Piyasaya Yön Veren Güncel Finans Haberleri

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Akıllı telefonlar ve Nesnelerin İnterneti (IoT) platformuyla entegre çalışan akıllı donanımlarıyla tanınan tüketici elektroniği ve akıllı üretim devi Xiaomi, giyilebilir ürün serisinin en yeni üyesi olan Xiaomi Smart Band 10’u tanıttı. Moda, fitness ve akıllı işlevleri bir araya getiren bu yeni model, kullanıcılarına şık bir yaşam tarzı ve gelişmiş teknolojik deneyim sunuyor.

 

Daha Zarif Ekran, Daha Fazla Konfor

Kişiselleştirilmiş sağlık takibi, şık tasarım ve uzun ömürlü kullanım için tasarlanan Xiaomi Smart Band 10; 1,72 inç AMOLED ekranı, simetrik 2 mm çerçevesi ve 326 PPI çözünürlüğüyle öne çıkıyor. Yüzde 73 ekran-gövde oranı, 60 Hz yenileme hızı¹ ve 1500 nit'e kadar HBM parlaklığıyla akıcı ve canlı görseller sunuyor. Neme dayanıklı dokunmatik kontrol, farklı koşullarda güvenilir kullanım sağlarken yeni İnci Beyazı seramik versiyonu ve inci zincirli kolye² dahil olmak üzere dört farklı kullanım modunu destekleyen 10 farklı aksesuar, günlük şıklığı bir üst seviyeye taşıyor.

 

Daha Akıllı Egzersiz, Daha Ayrıntılı Bilgiler

Xiaomi Smart Band 10, 150’den fazla egzersiz modu, 6 otomatik tanıma özelliği³ ve VO² max, antrenman yükü ve iyileşme süresi gibi gelişmiş ölçümlerle kullanıcıların daha akıllı antrenman yapmasını ve daha sağlıklı yaşamasını destekliyor. Geliştirilen yüzme modu, 9 eksenli hareket sensörü ve 5ATM su geçirmezlik5 sayesinde gerçek zamanlı kalp atış hızı takibi ve yüzde 96 tur (lap) sayımı doğruluğu4 sunuyor. Yeni Bluetooth tabanlı kalp atış hızı yayını6 özelliği, uyumlu cihazlarla gerçek zamanlı veri paylaşımı7 yaparak daha entegre bir egzersiz deneyimi sağlıyor. Dinlenme ve iyileşme sürecinde ise profesyonel uyku yönetimi8 sunan Smart Band 10, uyku verimliliği ve uyku dağılımı olmak üzere iki yeni boyutla uykunun kalitesine dair daha kapsamlı bir analiz imkânı sunuyor. Uyku kalitesini artırmak için, bu bilgilere dayalı kişiselleştirilmiş öneriler¹7 sağlayan cihaz, uyku alışkanlıklarını iyileştirmeye yardımcı oluyor.

 

Dünya Uyku Derneği, Asya Uyku Tıbbı Derneği ve Çin Uyku Araştırmaları Derneği iş birliğiyle geliştirilen Xiaomi’nin ilk 21 günlük profesyonel uyku iyileştirme programı da kullanıcılarla buluşuyor. Bu program sayesinde kullanıcılar kişisel uyku hedefleri belirleyebiliyor, uzman tavsiyeleri alabiliyor ve sürekli uyku takibiyle ayrıntılı bilgiler elde edebiliyor. Genel sağlığı desteklemek amacıyla Xiaomi Smart Band 10, 7/24 kalp atış hızı?, SpO²¹° ve stres seviyesi¹¹ takibi de sunuyor.

 

Her Zaman Bağlı, Her Zaman Kontrol Sizde

Fitness’in ötesine geçen Xiaomi Smart Band 10, Xiaomi HyperOS 2 destekli akıllı telefonlar, tabletler ve kulaklıklarla¹6 Xiaomi Smart Hub¹² üzerinden sorunsuz bir şekilde entegre oluyor. Bu sayede kullanıcılar, bileklerinden doğrudan bağlı cihazlarını hızlıca kontrol edebiliyor. Gerçek zamanlı bildirimler, takvim senkronizasyonu¹³ ve özelleştirilebilir hızlı yanıtlar¹4 sayesinde gün boyu bağlantıda kalmak kolaylaşıyor. Sessiz moda¹4 hızlı geçiş özelliği ise toplantılar ya da sakin anlar için ideal bir kullanım sunuyor.

Titreşimli bildirimler hassas doğrusal motor ve geliştirilen dokunsal algoritma sayesinde daha sezgisel hale geliyor. Aramalar, alarmlar ve mesajlar için kişiye özel titreşim ayarları yapılabiliyor.

233 mAh bataryayla donatılan Xiaomi Smart Band 10, tipik kullanımda 21 güne³, Her Zaman Açık Ekran (Always-on Display) özelliği açıkken ise 9 güne kadar pil ömrü sunuyor ve yaklaşık bir saatte³ tamamen şarj oluyor. 200'den fazla saat yüzü¹5 ve beş interaktif mini oyunla gelen bu akıllı bileklik, konfor, kontrol ve eğlenceyi bir arada sunarak hayatınıza keyif katıyor.

 

Moda odaklı malzemeleri, hassas sağlık takibi özellikleri ve kesintisiz akıllı entegrasyonuyla Xiaomi Smart Band 10; ister antrenman yapın, ister dinlenin, ister hareket halindeyken bağlantıda kalın, her anınıza uyum sağlamak için tasarlandı.

