, “Başta Çevre Yönetimi Genel Müdürü Eyyüp Karahan olmak üzere Bakanlıkta konu hakkında çalışan herkese teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten sürecin sağlıklı yürümesi adına büyük bir çaba içerisindeler ve tüm paydaşları bu çalışmalara dahil ederek ilerliyorlar. Tüm tarafların iyi niyetli ve özverili çalışmaları neticesinde konunun çözüme kavuşacağını ümit ediyoruz” dedi.

İflas halindeki kripto kredi kuruluşu Celsius Network LLC, alacaklılarına ait
olacak yeni bir varlığı yönetmek için Fahrenheit'in teklifini seçtiğini ve
kendisini iflastan kurtardığını açıkladı.

 Celsius, blockchain tabanlı risk sermayesi şirketi Arrington Capital'in de
dahil olduğu bir konsorsiyum olan Fahrenheit'in yeni şirketi (NewCo) kurmak
ve işletmek için sermaye, yönetim ekibi ve teknoloji sağlayacağını söyledi.

 Plana göre, Celsius'un hesap sahipleri NewCo'daki yeni sermayenin %100'üne
sahip olacak.
 
 Celsius, COVID salgını sırasında endüstrinin hızlı büyümesinin ardından iflas
edecek birkaç kripto kredi kuruluşundan biri olaraka Temmuz ayında iflas koruması
için başvurmuştu.

 Şirket, kripto kredisi ve bitcoin madenciliği işletmelerini iflastan kurtaracak
bir alıcı bulmak amacıyla 22 Nisan'da bir ihale süreci başlattı.

YURT DIŞI PİYASALAR BÜLTENİ

Gündem Masası

ABD piyasaları son iki günde %2’nin üzerinde değer kaybı yaşadı. Borç tavanı müzakerelerinde dün Beyaz Saray ile Temsilciler Meclisi Başkanı McCarthy arasındaki görüşmelerden bir sonuç alınamadı. Fitch ise ABD’nin kredi notunu negatif izlemeye aldı. Bir diğer gündem ise Fed’in bu aybaşında yaptığı toplantısının tutanakları oldu. Dün yayımlanan tutanaklar, karar metninden “ek politika sıkılaştırmaları” ifadesinin kalkmasına rağmen üyeler arasında ayrışma olduğuna işaret ediyor. Borç tavanı krizi aşılmadığı sürece piyasanın Fed beklentilerinde aşırı oynaklık oluşmasını beklemiyoruz. Yine de Dolar talebinin yüksek olduğunu ve DXY’nin aybaşından bu yana %2’nin üzerinde yükseldiğini de belirtelim. Dünü satıcılı kapatan ABD borsalarında bu sabah vadeli piyasalar hafif artıda.

Ekonomik ajandada, ABD’de 1Ç/2023 dönemi büyüme, haftalık işsizlik maaşı başvuruları, Nisan Chicago Fed ekonomik faaliyet endeksi (15:30) ve Nisan ayı askıdaki konut satışları (17:00) öne çıkmakta.

Sabah açıklanan verilere baktığımızda, Almanya’da açıklanan 1Ç/2023 dönemi büyüme verisi resesyona işaret etti. Alman İstatistik Ofisi’nden açıklanan verilere göre, yılın ilk çeyreği için GSYİH’da %0’dan -%0,3'e aşağı yönlü bir revizyona gidildi. Bu, Almanya’nın 2022'nin son çeyreğinde %0,5'lik bir daralma kaydetmesinin ardından geldi. Art arda iki çeyrek negatif büyüme, teknik durgunluğu tanımlıyor. Verinin ardından yapılan açıklamalarda Alman GSYİH’sının önümüzdeki çeyreklerde düşmeye devam etmesinin pek olası görülmediğini ancak güçlü bir toparlanma da öngörülmediği belirtildi. Sabah saatlerinde tepki alımları görülen Avrupa endekslerinde, verinin ardından satışlar ön planda.

Asya tarafında, NVIDIA’nın bilançosunun ardından teknoloji hisselerindeki pozitiflik genele yayılan alımları beraberine getiremedi. Çin’e yönelik jeopolitik ve büyüme endişeleri Asya - Pasifik endekslerinde satışları tetikliyor.

  Yatırım Finansman Menkul Değerler A.Ş.
  https://www.yf.com.tr/

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
 Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.