 

Ürün Detayları ve Fiyatlandırma

Xiaomi Smart Band 10, 27 Haziran 2025 itibarıyla Mi.com ve Hepsiburada üzerinden 1999 TL başlangıç fiyatıyla satışa sunuldu.

 

Siyah, Gümüş, Pembe: 1999 TL
İnci Beyazı: 2799 TL
 

Ekran yenileme hızı farklı arayüzlerde değişiklik gösterebilir. Lütfen gerçek kullanım senaryosunu dikkate alın.
Xiaomi Smart Band İnci Zincirli Kolye, Smart Band 9 ve Smart Band 8 ile de uyumludur.
Otomatik tanıma özelliği manuel olarak etkinleştirilmelidir.
Veriler Xiaomi Dahili Laboratuvarlarında test edilmiştir; gerçek sonuçlar farklılık gösterebilir.
5ATM su geçirmezlik derecesi ISO 22810:2010 standardına dayanmaktadır.
Kalp atış hızı yayını manuel olarak etkinleştirilmelidir.
Uyumluluk cihaz modeline göre değişebilir. Cihazınızın BLE kalp atış hızı protokolünü desteklediğinden ve kalp atış hızı alım işlevinin etkinleştirildiğinden emin olun.
Bu ürün ve özellikleri tıbbi kullanım amaçlı değildir; hastalık teşhisi, önlenmesi, tedavisi veya tahmini için tasarlanmamıştır.
Akıllı kalp atış hızı izleme açıkken, aktif durumda her 1 dakikada, dinlenme halinde ise her 10 veya 30 dakikada bir ölçüm yapılır.
SpO² tüm gün takibi açıkken, dinlenme sırasında her 10 dakikada bir ölçüm yapılır..
Birden fazla faktör doğruluğu etkileyebilir. Sonuçlar yalnızca referans amaçlıdır. Gün boyu stres takibi ve gevşeme hatırlatıcıları manuel olarak etkinleştirilmelidir.
Xiaomi Smart Hub özelliğini kullanmak için akıllı bileklik, en güncel Xiaomi HyperOS 2 sürümünü destekleyen ve en son Mi Fitness uygulaması yüklü olan bir Xiaomi telefon veya tablete bağlanmalıdır.
Takvim senkronizasyonu yalnızca Xiaomi/Redmi telefonlarla veya iOS 12.0 ve üzeri işletim sistemine sahip iPhone’larla eşleştirildiğinde kullanılabilir.
Hızlı mesaj yanıtları ve sessize alma özelliği yalnızca Android 8.0 ve üzeri işletim sistemine sahip telefonlarla kullanılabilir.
Mi Fitness uygulaması üzerinden daha fazla saat yüzü indirilebilir. Saat yüzlerinin gerçek görünümleri bu sayfadaki görsellerden farklılık gösterebilir. Lütfen Mi Fitness uygulamasındaki mevcut tasarımlara bakınız.
Bu özellik başlangıçta Xiaomi Buds 5 Pro (Wi-Fi), Xiaomi Buds 5 Pro, Xiaomi Buds 4 Pro, Redmi Buds 6 Pro, Redmi Buds 6 ve daha fazla modelle uyumludur. Diğer kulaklık modellerine uyumluluk, ilgili akıllı telefonlar için yayınlanacak OTA güncellemelerine bağlıdır.
Uyku rehberliği özelliğini kullanmak için Mi Fitness uygulamasının en güncel sürümüne güncellenmesi gereklidir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

30 yılı aşkın tecrübesiyle mühendislik, hizmet ve teknoloji alanlarında, 400’ü aşkın çalışanı ve 800’den fazla çözüm ortağıyla faaliyet gösteren Omega Grup; büyüme stratejileri, dijitalleşme adımları ve 2025 hedeflerini paylaştı. Grup, bu yıl dijitalleşme ve Ar-Ge yatırımlarını yüzde 30 artırarak bu alana 1,18 milyon dolarlık kaynak ayırdı. Sene sonuna kadar satış hacmini 68 milyon dolara, Omega Enerji ve Elektrik Teknolojileri şirketinde ihracat oranını yüzde 55’e çıkarmayı hedefliyor.



1993 yılında elektrik taahhüt şirketiyle yola çıkan Omega Grup; bugün Omega Mühendislik, Omega Elektrik ve Enerji Teknolojileri, ProAsist ve Mr Usta markalarıyla faaliyet gösteriyor. Anahtar teslimi projelerden teknik işletmeye, pano üretiminden bireysel teknik hizmetlere kadar geniş bir yelpazede hizmet sunan grup; pano üreten ve 35 ülkeye ihracat gerçekleştiren Omega Enerji ve Elektrik Teknolojileri şirketinde ihracat oranını yüzde 42’ye çıkarttı. 2025’te bu oranı yüzde 55’e, orta vadede ise yüzde 80 seviyesine taşımayı hedefliyor. Grup şirketlerinin son 3 yıldaki ortalama satış hacmi 44 milyon dolar seviyesindeyken, 2025 yılında yüzde 55 artışla 68 milyon dolara ulaşması öngörülüyor.



“Bu dönüşümün kilometre taşı Ar-Ge’ye yatırımımız”

Grup şirketleri hakkında bilgi veren ve konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Omega Grup Yönetim Kurulu Başkanı Öner Çelebi şu ifadelere yer verdi: “Omega’yı kurduğumuz günden bu yana odağımız; değişimi izlemek değil, ona yön vermek. 30 yılı aşkın süredir hem Türkiye’de hem yurt dışında büyük projelere imza attık. Şimdi bu birikimi dijital altyapılarla güçlendirerek geleceğe daha sağlam adımlarla ilerliyoruz. Grup olarak hedefimiz sadece iş yapmak değil, sektörde dijitalleşmeye, çevresel sorumluluğa ve gençlerin mesleki gelişimine liderlik etmek. Bugün 400’ü aşkın çalışanımız, dört farklı grup şirketimiz ve Türkiye genelindeki yüzlerce çözüm ortağımızla bu hedefin peşinden kararlılıkla gidiyoruz.” dedi.

 

“En büyük gücümüz kolektif vizyonumuz”

Yalnızca cirosal büyüme değil, kurumsal kapasite, teknoloji altyapısı ve insan kaynağı açısından da önemli bir dönüşüm geçirdiklerini belirten Çelebi sözlerine şöyle devam etti; “2025’te dijitalleşme ve Ar-Ge’ye 1,18 milyon dolarlık kaynak ayırdık. Geliştirdiğimiz yeni ürünlerle iş ortaklarımız ve hizmet verdiğimiz markaların iş süreçlerini daha verimli hale getiriyoruz ve çok güzel geri dönüşler aldık. Omega’yı geleceğe taşıyan en büyük gücümüz; birlikte büyüdüğümüz iş ortaklarımız, ekip arkadaşlarımız ve onların emeğiyle güçlenen kolektif vizyonumuz.”

 

 

 

Sürdürülebilir gelecek için enerji verimliliğine odaklanıyor

Grup şirketleri, enerji ve su tüketimini daha iyi yöneterek 2024'e kıyasla karbon ayak izini yüzde 25 oranında azaltırken, iklimlendirme gibi enerji yoğun cihazlardaki bakım faaliyetleri ve kontrol sistemleriyle yüzde 40’a varan enerji tasarrufu sağladı. ISO standartlarıyla entegre yönetilen süreçler sayesinde çevresel etkiler sistematik biçimde kontrol altına alınırken; atık yönetimi, su kullanımı ve önleyici bakım uygulamalarıyla sürdürülebilirlik kurumsal kültürün parçası haline geldi.

 

Omega Grup’tan dijitalleşme ve eğitime entegre büyüme modeli

Omega Grup, geliştirdiği dijital projelerle üretimden saha operasyonlarına kadar birçok noktaya akıllı sistemleri entegre ederek, iş süreçlerini verimli hale getiriyor. Bu alanda hayata geçirilen 4 yeni yazılım, kullanıcı deneyimi ve sürecin şeffaflığını artıran sistemler olarak öne çıkıyor. Omega Smart Panel (OSP) ile üretim süreçlerinin her aşaması anlık izlenebiliyor. Müşteriler siparişlerinin hangi aşamada olduğunu görebiliyor ve üzerinde yorum yapabiliyor, kalite kontrol ve test sonuçları anlık takip edilebiliyor. Omega Smart Screen (OSS)’de şantiye yönetimi ve anlık durum raporlaması sunularak hem çalışan verimliliğini hem de iş güvenliği artırılıyor. ProAsist Smart Screen (PSS) ile bakım ve arıza yönetimi dijitalleştirilerek yüzde 95’e varan hızda geri dönüş sağlanarak sorun potansiyeli taşıyan alanlar önden tespit edilebiliyor. Mr Usta Operasyon Yönetim Yazılımı ise müşteriden ustaya kadar tüm tarafların kullanabildiği, süreçlerin anlık takip edildiği, hakedişlerin, puanlamaların yapıldığı bir servis yönetim yazılımı olarak öne çıkıyor. Siemens iş birliği ile gerçekleştirilen Robotik Süreç Otomasyonu (RPA) kapsamında da 2 yazılım robotu kullanılıyor.

Türkiye genelindeki 800’den fazla çözüm ortağıyla dijital alt yapısını yaygınlaştıran Omega Grup, iş ortaklarına eğitim ve operasyonel destek sunarak hizmet kalitesini de arttırıyor.



 “Aileleri ve gençleri bilgilendirerek meslek liselerine talebi artırmayı hedefliyoruz”

Omega Grup meslek liseleri ve üniversitelerle yürüttüğü akademik iş birlikleriyle iş gücünü daha nitelikli hale getirilerek sektöre kazandırmayı amaçlıyor. Sektördeki kalifiye eleman açığını kapatmak amacıyla meslek liseleriyle beraber çalıştıklarını belirten Öner Çelebi meslek liselerinin önündeki toplumsal algıyı kırmak için ailelere özel bilgilendirme seminerleri düzenlediklerini söyledi. “Önümüzdeki 5 yıl içerisinde teknik eleman ihtiyacının artacağını düşünüyoruz. Bu noktada uygulamalı eğitim veren meslek liselerinden mezun kalifiye ustalar ve bu teknik meslekler çok daha önem kazanacak. Bunu hem ailelere hem öğrencilere anlatmak için çalışmalar yapıyoruz” dedi.

 

Geleceğin ustalarını yetiştiriyor

Türkiye genelinde 1 milyon 848 bin öğrenci meslek liselerinde eğitim alıyor; ancak uygulama eksikliği hala en büyük sorunlardan birini oluşturuyor. Omega Grup, bu soruna çözüm olmak için somut adımlar atıyor. Şu anda Şişli, Bayrampaşa, Esenler ve Alibeyköy Meslek Liselerinde

dört Omega sınıfı aktif olarak eğitim verirken, yeni protokollerle dört farklı okulda daha sınıf açılması planlanıyor. Ayrıca Okan Üniversitesi, Gedik Üniversitesi, Gelişim Üniversitesi ve Kültür Üniversitesi öğrencilerine staj ve kariyer desteği veren grup, sene sonuna kadar 3 üniversiteyle daha akademik iş birliği hedefliyor.

Son iki yılda 400’ün üzerinde öğrenciye teknik ve kariyer eğitimi veren Omega Grup, dijital sistem eğitimlerinden saha uygulamalarına, birebir mentorluk desteklerinden gerçek proje deneyimlerlerine kadar kapsamlı bir gelişim süreci sunuyor. Omega, gençleri yalnızca iş dünyasına hazırlamıyor; aynı zamanda geleceğin ustalarını bugünden inşa ediyor.

Ayrıca gençleri teknik kariyerlere yönlendirecek kapsamlı programlar da yürütüyor. Grup bünyesindeki ProAsist Akademi ile öğrencilere dijital eğitimlerle destek sağlanıyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Hayat değer katan ve tüm projelerinde yatırımcısına kazandıran Özak GYO, ‘Doğru zaman, doğru proje’ kampanyası ile bankasız, kefilsiz ve 1.79 cazip oran ile kazandırmaya devam edecek.

Şirket bünyesinde yüzde 65’e kadar kredi, 1.79 faiz oranı ve 60 ay vade ile Hayat City Mahmutbey, Özak Duyu, Özak DOA ve Özak Dragos projelerinde sınırlı sayıda daire satışa çıktı.

Özak Dragos’ta yatırım fırsatı

Adalar manzarasına karşı, Maltepe’nin merkezinde yükselen Özak Dragos’ta inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Tugay Yolu caddesi üzerinde, metroya, sahile ve alışveriş merkezlerine yürüme mesafesinde olan proje; geniş yeşil alanlardan oluşan planlamasıyla güvenli bir yaşam vadediyor.

Hayat City Mahmutbey’de teslimler kasım ayında başlıyor

Mahmutbey Metro İstasyonu’nun hemen yanında yer alan Hayat City Mahmutbey inşaatında sona yaklaşıldı. Basın Ekspres yoluna, birçok üniversiteye, alışveriş merkezlerine ve önemli iş merkezlerine yakın konumuyla yatırımcısına, şehir yaşamında konfor arayanlar için benzersiz bir fırsat sunuyor.

Özak DOA’dan 3 Oda 1 Orman

“3 Oda 1 Orman" mottosuyla sakinlerine şehirden kopmadan ormanın kalbinde tatil gibi bir yaşam sunan proje, evinizin konforunda otururken, Göktürk Ormanı'nın taze havasını içine çekebileceğiniz keyifli bir deneyime dönüşüyor. Geniş orman alanlarına komşu Özak DOA, çocukların doğada, huzur ve mutluluk içinde büyümelerini destekleyen aktiviteleriyle ve şehrin tüm imkanlarına yürüme mesafesiyle sakinlerine özenilen bir yaşam imkanı veriyor.

Özak Duyu ile güvenli bir yaşama yatırım yapın

Göktürk’ün benzersiz doğasıyla bütünleşen Özak Duyu, 11 dönüm arazi üzerinde yatay mimariyle yükselmeye devam ediyor. Her biri balkon, bahçe ya da terasa sahip daireler; orman manzarasına açılan pencere ve kapılarla doğayı evinize getiriyor. Sakinlerine şehirden bağını koparmadan sakin ve konforlu bir yaşam sunuyor.

Özak GYO Hakkında

Türkiye'nin önde gelen gayrimenkul yatırım ortaklıklarından biri olan Özak GYO, yenilikçi ve kalite odaklı yaklaşımıyla sektörde öncü bir konumda yer almaktadır. Halka açık bir şirket olarak, konut, ofis, depolama, turizm ve perakende gibi farklı segmentlerde geniş bir portföye sahip olan Özak GYO, çeşitli gayrimenkul projeleri geliştirerek portföyünü sürekli genişletmektedir.

Tamamlanan projeleri arasında iş dünyasına modern çözümler sunan 34 Portall Plaza, gastronomi ve dinlenme üzerine kurgulanan Bulvar 216, Türkiye'yi aile ve çocuk konseptli otel anlayışıyla tanıştıran Ela Excellence Resort Belek, A sınıfı ofis niteliğindeki İş İstanbul 34, Bayrampaşa Metro Gross Market, yatırım potansiyeli yüksek Hayat Tepe ve Hayat Tepe Suites, yeni şehircilik anlayışını yansıtan Büyükyalı ve tarihi dokusuyla öne çıkan Fişekhane gibi önemli projeler bulunmaktadır.

Portföyünde yer alan ve satışı devam eden projeler arasında Özak Doa Göktürk, Özak Duyu Göktürk ve Hayat City yer alırken, ön talep toplama sürecinde olan Özak Dragos ve sürdürülebilir büyüme hedefleri doğrultusunda geliştirilen Özak Palas Balmumcu, Hayat Flora, Özak Topkapı projeleri dikkat çekmektedir. Ayrıca Bodrum, Kemer, Didim ve Demre'de geliştirilen otel projeleri de Özak GYO'nun turizm alanındaki varlığını güçlendirmektedir

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin lider e-ticaret platformu Trendyol, 27 Haziran Dünya KOBİ Günü’nü kutlarken, yerli üretici, esnaf ve KOBİ’leri dijitalleştiren çözümleriyle milyonlarca işletmenin büyümesine destek oluyor. Trendyol, e-ticaretin sağladığı erişim gücü ve teknoloji altyapısı ile üreticileri Türkiye ve dünya pazarlarıyla buluşturuyor.

Türkiye’nin dört bir yanında 250 bin işletme Trendyol ile büyüyor

Türkiye’de e-ticaret hacmi 2024 itibarıyla 3 trilyon TL’yi aşarken, bu büyümenin önemli kısmı KOBİ’lerin dijitalleşmesiyle gerçekleşti. Trendyol, kullanıcı dostu arayüzü, kampanya ve mağaza yönetim araçları, yapay zeka destekli sistemleri ve lojistik çözümleriyle KOBİ’lerin işlerini büyütmelerine destek oluyor.

Trendyol Grubu CEO’su Erdem İnan konuyla ilgili açıklamasında, “Türkiye’nin dört bir yanındaki üreticilere yalnızca bir pazaryeri değil, uçtan uca bir büyüme altyapısı sunuyoruz. E-ticaret, her ölçekteki işletmenin kendi hikâyesini dünyayla paylaşabileceği yeni bir kanal. Biz bu hikâyeleri büyütmek ve çoğaltmak için çalışıyoruz. İstihdamdan ihracata Türkiye ekonomisinin yapı taşı olan tüm iş ortaklarımızın Dünya KOBİ Günü’nü kutluyoruz” dedi.

E-ihracat yapan her 10 işletmeden 8’i ilk defa Trendyol ile yurt dışına açıldı

Türkiye’nin yanı sıra Trendyol’un sunduğu mikro ihracat altyapısı sayesinde, KOBİ’ler yurt dışı operasyonlarını da büyütüyor. 2024 yılı itibarıyla 120 binden fazla işletme Trendyol aracılığı ile e-ihracatla tanıştı. Bu işletmelerin yüzde 85’i ilk kez yurt dışına satış gerçekleştirdi. Bugün günde ortalama 220 binden fazla “Made in Türkiye” etiketli ürün, Trendyol üzerinden 34 ülkeye ulaşıyor. Trendyol’un mikro ihracat çözümleri ile ihracatçı haline gelen Trendyol satıcıları son bir yılda 1,5 milyar dolarlık toplam yurt dışı satış hacmi yarattı.

Trendyol, Ankara’da kurulacak 48 MW kapasiteli veri merkezi yatırımıyla Türkiye’nin dijital altyapısına katkı sunarken, İstanbul Havalimanı’nda yapımı süren e-ihracat merkeziyle küresel lojistik kapasitesini büyütmeye hazırlanıyor. Türkiye’nin ilk yerli yapay zeka dil modeli (LLM), bugün satıcıların onlarca farklı dilde ürün açıklaması oluşturmasını, müşteri sorularını anında çevirmesini sağlıyor. Tüm bu olanaklar sayesinde KOBİ’ler iç ve dış pazarda çok daha hızlı hareket edebiliyor, globalde de rekabete dahil olabiliyor.

TİM ile e-ihracatta güç birliği

Trendyol, Türkiye'nin e-ihracat potansiyelinden daha fazla marka, üretici ve esnafın faydalanmasını sağlamak ve bu alandaki farkındalığı artırmak amacıyla yakın zamanda Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile stratejik bir iş birliği gerçekleştirerek TİM'in resmi e-ihracat partneri oldu. E-ihracatta bir ilk niteliği taşıyan bu iş birliğiyle, ekosistemin tüm paydaşlarını e-ihracata yönlendirecek projelerin hayata geçirilmesi; Türkiye'de sınır ötesi ticaretin sürdürülebilir şekilde geliştirilmesi ve ekonomiye katma değer sağlanması hedefleniyor. Trendyol, KOBİ'lerin ihracat konusunda daha fazla bilinçlendirilmesi ve sürece aktif katılım göstermesiyle, Ticaret Bakanlığının 2030 yılı için belirlediği, e-ihracatın toplam ihracat içindeki payını %10'a çıkarma hedefine güçlü katkı sağlamayı hedefliyor.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Multinet Up’ın, Kuantum Araştırma iş birliği ile gerçekleştirdiği 2025 Mayıs Pazar ve Segmentasyon Araştırması, işverenlerin ve çalışanların yemek kartına yönelik beklentilerini ve değişen tercihlerini mercek altına alıyor. İşverenlerin yüzde 96,9’u çalışanlarına yemek desteği sunarken, yemek kartı sistemini tercih eden işletmelerin sayısı artışta.

 

Multinet Up’ın, Kuantum Araştırma iş birliği ile Türkiye temsili 12 ilde büyük orta ve küçük olmak üzere 1500 iş yeri ile gerçekleştirdiği 2025 Mayıs Pazar ve Segmentasyon Araştırması, işverenlerin ve çalışanların yemek kartına yönelik beklentilerini ve değişen tercihlerini gözler önüne seriyor. Araştırmaya göre, çalışanlarına yemek desteği sağlayan işverenlerin oranı son beş yılda istikrarlı bir şekilde yükselerek 2020’de yüzde 91,9 iken, 2025’te yüzde 96,9’a ulaştı. Ayrıca, araştırmaya katılan işverenlerin yüzde 62’si ekonomik koşullara göre yemek desteğinde artış planladıklarını belirtiyor.

 

İşletmelerin Yüzde 77,4'ü Yemek Kartına Geçmeyi Planlıyor

Yemek desteğini yemek kartı çözümü ile karşılayan işverenlerin oranı 2025 itibarıyla yüzde 16,5 oldu. Bu oran, 2024 yılında yüzde 15,6 seviyesindeydi. Yemek kartı kullanmayan işletmelerin yüzde 77,4’ü ise önümüzdeki dönemde bu sisteme geçmeyi planlıyor. Bu veriler, önümüzdeki dönemde yemek kartı kullanımının daha da yaygınlaşacağını açıkça ortaya koyuyor.

 

Araştırmanın önemli bulgularından biri de kullanıcıların yemek kartına yönelik memnuniyetinin artması. Kullanıcıların memnuniyet puanları son bir yılda 4,3’ten 4,5’e yükseldi. Özellikle kullanım kolaylığı, pratik ödeme süreçleri, bakiye yükleme yönetiminin rahatlığı ve vergi avantajı gibi nedenlerle bu sistem, yalnızca operasyonel değil, aynı zamanda stratejik bir tercih olarak öne çıkıyor.

 

Ofise Dönüş Hız Kazandı: Büyükşehirlerde Oran Yüzde 80’e Yükseldi

Pandemi sonrası dönemde yaygınlaşan hibrit çalışma modelinin yaygınlığına yönelik bulgular da içeren rapora göre, 2025 itibarıyla İstanbul, Ankara ve İzmir’de ofise dönüş oranı ortalama yüzde 80’e ulaştı. Bu dönüşüm, yalnızca çalışma biçimlerini değil, çalışanların yan haklara yönelik beklentilerini de yeniden şekillendirdi. Özellikle yemek kartı, ofisten çalışma modeline geri dönüş birlikte işletmeler için daha görünür ve öncelikli bir ihtiyaç haline geldi.

 

Araştırma kapsamında değerlendirmelerde bulunan Multinet Up Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Bora Işık, “Artan yaşam maliyetleri ve iş dünyasının dönüşen dinamikleri, çalışanlara sunulan yemek desteğini her zamankinden daha kritik bir hale getirdi. Yemek desteğinin gerek çalışan nezdinde gerekse işveren nezdinde her geçen sene daha önemli bir unsur olduğunu gözlemliyoruz. Bu desteğin yemek kartı üzerinden karşılanması ise önümüzdeki dönemde çok daha yaygın bir uygulama olacak. Multinet Up olarak biz de bu dönüşüm sürecinde her zaman olduğu gibi yenilikçi çözümlerimizle, iş dünyasının ihtiyaçlarına uyum sağlayan güvenilir bir iş ortağı olmayı sürdüreceğiz. Şu an yüzde 93,1’lik toplam bilinirlik oranımızla sektörde lider konumdayız, tüm yatırımlarımızı bu konumun gerektirdiği sorumlulukla gerçekleştiriyoruz. İşverenlerin, üye iş yeri ağımızdaki işletmelerin ve çözümlerimizin nihai kullanıcıları olan çalışanların memnuniyetini merkeze alarak faaliyet göstermeye devam edeceğiz” dedi.

 

Multinet Up Hakkında:

Multinet Up, geliştirdiği yenilikçi ödeme sistemleri ve hizmetler ile kurum ve kuruluşlara, üye iş yerlerine, tedarikçilerine ve tüketicilere "değer katan" çözümler sunan bir ekosistem olarak hizmet veriyor. 2010 yılından itibaren Fransız Up grup bünyesinde bir Fransız-Türk ortaklığı olarak faaliyet göstermektedir.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye'nin bölgedeki sağlık turizmi potansiyeline odaklanan ALZ Kazakistan Uluslararası Sağlık Turizmi Fuarı, Kazakistan ve çevre ülkelerle gelişmekte olan hasta yönlendirme iş birliklerini güçlendirmeyi amaçlıyor. Kazakistan’da her yıl yaklaşık 250 bin kişi tedavi amacıyla yurtdışına çıkıyor. Kazakistan vatandaşlarının en çok tercih ettikleri ülkeler arasında Türkiye öne çıkarken, hastaların ilgisi özellikle onkoloji, tüp bebek, göz sağlığı, estetik cerrahi ve kalp hastalıkları gibi branşlara yöneliyor. Almatı’da iki gün sürecek Uluslararası Sağlık Turizmi Fuarı, katılımcıların bu hasta kitlesiyle doğrudan buluşmasına imkân tanıyacak. Türk hastanelerinin yanı sıra, Kazakistan, Azerbaycan, Almanya, İspanya, Finlandiya ve Hindistan’dan klinik ve sağlık kuruluşları da fuarda stant açacak. Katılımcılar, iki gün boyunca hem yüz yüze hastalarla görüşecek hem de Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan, Rusya, Kore ve Almanya gibi ülkelerden gelen 40’a yakın aracı kuruluşla ve sağlık turizmi acentesiyle ikili iş görüşmeleri gerçekleştirecek.

Türkiye, sağlık turizminde 7. sırada

Türkiye, 2024 yılında sağlık turizmi kapsamında 1 milyon 506 bin 442 uluslararası hastayı ağırlayarak 3 milyar 22 milyon doları aşkın gelir elde etti. Bu başarıda diş, göz, ortopedi, kardiyoloji, onkoloji, plastik cerrahi ve beyin cerrahisi, medikal estetik ve saç ekimi gibi branşlarda sunulan yüksek kaliteli hizmetlerin etkisi büyük. Ülkemiz, uluslararası JCI akreditasyona sahip 41 sağlık kuruluşuyla dünyada en çok tercih edilen sağlık destinasyonları arasında 7. sırada yer alıyor.

Cihat Alagöz: Fuarımız kalıcı bağlantılara vesile olacak

ALZ Grup Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Alagöz, fuara ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Türkiye, uzun süredir Kazakistan ve bölge ülkeleriyle sağlık alanında güçlü iş birlikleri yürütüyor. Almatı’da gerçekleştireceğimiz bu fuar, yalnızca tanıtım amaçlı değil; doğrudan randevu, danışmanlık ve anlaşmaların yapılacağı, kalıcı bağların kurulacağı bir platform olacak. 13. fuarımızı bu bölgede düzenlemekten büyük memnuniyet duyuyoruz.”

Fuarda fırsatlar öne çıkıyor

ALZ Grup’un bugüne dek Berlin, Frankfurt, Londra, Amsterdam Moskova ve Bakü gibi şehirlerde çok başarılı sağlık turizmi fuarları düzenledi. Kazakistan’da 13’üncüsü düzenlenen fuarda, katılımcıları bekleyen fırsatlar şöyle: “B2B ikili iş görüşmeleri: Fuar katılımcısı hastane ve klinikler, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Rusya, Güney Kore ve BAE'den gelen sağlık turizmi acenteleriyle doğrudan iş bağlantıları kuracak. B2C hasta görüşmeleri: Bölge halkı, fuar katılımcısı hastane ve kliniklerle bire bir görüşerek tedavi, fiyat ve süreç hakkında bilgi alabilecek.”

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik eden Türk Telekom, siber güvenlik uzmanı ihtiyacını karşılamaya yönelik her yıl düzenlediği Siber Güvenlik Kampı için bu yıl da başvuru sürecini başlattı. Siber güvenlik alanında kendini geliştirmek isteyen genç yetenekler için 2020’den bu yana Siber Güvenlik Kampı gerçekleştiren Türk Telekom, gençlere dijital dünyanın geleceğini güvenle inşa etme imkânı sunuyor. Türk Telekom Siber Güvenlik Kampı, bu yıl 11-29 Ağustos 2025 tarihleri arasında online ve yüz yüze eğitimlerle gerçekleştirilecek. Kampta başarılı olan katılımcılar, Türk Telekom’da kariyer fırsatı yakalayarak siber güvenlik alanında profesyonel yolculuklarına güçlü bir adım atma şansı elde edecek. Türk Telekom Siber Güvenlik Kampı başvuruları 2 Temmuz 2025’e kadar devam edecek.

 

Türk Telekom İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı İskender Bayrak, “Türkiye’nin en çok istihdam sağlayan markalarından biri olarak, teknolojiyi üretmekle kalmıyor; onu güvenli bir şekilde sürdürülebilir kılacak insan kaynağını da yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Eğitim ve deneyim fırsatlarıyla dolu bu kampta; siber saldırı, savunma, kriptoloji ve tersine mühendislik gibi kritik konuların yanı sıra geleceğin yetkinlikleri için akıllı beceriler odağında da genç yeteneklere gelişim imkânı sunarken; dijital dünyanın geleceğini şekillendirmelerine olanak sağlıyoruz. Geleceğin yenilikçi iş alanlarıyla ilgili kariyer fırsatları da sağlamayı hedeflediğimiz Siber Güvenlik Kampı’nı, bu yıl altıncı kez gerçekleştirecek olmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

 

Türk Telekom, ulusal güvenliği bir parçası olarak gördüğü siber güvenlik alanında yerli ve milli ekosistemi güçlendiren çalışmalara imza atarken, aynı zamanda genç yeteneklere kariyerlerinin başında önemli bir fırsat sunuyor. Bu kapsamda Türk Telekom, Gelişim Üssü çatısı altında düzenlediği Siber Güvenlik Kampı ile genç yeteneklere deneyim odaklı öğrenme, yenilikçi iş alanlarına dair bilgi edinme, sektör profesyonelleriyle bir araya gelme fırsatları sunuyor. Siber güvenlik alanında kendini geliştirmek isteyen gençler için konusunda uzman eğitimcilerin katılımıyla düzenlenecek Türk Telekom Siber Güvenlik Kampı, 11-29 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek.

 

“Güvenli dijital dünyanın inşası için gençlere güveniyoruz”

Türk Telekom İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı İskender Bayrak, “Dijital dünyanın geleceği, sadece teknolojik ilerlemeye değil; aynı zamanda bu ilerlemenin güvenli bir şekilde inşa edilmesine de bağlı. Türkiye’nin en çok istihdam sağlayan markalarından biri olarak, teknolojiyi üretmekle kalmıyor; onu güvenli bir şekilde sürdürülebilir kılacak insan kaynağını da yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Bu amaçla; Siber Güvenlik Kampı ile genç yetenekleri, deneyim odaklı bir öğrenme modeli çerçevesinde, alanında uzman eğitmenler ve sektör profesyonelleri ile buluşturuyoruz. Eğitim ve deneyim fırsatlarıyla dolu bu kampta; siber saldırı, savunma, kriptoloji ve tersine mühendislik gibi kritik konuların yanı sıra geleceğin yetkinlikleri için akıllı beceriler odağında da genç yeteneklere gelişim imkânı sunarken; dijital dünyanın geleceğini şekillendirmelerine de olanak sağlıyoruz. Geleceğin yenilikçi iş alanlarıyla ilgili kariyer fırsatları da sağlamayı hedeflediğimiz Siber Güvenlik Kampı’nı, bu yıl altıncı kez gerçekleştirecek olmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

 

Siber güvenlik alanında genç yeteneklere ulaşmak ve bu alandaki insan kaynağı ihtiyacını karşılamak amacıyla 2020’den bu yana Siber Güvenlik Kampı düzenleyen Türk Telekom, 6. dönem için başvuru sürecini başlattı. Siber güvenlik alanına ilgi duyan, aktif olarak çalışmayan ve staj yapmayan lisans 3. ve 4. sınıf öğrencilerinin başvurabildiği Türk Telekom Siber Güvenlik Kampı, bu yıl 11-29 Ağustos 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Türk Telekom Siber Güvenlik Kampı’nda katılımcılar, 10 gün boyunca online ve yüz yüze olacak şekilde; teknik ve uygulamalı eğitimlerle birlikte, kişisel ve mesleki gelişimi destekleyecek eğitimler alacak. Geleceğin siber kahramanlarına uygulamalı eğitimler verilirken kamp sonunda yapılacak yarışmada, dereceye giren katılımcılar ise ödüllendirilecek. Kampta başarılı olan katılımcılar ayrıca Türk Telekom’da kariyer fırsatı yakalayarak siber güvenlik alanında profesyonel yolculuklarına güçlü bir adım atma şansı elde edecek. Türk Telekom Siber Güvenlik Kampı başvuruları www.turktelekomkariyer.com.tr adresi üzerinden 2 Temmuz’a kadar devam edecek.

Kuruluştan yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Profilo’nun, Habitat Derneği ile hayata geçirdiği “Kadın İşi Girişim” projesinde girişimci kadınlara iş modeli oluşturma ve geliştirme konularında eğitimler verilmeye devam ediliyor. İki yıl sürecek proje kapsamında 1000 kadına ulaşılması hedeflenirken, mart ayından bu yana projeye 1030 kişi başvurdu ve 700 girişimci kadın eğitimlere katıldı.

Türkiye'nin dört bir yanındaki satış noktaları ile ülkemizin en geniş dağıtım ağına sahip markalarından olan Profilo’nun, kendi işini büyütmek isteyen girişimci kadınları desteklemek amacıyla Habitat Derneği ile birlikte yürüttüğü “Kadın İşi Girişim (KİG)” projesine girişimci kadınların ilgisi yoğun oldu. İki yıl sürecek projede katılımcılara iş modeli oluşturma, finansal okuryazarlık, dijital pazarlama ve grafik tasarım eğitimleri veriliyor. Bugüne kadar KİG projesine 1030 kişi başvurdu. 700 girişimci kadın eğitimlere katıldı.



30-40 yaş arası kadın girişimcilerin ilgisi yoğun



Başvurunun en yüksek olduğu iller İstanbul, Ankara, Gaziantep ve İzmir olurken, farklı yaş gruplarından ve farklı eğitim düzeylerinden kadınların ilgisinin yoğun olduğu görüldü. Eğitim alan kadın girişimci adaylarının eğitim düzeyi ilkokuldan, üniversiteye kadar değişkenlik gösterirken 50 yaş ve üzeri kadınların da verilen eğitimlere ilgisinin oldukça yüksek olduğu görülüyor. 30-40 yaş aralığı kadın girişimcilerin katılımı daha fazlayken, katılımcıların ortalama eğitim düzeyi lise mezuniyeti düzeyinde. Eğitimlere katılanlar genellikle kadın kooperatifleri bünyesinde el işi üreten kadın girişimciler olurken, bugüne kadar eğitim gören kadınlar en çok finansa erişim, networking, dijital mecralarda görünürlük gibi alanlarda desteğe ihtiyacı olduğunu belirtti. KİG projesinin eğitimlerine katılan kadın girişimciler ve kadın girişimci adayları eğitimlere oldukça ilgili, eğitim sonunda ise öğrendikleri bilgilerin çok faydalı olduğunu belirttiler.



Proje, girişimciliğe ilgi duyan ve işini geliştirmek isteyen tüm kadınlara açık



Eğitimler, hem çevirim içi olarak Zoom platformu üzerinden hem de yüz yüze olarak gerçekleştiriliyor. Projenin ikinci yılında eğitimlerin yanı sıra deneyim paylaşım buluşmaları da gerçekleştirilecek. Bu buluşmalarda bir araya gelen kadınlar network oluşturabilecek. Ayrıca 20 girişimci kadın online mentorluk programı dahil olacak ve iş geliştirme desteği alacak. Girişimci kadınları desteklerken aynı zamanda Profilo’nun aile ekonomisine destek olma misyonuna da katkı sunarak “Oh be” dedirtecek projeden iki yılın sonunda 1000’i aşkın kadının faydalanması hedefleniyordu. Ancak kadınların yoğun ilgi gösterdiği projede bu hedefe ilk dört ayda yaklaşıldı. Bu ilgiyle projeden faydalanan kadın sayısının giderek artması, iki yılın sonunda binlerce girişimci kadının projeden faydalanması hedefleniyor.



Kadın İşi Girişim, kadın girişimciliğini teşvik eden kapsayıcı bir yapı sunarak, 18 yaşını doldurmuş tüm girişimci adaylarına, kadın kooperatiflerine ve hali hazırda girişimi olan şirketleşme aşamasını tamamlamış girişimci kadınlara destek veriyor. Programa başvurmak için 18 yaş ve üzeri olmak, bir girişim fikrine sahip olmak veya mevcut bir girişimi yürütüyor olmak yeterli. Girişimciliğe ilgi duyan ve işini geliştirmek isteyen tüm kadınlara açık olan program, katılımcılarına iş dünyasında sağlam adımlar atma fırsatı sunuyor.